Ekonomik Yaklaşım, Cilt: 17, Sayı: 60-61, ss. 1-25 1937- DEVLETÇİLİGİN SON DEMLERİ[Mİ?]: DEVLETÇiLİK POLİTİKASI VE Bi\SINDAKİ YAN SlMALARI, AKŞAM VE VAKİT GAZETELERİÖRNEGİ Tuğba ASRAK HASDEMiR* ÖZET 1929-1939 yil/an, genel olarak, devletçilik po/itikasuun yeni Türkiye Cumhuriyeti'nin temel politikalanndan biri olarak kabul edildiği ve aynı zamanda şiddetli biçimde tarflşıld1ğı yıllar olarak nitelenebilir. Makaledeki ana soru, devletçilik politikasuım, 1924 Anayasası 'na girdiği yıl olmasma karşın 1937 yiluun, sözkonusu politikadan vazgeçilmesinde bir dönüm noktasmı oluşturup o/uşturmadığ1chr. Bu çerçevede, özellikle, devletçilik politikasmın, 1930'lardaki genel durumunun yanı sıra 1937 yılmda Vakit ve Akşam gazeteleri örneğinde basuıa yansıyan belli başlı siyasal, ekonomik ve toplumsal geliştneler içindeki konumu incelenecektir. Anahtar Kelimeler: Devletçilik politikası, Basın ve devletçilik politikası , Vakit ve Akşam gazeteleri ve devletçilik politikası , 1924 Anayasası ve devletçilik ilkesi, iktisadi devletçilik. ABSTRACT 1937 - [ls lt] The Last Moment of Etatism[?]: The Reflections of Etatism in the Media, Vakit and Akşam New~papers oftlıe Policy In general, the years between 1929-1939 cou/d be labelled as t/ıe tem1s in policy ıvas accepted and al so strong/y deliberafed as one of the main po/icies of neıv Turkish Repub/ic. The main question in t/ıe article cou/d be ıvhether tlıe year 1937 ıı •as the turning poinr to leaı•e tlıe e rat i st policies a/thoug/ı it was contained by 1924 Constitution of Turkey. In ıhis respect, nwre precise/y, the wlıich t/ıe efatisı • Yrd. Doç. Dr .. Ga zi Clnivcrsitcsi, İletişim Fakültesi . Tuğba ASRAK HASDEM;R 2 position of the etatist policy will be analyzed in the /930s in general as well as in the main po!itica!, economic and social events reflected by two nwin newspapers in Turkey, Vakit and Akşam in the year 1937. Keywords: The Policy of etatism, Media and r/ıe policy of etatism, Vakit and Akşam newspapers and tlıe policy of etatism, 1924 Constitution 'and the principle of etatisnz, Economic etatisnz. Giriş yılı, 1937 Türkiye'de, "Devletçilik"in dönemin temel hukuki metni olan 1924 Anayasası'na girdiği ayn ı Ancak yılda, uygulamalar yansıma ve böylece "devlet ilkesi" olma ironik biçimde devletçilik ilkesi ve beraberinde yumuşamaya tutmuştur. yüz gelişmelerinin oluşturduğu uygulamalarında yaşanan değişiklikler, gazetelerine kadroları, yaygın Makalede, bu değişikliğin getirdiği kamuoyuna biçimini irdelenecektir. Bu amaçla, dönemin siyasal, toplumsal ekonomik Akşam özelliğini kazandığı yıldır. bakılarak ele zemin tanınan Akşam ve Gazetesi, yazılarıyla devletçilik ilkesi ve ve dönemin etkili gazetelerinden olan Vakit ve alınacaktır . Cumhuriyet döneminde gerek biçimde üstünde, Her iki gazeten in kurucu ve yazar basın dünyasında etkili olan gerekse kamuoyunda kişilerden oluşmaktadır. 1918 yılında, İnuğur'un değerlendirmesiyle, " [d]aha sonraki yıl l arda Türk basınının önemli kişileri olarak her biri ayrı bir gazeteyi yönetecek olan" dört kişi tarafından kurulmuştur: Necmettin Sadak, Kaz ı m Şinasi Dersan, Fali h Rıtkı Atay ve A li Naci Karacan (İnuğur, 1993;338). Dönemin tanık lı ğını yazd ı ğı kitaplara da aktaran Falih Rıtkı Atay da, Necmettin Sadak da Cumhuriyet döneminin siyasal kadrosu içinde de yer almışlardır'. Vakit Gazetesi ise, 1917'de Mehmet Asım Yazı işleri müdürlüğü görevini, tarih Us ve Ahmet Emin Yalınan tarafından kurulmuştur . Ali Naci Karacan ile Enis Tahsin Til yürütmüştür. Daha sonra çıkaracak ekipten Necmettin Sad ak ve Kazım Şinasi Dersan da bu gazetenin yazar kadrosunda bulunmuşlardır. Hakkı Tarık Us, Ahmet Ras im, Ahmet yanında, Ruşen Eşref, Akşam sırasıyla, Şükrü Gazetesi' ni Esmer ve Hüseyin Cahit Reşat Yalç ı n Nuri Güntekin gibi sürekli yazarlar Ziya Gökalp ve Ha lide Edip Adıvar da zaman zaman yazılarıyla gazetede yer almışlardır (İn uğur , 1993:34 l ). Makalede ilk olarak 1930'1u tanımlanması süreci, döneme yı ll arda damgasını devletçilik ilkesinin benimsenmesi ve vuran öneml i olaylar, konuşmalar ve tartışmalara göndermeyle ana hatları yla e le alınmaktadır . ik inci kısımda ise, bu 1 Falilı Rıllı Ata y. 1923 y ılın da Bolu ınillctvekili olımış. Necmettin Sadak ise Siv·as·tan ınilletvckili seçilmiş ve \947-50 yılları arasında d ı şişleri bakanlığı görevini yürütmüşıür. 1937- Devletçiliğin Son Demleri[mi?j: Del'letçilik Politikası ve Basmdaki ... inşa zemin üzerinde, devletçilik ilkesinin girdiği yıl anayasaya ve örnekler verilerek incelenmektedir. Devletçilik İlkesinin Benimsenmesi ve Tanımlanması Sürecinde Ana Noktalar I. Devletçilik ilkesinin taşımaktadır. yıllarda edilmekte olan devletin temel metni olan yılında yaşanan gelişmeler değerlendirilmekte olan 1937 basındaki yansımalarından 3 Bu sıkça da yıllarda uygulanması açısından devletçilik teriminin dile gönderme de bulunulan 1930'lu getirildiği konuşmalardan yıllar çok önem ve daha sonraki biri, o dönemde başbakan olan İsmet İnönü'ye aittir. 30 Eylül 1930 tarihinde, "Başvekil İsmet Paşa' nın, Sivas Demiryolları'nın Konuşmada, açılışında yaptığı konuşma bir yandan cumhuriyetin devletçilik politikasını cumhuriyet politikaları politikası, Cumhuriyetçi karşılaştırılarak Serbest tartışma konuşmada çizgilerini eleştİren Konuşma yeri olarak bir karşı diğer taraftan anlatılmaktadır. Ayrıca Fırka'nın havası Serbest savunduğu içinde Fırka, çok önemlidir. ve gelinen günlerde demiryolunun, izlenecek devletçilik "liberal" politikalarla anlatılmaktadır. Kuruç'un "[c] umhuriyet yönetiminin ana 'taraf gibi kabul" edilmektedir (Kuruç, 1988b; 95). Sivas'ın eleştirdiği açıdan koşulları vurgulanmakta, içindeki yeri bir değerlendirmesi yle, kuvvetli biçimde önemi birkaç kuruluş seçilmesi de önemlidir. Çünkü Serbest konulardan biri de uygulanmakta olan Fırka'nın demiryolları politikasıdır ve demiryolu artık Sivas'a ulaşmıştır (Kipal ve Uyanık, 2001; 87). Nitekim yaklaşık bir hafta sonra, Serbest Fırka'nın başkanı Fethi Bey (Okyar), İzmir'de yaptığı konuşmada, başta demiryolları olmak üzere, devletçilik-liberalizm tartışması 106). ekseninde, uygulanan politikaları eleştirmektedir (Kuruç, 1988b; 104neden önemlidir? Çünkü Cumhuriyet'in "inşa" edildiği bu Demiryolları yıllarda, demiryolu politikası, 2 sistemin belkemiğini oluşturan strateji ve ayrıntılı biçimde "şimendifer politikası"nın amaç ve önemine değinen İsmet Paşa, ünlü "mutedil devletçi" terimini uygulamalardan de şu biridir: Sivas biçimde kullanmakta ve konuşmasında açıklamaktadır: ' Kunıç demiryolları politikası ile "devlet olma" ilişkisine şöyle dcğinmektedir: "1 924 ·de başlayan, 1927'den sonra hızlanan ve 1939'a doğru sona erdiği anlaşılan demiryolu politikası yeni rejimin kuruluşu ilc özdcşlcşıniştir. Demiryolları 19. yüzyılda dünyada büyük bir hareket yaratmıştı. Demiryolu demek , siyasal iktidar ve ekonomik nimet denıekti. Demiryolu politikası, devlet kurma ve iç pazar yaratma politikası demek oluyorclu ... Deıniryoluna lıer şeyden önce, 'demiryolu demek devlet demektir' görüşü ilc bakılıyor. 1923' den sonraki yıllarda savunma düşlineesi büylik önemini kommaktadır. Buna devletin en kısa sürede kurulması ve otunulmasındaki zorunluluğu da ekleyebiliriz. Sınırlar içinde bulunan. fakat önemli parçalanna erişilenıeyen topraldarın yeni rejime güç vermekten çok risk kaynağı olacağı açıktır." ( Kunç. 1988a. XXXIII). Tuğba ASRAK HASDEMİR 4 nazariyalı .. Liberalizm Biz ihtiyaçları nıulıatap ve iş bulanııyan fena olan yer, diye kusurluyuz. sevketmek bu memleketin adam halkın temaijiyatına sermayedarların büsbütün vazgeçip her nimeti bcklemeğe tenıayülüdür. ve bu milletin fikri tutar. Mutedil devletçi olarak yetişemiyoruz metalibine islikanıete için herkes ve her yer hazineden çare arar. Elektriği olmıyan şehir. limanı hükümeti şeydir. bir mutedil devielçiyiz bizi bu ihtiyacı sevkeden bu memleketin Memleketin aıılıyacağı bütlin memleketin güç iktisadıyatta lıakikateıı aıılıyacağı Devletçilikten faaliyetlerinden bir şey midir'?" (vurgular bana ait) (akl. Kuruç, 1988b, 101). Konuşmadan olduğu özellikle vurgulanınakta, değineceğimiz Daha sonra sosya lizmle sonra, anlaşılacağı gibi, devletçiliğin alanın dışına çıkılınayacağı bu ima edilmektedir. devletçiliğin gibi dönemin önemli hassasiyetlerinden biri, özdeşleştirilmemesidir. Devletçiliğin politikanın varlık ekonomik politikalarla ilgili '·mutedi l" nedeni olarak memleketin olacağı belirtildİkten ihtiyaçları halkın ve devletten beklentisi öne çıkmaktadır ki Mustafa Kemal de 1931 yılındaki İzmir konuşmasında benzer bir noktaya vurgu yaklaşık gereken kapatılmasından ulaşılacak yıl bir hemen sonra tüm iller alınmıştır. açılmış ekonomisine yapmaktadır. Ancak bu süren bir çıkılan bu gezi yurt konuşmadan gezisi kapsamına, Sözkonusu yerler, vardır. değinilmesi Fırka'nın Serbest demiryolu ve ulaşım olanakları Buna lımı'ndan ve bu nedenle 1929 önce deniı:yolu ile nedeniyle pazar en çok etkilenen ill er olmasının yanı sıra Serbest Fırka'nın da en çok destek aldığı yörelerdir (ilkin ve katılan Tekeli, 1983). Geziye ileride değineceğimiz önemli isimlerden Ahmet Harndi gibi "i ktisadi devletçilik" Başar, anlayışını geliştirerek yolculuktan dönecektir. Öte yandan Cumhuriyet Halk Fırkası 'nın o döneme kadar olmayan programının temel ilkeleri de oluşturulacaktır. sırasındaki gezi Gezi halkla geçilmesinin çok güzel bir Fırkası'nın programında tarafından a nlatılmaktadır. "devletçi lik"tir. yaptığı Kongres i"nde Fırka'nın biçimde e le konuşmada, ilkelerden başında konuşmada, kapatılmasıyla almaktadır. "menfaatlerini" Bu ve izienimlerden kurulmasının ve etkileşime yeni ilkeler Mustafa Kemal güncel olanları, "Cumhuriyet M. Kemal, Halk halkçılığı, "halkçılık" Fı rkası Paşa ve Vilayet Cumhuriyetçi Serbest geri dönülen tek parti yönetimini gerekçelendirecek Varolan partinin toplumun, gerçekleştirecek bir kuruluş olduğunu halkın tüm kesimlerinin belirtmektedir. Yine devletçilik, ''iktisadi devletçilik" olarak geçmektedir: .. Fırkamızııı takip demokratik halkçı ııazardan hareketle Yeniden tek parti konumuna gelen Halk alması düşünülen yılının 1931 iletişim yüzyüze örneğidir. yer görüşme ettiğ i bir progranı progranı devletçidir Bu itibarla bir isribıııetten tamamile olmakla beraber iktisadi noktai fırkanııza nıüsıenit olan Hükümeti Cumhuriyetinin her noktai nazardan vatandaş ların hayati le. istikbalile ,.e refahile alakadar o lması tabiidir. Halkımız tah 'an dc\·letçidir, ki aynı s 1937- Devletçiliğin Son Demleri[mi?]: Devletçilik Politikası ve Basmdaki ... !ıcı· ihtiyacı türlü devletten talep etmek için kendisinde bir hak ınill et iıııiziıı telıay ii görüyor. Bu itibarla ımıtabakat tamamil e bir mu vaffak va rdır olacağıınızda şliplıc Bu fırkaıııızııı programında ile i s ıikam e tten y ürciyeceği z ve yoktur·· (vurgular bana ait) (akt. Kuruç. 1988b, 132). Tekel i ve ilkin'in de belirttiği gibi göre, bu taı•z bir devletçilik ile '·d emo kratik' ' ve " halkçı " olmak karş ı t konumlandırılmaktadır ilkeler o larak (Tekeli ve ilkin , 1983, 205). Devletçil ik ilkesi, diğer yandan da halkııı devletten beklentileri ve halkın tabiatı dolayımıyla meşrulaştırılmaktadır. 1929 Ekonomik Fırkası'nın (CHF) 1931 Programda, Fırka'nın halkçı lık, Bunalımı sonrasındaki yılında yaptığ ı arasında, Cumhuriyet Halk progranıında kongrede ve ilk vasıfları" "ana aray ı şları çözüm yerini cumhuriyetçilik, almıştır. milliyetçilik, laiklik, inkılapçılık ilkeleri yanında devletçilik ilkesi de vardır. Sözkonusu ilkelere değiştirilen "Fırka N izamnamesi"nde de yer verilmiştir. Burada da Mustafa İzmir Kemal'in tanımlarında değil , bir konuşmasındakine diğerine birbirinden farklı, hatta tanımlanmasında , ilkesinin alınmakta ve vatandaş karşıt ve devletçilik tanımlanmaktadır. ilkeler olarak kaynağı" "millet" "irade ve hakimiyetin ile devletin belirtilmektedir . Her kesimin hukuk "ferdin", "aile"nin, halkçılık benzer biçimde, gönderme olmakla birlikte, bu iki ilke birbirini bütünleyen "s ınıf'ın, karşı birbirlerine Halkçılık olarak ele gö re vleri karşısında eş i t olduğu vurgulanmaktadır. '·cemaat"in imtiyazlı olmadığı olduğu Hiçbir ve bunu böyle kabul edenlerin "halktan ve halkçı olarak kabul " edi l eceği belirtilmektedir(CHF, 1931; 31). Dev letçilik ilkesinin olduğu, tanımlanmasında ise, bireysel çalışmanın ve etkinliğin asıl ancak ulusal refahın ve gel i şmişliğin sağ l anmasında, özellikle ekonomik alanda, devlete görev düştüğü vurgulanmaktad ır: ·'ferdi mesa i ve faaliyeti esas rutınakla az zaman içinde milleti refaha ve için milletin umumi ve yüksek beraber ınlimkiin olduğu kadar ıneıııl e keti ıııaıııuri ye te er i ştirınek nıcnfaatlerinin icap ettird i ği işlerde -bilhassa iktisadi sahada- Devleti filen alakadar etmek esaslarıınızdandır·· (v urgu lar bana ait) (CHF. 1931 : 31). ıııülıiııı Sözkonusu nizamnamede ilk defa yer alan iki ilke " inkilap ç ılı k" ve "de vletçilik"tir. "sııııfsız ve kaynaşmış bir halk" yaratma yolunda beklenenin aksine. devletçilik ilkesine bir gönderme yoktur. Teke li ve ilkin CHF programına da benzer şekilde ya n s ı ya n bu konuda şöy l e demektedirler: "İ lginç o lan husus 'devletçiliğin' s ını tlar arası çatışmayı yuınuşatmakta kullanılınası sözkonu su olmayışıdır. Böylece 'Devletç ilik' ve ya da ona dayandınlmasının 'Halkçılık ' programda bütünleşen iki ilke o lmaktan çok ayrı iki ilke olarak durmaktadır" (Tekeli ve ilkin , 1983; 213). Ziraat Bankası'nın. öze llikl e küçük çifçil ere kredi sağlaması ve kooperatifler oluşturulmas ı. Kongre'de tarınıla ilgili olarak konu ş ulan tek madde içinde yerini Tuğba ASRAK HASDEMİR 6 almıştır. Kongre'de, bu çözümlerin yeterli olmayacağı belirtilmiştir. Özellikle büyük ölçüde yurt içinde tüketilen buğday fiyatındaki düşüşün genel olarak tarımsal ürünlerin fiyatlarındaki değişmeden daha fazla olduğu ve bu sorunun çözümü için devletin fazla ürünü satın alması ve böylece fiyatların yüksek tutulması istenmiştir. Ancak hükümet daha sonra toprak mahsulleri ofisi yoluylfl uygulayacağı bu politikayı o dönem için benimsememiştir. Tekeli ve İlkin'e göre, bu yönde bir politikanın uygulanması aslında "Kongre'de gündeme gelen ve parti nizamnamesi içinde yerini alan 'devletçilik' ilkesinin halk tarafından kabul edilmesini sağlamakta yararlı olabilecekken bu fırsat kaçırılmıştır'' (Tekeli ve İlki n, 1983, 2 15). !930 ' lu yıllarda "devletçilik"in tanımlanmasına yönelik yoğun bir çaba sözkonusudur. Boı·atav, bu yoğun tanımlama çabası içinde öne çıkan anlayışı şöyle özetlemektedir: " Devletçilik teriminin birbirinin tam karşıtı olmayan iki kavramm liberalizmle komünizmin (veya sosyalizmin) bir alternatifi gibi kullanılınası bu dönemde yaygındır. Bu anlayış devletçİğİ liberal ama sosyalizan unsurlar taşımayan bir iktisat politikası, bir müdahalecilik tlirli olarak görür'' (ilkin ve Tekeli, 1883: 133) politikalar karşı M. Kemal Paşa'nın yurt çapında yaptığı geziye katılan ve "iktisadi devletçilik" politikasının esaslarını oluşturmuş olarak dönen A. H. Başar'ın görüşleri, Türkiye'de bu dönemde uygulanan politikaları anlamak açısından önemlidir. Başar, devletçiliği, 1914 dünya Savaşı sonrası çöken liberalizmin yerine kurulan bir rejim olarak düşünmektedir. Başta, devletçilik bütün dünyada benimsenmesi gereken bir sistem olarak düşünülmekle birlikte, ilerleyen çözümlemelerde Başar, devletçiliği 1. Dünya Savaşı sonrası "Türkiye gibi liberal kapitalist alemin dışında kalmış ve onun istismar sahası olmuş memleketlerin dirilmeve kurtulma devri"nin bir özelliği olarak sunmaktadır (Başar, 1943;154). Bu anlamıyla devletçilik, ''hayatın emrettiği, tarihin emrettiği bir gerçektir" tarihsel bir zorunluluk olarak devletçilik uygulamasını ''fertçilik"le karşılaştırmanın ve tartışmanın da bir anlamı yoktur (Başar, 1943;195). İngiltere ve Türkiye örneklerinden hareketle farklı ülkelerin farklı koşullara sahip olduklarını vurgulayan Başar açısından . liberalizm gibi bir seçenek sözkonusu değildir Türkiye ve benzer koşullara sahip ülkeler için. Yalnız mekandaki değil, zamandaki farklılık da devletçiği zorunlu kılmaktadır. Çözümlenıesinde, devlet ile hükümet arasında bir ayrım yapan Başar, devletin '·canlı ve yaşayan bir mefhum" olduğunu dile getirmektedir: '· ... devlet durmadan ilerleyen dinamik bir fikir , hükümet ise onun durmuş ve kalıplaşmış istatik bir şeklidir'· (Başar, 1943;199). Devletçiliğin hükümetçilikle karıştınlmaması uyarısını yapan yazar, medeniyerin yarattığı bir kurum olarak gördüğü devletin. liberal-kapitalist sistemin içine düştüğü kriz - ~ 1937- Devletçiliğin Son Demleri[mi?j: Devletçilik sonrasında, olduğu eskiden olamayacağ ın ı, yalnızca gibi, varlık iktisadi alanda da "Liberal-kapitalist devrenin tasfiye Politikası "idari gerektiğini çıkarken, kriz yaşadığı meşgul" belirtmektedir: (Başar, 1943; 200). karşımıza devletçilik genel bir uygu1ama olarak devletçiliğimiz"den bir de "[b]izim sonrası sonrası kriz 7 içinde devletçilik her yerde insan cemiyetlerini kurtaracak yeni bir rejime konan isim o ldu" Liberalizmin ... işlerle ve siyasi göstermesi bulıranları Basındaki ve başka deyişle, söz edilmektedir. Bir devletçilik, genel bir ilke ve politika olmak la birlikte ülkelerin gelişme derecelerine bağlı olarak farklı türden "devletçilik"ler sözkonusudur. Gelişmiş yazarın tanımlamasıyla kapitalist ilkeler, ferdi çalışmalarla kurulmuş, şeyi her "[e]vvelce liberal-kapitalist tamam sanayici ileri memleketler)" ile "[b)u sahada olmuş memleketleri)" iki ayrı kategoridir ve buna memleketler (yani kapitalist, hiçbirşeyleri olmıyan, fakir memleket ler (yani eski müstemleke ve bağlı tarafından, yarı bakımdan her müstemlekeler, geri ziraat olarak da devletçilik uygulamalan birbirinden farklı olmak zorundadır. İkinci kategoride yer alan Türkiye'de de, her şeyi, "sermayedar"ı, "sermaye"yi, ", "teknik"i, "eleman''ı ve bunların "ilmini", ideolojisini yaratmak durumunda olan devlettir. Bu anlamda devletçilik, toplumun tüm hücrelerine uygulamadır: sinmiş dev l etçiliği bütün maletmek!" (Başar, kurumları bütün toplumsal 'Türkiyede bir tek dava sosyal, iktisadi, ilgilendiren ve yaşıyabilird i: ahlaki o lu şturan bir Eniyi devleti kurmak ve müesseseleriyle Türk cemiyetine 1943;203). Cumhuriyet tarihinde uygulanan devletçiliği de iki ayrı kategoride incelemektedir Başar : isınet Bey'in (İnönü) Sivas nutkunda "Türkiye mutedil devletçidir" sözünü ettiği 1930 yılına kadar süren dönem ki bu dönemde devlet, ekonomik yaşama karışmamaktad ır. İkinci dönem Sivas Nutku'yla açılınıştır ve bu işler"le uğraşmasının yanı sıra dönemde devlet , "siyasi ve idari içinde de ak tif bir özne o larak yer almaya devletçilik" uygulamaları aşamadan bu başlamıştır. sonra gündeme B ir "iktisadi" hayat başka deyişle, gelmişt ir (Başar, "iktisad i 1943; 208- 212)3. Devletçilik terimi, farklı farklı politikasına dönemlerde dönemin uygun olarak vu rgularla tanımlanmıştır. Ancak genel olarak bakıldığında devletçilik, bir yandan liberalizm teriminin karşısına konulmaktadır. tanımladığının diğer Bu yandan komünizm veya sosya li zm teriminin karşıtlık kurulmakla aksi ne, devletçilik. kapitalizme seçenek anlaşılınamaktadır birlikte, o lu şturan (Boratav, 1982; 133) . Resmi devletçilik KadroCLıların bir sistem olarak politikasını Kadrocu ların .ı ·' ilrisJcli devlet inkişaf ettikçe .. beklene n in aksine "idari devlet .. in de bliylidliğlinli, bir başka deyişle blirokrJsinin arttığını belirten Başar. bunun .. iyi ya da kötu·· olarak nitelenıeyeceğini söylemek tedir. Ancak bu durumun değiştirilme s i ge rektiğini belirten yazJr. bunun dJ devletçiliğin "inkılapçılık .. la birlikte dlişlinülerek yapılacağını vurgulamaktadır Tuğba ASRAK HASDEMİR 8 tanımından farklılaştıran Dolayıs ı yla. sınıf bir başkn değiL bütünleyen birbirini halkçılık önemli nokta da, devletçilik ile ayrı birbirinden uzlaşmazlıklarıııı ilkeler yumuşatan bir ilkesinin düşünülmesidir. olarak politikası devletçilik öngörülmemektedir özellikle 1930'1u yılların ilk başlarında (Tekeli ve İlkin, 1982; 2). Resmi politikasının devletçilik benzerliği/fark lılığı konusunda da şeyi farklı Kurultayı'nda toplanan CHP 4. Büyük karşı görüşlerini liberalizme Marksizm, dile getirdiği komünizm , veya görüşler sözkonusudur. sosyalizme yılında 1935 Parti Genel Sekreteri Recep Peker, gibi, Marksist anlayışta bir kişinin de "her devletin yapacağını, hususi teşebbüse bir şey bırakılmayacağını ifade" ettiğini belirtmekte ve "devlet bana Peker, hakiki devletçiliğin ınanası noktasından karışamaz" devletçiliğin yükleyen Marksistlerin de anlamını gerçek teşebbüsün hususi da şeyi diyen liberallerin de, her anlamadıklarını tarifini devlete söylemektedir. şöyle tanımlamaktadır: "Devletçi liğimizin olduğu serbest gerek o lan her ekonomik teşebbüste fakat umumi devletin menfaaller yapıcılık saha ve selahiyelini açık bulundur"maktır (akt. Boı·atav, 1982;135). O dönemde liberalizmle olduğu gibi marksizm ile devletçilik yapılmaktadır. politikasını "iktisadi devletçilik" teriminin babası ileri sosya listler"in ve "çok koyu liberaller"in karşılaştırmakla anmaları ve Peker'in aksine bu nedeniyle vurgu laınaktadır(Başar , devletçilik karşılaştırması A. H. görüşlerin biçimde "anarşistler", ise savunduğu görüşler ile devletçiliği devletin ortadan kalkmasını ilkesinden 1942; 227). Ancak bu Başar sık farklı çok görüşlerle Marksist olduğunu düşünce arasında bir ayrım o lduğunu ve 1914 yılından sonraki bunalım dönemi sonrasında liberallerin iddia ettiği etmediğini, gibi toplumun "otomatikman haksızlıkları "müdahale"yi savunan marksistlerin ve tezatları haklı çıktığını ve bu tasfiye" aşamadan sonra "devletçiliğ in lüzumundan veya lüzumsuzluğundan bahsolunama"yacağını da eklemektediı· Başar (Başar, 1942 ; 228-229). Ancak uygulamalar, ideolojiler konusunda farklı görüşler diğer ülkelerdeki, rejimlerdeki olmakla birlikte, ortaktaşılan nokta, devletçilik ilkesinin üçüncü bir sistem olmak yerine bir ''politika" "hür teşebbüsü" dışlamadığıdır , bulunulan dönemin ve devletçilik politikasında sınıf her ne kadar özel girişime yapılan dinamiklerinin özelliklerine göre iki noktaya dikkat edilmesi gerektiğini ·'Birinci si. bu geçici değil ka/1('1 bir ekonom ik model J930'1u yılların lıelgeler·iııi irıceleyiııcc anlaşıl1yor ki. devlete kurdurulacağı. fakat bunların sonrada n özel clevrcdileccği, gibi bir düşünce ııecleıılc değişse olmaktadır. kuruluşlara olduğu ' ikinci nokta şudu r: Devletçi ekonominin koıırrol düzenine biraz dikkatli bakmak gerekir... 19JO' larda devletçilik bir uzlaşma örglisüdlir. Özel J.:csim için tepeelen inmemiş. Cumhuriyet yönetimi nin ana kadrosu il c ıopluıııclaki !'iili iktidar salıipleri a rasıııcla bir ve de ... Kuruç belirtmektedir: ·falı,·ikalarııı devletçi eJ.:oııomiııiıı geçici nitelikte inandırıcı olamaz.. bu olduğu vurgu, içinde ı r. 1937- Devletçiliğin Son Demleri[mi?j: Devletçilik Politikasr ve Basındaki ... 9 konvansivon biçiminde oluşmuştur. Devletçiliğin soınutlaşınasıyla birlikte. yerli özel sermaye birikiminin özü clenıck olan milli iktisat da yeni bir aşamaya erişıııiştir. Bu milli iUisadın ancak daha sıkı bir merkezi kontrol sayesinde gelişeceği aşaıııadır""(l(uruç. 1988a: L-Ll). damgasını Devletçi lik bir döneme ettirmiş aldığı sözkoııusuydu. Boratav'ın uygulamasının gevşemeye. başlayacağına olarak bu ''itirazlar" uygulandığını işletmeciliğinin görüşmelerine katılmamasını (Boı·atav, Boratav Ayrıca Bayar'ın 1982; 140). noktada ve ayrıca da bu yönde bir girişimin alanında olduğunu özel sermayenin yetersizliği belirtmektedir (Kipal ve bu işaret Aslında devletçiliğin, özel özel kaldığı yetersiz dile getiren resmi çevreler içinde Bayar da yer '·zaruri" karşı çıkış devletçilik ''yeni bir duraklama ve gerileme dönemine girmeye çıkarının çeliştiği Bayar özellikle madencilik Devletçilik bu ilkenin, temel bir metin da dahil olmak üzere bu konuda bir değerlendirmesiyle meclis yorumlamaktadır ile kamu alanlarda çıkışları d<~ yaşamıştır. dair ilk belirtilerdendir" (Boratav, 1982; 139). görüşüldüğü konunun ve etkilerini uzun süre devam yılına baktığımızda, 1937 dondurulması olan anayasaya girerek çıkar inişleri bir politika olmakla birlikte ilkesinin Anayasa'da yer vurmuş . almaktadır. nedeniyle devlet Uyanık, 2001; 143). Tekeli ve İlkin'e göre tek parti içinde farklı gruplar temsi edilmektedir. Burada iki ana gruptan sözetmek olasıdır : ''Celal Bayar ve T. İş Bankası çevresi" ile ''İsmet İnönü ve Çevresi"ndekilerden oluşan her iki grubun benzeştiği nokta '·kapitalist gelişme yolunu izleınek"tir. Farklı olan özellikleri ise, Celal Bayar ve çevresinin "iktidar bloku il e ilişkilerinin kurulma biçimine ilişkindir. Celal Bayar ve T. İş Bankası çevresinde bu ilişkiler çok daha açık hale gelmektedir İsmet İnönü ve çevresinde ise devletin iktidar blokoyla niteliğinde kalması ilişkilerinin daha çok hegemonik denetim ön plana geçmektedir. Devletin tarafsız konumu korunmak istenmektedir" (Tekeli ve i lkin, 1982; 340). yılı 1937 ilişkin ve sonrasında açıklama bir olmamakla uygulanmaya çalışıldığı yılların görüşmeleri sırasında, Milletvekili Hüsnü almayacağız" ihraç tarafından sözü verilerek, birlikte geride öteden Kitapçı, sahib i olarak ve devlet devletçilik beri politikasından değişiklik yapılacağına politikanın kaldığı özel hararetle tartışıldığı ve söylenebilir 1937 bütçesinin meclis sermaye çıkarlarını mallarımızın yabancı gemilerle savunan taşınmaması. İzmir gemi bu yönde desteklenerek ve "gemi lerinizi elinizden taşımanın özel girişim tarafından yapılınası gerektiğini söylemektedir (akt. Boratav, 1982; 148). Zaten büyük tüccar kesimi, özellikle ihracatçılar, "iktidar bloku" içinde "Türk burjuvazisinin en güçlü kesimidir". Devletçiliğin en yoğun biçimde uygulandığı dönemde bile "dış ticaretin devletleştirilmesine gidilememiştir" (Tekeli ve ilkin, 1982; 33). Özel girişim ve özel mülkiyetİn olmuştur. önemi konusunda bu görüşü destekleyen başka milletvekilleri de Celal Bayar bu görüşleri yanıtlarken ''tavizkar" bir tavır içinde olmamıştır 1 Tuğba ASRAK HASDEMİR 10 ı ~ ama 1934-1936 girişimin y ılları arasında önemine vurgu dile yapmış getirmediği açıklıkta, "çeşi tlenip ve bireysel sermayenin sağ lamakt a devletin destek alındığında Boratav'a göre, Celal özel mülkiyete, özel büyümesini" verınesi gerektiğini söylemiştir. Tüm bunlar da dikkate Bayar'ın "başvekilliğe gelmesi", "bir politika değişikliğinin sebebi veya belirtisi olarak yoruınlanmalıdııA Planlama anlayışıyla da desteklenen devletçilik ilkesini J937'de sona ermediği ama önemli bir sarsıntı geçirdiğini belirten Kipal ve Uyanık da, 1937 yılında Bayar'ın "başvekalete atanınasıyla "yeni dönemin başladığına dair belirgin izler" gözlendiğini ve İkinci Savaşı ' nın başladığı Dünya izle"nmesinin bir aşamada, "kaçınılmaz" olduğunu dışına taşan "devletçilik ekseni vurgulamaktadırlar bir hat buna bir örnek olarak 1936'da hazırlanan ve iki yıl sonra uygulamaya konulan İkinci Beş Yıllık Planı'ndan savaşın başlaması politikasının Devletçilik planlamacılık anlayışı üzerine vazgeçilmesidir (Kipal ve uygulanmasının ve bu politikaya olmazsa eşlik Uyanık, olmazlarından eden Birinci 2001; 174). bir de elbette Beş Y ıllık Plandır. Bu plan ile devletçilik ilkesi ilişkisi üzerinde bir kaynak eser oluşturmuş Afet İnan da, kitabının önsözünde, "Türkiye ekonomik 'devletçilik' ilkesinin tatbikini sağlama kaynaklarının düzene bakımından" girmesi planın ve önemını vurgulamaktadır (İnan, 1972; 2). Plan bu dönemin kılavuz ipliği olmuştur, içte ve dışta yaşanan gelişmelerle birlikte İkinci Beş Yılik P lan başta olmak üzere bir takım uygul aınaların askıya alınması yavaşlaması veya 1937 yılında ve sonrasında "devletçilik ilkesi terk ediliyor mu?" sorusunu akıllara getirmiştir. ilke terk edilmem iş ama ironik biçimde en üstte yer alan yasal metin olan anayasaya alındıktan sonra devletçilik yıllarda dalgalı 1930'lu yı llarda sonraki uygulaması hızını eski ve bir seyir izleyen devletçilik da görmek olanaklıdır . geniş Hatta yıllarda katarılan 1930'1u uygulamalarda "köklü 1970'li yılların ikinci yarısına dışa kapalı kadar "eğitim-kültür düzleminde" değişiklikler" yapılırken düzense 'ithal ikamesi' sürmüştür" izlerini daha bir yorumla, Kazgan'a göre, 1950'den itibaren çok partili düzenle birlikte, özellikle " 'karma ekonomi' etiketi yle, tadını yakalayamamıştır. politikasının (Kazgan, 2004; 76). IL 1937 Yılında Devletçilik İlkesi ve Basındaki Yansımaları 2.1. 1937 1924 Teşki l atı yaşanan Yılında Yaşanan Siyasal ve Toplumsal Esas iye Kanunu'nun önemli olaylardan biridir. Bu yıla devletçilik taınlaınasıyla Gelişmeler değişik li ğe uğratılınası, 1937 gelinceye kadar Anayasa üç yılında değişiklik ' 1930'1arın başlarında da Celal Bayar ve i ş Bankası çevresi . devletçiliği. kişilerin yapamadığı i ş l e rin devlet tarafından üst len ilmesi biçiminde tan ıınl ayarak. asl ın da "geçici ·· bir niteliği olan dev letçil ik politikası önermektedirler (Ki pal ve Uyanık. 2001: 98). j ı 1937- Devletçiliğin Son Demleri[mi'!j: geçirmiştir. Deııletçilik Politikası yılı, Anayasa'nın Ancak 1937 değerlendirmesiyle. 135). Tanör'ün en çok 1928, ve Bas11ıdaki ... ll değiştirildiği yıldır (Eroğul. 1934 ve yıllarında 1937 1974. yapılan değişiklikler, " içerikle ilgili Anayasa değişiklikleri"dir 5 Ayrıca 1937 değişiklikleri, kendisini öneeleyen değişikiere yanı 262-263). Bunun sıra, kapsamlı değişiklikler"dir göre "daha yapılan değişiklikler (Tanör, 1992, sırasında yapılan görüşmeler , konuşmalar da dönemin yönetim anlayışının, yapılmak ' istenenlerin, çizilmeğe çalışılan çerçevenin ipuçlarını D eğişikli k l erin Partisi'nin (CHP) altı değişikliktir. temelde üç bakımından amacı vardır. Yapılan önemlidir. Bunlardan biri, Cumhuriyet Halk yerleştirilmesiyle ilkesinin, Anayasa'ya diğeri, getirilmesidir. Bir vermesi toprak reformunun önünün bazı değişiklikler de siyasi devletin ilkeleri haline açılmasını sağlayacak bir müsteşarlıkların kurulmasına ilişkindir. 30 İkincikanun tarihli Vakit (Kurun) gazetesi değişikliklere ilişkin haberi şöyle vermektedir: "'Teşkilatı esasiye kanunumuzcia bazı mlihim tadilat yapılıyor tadilatta.. Cumhuriyet Halk Partisinin altı vasfı olan 'Cumhuriyetçi, Milliyetçi. Devletçi, Halkçı , inkilapçı ve Laik kayıtları da devletin vasıfları olarak ilave edilecektir. ikinci tadilat da kanunun istimlake ait olan maddesindedir. Bu maddeye 'Köylü ye toprak dağıtmak noktasıııdan istimlak ayrı bir kanunla tadil edilir' diye bir fıkra konulmakıadır" (Vakit, !937a, 1). Yapılacak Yapılacak değişiklikler arasında din serbestisi Yine bu madde de tarikat ayinlerine ait olan l Şubat milletvekili l) . 4 tarihli tarafından Şubat'ta ise aynı gazetede, anayasa imzalanarak meclise Asım Us varlığı ve millet hayatında mücadelesinden sonra yoluyla değişiklikler ve artık farklıdır": esaslı bu sayfa da bir madde vardır. değiştirilmektedir. değişikliğine ilişkin teklifin 150 bildirilmektedir (Vakit, l937b, denilmektedir: değiştirilemez ikinci bir madde ile tekamül "inkilap" kelimesi, ''ihtilal"den devlet değişmez da verildiği imzalı yazıda şöyle Kanunumuzun birinci maddesi Cumhuriyet fıkra hakkında etmiş "Teşkilatı Esasiye noktası bir temel olacaktır". olan Us'a göre "Çünkü ihtilal kanun harici vesait ile değişiklikler kapanmıştır" yapmaktır. Büyük (Us, l937a, l-2). yani "inkilap" söz konusudur Us'a göre. 6 Gazetesi ise CHP ilkelerinin Anayasa'da yer alan ilkeler olması Şubat kurtuluş Artık yasa tarihli Akşam çerçevesinde gelişen 1928 değişiklikleri. Tanör'ün deyimiyle "clevleı düzenini ve Anayasayı dinsellik bağlantılarından kuıtarıcı nitelik taşırlar·· (1992. 262). Devletin dininin isianı olduğuna dair hükıııüıı kaldırılması, 5 ıııilletvekilleri ve cumhurbaşkanının yeminindeki "vallahi'' sözcüğünün. yerini "nanıusuın üzerine söz veririm" ibaresine bırakınası ve ·'ahkanıı şeriyenin tcnfizi"nin Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin görevleri arasından çıkarılınası bu çerçeve içinde yer alır 1934 değişiklikleri ise. yine önemli toplumsal konuya, kadınlara seçme ve seçilme hakkının verilmesine ilişkindir. 1924 Anayasası ' nın değişiklikten önceki halincle. bu haklar. "'erkek Türk' vatandaşlarına tanınmışken, 1934 değişikliğiyle "kadın erkek her Türk" e tanınmıştır: ancak oy kullanma yaşı 18'dcn 24'e yükseltilmişıir. Tuğba ASRAK HASDEMiR 12 tartışmaianna meclis yer vermektedir. Bu konuda Esasiye Enc üme ni Reisi·' Şemseddin Bey şunları eleştirileri yan ıtlayan "Teşkilatı belirtmektedir: ·"Türklin bu es asları l eşk ilatı esasiye kanununda yer bulunca bunlara muhalif olarak. !Ikirler serded il emeyccck midir"l Diyorlar Bir liberal çıkıp liberalilm esaslarını bir komünist çıkıp koııılinizıııi müdaüıa cdemiyecek midir"' Hayır ctmiyecektir. Edemiyecektir. ' Teşkilatı esasiye kanununa ımıhalefet nasıl bir eliriimse bu esaslara muhalefet de aynı şekilde elirli ın sayı lacaktır ... ""(akt. Akşam. RecepPekerde buna benzer görüşlerini 1937a. 8). dile getirmektedir: Bizim gibi modern hayata yeni çıkmış bir devlet için. kendi rejimini her şeyden daha ileri bir dikkatle göz önlindc tutmak kendine yaraşan ve inkilaba uyan şekildir. Şimdiye kadar Cumhuriyet halk partisinin şuuru içinde beslenip büyümüş olan ve partinin kendi hususi ve profesyonel poleıııik telakkisi içinde kalan vaziyeıi esaslı bir madde ilc teşkilatı esasiye kanununa eklcıııeklc büllin yurdun müşterek ve kanuni bir rejimi haline sokulmak isteniyor. Bu hadise başlıbaşına bir inkilap sayılacak kadar mlihinıdir . . .. Teşkilatı Esasiye Kanununda yalnız Türkiyenin Cumhuriyeıle idare ve Tlirkiyenin yalnız Cunıhuriyetci olduğunu ifade etmekle; bütün il erlem i ş olan siyasal mefhumların anla~ılması alanında kati bir vuzuh ile ifade etmiş olabilir miyiz"' O halde bunu herkesin anlamasına imkan verebilecek bir şekilde belirtmek lazımdır·· (akt. edildiğini Akşam. 1937a. 8). Genelde anayasa, var olan rejimin çerçevesini çizen bir metindir, bakıldığında Böyle devletin ilkeleri haline Kanunu'nda dönemde, yapılan CHP kaçırmamak yılında, 1937 getirildiği ilgili CHP'nin fiilen yapılan olduğu işlevini anayasa Teşkilatı Esasiye ileri sürülebilir. Ancak üstlendiğini de aynı gözden gerekir. Toprak reformunun önünü açan değişikliktir. ormanların önemli oluşumdur. ilkesinin Anayasa'da yer alarak söylenebilir. Bu anlamda, 1924 değişikliklerin tüzüğünün, altı devlet Bu değişikliğe tarafından parası peşin Eroğul, ise Anayasa'nın 74. maddesinde göre, çiftçiyi toprak sahibi yapmak ve idare edi Imesini istimlaklerde, istimlakedilen yerin kanunla dUzenle.necektir (akt. değişiklik sağlamak amaçlarına ödenmeyecektir, yönelik nasıl ödeneceği ise 1974, 136). İçişleri Bakanı ve CHP Genel Sekreteri Şükrü Kaya, bu değişikliğe ilişkin konuşmasında, için hayırlı '"ç iftçiyi kendi ekonomik ve aktif bir eleman milletvekili Refet Bele'nin mukadderatına sahip kılarak bu memleket yapmak" amacına değinmektedir. konuşması ise, devletçiliği, istanbul kapitalist olmayan yoldan 1937- Deıı/etçiliğin Son Demleri[mi?]: Devletçilik Politikasıııe özdeşleştirenlerin kulaklarını çınlatacak üzerinde durarak şunları sınıf "Bugün bir ola bi !ir. Bunun 13 dağıtılmasının kadar ilginçtir. Bele, toprak karşısındayız. mücadelesi öııline olamaz. devletçiliği ... söylemektedir: millettir. Fakat bunu demek kafi sanatkar Basındaki değildir. evvelden geçmek devletçiliği iktisadi sınıfsız Milletimiz Bugün bir sınıfsız. yarın sınıflı lazımdır .. devlet tüccar ve doğru bulın'am. Yalnız siyasi bir zaruret olarak bugün kabul ederim''. (akt. Vakit, I 937c. 2). dağıtılması, Çünkü toprak Bu konuşmasında aşma amacından kaçırmaktadır kaynaşmış devletçiliğin Bele, ama devletçiliğin Hangi Akşam ekonomik olarak da, sistemin hatırlatırcasına, hareketle, sermaye sonra, tıkanıklıklarını olduğunu gözden "sınıfsız, imtiyazsız dağıtımının toprak sınıfının "faidelerine" dağıtımını toprak gerektiğini açıklamaktadır. Muğla Gazetesi 'nde de, büyük toprak sahibi, de toprak onayladıktan "zaruret ve vazifedir". siyasal çerçevesi içinde yer alan düşünceden gönülden desteklemesi Menteş ıçın hareketle sermaye kesiminin lehine bir politika bir kitleyiz" sözünü değinmektedir. canı Bele'ye göre, devleti dağıtımını "çiftçinin toprak sahibi işin tadında bırakılmasını milletvekili Halil olmasını isterim" diyerek istemektedir: " ... Netekim kendi crazirnden 4.000 dönümünü yani yarısını kendi ortakçılarıma devretmiş tatbik ve bu suretle toprak kanununu herkesten önce bulunuyorum.. Çiftçi biliyorsunuz bir çift ile meşgul etmiş olan halka derler. Bunlar çift sürerler, ve erazisi yoktur, topraklarında ortak olarak çalışır, Zannediyorum ki maksad bu nevi çiftçileri toprak sahibi Ve zannediyorum ki bunlardan başkasının yahut da pek az erazisi başka vardır. yapmaktır. kimseleri ve çiftçi amelelerini de toprak sahibi yapmak meselesi mevzuu bahsolsun. Böyle olursa o zaman hayvanını, alat ve edavatım ve tohumunu vermek lazım gelecektir ki bütün bunların temini çok muazzam bir nıeseledir'' (akt. Akşam, Bir diğer değişikliğin belirtmiştik. yardımcı l937a, 8). Bu de siyasi müsteşarlıkların müsteşarlıkların kurulmasına ilişkin olduğunu kurulma amacı, bakanların olmak biçiminde belirtilmektedir. Söz konusu "vekaletlerin Meclise ait vermek, vekalette vekil biçiminde sıralanmıştır işlerini işlerini paylaşmak, müsteşarlıkların görevleri, takip etmek, Mecliste suallere vekil narnma cevap tarafından kendisine verilen muayyen (Vakit Gazetesi, 1937c, 1). Devletçilik ve ilk ile ekonomik cephedeki hareketlenme ve gereksinimierin işleri görmek" beş yıllık karşılanması plan yolunda yapılan önemli değişikliklerden biri Ekonomi Bakanlığı'nın "örgütsel yapısının yeni birimlerle genişletderek düzenlenmesi'' olmuştur (Demirci Güler, 2003; 15-16). Bunun yanı sıra. müsteşarlıkların uygulanmasıyla ilişkilendirenler de vardır. Us'a göre. devletçilik ilkesi nedeniyle kurulmasını, "devletçilik" ilkesinin Bir örnek olarak Vakit Gazetesi yazarı işler çoğalmaktadır. Müsteşarlıklar, çoğalan Tuğba ASRAK HASDEMİR 14 işlerin yükünü paylaşmak amacıyla oluşturulmuştur devlet arasında bir irtibat hizmetini görür" (Us, l937b, 2). Ancak ayında iptal edilen bu bu değişikliklerin teşkilattan bulmadığı kendi arzedeceği eder·· müsteşarlıklarj iştirakı beklenen gelip vekillerin otoritelerini gibi bir vekalette vekil ile siyasi farkının doğurabi!eceği (Akşam. şöyle "meclisle aynı yılın Kasım belirtilmektedir: faydaların husul Vekillerin kuvvet ve kudretlerinin şahısiarına münhasır olması lazım salahiyetc n azar [siyasi iptal gerekçesi de çıkmış[ tır].. ortaya müsteşar ve siyasi diğer zevatın kırdrct tenkıs ve edecek mahiyet mliztcşar arasından noktai bir ihtilaf hali de hiikümeti zaafa d uçar l937b, 9). Buna karşılık yeni bir değişiklik söz konusudur. Bakanlıkların sayısının yasayla belirleneceğini söyleyen hüküm, Gazete'nin aktardığına göre, "vekaletlerin teşkili suretinin mahsus kanuna tabi tutulması şeklinde değiştirilmiştir" (Akşam, l937b, 9). Anayasa değişikliklerinin sıra yam alanındaki yönetim önemli değişikliklerden biri de başbakan olan İsmet İnönü'nün ekim ayında istifa edip, yerini Celal Bayaı·'a bırakmasıdır. İnönü eylül ayında ''sağlık" nedeniyle izin almıştır. Akşam 26 Eylül tarihli gazetesi, Tan gazetesinden alıntı yaparak olayı şöyle yansıtmıştır: "13aşvekalette Bugün fiilen bir vekiller heyetinin Nyoıı Kamutay Celal Bayar kurulması anlaşması yapmıştı. Arkasından teşrin başında değişiklik olduğu kat'i bir başvekalete tahakkuk toplnatı geleceği toplantısına başlayıncaya i 13aşvekil j adı altında yapacaktır" (Akşam, J ı l937c, 1). Vakit Gazetesi ise olayı İnönü'nün "sağlık" nedeniyle görevine bir süre ara vermesi olarak aktarmıştı gelişmeler, (Vakit, l937e, 1). Ancak durumun böyle olmadığını gösterecektir. 28 Eylül tarihli Akşam gazetesinde Atatürk'ten Celal Bayaı·' a yollanan bir mesaj yer almıştır. Mesaja göre, "Başvekil Malatya mebusu İsmet İnönü şiddetli sürmenaj neticesi olarak mutlak istirahat"e yollanmıştır. Yine aynı gazetede, yeni hükümetin "1 .. Inkilabın programının anahatlarına icaplarını uımımi hayata geniş yer verilmiştir: hakkı münakaşa (Akşam. vermemek şartile ruhu yaratmak.. 1937d. 1). .umumi Ayrıca başbakanlıktaki değişikliğin değinil miştir: yol söylentilere ı ı • ~ J ı hayatı programlaştırınak" açtığı bazı J ~ J ölçüde yaymak .. inkilab çerçevesi içinde müsbct bir ·'· ı J kırtasiyeci nılıu tasfiyeye uğratınak. 2. İrticaa. yıkıcı ve ıncııfi arniliere söz j J toplantı İsmet İnöııiinlin mezun bulunması tarzında bir şekilmuhafaza edilecek ve Celal Bayar yeni vazifesini vekil j ı için ikinci kadar j 1 toplanması lazımdır. münasebetiyle fevkalede bir ~ j etmiştir. bulunuyor. Fakat yeni için meclisin bir daha fevkaledc meclis mutad artık geçmiş j şu şekilde j j [ 1937- Devletçiliğin Son Demleri[mi?j: Devletçilik Politikası ve Basındaki ... ıs ·'Meclis ... kendi kendini feslıedecek. yeni intilıabat yapılacaktır ve yeni intilıabattan e1·vel bir dereceli intihab kanunu kabul edilecektir yeni mecliste gençliğe gençliğe daha çok yer verilecekti r. Diğer bir rivayete göre mecliste bir gençlik ateşinin teınerküzüne mukabil, yaşın ve tecrübenin fırcn vazifesini görmesi için bir ayan meclisi kurulacaktır .. (Akşam, 1937d, 1). Haberin devamında yukarıda bir kısmı aktarılan sözierin söylenti olduğu ve kulak asılmaması "Cumhurbaşkanlığı istenmektedir. Genel şayialar namı altında Bu Sekreterliği istek, resmi ertesi tebliği" gün yazılar alan nüshasında çıkan teşkilatı intihabadın be yer ile de desteklenmektedir: " ... Tan gazetesinin 28 Eylül tarihli esasiye kanununun tebdil mahiyetincieki gazetede yenilenmesine aide rivayetler, hiçbir esasa istinada etmeyen haberlerdir ... "(Akşam, 1937e, 1). Şevket Süreyya Aydemir ise İnönü'nün önce izin alıp sonra istifa etmesinin görünüşteki nedeninin "sağ l ık" Ankara'nın bazı olmayıp Nyon görüşlerinin belirtiyor; yazara göre bu son olay tartışmalar, 480-491 ). Bu 1930'lu yılların yıllardır. yıllarda, özel kesim ile dönemin ihtiyaçlarına olmasının sırasında, bardağı taşıran görünüşteki alındığında Bu anlaşması "Florya'nın damladır son görüşü bulunmaması tam bir uygunluk" içinde ile olduğunu (Aydemir, 1966, neden olabilir ancak dönem göz önüne devletçiliğin yumuşamaya başladığı son dönemleri, doğrudan ilişkileri olan Celal karakteristiğine ve daha Bayar'ın başbakan düştüğü uygun söylenebilir. 25 Ekim 1937 tarihinde inönü istifa eder. 27 Ekim tarihli gazeteler hala görünüşü kurtarınağa çalışmaktadır. Akşam gazetesinde N. Sadak şöyle demektedir: İsınet İnönü'nün çekilmesinde -bazı ecnebi malıafilin görıneğe kolayca temayül ettikleri- siyasi bir sebep olmadığı, yeni hükümetin teşekkül tarzı ile de sabit oluyor. İsmet İnönü hükümeti hemen hemen hiç değişiksiz yerinde kalmıştır. Kendisi dinlenınek ihtiyacı gibi. tamamen şa h si ve ferdi bir sebeple mevkiinden çekilmiş bulunuyor. (Akşa m, 1937f, 1) Saydam'ın Vakit gazetesi de kabinede, Refik almaması dışında değişiklik olmadığına "idari inkilap" olmadığının görüldüğünü dikkat çekerek progranıında tutacaktır. Bunun "vergi siyasetinin vasfı '·mali ve iktisadi usullerini olacak . .. Vergilerin indirilmesi kabinenin ehemmiyetle hükümetten "en birinci yerine bir banka ''başveki l "den sıra, üzerinde dileği", intizamı de bundan daha duracağı koyınası"dır bir şey işler" sade leştirmek meseleler Akşam önemli bir yer yeni hükümetin imkanlarını hazırlamak "hükümet dairelerinden anlamlı nedeniyle görev belirtmektedir (Vakit, 1937f, 1). gazetesine göre, yeni kabinenin yanı sağlık başbakanın değişmesinin arasındadır". da yeni Gazetenin kırtasiyeciliği kaldırıp (Akşam, 1937f, 1). Bir istenemezdi herh alde'~! .. onun bankacı Hükümetin Tuğba ASRAK HASDEMİR 16 programına aşağıda yansıyantarla 1937 ilgili yılına yerlerde değinilecektir. aşamada Bu ait genel tabioyu tamamlamaya gazetelere çalışalım. Bu dönemde yaşanılan önemli olaylardan biri de Dersim İsyanı'dır. bastırıtma Hareketin nasıl isteyenleri bir Devlet. ile hareketi bastırmağa Müfettişliği köprüsüyle, yoluyla, Umumi kişiler "ıslah ve imar hareketlerine dışına çıkmak çerçev;nin göstergesidir. yansıdığı Dönemin önemli gazetelerinden Cumhuriyet'e yer alan çizdiği biçimi, yönetimin kendi cezalandıracağının iptidaı karakoluyla, çalışmıştır. biçimiyle, bu hareket içinde bir zihniyet[e "karşı çıkan "cahil dağlılar" olarak nitelenmektedir (Nadi, 1937, 1). Aynı yılın Eylül ayında İnönü şöyle demektedir: .. Cumhuriyetin imar ve az olmakla beraber ve edilmiş ıslah programına altı aşirettir. diğerlerini . birinin reisieri imha yakalanmış. reisierinin hepsi nufusları muhalefet eden, Altı aşiretten adalete tes lim edilmiştir. Bugün orada yapılmakta olan yollar, kışiaiar ve karakollar, ınekteplcr iş hükümet karakterile memleketin en mamur ve en ziyade , bulunan bir muhtinin gerektir"' (Akşam, ınan zaras ını görnıekde 1937g, 1). Düzeni kurma yolundaki Nazım girişimlerin sonuçlarından Hikmet ve Doktor Hikmet ile birlikte onüç yapınaktan tutuklanmasıdır kurmasının kapatılma kapatılması gerekçesi, olmadığıdır uygun" biri de Ocak ayında kişinin "koınünistlik tahrikatı" (Vakit, 1937g, 1, 3). "Talebe cemiyetleri"nin Cemiyetterin içinde size, hepinize zevk verse bu dönemin önemli "öğrencinin gazetelere okul olaylarındandır. dışında ayrı ayrı yansıdığı kadarıyla dernekler (Vakit, 1937h, 1, 2). Cemiyetlerden sonra CHP'ye bağlı "Üniversiteler Birliği" kurulmuştur. Dış ilişkiler açısında çalışılması, halledilmeye yoğun bütün yıl bir yıl değişik yaşanmıştır. Hatay meselesinin düzeylerde, gündemdedir. Temmuz ayında Türkiye, İran, Irak ve Afganistan arasında Tahran'da "Sadabat Paktı" iın zala nmıştır . Eylül ayı ise Akdeniz'de korsanlık hareketlerine karşı alınacak ortak önlemlerle ilgili olarak Türkiye, ingiltere, Fransa, Sovyet Rusya, Romanya, Bulgaristan, Yunanistan, Yugoslavya, N yon anlaşması ve görüşmelerine Yılının 2.2. 1937 1937 yılının başında, "köyün kalkınması" aktarmaktadır: sahne Mısır ve Arnavutluk arasında imzalanan olmuştur. Ekonomik Cephesi ve Basındaki Yansımaları 2 Ocak 1937 tarihli Vakit gazetesinde Sabri Ertem so rununa değinmekte ve Başbakan İnönü'nün sözlerini 1937- Del'letçiliğin Son Dem!eri[mi?j: De!'letçilik Politikası ve • ( Basındaki 17 ... Nasıl kredi ve istilılak kooperatineri kurulmuş ise islillsalın tan zim ve tcşkili için de planlı ve iştirakli bir ça lı şma devresine girmek böylece la z ımdır Yen i aletlerle harman ıııak in aları, slirme ve sulama tertiplerile planlı olarak tanzim edilmiş bulunan zirai hamleler vücuda getirmek istiyoruz.. bu hamlelere orta Anadolu ve şarkta daha çok ihtiyaç va rdır. .. Köylin kalkınmas ı. ve Türki"e istihsaline yüksek bir değer olarak karışınası. hem iş kalitesi. hem ıneşutluk seviyesini yükseltmek itibarile ınanalıdır·· (Vakit. 1937ı, 5). Görüldüğü gibi hem kalkınmanın yıllarda tarımın gelişt i rilmesine, değindiğimiz olarak gereği olarak bu önem verilmektedir. Daha önce girişimler, gündeme gelmekte ve sözkonusu değerlendirilmektedir. S. Gezgin konuya ilişkin yapılmaktadır. de dahil olmak üzere düzenlemeler koınbinaları kurulması gereği hem hükümet etmenin bir sorunlarına gibi, toprak sorununun halledilmesi önemli görülüyor ve buna değişikliği anayasa toprak Zirai ilerlemenin bir şöyle eğilmektedir: işçi diye ayııma eski bir meseledir.. Hem çoban. he ın çiftçi, hem işçi olmak, son çağın kın lmaz bir konusudur. Başka ülkelerin açık pazarları haline gelmek istem iyen ler, hep bu yolu tuttular .. açılacağı söylenen altı bin koınbina, Türk ekincisinin bütün dertlerine çare bulacak, hele toprak paylaştırılması da başarıldıktan sonra önümüzde 'hiç'ten ' hep'e giden yol açılmış bulunacaktır '·(Vakit, L937j , 4). "M illetleri çoban, çiftçi ve Bankası Ziraat yoluyla, özellikle desteklenmesi gündeme geliyor. ll başlandı " Kanunu müzakeresine Bayar, Ziraat yapıldığını, Bankası toprak çiftçi tüccar para Eskişehir çıkıyor başlığını davasının yararlanacaktır; imkan taşımaktadır. bankanın olduğunu Ekonomi kredi olduğu söyleyerek vardır ... " (Akşam, yardım edemediği hal Celal için ekliyor: Krediden büyük çiftçinin ise tüccar ayrıının bankalarından 1937h, 4). Büyük toprak sahiplerinden ayrımına şiddetle karşı zamanlarda büyük çiftçinin küçük çiftçiye böyle bir şekil alacağını" belirti yor. Manisa milletvekili Hikmet Bayar ise Ziraat Bugün Bankası Bakanı esasını yardım ettiğini, bir hata olduğunu ve "ınemlekette söylüyor Türk köyllisü en az istih sa l ve istihlak eden Burada muayyen bir müessesenin karı mevzubahis değildir. C umhuri yetin 14. yılındayız ... köylünün yükselmesi için henü z bir şey yapmış değiliz .. Bu [Ziraat Bankası] doğrudan doğruya kar getiren müessese midir. yoksa memleketi yükse ltme dalayısıle zarar etse de camiaya hi zme t eden müessese midir') Ben ikinci şıkkı vata ndaşlardır verilerek kadar sosyal noktai şunları milletvekili Emin Sazak, küçük çiftçi-büyük ç iftçi ve hükümetin kredi gazetesi "Ziraat artarsa büyük çiftçilere verilecektir. Çü nkü "küçük kalkınmadaki ~i nemine değinerek şunları ~ çiftçilere Akşam iktisadi noktai nazardan bankalarının kapısını açaınaz bulmasına küçük tarihli Kanunu'un "sadece nazardan da çok büyük mesele" küçük çiftçiler Mayıs tahribkar bir Bankası'nın Tuğba ASRAK HASDEMİR ıs kalkınması istiyorum. Köylünün yoluna girmek için bu bir adımdır ı ·' (Vakit, J937k. 3). Bunun yanı sıra düşük tututmasını işlerin bankanın sulama vb. yapılması gerektiğini Ayrıca bankanın yanıtta tersine ""müspet bir ilim enstitüleri" açtıklarını, şöyle gerektiğini, şirketlerce bunun özel işleriyle uğraşmasını kredi bataklık temizleme, istemektedir. Ş. "ziraat müessesi"nin "bir görenek müessesi" olmadığını belirterek Menteş ırmak H. işleri olmaması belirterek Menteş'e verdiği Kaya da miktarının büyük toprak sahipleri olan milletvekilleri, faiz istemektedirler. müessesi"olduğunu, büyük ziraat müesseseleri bu nedenle "ziraat yaptıklarını yapacaklarını ve devam etmektedir: devletçiliğimiz surette yapamayacağı işlere ınünhasırdır. muhtacı muhtacı yard ım ~ ferdi n küçük, daha ziyade daha ziyade 1 1 olduğu himaye ınuavenet olduğu etme liyi z. Etmeliyiz, .. Bizce için amma büyük edeceğiz *** ınüsavi içindir ki hepsine ve ed iyoruz (Kaya , 19371, 6). Kaya, toprak sahiplerini, yapmayacaklarını, onları sonra Bayar da faiz olmasını Tarımın Haziran ayında gözetmeğe miktarının istediklerini sitemkar şekilde bir de devam edeceklerini bildirerek dört seneden beri düştüğünü rahatlattıktan söyleyip daha da ucuz belirtmiştir. teknolojinin kullanılarak yapılması gerektiği düşüncesi, Atatürk'ün çiftliklerini millete hediye etmesi ile yeniden gündeme (Vakit, l937m, l) ve Ekim "Bugün.. iklim ayrım olsa, ayında oluşturulan etmiş olduğu [Atatürk'ün] hediye şeraiti içinde bile teknikle , sebatla vereb ileceğini bütün hükümet ınemlekete programında gelmiştir almıştır: ınüsaid çiftlikler en az ça lışınanın yerini ne büyük neticeler fiilen gösteren fikir ve emek abideleri gibidir. .. şimdiye kadar devlet elinde bulunan ve bundan sonra ihtiyaca göre yeniden tedarik edilecek olan aynı idare sistemi faydalı ziraat genişletmeyi a ltında usu llerini toplıyarak sanat larını ve kendisi için vazife Hükümet "modern" çiftçiliğin Bunun bırakmamak .. . yanı sıra çiftlikleri de bunlarla bölgelerde en göstermek durmaktadır üzerinde hükümetin nisbet ve diğer iş vasıtalarını artırmak, iyileştirmek, J hizmetlerini saymaktad ır" (Akşam, l937ı, verdiğini" değil, "piyasanın istediğini ... istediği önemlidir. diğer bulundukları 7). çünkü şekilde amaçları artık "toprağın topraktan almak" "topraksız çiftçi korumak . .. ziraat bölgelerine göre husus i tedbirler al mak ... çok iyi ve ucuz istihsal temin etmek ... " başlıkları altında toplanmaktadır. Bu yılda, nisan ayında İngiltere ile işbir liği sonucu inşa edilecek olan Karabük demir devresine" fabrikasının girildiğinin göstergesidir(Akşam, temeli atılmıştır. Sadak'a göre, bu fabrika ve bu anlamda "medeniyet yolunda" 1937j, 1) . Yine aynı ay içinde Ereğ li bez "ağır sanayi iled end iğinin bir fabrikasının açılışı 1 1937- Devletçiliğin Son Demleri[mi?j: Devletçilik Politikası ve Basmdaki ... yapılmış, Mayıs ayında fabrikası Nazilli basma programında yanı sıra Küçük sanayiye "ucuza atılmıştır. temeli işletmeye açıklamıştır. Aynı da büyük endüstrinin belirtilmiştir. fabrikasının Malatya bez 19 ayında Ekim ay içinde okunan hükümet verileceği küçük sanayiye de önem kredi da verecek teşekkül bir vücuda getirilecektir". Bu yılda şikayetçi olunan konuların başıı1da fiyat artışları, hayat pahalılığı edilerek idi ... ayında gelmektedir. Temmuz şunlar yazılmaktadır: şimdi tabir caizse- Türkiyede maddelerimizin değinerek anlaşarak), vatandaşlık hakkını kazanmıştır. mallar için de geçerlidir. Akşam olduğu önemli malların gazetesi de bu konuya aralarında olacağı ve bu 19371, Yakınılan diğer bir vermektedir. Oluşturulan Teşrinisani kısım bir komisyon "bir tedkikatta bulunacaktır" (Akşam, da yer olmadığını tutulması .. ve bu 1937m, 8). Kitapçı belirterek bu 1937 tarihli başlandı"ğı tadilat için retkikiere gümrük resminden muaf anlaşılabilir: milletvekili Hüsnü mevcut (Vakit, l937n, 7). 4 yapılacak mevaddın programında Muğla konu da vergilerdir. kaldırılmasını istemiştir da planı yapacağız" (Akşam, konulduğu şartların artık gazetesi ise "vergilerde alınasından yer eheınıniyet verdiğimiz işlerdendir. ilmi bir heyete vererek radikal bir mücadele muvazene vergisinin bir gerektiğini yazmaktadır (Akşam, programında hükümet diğer himaye gören korunan "memlekette refah seviyesinin yükselmemesi"ne neden Konumın verginin darısı çimento - sun'i fiyat yükseltmenin (tüccar veya fabrika sahiplerinin " ... Hayatı ucuzlarmak birinci derecede işi .. Pahalılık yalnız 1937k, 3). nedenle "cürüm olarak kabul" edilmesinin 5) . çıkarılan Böylelikle memleketimizde başına! .. ." (Akşam, özelliği değildir, diğer bahane "Türkiyede çimentonun tonu 3 sene evvel 25 lira düşürüldü. 17.5 liraya fiyatlarının düşürülmesi çimento Akşam haberini vergilerin indirilmesi, ve saire gibi hususlar bazı hakkında 1937n, 5). Vergi konusu bu biçimiyle hükümet almıştır: "Milli istihsal maliyeti üzerine müessir vergi ve resimleri ve hariçten alınağa olarak olduğumuz mecbur kaldıracağız. konmuştur. Dış kalkacağı, ticarete gümrüğü karşılaşmaktayız. olduğunu Akşam ve bağlıyarak bakımlardan Bu edilmeğe muhtaçtırlar. senelere hal çareleri baktığımızda karşılık ineelendiğini üzerlerinde Bütçe muvazenen verilen her Buna iptidai maddeler üzerine mevzu rusumu Buhran ve rnuvazene vergileri zaman ile tetkik esasını karşılayacak surette arıyacağız'' (Akşam. Mayıs şeyin ayından yurda Ekonomi ınukayyed durulup 1937o, 9). itibaren kontenjan sisteminin girebileceği Bakanı yolunda söylentilerle C. Bayar konunun gündemde belirtmektedir (Vakit, l937o, 1). ll Temmuz tarihli gazetesinde ise "umumi ithalat serbestisi sisteminin" her an uygulamaya sokulabileceği açıklanmaktadır. "çeşidlerin" çoğalacağı, "rekabet Bu sistemin uygulanmasıyla sahası"nın genişleyeceği vurgulanmaktadır. " malınıızı alanın malını almak prensibi ve "bolluk" geleceği, hayatın ucuzlayacağı karşısında, yeni sistemin Tuğba ASRAK HASDEMİR 20 tatbikine geçilmesi bu sene ihracat mevsiminin daha çok hararetli geçmesine sebep olacaktır" (Akşam, l937p, 5). 15 Temmuz'da ise "Umumi İthalat Serbestisi Kararnamesi" ele alınarak gümrüğü alıııabilecektir. verilerek kumaşlar , kıymetli taşlar çığlıkları sevinç vb ., kimisinirıki ise nıüstenılekelerden alacağımız vesaire gibi kolaylık indirilmiştir hanımaddeleri örn. pamuklu, yünlü, deri ve trikotaj tüccara atılmaktadır. vb. 1937r, 4). Böylece programı ise bu işin veya (lynen ihracatımı z ın "Halen ithalat ve bağlı olduğumuz şeylerdir Eğer bugünkü dünya ettiğimi z şekle de gitmekte tereddüd doksanını şekil ve isi m veya herhangi bir me mleket şeki l temin edecek bir ticaretimi z için tenlin Hükümet Bununla beraber, kliring sistemini konjoııktorü değişir maksadımızı ve öğeler taşımaktadır: behemehal aynen muhafaza için hiçbir arzumuz yoktur. en az bize ana konması memııuniyet yaratmıştır" yuvarlak rakam yüzde yapıyoruz . kliringli memleketlerde ağır "Hindistan ithalatın serbestleştirilmesiııe geçilmiştir. gösterir örn. korunmuştur, iptidai maddelerin bir listeye kalmayacağını burada her türlü mal bunların yanı sıra olmak üzere banka kefaletinin kabulu bir (Akşam, Artık malların gümrüğü artırılınıştır, Kimi teklif ederse veya mal diğer menfaaller imkan verirse etıneyiz ... ·· (Akşam , bir J937s, 8). Bu dönemdeki ulaştırma işlerine de kısaca değineli m. 1936 yılında imzalanan sözleşme gereğince yılı 1937 ayından Ocak Şark Demiryolları itibaren Demiryolları tarafından işletilmeye başlanmıştır. Demiryolları Rıza Devlet Umum Müdürü Ali Erem "64 sene bu memlekette kazançtan başka bir şey düşünmeyen Şark Demiryolları Halkçı bir da nihayet elimize geçti. Trakyanın kalkınmasına, Cumhuriyetçi işletme teşkilatı olan Devlet Demiryolları bugünden itibaren el koymuş oluyor" (Vakit, l937p, 2) . Bunun yanı sıra doğuda da demiryollarının yapılmasına önem verilmiştir. Ankara'dan Bayındırlık Bakanı Zoııguldak'a üzerinde Çetinkaya'dan Divriği'ye açılacağını açıklamıştır (Akşam, Bir bütün olarak yönde olduğu yanı cumhuriyetin inşa ya rarlanılacak bir sıra edilmesi uygulanan politikalardan Bu durum, döneme Ancak konu da bayram hattı sonrası uygulamasının da ile el sürecinde. taşlarını kesimler, yansıyan ele rağmen , gelişmelerin sonraki tartışmanın , birçok yürüyen devletçilik onyıllarda oluşturmuştur. olumlu görüş politikası, da ürünlerinden Şüphesiz bu dönemde farklı sınıflar değişik ilişkin değerli çalışmalarda ayrıntılı yazının kapsamı dışında yıllardaki l9301u da ele aldığımızda, ekonomik anlamda, 1929 Basına temel farklı Sivas-Erzurum kısmının olumsuz etkilerine planlama yapının açılacağını, kadar olan devletçilik Bunalımı'nın . söylenebilir. ayrılıklarının kısmın l937t, 1 ve 8) . değerlendirmesini sonuçları açısından Dünya Ekonomik Bayramı'nda Ali Çetinkaya, Cumhuriyet kadar olan biçimde etkilenmiştir . biçimde ele alınmaktadır . olmakla birlikte genel bir gönderme yapmak 1937- DeFietçil(~iu Sun Demleri[mi?j: DeFletçilik Potilikast ve Eastndaki ... olanak l ı olabilir. Boratav'a göre, devletçilik gelişmiş bir ülkede bir 'milli kapitalist ışık yüzyı l şartlarında '"20. borçlarının ödendiği Osmanlı ticaret fazlası grupları", "pam uk ve tütün üreten çiftçi köylüler ve korumacı yükselen dalga üzerinde olan kesimler (müteahhit) sermaye işçiler, sanayinin büyüme devletçi arasıııda gurupları"ııın o l duğu söylenebilir. dönemden olumsuz etkilenen veya politikaların "devletle "genç sanayi sermayesi"nin, gibi büyüyen bir ekonomide ücretierin karşımıza olumlu göstergeler olarak (Kazgan, 2004; 74-76) . Bununla birlikte, izlendiği yıllarda, olduğu edi lmeye ikiye katiayarak % 17.1 'e yükselmesi, 1935- istikrarıııın sağlanınası 1939 döneminde fiyat arasıııda elde edilmesi, 1929-1935 artış hızını önceki dönemdeki çıkmaktadır aracı baş olumsuz etkileriyle 1929-1939 döneminde yatırımın Gayri Safi Milli• Hasıla içindeki payıııın artması, dış hızıııın Bunalımı'ııın ve 1929 az sıııırlarına yolunun imkan ve tutan önemli bir deneme olarak görülmelidir'' (Boratav, 1984; 418). çalışılan t po liti kası, sanayileşme' 21 "[B]uğday ''işçi sııııfınııı payı düşmüş ve iş gören tarım alanında üreticisi durumunda işçi sııııfımn göreli durumu bozulmuştur" (Boratav, 1984; 417) Sonuç Yerine 1930'lu yılların geneline bakıldığıııda, devletçilik politikasımn, bu dönemde "halkçılık", vurgulanan "inkılapçılık" vb. politika ve ilkeler gibi Türkiye Cumhuriyeti'nin inşa edilmesi sürecinde yoğun biçimde tartışılan, tanımlanmaya ve çalışılan uygulanmaya politikalar politikasının oluşumunda, yaşanan gelişmelerin yanı sıra, ekonomik, toplumsal ve siyasal başlayan Cumhuriyetçi yurt gezisi, diğer biçimlenmesinde de etkili geziye katılan saptanabilir. Devletçilik Bunalımı sırasında da etkilidir. Bu durumun düşünce insanlarının konuşma Fırka'nın Serbest politika olmuştur. Ahmet Harndi aldığı yerini sonrasında ve genç Türkiye Cumhuriyeti 'nin ülkeye özgü, koşulları dönemin etkili siyasetçilerinin ve rastlanabilir. arasıııda 1929 Dünya Ekonomik kapatılmasını ve ilkeler gibi Mustafa Kemal ve Başar'ııı gezi yansıınalarına, ve eylemlerinde izleyen devletçilik günlerde politikasının diğersiyasetçilerin yanı sıra, sırasındaki gözlem ve konuşmalardan edindikleri izlenimler, özellikle ekonomik alanda yeni politikalar benimsenmesi gerekliliğini bir kez daha gündeme getirmiştir. Geziyi izleyen dönemde özellikle Türkiye Cumhuriyeti'nin ve benzer durumdaki ülkelerin durarak, liberalizme seçenek oluşturacak koşulları biçimde "iktisadi devletçilik" Başar, üzerinde politikasını formüle edecektir. Demiryolların ın Sivas'a ulaşması dolayısıyla İsmet Bey (İnönü) tarafından yap ılan konuşmada da, liberalizme karşı "mutedil politikasının uygulanması gerekliliği vurgulanmaktadır. Aynı diğer ilkelerle birlikte, dönemin tek partisi olarak toplumun tem silcilerinin bi r arada bulunduğu CHF nizamnaıne ve devletçilik" dönemde, devletçilik farklı kesimlerinin programımn o lu şturulduğu benimsenmesi 1• ~ Bu süreçte, 1937 y ılı , devletçilik ilkesinin, diğer bazı değişik li klerle birlikte. 1 Tuğba ASRAK HASDEMİR 22 kongrede tartışılmıştır. de sürecindeki simgesel Bunlar, politikasının devletçilik uğraklardır . 1924 Teşkilat-ı Esasiye Kanunu'na g irdiği yıldır. Devletçilik il~esinin, Anayasa'da yer aldığı 1937 yıl ında , kamuoyunun o lu şması nd a ö nem li payı o lan iki büyük gazetedeki haberler incelendiğinde, o yı l a özgü haberlerin yanı sıra , 1930'lu yılların genel niteliğini yansıtan haberlere de rastlanmaktadır. yaşandığı bir dönemde devletçilik politikasının benimsenmesi gerek yurt içindeki gerekse yurt dışındaki birçok gelişmenin de dahil sürecinde, edildiği çok cepheli bir tartışına ortaın ı yaşanmıştır. ince l ediğimiz gazetelerde, 1937 yıl ınd a yapılan anayasa değişiklikleri tartışmalar, ve çevres indeki devletçilik, toprak reformu, çiftçiye toprak dağıtılmas ı konusunda toplum içinde farklı kesim leri temsil eden lehte ve aleyhte görüş l er önem li konular o larak karşımıza çıkmaktadır. yapılanması Devletin başbakan değişikliği yer aldığı Düzenin örneği, bu dönemdeki ve kulis arkası , Ş. Süreyya Aydeınir gibi yazarların köşelerinde gibi, günlük haberler içinde de oturtutması müsteşarlıklar konusunda siyasi sürecinde yaşanan sık biçimde değinilen konular arasındandır . siyasal olaylar ve düzenlemeler de bu yılda kamuoyuna sunulan haber konuları arasındadır. Dış ilişkiler alanında yaşanan gelişmeler, andiaşmalar verilen farklı konulardandır. da 1937 yı lının haber gündemi içinde yoğun biçimde yer Ekonom ik cephede ise, fiyat artışları ve bu konuda toplumun kesimlerinin farklı ürünlerin pahalılığından yakınınas ının yanı sıra , hükümet progranıında da yer alınayı hak edecek biçimde genel bir pahalılıktan sözedild iğini görmekteyiz. Tek parti içinde temsi l edi len vergiler ve diğer politikalar konusundaki farklı grup l arın tartışmaları, gerek fiyatlar gerekse toprak reformu konusundaki hararetli tartışmalar, Ziraat Bankası ' nın özellikle küçük çiftçiyi kredilendirmesi konusundaki itirazlar, tahmin edilebileceği gibi yalmzca gazetelerin değil Meclis'in gündemini de yoğun biçimde meşgul etmiştir . Dış ticarete ilişkin düzenlemeler, ithalatın serbestleşti rilm esi başlıklardandır. eşlik konusundaki Ve elbette, "demir tartışınalar ağ i arta ve haberler de ördük anayurdu dört d i ğer baştan" önemli ezgisine eden "bir karış daha faz la ş iın endifer" şiarına uygun biçimde demiryollarının ulaştığı yerler ve. demiryollarına olduğu gibi 1937 y ılının incelediğimiz gazetelerinde de müjde olarak verilen haberler arasında yerini konusundaki olanaklara ilişkin almaktadır. O bakıldığında, genel düzenlemeler daha önceki yıl l arın radyo genel dışında yıl l arda koşullarının yanı sıra iletişim neredeyse tek haber kaynağı olan gazetelerin haber çeşitliliği , takibi ve kamuoyuna aktarına biçimi, eksiğiyle fazlasıyla, heyecanını cumhuriyetin inşa edilmes i sürecindeki gerilimi, tartışmaları olduğu kadar da yansıtmaktadır . Dev letçi lik , j J Cumhuriyetin inşa edilmesi sürecinde, 1929 Dünya Ekonomik Bunalımı'nın da olumsuz etkilerinin J Boratav'ın değerlendirmesinde ı J 1937- Del'letçiliğin vurguladığı yol" farklıdır. tartışılan Ancak, politikasına ilkin'in yönelik bel irttiği gibi, ve Basındaki Kadrocular'ın düşündüğü uygulamaları, politika ve yılında basına yansıyan 1937 devletçilik ve gibi, bir "sistem" veya değildir. Politikası So11 Demleri[mi?]: Del'letçilik açık bir biçimiyle, "üçüncü bir gelişmelerden karşı çıkış sözkonusu gelişme 23 liberal politikalardan da olaylar ve kapitalist ... yo lunu de anlaşıldığı gibi değildir. Fakat Tekeli iz lemek konusunda ortaklaşmakla birlikte, "iktidar bloku ile ilişki l erinin kurulma biçiminde" İsmet İnönü ve çevresindekilerden farklı laşan, Celal Bayar ve destekçilerinin etkili olduğu bir yıldır 1937 yılı. Bu durum, basına yansıyan izlenebilmektedir. Bu çerçevede t937 yılı, haberlerden ve yorumlardan da devletçilik ilkesinin, bir bakıma, temel metni olan Anayasa'da yer alarak, kendi tarihinde en üst noktaya olmakla birlikte [ve aynı zamanda] düşüşe 1930'lardan o yana uygulanan devletçilik geçmeye politikasında simgelemektedir: Bir politikadan vazgeçme sürecini noktasını. başladığı yıl bir dönüm başlatan bir devletin eriştiği yıl olarak da, noktasını dönüm[dönüş] .. KAYNAKÇA Aydemir, Ş. S.(l966), İkinci Adam, Cilt 1, Remzi Kitabevi, İstanbul. Başar, A. H. (1943), Davalarımız, İktisadi Devletçilik Altıncı Kitap, Arkadaş Basımevi, İstanbul. Boratav, K. (1982), Türkiye'de Devletçilik, Savaş Yayınları , Ankara. Boratav, K. (1984), "Türkiye'de Devletçilik", Cumhuriyet Dönemi Türkiye Ansiklopedisi, 2, 411-418. CHF (1931), Cumhuriyet Halk Matbaası, Fırkası Nizamnamesi ve Programı , T.B.M.M . Ankara. Deınirci Güler, F. (2003), "Türk Kamu Yönetiminin Evrimi I", Amme İdaresi Dergisi, 36: l ,1-30. Eroğul C. (!974), Anayasayı Değiştirme Sorunu, Sevinç Matbaası, Ankara. İnan, A. (1972), Devletçilik İlkesi ve Türkiye Cumhuriyetinin Birinci Sanayi Planı, Türk Tarih Kurumu Basıınevi , Ankara. İnuğur, M. N. (1993), Basın ve Yayın Tarihi, 3. bas., DER Yayınları, İstanbul. Kazgan, G. (2004), Tanzimat'tan 21. Yüzyıla Türkiye Ekonomisi, 2. bas., Bilgi Üniversitesi Yayınları, lstanbul. Kipal, U . ve Uyanık, Ö. (200t), Türkiye Milli İktisat Tarihi Devletçilik, Kaynak Yayınları, İstanbul. Tuğba ASRAK HASDEMİR 24 Kuruç, B . ( l988a). ··sunuş··, Belgeler le İktisat Politikası içinde, Ankara Ün i versitesi Basınıevi, Ankara, I-L VIII. Kuruç, B. (l988b). Belgelerle İktisat Politikası. 2. bas. Ankara Üniversitesi Basımevi. Ankara. Nadi, Y. (1937), Cumhuriyet Gazetesi, 18 Haziran, 1. Tanör, B. (1992), Osmanlı-Türk Anayasal Gelişmeleri, DER Yayınları, İstanbul. Tekeli, İ. ve ilkin, S. (1982), Uygulamaya Geçerken Türkiye'de Devletçiliğin Oluşumu, Orta Doğu Teknik Üniversitesi Yayıııları , Ankara. Tekeli, İ. ve İlkİn, S. (l983), 1929 Dünya Buhranında Türkiye'nin İktisadi Politika Arayışlan, Orta Doğu Teknik Üniversitesi Yayınları, Ankara. Us, A. (1937a), Vakit Gazetesi, 4 Şubat, l-2 . Us, A. (l937b), Vakit Gazetesi, 9 Şubat, 2. Gazeteler Akşam (1937a), Akşam Gazetesi, 6 Şubat, Akşam (1937b), Akşam Gazetesi, 25 Akşam (l937c), Akşam Gazetesi, 26 Eylül, l. Akşam ( l937d), Akşam Gazetesi, 28 Eylül, l. Akşam (1937e), Akşam Gazetesi, 29 Eylül, l. Akşam (l937f), Akşam Gazetesi, 27 Akşam (1937g). Akşam Gazetesi, 19 Eylül, l. Akşam (1937h) , Akşam Gazetesi, ll 8. Teşrinisani, 9. Teşrinevvel. Mayıs, l. 4. Akşam (1937ı), Akşam Gazetesi, 9 Akşam ( l937j), Gazetesi, 4 Nisan, l. Akşam (1937k), Akşam (1937!), Akşam (l937m), Akşam ( 1937n) , Akşam Gazetesi, 4 Teşrinisani, 4. Akşam (1937o) , Akşam Gazetesi, 9 Teşrinisani, 5. Akşam (l937p). Akşam Gazetesi, ll Temmuz, 4. Akşam (l937r), Akşam Gazetesi, 15 Temmuz, 5. Akşam Akşam Akşam Teşrinisani, 7. Gazetesi, lO Temmuz, 3. Gazetesi, 4 Akşam Teşrinisani, Gazetesi, 9 5. Teşrinisani, 8. 1937- Devletçiliğin Son Demleri[mi?}: Devletçilik Politikası. ve Akşam (l937s). Akşam Gazetesi. 9 Teşrinisani. Akşam ( l937s), Akşam Gazetesi, 2S Ey lül. ı. 8. 8. Vakit (1937a), Vakit Gazetesi. 30 ikincikanun.!. Vakit (l937b), Vakit Gazetesi, 1 Şubat, !. Vakit (!937c) , Vakit Gazetesi. 6 Şubat, 2. Vakit (1937d), Vakit Gazetesi, S Şubat, 1. Vakit (!937e), Vakit Gazetesi, 26 Eylül,!. Vakit (1937f), Vakit Gazetesi, 27 Teşrinevvel, !. Vakit (!937g), Vakit Gazetesi, 1 İkincikanun, 1,3 . Vakit (!937h), Vakit Gazetesi, S İkincikaııun,l,2. Vakit (!937ı), Vakit Gazetesi, 2 İkincikanun, S Vakit (l937j), Vakit Gazetesi, 24 İkincikanun, S. Vaki t (1937k), Vakit Gazetesi, !3 Vakit (19371), Vakit Gazetesi, lS , Mayıs, Mayıs, 3. 6. Vakit (l937m), Vakit Gazetesi, 14 Haziran, Vakit (1937n), Vakit Gazetesi, 25 Mayıs, 7. Vakit (l937o), Vakit Gazetesi, 25 Mayıs, 1. ı. Vakit ( l937p), Vakit Gazetesi, 2 İkinci kanun, 2. Basındaki ... 25