• Çocuklardaki karın ağrısı değerlendirilmesi yetişkinlerinden farklılıklar gösterir • Bazı karın ağrısı nedenleri her iki dönemde gözlenebilse de, bazı nedenleri yaşa spesifiktir – Konjenital anomaliler, volvulus, malrotasyon, Dr. Bengü MUTLU F.T.M. ACİL TIP A.D hirschsuprung hastalığı vb. • Abdominal hastalıkların sınıflandırılmasında • Semptomların ortaya çıkış şekli ayırıcı tanıda önemlidir • Sık ortaya çıkanlar ve hayatı tehdit edenler öncelikle akla getirilmelidir birkaç yol vardır – Ateşin eşlik edip etmediği – Obstruktif olup olmadığı – Abdominal mi ekstraabdominal mi – Lokal mi sistemik mi – Çocuk sağlıklı ve mutlu mu, yoksa hasta ve septik mi görünüyor ANAMNEZ • Çocuklarda tam bir anamnez almak zordur • Ama konuşabilen çocukların şikayetleri sabırla kendilerinden dinlenmelidir • Hikaye veremeyen çocuklar için anne, baba ya da bakıcılardan hikaye alınabilir • Çocuk istismarı nedeni ile yakınların ya da bakıcıların doğru bilgi vermeyebilecekleri göz önünde bulundurulmalıdır 1 ANAMNEZDE: • Şikayetin başlangıcı (akut/kronik) • Ateş • Zaman içindeki değişiklikler • Ağrı yeri, şiddeti • Beslenme, dışkılamada değişiklik • Kusma varsa içeriği, sıklığı, şekli • • • • • • • • • Kusmukta, dışkıda kan Kilo kaybı Prematüre doğum Nekrozitan enterokolit Doğumsal anomaliler Metabolik sorunlar Kistik fibrozis İntusepsiyon Orak hücre anemisi TANISAL GÜÇLÜKLER • Yetersiz anamnez • İletişim ve fiziki muayenede güçlük • Fiziki muayene bulgularının belirgin olmayışı • Daha çok sistemik bulguların ön planda olması • Yaş grubuna özgü hastalıkların yeterince bilinmemesi DEĞERLENDİRİLMELİDİR DEĞERLENDİRME • Çocuğun güvenini kazanmak önemlidir • Muayene rahat bir pozisyonda gerekirse yakınlarının kucağında iken yapılmalıdır • Kıyafetler tamamen çıkartılmalı ve çocuk dikkatle gözlenmesi – İnkarsere herni, kitle, peteşi, darp izi, peristaltizm DEĞERLENDİRME • Abdomen dışında mutlaka sistemik ve genel bir muayene yapılmalıdır – Farinks, mukoz membranlar, boyun, akciğerler, inguinal bölge, femoral nabızlar, testisler, skrotum özellikle değerlendirilmelidir – Rektal muayene ve gaita mikroskopisinin değerlendirilmesi önemlidir • Hirschsprung hastalığı, volvulus ve ya intussepsiyonun gözden kaçma riski azaltılmış olur DEĞERLENDİRME • Tanıya en çok yardımı olan testler idrar tetkiki, tam kan sayımı, periferik yayma ve dışkıda gizli kan aranmasıdır • Ultrasonografi ve direkt grafiler tanının desteklenmesinde ve ayırıcı tanıda önemlidir • Gerekirse elektrolitler, amilaz-lipaz, gebelik testi, tomografi de stabil hastaların değerlendirilmesinde kullanılabilir 2 DEĞERLENDİRME • Eğer çocuk hasta görünümlü ve vital bulguları stabil değilse resusitasyon girişimleri ile tanısal testler aynı anda yapılmalı ve erken konsültasyon istenmelidir ANAHTAR SEMPTOMLAR • • • • • • • Karın Ağrısı Kusma Diyare Kabızlık Kanama Sarılık Kitleler AĞRI ETİYOLOJİSİ < 2 YAŞ AĞRI • GIS hastalıklarının en sık başvuru nedenidir • Karın ağrısı ile acil servise başvuran %33 hastaya spesifik tanı koyulamaz • Karın dışı nedenlere bağlı olabilir – 3-6 yaş: pnömoni, tonsillit • • • • • • • Appendisit Kolik (ilk 4 ay) Konjenital anomaliler Gastroenterit Inkarsere herni Intussusception Malabsorption Malrotasyon Obstruksiyon Sickle cell ağrılı kriz Toksinler Travma Üriner sistem enfeksiyonları Volvulus 3 AĞRI ETİYOLOJİSİ 2-5 YAŞ Appendisit Diabetik ketoasidoz Gastroenterit HUS Henoch-Schonlein purpurası • Inkarsere herni • Intussusception • Malabsorption • • • • • Obstruksiyon Pnömoni Sickle cell ağrılı kriz Toksinler Travma Üriner sistem enfeksiyonları Volvulus AĞRI ETİYOLOJİSİ 6-11 YAŞ Appendisit Diabetik ketoasidoz Fonksiyonel ağrı Gastroenterit Henoch-Schonlein purpurası • Inkarsere herni • İnflamatuar barsak hastalıkları • Obstruksiyon • • • • • AĞRI ETİYOLOJİSİ >11 YAŞ Appendisit Kolesistit Diabetik ketoasidoz Dismenore Ektopik gebelik Fonksiyonel ağrı Gastroenterit Inkarsere herni İnflamatuar barsak hastalıkları • Obstruksiyon • Pankreatit • • • • • • • • • Peptik ülser hastalıkları Pnömoni Gebelik Renal taşlar Sickle cell ağrılı kriz Streptokokal farenjit Over ya da testis torsiyonu Toksinler Travma Üriner sistem enfeksiyonları AĞRI • İnfantlarda ağrı reaksiyonu, davranış değişikliği şeklinde kendini gösterir. • Daha yaşlı çocuklarda ise “ağrı, korku veya dehşet” gibi kelimelerle ifade eder • 2 yaş üzeri çocuklarda erişkinlerdeki gibidir Peptik ülser hastalıkları Pnömoni Renal taşlar Sickle cell ağrılı kriz Streptokokal farenjit Over ya da testis torsiyonu Toksinler Travma Üriner sistem enfeksiyonları AĞRI • Peritona bağlı ağrılar hareketle artar, bu nedenle hastalar kıpırdanmaktan kaçınır (apandisit) • Obstruktif ağrılar genellikle spasmotiktir, hareketle artar (intussepsiyon vb) HAYATI TEHDİT EDEN AĞRILAR • Appendisit • Konjenital anomaliler (malrotasyon, intestinal atrezi ya da stenoz, inperfore anus, intraabdominal bands, etc.) • Diabetik ketoasidoz • Ektopik gebelik • HUS • Inkarsere herni • Intussusception • Konjenital adrenal hiperplazi 4 HAYATI TEHDİT EDEN AĞRILAR • • • • • • • • • • HAYATI TEHDİT EDEN AĞRILAR • Nekrotizan enterokolit • Obstruksiyon: anatomik nedenler, renal sistem • Pnömoni • Pilor stenozu • Sepsis • Toksinler • Üriner sistem enfeksiyonları • Volvulus • Peptic ülser • Travma Besin zehirlenmeleri Gastroenteritler GÖR Hirschsprung disease Hidrosefali Metabolizma bozuklukları Kernikterus (yenidoğan) Malrotasyon Mekonyum ileusu Menenjit KUSMA KUSMA • Kusma sıkça rastlanan bir çocukluk çağı problemidir • Benign hastalıklarla birlikte olabileceği gibi, hayatı tehdit eden ciddi hastalıklarla da birlikte olabilir • Safralı kusma bebeklerde daima ciddi bir hastalığın bulgusu olarak yorumlanmalıdır • Kusma, obstruktif ve non-obstruktif GI hastalıklara bağlı olabileceği gibi, enfeksiyonalara ya da metabolik bozukluklara da bağlı olabilir • Ciddi dehidratasyon ve şoka neden olabilir • Volvulus gibi ciddi hastalıkların ileri evrelerine kadar kusma görülmeyebilir • Çocukların dolaşımı ve dehidratasyonu değerlendirilerek, şoktaki çocuklara ve dehidrate çocuklara 20 ml/kg SF ile destek yapılmalıdır • >6 aylık çocuklarda 1 kerelik antiemetik tedavi verilebilir KUSMA • Şok ya da dehidratasyon durumlarında konsultasyon istenmelidir • Sistemik olarak iyi görünen çocuklara 30 ml rehidratasyon sıvıları 15-30 dk aralıklarla verilebilir YENİ DOĞANDA KUSMA • • • • • • • • Konjenital adrenal hiperplazi Konjenital anomaliler Besin zehirlenmeleri Gastroenterit GÖR Hirschprung hastralığı Hidrosefali Metabolizma hastalıkları 5 YENİ DOĞANDA KUSMA • • • • • • • YENİ DOĞANDA KUSMA Pnömoni İnkansere herni Kernikterus Malrotasyon Mekonyum ileusu Menenjit Nekrotizan enterokolit Obstruksiyon: anatomik nedenler, renal sistem Pilor stenozu Sepsis Toksinler Üriner sistem enfeksiyonları Volvulus Peptic ülser Travma 2 YAŞ ALTINDA KUSMA • • • • • • • • • Apandisit Konjenital Adrenal Hiperplazi DKA Yabancı cisim yutulması AGE Kafa travması İntussepsiyon Hirschsprung hastalığı Hidrosefali 2 YAŞ ALTINDA KUSMA • • • • • • • Obstrüksiyon Pnömoni Pilor stenozu Sepsis Toksinler Üriner sistem enfeksiyonları Volvulus 2 YAŞ ALTINDA KUSMA • • • • • • İnkansere herni Intussusception Malrotasyon Menenjit Metabolik asidoz Nörolojik hastalıklar(menenjit, ensefalit, Reye sendromu, beyin tümörü) 2-5 YAŞ KUSMA Apandisit DKA Gastroenterit HUS Henoch-Schonlein purpurası İnkansere herni Intussusception Malabsorpsiyon 6 2-5 YAŞ KUSMA Obstruksiyon Pnömoni Sickle cell ağrılı krizleri Toksinler Travma Üriner sistem enfeksiyonları Volvulus >11 YAŞ KUSMA Apandisit Kolesistit Pankreatit DKA Pnömoni Dismenore Gebelik Ektopik Renal Fonksiyonel Sickle gebelik ağrı Gastroenterit İnkansere herni İnflamatuar barsak hastalıkları Obstruksiyon taşlar cell sendromu Over ya da testis torsiyonu Toksinler Travma Üriner enfeksiyonlar İSHAL • İshal bir çok mekanizma ile ortaya çıkabilir – Osmotik – Sekretuar – Transit 6-11 YAŞ KUSMA Apandisit Peptik DKA Fonksiyonel ağrı Gastroenterit Henoch-Scholein purpurası İnkansere herni barsak hastalıkları Obstruksiyon İnflamatuar ülser Pnömoni Renal taşlar Sickle cell ağrılı krizi Streptokokal farenjit Over veya testis torsiyonu Toksinler Travma Üriner enfeksiyonlar İSHAL • Barsaklardaki sıvı miktarının artması ile tekrarlayan sıvı dışkılamaya verilen isimdir • İnfantlarda her yemekten sonra forme veya semiforme dışkılama olabilir İSHAL • Diarenin major nedenleri arasında virusler ve bakteriler vardır • Nöroblastom gibi hormon sekresyonu yapan bazı tümörler de ishal nedeni olabilir • Dışkı miktarı, sıklığı ve kan varlığı önemlidir 7 İSHAL • Diğer aile bireylerinde benzer şikayetlerin varlığının sorgulanması ayırıcı tanıda yardımcıdır • Dehidratasyon ve elektrolit imbalansı tedavi edilmelidir • Kanlı ishal enfeksiyonun ya da sistemik bir hastalığın göstergesidir İSHAL • Tedavi ishalin sebebine uygun olarak yapılır • Crohn ya da Hirschprung hastalığı varlığında çocuk cerrahi konsültasyonu istenmelidir İSHAL • Malabsorbsiyon, HUS, kistik fibrozis, kilo kaybı ile beraber olan diarelerde pediatri konsültasyonu istenmelidir • Diğer sebeplerle oluşan ishallerde destek tedavisi, özellikle oral rehidratasyon sıvıları önemlidir • Kanlı ishal, 5 günden uzun süren ishal, toksik görünüm ve epidemi olasılığı varsa gaita kültürü alınmalıdır İSHAL NEDENLERİ Anatomik: Hirschsprung hastalığı Diet: allerji, malabsorpsiyon, aşırı beslenme Enfeksiyon: bakteriyel, parazitik, toksik, viral İnflamatuar: Crohn hastalığı, HUS, ülseratif kolit • Malabsorpsiyon: kistik fibrozis, enzim eksiklikleri, celiac hastalığı • Sistemik: endokrinopati, immundefisit • Obstruktif: fekalit • • • • KABIZLIK • Dışkılama sıklığının azalması, kuru ve sert dışkı ile karakterizedir • Sebep rektumun dolma ya da boşalma sorunlarıdır • Rektal muayene, ishal ve kabızlığın değerlendirilmesinde çok önemlidir • İnfantlarda ve çocuklardaki kabızlık nedenleri erişkinlerden farklılık gösterir 8 KABIZLIK KABIZLIK • İnfantlarda; maternal ilaçlar, konjenital GI anomaliler, kistik fibrozis, Hirschsprung hastalığı, yetersiz beslenme, anal fissur sık karşılaşılan sebeplerdir ORGANİK OLMAYAN KABIZLIK NEDENLERİ KABIZLIK • Tıkayıcı bir neden düşünüldüğünde cerrahi görüş istenmelidir • Akut kostipasyonda sıvı alımının artması ve dışkı yumuşatıcılar kullanılır • Kronik konstipasyonda ise sebebe yönelik araştırma yapılmalıdır ORGANİK KABIZLIK NEDENLERİ • Gastrointestinal – Anal fissür – Anal strictur/stenoz – Kistik fibrosis – Hirschsprung hastalığı – Obstrucsiyon – Tümör – Volvulus • Enfeksiyöz Metabolik • Daha yaşlı çocuklarda kabızlığın nedeni fonksiyoneldir • Genelde bu çocuklar anoreksik görünümde, serebral palsy, nöromusküler hastalık, dehidratasyon, hiperkalsemi, hipokalemi, hipotroidizm, depresyonu olan hastalar ya da sürekli olarak diüretik, antihistaminik, antikolinerjik ya da narkotik kullanan çocuklardır Dehidratasyon Hiperkalsemi Hipokalemi Hipotiroidi Renal tübüler asidoz Nöromüsküler – İnfantil botulism Amyotonia congenita Cerebral palsy Myotonic distrofi Spina bifida Spinal cord hastalıkları ve hasarları Tümör • Çeşitli ilaçlar (diüretik, antihistaminik, antikolinerjik, narkotik, vincristine) • Anorexia nervosa • Fonksiyonel • Sıvı alımında kısıtlama • Minimal hacimli diet • Uzamış immobilizasyon • Psikojenik GIS KANAMA • Üst ve alt GIS kanama olabilir • Üst GIS kanamaları genellikle peptik ülser, gastrit, varislerden kaynaklanabilir • Alt GIS kanamaları HSP, HÜS, koagülopati, inflamatuar barsak hastalıklarına bağlı olarak gelişebilir • Hastaların tedavilerinde nedenin tespiti, sıvıkan replasmanı yapılmalıdır 9 GİS KANAMASI GİS KANAMASI • İnfeksiyon, duplikasyon, yabancı madde yutma, sistemik hastalık, anal fissür, süt allerjisi gibi değişik durumlarda gözlenebilir • Yeni doğanda kusma ve dışkılama ile kan gelmesi anneye ait kanın yutulması ile olabilir! • Tanıda Apt testi kullanılır • 2-10 yaşta az-orta derecedeki ağrısız kanamalarda neden polip, infeksiyon ya da inflamatuar barsak hastalığı olabilir • İnfantlarda az- orta derecede kanama özellikle kusma da varsa volvulusu akla getirmelidir GİS KANAMASI ÜST GIS KANAMA • • • • • • • İnfant ve çocuklarda belirgin ve ağrısız üst GİS kanamalarının nedeni genellikle portal hipertansiyona bağlı özefagus varis kanamalarıdır • Meckel divertikülü ağrısız alt GİS kanamalarına neden olur • Tekrarlayan kanamalar durumunda odak belirlemede Gİ radyolojik çalışmaları, endoskopi ve izotop çalışmaları yararlıdır Maternal kaynaklı Vasküler yapılara bağlı Yabancı Cisim Gastroenterit Mallory Weis Sendr. Özefagial varis ALT GIS KANAMASI • • • • • • • • • Konjenital İntusepsiyon Meckel divertiküliti NEC Vasküler nedenler Anal fissür HÜS Kolitis Polip ve Tümörler 10 SARILIK • Hepatik fonksiyonlarda bozukluk, sepsis, konjenital infeksiyonlar (TORCH) ya da postnatal viral hastalıklarda da gözlenebilmektedir • ABO uyuşmazlığı durumunda da olabilir ve kernikterus ile ölüm olabilir • Kistik fibroz, galaktozemi, hepatik enzim hastalıkları yanında bilier atrezi, koledok kisti, hatta pilor stenozunda da sarılık gözlenebilir • Sarılık hızlı değerlendirme ve konsultasyon gerektirir KONJUGE SARILIK • Anatomik defektler – Bilier – Hepatik • • • • • HUS Hepatik yetmezlik Hepatitler İnflamatuar barsak hastalıkları Metabolik • • • • • Sepsis Sickle cell anemi Toksinler Üriner enfeksiyonlar Wilson hastalığı – Kistik fibrozis – Galaktozemi UNKONJUGE SARILIK • ABO ve Rh uygunsuzluğu • Otoimmun hemolitik anemi • Hepatik: – Crigler-Najjar Sendromu – Gilbert hastalığı • • • • Hipotroidi Sepsis Sickle cell anemi G6PD eksikliği MALROTASYON VE VOLVULUS • Yaşamı tehdit eden bir durum olup malrotasyon komplikasyonudur • Sıklıkla ilk yaşta görülür • Çok acildir çünkü tedavi edilmezse barsaklarda gangrene neden olabilir ve bu gangren ilk birkaç saat içerisinde gelişebilir MALROTASYON VE VOLVULUS • Barsakların, embriyonik gelişme sırasında anormal fiksasyonu ve inkomplet rotasyonu sonucu volvulus meydana gelir • Malrotasyonlu hastalarda fibröz band (Ladd’s bandı) obstrüksiyona neden olabilir • 1\500 doğumda bir görülür • Volvulusların 2\3’ü ilk bir ayda semptom verir 11 MALROTASYON VE VOLVULUS • Safralı kusma, abdominal distansiyon, kanlı dışkılama, karın cilt renginde değişiklik, ileri evrelerde şok ve sepsis görülebilir • 1/3 vakada sarılık vardır • Abdominal X-ray tanıya yardımcıdır • Radyografilerde dilate barsak anslarının karaciğer üzerinde görülmesi ile tanı akla gelir • İntusepsiyon, duedonal stenoz-atrezi ile karışabilir MALROTASYON VE VOLVULUS • Tedavi cerrahidir • Cerrahiye alınana kadar: IV sıvı tedavisi yapılmalıdır NG dekompresyon yapılmalıdır Kan grubu ve cross-match gönderilmelidir WBC’nin yükselmesi, erken barsak nekrozunun göstergesi olabilir – Na-K dengesi ve oluşabilecek asidozun gösterilmesi için elektrolit ölçümleri ve kan gazı gönderilmelidir – – – – 12 İNKARSERE HERNİ • Muayene için giysiler tamamen soyulmalıdır • Huzursuzluk, kusma, beslenme bozukluğu, inguinal ya da skrotal kitle başlıca bulgulardır • Hidrosel, inmemiş testis, inguinal LAP, testis torsiyonu, orşit, travma ayırıcı tanıda göz önünde olmalıdır. • Erkek ve kız çocuklarda kolon ya da ince barsak kız çocuklarda over olabilir • İlk bir yaşta görülme sıklığı fazladır İNKARSERE HERNİ • İlk olarak redüksiyon denenir • Gerekirse sedasyon yapılabilir • Redüksiyonda kısa etkili sedatifler olan midazolom ve fentanil tercih edilmelidir • Zorlu redüksiyonlarda 6- 12 saat gözlem ve cerrahi görüşü alınmalıdır • Redükte olmazsa tedavi cerrahidir İNTESTİNAL OBSTRÜKSİYON • • • • • • • • • Yeni doğan ve infantlarda intestinal atreziler Mekonyum ileusu İnkarsere fıtık İntussepsiyon Volvulus Konjenital intraabdominal bantlara bağlı ileus İntestinal duplikasyonlar İmperfore anüs Hirscsprung hastalığı İNTESTİNAL OBSTRÜKSİYON • Karın ağrısı, karın şişliği, kusma ileri dönemlerde barsak seslerinin kaybı gibi bulgular vardır • Tanı klinik ve radyolojik olarak konur • Radyografide dilate barsak ansları, hava sıvı seviyesi görülür • Tanı sonrası iv sıvı , NG dekompresyon ve cerrahi görüşü sağlanmalıdır 13 PİLOR STENOZU • Hipertrofik pilor stenozu kusmaya neden olan en sık görülen cerrahi patalojidir • % 50 aileseldir ve 1\250 doğumda görülür • Erkek\kız = 4 : 1 • Klinik 2-3. Haftadan sonra belirginleşir • Beslenmeyi takiben projektil safrasız kusma olur PİLOR STENOZU PİLOR STENOZU • Mide kas dokusunda hipertrofi ve hipoplazi vardır • Beslenme bozukluğu, dehidratasyon, kabızlık sık gözlenir • İleri dönemlerde ileri derecede sıvı kaybı ve letarji gözlenebilir PİLOR STENOZU • İnspeksiyonda barsak hareketleri izlenebilir. • Palpasyonla kitle tespiti “olive” patognomoniktir • Pilor stenozu acil cerrahi bir hastalık değildir • Serum elektrolit düzeyleri önemlidir • % 0,9 NaCl solüsyonu ile sıvı tedavisi yapılır • Ultrasonda neden tespit edilemeyen fakat klinik şüphe olanlarda baryumlu grafi çekilir • Ayrıca serum glukoz düzeyine göre %5 dekstroz • Baryumlu grafi ile aynı zamanda gastro- özefagial reflü varlığı da araştırılabilir • Rehidratasyon tedavisi sonrası cerrahi yapılabilir ve 3-5 mEq\kg\gün KCl verilebilir 14 İNTUSSEPSİYON • Barsağın bir kısmının diğer kısmın içine teleskop gibi mezenteri ile girmesi sonucu gelişir • Daha sık 3 ay-6 yaş arasında intestinal obstruksiyonla karşımıza çıkar • Nedeni çoğunlukla bulunamamaktadır İNTUSSEPSİYON • Meckel divertikülü (en sık), intestinal polip, duplikasyon, lenfosarkom, infeksiyonlar,HUS, tümör, yabancı cisim vs neden olabilmektedir • En çok ileokolik intussepsiyon gözlenir • GIS kanama, ödem, jöle kıvamında kanlı mukuslu dışkı ile karakterizedir. • Ani başlayan epigastrik ağrı ve ağrısız anlarda batının sol tarafında ele gelen sosis şeklinde kitle ile karakterizedir İNTUSSEPSİYON • Klasik triyad; – Kolik vasıflı karın ağrısı – Kusma – Çilek jölesi seklinde dışkı • Mezenter kan akımında da bozulmalar kanama “çilek jölesi” şekline dışkı (%20) İNTUSSEPSİYON • Fizik muayenede: – Dance’s sign: Sağ üst kadranda sosise benzer kitle ile birlikte sağ alt kadranda barsak sesleri alınamaması intususepsiyon için patognomoniktir 15 İNTUSSEPSİYON • Abdominal X-Ray • Baryumlu grafi; – Gold standart – Çift kontrastlı baryum grafisi tanı ve tedaviye yönelik olup %80 hasta bununla iyileşir İNTUSSEPSİYON • Tedavi; – Baryum enema • %60-80 başarı – Cerrahi APANDİSİT • Çocuklarda en sık görülen non-travmatik cerrahi acil patolojidir • Erkeklerde biraz daha fazla görülür ve 9-12 yaşları arası pik yapar • 2 yaş altı ve infantlarda nadir olmasına rağmen, neonatal vakalar belirtilmiştir APANDİSİT • 2 yaş altında tanısal zorluklar nedeniyle en sık peritonit veya sepsisle karşımıza çıkar • 2 yaş altındaki en sık semptom kusma, ağrı, diare ve ateştir • <2 yaşta aldatan semptomlar; – İrritabilite – Hırıltılı solunum – Öksürük veya rinit APANDİSİT • Lokalize sağ alt kadran duyarlılığı 2 yaşın altında %50’nin altındadır • Vakaların 1/3’ü abdominal distansiyon ve rijidite ile gelir • Tanısal zorluk nedeniyle genelde perforasyonla gelirler 16 APANDİSİT • 2 yaş üstü karın ağrılarının ayırıcı tanısında bulunan en önemli hastalıklardandır • Genç çocuklarda apandisitin kliniği bilinen şekilde gelişmeyebilir • İştahsızlığı takip eden, periumblikal ağrı ve kusma sonrasında ise sağ alt kadrana lokalize olan ağrı klasik kliniğidir APANDİSİT • Aileler tarafından gözlenen ilk semptom genellikle kusmadır • Vakaların 1/3’ünde klasik klinik yoktur • FM hastaneye gelindiğinde hastalığın hangi evrede olduğuna bağlıdır • FM’de sağ alt kadranda ya da tüm batında hassasiyet olabilir • Barsak sesleri normal olabilir ya da alınamayabilir APANDİSİT • Yürümekle, sedyeye çıkmakla, zıplamakla oluşan ağrı vardır • Defans ve rebound apandisitin erken evrelerinde olmayabilir • Bu bulgular özellikle perfore apandisitlerde oturmuştur APANDİSİT • Bazı semptom ve işaretler akut apandisiti tanısını zorlaştırabilir – Ateş normal olabilir – WBC normal olabilir – İştahsızlık olmayabilir, çocuk yemek isteyebilir – Aşırı ağrısı olduğu halde sağ alt kadran hassasiyeti minimal olabilir – AGE’yi takiben oluşabilir – <2 yaşta ortaya çıkabilir APANDİSİT WBC sayımı tanıda yardımcıdır TIT pyelonefritin ayırıcı tanısı için kullanılabilir USG apandisitin tanısında yardımcıdır İnflamasyonun varlığını gösterebileceği gibi, perforasyonu da gösterebilir • CT, çocuklarda PO veya PR kontrast verilerek çekilmesinin sensitivite ve spesifitesi daha yüksektir • • • • 17 APANDİSİT IV sıvı tedavisi yapılmalıdır Cerrahi konsültasyonu istenmelidir Destek tedavi yapılmalıdır Tanı konduktan sonra ateşi olan çocuklar rektal asetoaminofen ile rahatlatılabilir • Oral alım kesilir • Komplikasyon düşünülen vakalarda geniş spektrumlu antibiyotik (ampisilin-sulbaktam, piperasilintazobaktam, sefoksitin, sefotetan) başlanmalıdır • Tedavisi cerrahidir • • • • MECKEL DİVERTİKÜLÜ • Kanama, peritonit, ileus, intusepsiyon gibi değişik kliniklerde ortaya çıkabilir • Divertikül içinde gastrik mukozanın olması ileumda ülser oluşmasına bu da ağrısız kanamalara sebep olabilir • Kanama genellikle fazla miktarda ve açık kırmızı şekilde olur • Ulser perfore olarak peritonite sebep olabilir MECKEL DİVERTİKÜLÜ • %50 vakada izotop çalışmaları hetorotopik gastrik mukoza varlığını gösterir • İnflamasyonunda apandisit ya da intussepsiyonla karışabilir • Komplikasyonlara da bağlı olarak olarak tedavi cerrahidir HENOCH-SCHÖNLEİN PURPURASI • Çocuklarda eklem ağrıları, karın ağrısı ve nöbetlerle karakterize bir tablodur • Özellikle alt ekstremitelerde peteşi ve purpuralar gözlenir • Bazı çocuklarda gaitada yağ (+) • Nadir de olsa hematokezya görülebilir • Tedavi semptomatiktir • En sık komplikasyonları: – BY – İntestinal perforasyon – Testiküler torsiyon 18 HUS • Hastalığın başlangıcından yaklaşık 2 hafta önce bir gastroenterit öyküsü vardır • En sık AGE sebebi E. Coli’dir • Subfebril ateş, solgunluk, hematüri ve hematokezya vardır • SSS tutulumu olabilir • %50 vakada HT, %40 vakada konvülsiyonlar gözlenir • Akut barsak perforasyonu, toksik megakolon, intussepsiyon, BY ve pankreatit ortaya çıkabilir KOLON POLİPLERİ • Polipler tek, fazla sayıda ya da ailesel polipozis şeklinde olabilir • Genellikle ağrısız hematokezya yol açarlar • Tek polipler genellikle iyi huyludur, anal halkadan sarkarlar ya da kolay palpe edilirler • Poliplere bağlı kanamalar nadiren hayati tehlike oluşturacak kadar fazla olabilir • Ailesel poliplerde kanserleşme riski fazladır bu durumlarda mutlaka cerrahi görüş alınmalıdır PANKREATİT PANKREATİT • Çocukluk çağında nadir gözlenir • En sık nedeni abdominal travmalardır • İdiopatik, postviral (kabakulak, kokzaki, influenza) , ilaçlar ya da toksik maddelere bağlı olarakta gözlenebilir • Kistik fibrozis, SLE, alfa 1 antitripsin eksikliği gibi hastalıklarda da görülme riski artar • Santral karın ağrısı, kusma ve ateş ile karşımıza çıkabilir • Batın distandü ve palpasyonla hassastır • Yönetiminde; IV hidrasyon, ağrı yönetimi ve tanısal çalışmalar vardır İNTRAABDOMİNAL KİTLELER • Tanı için çok dikkatli fiziki muayene şarttır • Yavaş büyümeleri ve tıkanıklık, kanama gibi komplikasyon oluşturana kadar belirlenememe gibi nedenlerden dolayı kolayca gözden kaçabilmektedirler • Rektal değerlendirme yapılmalıdır • Direkt grafilerde kitle veya kalsifikasyonlar gözlenebilir İNTRAABDOMİNAL KİTLELER • Hepatomegali • Splenomegali • Nöroblastomlar – – – – Surrenalden ya da sempatik zincirden köken alır Orta hattı geçme eğilimi fazladır En sık <1 yaşta görülür En güvenilir tanı tomografi ile konur. • GIS duplikasyon • Sakral Teratoma • Pilorik Stenoz 19 İNTRAABDOMİNAL KİTLELER • Wilms tümörü – Başlangıçta intrarenal olup hematüri olan vakalarda akla gelmelidir – USG ve BT tanısında kullanılır – Kemik taraması gerekebilir • Rabdomyosarkom – Pelviste ortaya çıkar – Oldukça fazla malign potansiyele sahiptir ve çizgili kaslardan köken alır • Gebelik – Menarş dönemine girmiş olan kız çocuklarda kitle durumunda ekarte edilmelidir – Alt kadran ağrılarında ektopik gebelik de akla gelmelidir – Bunlarda gebelik testi ve USG ile değerlendirme yapılmalıdır PORTAL HİPERTANSİYON • Çocuklarda nadir görülmekle birlikte ciddi üst GİS kanamalarının önemli bir nedenidir • Sebepleri: – Ekstrahepatik portal trombüs – Fibrokistik hastalık ile ilişkili parankimal karaciğer hastalıkları – Konjenital bilier atrezi ile ilişkili bilier siroz – Hepatit öyküsü – Konjenital hastalıklar • Antitripsin eksikliği • Glukojen depo hastalıkları • Wilson hastalığı PORTAL HİPERTANSİYON • Vakaların 2\3’ünde neden bulunamaz • Portal hipertansiyon çocuklarda daha çok masif üst GİS kanaması , infantlarda ise asit oluşumu ile ortaya çıkar • NG dekompresyon, destek tedavi ve cerrahi görüş tedavinin ana unsurlarıdır • Koagülasyon anomalilerinin ekarte edilmesi önemlidir • Hemen çocuk cerrahi ve pediatrik gastroenteroloji konsültasyonu istenmelidir 20