Makro Ekonominin Temelleri Türkiye’de MG yıllara göre artışı aşağıdaki gibi olmuştur. 1923- 2010 8,9 kat artmıştır. 1950- 2010 4,4 kat artmıştır. 1980- 2010 1,8 kat artmıştır. 1 Bu büyük gelir artışına rağmen Türkiye’de kişi başına gelir düzeyi Japonya’nınkinden 1/3’den daha düşüktür. Neden? Enflasyon oranı oldukça yüksek seyretmekteydi. Neden? 1994, 1999, 2001 ve 2008’dekine benzer ekonomik krizlerden kurtulmak için neler yapılmalıdır? Kamu açıkları ve dış ticaret açıkları bu ülkenin kaderi midir? Nasıl azaltılır? Ekonomide yeni paketler, işsizliği azaltmaya yönelik politikalar neler olmalıdır? 2 Makro İktisadın Gelişimi Neoklasik Model: I. Fisher, A. Marshall, A. Pigou ve D. Robertson Fiyatların ve ücretlerin piyasayı temizlemek üzere esnek olduğu ve tam istihdamda olduğu, Bireylerin fayda ve kar maksimizasyonu odaklandığı Paranın reel unsurları etkilemesinin mümkün olmadığı Piyasanın mükemmel işlediği ve devletin müdahalesine gerek olmadığı düşünülmektedir. 3 Keynesyen Devrim Öncüsü J. M. Keynes’tir. Piyasanın genelde eksik istihdamda dengeye geldiği, Fiyatların ve ücretlerin aşağıya doğru esnek olmadığı, Aktif iktisat politikalarının gerekli olduğu kabul edilmektedir. 4 Monetaristler Öncüsü: M. Friedman Para politikasının daha etkili olduğunu, İktisadi dalgalanmalarının ana nedenin para miktarındaki değişmeler olduğunu, Piyasaların sürekli temizlendiğini, fiyatların ve ücretlerin esnek olduğunu, Piyasada kısa dönemde işsizlik olsa bile uzun dönemde tam istihdamda olacağını kabul eder. 5 Yeni Klasik Model Öncüleri: R. Lucas, N. Wallace, R. Barro ve T. Sargent’tir. Piyasaların sürekli temizlendiğini, Piyasalar sadece uyarlayıcı değil, aynı zamanda rasyoneldir. Hükümetler tarafında ilan edilmiş politikalar ne kısa ne de uzun dönemde işsizliği azaltamaz. Sürpriz politikalar kısa dönemde işsizliği azaltabilir. 6 Yeni Keynesyen Model Öncüleri: J. Taylor, J. Stiglitz, S. Fischer, A. Gray ve G. Mankiw’dir. Fiyatlar katıdır, uzun dönem ücret sözleşmeleri nedeni ile ücretler esnek değildir. Piyasa başarısızlıkları mevcut ve eksik rekabet piyasası yaygındır. Yapısalcılar: İçerdekiler ve dışarıdakiler sorunu Bekleyişlerin rasyonel olduğu kabul edilir. Aktivist politikaların ekonominin tam istihdamı için 7 Reel İktisadi Dalgalanmalar Öncüleri: E. Prescott, F. Kydland ve J. Bradford gibi iktisatçılardır. Üretim ve işsizlikte görülen dalgalanmalarının nedeni; teknolojideki değişmelerdir. 8 EKONOMİK DALGALANMALAR Ekonomik dalgalanmalar tekrarlanan ama periyodik ve simetrik olmayan bir olgudur. Ekonomik dalgalanma , üretimin alışılagelen trendi çevresinde ortaya çıkan genişleme ve daralmalardır. Trend eğrisi, reel GSMH’nın, üretim faktörlerinin tam kullanımı halinde beklenen gelişimini sergiler. Bir ekonomik dalgalanma devresinde reel GSMH'nın ulaştığı en yüksek noktaya zirve, en düşük noktaya ise dip denir. EKONOMİK DALGALANMALAR 10 EKONOMİK DALGALANMALAR Reel ve Potansiyel GSMH 100000 Reel GSYH Potansiyel GSYH 90000 80000 70000 60000 50000 40000 30000 20000 2008 2006 2004 2002 2000 1998 1996 1994 1992 1990 1988 1986 1984 1982 1980 1978 1976 1974 1972 1970 10000 ŞEKİL 1–3: FİİLÎ VE POTANSİYEL HASILA: 1970-2009. İnce çizgi potansiyel (trend), kalın çizgi ise fiilî GSYH’yı göstermektedir. 1970'lerin sonu, 1994, 1999 2001 krizleri ve son olarak 2008-2009 küresel kriz dönemlerinde hasıla, potansiyel düzeyinin altına düşerken; planlı kalkınmanın başarıyla yürütüldüğü 1970'lerin ilk yarısında ve 1996-1998 ile12 20042008 dönemlerinde hasıla, trendinin üzerinde bir seyir izlemiştir. Makro Ekonominin Performans Göstergeleri Büyüme oranı (g) Enflasyon oranı (Enf) İşsizlik oranı (U) Hoşnutsuzluk Endeksi: U + Enf MAKROEKONOMİK PERFORMANS:1980-2005 1980 1981 1982 1983 1984 1985 1986 1987 1988 1989 1990 1991 1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000 2001 2002 2003 2004 2005 1980-83 1984-87 1988-91 1991-95 1996-2000 Büyüme (%) -2,8 4,8 3,1 4,2 7,1 4,3 6,8 9,8 1,5 1,6 9,4 0,3 6,4 8,1 -6,0 8,0 7,1 8,3 3,9 -6,1 6,3 -9,5 7,9 5,9 9,9 7,6 2,3 7,0 3,2 4,2 3,8 Enflasyon (%) 90,3 34,1 27,4 28,1 46,4 41,7 27,5 39,3 60,8 64,2 50,0 52,6 67,1 55,2 120,5 88,0 71,6 78,4 68,8 43,7 53,7 57,7 45,0 23,8 11,5 7,4 50,0 39,4 60,5 82,4 66,1 İşsizlik oranı (%) 11,6 11,6 11,7 12,1 11,8 11,7 10,5 9,5 8,7 8,7 8,2 7,9 8,1 7,8 8,1 7,5 6,5 6,7 7,0 7,7 6,5 8,4 10,3 10,5 10,3 10,3 11,7 10,9 8,4 7,7 6,9 Hoşnutsuzluk endeksi 101,9 45,7 39,1 40,2 58,2 53,4 38,0 48,8 69,5 72,9 58,2 60,5 75,2 63,0 128,6 95,5 78,1 85,1 75,8 51,4 60,2 66,1 55,3 34,3 21,8 17,8 61,7 50,3 68,9 90,1 73,0 14 MAKRO EKONOMİNİN ARAŞTIRMA ALANI Makro ekonominin ilgi alanına giren 5 temel alan bulunmaktadır. 1.Gelir ve istihdam düzeyi 2. Fiyat istikrarı 3. Ekonomik büyüme 4. Kamu açıkları 5. Dış açıklar. Bunların dışında; para arzı, döviz kuru, faiz oranı gibi birçok konu bulunmaktaysa da temelde ifade edilen 5 konu bulunmaktadır. 15 1. Gelir ve İstihdam Düzeyi Bir yıl içinde üretilen mal ve hizmetlerin toplam değeri GSMH olarak ifade edilir. İstihdam gelire bağlı olarak ortaya çıkmaktadır. Gelir düzeyindeki artış fiyatların da artmasına neden olabilecektir. Ekonomide işsizliği engelleyecek ne tür seçenekler bulunmaktadır? Devlet bunun için neler yapmalıdır? Gibi sorular üzerinde düşünülmesi gereken konulardır. 16 2. Fiyat İstikrarı Hem enflasyon hem de deflasyon önemli sorunlardır. Dünyada daha çok gözlenen sorun ise enflasyon olgusu olmuştur. Yüksek enflasyonun neden olduğu sorunların başında sabit gelirlilerin ve tasarruf sahiplerinin reel gelir kaybına neden olması ve gelir dağılımının daha da kötüleşmesidir. Uzun süre enflasyon ile işsizlik arasında bir tradeoff olduğu ifade edilmiştir. Bu olgu gelişmiş ülkelerde gözlenmişse de 1970’li yıllarda bu yerini stagflasyon olgusuna bırakmıştır. 17 1 Milyon TL’ye bir ekmek 1 Ocak 2005 tarihinden önce bir çok ürünü milyon TL ile satın alınıyordu. Bu sonucu doğuran en önemli neden yüksek enflasyon problemidir. Dünyanın her yerinde enflasyonun kaynağı gereğinden fazla para basılmasıdır. 18 Yüksek Enflasyon 7 tane Ülkede 1920s ile 1940s Arasında Enflasyonun Seyri Aylık Ortalama Enflasyon Oranı (%) Aylık Ortalama Parasal Büyüme (%) Ülke Başlangıç Tarihi Son Tarih PT/P0 Austria Oct. 1921 Aug. 1922 70 47 31 Germany Aug. 1922 Nov. 1923 1.0 x 1010 322 314 Greece Nov. 1943 Nov. 1944 4.7 x 106 365 220 Hungary 1 Mar. 1923 Feb. 1924 44 46 33 Hungary 2 Aug. 1945 Jul. 1946 3.8 x 1027 19,800 12,200 Poland Jan. 1923 Jan. 1924 699 82 72 Russia Dec. 1921 Jan. 1924 1.2 x 105 57 49 PT/P0: Price level in the last month of hyperinflation divided by the price level in the first month. 3. Ekonomik Büyüme %3’lük yıllık büyüme Milli geliri 23 yılda iki katına çıkarır. %2’lik büyüme ise 35 yılda bunu yapar. Büyüme istikrarlı bir şekilde nasıl sağlanır. Bunu hangi tür araçlarla sağlarız. 20 70 KURALI 70 Kuralı: Bir ülkedeki büyüme oranın 70’e oranı o ülkenin kaç yılda bir milli gelirini ikiye katlanacağını ifade eder. (70 ÷ yıllık büyüme oranı)= Kaç yılda milli gelirin ikiye katlanacağını gösterir. Ülkelerin yıllık büyüme oranı arasındaki önemsiz görünen farkı uzun dönemde büyük farkların ortaya çıkmasına neden olmaktadır. 21 Country Period Real GDP per Real GDP per Person at person at Beginning of End of Period* Period* Growth Rate (per year) Japan Brazil Mexico 1890-1997 $ 1,656 $ 32,392 2.82% 1900-1997 857 8,638 2.41 1900-1997 1,276 11,240 2.27 Germany 1870-1997 2,406 29,485 1.99 Canada China 1870-1997 2,616 30,261 1.95 1870-1997 789 4,942 1.91 Argentina United States Indonesia India 1900-1997 2,525 13,774 1.76 1870-1997 4,413 39,784 1.75 1900-1987 980 4,776 1.65 1900-1997 743 2,699 1.34 United Kingdom Pakistan 1870-1997 5,296 28,406 1.33 1900-1997 813 2,201 1.03 Bangladesh 1900-1997 685 1,454 0.78 * Real GDP is measured in 1997 Canadian dollars. 22 70KURALI: Örnek $5,000 yatırıldığında % 7 oranındaki faiz oranı ile kaç yılda bu para ikiye katlar. 70 ÷ 7 = 10 23 Ekonomik Büyümeyi Belirleyen Faktörler Ülkedeki üretim faktörlerinin miktarının artması. Sermaye Beşeri Sermaye Doğal kaynaklar Teknik bilgi düzeyi Üretim faktörlerinin daha verimli hale getirilmesi. 4. Bütçe Açıkları ve Kamu Borçları Bütçe, gelir ve giderleri gösteren belgedir. Sürekli kamu açıkları kamu borç stokunun artmasına neden olmaktadır. 1970’li yıllardan bu yana bütçe açıkları hep artmış ve en büyük sorunlardan biri olmuştur. Bu, bir yandan dışlanma etkisine diğer yandan ise enflasyonun artmasına neden olmaktadır. Bütçe açıkları yüksek kamu borç sorunun en önemli nedenidir. Çünkü politikacı en az riskle yeniden seçilmek için borçlanmaya başvurmanın vergi oranı attırmaktan daha iyi bir yol olduğunu bilir. 25 5. Dış Açıklar Ödemeler bilânçosu, bir ülkenin diğer ülkeler ile yürüttüğü ticari ilişkileri gösterir. En önemli kriterleri dış ticaret ve sermaye hareketleridir. İthalatımız ihracattan hep daha fazla olduğu için dış borç almak zorunda kalırız. Dış borcumuz giderek artma eğilimindedir. Küreselleşme ile bu alan, giderek daha fazla ilgi görmeye başlamıştır. 26 Büyük Buhran —1929- 1932 arasında endüstriyel üretim ABD’de %50, Almanya’da %40, Fransa’da %30, İngiltere’de %10 olmak üzere dünyada bir daralma yaşanmıştır. —Deflasyon ise İngiltere’de %25, ABD ve Almanya’da %30, Fransa’da %40 olmuştur. —İşsizlik ise ABD’de %25’ler düzeyine ulaşmıştır. —Hammadde fiyatlarının düşüşü ise birçok hammadde ihracatcısı ülkeyi krize sürüklemiştir. 27 BÜYÜK BUHRAN YILLARINDA DÜNYA ÜRETİMİ VE TİCARETİ (1929=100). Üretim Uluslararası Ticaret Ticaret Hacmi Ticaret Fiyatları 1929 100 1932 69 1933 78 1935 95 100 100 75 53 76 47 82 42 28 BÜYÜK BUHRAN YILLARINDA TÜRKİYE EKONOMİSİ Yıl 1927 1928 1929 1930 1931 1932 1933 1934 1935 1936 1937 1938 1939 Nominal GSMH (TL) 1 471,2 1 632,5 2 073,1 1 580,5 1 391,6 1 171,2 1 141,4 1 216,1 1 310,0 1 695,0 1 806,5 1 895,7 2 063,1 Reel Fiyat GSMH* Düzeyi (TL) (GSMH Def.**) 3 909,6 95,9 4 341,3 95,0 5 278,2 100,0 5 393,9 74,4 5 865,7 60,3 5 235,2 57,0 6 063,9 47,9 6 429,6 47,9 6 233,8 52,9 7 679,8 56,2 7 798,2 58,7 8 537,5 56,2 9 127,8 57,9 Enflasyon İhracat İthalat Oranı (milyon (milyon (%) US$) US$) 2,65 81 108 -0,86 88 114 5,22 75 124 -25,62 71 70 -18,89 60 60 -5,48 48 41 -15,94 58 45 0,00 73 69 10,34 76 71 6,25 94 74 4,41 109 91 -4,23 115 119 2,94 100 93 * Reel GSMH 1948 fiyatlarıyla ölçülmüştür. ** Fiyat düzeyi 1929 = 100 olarak alınmıştır. 29 Büyük Buhran İthalat engellenerek içeride üretimin genişletilmesi amaçlanmış, fakat kriz bu yolla genelleşmiştir. Dünya ticareti çöktü, her ülkede işsizlik artış gösterdi. Keynes, yatırımcıların güvensizliği ile krizi açıklamıştır. Friedman daralan para politikasını sorumlu tutmuştur. Dünya liderliğinin oluşmamasıyla kriz genelleşmiştir diyen ekonomistler var. Dünya bankası ve IMF gibi kuruluşlar olmadığı için kriz 30 genelleşmiştir.