BEBEK BESLENMESİ BOLU İL SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ EĞİTİM ŞUBESİ İL EĞİTİMCİSİ HEMŞİRE FATMA KARA BESİN MADDELERİ Besin maddeleri organizmanın hayatta kalması için dışarıdan alınması gerekli maddelerdir. Bazıları vücutta enerji sağlar; Karbonhidratlar Yağlar Proteinler Bazıları vücudun yapı taşıdır, Proteinler Bazıları vücutta gerekli vitaminler,enzimlerin ve hormonların yapımı için rol oynar. Sağlıklı çocukların besin ihtiyaçları yaşa, cinse, büyüme hızına ve fizik faaliyet derecesine göre değişir. KALORİ: Kalori ihtiyacı büyüme ve gelişmenin en hızlı olduğu ilk üç aylık dönemde en fazladır (110/130 kal./kg. 24 saat). Enerji temin eden esas elemanlar karbonhidratlar ve yağlardır. ☻ PROTEİNLER : Dokularda, hücrelerde, vücut sıvılarında bulunur. Yeni ☻ ☻ ☻ ☻ ☻ doğan ve süt çocukluğu çağında günlük protein ihtiyacı 2.0-2.5gr/kg., 1 yaşından sonra 1.0-1.5 gr/kg. ,Yetişkinlerde 0.5 gr/kg. Proteinden fakir beslenme gelişme geriliğine yol açar (PEM). KARBONHİDRATLAR : Toplam günlük kalorinin yüzdesi olarak tanımlanır. Diyette karbonhidratın fazla bulunması şişmanlığa yol açar. YAĞLAR : En zengin kalori kaynağı olan besinlerdir. 1 gr. Yağın yanmasıyla 9 kal. açığa çıkar. SU : Su, besinlerin sindirimi, hücrelere taşınması, hücre içinde kullanılması, oluşan zararlı öğelerin dışarı atılması için gereklidir. MİNERALLER : Vücut sıvılarının normal fiziksel ve kimyasal dengesini sağlamakla görevlidir. VİTAMİNLER : Normal metabolizma için gerekli ve eksikleri belirli hastalık belirtilerine ( skorbit-raşitizm )’ e yol açan, pek çoğu vücutta yapılamayan maddelerdir.Dengeli bir süt çocuğu besininde Dvit dışında vitaminlerin hemen hepsi yeterli miktarda bulunur. ☼ Toplumun geleceği çocukların sağlıklı büyüyüp gelişmesine bağlıdır. Çocuk doğduktan sonra anne sütüyle, daha sonra da değişik besinleri yiyerek büyür ve gelişir. Çocuğun tek başına büyüme ve gelişmesini sağlayabilen besin anne sütüdür. Bu da ancak ilk altı ay tek başına yeterlidir. Çocuk büyüdükçe diğer besinlerden yemek zorundadır. Anne sütünün dışında hiçbir besin tek başına çocuğun sağlıklı büyüme ve gelişmesi için yeterli değildir. ☼ Çocukluk çağında kazanılan doğru beslenme alışkanlığı ileriki yaşlarda sağlığın korunması ve kaliteli bir yaşam sürdürebilmesi için önemlidir. ☼ Günümüzde yetişkinlikte ölüm nedenlerinin başında gelen kalp, damar hastalıkları ve diğer bir çok kronik hastalığa zemin hazırlayan şişmanlık, çocuklukta kazanılan hatalı beslenme alışkanlığı ile ilintilidir. 0-6 AYLIK BEBEK BESLENMESİ • • İlk 3-4 ay bebeğin emerek beslenme evresidir. Bu süreden önce yutma refleksi zayıftır ve süt çocuğu kaşıkla verilenleri yeterince yutamaz, ağzından geri çıkarmaya eğilimlidir. Sindirim sisteminde yabancı proteinlere karşı koruyucu mekanizma tam gelişmemiştir. Mideden yeterli asit salgılanamaz. Bu dönem için en iyi gıda ANNE SÜTÜdür. ANNE SÜTÜ : Ayda 600-800 gr. Alıyorsa; İlk altı ay yalnız ANNE SÜTÜ + 400IU D vit (1 yaşına kadar). FORMÜL MAMA • • • • • 30ccye 1 ölçek mama 60ccye 2 ölçek mama 90ccye 3 ölçek mama 120ccye 4 ölçek mama 150ccye 5 ölçek mama • • • • İlk ay : 1 süt + 1 su 2-3 ay : 2 süt + su 4. Aydan itibaren saf süt. 100 cc süte (1 çay bardağı ) 1 çay kaşığı şeker. 1 tatlı kaşığı sıvı yağ eklenir. © Süt çocuklarına ilk altı ay tek başına anne sütü yeterlidir.Anne sütüne ilave gıdaların başlama zamanı annenin süt salgılama performansı, çocuğun büyüme ve gelişme hızı dikkate alınarak ayarlanmalıdır. © Doymamaya başlayan ve yeterli kilo alamadıkları izlenen bebeklere en azından bazı öğünlerde anne sütüyle beslendikten sonra uygun ek gıdalara başlanması gerekir. © 4-6 aylarda süt çocuğunda yutma refleksi gelişir ancak katı gıdaları çiğneyemez ve ağzından geri çıkartır.Bu geçiş döneminde başlanan ek gıdaların yumuşak ve düşük alerjik özellikte olmalıdır. Unlu sütlü mamalar, yoğurt anne sütünün yanı sıra bu dönem için uygun besleyicilerdir. © Alerjik özelliği düşük olan pirinç unu ile yapılmış sütlü mamalar tercih edilmelidir. @ Anne sütündeki demir % 60 oranında absorbe olur. Anne sütü alan çocuk hayatını ilk yarısında Fe yetersizliği anemisi görülmez. Anne sütü giderek azaldığı için 6-8 aylarda Fe içeriği yüksek olan sebzelerden yapılmış çorbaların diyete ilave edilmesi gerekir.Bir miktar yağ karıştırmak anne sütüyle karşılanamayan enerji gereksinimini tamamlamada yardımcı olur. Bu aylarda başlanması gereken meyve suları ve püreleri de kalori, mineral ve vitamin yönünden diyeti destekler. @ Kemiklerin gelişiminde önemli olan Ca’un en iyi kaynağı olduğundan çocuğun beslenmesinde süt ve sütten yapılan ürünler önemli yer tutar. Sütteki Ca’un kemiklere yerleşmesi için D vit’e gerek vardır.Hiçbir besin D vit’in gereksinimini karşılayamaz.Yaz aylarında çocuk her gün bir saat kadar kol ve bacakları açık olarak güneşletilmelidir. YUMURTA : Yaşamın ikinci yarısından başlayarak yumurta sarısı başlanır. Yumurta proteinin biyolojik değeri çok yüksektir. Referans protein olarak gösterilir. Alerji olabileceği için iyice pişirilmiş yumurta sarısına az miktarda başlanmalıdır.8-10 gün içinde yumurta sarısının tamamı verilmelidir.7-9 aylar arasında katı pişirilmiş tam yumurta verilebilir. Haftada 2-3 defa verilmesi yeterlidir (Protein ihtiyacı diğer yiyeceklerle karşılanacağı için). ET : Et, başta protein olmak üzere Fe,çinko gibi mineraller yönünden besleyicidir. Eti kıyma şeklinde sebze çorbalarına eklenmelidir.Ezilerek köfte,biftek şeklinde de verilir.Bu aylarda pilav, makarna, ekmek gibi nişastalı besinlerde diyette yer almalıdır. 9-12 aylar arasında çocuk köfteyi kendisi ısırarak yiyebilir.Balık, tavuk gibi etler beyin, böbrek gibi sakatatlar da verilebilir. Anne, evdeki yiyeceklerden uygun karışımlar yaparak ekonomik olarak çocuğunu besleyebilir.Örneğin yoğurt, pirinç ve değişik tahıllarla hazırlanan çorbalar da bitkisel proteinin biyolojik değeri, hayvansal proteinle karıştırıldığı için yükselmiştir.Bu yolla çocuğu daha ekonomik protein ve bunun yanı sıra daha çok kalori verilebilir. Tarhana çorbası, etli, sebzeli ananevi yemeklerimiz, kıyma ve pirinç ya da bulgurla hazırlanan yoğurtta ilave edilerek yenilen değişik dolmalar, içlerinde bütün besleyicileri içeren yemeklerdir.6 ncı aydan itibaren verilebilir. EK GIDALARA BAŞLANIRKEN GÖZ ÖNÜNDE BULUNDURULMASI GEREKEN KONULAR Œ Ek gıdalara başlanıldığı sırada dil hareketleri ile gıdaların çocuğun ağzından dışarıya atılması normaldir.Bir süre sonra ağzında ek gıdaları tutmasını öğrenir. Œ Ek gıdaya başlanıldığında çocuğun yediği miktar üzerinde ilk zamanlar fazla durulmamalıdır. Œ Beslenme saatlerinde anne rahat olmalı,acele etmemeli,çocuğu konuşarak ve onu ara ara okşayarak beslemelidir. Œ Beslenme sırasında çocuğun dikkatini çekecek etraftaki konuşma ve gürültülerden kaçınılmalı. Œ Dokuzuncu aydan başlayarak çocuk, kaşıkları kendisi kullanmayı, elde yenilebilecek gıdaları kendisi tutup yemek isteyebilir.Hazırlanan yiyeceğin büyük bir kısmı yedirildikten sonra geriye kalan kısmını çocuğun kendisinin yemesi sağlanmalıdır.Eli yüzü batabilir , bunlara göz yumulmalıdır. Œ Ek gıdalar ilk denenmeye başlandığında bebekler buna öğürerek cevap verirler.Daha az miktarda yeniden denenmeli,partüküllü yiyecekler iyice ezilerek verilmelidir.Bazı bebeklerin yemeğin sonlarına doğru öğürme refleksi gelişebilir,bu çocuğun doyduğunun ve beslenmeye son verme zamanıdır. Œ Çocuk çok hızlı ve çok fazla beslenmiş ise kusabilir. Œ Çocuk belirli bir yiyecek maddesini devamlı reddediyorsa en az iki hafta süre geçmeden aynı yiyecek yeniden denenmelidir.Hala almıyorsa sevdiği yiyeceklerle bir miktar karıştırılarak verilmelidir. BEBEK EK BESLENMESİ HAKKINDA ÖNEMLİ İPUÇLARI Besinleri bebeklere kaşık ile verin ,biberon kullanmayın. Bebeklere ek besin ilk defa verilirken ,küçük miktarda başlayın ve yavaş yavaş arttırın. Sebze,meyve,pirinç,mercimek gibi yiyecek maddelerini iyice yıkadıktan sonra kullanın Bebeğin ek besinleri ,doğal ve taze ürünler kullanarak hazırlayın. Ek beslenmeye her zaman tek besin çeşidi ile başlayın. Ek besini bebek her zaman aç iken verin. Bebek 6 aylıkken başlanacak ilk besin YOĞURTTUR. Bebek yeni başlanan bir ek besini almazsa ısrarcı olmayın ,zorlamayın. Ek besinleri bir öğünlük hazırlayın. Ek besinleri mevsime uygun en taze,en bol sebze ve meyvelerden seçin. Bebekleri 3 ana ve 3 ara öğünde besleyin. Bebeğe verilecek yiyeceklere bir yaşından önce tuz eklemeyin. Acı ve baharat eklemeyin. Ek besinleri yağda kızartmayın,suda pişirin. Yemeklerin taneli kısımlarını suyu ile ezerek bebeğe verin. 6-8 aylık bebeklere ek besinleri ezilmiş ve ufalanmış olarak verin. 9-12 aylık bebeklerin ek besinleri kıyılmış ve ufalanmış olarak verin. • Anne Sütündeki Koruyucu Faktörlerden Faydalanamayan Yapay Beslenen Çocukta Gerekli Hijyen Koşullarına Uyulmadığında Sık İshal Görülür. Bu Nedenle; » » » » » » » » » » » » » » Hazır mamalar iyi kaynatılmış suyla hazırlanmalıdır. İnek sütüyle besleniyorsa su ve süt ayrı ayrı kaynatılmalı Günlük hazırlanmalı Besleyen kişi rahat oturmalı,anne sütü verir pozisyonda tutulmalı. Biberon dik ve lastik memesi hava geçirmeyecek şekilde tutulmalı. Çocuk aç ve uyanık olduğu zaman beslenmeli. Emzik delikle sütün yavaşça damlayabileceği büyüklükte olmalı. Çocuk beslendikten sonra bir miktar sütü geri çıkartır (Regürjitasyon) bunun doğal olduğu anlatılmalı. Beslendikten sonra çocuğu dik tutması ve yuttuğu havayı çıkartabilmesi için sırtına hafif hafif vurması öğretilmeli. Verilen besleyicilerin kontamine olmamalı. Isıya dayanıklı cam biberon kullanılmalı. Biberonlar her kullanımdan sonra en az 10 dk. Kaynatılmalı. Lastik emzikleri ve biberon kapakları en az 5 dk. Kaynatılmalı. 4-6 aydan sonra çocuk daha iyi yutabilir. Bu aylardan başlayarak süt yada mama biberonla değil, daha kolay temizlenebilen kaşık yada ® Bu yaştaki çocukların kemikleri, dişleri, kasları ve sinir sistemi dolaşım ve diğer organlarının normal şekilde büyüyüp gelişmesi için hacim yönünden az, besi değeri yoğun besinlere gereksinim vardır. ® Biz büyükler besin değeri düşük, miktarı fazla yiyeceklerden faydalanabiliriz.Çocukların yiteceği miktarlar sınırlıdır.Bu nedenle besin değerinin yüksek olması gerekir. ® Her şeyden önce çocuğun enerjiye gereksinmesi vardır.Çocuğun enerji gereksinimi, bazal metabolizma, büyüme ve fiziksel aktivite için harcadığının toplamıdır(Bazal metabolizma, canlılığın göstergesi olan sinir-kan dolaşım ve boşaltım sistemlerinin çalışması için harcanan enerjidir). ® Çocuk aldığı enerjiye oranlı olarak protein, vitamin ve minerallerin her birinden aldığı takdirde sağlıklı olur ve normal büyüme ve gelişmesini sürdürür. ® Vitamin ve mineraller, besinlerle alınan enerjinin çocuğun bedeninde büyüme ve güç enerjisi haline gelmesi,kemik ve dişlerin gelişimi, mikrop ve diğer dış etkenlere karşı korunma için gereklidir. BESLENME SORUNLARI Ø Zayıflık: Ani ve uzun süren hastalık veya uzun süre iştahsızlık sonucu oluşabildiği gibi besleme uygulamalarındaki hatalardan veya yoksulluk nedeniyle uygun besinlerin aile tarafından sağlanamamasından dolayı olabilir. Ø Şişmanlık: Ailelerin ekonomik durumundaki iyileşme, yaşam biçimlerinde hareketsizlik, yetişkinlerde olduğu gibi çocukluk çağında da şişmanlık riskini artırır.5-6 yaş ve ergenlik döneminde şişman olan çocukların yetişkinlikte de şişmanlığa meyilli oldukları belirtilmiştir. Çocuk şişman diye bilinçsizce diyet uygulanması yanlıştır. Çocuk uygun şekilde beslenir ve hareketsizliği önlenirse şişmanlık oluşmaz.Şişmanlığın bir nedeni de şekerli ve yağda kızartılmış besinlerle kola gibi boş kalori kaynaklarının aşırı tüketilmesidir. Ø Diş Çürüklüğü: Beslenme ve yeme alışkanlıkları diş sağlığının korunmasında önem taşır. Şekerli besinlerle kolalı içeceklerin fazla tüketilmesi dişleri çürütür. Kola, şekerli çay biberona konup sürekli çocuğa içirilirse çürüme daha da hızlanır. Kola yerine süt, ayran içmesi şekerli yiyecekler yerine meyve yemesi dişlerin çürümesini engeller.Çocuk diş fırçalama yaşına geldiğinde diş fırçalaması öğretilir.Dördüncü aydan itibaren flor tablet verilmesi önerilmelidir. Ø Besin Alerjileri: Ailesel olarak alerjiye yatkın olan ailelerin çocuklarında alerji daha sık görülür. Alerjik tepkime deride ürtiker gibi kızarık ve sivilceler şeklinde görüldüğü gibi sindirim sistemi bozuklukları, yorgunluk, davranış bozuklukları ve solunum güçlüğü şeklinde de ortaya çıkar. Belirti görüldüğünde çocuğun yedikleri ve içtikleri gözlemlenmeli, yiyecek ve içeceklere katılan kimyasal katkı öğeleri doğal besinden daha alerjiktir. Bazı çocuklar doğal besinlerde alerjik olabilir. Çiğ besinler pişmişlerden daha alerjiktir. Ø Dikkat Yetersizliği-Hiperaktivite : Okul öncesi çocuklarda bu sorun görülebilir. Sorunun başlıca belirtileri; aşırı hareketlilik, dikkatsizlik, tolerans gösterememe ve huzursuzluktur. Bu gibi belirtilerin çocuğun beslenme biçimiyle ilintili olduğu ileri sürülmüştür. Bu çocuklardan şekerlemeler, pudinkler, aromalı sütler, gazozlar, kolalar, hazır çorbalar gibi yiyecek ve içecekler uzak tutulmalıdır. Ø İshal : İshal en çok yiyecek ve içeceklerin bozulduğu yaz aylarında görülür. Hafif ve orta derece ishalde yapılacak ilk şey: Çocuğun bedeninden kaybolan su ve tuzun yerine getirilmesidir. İshalli çocuğa Kaynatılıp soğutulmuş suyla hazırlanan tuzlu ayran, iyice kaynatılmış pirinç ezmesi- yoğurt, iyice pişirilmiş patates ezmesiyoğurt, pişirilmiş havuç ezmesi-yoğurt karışımlarına tuz ekleyerek verilmelidir. Ø Kabızlık : Çocuk kabız olursa yemeğine biraz zeytinyağı koyunuz. Kayısı veya erik marmelâdından bir kaşık yedirilip üzerine ılık su içirilir.Çocuğun hareket etmesi sağlanır. • Anneye yalnızca zorlukla karşılaştığında yardım edin • Bazı anne ve bebeklerin emzirirken kendilerine rahat gelen ancak başkaları için zor olan pozisyonları vardır. Bu özellikle 2 aylıktan büyük bebekler için geçerlidir. Eğer bebek anne sütünü etkin şekilde alıyorsa ve anne rahatsa pozisyonu değiştirmeye gerek yoktur. • Annenin mümkün olduğunca kendisinin yapmasını sağlayın. • Annenin yapması gerekeni siz yapmayın. Ona ne yapmasını istediğinizi söyleyin. • Mümkünse, kendi vücudunuzun üstünde gösterin. • Ne yaptığınızı anladığından ve kendi kendine yapabileceğinden emin olun. • Sizin yapacağınız annenin bebeğini uygun pozisyona kendisinin koymasını sağlamaktır. • Siz bebeğe doğru pozisyon verin ancak, bunu kendi annesi yapamazsa bunun bir yararı yoktur. • Anneye bebeği nasıl tutacağını anlatın, gerekirse gösterin. • Şu dört temel noktanın anlaşılmasını sağlayın. • 1. Bebeğin başının ve vücudunun aynı doğrultuda, düz bir hat üzerinde olması gerekir. • 2. Bebeğin burnu meme başının hizasında olacak şekilde yüzü memeye bakmalı • 3. Anne bebeği kendi vücuduna yakın tutmalı. • 4. Eğer bebek bir yeni doğansa yalnızca başı ve omuzlarından değil ayrıca poposundan da desteklenmelidir. • Anneye rahat ve sakin şekilde yatması için yardım edin. • Bebeği nasıl tutması gerektiğini gösterin. • Oturan anne için geçerli olan dört ana kural yine önemlidir. • Bebeği kolunun alt kısmıyla destekleyebilir. Eğer gerekirse memesine kolunun üst kısmı ile destek olabilir. • Eğer memesini desteklemezse, bebeği üst kolu ile tutabilir. Bebeğini koltukaltı pozisyonunda tutan anne • İkizlerde • Kanal tıkanıklığı durumlarında • Bebeğin yerleşmesinin zor olduğu durumlarda Emzirdiği göğsüne zıt koluyla bebeğini tutan anne • Çok küçük bebeklerde • Hasta bebeklerde yararlıdır