DİYANET AYLIK DERGİ’NİN ÜCRETSİZ EKİDİR. haberbülteni ŞUBAT 2015 SAYFA 05 ‘İL MÜFTÜLERİ İSTİŞARE TOPLANTISI’ EDİRNE’DE YAPILDI. SAYFA 11 SAYFA HAC DEĞERLENDİRME TOPLANTISI İSTANBUL’DA YAPILDI 13 HASTANELERDE MANEVİ DESTEK DÖNEMİ BAŞLIYOR SAYI 290 HABER BÜLTENİ Fildişi Sahili Yüksek İslam Konseyi Başkanı Fofana Diyanet’te D iyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Fildişi Sahili Yüksek İslam Konseyi Başkanı Ebubekir Fofana ve beraberindeki heyeti makamında kabul ederek bir süre görüştü. Ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren Başkan Görmez, Müslümanların yaşadığı beldeler arasında mesafelerin kıymetinin olmadığını ifade ederek “Diyanet İşleri Başkanlığı olarak biz gecikmiş kardeşliklerimizi telafi etmek için çaba sarf ediyoruz. Çok uzun süre ayrı düştük, birbirimizden haberdar olamadık. Ancak son yıllarda, Diyanet İşleri Başkanlığı, Afrika’daki bütün Müslüman kardeşlerimizle ilişkilerini yeniden inşa etmenin sevincini yaşıyor.” dedi. Başkan Görmez, İslam dünyasının çok zor bir süreçten geçtiğini, bilhassa Afrika kıtasında Müslümanların fakirlik, cehalet ve tefrika ile mücadele ettiğini söyledi. Bu üç hastalığın, İslam dininin, bütün toplumları helake götüren üç sebep olarak gördüğü hastalık olduğunu ifade etti. Öncelikle cehaletle mücadele edilmesi gerektiğini vurgu- layan Görmez, İslam dininin ancak doğru bilgiyle, ilimle var olabilecek bir din olduğunu belirterek “Afrika’daki kardeşlerimizin bu uğurda verdikleri mücadele her türlü takdirin üstündedir. Afrika’da milyonlarca çocuğun eğitimsiz kalması, eğitim imkânlarından mahrum olması, hâlâ ağaç gölgeliklerinde ilim tahsil etmesi, kalem ve defter bulamaması, yazacağı şeyleri tahtalara yazarak eğitim görmesi, bütün insanlık için üzüntü vericidir.” diye konuştu. Farklı dinlerin bir arada yaşaması bir ahlak ve hukuk meselesidir Fildişi Sahili’nin Müslümanların, Hıristiyanların ve diğer dinlerin birlikte yaşadığı bir ülke olduğunu belirten Başkan Görmez, bu çağın sorunlarından birinin de farklı inanç mensuplarının birlikte yaşama konusunda sıkıntılar çekmekte olduğunu; İslam dininin ise birlikte yaşama ahlakı ve bunun hukuk kriterlerini ortaya koyan, tarih boyunca bunu uygulayan bir din olduğunu söyledi. Bu konuda bütün Müslüman bilginlere, âlimlere, entelektüellere büyük vazife düştüğünü YAYIN KOORDİNATÖRLERİ Ahmet ARSLAN, Ali YILDIRIM, Mehmet GÖNÜLLÜ DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI ADINA SAHİBİ VE GENEL YAYIN YÖNETMENİ Dr. Yüksel SALMAN SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ Dr. Faruk GÖRGÜLÜ MALİ İŞLER VE DAĞITIM SORUMLUSU Mustafa BAYRAKTAR ŞUBAT2015 SAYI:290 TASHİH Said ŞAN İLETİŞİM MERKEZİ Dini Yayınlar Genel Müdürlüğü Üniversiteler Mah. Dumlupınar Bulv. No:147/A 06800 Çankaya/ANKARA Tel: 0312 295 8661-62 Faks: 0312 295 6192 aylikhaber@diyanet.gov.tr avrupahaber@diyanet.gov.tr 2 ifade ederek şöyle dedi: “Bu sadece bir diyalog meselesi değil, bir ahlak ve hukuk meselesidir. İslam dini, bu ahlak ve hukuk kriterlerini insanlığa rahmet mesajı olarak geldiği günden itibaren ortaya koymuştur. Dünyada bugün göçmenlik ve mülteci sorunu yaygınlık kazanmıştır. Bir asırdır, nice insanlar kendi ülkelerinden koparak başka ülkelere sığınmak zorunda kalmıştır. Bugün Akdeniz, göçmenler ve mülteciler mezarlığına dönmüştür.” Bilgi, dinî ve dinî olmayan diye ikiye ayrılamaz Bugün bütün İslam coğrafyasında bilgi, eğitim ve düşünce sorunu bulunduğunu, eski eğitim müesseseleriyle yola devam etmenin mümkün olmadığını ifade eden Başkan Görmez, her şeyden önce bu müesseselerin bir statüye kavuşması gerektiğini belirterek konuşmasına şöyle devam etti: “Müslümanlar bilgiyle ilgili tarihte büyük bir yanlışa düştüler. Bilgiyi ikiye ayırdılar; dinî ve dinî olmayan şeklinde. Hâlbuki bilgi, dinî bilgi ve dinî olmayan bilgi şeklinde ikiye ayrılmaz. Kur’an nasıl Allah’ın ayetleriyse, kâinat da TASARIM Aral Grup Fidanlık Mah. Ataç 1 Sk. No:25/11 Yenişehir/Ankara Tel: 0312 433 2725 Fax:0312 434 2725 BASKI A4 Grafik Matbaa Yay. Rekl. Bilg. Hiz. Ltd. Şti. Tel: 0212 452 40 99 Fax: 0212 639 50 49 info@a4grafik.com.tr Basım Yeri: İSTANBUL ISSN-1300-8471 HABER BÜLTENİ Allah’ın ayetleridir. Kur’an’ın ayetleri ile kâinatın ayetlerini birbirinden ayırmamak lazım. Türkiye’de imam-hatip liseleri örneğinin varlığı büyük önem arz ediyor. Biz bu okullarda, Kur’an ile fizik ve kimyayı, matematik ve fıkhı, çağdaş dünya tarihi ile İslam tarihini, siyeri, hüküm ve hikmet bilgisini birlikte aldık. Bu birbirinden ayrıldığı zaman insanlar tek taraflı, eksik ve ideolojik bir uca doğru itilmiş oluyorlar. İslam’ı bir bütün olarak öğrenemiyorlar. Allah’ın yeryüzüne, semaya yerleştirdiği kanunlar ile peygamberler aracılığıyla insanlara gönderdiği kanunlar arasında bir irtibat vardır. ‘Din’, ‘Medine’ ve ‘Medeniyet’ birbirinden ayrılamaz. Bunlar aynı kökten gelmektedir. Dolayısıyla tarihte yapılan bu hatadan dolayı Müslümanlar çok büyük acılar çektiler. Onun için Fildişi Sahilinden âlimleri, kendi ülkelerindeki eğitim sistemini, din eğitimini geliştirmek amacıyla, tecrübe alışverişinde bulunmak üzere Türkiye’de bulunmalarının çok önemli olduğunu ifade etmek isterim.” Fildişi Sahili Yüksek İslam Konseyi Başkanı Fofana, Diyanet İşleri Başkanı Görmez’e kabulünden ve Afrika’ya yaptığı ziyaretlerden dolayı teşekkür etti. Diyanet İşleri Başkanlığının tecrübelerinden istifade etmek istediklerini belirten Fofana, ülkesindeki sosyal hayat ve din eğitimi alanındaki sorunlardan söz etti. Geleneksel medrese eğitimi veren okullara resmiyet kazandırmak için büyük bir gayret gösterdiklerini ifade eden Fofana şöyle devam etti: “Bu ziyaretimiz iki ülke arasındaki ilişkiler açısından son derece önemlidir. Din eğitimi ve din hiz- metleri konusunda, Diyanet’in bilgi ve tecrübesine ihtiyacımız var. Din eğitimi modelinizi ülkemizde uygulamak bizim için önemlidir. Sizlere ve ülkenize her türlü yardım ve desteklerinizden dolayı teşekkür ederiz.” Fofana, Osmanlı mimarisinden çok etkilendiklerini ve ülkelerinde Osmanlı mimarisinde inşa edilmiş camileri görmek istediklerini sözlerine ekleyerek Başkan Görmez’i ülkesine davet etti. Başkan Görmez, konuk Başkan Fofana’nın bu sözleri üzerine, Diyanet İşleri Başkanlığı olarak her türlü yardımı yapacaklarını, hem eğitim müesseselerinin açılması, hem de oradaki öğrencilerin Türkiye’de eğitim görmesi için yoğun bir çaba içerisinde olduklarını belirtti. İsveç’te cami yakıldı. Almanya’da neredeyse her gün, bir caminin önüne domuz kafası bırakarak nefret düşüncelerini ifade etmeye çalışıyorlar. Biz henüz İslamofobia konusunu konuşurken, o korku önce nefrete, o nefret düşmanlığa ve o düşmanlık da giderek şiddete dönüşüyor. Ben Avusturya’nın İslamiyet’i kabul edişinin 100. yılında düzenlenen törene şeref konuğu olarak katılmıştım. Şimdi Avusturya bu yüzyıllık kazanımlarını ellerinden alacak bir yasa hazırlığı içerisindedir.” dedi. Biz, bütün kötülükleri iyiliklerle ortadan kaldırmayı emreden bir dinin mensuplarıyız Avrupa’da yaşananların Balkanlara da sirayet ettiğini; Kosova, Arnavutluk ve çeşitli yerlerde üzücü hadiseler yaşandığını hatırlatan Başkan Görmez, bütün olumsuz gelişmelere bahane olarak da, Suriye ve Irak’ta işlenen cinayetle- rin gösterildiğini belirtti. Suriye’de işlenen bir cinayetin, Avrupa’da yaşayan 30 milyon Müslümanın hayatını olumsuz yönde etkileyebildiğini, onun için dinî kurumların, İslam bilginlerinin, âlimlerin işinin çok zor olduğunu belirterek konuşmasına şöyle devam etti: “Bize düşen birinci görev, önce kalplere yerleştirilen bu nefreti nasıl ortadan kaldıracağımızı konuşmak olmalıdır. Biz, nefrete nefretle karşılık veren bir dinin mensupları değiliz. Biz, bütün kötülükleri iyilikle ortadan kaldırmayı emreden bir dinin mensuplarıyız. Hep birlikte Türkiye’de, Balkanlar’da, Avrupa’da bütün dinî müesseseler işbirliği yaparak iyilikleri çoğaltmakla meşgul olmalıdır.” Avrupa’da Müslümanlar, İslam kardeşliği çerçevesinde, birlikte güçlü bir dinî temsil kurumunu oluşturmaları gerekiyor Hırvatistan İslam Birliği Başkanı Hasanoviç’ten Diyanet’e ziyaret H ırvatistan İslam Birliği Başkanı Aziz Efendi Hasanoviç ve beraberindeki heyet, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez’i ziyaret ederek bir süre görüştü. Başkan Görmez görüşmede yaptığı konuşmada, “Bizim bedenlerimiz farklı yerlerde olsa da kalplerimiz ve ruhlarımız aynı gaye, aynı prensipler ve aynı güzellikler için çarpmaktadır.” dedi. İslam’ın içinden geçtiği zor süreçlere değinen Görmez, dünyanın birçok yerinde Doğu’da ve Batı’da, Müslümanların çeşitli zorluklarla karşılaştığını kaydederek son günlerde Avrupa’da camilere yönelik saldırı olaylarının ise nefret düşüncelerinin bir ifade biçimi olduğunu söyledi. Tüm dünyada bir İslamofobia endüstrisi oluşturulduğunu belirten Görmez, “Son aylarda gün yoktur ki Batı’da bir camiye, bir Müslüman mabedine saldırı düzenlenmemiş olsun. Geçenlerde bir gün arayla 3 SAYI:290 ŞUBAT2015 HABER BÜLTENİ Avrupa’daki Müslümanların birlik içinde olmalarının son derece önemli olduğunu ifade eden Başkan Görmez, “Müslümanların ‘sen’ ‘ben’ kavgasına girmeden, farklı ırklar ve farklı renkleri bir tarafa bırakarak İslam kardeşliği içinde birlikte güçlü bir dinî temsil makamını oluşturmalarının çok önemli olduğunu kaydetti. Başkan Görmez, “Avrupa’daki Müslümanların en büyük sorunu, çok dağınık olmaları, her bir ülkeye mensup Müslümanların kendi gettolarında yaşamaları ve birbirleriyle ilişkilerinin zayıf olmasıdır. İstişarelerle işletilen, yönetimi seçimle belirlenen güçlü bir İslam birliğinin, Avrupa’daki bütün Müslümanları kuşatması aslında hem Müslümanlar için hem Avrupa için hem de bütün insanlık için önemli bir projedir. Zaman zaman Avrupalı siyasetçiler bunu belirlemeye kalkıştılar; ama bu doğru değil. Bu öncelikle Avrupa’daki bütün Müslümanların bir araya gelerek kendilerinin belirleyeceği bir şeydir.” şeklinde konuştu. Papa Francis’in, Diyanet İşleri Başkanlığına gerçekleştirdiği ziyarete de değinen Başkan Görmez, Papa ile yaptıkları görüşmede bu konuların da görüşüldüğünü ifade etti. Hırvatistan İslam Birliği Başkanı Hasanoviç de yaptığı konuşmada, Başkan Görmez’in davetinden son derece mutlu olduklarını belirterek bu görüşmeden dolayı Görmez’e teşekkür etti. “Burası bizim evimiz; biz böyle hissediyoruz. Biz burada çok mutluyuz. Size çok teşekkür ediyoruz.” diyen Hasanoviç, İslam dünyasında yaşananlara temas ederek şunları söyledi: “İslam dünyasında büyük fitne çıktı. Afganistan, Türkmenistan, Kazakistan, Azerbaycan, İran her yerde bu fitne nasıl çıktı? Onu sordum. Bu ülkelerde, Pakistan’da, Suriye’de olanlar bizim için çok kötü. Sizin söylediğiniz gibi Avrupa’da bu tür olaylar çıkıyor. Ancak Hırvatistan’da şimdiye kadar böyle şeyler olmadı. Hırvatistan devleti ve İslam Birliği iyi işler yapıyor. Türkiye’nin birikim ve tecrübesi bizim için önemlidir. Bu anlamda Türkiye’nin bize yardım etmesi gerekir. Avrupa’da en çok Türkler bulunuyor. Diyanet’in bu tecrübesinden faydalanmak istiyoruz.” Ziyaretin ardından İslam Birliği Başkanı Hasanoviç, Başkan Görmez’i, Hırvatistan’a davet etti. ŞUBAT2015 SAYI:290 Kazakistan Din İşleri Komitesi’nden Başkanlığımıza ziyaret D iyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Kazakistan Din İşleri Komitesi Başkanı Doç. Dr. Galim Nurmaganbetuli Şoykin ve beraberindeki heyeti, makamında kabul ederek bir süre görüştü. Görüşmede, Türkiye ile Kazakistan’ın ortak bir kaderi olduğunu belirten Başkan Görmez, her iki ülkenin aynı milletin bir parçası olduğunu ifade ederek Türkiye’de yaşayan her insanın, Kazakistan’da yaşayan kardeşlerine karşı çok özel bir muhabbeti bulunduğunu söyledi. Türkiye ile Kazakistan arasında son yıllarda, siyasi, iktisadi, sosyal ilişkilerin gelişmesinin sevindirici olduğunu belirten Görmez, “Ancak dinî, kültürel, manevi müesseseler arasındaki ilişkiler çok daha fazla önem arz ediyor.” dedi. Diyanet İşleri Başkanlığının, Orta Asya’daki dinî kurum ve kuruluşlarla gerçekleştirdiği işbirliğine de değinen Başkan Görmez, Orta Asya’da din eğitimi ve din hizmeti alanında yüz yıllık bir gecikme yaşandığını; bu gecikmeden dolayı bazı yanlış akımların, fikirlerin, düşüncelerin ortaya çıkabildiğine dikkat çekerek şöyle konuştu: 4 “Bu yanlış akım ve fikirler karşısında bazı ülkeler, yanlış düşüncelerle mücadele etmeye yasaklar koyarak, inanç özgürlüklerini kısıtlayarak ortadan kaldırma yoluna gidiyorlar. Bu yol, kısa vadede işe yarayabilir. Ancak orta ve uzun vadede, o ülkelere daha da fazla zarar verir. Yanlışlarla mücadele etmenin en doğru yolu, devletler için, iyi ve doğru olanı, yasal olarak ortaya çıkarmaktır. Eğer dinin doğru bilgisi, eğitim müesseselerinde çok iyi bir şekilde verilirse, din adamları çok iyi yetiştirilirse, camide verilen dinî bilgi, sahih, nitelikli, doğru olursa, bütün bunlar yasal çerçeveye kavuşursa, o zaman hiçbir yanlış düşünce ortaya çıkma imkânı bulamaz.” Kazakistan Din İşleri Komitesi Başkanı Şoykin ise yaptığı konuşmada, Başkan Görmez’e kabullerinden dolayı teşekkür ederek Türkiye ile Kazakistan arasında, dinî kurumlar nezdindeki görüşmelerin artış gösterdiğini belirtti. Bu ilişkilerin geliştirilmesi gerektiğini belirten Şoykin, Diyanet İşleri Başkanlığının çalışma ve tecrübelerini araştırmak üzere Türkiye’ye geldiklerini ifade etti. HABER BÜLTENİ Başkan Görmez, İngiltere Büyükelçisi Moore’u kabul etti Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, İngiltere’nin Ankara Büyükelçisi Richard Moore’u kabul ederek bir süre görüştü. Önceki gün Paris’te gerçekleşen saldırı ve son günlerde Avrupa’nın çeşitli ülkelerinde camilere yönelik yapılan eylemlerin konuşulduğu görüşmede, Başkan Görmez, küreselleşme olgusuyla birlikte, farklı dinlerin ve kültürlerin tarihte görülmedik bir şekilde birbirine geçtiğini belirtti. Dünyanın herhangi bir yerinde yaşanan sorunların, problemlerin, bütün dünyayı etkileyebileceğini ifade eden Görmez, “Bütün dünyanın birlikte yaşama ahlakı ve hukukunu öğrenmesi ve uygulaması gerekiyor.” dedi. Başkan Görmez, Paris’te meydana ge- len saldırıya ilişkin de şunları söyledi: “Paris’te son derece üzüntü verici bir olay yaşandı. Yapılan saldırıların hiçbir gerekçesi olamaz, hiçbir gerekçe kabul edilemez. Ama dikkatinizi bir konuya çekmek istiyorum. Aynı gün vahşi saldırılarla dünyada kaç insan öldü diye araştırdım. Sadece 400’ü Nijerya’da ol- mak üzere aynı gün binden fazla insan öldü. Dünyanın bir yerinde yaşanan ölümler, bütün dünyayı ilgilendirmelidir.” Büyükelçi Moore da İngiltere’de yaşayan Müslümanların eğitim, kültür ve sosyal hayatları hakkında Başkan Görmez’e bilgi verdi. ‘İl Müftüleri İstişare Toplantısı’ Edirne’de yapıldı ‘30’uncu İl Müftüleri İstişare Toplantısı’ Edirne’de yapıldı. Üç gün süren toplantının açılış programına; Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Balkan ülkeleri Diyanet İşleri Başkanları, Diyanet İşleri Başkanlığının üst düzey yöneticileriyle 81 il müftüsü katıldı. Diyanet İşleri Başkanlığının son altı ay içerisinde gerçekleştirdiği faaliyetlerin anlatıldığı sinevizyon gösteriminin ardından bir konuşma yapan Başkan Görmez, son zamanlarda Türkiye’de, İslam coğrafyasında ve dünyada yaşanan gelişmelere değinerek İslam dünyasında ve insanlık âleminde, herkese üzüntü veren hadiselerin yaşanmaya devam ettiğini hatırlattı. Son günlerde Paris’te meydana gelen saldırı hakkında da bilgi veren Başkan Görmez, dünyada yaşanan tüm ölümlere, katliamlara aynı tepkinin verilmesi gerektiğini vurgulayarak “Vahşete dayalı ölümlerin, Şam’da, Bağdat’ta olmasıyla; Paris’te olmasının farkı yoktur. Son 10 yılda İslam coğrafyasında acılarla kıvranan 12 milyon insan katledildi, yok edildi. Geçenler- de Paris’te yine hiçbir müminin, hiçbir aklıselimin kabul etmeyeceği 12 insan hunharca katledildi. Ama 12 milyon insanın katledildiğine ses çıkarmayan insanlığın, sadece 12 kişiye düzenlenen bir cinayet sebebiyle ayağa kalkmasını ibretle izledik.” dedi. İslam’a göre her can değerlidir Başkan Görmez, son yıllarda İslamofobinin artışına dikkat çekerek İslam’a göre her canın değerli olduğunu, her masum insanın yok edilmesinin tüm insanlığı yok etmeye eşdeğer olduğu5 nu vurgulayarak konuşmasına şöyle devam etti: “Bir insanın ölümü, insanlığın ölümüdür, Kur’an’ın ifadesiyle ölümler arasında ayrım yapmak insanlığa yakışmaz, katliamlar arasında ayrım yapmak insanoğlunun kârı değildir. Şiddet ve terörün seküler temellere dayanmasıyla, sözde dinî temellere dayanması arasında fark gözetmek doğru değildir.” 10 yılda 12 milyon insan katledildi Eğer dünya ölümlerin hepsine, katliamların tamamına bir mezhep, coğSAYI:290 ŞUBAT2015 HABER BÜLTENİ rafya ayrımı yapmaksızın aynı tepkiyi vermiyorsa, işte o zaman insanlığın tümüyle ölüme mahkûm olduğunu ifade eden Başkan Görmez, “Son günlerde bunu acı acı yaşıyoruz; ibretle çağdaş dünyayı izliyoruz. Bir tarafta son 10 yılda İslam coğrafyasında acılarla kıvranan 12 milyon insan katledildi, yok edildi ama geçenlerde Paris’te yine hiçbir şekilde hiçbir müminin, hiçbir aklıselimin kabul etmeyeceği 12 insan hunharca katledildi. Ama 12 milyon insanın katledildiğine ses çıkarmayan insanlığın, sadece 12 kişiye düzenlenen bir cinayet sebebiyle ayağa kalkmasını ibretle izledik. İnsanlığın bir an önce kendisine gelmesi gerekiyor. Dünya kamuoyunca teröre, şiddete ve vahşete sadece öldürülenlerin kimliğine ve coğrafyasına göre tepki oluşturuluyorsa, bu ölümlere çare bulmak maalesef mümkün değildir. Yaşanan tüm ölümlerden insanlığın vicdani bir ders çıkarması gerekiyor. Sömürgeler, işgaller, saldırılar karşısında maddi işkencelerle, büyük travmalar yaşayan Müslümanların kutsallarını aşağılayarak yapılan manevi işkenceler, cinnet hâline birer davetiye niteliği taşımaktadır. Acılarla kıvranan İslam coğrafyasında, önce cinnet hâllerini oluşturmak, sonra da kutsallarını aşağılayarak cinnet davetiyesi çıkarmak, hiçbir insana, çağdaş dünyaya yakışmaz.” diye konuştu. İslam dünyasının kutsallarının aşağılanmasının, ifade özgürlüğü adı altında yapılıyor olması kabul edilemez Başkan Görmez, “İslam dünyasının kutsallarını aşağılamak, insana ve çağdaş dünyaya yakışmaz. Bunların ifade özgürlüğü adı altında yapılıyor olması kabul edilemez. Terörü ve vahşeti kınayan bir tavır içinde olmak, Müslüman’ın en önemli vazifelerindendir. Bir kez daha tüm insanlığın vicdanına seslenmek istiyorum, şiddet şiddetle ortadan kalkmaz, kan kanla temizlenmez, dünyanın güvenliği inançlar üzerinde baskıyla sağlanamaz. Güvenlik ve özgürlük asla birbirine alternatif şeyler değildir.” dedi. İslamofobia şiddete dönüştü Başkan Görmez, İslamofobianın geleŞUBAT2015 SAYI:290 cek yıllarda daha çok konuşulacağını belirterek İslamofobia kelimesini, 11 Eylül’den sonra ilk kez Hollanda Başbakanının telaffuz ettiğini ve daha sonra da sık duyulmaya başlandığını belirterek konuşmasına şöyle devam etti: “Zaman içerisinde İslamofobia, tüm dünyayı sarıp korku olmaktan çıkarak, önce nefret ve düşmanlığa, daha sonra da şiddete dönüştü. 2014 yılında camilere yapılan saldırılar, camilere yazılan ırkçı yazılar, camilere asılan domuz kafaları gibi nefret suçlarını sadece Avrupa’da görev yapan arkadaşlarımızın camilerine yapılanları dahi topladığımızda, büyük bir yekûn oluşturduğunu belirtmek isterim. Araştırmalar, Avrupa’da yaşayan 3 kişiden birinin bu korkuya kapıldığını gösteriyor. Elbette bunu biz Müslümanlar büyük bir özeleştiriyle kendimiz üzerinde, İslam coğrafyasında düşünerek ele almalıyız.” ‘Medeniyet götürüyoruz’ denilen hiçbir yere medeniyet götürülmedi Başkan Görmez, Müslümanlar için İslam’ın rahmet mesajını insanlığa yaymakla mükellef olan Diyanet camiası için üç insandan biri değil, bir tek insanın kalbine, yaratıcının yeryüzüne rahmet olarak gönderdiği İslam’ın, bir korku ve nefret olarak yerleşmesinin en büyük sorun ve dert olması gerektiğini vurgulayarak bu nefret ve korkunun, yüreklerden nasıl çıkarılabileceği konusuna kafa yorulması gerektiğini kaydetti. Yıllarca dünyadaki çeşitli coğrafyalara “medeniyet götüreceğiz” denilerek hiçbir şey götürülmediğini ifade eden Başkan Görmez, bugün Türkiye’nin, Afrika’daki Müslümanlarla ilişkilerinin geliştiğini, sömürgelere maruz kalan bütün Afrika’ya medeniyet adına hiçbir şeyin taşınmadığını; Afrika’nın birçok yerindeki insanların karnını doyuracak ekmek bulamadığını; ancak gelişmiş en büyük silahların, o insanların elinde olduğunu belirterek şöyle devam etti: “Biz, Somali’yi Türkiye olarak Sayın Başbakanın ilk ziyaretinde, Türkiye’den bir uçak dolusu insanlar olarak ziyaret ettik. Somali’de acı acı şunu müşahede ettik. İnsanların sahip olduğu silahlar, araçlar, insanları 6 korumak için yani güvenliği sağlamak için kullanılsaydı, hiç kimse ne aç kalırdı, ne de sefalet olurdu. Üzülerek ifade edeyim, medeniyet götürüyoruz denilen hiçbir yere medeniyet götürülmedi. Demokrasi götürüyoruz denilen her yere sadece zulüm, şiddet, vahşet taşındı. Bunlar yok sayılarak bütün bunların neticelerini ve bu neticelerde yaşanan şiddeti Müslümanlara mal etmek İslam’a yapılabilecek en büyük haksızlık olur.” Tevhid ile teslis arasında diyalog olmaz Başkan Görmez, Papa’nın Türkiye ziyaretinde bazı konuların ele alındığını, özellikle diyalog kelimesinin görüşmelerde de ifade edildiğini belirtti. Diyalog kelimesinin kirlenen bir kelime olduğunu ifade eden Başkan Görmez konuşmasını şöyle sürdürdü: “Yeni bir iletişim biçimi geliştirilmek isteniyorsa, bu kilisenin kendisinin ilan ettiği dinler arası diyalog başlığı altında olmaz, olamaz dedim. Çünkü Müslümanlarla Hıristiyanlar arasında, Müslümanlarla Yahudiler arasında, Müslümanlarla herhangi bir din mensubu arasında, Hakk’a ve adalete dayalı olarak insani ve sosyal her türlü ilişki olur. Ancak tevhid ve teslis arasında diyalog olmaz. Bunu toplumlar, topluluklar birbirlerini kandırmasınlar diye söylüyorum; ancak Hakk’a ve adalete dayalı yeni ilişkilerin kriterleri konuşulabilir.” Başkan Görmez, Balkanlardan toplantıya katılan din adamları aracılığıyla Balkanlar’da yaşayanlara selam yollayarak “Bulgaristan’da, Makedonya’da, Arnavutluk’ta, Karadağ’da, Kosova’da, Bosna’da ve bütün Balkan ülkelerinde bulunan Müslüman kardeşlerimize topluca en kalbî selamlarımızı yolluyoruz. O demir perdelerle kapandıkları zamanlarda, komünizmin yaşandığı zamanlarda zaman zaman, gizli gizli sınıra gelip, Selimiye’nin minarelerini seyreden o bütün büyüklerimize yüce Rabbimden rahmet diliyorum.” dedi. Toplantı, Balkan ülkelerinden gelen Diyanet İşleri Başkanlarının teşekkür konuşmalarının ardından, çalıştaylarla devam etti. İl Müftüleri Toplantısı, 15 Ocak Perşembe günü sonuç bildirgesinin okunmasıyla sona erdi. HABER BÜLTENİ İl Müftüleri İstişare Toplantısı Sonuç Bildirgesi E dirne’de üç gün süren İl Müftüleri İstişare Toplantısı ve 7. Balkan Ülkeleri Diyanet İşleri Başkanları Toplantısı, sonuç bildirgesinin okunmasıyla sona erdi. Balkan ülkelerinin Diyanet İşleri Başkanlarının, 81 İl Müftüsünün ve Diyanet İşleri Başkanlığının üst yönetiminin katıldığı değerlendirme oturumunun ardından, Diyanet İşleri Başkanı Görmez’in kamuoyu ile paylaştığı 18 maddelik ortak sonuç bildirgesinde şu ifadelere yer verildi: Açılış programının ardından; “V. Din Şûrası Kararlarının Değerlendirilmesi”, “Göç, İltica ve Din Hizmetleri”, “4-6 Yaş Grubu Kur’an Kursu Hizmetleri”, “Personel İstihdamında Yerindelik ve Yeterlik”, “TDV Şube Yapılanmaları ve Öğrenci Yurtları Çalışmaları” konularının, üç gün süreyle çalıştaylar hâlinde müzakere edildiği istişare toplantısı sonunda ortaya çıkan sonuçlar ve alınan kararların kamuoyu ile paylaşılması uygun görülmüştür. 1-30. İl Müftüleri İstişare Toplantısının hazırlıklarının yapıldığı sırada, Fransa’da dünya kamuoyunu sarsan, önce 12 kişinin ve daha sonra da 6 kişinin ölümüne neden olan, hiçbir şekilde kabul edilemez bir terör saldırısı meydana gelmiştir. Avrupa’da yaşayan Müslüman varlığını da yakından etkileyecek olan bu saldırı şiddetle telin edilmiştir. Kim, hangi gerekçeyle yaparsa yapsın, şiddet, vahşet ve ölümle sonuçlanan bu tarz eylemlerin, İslam’a mal edilmesi asla kabul edilemez. 2-Uzun süredir saldırıların, ölümlerin ve vahşetlerin yaşandığı dünyanın pek çok bölgesinde, nice masum insanların katledildiği bilinmektedir. Nitekim aynı günde Pakistan’da, Nijerya’da, Irak’ta ve Suriye’de yüzlerce insanın katledildiği olaylar gerçekleşmiştir. Bütün dünyanın, fasılasız ölümlerin yaşandığı bu coğrafyaların trajedilerini aynı hassasiyetle karşılaması bir insanlık vazifesidir. Ölenlerin coğrafyasının, ırkının, dininin ve mezhebinin farklı oluşuna göre tepki verilmesi, tüm insanlığın vicdanını yaralamaktadır. Ölümler arasında çifte standart oluşturmak; bölgesine, rengine, ırkına, dinine ve mezhebine göre ölümleri tasnif etmek ve ortaya çıkan sonuçları istatistiklerin konusu yapmakla yetinmek hiçbir şekilde kabul edilemez. Bu vesileyle bugüne kadar, her türlü insani değerden yoksun olarak üretilen ve kirli amaçlar için seferber edilen silahların sebep olduğu mazlumiyet, mağduriyet ve katliamların acısının ayrım gözetmeksizin, insanlık ailesinin bütün fertleri tarafından hissedildiği bir dünya özlemi, yüksek bir hissiyatla ifade edilmiştir. 3- İslamofobinin bir endüstriye dönüşerek yaygınlaşması, başta Avrupa’da yaşayan Müslümanlar olmak üzere dünyanın her tarafında Müslüman varlığına karşı bir tehdit oluşturmaktadır. İslamofobik eylemler, barış içerisinde 7 birlikte yaşama kültürüne zarar verip güvenliği ortadan kaldıracak boyutlara ulaşmadan, ilgili ülkeler tarafından gerekli tedbirler alınmalı, yabancı düşmanlığı, ötekileştirme ve ayrımcılıktan uzak durulmalıdır. Bu arada din görevlilerimizin, İslamofobi ve bunu körükleyen yanlış dinî anlayışlar konusunda bilinçlendirilmesi amacıyla çok yönlü çalışmalar yapılmalıdır. 4-Dinin kutsal kabul ettiği değerler, inansın ya da inanmasın herkes tarafından saygı duyulması gereken hususlardır. Kutsal değerleri aşağılamak, küçümsemek, istismar etmek, onlara hakaret ve tecavüz etmek, ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilemez. Müslümanlar, Kur’an’ın evrensel mesajları ve Hz. Peygamberin çağlar üstü örneklik ve rehberliğini esas alarak bunları yapanlardan yüz çevirmeli; tepkilerini İslam’ın rahmet mesajları çerçevesinde ve makul düzeyde göstermelidir. Tahrikler meşru gösterilerek şiddet ve ölümle sonuçlanan tepki ve eylemler, hiçbir şekilde İslam açısından kabul edilemez. 5-Bilhassa son yıllarda Kıta Avrupası’nda camilere yönelik pek çok yakma ve kundaklama girişimleri olmuş, mabetlerimize ırkçı söylemler içeren yazılar yazılarak kesilmiş domuz kafaları bırakılmış, hakaret, tahkir ve tezyiflerle İslam’ın mukaddesatı aşağılanmış, Müslümanlara yönelik kin, öfke ve nefret suçlarında kayda değer bir arSAYI:290 ŞUBAT2015 HABER BÜLTENİ tış gözlenmiştir. Çağdaş dünya vakit kaybetmeden bu tür suçları önlemeye yönelik gerekli adımları atmalı, mabet masumiyeti çerçevesinde camilerin güvenliğini sağlamalıdır. İslam dünyasında herhangi bir dinin mabedine saldırmak nasıl kabul edilemez bir eylem ise Avrupa’da da herhangi bir camiye saldırmak aynı şekilde kabul edilemez bir eylem olarak görülmelidir. 6-İslam, rahmet, merhamet ve şefkat dinidir. İslam’ın amacı, insanı hem bu dünyada hem de ahirette mutlu etmektir. Bütün insanların barış, huzur ve esenlik içerisinde yaşadığı bir dünyayı var etmek İslam’ın en büyük gayesidir. İslam’ı terör ve şiddetle özdeşleştirmek rahmet dini İslam’a yapılabilecek en büyük haksızlıktır. Avrupa’da yaşayan vatandaşlarımızın defalarca kanıtladığı gibi tüm insanlık şunu iyi bilmelidir ki Allah’a ve O’nun Sevgili Peygamberi Hz. Muhammed (s.a.s.) aracılığı ile gönderdiği Kitab’a tam bir teslimiyetle bağlı olan müminler, hiçbir topluluk için tehdit, korku, düşmanlık ve şiddet unsuru değildir. 7-Gerek çağımızdaki pozitivist eğitim anlayışı, gerekse modern zamanlarda gelişen kimi ideolojilerden etkilenme hâli; sömürgelerin, istilaların, işgallerin ve istibdatların oluşturduğu zeminlerde şekillenen Müslüman tasavvurunda, farklı tezahürlerin ve yaralı bilinçlerin ortaya çıkmasına neden olmuştur. İslami kavramların kolayca ve sınır tanımaz bir şekilde fütursuzca kullanıldığı bu temsillerin, günümüzde, en çok da Müslümanlara zarar verdiği muhakkaktır. Başta ilim adamları olmak üzere İslam dünyasındaki dinî kurumların, dini-sosyal teşekküllerin ve her bir Müslümanın, İslam’ın hak ve adalet anlayışı ile Rahmet Peygamberinin (s.a.s.) emsalsiz üstün ahlaki vasıflarını, herkesin anlayabileceği hikmetli bir dil ve üslupla, özellikle gençlere ve toplumun tüm kesimlerine tanıtmaları konusundaki gecikmişliğimiz artık hiçbir mazeret kabul etmemektedir. Diyanet İşleri Başkanlığı ile Balkan Ülkelerindeki dinî kurumlar, bu konularda işbirliğinin gerekliliğini vurgulamışlardır. 8-Balkanlar’da ve Avrupa’da din eğiŞUBAT2015 SAYI:290 timi kurumları ile ülkemizde orta ve yüksek düzeyde din eğitimi müesseselerinin öğrenci değişimi, öğretim elemanı desteği, müfredat ve eğitim materyalleri hazırlanması, kütüphane ve dökümantasyon hizmetleri vb. konularda, işbirliği ve tecrübe paylaşımının gerçekleştirilmesi maksadıyla Diyanet İşleri Başkanlığının, ilgili kurum ve kuruluşlarla temas kurması gerekli görülmüştür. 9-Balkan coğrafyasının en önemli dinî ve kültürel unsurları arasında yer alan Bektaşi Müslümanlar ve irfan geleneğimizin kadim temsilcileri, yaşadıkları coğrafyada İslam’ın sınırlarının zorlandığı mahallerde, ciddi bir kimlik ve kültür kuşatması altındadır. Onların sorunlarıyla yakından ilgilenmek, ihtiyaç duydukları konularda ve özellikle sık sık maruz kaldıkları kültürel erozyon karşısında, İslam kardeşliğinin bir gereği olarak kendilerine destek sunulmasının gerekliliği üzerinde durulmuştur. 10-Roman Müslümanlar sık sık ayrımcılığa uğrayan kimlikleriyle, tahrip edilen kültürleriyle “ümmetin yetimleri” mesabesinde, kendilerini yalnızlaştırılmış hissetmektedir. Roman Müslüman kardeşlerimizin gerek Türkiye’de, gerekse Balkan dünyasındaki akıbetleri hakkında sorumluluk bilinciyle hareket edilerek müftülüklerimizin, Roman vatandaşlarımıza yönelik çalışmalarını yoğunlaştırmalarının yerinde olacağı dile getirilmiştir. 11-Geçtiğimiz birkaç yıl içinde bölgemizde meydana gelen iç savaşlar nedeniyle devlet ve milletimizin yüksek sorumlulukları çerçevesinde, ülkemize göç etmek zorunda kalan muhacir kardeşlerimizin fiili durumlarının daha da iyileştirilmesi konusunda, müftülüklerimize düşen görev ve sorumluluklar artmıştır. El birliği ve dayanışma içerisinde Suriyeli kardeşlerimizin ihtiyaçlarının giderilmesi konusunda, kardeşlik hukukunun gereği olarak daha fazla gayret gösterme zarureti ortaya çıkmış ve bu gereklilikler çeşitlenmiştir. 12-Dil, din, mezhep ve coğrafya ayrımı yapmaksızın tüm dünyada, hiç kimseyi ötekileştirmeden bir arada birlikte yaşamak, toplumların barışı 8 için giderek önem kazanmaktadır. Bu itibarla 2015 yılı Kutlu Doğum Haftasının teması, “Hz. Peygamber, Birlikte Yaşama Ahlakı ve Hukuku” olarak belirlenmiştir. 13-Diyanet İşleri Başkanlığının Camiler Haftası, Kutlu Doğum ve Ramazanlarda gündeme getirdiği; “Hz. Peygamber ve Merhamet Eğitimi”, “Hz. Peygamber, Kardeşlik Ahlakı ve Hukuku”, “Hz. Peygamber ve İnsan Onuru”, “Hz. Peygamber, Din ve Samimiyet”, “Cami ve Çocuk Buluşması”, “Engelsiz Cami, Engelsiz İbadet”, “Cami, Kadın ve Aile”, “Cami ve Gençlik”, “Ramazan ve Komşuluk Medeniyeti”, “Müminin Sevgi ve Barış Dokunuşu: Selam”, “Helal Lokma, Helal Kazanç”, “Hiç Kimse Kimsesiz Kalmasın” başlıkları altında farkındalık oluşturmaya yönelik temaların, sadece bu haftalara münhasır kılınmaması, söz konusu tema ve kampanyaların bütün yılları kuşatacak şekilde programlandırılması, hizmetlerin kalıcılığı açısından önem arz etmektedir. 14-Dinî konularda Diyanet İşleri Başkanlığını kurumsal olarak bağlayıcı kılan husus, bir süreç dâhilinde Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanlığının mekanizmalarından geçerek Kurul kararı hâline gelen görüşlerdir. Bunun dışında kalanlar, kurumsal olarak Diyanet İşleri Başkanlığının görüşlerini yansıtmaz. Hâl böyleyken son zamanlarda bazı medya mensuplarının, kendilerini fetva soran kişi konumuna koyarak müftülüklere sorular yöneltmesi ve aldığı cevapları Diyanet İşleri Başkanlığının topluma takdim ettiği bir kararı ve görüşüymüş gibi sunması asla kabul edilemez. Bazı konularda münferit sorulara verilen cevapların ise çarpıtılarak basında yer bulması ve bu yolla Diyanet İşleri Başkanlığının itibarsızlaştırılmaya çalışılması her şeyden önce gayriahlakidir. Bilinmelidir ki İslam geleneğinde kişiye özel verilen fetvalar, umumileştirilemez. Alo 190 Fetva Hattı ile verilen fetvalar, tamamen fetva isteyen kişiyle, ona fetva veren görevlinin arasında geçen ve sonuçta fetva isteyeni bağlayan bir husustur. Bazı medya kuruluşları tarafından bu tür fetvaların, bütün bir toplu- HABER BÜLTENİ ma Başkanlığın görüşü olarak takdim edilmesi, hatta bazı gazetecilerin de bunları köşelerine taşıması kabul edilebilir değildir. 15-İslam, güzel ahlaktır. O halde ahlaktan yoksun bir dindarlık anlayışı düşünülemez. Öte yandan İslami ahlakın en belirgin özelliği de merhamet ve adalettir. İslam, öncelikli olarak ahlaka dayalı bir toplum inşasını hedefler. Nihayet İslam, bireyin nefsinin tezkiyesiyle başlayan bir toplumsal ıslahı esas alır. Dindarlık, sadece bazı ritüellerin ifasıyla yerine getirilmez. Gerek başkasının hak ve hukukuna riayet, gerek kamusal hak ve sorumluluklar, gerekse kamusal emanetlere riayet, yüksek ahlakın bir gereğidir. Yetim hakkı gözetmek, helal kazanç sağlamak, emanete riayet etmek ve liyakati esas alarak iş yapmak, en az ibadetlerimiz kadar İslam’ın emir ve tavsiyelerindendir. İslam’ın doğru bilgisini anlatmak bütün görevlilerimizin en başta gelen vazifesidir. Hiçbir durum ya da kurum, İslami hakikatlerin yalın ve doğru bir şekilde anlatılmasına engel teşkil edemez. Aynı şekilde İslami hakikatler, hiçbir zaman siyasal bir talep ve beklentinin aracı ve konusu yapılamaz. Beşeri zaaf, eksiklik ve günahlarımızı ört bas etmek için Kur’an ve Sünnetten delil aranmaz. 16-Halkımızın yoğun talebi üzerine Başkanlığımızın 4-6 yaş grubu Kur’an kursu eğitimiyle ilgili çalışmaları, halkımız tarafından takdirle karşılanmaktadır. Kurslarımızla ilgili talep her geçen gün artmakta olup talebin karşılanmasında fiziki, malî, eğitim materyali, öğretici ve yardımcı personel istihdamı açısından yaşanan sıkıntıların giderilmesi için Başkanlığımızca gerekli adımların atılması önem arz etmektedir. 17-Müftülüklerimiz, Türkiye Diyanet Vakfının tüm illerimizde ve ilçelerimizde temsilcilik ve şubelerini yapılandırma iş ve işlemlerini tamamlamalı; ülke genelinde öğrenci yurdu açma faaliyetlerine ağırlık vermelidir. 18-Yasalar, Diyanet İşleri Başkanlığı mensuplarının, her türlü siyasi faaliyetten uzak durmalarını zorunlu kılmaktadır. Yaklaşan seçim sürecinde Başkanlık teşkilatında görev alan her bir personelimizin gerek vaaz, irşad, hutbe gibi dinî vazifeleri ifa ederken, gerekse sosyal medya gibi mecralarda ima yolu ile dahi olsa, siyasi yönelim ve eğilimlerini izhar etmemeleri konusunda dikkatli olmaları gerekir. Ülkemiz, bölgemiz, İslam dünyası ve dünyada yaşanan pek çok konu ile hizmetlerimiz çerçevesinde, Balkan Ülkeleri Diyanet İşleri Başkanlarının toplantımıza iştirak ederek bakış açılarını yansıtmaları, büyük bir zenginlik kazandırmıştır. İl müftüleri, bu katkıların manevi anlamının ve tarihsel değerinin yüksek olduğunu belirterek ilişkilerin ve işbirliği imkânlarının daha da geliştirilmesini arzu ettiklerini ifade etmişlerdir. Ayrıca bu toplantıda, il müftülerimizle Balkan Ülkeleri Diyanet İşleri Başkanları ilk defa istişare yapma imkânı bulmuşlardır. ‘7. Balkan Ülkeleri Diyanet İşleri Başkanları Toplantısı’ Edirne’de gerçekleştirildi 7. Balkan Ülkeleri Diyanet İşleri Başkanları Toplantısı Edirne’de yapıldı. Geçtiğimiz yıl Arnavutluk’un başkenti Tiran’da düzenlenen toplantının, Edirne’de düzenlenen bu yıl ki toplantısına, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez ve 30 Balkan ülkesinin Diyanet İşleri Başkanları katıldı. Toplantıda konuşan Başkan Görmez, Türkiye ile Balkanların tarihî birlikteliğine değinerek “Türkiye ile Balkanlar tarihte olduğu gibi bugün de birlik ve beraberliklerini güçlendirmelidir. İstanbul ile Saraybosna’nın, Üsküp’ün, Sofya’nın birlikteliği tarihte nasıl önemliyse, bugün çok daha büyük bir önem arz etmektedir. Osmanlı bakiyesi Anadolu ve Rumeli’ye, bugün büyük görevler düşmektedir.” dedi. Türkiye ile Balkanların dinî kurumları arasındaki ilişkilerin gelişmesinin, İslam ümmetine faydası olduğuna da değinen Başkan Görmez şunları söyledi: “Türkiye ile Balkanların dinî kurumları arasındaki ilişkileri yeniden inşa etmek, İslam ümmetinin faydasınadır. Bu anlamda bizim çok daha fazla bir araya gelmemiz gerekiyor. Diyanet İşleri Başkanlığı, Balkan ülkelerindeki kardeşlerimizin hizmetindedir. Bugüne kadar olan dostluk ilişkilerimizi geliştirerek aramızdaki işbirliğini de sistematik bir hâle dönüştürmeliyiz. Balkan ülkelerindeki İslam enstitüleri9 nin, din eğitimi ve din hizmeti vermesi hususunda güçlendirilmiş bir yapıya kavuşması da ayrıca önem arz etmektedir. Balkanlardaki hiçbir gencimiz, ulûm-u İslamiye tahsilinde başka ülkelere ihtiyaç duymamalıdır. Bu konuda da bize düşen görev neyse elimizden geleni yapmaya hazırız. Bu fakülteleri daha yüksek konumlara getirmek zorundayız. Din eğitimi ve din hizmetinde yeni bir üslup geliştirmeliyiz.” SAYI:290 ŞUBAT2015 HABER BÜLTENİ Başkan Görmez, Edirne’de din görevlileriyle bir araya geldi D iyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Edirne’de görev yapan din görevlileriyle bir araya geldi. Edirne Ticaret Odası konferans salonunda gerçekleşen toplantıda konuşan Başkan Görmez, İslam’ın zor süreçlerden geçtiğini belirterek İslam tarihinde dört büyük zor sürecin yaşandığını, her zorlu dönemin ardından Müslümanların bir toparlanma sürecine girdiğini kaydetti. “İçinden geçtiğimiz süreçler ne olursa olsun, ebediyete kadar hâlâ bütün insanlığın bir tek umudu var. O da Hz. Muhammed’in insanlığa getirdiği rahmettir.” diyen Başkan Görmez, insanlığın vicdanına seslenerek “Nefreti nefretle ortadan kaldıramazsınız. Kanı kanla temizleyemezsiniz. Öfkeyi öfkeyle bitiremezsiniz. Düşmanlığı düşmanlıkla yok edemezsiniz. Bunun yerine sevgi, şefkat, merhamet ve adalet koymalısınız. Sevgiyle, şefkatle, merhametle her türlü kini, öfkeyi, nefreti ve düşmanlığı ortadan kaldırabiliriz.” dedi. Hz. Muhammed’in insanlığa getirdiği rahmet, insanlığın tek umududur Başkan Görmez, İslam tarihinde dört büyük zor süreçten birincisinin, Hz Osman’ın katliyle başlayan Cemel, Sıffin, Nehrevan ile devam eden, Kerbela gibi büyük bir acıyla neticelenen ve hâlâ yüreklerimizde acısını hissettiğimiz ilk fitne dönemleri olduğunu hatırlattı. Bu dönemden sonra, Müslümanların toparlanarak ilimde, medeniyette, kültürde, düşüncede, felsefede, fetihlerde inkişaflar gerçekleştirerek fitne dönemlerini geride bıraktıklarını söyledi. Sonra tekrar bir iniş yaşandığını, her beldede kan, gözyaşı, tefrika, cehalet, fakirlik ve sefaletler olduğunu; Moğol istilasıyla karşı karşıya kaldığını ve bu istiladan sonra, nehirlerden kan ve mürekkep aktığını; Müslümanların ŞUBAT2015 SAYI:290 yine kendilerine gelerek ayağa kalktıklarını; ilimde, fikirde, kültürde, fetihlerde yeniden inkişaf ettiklerini ve beş altı asır İslam’ın bayraktarlığını yapacak olan Osmanlı İmparatorluğunun kurulduğunu ve ümmette birliğin sağlandığını söyledi. Beş altı asır sonra, İslam coğrafyasının sömürgelerle, işgallerle sarsıldığını ve elimizde vatan parçası olarak sadece Anadolu’nun kaldığını ifade eden Başkan Görmez, “Bütün İslam coğrafyası paramparça oldu. Elli parçaya ayrıldı. Her parçasının başına bir felaket, musibet geldi, sahip olduğu nimetler sömürüldü. Dünya savaşları oldu. Bu savaşların gölgesinde, bazı İslam milletleri ayağa kalkmaya çalıştı. Biz, Çanakkale, Sakarya, Dumlupınar ve Kurtuluş Savaşıyla ayakta kalmaya çalıştık. Tam ayağa kalkıp doğrulacağımız bir zaman yaklaştı ki yine aynı şekilde tekrar büyük fitneler, Afganistan, Çeçenistan, Bosna savaşları, Afrika sömürgeleri, Irak işgali, Suriye’deki parçalanma, mezhep savaşları, Şii-Sünni çatışmaları başladı. Bütün bunlar çevremizi sardı ve İslam coğrafyasının her yeri yine kan ve gözyaşına dönüştü. İçinden geçtiğimiz süreçler ne olursa olsun, kim ne yaparsa yapsın; kim ne derse desin; ebediyete kadar hâlâ bütün insanlığın bir tek umudu var, o da Muhammed Mustafa’nın insanlığa getirdiği rahmettir. İşte o umudu söndürmek için de çabalar ortaya çıktı. Güç savaşları ve güç tutkuları ortaya çıktı. İslamofobi denilen bir korku yayılarak kalplere sirayet etti. Irak, Suriye, Yemen, Lübnan ve Nijerya’da meydana gelen her hadise aynı zamanda, başka dünyalarda İslam’a düşmanlar yetiştirmeye başladı. İslam korkusu olarak gönüllere salınmaya başladı. İşte böyle bir süreçten geçiyoruz.” dedi. 10 Nefreti nefretle ortadan kaldıramazsınız Başkan Görmez, sevgiyle, şefkatle, merhametle her türlü kin, öfke, nefret ve düşmanlığın ortadan kaldırılabileceğini belirterek konuşmasına şöyle devam etti: “Bu, Yüce Rabbimizin kitabında bize öğrettiği bir formüldür. Rabbimiz, ‘iyilikle kötülük bir değildir.’ buyuruyor. Yeryüzündeki kötülükleri izale etmek, yok etmek, ortadan kaldırmak mı istiyorsunuz, bunun çaresi iyiliktir. Nefrete, nefretle değil; şefkat, merhamet, adaletle yaklaşırsanız, ortadan kaldırabilirsiniz. Nefreti, sevgiyle yok edersiniz. Kini, merhametle; düşmanlığı, adaletle; ihsanla ortadan kaldırırsınız. İyilikte ısrar etmek müminlerin şiarı olmalıdır. Dünyanın her tarafında Müslümanların umut bağladığı toprakta yaşıyorsunuz. Diyanet İşleri Başkanlığı 130 bin personeliyle Türkiye’de öyle bir hizmet yapmalı ki bu hizmetin yarısı kendi yaşadığımız şehre, mahalleye yetmeli; artan hizmetlerimizi de mazlumlara taşımalıyız. İslam’ın geçirdiği zor süreçlerinden birini yaşıyoruz. Bu şefkati, merhameti, adaleti yeryüzüne taşıyacak sizlersiniz. Onun için herhangi bir mihrap görevlisi, görevini sadece ezan vaktinde camiyi açıp namaz kıldırıp, o caminin kapısına anahtar vuruyorsa; o görevli kendisine haksızlık yapıyor demektir. Eğer bir vaizimiz, görev tanımında, haftanın bir vaktinde kendisine gelen cemaate kürsüden vaaz ederek hayatını geçiriyorsa, o zaman aldanmıştır. Eğer bir müftümüz, görev tanımını, imamların işlerini yürütmek, bürokrasiyle olan işleri yürütmek olarak görürse, hem bu topluma, hem de âlem-i İslam’a haksızlık yapmış olur. Aynı şekilde, bir Kur’an kursu öğreticimiz, sadece kendisine gelenlere ders vermekle yetiniyorsa, aynı şeyi yapmış olur. Bize gelmeyenlere gitmeli, uğramayanlara uğramalıyız. Nerede bir gözyaşı varsa, o gözyaşını silmek bizim görevimizdir. Bir yerde bölünmüş aileler varsa, onları birleştirmek bizim vazifemizdir. Bir yerde eğer sokağa terk edilmiş bir çocuk varsa, onu kendi hâline terk ediyorsak, görevimizi yapmıyoruz demektir. Onun için, sosyal içerikli din hizmeti üzerinde çok duruyoruz.” HABER BÜLTENİ Başkan Görmez, Edirne’de öğretmenlere konferans verdi İl Müftüleri Toplantısına katılan Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, bölgede görev yapan öğretmenlere, Edirne Halk Eğitim Merkezi Konferans Salonunda, ‘Bilginin Ahlakı: İlim, Hikmet ve Marifet’ konulu bir konferans verdi. Başkan Görmez, bilgiyi güç olarak tarif eden anlayış ile ilim, hikmet ve marifeti birleştiren anlayışın karşılaştırıldığında, birinin insanları değerlerden uzaklaştırdığını, diğerinin ise değerlerle buluşturduğunu ifade ederek Müslümanların bugün en büyük sorununun, ilim, hikmet ve marifeti birlikte ele alamamış olmaları olduğunu söyledi. Başkan Görmez konuşmasına şöyle devam etti: “İnsanın ruhunu yücelten değerler vardır. Ruhu yücelten ilim, hikmet ve marifet kavramlarının birlikte ele alınması büyük önem arz eder. Bilginin sahibine âlim, hikmetin sahibine hakîm, marifetin sahibine arif diyoruz. İrfan oradan gelir. Din dahi kuru bir malumata dönüştüğü zaman o hikmet ve marifetten uzaklaşıp bir yargı cümlelerine dönüştüğü zaman işte bugün Irak’ta, Suriye’de, Yemen’de ve dünyanın her tarafında Müslümanların içerisine girdiği o acı tabloları görüyoruz. Bilgiyi güç olarak tarif eden anlayış ile bilgi, hikmet ve marifeti birleştiren anlayış karşılaştırıldığında, biri insanları değerlerden uzaklaştırır, diğeri ise değerlerle buluşturur.” Özünü ve ruhunu kaybeden şekilcilik Müslümanların sorunudur Müslümanların yaşadığı en büyük so- runlardan bir tanesinin de özünü ve ruhunu kaybeden şekilcilik olduğunu belirten Görmez, “Şekilci ve gösterişçi dindarlık en çok sıkıntı oluşturan konulardan bir tanesidir. Bizim dindarlık tanımımızı, dindarlık anlayışımızı gözden geçirmemiz gerekiyor. Dindarlık şekilden ibaret değildir. Şekil, özün kabı olduğu için şekli tamamen dışlamıyorum, ama özünü ve ruhunu kaybeden şekilcilik sorundur. Peygamberin değerler dünyasında doğru söylemek doğru sözlü olmak, ahde vefa göstermek emanete riayet etmek, insanın onuruna saygı duymak en önemli prensiplerdir. Bugün gençlerimizi bu değerlerle buluşturmamız gerekir. Bilgi ahlaktır, sorumluluktur. Bizleri yüce değerlerle buluşturan bir vasıtadır. Bilgi bizi ahlaka ve yüce değerlere ulaştırmıyorsa, o zaman öğretilmiş cehalet olur. Bugün değerler dünyasında bir değerler hiyerarşisi sorunu vardır. Hacc ve umrede benim ibretle izlediğim bir sahne vardı. Hacerü’l-Esved’i öpmek için insanlar, binlerce insanı rahatsız ederek onu öpmeye kalkışır. İşte o manzara, bizim değerler hiyerarşisini nasıl kaybettiğimizi gösteren çok güzel bir örnektir.” dedi. Hac Değerlendirme Toplantısı İstanbul’da yapıldı B aşkanlığımız Hac ve Umre Genel Müdürlüğünce, 2014 yılı hac organizasyonunun değerlendirilmesi ve 2015 yılı hac organizasyonuna yönelik fikir alış verişinde bulunulması amacıyla, 27-28.12.2014 tarihinde İstanbul’da bir toplantı yapıldı. Toplantıya, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Başkan Yardımcıları Prof. Dr. Hasan Kâmil Yılmaz, Dr. Ekrem Keleş, Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanı Dr. Hüseyin Karapınar, Din İşleri yüksek Kurulu Başkan V. Zeki Sayar, Hac ve Umre Hizmetleri 11 Genel Müdürü Enver Gönenç, Rehberlik ve Teftiş Başkanı Doç. Dr. İsmail Karagöz, Yönetim Hizmetleri Genel Müdürü Kemal Uludağ, İstanbul İl Müftüsü Prof. Dr. Rahmi Yaran, Hac ve Umre Hizmetleri Genel Müdürlüğü daire başkanları, TÜRSAB Başkanı BaSAYI:290 ŞUBAT2015 HABER BÜLTENİ şaran Ulusoy ve 2014 yılı hac organizasyonunda görev yapan ekip sorumluları katıldı. Açılış konuşmasını yapan İstanbul İl Müftüsü Prof. Dr. Rahmi Yaran, hacca ve umreye gidişlerde İstanbul Havaalanında izdiham yaşandığını; hava alanında hac hizmetlerinin daha iyi verilebilmesi için bir düzenleme yapılması gerektiğini söyledi. Hac ve Umre Hizmetleri Genel Müdürü Enver Gönenç de yaptığı konuşmada, 2014 yılı hac organizasyonunda verilen hizmetler hakkında geniş bilgi verdi. Başkan Yardımcısı Dr. Ekrem Keleş de yaptığı konuşmada, hac organizasyonunda görev alan personele teşekkür ederek hac ve umrenin usulüne uygun yapılabilmesinin önemli olduğunu, bunun için Başkanlığın gerekli çalışmaları yaptığını ifade etti. Başkan Yardımcısı Dr. Ekrem Keleş, hac ve umre organizasyonunda görev alan personelin önemli hizmetler verdiğini, bu görevlilerin moral ve motivasyonlarının yükseltilmesinin önemli olduğunu söyledi. Hac ve Umre Eğitimi Daire Başkanı Dr. Fatih Kurt da bir sunum yaparak, 2014 yılı hac organizasyonunda verilen hizmetlerle ilgili anketörlerin yaptığı anket sonuçlarını açıkladı. Yapılan anketlerin sonucuna göre hacıların, yüzde 85’inin hac hizmetlerinden memnun olduğunu söyledi. Toplantıda bir konuşma yapan TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy ise toplantıya davet edildikleri için büyük bir memnuniyet duyduklarını ifade ederek hac ve umrede, her konuda Diyanet İşleri Başkanlığıyla işbirliği yapmayı arzu ettiklerini söyledi. Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez toplantıda yaptığı konuşmada, Hac ibadetinin gayesinin Allah rızası olduğunu ve bu gayenin kaybedilmemesi gerektiğini vurguladı. Hac ibadetinin uluslararası bir boyutunun da olduğuna işaret eden Görmez konuşmasına şöyle devam etti: “Hac ibadeti hiçbir ülkenin milli meselesi değildir. Hac ibadeti bütün dünya Müslümanlarının, İslam’ın meŞUBAT2015 SAYI:290 selesidir. Öncelikle bize ev sahipliği yapan, bizi Rahmanın misafirleri olduğunu kabul edip ülkelerine kabul eden kardeşlerimizle bizim bu konuyu açık yüreklilikle artık konuşmamız lazım. Hac ibadeti yeryüzündeki bütün Müslümanların ortak meselesidir. Bu ortak meseleyi zaman zaman konuşmak için birlikte istişareler yapmalıyız. Birlikte kararlar vermeli, kararlar almalıyız.” Kudüs Müslümanlarındır Geçmişte Kudüs’ün, umre ibadetinin bir parçası olarak kabul edildiğini ifade eden Başkan Görmez, Başkanlığımızdan bir grup temsilcinin Kudüs’e giderek oranın bütün imkânlarını gözden geçireceklerini ve umreye gitmek isteyen vatandaşlarımızdan Kudüs’e uğrayarak umreye gitmek isteyenlerin yahut Kudüs’e uğrayarak bu ibadeti bitirmek isteyenlerin, Diyanet’e müracaat etmelerini isteyeceklerini söyledi. Tarihin değiştiği ve zorlukların, sıkıntıların olduğunu bildiklerini belirten Başkan Görmez, “Bizim tarihimizde bu ibadet yapılırken, Kudüs bilhassa umre ibadetinin bir parçası kabul edilmiştir. Biz bunu terk ettik ve Kudüs’ü âdeta başka bir ülkeye teslim ettik. Kudüs, onların değil, Müslümanlarındır. Kudüs, bütün peygamberlerin makamıdır. Kudüs, Resul-ü Ekrem Aleyhisselam’ın Mescid-i Aksa’sıdır. Bir Mescid-i Akrabimiz var, yakın mescidimiz var; bir de uzaktaki mescidimiz var. İkisi de bizim mescitlerimizdir; bunları birbirinden ayıramayız.” diye konuştu. Hac ibadetinin gayesi Allah rızasıdır İki senedir memnuniyet anketleri yaptıklarını, bu anketlerle hacıların ne tür sorunlar yaşadıklarını, hangi hizmetlerden memnun olup olmadıklarını sorarak bunların tespitlerini yaptıklarını belirten Başkan Görmez konuşmasına şöyle devam etti: “Hac ibadetinin gayesi, Allah rızasıdır. Bu gayenin kaybedilmemesi gerekir. Diyanet olarak hac organizasyonunda, hem o ibadetin gaye kısmına hem de organizasyonun eksiksiz olmasına dikkat etmeliyiz. Diyanet olarak bizim yaptığımız iş12 lerin riskleri, dünya hayatıyla sınırlı değildir. Bir tek hacı adayımızın hac ibadetini Allah’ın rızasına, Peygamberin koyduğu kurallara göre yapmadan, yapamadan eğer dönmesini sağlarsak, onun ahiretteki mesuliyetinin hesabını hiçbirimiz veremeyiz. Onun için bizim bir taraftan işin organizasyon boyutunu güzelleştirmeye devam etmemiz lazım, bir taraftan da o işin gaye kısmını asla unutmamamız gerekir.” Daha sonra oturumlara geçildi. Başkanlığını Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Hasan Kâmil Yılmaz’ın yaptığı oturumda; “Kiralama, İskân ve Koordinasyon”, “Servis ve Ulaştırma” ve “Havaalanı” hizmetleri değerlendirilirken; başkanlığını Rehberlik ve Teftiş Başkanı Doç. Dr. İsmail Karagöz’ün yaptığı oturumda ise “Ayniyat”; “Basın ve Protokol”; Sağlık” ve “Kargo” hizmetleri değerlendirildi. Acenta yetkililerinin de katıldığı ikinci gün toplantıda, başkanlığını Başkan Yardımcısı Dr. Ekrem Keleş’in yaptığı oturumda; “Hac Kesin Kayıtları”, “Alt Acentalarla İlgili İş ve İşlemler”, “Hac Yolcularına Verilecek Malzemelerin Tespiti ve Değerlendirilmesi” ve “Hac Yolcularının Eğitimi” konuları tartışıldı. Başkanlığını Hac ve Umre Hizmetleri Genel Müdürü Enver Gönenç’in yaptığı oturumda da “Kiralama, İskân, Servis, Havaalanı, Yemek ve Karşılama İşlemleri”, “Denetim, Gözetim ve Rehberlik Hizmetleri”, “Fetva, İrşat ve Eğitim Hizmetleri”; “Kafile Başkanı, Din Görevlisi ve Kadın İrşat Görevlisi Hizmetleri” ve ”Arafat Hizmetleri” ele alındı. Başkanlığını Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanı Dr. Hüseyin Karapınar’ın yaptığı oturumda ise “Fetva, İrşat ve Eğitim Hizmetleri” ile “Kafile Başkanı, Din Görevlisi ve Kadın İrşat Görevlisi Hizmetleri” değerlendirildi. Oturumlarda acenta yetkilileri de söz alarak görüş ve temennilerini belirterek sorunlarını dile getirdiler. HABER BÜLTENİ Hastanelerde manevi destek dönemi başlıyor D iyanet İşleri Başkanlığı ile Sağlık Bakanlığı arasında, hastanelerde manevi destek ve dinî rehberlik kapsamında, “Hastanelerde Manevi Destek Sunmaya Yönelik İşbirliği Protokolü” imzalandı. Sağlık Bakanlığı Toplantı Salonunda, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez ve Sağlık Bakanı Prof. Dr. Mehmet Müezzinoğlu’nun katılımıyla gerçekleşen protokol töreninde konuşan Başkan Görmez, Diyanet İşleri Başkanlığının son yıllarda sosyal içerikli din hizmetleri projesi çerçevesinde, Adalet Bakanlığıyla cezaevlerindeki mahkûmlara; Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığıyla huzurevleri sakinlerine, yetimhanelerdeki çocuklara, sokak çocuklarına; Gençlik ve Spor Bakanlığıyla gençlere yönelik çok çeşitli hizmetleri başlattığını ifade etti. Hastaların manevi destek almaları, evrensel bir haktır Konuşmasında, hastalara yönelik manevi destek hizmetinin Dünya Sağlık Örgütü tarafından da kabul edilen, Evrensel Hasta Haklarının bir parçası olarak kabul edildiğini ifade eden Başkan Görmez, “Bu hakların 11. maddesince hastaların dinî destek alması, dinî vecibelerini yerine getirme hakkı, evrensel bir hak olarak kabul edilmiştir.” dedi. 1981 yılında Lizbon’da, dünyadaki bütün tabip odalarının toplandığını ve Dünya Tabipler Birliği Hasta Hakları Bildirgesi yayınladığını, o bildirgenin 6. Maddesinde, “Dinî yardım hakkı başlığı altında yer alır. Hasta uygun bir dinî temsilcinin yardımı da dâhil, ruhî ve manevi teselliyi kabul ve reddetme hakkına sahiptir.” ifadesinin yer aldığını belirten Görmez konuşmasına şöyle devam etti: “Dolayısıyla hem dünya sağlık örgütleri hem de dünyadaki bütün gelişmeler, artık hastalara manevi rehberlik, destek ve danışmanlık konusunun önemine inanmış, bu konuda önemli çalışmalar başlatmıştır. Ancak Diyanet İşleri Başkanlığı olarak 30-40 yıl gecikmiş de olsa, bu imkâna kavuşuyor olmaktan, Sağlık Bakanlığımızın öncülüğünden duyduğumuz memnuniyeti ifade etmek istiyorum. Başkanlık olarak her konuyu, bilimsel kriterler çerçevesinde ele almayı prensip olarak kabul ediyoruz. Bu nedenle 2012 yılında hastanelerde moral ve manevi destek hizmeti gündeme geldiğinde, önce Başkanlık olarak hazırlıklar yapmaya başladık. 10 arkadaşımızı Avrupa ve Amerika’da bu alanda yüksek lisans ve doktora yapmaya gönderdik. Çağdaş dünyada bu hizmetin nasıl verildiğini yerinde inceleyerek çalışmalar yaptılar. Bu konuda Ankara İlahiyat Fakültesinde de bir çalışma yapıldı. Ayraca Yüksek Öğretim Kurumumuza da ilahiyat fakültelerinin müfredatına bu konuda bir ders konulması, ilahiyat fakültelerimizdeki öğrencilerin bu hizmetlere yönelik literatürle tanışması, Diyanet İşleri Başkanlığında hizmete başlamadan önce, bu konuda bilgi sahibi olmalarını sağlamak amacıyla bir teklifimiz oldu.” 13 Organ bağışı, candan cana en büyük sadakadır Başkan Görmez, organ bağışı konusunda yaptığı çağrısını da yineleyerek “Biz, bir kişiye hayat vermeyi, bütün insanlığa hayat vermek olarak değerlendiren bir kitabın müminleriyiz. Din İşleri Yüksek Kurulumuzun belirlediği çerçevede, organ bağışı, candan cana en büyük sadakadır. Binlerce kardeşimiz, hastane köşelerinde bizlerden hayat bekliyor. Bütün vatandaşlarımızın, kardeşlerimizin daha cömert olmalarını ve bu cömertliğin her türlü cömertliğin fevkinde olduğunu ifade etmek istiyorum.” diye konuştu. Sağlık Bakanı Prof. Dr. Mehmet Müezzinoğlu da protokolün, ülkemizin sağlık hizmetleri anlayışına, hasta ve hasta yakınlarına hayırlı olmasını dileyerek 2012 yılından beri Diyanet İşleri Başkanlığı ve Sağlık Bakanlığı işbirliğiyle hasta ve hasta yakınlarına yönelik manevi hizmetler sağlayabilmek için yoğun bir çalışma gerçekleştirdiklerini söyledi. Bu kapsamda Avrupa ve Amerika’daki örnekler ve uygulamaların incelendiğini ve din adamlarına yönelik eğitimlerin gerçekleştirildiğini belirterek talep eden hasta ve hasta yakınlarına, manevi destek uzmanlarınca destek verileceğini ifade eden Bakan Müezzinoğlu, konuşmasına şöyle devam etti: “Sağlık dünyası olarak sağlığı; ruhen, fiziken ve sosyal yönden sağlıklı olma hâli diye tarif ederiz. Dolayısıyla bireyin hem fiziken hem ruhen hem de sosyal yönden sağlıklı olması için tıbbın her türlü imkânlarını kullanıyor ve her türlü desteğimizi insanlarımıza verme gayreti içinde oluyoruz. İnançların, insanların moral motivasyonu açısından, hayat değerleri açısından ciddi bir yeri var. O nedenle inanç değerlerinin de moral motivasyondaki yerini ve desteğini hisseden, arayan tüm hastalarımıza ve hasta yakınlarımıza, önümüzdeki süreçte kademeli olarak ve bu alandaki eğitimi almış din adamlarımızın sayısını artırarak yaygınlaştırmayı hedefliyoruz.” SAYI:290 ŞUBAT2015 HABER BÜLTENİ Başkan Görmez: “Fransa’daki saldırı İslam’a ve Müslümanlara yapılmış bir saldırıdır” D iyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Paris merkezli yayın yapan Charlie Hebdo Dergisine yapılan menfur saldırıya ilişkin bir basın toplantısı düzenledi. Meydana gelen menfur saldırıyı şiddetle kınadığını belirten Başkan Görmez, Paris’teki saldırıya dair, “Bu saldırı, İslam’ın ve bu yüce dine mensup Müslümanların, kendisine doğrudan yapılmış bir saldırıdır. Hiç kimse ve hiçbir Müslüman, Hz. Peygambere karşı yapılan saygısız ve seviyesiz düşüncelere karşı, onun asla tasvip etmeyeceği çirkin yöntemlerle karşılık veremez.” dedi. Saldırının İslamofobik eylemlerin arttığı bir dönemde yapılmasını manidar karşılayan Başkan Görmez, yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Bu saldırı, sadece bir dergi çalışanlarına karşı, ya da sadece Fransa’ya, Avrupa’ya, Batı’ya karşı işlenmiş bir saldırı değildir; aslında bu saldırı bir dine inansın ya da inanmasın, inanıyorsa dini ne olursa olsun, dünyanın barışa değer veren bütün insanlarına karşı yapılmış bir saldırıdır. Diyanet İşleri Başkanı olarak derin bir üzüntü içinde olduğumu ifade etmek isterim. Her şeyden önce bu saldırıyı şiddetle kınıyor, başta Fransız halkı olmak üzere tüm insanlık ailesinin acısını paylaşıyorum. Bizler, Allah’ın barış mesajına, bu çağrıyı insanlığa ulaştıran rehberler olarak bütün peygamberlere, Hz. Musa’ya, Hz. İsa’ya ve Hz. Muhammed’e inanan insanlarız. Bu insanlık dışı saldırıyı gerçekleştirenlerin, onları yönlendirenlerin ve herkesin göreceği kadar açık bir biçimde onları maşa olarak kullananların; ne Allah’a saygısı, ne herhangi bir topluluğa bağlılığı ve ne de herhangi bir dine mensubiyeti olabilir. Ne Irak’ta, ne Suriye’de ve ne de şimdi Fransa’da, çatışmayı körüklemekten, sivil insanları katletmekten ve insanların yüreğine korku salmaktan medet umanların başarı elde etmeleri mümkün değildir.” Bütün insanlık vahşete, dehşete, ŞUBAT2015 SAYI:290 şiddete ve ölüme sebep olacak her türlü eylemi lanetlemelidir Müslümanlar olarak terör ve şiddete dayalı hiçbir eylemi tasvip etmelerinin mümkün olmadığını ifade eden Başkan Görmez, “Hiçbir din, inanç ve düşünce sistemi her ne suretle olursa olsun, insanları öldürmeyi hedefleyemez. Aksine başta İslam olmak üzere bütün dinler, insana hayat vermeyi hedefler. Bütün insanlık vahşete, dehşete, şiddete ve ölüme sebep olacak her türlü eylemi lanetlemelidir. Şiddet ve terör kimden, nereden ve ne amaçla gelirse gelsin, nereye ve kime yapılırsa yapılsın, hiçbir neden ve gerekçe gösterilmeden, insanlık suçu olarak kabul edilmelidir. İslam Peygamberinin adının kullanılarak bir intikam duygusuyla yapıldığı söylenen bu katliam, rahmet ve barış elçisi Hz. Muhammed’in bütün insanlığa kazandırdığı yüce değerleri yok etmeye yönelik açık bir saldırıdır. Hz. Peygambere karşı yapılan saygısız ve seviyesiz düşüncelere karşı, onun asla tasvip etmeyeceği çirkin yöntemlerle karşılık veremez. Hz. Peygamberi kendisine rehber edinenler ancak ve ancak, onun Taif’te kendisine fiilî tacizde ve saldırıda bulunanlara karşı gösterdiği tavrı örnek alırlar.” dedi. İslam hakkında dünya çapında oluşturulmak istenen olumsuz algı; dinler ve medeniyetler arası çatışmaların oluşmasına yönelik bir çabadır Gerek İslam dünyasında yaşananların, 14 gerekse bu yaşananları sebep göstermek suretiyle İslam hakkında dünya çapında oluşturulmak istenen olumsuz algının; dinler ve medeniyetler arası çatışmaların oluşmasına yönelik bir çaba olduğunu vurgulayan Başkan Görmez konuşmasına şöyle devam etti: “Dünyanın esenliği ve güvenliği hiçbir din, ırk, toplum ve ülke halklarının provoke edilmesiyle tesis edilemez. Şiddetin, baskının ve zorbalığın, başkaca şiddetleri ve ölümleri doğurduğu, yüzyılımızın yaşadığı en acı tecrübelerden anlaşılmaktadır. Bu ve benzeri hadiselerden hareketle, ifade ve inanç özgürlüğü üzerinde yapılacak her türlü baskı ve bunlar bahane edilerek Müslüman kimliğini yok sayma düşüncesi, toplumların güvenliğini tesis edemez. Bu eylem de diğer terör eylemlerinde olduğu gibi Müslümanların en temel kavramlarını zabtetme, çarpıtma ve dönüştürme amacı taşıyor. İslam’ın olmazsa olmaz kavramları ele geçiriliyor, rehin alınıyor ve üretilmek istenen algıya uygun bir şekilde manipüle ediliyor. Bu elim olay nedeniyle, Batı kamuoyunda oluşan teessür ve infiali anlıyor ve bu teessür ve infiali biz de paylaşıyoruz. Ancak dikkat çekmek isterim ki bu teessür ve infial, gerek Müslüman halklara ve gerekse Batı’da yaşayan göçmen ve mühtedi Müslümanlara yönelik bir nefret söylemi içinde, Müslümanları topyekûn mahkûm etmek amacıyla yönlendirilebilir. Bu eylemleri gerçekleştirenler HABER BÜLTENİ tarafından, İslami simgelerin açık ve aleni bir şekilde kullanılmasını ve hatta çalınmasını kabul etmek mümkün değildir.” İslamofobinin nefrete ve düşmanlığa dönüşerek yaygınlık kazandığı bugünlerde, böyle bir eylemin gerçekleşmiş olması manidardır Bu eylemi İslam’la ilişkilendirmeye yönelik yapılan her açıklamanın, en az bu eylem kadar tahrip edici ve olumsuz sonuçlar doğurucu nitelikte olduğunu belirten Başkan Görmez, “PEGİDA örneğinde olduğu gibi İslamofobinin nefrete ve düşmanlığa dönüşerek yaygınlık kazandığı bugünlerde, böyle bir eylemin gerçekleşmiş olması manidardır. Başta İslam coğrafyasında her gün yaşanan yüzlerce ölümler olmak üzere, bütün dünyada terörden kaynaklanan her ölüm; hakka, hukuka, adalete ve barışa olan ihtiyacı her geçen gün daha da artırmaktadır. Bugün insanlığın hukuk, adalet ve barış özleminin gerçekleşmesi için aydınların, bilim adamlarının, siyasetçilerin, din adamlarının ve uluslararası tüm kuruluşların, ortak bir vicdanı harekete geçirerek sağduyulu bir şekilde ellerinden gelen bütün gayreti ortaya koyması, insanlık sınavını geçmek adına yüce bir sorumluluktur. Yaşadığımız bu zor günlerde, insanlığın; her türlü cinnet hâlinden, nefretten, vahşetten ve şiddetten uzaklaşarak aklıselim ile hareket etmesini, Cenabı Allah’tan niyaz ediyor, başta Fransız halkı olmak üzere tüm insanlık ailesinin acısını derinden paylaştığımı ifade etmek isterim.” diye konuştu. Hz. Mevlana Konya’da anıldı M evlana’nın 741. Vuslat Yıldönümü Uluslararası Anma Törenlerine katılan Başkan Görmez, gecede bir konuşma yaparak Mevlana’nın Mesnevi’sinin bir aşk ilmihâli olduğunu belirtti. Görmez, “Elbette Allah’ın kitabından başka hiçbir kitap, mahza hakikat değildir. Ancak Mesnevi, Kur’an ve Sünnetle yoğrulmuş bir aşk ilmihâlidir. Bu aşk ilmihâlinde Mevlana, varlık âleminde en büyük sevincin, müjdenin, şan, şeref, rütbe ve makamın, Allah’a kulluk olduğunu haykırır.” dedi. Medeniyet tarihimizin en zor zamanlarında Anadolu toprakları bir taraftan haçlı, bir taraftan da Moğol saldırıları altındayken, irfan geleneğimizi aşkla yoğuran; ilim, hikmet ve marifeti; sev- gi, aşk ve merhametle buluşturan âlim, hakîm, arif ve âşık Mevlana’yı rahmet, minnet, şükranla yâd ettiğini belirterek Mevlana’ya göre, var oluşun gayesinin Hakk’ın yolunda olmak olduğunu, insanın kulluğu nispetinde Hakk’a yakın olduğunu ve hakikatin Hakk’ın dininden başka yerde aranmayacağını dile getiren Başkan Görmez, “Hazreti Mevlana’nın herkesçe bilinen ve bu toplantılarda sıkça zikredilen, ‘bîzârem bîzârem’ diye biten meşhur bir rubaisi vardır. Eğer bugün Hz. Mevlana hayatta olsaydı, ‘bîzârem’ diye başlayan, ‘bîzârem’ diye biten pek çok rubaîler kaleme alırdı. Hz. Mevlana bugün iki konudan dolayı bîzârdır bizden. İki kişiden, iki zümreden bîzârdır. O, kendisini popüler kültürün bir tüketim metaı hâline getirenlerden bîzârdır, biz de bîzârız. O, kendisini İslam’ın dışında bir yerde konumlandıran, ilahi aşkı bir tarafa bırakan, hümanist ideolojilere payanda kılan tüm insanlardan bîzârdır, biz de bîzârız.” diye konuştu. Bugün üç Mevlana var Başkan Görmez, bugün üç Mevlana’nın var olduğunu belirterek bunlardan birincisinin özlediğimiz Mevlana, ikincisinin gizlediğimiz Mevlana, üçüncüsünün de ‘sema’ya hapsederek izlediğimiz Mevlana olduğunu ifade ederek konuşmasına şöyle devam etti: “Mevlana’yı, nezaketin, Hakk’ın, hakikatin, adaletin, merhametin, şefkatin kaynağı olan İslam’ın, kabalıklarla anıldığı zaman15 larda özlüyoruz. Her şeyle merhamet üzerinden bağ kuran, merhametin göğü Peygamberimizin (s.a.s.) adını, vahşetlerine bahane yapanları gördükçe özlüyoruz. Barışın ta kendisi, huzurun mayası İslam’ın görüntüsünün, eli kanlı cahillerin kof sloganlarıyla, kalbi kararmış zalimlerin fotoğraflarıyla kirletildiği tuzaklardan geçerken özlüyoruz. Dergâhına gelen sarhoşun kendisine değil, sarhoşluğuna şefkat eden nezaketiyle, ‘Şarabı o içmiş ama siz sarhoş olmuşsunuz!’ diyerek insanın cevherini göremeyenleri uyandırışıyla özlüyoruz. İslam’ın taraftarlığa indirgendiği, hakikatin kimi ellerde tekelleştirilmek istendiği günlerde, Firavun gibi azgın bir kulun karşısında bile, âlemlerin Rabbinin Mûsa (a.s.) gibi elçisinden beklediği kavl-i leyyin’in, kardeşlerden bile esirgendiği şu günlerde özlüyoruz Mevlana’yı.” Mevlana’yı ‘sema’ya indirgeyerek onu bîzâr kıldık Peygamberce yaşamak yerine, hevesince yaşamayı teşvik eden pembe propagandalarda, gözü yaşlı ama kalpsiz, peygamber aşığı görünümlü ama itaatsiz, sığ “sufizm” etiketlerinde gizlediğimizi belirten Başkan Görmez, “Mevlana’yı ‘sema’ya indirgeyerek düğünlerde ve derneklerde izlemeye kalkışarak onu bîzâr kıldık. Bir de izlediğimiz Mevlana var ki o da ‘sema’ya indirgeyerek düğünlerde ve derneklerde izlemeye kalkıştığımız ve bu şekilde SAYI:290 ŞUBAT2015 HABER BÜLTENİ onu bîzâr kıldığımız Mevlana.” dedi. Başkan Görmez konuşmasını, Mevlana’nın şu sözleriyle sonlandırdı: “Ya Rab! Beni, bu alaycı nefsin elinde bırakma! Beni, Senden başkasıyla uzlaşmak zorunda bırakma! Ben, nefsimin fitnesinden daima Sana sığınırım. Ben, Seninim, beni tekrar bana bırakma!” Vuslat törenine katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise konuşmasında şunları söyledi: “Mevlana eserlerini öyle bir aşk ile meşk etmişti ki vuslatından 741 sene sonra dahi bir araya geliyor, onu yâd ediyor, onun düğün gecesinde birbirimizle muhabbet ediyor, sohbet ediyoruz.” Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasına şöyle devam etti: “Şunu özellikle hatırlatmak isterim ki Mevlana, arkasında sadece yazılı eserler ve sönmeyen fikirler bırakmış insan değildir, Hazreti Mevlana arkasında aşk ile yoğrulmuş o tür eserler, aşktan ilham almış fikirler bıraktığı için sadece bu salonda değil, 780 bin kilometrekare içinde de bir muhabbet ve uhuvvet iklimini muhafaza edebiliyoruz. Eğer bir vatanımız varsa, bu Mevlana gibi gönül dostlarının sayesindedir. Bir ülkemiz, bayrağımız, istiklalimiz varsa, bu Mevlana, Yunus Emre, Hacı Bektaş Veli ve Hacı Bayram Veli gibi ulu mimarların sayesindedir. Eğer, bugün tek millet olarak kardeşçe, hür ve bağımsız yaşama imkânına sahipsek, bu Selahaddin Eyyübi kadar, Sultan Kılıçaraslan kadar, Sultan Alparslan kadar; biliniz ki Hazreti Mevlana’nın, Ahmed Yesevi’nin, Ahmedi Hayrani’nin aşk ile yoğurdukları eserlerinin neticesidir. Bütün şehitlerimiz, gazilerimiz gibi medeniyetimize ve milletimize ilmi, idraki, irfanı, hikmeti taşımış olan aziz gönül mimarlarımızı, medeniyet mimarlarımızı da bu vuslat günü vesilesiyle hürmetle, minnetle yâd ediyor, Allah hepsinden razı olsun diyorum.” Mevlana’nın Vuslatını 741. Yılında Anma Töreninde daha sonra, Kültür ve Turizm Bakanlığı İstanbul Tarihî Türk Müziği Topluluğu, Genel Sanat Yönetmenleri Ahmet Özhan solistliğinde, tasavvuf müziğinden eserler seslendirdi. Program, sema gösterisi ile sona erdi. ŞUBAT2015 SAYI:290 Mehmet Akif Ersoy kabri başında anıldı D iyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, vefatının 78. yıl dönümü nedeniyle İstiklal Marşı Şairimiz Mehmet Akif Ersoy’un, Edirnekapı Şehitliği’ndeki kabrini ziyaret etti. Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’nın da Başkan Görmez’e eşlik ettiği ziyarette, Akif’in kabri başında Kur’an-ı Kerim okunup dualar edildi. Akif’in kabri başında dua eden Başkan Görmez, Mehmet Akif Ersoy’un, bir iman ve istiklal şairi olarak hayatını bu millete adadığını belirterek, “O, İstiklal şiirini bu milletimize ebedi bir dua olarak ele aldı. Allah’ım, onun bu ebedi duasını ebediyete kadar baki eyle. O, büyük duasında, ‘Bu ezanlar ki şehadetleri dinin temeli, ebedi yurdumun üstünde benim inlemeli’ dedi. Bu ülkenin semalarından şehadetin temeli olan ezanı hiçbir zaman eksik eyleme Allah’ım.” diye konuştu. Milli Eğitim Bakanı Avcı da “Çocuklarımıza çok teşekkür ediyorum, buraya, bu soğuk günde geldikleri için. Akif’imizi andıkları için. Öğretmenlerimize çok teşekkür ediyorum, öğrencilerimizi buraya getirdikleri ve onları üşütmedikleri için.” diye konuştu. Ziyaretin ardından Başkan Görmez ve Bakan Avcı, Mehmet Akif Ersoy’u anmak için gelen öğretmen ve öğrencilerle bir süre sohbet etti, hatıra fotoğrafı çektirdi. Diyanet’ten, gençlere dijital Safahat armağanı Diyanet İşleri Başkanlığının gençlere yönelik hizmetleri sürüyor. Başkanlığımız, İstiklal Şairi Mehmet Akif Ersoy’un 78. vefat yıldönümünde, gençlere yeni bir hizmet sunarak Akif’in unutulmaz eseri Safahat’ı dijital ortama taşıdı. İstiklal Şairi ve fikir adamı Mehmet Akif Ersoy’un tüm şiirlerinin toplandığı Safahat adlı eseri; bütün içeriğiyle dijital ortama taşınarak gençlerin kullanımına sunuldu. Mobil versiyonu da bulunan eser, sanatçı Hayri Küçükdeniz tarafından seslendirildi. Safahat’ın dijital versiyonuna, Mustafa Nadir Önay’ın hazırladığı, “Mehmet Akif Ersoy Belgeseli” de eklendi. Diyanet İşleri Başkanlığının gençlere yönelik geliştirdiği hizmete, Diyanet İşleri Başkanlığının resmîi web sitesinden ve tüm mobil marketlerden ulaşılabiliyor. 16 HABER BÜLTENİ 41 yeni ilçe müftüsü ve 30 eğitim görevlisi hizmete başladı A tamaları yapılan 41 ilçe müftüsü ve 30 eğitim görevlisi, Başkanlığımızda düzenlenen 9 günlük seminerin ardından görev yerlerine uğurlandılar. Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, göreve yeni başlayan ilçe müftüleri ve eğitim görevlileriyle Başkanlığımız Konferans Salonunda bir araya geldi. Toplantıda bir konuşma yapan Başkan Görmez, göreve yeni başlayan ilçe müftüleri ve eğitim görevlilerine önemli hatırlatmalarda bulundu. Diyanet camiasında üzerinde dikkatle durulması gereken hususların altını çizerek şöyle dedi: “Diyanet camiası olarak hepimizin üzerinde durması gereken bir konu var. Öncelikle taşıdığımız vazifelerin tanımlarını yeniden gözden geçirmemiz gerekiyor. Müftü, vaiz, imamhatip tanımlarının üzerinde yeniden durmamız gerekiyor. Müftü, imamları idare eden, Diyanet’in ilçe müdürü gibi bir tanımla değil, gerçekten müftîlik sıfatıyla göreve başlaması gerekiyor. Müftîlik sıfatı, sadece gelip soru soran kişilere cevap vermek demek değildir. İl ve ilçe müftüleri, şehrin dinî, manevi, ahlaki, kültürel hayatını, ruhunu ayakta tutan insandır. Şehrin manevi hayatı nasıl ayakta tutulur? Bunun gayreti içinde olması gerekir. Sadece imamları idare etmekle bu olmaz. Müftüler, görev yapacakları şehrin dinî, manevi, ahlaki, kültürel sorunlarından da haberdar olması gerekir.” Diyanet sürekli yükselen bir değer olmuştur Din görevlisinin muhatap kitlesini çok iyi tanıması gerektiğini, görev yaptığı şehirde ne tür kötülükler var? Boşanma oranları nedir? Kaç aile dağılmıştır? Sokağa terk edilmiş kaç çocuk var? Kaç tane yetim var? Alkol girmiş mi bu şehre? Uyuşturucu giriyor mu? Hastanelerde kaç hasta var? Kendisini eve hapsetmiş kaç kişi var? Ne kadar engelli var? Bu engellilerin kaç tanesi hayatın içindedir? Vakit namazlarına, Cuma namazlarına kaç kişi geliyor? Cuma günleri, cami cemaatine neler verebiliyoruz? Bütün bunları tespit edip masasında bulundurmayan bir müftünün, o şehrin dinî ve manevi hayatına yön vermesinin mümkün olmadığını ifade eden Başkan Görmez, “Diyanet sürekli yükselen bir değer olmuştur. Kendi tarihinde Diyanet kadar bir gün sonrası, bir gün öncesinden daha iyi olan bir kurum yoktur. Sürekli bir gün sonramız, bir gün öncemizden çok daha iyidir. Ancak olmamız gereken yerde değiliz. Eksiklerimiz var. Din gayretimizi, ruhumuzu, aşkımızı, heyecanımızı her zaman diri tutmak zorundayız. O yüzden ilk olarak yapacağınız iş, beraber görev yapacağınız arkadaşlara, din gönüllülüğünü aşılamak olmalıdır. Her 17 müftümüzü masasında değil, mihrapta ve minberde görmek isterim. Eğer her müftümüz; Cuma günü bir minberde değilse, sabah namazlarında mihrapta değilse, vazifesini hakkıyla yapmıyor demektir. Her sabah bir camide olmalı, cemaat onları görmelidir. Halkla çok iyi ilişki kurulması gerekir. Sivil toplum kuruluşlarıyla da ilişkileri geliştirmek gerekir. O kuruluşlarla da sık sık bir araya gelerek şehrin manevi ruhuna nasıl hizmet edeceğinizin planlarını yapacaksınız.” şeklinde konuştu. En önemli eğitim ihlas, samimiyet ve ahlak eğitimidir Eğitim görevlilerine de büyük hizmetler düştüğünü belirten Başkan Görmez, “Din gönüllüsü kardeşlerimizin eğitimi son derece önemlidir. Onlara kıraat, tilavet, hitabet eğitimi verirken asıl dikkat etmemiz gereken husus; ihlas, samimiyet ve ahlak eğitimidir. Bizim eğitimimizde kıraat, tilavet eğitimiyle ihlas, ahlak ve samimiyet eğitimi de verilmelidir. Annenin evladına kaşıkla süt verdiği gibi o kıraat eğitiminin yanında ihlas, samimiyet ve ahlak eğitimi verilmezse verim alamayız. Kâl eğitimiyle birlikte hâl eğitimi de verilmek zorundadır.” dedi. 41 ilçe müftüsü ve 30 eğitim görevlisinden oluşan grup, Başkan Görmez’in başarı dilekleriyle görev yerlerine uğurlandı. SAYI:290 ŞUBAT2015 HABER BÜLTENİ Gerede Müftülük hizmet binası ve Merkez Kur’an Kursu hizmete açıldı B olu-Gerede’de yapımı tamamlanan İlçe Müftülük binası ve Merkez Kur’an Kursu, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez tarafından hizmete açıldı. Açılışa, Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. M. Emin Özafşar, Vali Ahmet Zahteroğulları, Bolu Milletvekilleri Fehmi Küpçü, Ali Ercoşkun, Dini Yayınlar Genel Müdürü Dr. Yüksel Salman, Strateji Geliştirme Başkanı Dr. Necdet Subaşı, Din İşleri Yüksek Kurulu Üyesi Prof. Dr. Bünyamin Erul, Bolu İl Müftüsü İzani Turan, Düzce İl Müftüsü Selami Emen, Ankara Müftüsü Prof. Dr. Mefail Hızlı, İlçe Kaymakamı Arslan Yurt, Belediye Başkanı Mustafa Allar, Belediye Başkanı Alaaddin Yılmaz, Garnizon Komutanı Arif Haktan Doğan, İller İdaresi Genel Müdürü Ali Fidan, Yüksek Öğretim Kurulu Denetim Üyesi Prof. Dr. İrfan Aycan, Düzce Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Funda Sivrikaya Şerifoğlu, İlçe Müftüsü Hasan İzmirli, belediye başkanları, daire amirleri, ilçe müftüleri, işadamları ve çok sayıda vatandaş katıldı. Pogramın açılışında bir konuşma yapan Başkan Görmez, İlçe Müftülüğü ve Merkez Kur’an Kursu’nun hem fiziki yapısı, hem de fonksiyonu itibariyle tarih ve kültürümüzü yansıtması bakımından, resmî kurumlarımıza ve dinî mabetlerimize örnek olması gerektiğini söyledi. Müftülüklerin, resmî bir kurum olmakla birlikte, eğitim ve sosyal mekânlarıyla herkesin rahat bir şekilde girebildiği, dertlerini anlatabildiği bir yer olması gerektiğini ifade eden Başkan Görmez, “Herhangi bir insan, burada dinî bir müessese var ŞUBAT2015 SAYI:290 diye gönül rahatlığıyla buraya gelebilmelidir. Eserin meydana gelmesinde büyük gayret gösteren İlçe Müftüsü Hasan İzmirli’ye ve emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.” dedi. Açılışın ardından, Müftülük Hizmet Binası ve Merkez Kur’an Kursu’nun yapımında emeği geçenlere, Başkan Görmez tarafından onur belgesi takdim edildi. İlçe Müftüsü İzmirli’nin yaptığı duanın ardından, kurdelenin kesilmesiyle bina hizmete açıldı. Diğer yandan Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Emin Özafşar, ilçede görev yapan din görevlilerine, “Manevi Rehberlik Ahlaki Örneklik Misyonumuz” konulu bir konferans verdi. Özafşar konuşmasında din gönüllüsünün, ‘nübüvvet, velayet ve şahadet’ şuuru içerisinde yaşaması gerektiğini; peygamberleri, âlimleri ve şehitleri; diğer insanlardan farklı kılan unsurun, adanmışlık ruhu olduğunu ifade etti. Birbirimize asla haset etmememiz gerektiğine vurgu yapan Özafşar, din görevlilerine görevleriyle ilgili önemli bilgiler vererek konuşmasına şöyle devam etti: “Şahsiyetimizin temelleri dörttür: Sıdk, ülfet, tevazu ve itkândır. Kök değerlerimiz ise uhuvvet, muhabbet, merhamet ve rıfktır. Bu değerlerimizle hayata ve mesleğimize hazırlanabilirsek bizlerden, Hakk da halk da memnun olur. İmkânlarımız nispetinde İslam’a ve insanlığa hizmet etmeliyiz.” dedi. Bu arada İlçe Müftülüğü tarafından tertip edilen, “Gençlik Oturumu” programına katılan Prof. Dr. Mehmet Emin Özafşar, gençlerle sohbet etti. Peygamberlerin hayatların18 dan örnekler vererek gençlere nelere özen göstermeleri gerektiğini anlatan Özafşar, gençlerin hem beden, hem de gönül sağlığına dikkat etmeleri gerektiği hususunda bilgi verdi. Öte yandan Dini Yayınlar Genel Müdürü Dr. Yüksel Salman da din görevlilerine, “Din ve Medya” konulu bir konferans verdi. Salman konferansında, Diyanet İşleri Başkanlığının kuruluşundan, günümüze kadarki hizmetlerini anlatarak Başkanlığın yayın hizmetlerine verdiği öneme değindi. Dinî Yayınlar Genel Müdürlüğünün çağdaş yayıncılık ilkelerini göz önünde bulunduran bir anlayışla yayın hizmetlerini yürütmeye devam ettiğini belirten Salman, Başkanlığımızın yayın hizmetlerinin, insanımızın manevi dünyasını geliştirerek iç huzurunu sağlaması, ahlaki yaşantısını güzelleştirmesi ve toplumumuzun birlik, beraberlik ve kardeşlik duygularını geliştirmesi, huzur ve dayanışma içerisinde yaşamasına katkı sağlamasının en büyük hedefleri olduğunu söyledi. Strateji Geliştirme Başkanı Dr. Necdet Subaşı da Müftülük Konferans Salonu’nda din görevlilerine, “Biz Hangi Dünyada Yaşıyoruz” başlıklı bir konferans verdi. Subaşı konferansında, din görevlilerinin daha verimli hizmetler üretebilmeleri için neler yapmaları gerektiğini anlattı. Ayrıca, Ankara İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Recai Doğan da “İletişim ve Bilişim Çağında Manevi Lider Olmak” konulu bir konferans verdi. HABER BÜLTENİ Altındağ İlçe Müftülüğü yeni hizmet binasına kavuştu A ltındağ İlçe Müftülüğünün yeni hizmet binası, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Başbakan eski Yardımcısı Ankara Milletvekili Emrullah İşler’in katıldığı törenle hizmete açıldı. Altındağ İlçe Müftülüğü hizmet binasının yapımında emeği geçen herkese teşekkür eden Başkan Görmez, mekânların önemli olduğunu, ancak önemli olanın hizmetlerin muhtevasının değişmesi gerektiğini vurguladı. Diyanet İşleri Başkanlığı olarak son yıllarda görev tanımlarının değişmesi için çalıştıklarını ifade eden Başkan Görmez, konuşmasına şöyle devam etti: “Cami sadece namaz kılma mekânı, imam sadece namaz kıldırma görevlisi değildir. İmam, toplumun dertleriyle ilgilenen, gözyaşlarını dindiren, yetimle, fakirle, sokak çocuklarıyla ilgilenen ve onlarla dost olan, nerede sıkıntısı olan bir vatandaşımız varsa, onun dertleriyle ilgilenen bir din gönüllüsüdür. Bizim yeni tanımımız, atanmış din görevlisi değil, adanmış din gönüllüsüdür.” Müftülükler, bir şefkat yuvası, merhamet ocağı olmalıdır Müftünün sıradan bir bürokrat, sadece imamların amiri, Diyanet’in görevlisi değil; o şehrin dinî ve manevi hayatıyla ilgilenen, gençlerle, yaşlılarla, kadınlarla, çocuklarla, ailelerle ve onların her türlü sorunlarıyla ilgilenen, İslam’ın rahmet mesajını her yana ulaştıran insan olduğunu belirten Başkan Görmez, “Müftülükler sıradan bir devlet dairesi değildir. Her vatandaşın derdini anlattığı, derdine çare aradığı bir mekân olmalıdır aynı zamanda. Orası bir şefkat yuvası, merhamet ocağı olmalıdır. Türkiye’nin her tarafında arkadaşlarımızla birlikte bu görev tanımlarımızı değiştirmeye çalışıyoruz. Din hizmeti sadece namaz, oruç, hac gibi ibadetlere indirgenemez. Yol üzerindeki insanlara eziyet veren bir şeyi kaldırıp yerine koymayı, imanın tarifine yerleştirmiş bir Peygamberin ümmetiyiz. Ben, binamızın hayırlara vesile olmasını diliyorum.” dedi. Törene, Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Emin Özafşar, Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanı Dr. Hüseyin Karapınar, bürokratlar ve çok sayıda vatandaş katıldı. sitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Burhaneddin Tatar, Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Gürbüz Deniz, Yıldırım Bayezid Üniversitesi İslami İlimler Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Murat Demirkol ve Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Yard. Doç. Dr. Engin Erdem fikirleriyle katkı sağladılar. İki oturum hâlinde gerçekleştirilen çalıştayın ilk oturumunda; kongrenin fikri altyapısının oluşturulması amacıyla din, dil ve düşünce; dinî ilimler, mantık ve felsefe, İslam medeniyeti ve felsefe, modern batı felsefesi ve din, çağdaş İslam düşünce ve felsefesi, ana başlıkları üzerinde duruldu. Katılımcılar, İslam dünyasında felsefenin yaşadığı donukluğun, toplumsal kaosun ortaya çıkmasında etkili olduğu konusunda ortak bir görüş beyan ettiler. Günümüzde felsefeye yönelik önyargıların tarihsel dinamiklerini tespit edecek ve din-felsefe ilişkisi üzerinde sunulacak bildirilerin, Diyanet İşleri Başkanlığı açısından anlamlı olacağı konusunda hemfikir oldular. Çalıştayda, Diyanet İşleri Başkanlığının VII. Dinî Yayınlar Kongresinin temasının, ‘Din, Düşünce ve Felsefe’ olarak belirlenmesinin, düşünce dünyamız açısından anlamlı olduğuna vurgu yapıldı. VII. Dinî Yayınlar Kongresi Çalıştayı yapıldı 2015 yılı Ekim ayında yapılacak olan VII. Dinî Yayınlar Kongresinin birinci çalıştayı, Diyanet İşleri Başkanlığında yapıldı. Çalıştaya Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Emin Özafşar, Strateji Geliştirme Başkanı Dr. Necdet Subaşı ve Dini Yayınlar Genel Müdürü Dr. Yüksel Salman, Daire Başkanları Dr. Faruk Görgülü, Yunus Akkaya ve Yıldıray Kaplan katıldı. ‘Din, Düşünce ve Felsefe’ konusu ekseninde gerçekleştirilecek kongrenin çalıştayına katılan; Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İlhan Kutluer, Medeniyet Üniversitesi Felsefe Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İhsan Fazlıoğlu, 19 Mayıs Üniver- 19 SAYI:290 ŞUBAT2015 HABER BÜLTENİ I. Uyuşturucu ile Mücadele Şûrası Ankara’da yapıldı I. Uyuşturucu İle Mücadele Şûrası, 28-29 Kasım 2014 tarihleri arasında Ankara Ticaret Odası Toplantı Salonunda, Başbakan Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu’nun katılımıyla yapıldı. Şûra’da; TBMM Sağlık Aile Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu Başkanı Necdet Ünüver, Koordinatör Bakan olarak Sağlık Bakanı Prof. Dr. Mehmet Müezzinoğlu, Uyuşturucu ile Mücadele Yüksek Kurulu Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç birer konuşma yaptılar. Başbakan Davutoğlu, şûrada bir konuşma yaparak şûranın her üç yılda bir yapılmasının planlandığını, ülkemizin ve dünyanın önemli sorun- larından birisi olan uyuşturucuyla mücadelede etkili olacağını belirtti. Şûraya, konunun uzmanı akademisyenler, rehber öğretmenler, yerel yönetim temsilcileri ve bazı sivil toplum kuruluşu temsilcileri ile Başkanlığımızdan Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü Sosyal ve Kültürel İçerikli Din Hizmetleri Daire Başkanı Abdurrahman Han ve aynı daireden İsmail Özgören, İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Adana, Antalya, Mersin, Konya, Diyarbakır, Samsun, Erzurum İl Müftülüklerinin İl Müftü Yardımcıları ile uzman personel katıldı. Çok sayıda vatandaşın ilgiyle takip ettiği şûra’da; uyuşturucu ve madde bağımlığının, insanlığı tehdit eden dünyanın en ciddi sorunlarından birisi olduğu vurgulandı. Hangi yaşta olursa olsun, esrar, eroin, uyuşturucu hap, tiner, bonzai, sigara, alkol gibi maddelerin kullanımının, bunlara bağlı gelişen hastalıklara sebep olduğu açıklandı. Katılımcılara Diyanet İşleri Başkanlığınca, toplumun zararlı alışkanlıklardan korunması yönünde yapılan çalışmalarla ilgili bilgiler verildi. Başkanlığın konu hakkında; camilerde hutbe ve vaaz; basılı, süreli, sesli, görsel yayınlarla, konferans, sempozyum, seminer, panel, Diyanet TV, Diyanet Radyo, mahalli radyo ve TV’lerde düzenlenen dinî muhtevalı programlar yoluyla yaptığı, önleyici, aydınlatıcı çalışmaları anlatıldı. Şûra’ya sunulan önerilerin, Uyuşturucu İle Mücadele Kurulu’nda ele alındıktan sonra, Uyuşturucu İle Mücadele Yüksek Kurulu’na sunulacağı, alınan kararlar çerçevesinde Resmî Gazete’de yayımlandıktan sonra uygulamaya konulacağı bildirildi. “Kur’an-ı Kerim ve Senarist Oryantalistler” konulu konferansa yoğun ilgi D iyanet İşleri Başkanlığı Eğitim Hizmetleri Genel Müdürlüğü, Emekli Diyanet İşleri Başkanı Dr. Tayyar Altıkulaç’ın konuşmacı olarak katıldığı, “Kur’an-ı Kerim ve Senarist Oryantalistler” konulu bir konferans düzenledi. Başkanlık Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen konferansa, Başkanlığımız merkez personeli ve Rıfat Börekçi Eğitim Merkezi kursiyerleri katıldı. Dr. Tayyar Altıkulaç yaptığı konuşmada, oryantalizmin tanımı, tarihî süreci ve oryantalistlerin, Kur’an ile ilgili çalışmaları hakkında bilgi verdi. İslam dünyasının, kendi tarihi ve kültürel mirasını öğrenme konusunda yeterli ilgi ve alakayı göstermediğini belirten Altıkulaç, oryantalistlerin İslam dünyasıyla ilgili çalışmalarının önemli bir kısmının ön yargılı bir perspektife sahip olduğunu anlattı. Bugün elimizde bulunan ve en eski Mushaf örnekleri olarak kabul ŞUBAT2015 SAYI:290 edilen Topkapı, Taşkent, TİEM (Türk İslam Eserleri Müzesi), Kahire, Londra, Paris ve Saint Petersburg kütüphanelerindeki mevcut Mushaflarla ilgili açıklama yapan Dr. Tayyar Altıkulaç, elimizde bulunan Mushafların, Hz. Osman (r.a.) döneminde İslam merkezlerine gönderilen Mushaf nüshalarından çoğaltıldığını söyledi. Söz konusu Mushaflara dair araştırmalarına değinen Altıkulaç, “Birbirinden farklı 20 dönem ve coğrafyalarda yazılmış olmalarına rağmen yazı karakterleri, satır sayıları gibi imlâ tarzındaki farklılıklar dışında hepsinin aynı olması, kıraat imamlarının okuyuşlarıyla örtüşmesi, Kur’an-ı Kerim üzerinde oluşturulmaya çalışılan senaryoları tamamen boşa çıkarmaktadır.” dedi. Konferans, Eğitim Hizmetleri Genel Müdürü Prof. Dr. Ali Erbaş’ın teşekkür konuşmasıyla sona erdi. HABER BÜLTENİ MÜFTÜLÜKLERDEN İlahiyat Fakültelerinde, Aile ve Dinî Rehberlik Büroları tanıtıldı Düzce Konuralp Kız Kur’an Kursuna ek bina yapılıyor S D akarya, Ankara, Eskişehir, Konya ve Bolu’daki ilahiyat fakültelerinde, “Misyon ve Toplumsal Fonksiyonları Açısından Aile ve Dinî Rehberlik Büroları” konulu seminerler düzenlendi. Aile yapısının korunmasına katkı sağlanması ve toplumumuzun aile hakkında doğru bilgilendirilmesi amacıyla, Aile ve Dinî Rehberlik Büroları çeşitli il ve ilçe müftülüklerinde hizmet sunuyor. Bu bürolarda verilen dinî danışmanlık ve rehberlik hizmetlerinin tanıtımı amacıyla, Sakarya ve Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi öğrencilerine yönelik düzenlenen seminerlerde konuşan, Başkanlığımız Aile ve Dinî Rehberlik Daire Başkanı Sedide Akbulut, büroların aileyle ilgili sorunların çözümüne ilişkin yaptığı çalışmaları anlatarak hizmetlerin huzur ve mutluluğun sağlanması açısından çok önemli olduğunu söyledi. Bu büroların sosyal hizmet kurumlarında sunduğu manevi destek ve rehberlik hizmetlerine de değinen Akbulut, ilahiyat fakültesinde öğrenim gören öğrencilerin ileride görev yapılabilecek bir saha olarak kariyer planlamalarına, Aile ve Dinî Rehberlik Bürolarını da ilave etmeleri gerektiğini, bugünün öğrencilerinin ileride meslektaşları olacağını söyledi. Öğrencilerin yoğun ilgi gösterdiği seminerlere 2015 yılında da devam edileceği bildirildi. üzce İl Müftülüğüne bağlı Konuralp Kız Kur’an Kursu ek hizmet binasının temeli törenle atıldı. Temel atma törenine, Düzce Valisi Ali İhsan Su, Belediye Başkanı Mehmet Keleş, İl Müftüsü Selami Emen, Bolu İl Müftüsü İzani Turan, Gerede Müftüsü Hasan İzmirli, ilçe müftüleri, din görevlileri, Kur’an kursu öğreticileri ve çok sayıda vatandaş katıldı. Programın açılışında bir konuşma yapan Vali Ali İhsan Su, Peygamber Efendimizin: “Benden sonra size iki şey bırakıyorum. Birisi Kur’an, diğeri ise sünnetim. Bunlara sarılarak yolunuza devam edin.” hadisini hatırlatarak kursun yapımında emeği geçenlere teşekkür etti. İl Müftüsü Selami Emen de 200 öğrenci kapasiteli olacak kursun arsasının merhum Bedrettin Çalışkanoğlu tarafından finanse edildiğini; 4 bin 285 m2 alan üzerinde inşa edilecek kursun, hayırseverlerin katkılarıyla yapılacağını ve yaklaşık 3 milyon TL’ye mal olacağını söyledi. Diğer yandan vatandaşların sabah namazlarına ilgisini artırmak; birlik, beraberlik ve kardeşlik duygularını geliştirmek amacıyla Merkez Büyük Camii’nde, sabah namazı buluşmaları programı düzenlendi. Programda, İl Müftüsü Selami Emen tarafından, cemaate Riyazü’s-Salihin’den dersler verildi. Antalya’da umre semineri A ntalya İl Müftülüğü, umreye gidecek vatandaşlarımıza dinî konularda rehberlik yapmak üzere görevlendirilmesi planlanan tecrübesiz din görevlileri ile Kur’an kursu öğreticilerinin bilgilendirilmesi amacıyla Kemer ve Göynük’te bir seminer düzenledi. Seminerin açılış konuşmasını yapan İl Müftüsü Osman Artan, konuşmasında umre hakkında kısa bir bilgilendirme yaptı. Seminerlerde konuşan Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Hasan Kâmil Yılmaz, seminere katılan görevlilere umre ibadetini yapan vatandaşlarımıza hizmet etmek üzere görevlendirilmenin ne derece ulvi bir görev olduğunu, bu görevi yapacak din görevlilerinin, bu hizmeti layıkıyla yerine getireceğini bildiğini ve emin olduğunu söyledi. Diğer yandan İl Müftülüğü ile Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı arasında, serbest denetimliliğe tabi mahkûmların, camilerin temizlenmesinde çalıştırılması konusunda protokol imzalandı. Protokol gereğince mahkûmların, camilerin temizlenmesinde din görevlilerine yardımcı olacakları bildirildi. 21 SAYI:290 ŞUBAT2015 HABER BÜLTENİ MÜFTÜLÜKLERDEN Çankırı’da “Gençliği Bekleyen Manevi Tehlikeler” konulu konferans Çankırı Müftülüğü, Gençlik Hizmetleri ve Spor Müdürlüğü ile Karatekin Üniversitesi Düşünce Topluluğu birlikte, “Gençliği Bekleyen Manevi Tehlikeler” konulu bir konferans düzenledi. Başkanlığımız Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü Cami Hizmetleri Daire Başkanı Selahaddin Çelebi’nin konuşmacı olarak katıldığı konferansa, İl Müftüsü Arslan Türk, Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Gürhan Yıldız, Müftü Yardımcısı Uğur Demirel, Anadolu İmam-Hatip Lisesi Müdürü Mürsel Eroğlu, din görevlileri ve gençler yoğun ilgi gösterdi. Çelebi verdiği konferansta, gençleri her zaman camilerde görmek istediklerini belirterek gençlerin camilere gelmesini sağlamak amacıyla Başkanlık olarak çeşitli etkinlikler düzenlediklerini söyledi. Sanatsal Çalışmalar Sergisi Ankara’da açıldı Başkanlığımız Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü Sosyal ve Kültürel İçerikli Din Hizmetleri Daire Başkanlığı tarafından, sanatsal faaliyetlerde bulunan personelin eserleri bir araya getirilerek sergilendi. Kocatepe Camii fuar alanında açılan sergi, sanatseverlerin beğenisine sunuldu. Açılışını Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez’in yaptığı; içerisinde tezhip, ebru, hat, yağlı boya, filografi, kaligrafi, ahşap yakma, çini, maket gibi alanlarda toplam 125 eserin bulunduğu sergi, Kocatepe Camii fuar alanında ve Ahmed Hamdi Akseki Camii fuaye alanında sanatseverlerle buluşturuldu. Elazığ’da icazet töreni E lazığ İl Müftülüğü tarafından hafızlığını tamamlayan kız öğrencilere, Edibe Can Müftülük Sitesi Konferans Salonu’nda düzenlenen törenle ‘Onur Belgesi’ verildi. Merasime, İl Müftüsü Peyami Güngör, hafızlığını tamamlayan öğrenciler ile aileleri katıldı. Hacı Sıdıka Dumandağ ile Edibe Can Kız Kur’an Kursunda hafızlığını tamamlayarak Elazığ’da yapılan hafızlık tespit sınavlarında hafızlık belgesi alan 8 kız öğrenci için Edibe Can Konferans Salonunda, “Hafızlık Merasimi” düzenlendi. İl Müftüsü Peyami Güngör açılışta yaptığı konuşmada, hafızlığın önemi ve hafızlığın tarihsel gelişimi ve önemini anlattı. Öğrencilerin okuduğu şiir ve ilahilerin ardından, hafızların okuduğu kısa sûrelerle devam eden törende, ömrünü Kur’an hizmetine adayan ŞUBAT2015 SAYI:290 Hafız Abdullah Nazırlı da bir konuşma yaparak hafızları tebrik etti. Yapılan duanın ardından hıfzını tamamlayan 8 kız öğrenciye belgeleri takdim edildi. Vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği tören, hafızlara taçlarının takılması ve hayırseverler tarafından hazırlanan hediyelerin takdimiyle sona erdi. Öte yandan Elazığ Hacı Hamdi Başaran Yatılı Erkek Kur’an Kursu’nda hafızlıklarını tamamlayan 20 öğrenci için de Merkez İzzetpaşa Camii’nde, “Hafızlık Merasimi” düzenlendi. Vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği programın açılışında bir konuşma yapan İl Müftüsü Peyami Güngör, hafızlığın peygamber mesleği olduğunu, Peygamberimizin her yıl Cebrail (a.s.) ile birlikte Kur’an-ı Kerim’i karşılıklı okuduğunu, Kur’an-ı Kerim’in karşılıklı baştan sona okun22 ması ve dinlenmesinin sünnet, ezberlemenin farz-ı kifâye olduğunu anlattı. Hafızların programda okuduğu sûreler davetlilere duygulu anlar yaşattı. Yapılan duanın ardından hafızlara icazetleri, İl Müftüsü Peyami Güngör, İl Müftü Yardımcısı Mevlüt Şahiner, Elazığ Camii ve Kur’an Kursları Dernekleri Federasyonu Başkanı Aydın Şimşek ve hafızların hocaları tarafından verildi. HABER BÜLTENİ MÜFTÜLÜKLERDEN Karabük Müftülüğü, öğrenci kulüp temsilcileriyle toplantı yaptı K arabük İl Müftülüğü, Karabük Üniversitesi bünyesinde faaliyet gösteren öğrenci kulüpleri temsilcileriyle bir toplantı düzenledi. Karabük Öğretmenevinde düzenlenen toplantıya, İl Müftüsü Halil Bektaş, Karabük Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İbrahim Kadı, İl müftü yardımcıları, daire amirleri, gençlik liderleri katıldı. İl Müftüsü Halil Bektaş toplantıda yaptığı konuşmada, İl Müftülüğü tarafından gençlere yönelik dinî, sosyal ve kültürel faaliyetlerle ilgili bilgi vererek öğrencilerle görüş alışverişinde bulundu. Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İbrahim Kadı ise yaptığı konuşmada, Karabük Üniversitesinin ilkler ve ilkeler üniversitesi olduğunu; öğrencilere yönelik düzenlenen etkinliklere katkı sağlayabilecek kurum ve kuruluşlarla ortak çalışmalar yürüttüklerini belirterek etkinliklere katkılarından dolayı İl Müftülüğüne teşekkür etti. Öğrenci kulüp temsilcileri de yaptıkları konuşmalarda, çalışma alanları ile ilgili bilgi verdiler ve yapılacak müşterek etkinliklere katkı sağlayacaklarını söyledi- ler. Toplantı sonunda öğrencilere, Başkanlığımız yayını kitap hediye edildi. Öte yandan İl Müftülüğü ve TİDEF işbirliğiyle din görevlilerine yönelik, “Etkili Din Görevlisi Eğitim ve Gelişim Semineri” düzenlendi. Seminerin açılışında bir konuşma yapan İl Müftüsü Halil Bektaş, din gönüllüleri olarak hizmet ve sorumluluklarının büyük olduğunu belirterek “Din hizmetlerini daha etkin ve verimli yürütebilmek için kendimizi sürekli yenilemeli ve geliştirmeliyiz.” dedi. Seminerde, Manisa Eğitim Merkezinden Hüseyin Öresin, “Din Hizmetleri ve Etkili İletişim”; Kurumsal ve Halkla İlişkiler Uzmanı Zafer Hekimoğlu, “Temsil Bilinci ve Protokol Bilgileri”; Ondokuz Mayıs Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Köylü, “Danışma ve Rehberlik”; Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Koç da “Din Hizmetinde İlkeler ve Tarihimizden Örnekler” konularında sunum yaptılar. İki gün süren seminerin sonunda katılımcılara, İl Müftüsü Halil Bektaş tarafından katılım belgesi verildi. Isparta’da “Maddeden Manaya” konulu proje I sparta İl Müftülüğü ve İl Kredi Yurtlar Kurumu Müdürlüğünün işbirliğiyle, üniversite öğrencilerine yönelik, “Kur’an ve Hayat” konulu bir konferans düzenlendi. Konferansa, İl Müftüsü Galip Akın, İl Kredi Yurtlar Kurumu Müdürü Mustafa Erçevikbaş, daire amirleri ve üniversite öğrencileri katıldı. İl Müftüsü Galip Akın programda yaptığı konuşmada, Kur’an’ın insanlığın hidayet kaynağı ve hayat kitabı olduğunu söyledi. Kur’an-ı Kerim’in ilk emrinin “Oku” olduğuna vurgu yapan Müftü Akın, gençlerimizin kâinatı, insanı ve Kur’an’ı okuması, anlaması ve hayatına tatbik etmesi gerektiğini ifade etti. Gönen Vaizi Cengiz Önder, Müzik Öğretmeni Serkan Dönder ve Bey 23 Camii İmam-Hatibi Sait Kılınç tarafından sunulan tasavvuf musikisi konseri, dinleyenlere duygulu anlar yaşattı. İl Müftüsü Akın’ın öğrencilerin sorularını cevaplandırmasının ardından program sona erdi. Diğer yandan İl Müftülüğü ve sivil toplum kuruluşları işbirliğiyle yürütülen proje kapsamında, Merkez Kavaklı Camii’nde sabah namazında gençlerle cami buluşması gerçekleştirildi. İl Müftüsü Galip Akın programda yaptığı konuşmada, gençlerin fitnelerden sakınmaları gerektiğini, bugün İslam dünyasındaki akan kanın, Müslümanların İslam’ı hayatlarına tam uygulayamamalarından kaynaklandığını ifade etti. SAYI:290 ŞUBAT2015 HABER BÜLTENİ MÜFTÜLÜKLERDEN Kayseri’de ‘Aile Okulu’ seminerleri Siirt’te “Kardeş Aile” projesi K ayseri İl Müftülüğü Aile ve Dinî Rehberlik Bürosu tarafından düzenlenen, “Aile Okulu” seminerlerinin ilki Hacılar İlçesinde yapıldı. Hacılar Genç İşadamları Derneği Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen seminere, İl Müftüsü Ali Maraşlıgil, il müftü yardımcıları, İlçe Müftüsü Emin Haspolat, İl Müftülüğü Eğitim Uzmanı Dr. Mustafa Yalçınkaya, il ve ilçe vaizleri, din görevlileri, Kur’an kursu öğreticileri ve aileleri katıldı. İlçe Müftüsü Emin Haspolat’ın açılış konuşmasıyla başlayan seminerde İl Müftü Yardımcısı Salih Sezik, “Aile Okulu” programı ile ilgili bilgi verdi. İl Müftüsü Ali Maraşlıgil de seminerde yaptığı konuşmada, İslam toplumunda ve ülkemizde büyük değeri olan ailenin önemini anlatarak ailenin bozulması için yoğun çaba sarf edenlerin olduğunu söyledi. Seminerde, Vaiz Kevser Serap Eliaçık, “Eşlere Tavsiyeler”; Uzman Vaiz Cansever Dokuz, “Aileyi Ayakta Tutan Değerler”; İncesu Vaizi Arafat Demir, “Teknolojinin Aileye Etkisi”; Melikgazi Vaizi H. İbrahim Erdoğan, “Aile İçi İletişim”; Eğitim Uzmanı Dr. Mustafa Yalçınkaya da “Örnek Aile Modeli” konulu sunumlar yaptılar. İl Müftülüğü Aile ve Dinî Rehberlik Bürosu tarafından düzenlenen “Aile Okulu” seminerleri, Yahyalı, Develi ve Talas ilçelerinde de gerçekleştirildi. Aile ve ailenin öneminin anlatıldığı seminerlerin, vatandaşlarımız tarafından yoğun ilgi gördüğü bildirildi. Diğer yandan İl Müftüsü Ali Maraşlıgil tarafından, Kayseri Polis Meslek Yüksekokulu Konferans Salonu’nda PMYO ŞUBAT2015 SAYI:290 öğrencilerine, “Millî ve Manevi Değerlerimiz” konulu bir konferans verildi. Müftü Maraşlıgil konferansta yaptığı konuşmada, millî ve manevi değerler denince, Allah ve Resulüne saygı-sevgi; vatan ve bayrağımıza saygı ve sevgi anlaşıldığını söyledi. Bu sevgi ve saygıyı yok etmeye çalışanlar olduğunu belirten Maraşlıgil, buna asla müsaade edilmeyeceğini ifade etti. Ayrıca İl Müftüsü Ali Maraşlıgil, Kayseri Gençlik Merkezinde, gençlere millî ve manevi değerlerimiz konulu bir sohbet verdi. Programa, Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Murat Eskici ve İl Müftü Yardımcısı Salih Sezik de katıldı. İl Müftüsü Maraşlıgil sohbette, ülkenin geleceğini şekillendirecek gençlerin, millî ve manevi değerlerine sahip çıkması gerektiğini söyledi. S iirt İl Müftülüğünce başlatılan, ‘Kardeş Aile projesi’ çalışması çerçevesinde, ildeki yetim, öksüz, Suriyeli ve diğer mültecilere yardım eli uzatıldı. İl Müftülüğü, din görevlilerinin iki kardeş ailenin ihtiyaçlarını karşılamak üzere çalışmalar yapmalarını istedi. İlk olarak Kardeş Aile ziyareti, İl Müftüsü Faruk Arvas, Şube Müdürü Zeki Dildirim’in, Suriye’deki iç savaştan ülkemize sığınan ve Siirt Üniversitesinde eğitim gören öğrencileri ziyaretiyle gerçekleştirildi. Projeyle ilgili bir açıklama yapan İl Müftüsü Arvas, her cami ve Kur’an kursunun birer yetim ve mülteci kardeş ailesi olduğunu, onlara daha iyi şartlarda hizmet verebilmek için din görevlileri ve Kur’an kursu öğreticileriyle çalışmalara başladıklarını söyledi. Iğdır’da Kur’an-ı Kerim hizmetiçi eğitim kursu I ğdır İl Müftülüğü Kur’an kursu öğreticilerini, Kur’an öğrenme ve öğretme konusunda bilgilendirmek amacıyla, “Kur’an-ı Kerim Hizmetiçi Eğitim Kursu” düzenledi. Müftülük Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen kursun sonunda, başarılı olan kursiyerlere törenle katılım belgeleri verildi. Törende bir konuşma yapan İl Müftüsü Cüneyt Kulaz, Kur’an kursu öğreticilerinin gelişen şartlara göre yeni bilgilere ihtiyaçları olduğunu belirterek öğreticilerin, Kur’an-ı Kerim’i iyi öğretmeleri ve öğrencilerini Kur’an ahlakı ile eğitmeleri gerektiğini söyledi. 24 HABER BÜLTENİ MÜFTÜLÜKLERDEN Kırşehir’de Kur’an kursu öğreticilerine hizmetiçi eğitim kursu K ırşehir İl Müftülüğü, kız Kur’an kursu öğreticilerine yönelik, “Hizmetiçi Eğitim Kursu” düzenledi. Rehber Öğretici Sema Erdem Çiftçi tarafından verilen kursta kursiyerlere, din hizmetlerinde Kur’an kursu öğreticiliğinin ve Kur’an-ı Kerim’i usulüne uygun okumanın önemi, Kur’an öğretiminde kur sisteminin uygulanışı, yetişkin eğitiminde temel özellikler, ezber, tecvit, dualar ve meharic-i huruf konularında eğitim verildi. Kursun sonunda kursiyerlere, törenle katılım belgeleri verildi. Belge törenine, İl Müftüsü Mehmet Şahin, İl Müftü Yardımcısı Şinasi Öztürk ve Din Hizmetleri ve Eğitimi Şube Müdürü İsmail Koç, Rehber Öğretici Sema Erdem Çiftçi ve kursiyerler katıldı. İl Müftüsü Şahin’in, kursiyerlere katılım belgelerini takdim etmesinin ardından program sona erdi. Öte yandan İl Müftüsü Mehmet Şahin ve Merkez Cacabey Camii İmam-Hatibi Mehmet Saka’nın öğreticiliğinde, Bölge Yatılı Kur’an Kursu’nda, “Kur’an-ı Kerim Hizmetiçi Eğitim Kursu” düzenlendi. Din görevlilerinin katıldığı kursta kursiyerlere, Kur’an-ı Kerim’i güzel okuma, imamlık ve müezzinlik becerisi, Kur’an-ı Kerim okumaya giriş, tecvit uygulamaları konularında bilgi verildi. Ayrıca, Mermerler Kız Kur’an Kursunda da kız Kur’an kursu öğreticilerine yönelik, “Kur’an-ı Kerim Hizmetiçi Eğitim Kursu” düzenlendi. Kur’an Kursu Öğreticisi Arzu Demircan’ın öğreticiliğini yaptığı kursta kursiyerlere, Kur’an-ı Kerim’i talim üzere okuma, tecvit ve mahreç uygulamaları konularında dersler verildi. Kursun sonunda kursiyerlere, İl Müftüsü Mehmet Şahin ve Din Hizmetleri ve Eğitim Şube Müdürü İsmail Koç tarafından katılım belgeleri verildi. Mardin’de ‘Proje Döngüsü Yönetimi ve Proje Yazma Eğitimi’ semineri M ardin Valiliği Avrupa Birliği Projeler Koordinasyon Merkezince din görevlilerine yönelik olarak düzenlenen, “Proje Döngüsü Yönetimi ve Proje Yazma Eğitimi” semineri, Müftülük Toplantı Salonu’nda gerçekleştirildi. Seminere, Mardin Vali Yardımcısı Bahattin Çelik, İl Müftüsü Dursun Ali Coşkun, İl Müftü Yardımcısı İsmail Ünal, Artuklu İlçe Müftüsü Mustafa Ali Işık, Mardin Valiliği AB Proje Ofisi Genel Koordinatörü Burhan Köse, İl Sosyal Etüt ve Proje Müdürü Murat Kaya, din görevlileri ve müftülük personeli katıldı. Seminerde katılımcılara Burhan Köse ve Murat Kaya tarafın- dan proje döngüsü yönetimi ile ilgili bilgi verildi. Seminerin açılışında bir konuşma yapan İl Müftüsü Dursun Ali Çoşkun, seminerde katılımcılara, ‘Projenin Döngüsü Yönetimi, Proje Yazma ve Uygulanması’ ile ilgili teorik ve pratik bilgiler verildiğini belirtti. Programın sonunda katılımcılara, PCM Eğitimi sertifikaları takdim edildi. Diğer yandan İl Müftülüğü, Müftülük Konferans Salonu’nda Eğitimci-Yazar NLP (Nöro Linguistik Programming) Uzmanı Alişan Kapaklıkaya’nın konuşmacı olarak katıldığı, “Ruhumuzu Aydınlatan Önderler” konulu bir konferans düzenledi. Programa, İl Müftüsü Dursun Ali Coşkun, İl Müftü Yardımcısı İsmail Ünal, Kızıltepe İlçe Müftüsü Mahsum Taşçı, Artuklu İlçe Müftüsü Mustafa Ali Işık, Yeşilli İlçe Müftüsü 25 Selahattin Yılmaz ve din görevlileri katıldı. Din görevlilerinin ilgiyle takip ettiği konferansta, Alişan Kapaklıkaya, din görevlilerinin toplumun önderleri olduğunu, davranışları ve yaşantıları ile insanlara örnek olmaları gerektiğini söyledi Müftülük görevlileri, din görevlileri ve vatandaşların katılımıyla ilde başlatılan sabah namazı buluşmaları devam ediyor. Tarihî Kasımiye Medresesinde gerçekleştirilen programa, Başkanlık Müfettişlerinden Dr. Mustafa Asım Coşkun, İl Müftüsü Dursun Ali Coşkun, İl Müftü Yardımcısı İsmail Ünal, Artuklu İlçe Müftüsü Mustafa Ali Işık, din görevlileri, müftülük personeli ve vatandaşlar katıldı. Programda bir konuşma yapan Dr. Mustafa Asım Coşkun, din hizmetlerinde imam-hatip ve müezzin-kayyımlığın önemine değinerek bu tür etkinliklerin hizmette verimliliğe katkı sağladığını söyledi. İl Müftüsü Dursun Ali Coşkun da ayet ve hadislerden örnekler vererek din hizmetlerinin önemini anlattı. SAYI:290 ŞUBAT2015 HABER BÜLTENİ MÜFTÜLÜKLERDEN Malatya’da 43 hafız törenle taçlarını giydi Merkezefendi’de görme engellilere Kur’an eğitimi D M alatya İl Müftülüğü, Battalgazi ve Yeşilyurt İlçe Müftülüklerine bağlı kız Kur’an kurslarında hafızlığını tamamlayan, 43 kız hafız için hafızlık merasimi düzenlendi. Merasime Vali Süleyman Kamçı, Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Çakır, İl Müftüsü Ümit Çimen, il müftü yardımcıları, ilçe müftüleri, Kur’an kursu öğreticileri ve vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi. İl Müftüsü Ümit Çimen, Allah’ın Kelamını hıfzeden ve Peygamberimiz Efendimizin, ‘Ümmetimin şereflileri; onu ezberleyen, onu taşıyan hafızlardır.’ müjdesine nail olan hafızların merasiminde bir arada olmaktan mutluluk duyduğunu belirterek hafızları tebrik etti. Hafızların yetişmesinde özveri ile çalışan kurs öğreticilerine, ailelerine ve hayırseverlere teşekkür etti. Hafızların okudukları Kur’an-ı Kerim ve ilahilerin ardından, İl Müftüsü Ümit Çimen’in yaptığı hatim duası, hafızlara taçlarının takılması, Vali Süleyman Kamçı ile Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Çakır’ın, hafızlara birer altın hediye etmesi, diplomaları ve çeşitli ödüller verilmesiyle program sona erdi. Sinop’ta bilgi ve tecrübe çalıştayı S inop İl Müftülüğü tarafından düzenlenen, “Müftülükler Arası Bilgi ve Tecrübe Paylaşımı Çalıştayı”, Sinop Üniversitesi Ahmet Muhip Dıranas Uygulama Otelinde gerçekleştirildi. Müftülük hizmetlerinde etkinlik ve verimliliği artırmaya yönelik düzenlenen çalıştaya, İl Müftüsü Mustafa Erkan, il müftü yardımcıları, kurum müdürleri, ilçe müftüleri, il ve ilçelerdeki müftülük görevlileri katıldı. İl Müftüsü Mustafa Erkan açılışta yaptığı konuşmada, bilgi paylaşımı amacıyla düzenlenen ŞUBAT2015 SAYI:290 çalıştayın faydalı olduğunu söyledi. Programda ilçe müftüleri, ilçelerinde gerçekleştirdikleri hizmetlerini sinevizyon gösterimi eşliğinde anlattılar. Çalıştayda, cami içi ve cami dışı hizmetler, eğitim hizmetleri, idari ve mali hizmetler, personel hizmetleri, cami merkezli sosyal faaliyetler konularında sunumlar yapılarak değerlendirmelerde bulunuldu. Müftülükler arası ilişkiler ve hizmetlerin değerlendirildiği çalıştayın, personel açısından faydalı geçtiği bildirildi. 26 enizli-Merkezefendi İlçe Müftülüğüne bağlı Bahçelievler Kur’an Kursu’nda, Braille alfabesiyle Kur’an-ı Kerim öğrenen görme engelli öğrenciler için ödül töreni düzenlendi. Valilik Toplantı Salonunda yapılan törene, İlçe Müftüsü Gencal Şenyayla, din görevlileri, Kur’an kursu öğreticileri, öğrenciler ve velileri katıldı. Törende bir konuşma yapan İlçe Müftüsü Şenyayla, Kur’an-ı Kerim’i öğrenmek ve okumak için özveri ve gayretin yeterli olduğunu söyledi. Kur’an kursu öğreticileri Emine Conkuş ve Fatma Parlak da törende birer konuşma yaparak Kur’an-ı Kerim öğrenme ve öğretmenin önemini anlattılar. Öğrencilerin okuduğu Kur’an-ı Kerim, seslendirdikleri ilahi ve kasideler, dinleyenlere duygulu anlar yaşattı. Diğer yandan ilçenin Gümüşler Yeni Mahallesinde, merhum hayırsever Süleyman Demirci ve eşi Ümmü Demirci adına, Kur’an kursu yapılmak üzere bağışlanan binada bakım ve onarım yapılarak törenle Kur’an kursu olarak hizmete açıldı. Törene, İl Müftüsü Veysel Çakı, İlçe Belediye Başkanı Muhammet Subaşıoğlu, İlçe Müftüsü Gencal Şenyayla, din görevlileri, Kur’an kursu öğreticileri ve çok sayıda vatandaş katıldı. İlçe Müftüsü Gencal Şenyayla programın açılışında yaptığı konuşmada, Kur’an-ı Kerim öğrenme ve öğretmenin hayırlı bir iş olduğunu söyleyerek katkılarından dolayı hayırseverlere teşekkür etti. İlçe Müftüsü Gencal Şenyayla gayretli çalışmalarından dolayı Gümüşler Yeni Mahalle Camii İmam-Hatibi Erol Yolcu’ya plaket takdim etti. HABER BÜLTENİ MÜFTÜLÜKLERDEN Darende’de coşkulu hafızlık merasimi M alatya-Darende Müftülüğüne bağlı Hulusi Efendi Erkek Yatılı Kur’an Kursu’nda, hafızlıklarını tamamlayan öğrenciler için icazet ve belge merasimi düzenlendi. Darende Somuncu Baba Camii’nde gerçekleştirilen merasime, Kayseri Vali Yardımcısı Mehmet Aktaş, Darende Kaymakamı Bünyamin Kuş¸ İl Müftüsü Ümit Çimen, il müftü yardımcıları, İlçe Müftüsü Ahmet Varol, daire amirleri, Kur’an kursu öğreticileri, din görevlileri ve çok sayıda vatandaş katıldı. Programın açılışında bir konuşma yapan İlçe Müftüsü Ahmet Varol, hafızlığın önemini anlatarak gösterdikleri başarılardan dolayı öğrencileri, öğretmenleri ve velilerini tebrik etti. İl Müftüsü Ümit Çimen de konuşmasında, Kur’an-ı Kerim’i ezberleyenlerin her iki dünyada da mutluluğa ereceklerini söyledi. Merasim, hafız öğrencilere belge ve hediyelerinin verilmesinin ardından yapılan dua ile sona erdi. Mudanya Göynüklü Mahallesi Üçer Camii ibadete açıldı B ursa-Mudanya İlçe Müftülüğü, Bursa Büyükşehir Belediyesi ve hayırsever Şerafettin ve Nizamettin Üçer’in katkılarıyla, Mudanya-Göynüklü Mahallesinde yaptırılan Üçer Camii törenle ibadete açıldı. Açılış törenine, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, İlçe Müftüsü Ömer Faruk Kesimoğlu, din görevlileri, Kur’an kursu öğreticileri ve çok sayıda vatandaş katıldı. Törende bir konuşma yapan İlçe Müftüsü Kesimoğlu, Büyükşehir Belediyesi tarafından caminin çevre düzenlemesinin yapıldığını kaydederek desteklerinden dolayı Başkan Altepe’ye teşekkür plaketi verdi. Başkan Recep Altepe de yaptığı konuşmada, caminin yapımına katkıda bulunan Şerafettin ve Nizamettin Üçer’i tebrik ederek Göynüklü Mahallesine böyle güzel bir eser kazandırılmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Yapılan dua ve kılınan Cuma namazının ardından cami ibadete açıldı. Çarşamba Hasbahçe Yatılı Kız Kur’an Kursu’nda taç giyme merasimi S amsun-Çarşamba İlçe Müftülüğüne bağlı Hasbahçe Yatılı Kız Kur’an Kursu’nda hıfzını tamamlayan hafızlar için icazet merasimi düzenlendi. Cemil Şensoy Kültür Merkezi’nde düzenlenen programa, Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü Aile ve Dinî Rehberlik Daire Başkanı Sedide Akbulut, İl Müftüsü Yrd. Doç. Dr. Hayrettin Öztürk, Çarşamba Belediye Başkanı Av. Hüseyin Dündar, Samsun eski İl Müftüsü İsmail Cömert, il müftü yardımcıları, ilçe müftüleri, emekli müftüler, daire amirleri, Kur’an kursu öğreticileri, din görevlileri, öğretmenler, muhtarlar ve çok sayıda davetli katıldı. İlçe Müftüsü Sıtkı Kaya programın açılışında yaptığı konuşmada; hafız öğrencilere, ai27 lelerine ve onları yetiştiren hocalarına teşekkür etti. İl Müftüsü Yrd. Doç. Dr. Hayrettin Öztürk de yaptığı konuşmada, Peygamberimizin hafızlık ve hafızlara verdiği önemi, Kur’an-ı Kerim’den örneklerle anlattı. Aile ve Dinî Rehberlik Daire Başkanı Sedide Akbulut ise “Toplumda kadın alçaldıkça, o toplum da alçalır. Kadın yükseldikçe, toplum da yükselir. Kursta başarıyla eğitimlerini tamamlayarak icazet belgelerini alan, Kur’an-ı nakış nakış işleyen kızlarımızı tebrik ediyorum. Bir hafızın yetişmesi demek, bir ilim adamının yetişmesi demektir. Bir hafızın kaybedilmesi demek, bir ilim adamının kaybedilmesi demektir. Toplumumuz, kadınlarımızın başarılarıyla yükseliyor.” diye konuştu. Daha sonra hafız olan 12 kız öğrenciye taçları takılarak icazet belgeleri ve hediyeleri takdim edildi. SAYI:290 ŞUBAT2015 HABER BÜLTENİ MÜFTÜLÜKLERDEN Çat’ta hizmetiçi eğitim kursu E rzurum-Çat İlçe Müftülüğü, din görevlileri için ‘Kur’an-ı Kerim Hizmetiçi Eğitim Kursu’ düzenledi. İlçe Vaizi Cevat Güneş’in rehberliğinde, 15 personelin katılımıyla gerçekleştirilen kursta dersler, teorik ve uygulamalı olarak verildi. Kur’an-ı Kerim’i doğru ve güzel okumanın din hizmetleri açısından büyük önem arz ettiğini ifade eden Müftü Kılıç, din görevlilerinin Kur’an-ı Kerim’i en güzel şekilde okumak ve öğretmekle sorumlu olduklarını söyledi. Kurslarla personelin Kur’an-ı Kerim’i daha güzel okumalarına ve mesleki yeteneklerinin gelişmesine katkı sağladıklarını belirten Kılıç, tüm personelin bu eğitimlere katılacağını ifade etti. Merkez Camii’nde gerçekleştirilen ve vatandaşların ilgiyle takip ettiği Kur’an-ı Kerim ziyafeti programının sonunda, kursiyerlere katılım belgeleri takdim edildi. Çankaya’da din görevlilerine hizmetiçi eğitim kursu A nkara-Çankaya İlçe Müftülüğü, cami hizmetlerinin etkin ve verimli yürütülmesi ve hizmet kalitesinin yükseltilmesi amacıyla, ‘Kur’an-ı Kerim Hizmetiçi Eğitim Kursu’ düzenledi. Din görevlilerinin Kur’an-ı Kerim’i usulüne uygun olarak okuması ve öğrenmesi amacıyla düzenlenen kursa, kamu kurumlarındaki camilerde görev yapan on üç personel katıldı. Kursta kursiyerlere, Başkanlığımız Mushafları İnceleme ve Kıraat Kurulu Eski Başkanı Turhan Baycan tarafından, Kur’an-ı Kerim’i güzel okuma, ezber, kıraat, tecvit, talim, mahreç dersleri verildi. Kursun sonunda düzenlenen veda programında bir konuşma yapan Turhan Baycan, ilgilerinden dolayı kursiyerleri tebrik ederek görevlerinde başarılar diledi. Hediye takdiminin ardından tören sona erdi. Belen’de Kur’an-ı Kerim hizmetiçi eğitim kursu Gerze’de sabah namazı buluşmaları H atay-Belen İlçe Müftülüğü, din hizmetlerindeki verimliliği artırmak amacıyla, ‘Kur’an-ı Kerim Hizmetiçi Eğitim Kursu’ düzenledi. Din hizmetlerinde kaliteyi artırmak, yeni gelişmelere karşı personelin bilgi, beceri ve yeteneklerini yenilemek ve geliştirmek, Kur’an-ı Kerim’i usulüne uygun okumalarını sağlamak amacıyla düzenlenen kursa, din görevlileri yoğun ilgi gösterdi. 15 imam-hatibin katıldığı kursun sonunda başarılı olan kursiyerlere, İlçe Müftüsü Âdem Cankurt tarafından katılım belgeleri takdim edildi. Kursun sona ermesi dolayısıyla, Merkez Tosyalı Camii Toplantı Salonu’nda bir tören gerçekleştirildi. Başarılı olan kursiyerlere katılım belgelerinin verildiği tören, yapılan duayla sona erdi. ŞUBAT2015 SAYI:290 S inop-Gerze İlçe Müftülüğüne bağlı camilerde düzenlenen sabah namazı buluşmaları vatandaşlardan yoğun ilgi görüyor. Cemaat arasında birlik, beraberlik ve kardeşlik duygularını geliştirmek amacıyla düzenlenen ‘Cami Buluşmaları’ programları devam ediyor. Site Camii’nde gerçekleştirilen programa, İlçe Müftüsü Ali Işık, emekli ve çalışan din görevlileri, esnaf ve çok sayıda vatandaş iştirak etti. Programın açılışında bir konuşma yapan Müftü Işık, birlik ve beraberliğe en çok ihtiyaç duyduğumuz bu zamanda, vatandaşlarla bir arada olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek emeği geçenlere teşekkür etti. 28 HABER BÜLTENİ MÜFTÜLÜKLERDEN Bosna-Hersek Doboj Müftüsü’nden Gaziemir’e ziyaret K ardeş şehir Bosna-Hersek’in Doğu Doboj kenti Müftüsü Bayro El Cafic başkanlığındaki bir heyet, İzmir-Gaziemir Müftülüğünü ziyaret etti. Doboj Müftüsü Bayro El Cafic, Emmaus Vakfı Başkanı Muhammed Yasir, Sancak Hayrat Vakfı Başkanı Mirsad Bekiroviç, İzmir İl Müftü Yardımcısı Muharrem Gül, İlçe Müftü Vekili Sıddık Durmuş ve Konak İlçe Müftüsü Zeki Aksoy ile birlikte, bazı sivil toplum kuruluşlarını ziyaret ederek görüşmelerde bulundular. Görüşmelerde, savaş sonrası yaşanan güçlükler, savaş mağduru insanların hayat mücadeleleri ve son dönemde yaşanan sel felaketi sebebiyle mağdur olan insanlara yapılan hizmetler ve Bosnalı gençlerin asimile olmaması için yapılan çalışmalar ve projeler değerlendirildi. Heyet, Gaziemir İlçe Müftülüğünce daha Mezitli’de sertifika töreni M ersin-Mezitli İlçe Müftülüğü tarafından din görevlilerine yönelik düzenlenen, ‘Hizmetiçi Eğitim Kursu’nu başarıyla tamamlayan kursiyerlere, Mezitli Merkez Kur’an Kursu’nda düzenlenen törenle sertifikaları verildi. Törene, Kaymakam Nazım Madenoğlu, İlçe Müftüsü Nusret Karabiber, Halk Eğitim Müdürü Ali Turna, mülki amirler ve kursiyerler katıldı. Kursiyerlere sertifikalarını takdim eden Kaymakam Nazım Madenoğlu, gayretli çalışmalarından dolayı Müftü Nusret Karabiber ve kursiyerleri tebrik etti. Din görevlilerinin gelişen teknolojiye ve şartlara göre kendilerini yenilemelerinden duyduğu memnuniyeti dile getiren Madenoğlu, personelin eğitimine yönelik çalışmaların devam etmesi temennisinde bulundu. İlçe Müftüsü Nusret Karabiber, personelin gelişimi ve daha iyi bir din hiz- önce yapılan temel ihtiyaç malzemeleri, kurban ve nakdi bağışlar nedeniyle İlçe Müftüsü Mustafa Temel’e ve katkıda bulunan hayırseverlere teşekkür etti. Dazkırı’da hizmetiçi eğitim kursu meti sunmalarına yönelik eğitimlerin devam edeceğini söyledi. Diğer yandan İlçe Müftülüğü ve Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğünün işbirliğiyle kadınlara yönelik, “Çocuk Bakımı ve Oyun Odası Gelişimsel Etkinlikleri Programı” düzenlendi. Programı başarıyla bitirenlere sertifikaları, Mezitli Merkez Kur’an Kursunda geçekleştirilen törenle verildi. Törene, Kaymakam Nazım Madenoğlu, İlçe Müftüsü Nusret Karabiber, Halk Eğitim Müdürü Ali Turna, daire amirleri ve vatandaşlar katıldı. Ayrıca, Müftülük Kadın Kolları tarafından düzenlenen, “Sağlıklı Hayat ve Sağlıklı Beslenme” konulu konferans, Aklan Düğün Salonu’nda gerçekleştirildi. Diyetisyen Filiz Şahin tarafından verilen konferansa, din görevlileri, Kur’an kursu öğreticileri ve vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi. 29 A fyonkarahisar-Dazkırı İlçe Müftülüğü, din hizmetlerinde verimliliği artırmak amacıyla din görevlilerine yönelik hizmetiçi eğitim kursu düzenledi. İlçe Vaizi Ramazan Koç tarafından verilen kursa, 14 personel katıldı. İlçe Müftüsü Recep Çakmak kursun açılışında yaptığı konuşmada, kurslarda edinilen bilgileri hayata uygulamanın önemini belirterek kursiyerlere, öğrendiklerini unutmamaları için düzenli tekrar yapmaları tavsiyesinde bulundu. Eğitimden duydukları memnuniyeti dile getiren kursiyerler, bu tür kursların daha sık düzenlenmesi temennisinde bulundular. SAYI:290 ŞUBAT2015 HABER BÜLTENİ MÜFTÜLÜKLERDEN Medine Müdafii Fahrettin Paşa Esenler’de anıldı İ stanbul-Esenler Müftülüğü ve Esenler Belediye Başkanlığı’nın işbirliğiyle, Esenler Belediyesi Kadir Topbaş Kültür Merkezi’nde sergilenen Medine Müdafii Fahrettin Paşa ve Medine savunmasını anlatan, “Komutan” adlı tiyatro gösterisi yoğun ilgi gördü. Fahrettin Paşa’yı ve büyük mücadelesini konu alan, “Komutan” adlı gösteriye, İlçe Müftüsü Halil Şekerci, din görevlileri, Kur’an kursu öğreticileri ve çok sayıda vatandaş katıldı. Müftü Şekerci programın açılışında yaptığı konuşmada, Fahrettin Paşa ve Medine savunmasının önemine değinerek Fahrettin Paşa’nın Medine savunmasında gösterdiği mücadeleyi anlattı. Müftü Şekerci, Fahrettin Paşa’nın adını yaşatmak amacıyla eski görev yeri olan Adana-Ceyhan ilçesinde yaptırdıkları camiye onun ismini verdiklerini söyledi. Peygamber sevdalısı Osmanlı Paşasını ve İngilizlere karşı yaptığı Medine savunmasını ve vefakâr Osmanlı askerinin mücadelesini konu alan tiyatro gösterisi, davetlilere duygulu anlar yaşattı. Çaycuma’da ‘Cami ve Gençlik Kolları’ kuruldu D inî, sosyal ve kültürel programlarla ortaokul, lise ve üniversite geçlerini camilerin manevi atmosferiyle buluşturmak amacıyla, Zonguldak-Çaycuma İlçe Müftülüğüne bağlı 236 camide “Cami ve Gençlik Kolları” oluşturuldu. Camilerde kurulan gençlik kolları ile ilgili açıklama yapan İlçe Müftüsü Ömer Keskin, ilçede gençlerin ve öğrencilerin camilerle buluşturulması amacıyla çalışma başlattıklarını ve tüm personelle istişare toplantıları yaparak camilerde gençlik kolları oluşturduklarını söyledi. Bu çerçevede 236 camide gençlere yönelik haftalık buluşmalar, sohbet toplantıları düzenlediklerini ve uygulamaya koydukları dinî, sosyal ve kültürel programlarla ortaokul, lise ve üniversite gençlerini camilerle daha fazla buluşturmayı hedeflediklerini belirtti. Yenişehir’de öğretmenlerle istişare toplantısı Emekli müftü yardımcısı 30 ayda hafız oldu M E ersin-Yenişehir İlçe Müftülüğü, ilçedeki okullarda görev yapan Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmenleri ile istişare toplantısı düzenledi. Yenişehir Suphi Öner Öğretmenevinde, İl Müftüsü Ali Melek’in başkanlığında gerçekleştirilen toplantıya, İlçe Müftüsü Halil Uzun, İlçe Milli Eğitim Müdürü Kâmil Çelebiyılmaz ve din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmenleri katıldı. Toplantıda konuşan İl Müftüsü Ali Melek, Başkanlığımızın ‘Cami ve ŞUBAT2015 SAYI:290 Gençlik’ etkinlikleri kapsamında, öğretmenlerle gençlere yönelik yapılması planlanan çalışmalar hakkında görüş alışverişinde bulunduklarını söyledi. Toplantıda öğretmenler, öğrencilere yönelik etkinliklerle ilgili görüşlerini dile getirdiler. Mescidi olmayan veya mescidi olup tefrişe ihtiyaç duyulan okulların tespit edilmesi, okullarda kitaplıklar oluşturulması ve eksikliklerin giderilmesi için görüş alışverişinde bulunuldu. 30 mekli Kütahya Müftü Yardımcısı Kâmil Turan, emekli olduktan sonra başladığı hafızlık çalışmasını 30 ayda tamamlayarak hafız oldu. Afyon’un Döver Kasabasında doğan ve Kütahya’da hayatını sürdüren 67 yaşındaki Turan, 2010 yılında başladığı hafızlık çalışmalarını 30 ayda tamamlayarak hafız oldu. Hafız olmaya hazırlanan gençlere tavsiyelerde bulunan Turan, hafız olmak için yaşın değil, azmin ve sabrın gerekli olduğunu söyledi. HABER BÜLTENİ MÜFTÜLÜKLERDEN Susurluk Aziziye Mahallesi Camii restore edildi Serik’te Kur’an kursu öğrencilerinden örnek davranış A ntalya-Serik İlçe Müftülüğüne bağlı Orta Mahalle Kur’an Kursu öğrencileri, her ay iki yetime sahip çıkarak örnek bir davranış sergilediler. Kur’an Kursu Öğreticisi Hasibe Güler’in teşvikiyle öğrenciler, her ay iki yetimi kardeş edindiler. “Her gün 10.000’e yakın çocuğun yetim kaldığı dünyamızda, ayda 90 lira ile bir yetim çocuğa destek verebiliriz ve ona umut olabiliriz.” düşüncesiyle harekete geçen kurs öğrencileri, aralarında topladıkları 180 lira ile ayda iki yetim çocuğa destek olacaklarını ve bu uygulamayı sürdüreceklerini ifade ettiler. İlçe Müftüsü Dr. Abdulkadir Karakuş, başlatılan bu faaliyetten büyük memnuniyet duyduğunu ifade ederek “Uygulamanın tüm kurslarımızda ve camilerimizde hayat bulması en samimi temennimizdir.” dedi ve bu tür etkinlikleri yaygınlaştırmak istediklerini ifade etti. S ultan Abdülaziz’in Annesi Valide Sultan tarafından, 1902 (1318) tarihinde yaptırılan Balıkesir-Susurluk İlçesi Aziziye Mahallesi Camii, Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından restore edilerek düzenlenen törenle yeniden ibadete açıldı. Törene, Vali Mustafa Yaman, Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Edip Uğur, İl Müftüsü Turgut Açari, İlçe Kaymakamı Yusuf Özdemir, İl Jandarma Komutanı Kurmay Albay Ömer Arık, Belediye Başkanı Hüseyin Hızlıoğlu, İlçe Müftüsü Şükrü Demirel, kamu kurum ve kuruluşlarının temsilcileri ve vatandaşlar katıldı. Törende bir konuşma yapan İl Müftüsü Turgut Açari, caminin ibadete hazır hâle gelmesinde emeği geçenlere teşekkür etti. Antakya’da 13 hafız törenle icazet aldı H atay-Antakya İlçe Müftülüğüne bağlı Merkez Kur’an Kursunda, hafızlık eğitimlerini tamamlayan 13 hafız için Hacı Suat Yılmaz Camii’nde icazet merasimi düzenlendi. Törende konuşan Antakya İlçe Müftüsü Necati Şafak, hafızlığın önemini belirterek hafızları tebrik etti. Programa katılan Hatay İl Müftüsü Hamdi Kavillioğlu, “Andolsun onlara, inanan bir toplum için yol gösterici ve rahmet olarak, ilim üzere açıkladığımız bir kitap getirdik.” (A’raf, 52) ayetini okuyarak hafızlığın önemini anlattı. Daha sonra Diyanet İşleri Başkanlığı Atama 2 Daire Başkanı Dr. M. Ali Asar bir konuşma yaparak, 31 Peygamberimizin müjdesine nail olan hafızların, böyle mutlu bir günde bir araya gelmelerine vesile olan Kur’an’ın; Hz. Peygamber’in insanlığa bıraktığı en önemli miras olduğunu vurguladı. Hafızlığın izzet ve onuruna yakışır bir hayat yaşanması gerektiğini dile getiren Asar, hafızları ve onları yetiştiren hocalarını tebrik etti. Konuşmaların ardından, İl Müftüsü Hamdi Kavillioğlu, Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Doç. Dr. Lütfü Savaş, Mustafa Kemal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hüsnü Salih Güder, Antakya Belediye Başkanı İsmail Kimyeci ve vatandaşların katıldığı törende, hafızlara hediyeler ve diplomaları verildi. SAYI:290 ŞUBAT2015 HABER BÜLTENİ MÜFTÜLÜKLERDEN Cide’de “Baba-Çocuk Camiye” projesi Onikişubat’ta, hizmetiçi eğitim kursu K K astamonu-Cide Müftülüğü, 7-14 yaş arası çocukları, babalarıyla birlikte camide buluşturup, din eğitimi almalarını sağlayacak bir proje başlattı. 65 çocuk ve babanın, 40 gün boyunca devam ederek katıldığı etkinlik sonunda, İlçe Müftülüğünce bir tören düzenlendi. Törene, İlçe Müftüsü Âdem Yıldız, çevre ilçe müftüleri, daire amirleri, öğrenciler, veliler ve vatandaşlar katıldı. Törende bir konuşma yapan İlçe Müftüsü Âdem Yıldız, ailede din eğitiminin önemine vurgu yaparak anne-babanın örnekliği ile çocukları yetiştirmeleri gerektiğini söyledi. Programın sonunda, “BabaÇocuk Camiye” projesi kapsamında en çok camiye devam ederek 1’inci olan öğrencilere dizüstü bilgisayar, 2’nci olan öğrencilere tablet, 3’üncü olan öğrencilere de bisiklet verildi. Etkinliğe katılan tüm öğrencilere de kitap hediye edildi. Ayrıca, müftülük tarafından vatandaşlara yönelik, “Aile ve Çocuk” konulu bir konferans düzenlendi. Konferansa konuşmacı olarak katılan Eğitimci- Yazar Sait Çamlıca, okulun ailede başladığını, çocukların ilk öğretmenlerinin anne-babalar olduğunu, ailede örnek olmanın, çocuk yetiştirmede temel esas olduğunu örneklerle anlattı. ahramanmaraş-Onikişubat İlçe Müftülüğü, Kız Kur’an Kursu öğreticilerine yönelik hizmetiçi eğitim kursu düzenledi. Öğretici Sariye Demir ve Asiye Dağ tarafından verilen kursta, din hizmetlerinde Kur’an kursu öğreticiliğinin önemi, Kur’an-ı Kerim’i usulüne uygun okumanın önemi, Kur’an öğretiminde kur sisteminin uygulanışı, yetişkin eğitiminde temel özellikler, ezber, tecvit, dualar ve tashih-i huruf konuları anlatıldı. Kurs ile ilgili bilgi veren İlçe Müftüsü Abdullah Demir, öğreticilerin mesleki yönlerini geliştirmek amacıyla kursu düzenlediklerini söyledi. Diğer yandan gençlere ve çocuklara cami sevgisi kazandırmak ve kötü alışkanlıklardan uzaklaşmak amacıyla Merkez Avcılar Camii’nde, “Günün Beş Vaktinde Camide Buluşalım” programı düzenlendi. Programda çocuklara, Kur’an-ı Kerim, ezan, kamet ve dinî bilgiler dersleri verildi. Çocuklara yönelik düzenlenen eğitici faaliyetlerin devam edeceğini söyleyen Avcılar Camii İmam-Hatibi Behçet Okumuş, dinî bilgiler eğitiminin yanısıra çocuklara yönelik sportif faaliyetler de düzenlediklerini söyledi. Tuşba’da ‘Mevlana Haftası’ kutlandı “Mevlana Haftası” etkinlikleri kapsamında, Van-Tuşba Müftülüğü ve 100. Yıl Üniversitesi İlahiyat Fakültesi işbirliğiyle İlahiyat Fakültesi Konferans Salonunda, “Mevlana ve İnsan Sevgisi” konulu bir program düzenlendi. Programa, İlçe Kaymakamı Musa Sarı, 100. Yıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Peyami Battal, İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Abdulbaki Güneş, İl Müftü Vekili Faruk Gürbüz, İlçe Müftüsü Zahit Demirel, İpekyolu İlçe Müftüsü Sacit Emiri, İl Müftü Yardımcısı Abdullah Sağır, ilahiyat fakültesi öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı. Programın açılışında bir konuşma yapan İlahiyat Fakültesi Öğretim Görevlisi Mehmet Emin Akaslan, Mevlana’yı anlama ve anlatmanın önemine vurgu yaptı. Yazar Ali Rıza Temel de Mevlana ve eserleŞUBAT2015 SAYI:290 rinin anlaşılmasının önemine değinerek ‘Divan-ı Kebir’ ile ‘Mesnevi’den beyitler okudu ve açıklamalarda bulundu. Programda bir konuşma yapan İlçe Müftüsü Zahit Demirel konuşmacılara teşekkür etti. Türk Tasavvuf Musikisi Sanatçısı Muzaffer Gürler ve ekibinin seslendirdiği birbirinden güzel ilahilerle program sona erdi. 32 HABER BÜLTENİ MÜFTÜLÜKLERDEN Seyitgazi’de hizmetiçi eğitim kursu Tarsus’da “Mevlana’yı Anlamak” konulu panel M E skişehir-Seyitgazi İlçe Müftülüğü, din görevlilerine yönelik, “Kur’an-ı Kerim Hizmetiçi Eğitim Kursu” düzenledi. Rehber Öğretici Hasan Basri Cengiz tarafından verilen kursu başarıyla bitiren kursiyerlere, törenle katılım belgeleri verildi. Belge töreninde bir konuşma yapan Müftü Cengiz, görevde verimlilik ve kaliteyi arttırmak amacıyla, hizmetiçi eğitim kursu düzenlediklerini belirterek kursa ilgilerinden dolayı kursiyerlere teşekkür etti. Bu tür hizmetiçi eğitim kurslarının devam edeceğini belirten Müftü Cengiz, kursiyerlere görevlerinde başarılar diledi. ersin-Tarsus Müftülüğü Aile ve Dinî Rehberlik Bürosu, ‘Mevlana Haftası’ münasebetiyle Müftülük Konferans Salonu’nda, “Mevlana’yı Anlamak” konulu bir panel düzenledi. Panele, İlçe Müftüsü Hayri Erenay, kız Kur’an kursu öğreticileri ve kadınlar katıldı. İlçe Müftüsü Erenay panelin açılışında yaptığı konuşmada, Mevlana’nın insanları din, mezhep, ırk ayrımı yapmadan dergâhına çağırdığını söyledi. Kur’an kursu öğreticilerinden Teslime İşler, Rabia Erbenekalp ve Reyhan Akbulut’un panelist olarak katıldığı programda, “İki can, iki Allah (c.c.) dostu, Şems ile Mevlana’nın buluşması, hayatı, felsefesi ve mesnevisinden hikâyeler” konuları anlatıldı. Diğer yandan İlçe Müftülüğü ve Gençlik ve Spor Müdürlüğünün işbirliğiyle Merkez Kur’an Kursu’nda, gençlik buluşması programı gerçekleştirildi. Programa Kaymakam Hasan Göç, İlçe Müftüsü Hayri Erenay, Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Çelenk, kurum amirleri, STK temsilcileri, öğretmenler, din görevlileri, Kur’an kursu öğreticileri ve gençler katıldı. Kazan’da hizmetiçi eğitim kursu A nkara-Kazan İlçe Müftülüğü, kız Kur’an kursu öğreticilerine yönelik Kur’an-ı Kerim Hizmetiçi Eğitim Kursu düzenledi. Osmaniye Kız Kur’an Kursu Öğreticisi Nermin Doğan’ın öğreticiliğini yaptığı kursun sona ermesi dolayısıyla, başarılı olan kursiyerlere törenle sertifikaları verildi. Programa, İl Müftü Yardımcısı Mehmet Emin Çetin, İlçe Müftüsü Halil Karagöz ve kursiyerler katıldı. Törende bir konuşma yapan İl Müftü Yardımcısı M. Emin Çetin, personelin gelişimine yönelik düzenlenen eğitici kursların, belirli aralıklarla devam edeceğini belirterek kursiyerleri başarılarından dolayı tebrik etti. İlçe Müftüsü Halil Karagöz de yaptığı konuşmada, bu tür kursların görevlilerin hizmette verimliliğini artırmaya yönelik olduğunu belirterek kursun verimli geçtiğini söyledi. Osmangazi ve Şanlıurfa müftülükleri arası dostluk maçı B ursa-Osmangazi Müftülüğü ile Şanlıurfa İl Müftülüğü spor takımları arasında, dostluk ve kardeşlik maçı düzenlendi. Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı Celalettin Güvenç, Şanlıurfa İl Müftüsü İhsan Açık, Bursa İl Müftüsü Mehmet Emin Ay, Nilüfer İlçe Müftüsü Durmuş Ayvaz, Osmangazi İlçe Müftüsü Cahit Çetin, spor kulüpleri başkanları, din görevlileri ve vatandaşların ilgiyle takip ettiği müsabaka, 2-2 berabere sonuçlandı. Şanlıurfa İl Müftüsü İhsan Açık maç sonunda yaptığı konuşmada, yapılan dostluk karşılaşmasının birlik ve beraberliğimizi pekiştirmesini diledi. Organizasyona ev sahipliği yapan Osmangazi İlçe Müftüsü Cahit Çetin de din duygusunun, sporun ve kardeşliğin, insanları birbirine bağlayan ana unsurlardan olduğunu söyledi. 33 SAYI:290 ŞUBAT2015 HABER BÜLTENİ MÜFTÜLÜKLERDEN Alaca’da Kerbela şehitleri için mevlit okutuldu Ç orum-Alaca Müftülüğüne bağlı Karamahmut Köyü Camii’nde, “On İki İmam ve Kerbela Şehitleri” için mevlit programı düzenlendi. Programa, İlçe Kaymakamı Ramazan Kurtyemez, İlçe Müftüsü İhsan Caner, Alacahöyük Karakol Komutanı Rıza Öztürk, Ziraat Odası Başkanı İlhan Yılmaz, Esnaf ve Kefalet Odası Başkan Yardımcısı Celalettin Salım, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ile çok sayıda davetli katıldı. İlçe Müftüsü İhsan Caner programda yaptığı konuşmada, Muharrem ayının tarihte birçok güzel olaya tanıklık ettiğini; bununla birlikte üzüntü ve elem verici Kerbela hadisesinin de bu ayda yaşandığını belirtti. Kerbela’nın bizleri ayrıştırma yerine, birleştirici bir unsur olması gerektiğini ifade eden Müftü Caner, milletimizin Ehlibeyt’e büyük bir sevgisi olduğunu söyledi. İslâhiye’de din görevlilerine hizmetiçi eğitim kursu verildi G aziantep-İslâhiye İlçe Müftülüğünce, Kur’an kursu ve cami hizmetlerinin etkin ve verimli sunulması, hizmet kalitesinin yükseltilmesi amacıyla, din görevlilerine yönelik, Kur’an-ı Kerim Hizmetiçi Eğitim Kursu düzenlendi. Kursu başarıyla tamamlayan kursiyerlere, törenle katılım belgeleri verildi. Kursta kursiyerlere, İlçe Müftü Vekili Mustafa Tunçeli, Dervişiye Camii İmam-Hatibi İsmail Kararaş ve Akınyolu Camii İmam-Hatibi Bülent Güler tarafından, Kur’an-ı Kerim’i güzel okuma, tecvit ve tashih-i huruf dersleri verildi. Kursun sonunda, kursiyerlere katılım belgelerini, İlçe Müftü Vekili Mustafa Tunçeli verdi. Ayrıca İlçe Müftülüğüne bağlı Merkez Kız Kur’an Kursunda eğitim gören 34 kursiyere, ‘Aile İçi İletişim’ konulu seminer verildi. Ağabey Mahallesi Camii İmam-Hatibi İbrahim Göğebakan tarafından verilen seminerde kursiyerlere, aile içi iletişim, karı-koca arasındaki sorunların giderilmesi, sorunsuz bir aile hayatının yaşanması ve çocuk gelişimi konularında bilgi verildi. Antalya’da müftülükler arası futbol turnuvası A ntalya Müftülüğü, ilçe müftülükleri arasında futbol turnuvası düzenledi. Turnuvaya, 14 ilçe müftülüğü futbol takımı katıldı. Muratpaşa İlçe Müftülüğü futbol takımının birinci olduğu turnuvada, Korkuteli Müftülüğü ikinci, Elmalı İlçe Müftülüğü de üçüncü oldu. Kupa törenine, Vali Yardımcısı Gülihsan Yiğit, Başkanlığımız İç Denetçisi Âdem Gökmen, İl Müftüsü Osman Artan, İl Müftü Yardımcısı İbrahim Keser, Muratpaşa İlçe Müftüsü Celil Karaca, Korkuteli İlçe Müftüsü Duran Turgut, il ve ilçe müftülükleri memurları ile din görevlileri katıldı. Turnuvada birinciye kupasını Vali Yardımcısı Gülihsan Yiğit, ikinciye İl Müftüsü Osman Artan, üçüncüye de Başkanlık İç Denetçisi Âdem Gökmen verdi. Turnuvaya katılan bütün takımlara da İl Müftü Yardımcısı İbrahim Keser tarafından birer plaket takdim edildi. ŞUBAT2015 SAYI:290 34 HABER BÜLTENİ GURBETTEN Deventer Bölgesi Gençlik Buluşmaları: Hadis Konferansları TDV’nın, Deventer Din Hizmetleri Ataşeliği bölgesinde faaliyet gösteren HDV Gençlik Kollarıyla birlikte gerçekleştirdiği, gençlere yönelik hadis konferansları serisi, Deventer HDV Merkez Camii Konferans Salonunda başladı. İslam’ın Temel Referansları, Sünnetin Mahiyeti, Hadis ve Sünnet, Kur’an-Sünnet Bütünlüğü ve Temel Hadis Kaynakları gibi on seri hâlinde devam edecek olan programın, her ayın son cuma günü, Deventer Din Hizmetleri Ataşesi Dr. Yusuf Acar tarafından veriliyor. İlki HDV Utrecht Ulu Camii’nde gerçekleştirilen konferansa, Deventer Başkonsolosu Zafer Ateş de katıldı. Başkonsolos Ateş programda yaptığı konuşmada, böyle bir programın başlatılmasından son derece memnun kaldığını ve gençlerimiz için kaçırılmaması gereken bir fırsat olduğunu ifade etti. Daha sonra Dr. Yusuf Acar, yurt dışında din görevlilerinin büyük gayretlerle çocuklara dinî bilgilerin yanı sıra, Kur’an-ı Kerim dersleri verdiklerini ve 15-16 yaşlarına kadar bu yaygın eğitimin devam ettiğini, fakat bu yaygın eğitimi alanların 17-18 yaşlarından sonra herhangi bir dinî eğitim imkânına sahip olmadıklarından ciddi bir boşluğa düştüklerini ve genel olarak otuzlu yaşlara kadar camilere geliş-gidişlerinin zayıf olduğunu söyledi. Dr. Acar, çocukluk döneminde camilerde verilen dinî eğitim ve öğretimin, yetişkinlik döneminde İslam’ı yaşama ve anlatmada, İslam’ın temel kaynakları ve kavramları hususunda yeterli gelmediğini, her Müslüman gencin İslam dininin temel kaynaklarına ve kavramlarına hâkim olması, bu kavram ve ritüellerin Flemenkçe karşılıklarına iyi vâkıf olması gerektiğini belirtti. Projenin iki aşamalı olduğu, ilk aşamada, “İslam Dininin Temel Kaynakları ve Kavramları” nın ele alınacağı, on derslik bir süreçten sonra projenin ikinci aşaması olan, “İslam’ın Temel Kavramları ve Ritüellerinin Flemenkçe Karşılıkları” ya da “Flemenkçe İslam Din Literatürü-Din Dili” kısmına geçileceğini ifade etti. Daha sonra “Gençlik Buluşmaları: Hadis Konferansları” nın ilk dersi olan, “İslam Dini’nin Temel Referansları” konusu ele alındı. İslam’ın dört ana kaynağı olan Kur’an, Sünnet, İcma, Kıyas ve İstidlâl üzerinde duruldu. Rijen’de “Kimlik ve Tarih Şuuru” konferansı HDV Rijen İmam-ı Azam Camii Gençlik kolları Rijen Belediye salonunda, “Kimlik ve Tarih Şurumuz” konulu bir konferans düzenledi. Rotterdam Din Hizmetleri Ataşesi Dr. Mehmet Malkoç, Rotterdam ikinci bölge din görevlileri ve Brabant Bölge gençlerinin katıldığı konferans, HDV Eindhoven Fatih Camii Din Görevlisi Ali Haydar Mehmetalioğlu’nun Kur’an tilavetiyle başladı. Din Hizmetleri Ateşesi Dr. Mehmet Malkoç gençlere, “Kimlik ve Tarih Şuurumuz” adlı bir sunum gerçekleştirdi. Rotterdam ikinci bölge din görevlileri ilahi grubunun söylediği ilahilerle devam eden program, HDV Zevenbergen Anadolu Camii Fahri Din Görevlisi Ferhat Arslan’ın Kur’an tilaveti ve HDV Waalwijk Abdulkadir Geylani Camii Din Görevlisi Mahmut Araz’ın yaptığı duayla sona erdi. Programdan sonra HDV Rijen İmam-ı Azam Camii yönetim kurulu tarafından, din görevlilerine ve katılımcılara ikramda bulunuldu. Deventer ve Apeldoorn’da Ezkâr Dersleri Apeldoorn HDV Eyüp Sultan Camii’nde Cumartesi günleri, Deventer HDV Merkez Camii’nde de Pazar günleri sabah namazından sonra, Ezkâr Dersleri veriliyor. Din Hizmetleri Ataşesi Dr. Yusuf Acar tarafından verilen derslerde, İmam Nevevî’nin, günlük hayatta Peygamberimizin yapılmasını uygun gördüğü dualar; Buhari ve Müslim’in ve sağlam hadis kitaplarından derlenen el-Ezkâr isimli kitaplardan takip ediliyor. Derslerden sonra, dersi takip edenlere cami lokalinde kahvaltı veriliyor. 35 SAYI:290 ŞUBAT2015 HABER BÜLTENİ GURBETTEN HDV Gençlik Komisyonu Rotterdam’da toplandı Rotterdam ve Deventer’de “Göçün 50. Yılı” konulu panel HDV Gençlik Komisyonu, “Proje Günü” toplantısını Rotterdam’da yaptı. Komisyon sorumlusu Bünyamin Yıldız başkanlığında yapılan toplantıya, Lahey Din Hizmetleri Müşaviri, HDV Başkanı Prof. Dr. Mustafa Ünver, Rotterdam Din Hizmetleri Ataşesi Dr. Mehmet Malkoç ile HDV Gençlik komisyonu üyeleri katıldı. Din Hizmetleri Ataşesi Dr. Mehmet Malkoç’un Kur’an-ı Kerim tilaveti ve açılış konuşmasıyla başlayan program, Lahey Din Hizmetleri Müşaviri, HDV Başkanı Prof. Dr. Mustafa Ünver’in verdiği konferansla devam etti. Konferansında, nasıl bir gençlik ve nasıl bir gençlik komisyonu hedeflediklerini anlatan Malkoç, gençlerden inanç, ibadet, ahlak ve örnek davranış alanlarında hassas bir gençlik ve komisyon örneği sergilemelerini istedi. Maneviyat ihmal edilerek elde edilen maddiyatın bir hiç olduğunu örneklerle anlatarak okuyan, düşünen, çevresine faydalı olan, insanlık adına her hayırlı işin içinde bulunan bir HDV gençliği olmalarını temenni etti. Komisyon üyesi gençlere, HDV Araştırma Merkezinin son kitabı, “Avrupa’da İslami Hayat” hediye edildi. Gençler tarafından sunulan tabloyu da HDV adına Vakıf Başkanı Prof. Dr. Mustafa Ünver teslim aldı. Komisyonun yeni projeler ve faaliyetler üzerinde gruplar hâlinde çalışmalar yapmasıyla program sona erdi. HDV, vatandaşlarımızın Avrupa’ya göçünün 50. yılı münasebetiyle, Deventer ve Rotterdam’da “Göçün 50. Yılı” konulu bir panel düzenledi. HDV Rotterdam Laleli Camii Konferans Salonu ve HDV Deventer Merkez Camii’nde düzenlenen panele, Lahey Din Hizmetleri Müşaviri ve Hollanda Diyanet Vakfı Başkanı Prof. Dr. Mustafa Ünver, Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Faruk Kocacık, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hüseyin Yılmaz, Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer Demirel, Lahey Büyükelçilik Başkâtibi Mevlüt Yakut, Rotterdam Başkonsolosu Togan Oral, Deventer Başkonsolosu Zafer Ateş, Din Hizmetleri Ataşesi Dr. Mehmet Malkoç, HDV Altkomisyonları Üyeleri, HDV Rotterdam çalışma bölgesi din görevlileri, şube yöneticileri, vatandaşlar ve basın mensupları katıldı. Kur’an-ı Kerim tilaveti ve selamlama konuşmalarının ardından panelistler, HDV Başkanı Prof. Dr. Mustafa Ünver’in moderatörlüğünde, Prof. Dr. Faruk Kocacık, Prof. Dr. Hüseyin Yılmaz, Prof. Dr. Ömer Demirel sunumlarını yaptılar. Panelin sonunda davetliler tarafından sorulan soruları cevaplandırdılar. Program, Camiler ve Din Görevlileri Haftası münasebetiyle HDV tarafından organize edilen, şiir ve mektup yarışmalarında dereceye giren öğrencilere ödüllerinin verilmesiyle sona erdi. Gronau Fatih Camii’nde din görevlileri toplantısı Almanya-Münster Din Hizmetleri Ataşeliği çalışma bölgesinde faaliyet gösteren Gronau Fatih Camii’nde, bölgedeki 9 dernekten oluşan Steinfurt grubu din görevlileri ve dernek başkanları ile bir toplantı yapıldı. Toplantının açılış konuşmasını Gronau Fatih Camii Din görevlisi Mustafa İnce, toplantının hayırlara vesile olmasını diledi. Toplantıda, genel ve güncel meseleler müzakere edilerek Steinfurt bölgesindeki derneklerin yürüttüğü faaliyetler ve 2015 yılında yapılacak faaliyetler hakkında bilgi teatisinde bulunuldu. Daha sonra din görevlileri ve dernek başkanları, kendi aralarında toplanarak görüş alış verişinde bulundular. ŞUBAT2015 SAYI:290 36 HABER BÜLTENİ GURBETTEN HDV Kadın Kolları Kampı Elspeet’te yapıldı H DV, camilerde gönüllü çalışmalar yapan kadınlar için, “HDV Kadın Kolları Eğitim ve Gelişim Kampı” düzenledi. Hollanda-Elspeet şehrindeki Hotel Mennorode’de düzenlenen kampa; HDV Başkanı ve Din Hizmetleri Müşaviri Prof. Dr. Mustafa Ünver, Deventer Başkonsolosu Zafer Ateş, Deventer Din Hizmetleri Ataşesi Yusuf Acar, Rotterdam Din Hizmetleri Ataşesi Dr. Mehmet Malkoç ve HDV camilerinde görev alan kadınlar katıldı. Üç gün süren kamp boyunca kadınlara dinî ve manevi konularda seminerler verildi. Melisa Arslan Baran, “Faaliyetleriyle HDV Kadın ve Aile Komisyonu” adlı sunumunda, kampın amacı ve kadın kolları için yapılan çalışmalar hakkında bilgi verdi. HDV Başkanı Prof. Dr. Mustafa Ünver, Rotterdam Din Hizmetleri Ataşesi Dr. Mehmet Malkoç ve Deventer Din Hizmetleri Ataşesi Yusuf Acar’ın selamlama konuşmalarının ardından, seminerde ilk konuşmayı HDV Başkanı Prof. Dr. Mustafa Ünver yaptı. Ünver, “Faaliyetleriyle Hollanda Diyanet Vakfı” başlıklı sunumunda, HDV’nın yapılanması ve topluma yönelik yürütülen hizmetler hakkında bilgi sundu. “Proje Hazırlama: Proje Nedir? Nasıl Yapılır?” adlı ikinci semineri AnkaraKeçiören İlçe Müftülüğünden Vaize Hatice Kahyaoğlu sundu. Diyanet İşleri Başkanlığı Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü Eğitim Uzmanı Dr. Zekiye Demir de “Cami ve Kadın” konulu sunumu gerçekleştirdi. Almanya’dan katılan DİTİB Kadın, Aile, Gençlik ve Sosyal Hizmetler Merkezi Müdürü Ayten Kılıçarslan, “DİTİB Kadın Kolları-Almanya Örneği” ve Almanya Federal Kadın Birliği Başkanı Derya Şahan, “Almanya Kadın Kolları Faaliyetleri” hakkında sunumlar yaptılar. Ankara Muradiye Vakfı Öğretim Kurumları Hizmetiçi ve Yaygın Eğitim Koordinatörü Servet Öztürk, “Ailede İletişim Dili” konusunu anlattı. HDV’na bağlı camilerde gönüllü çalışmalar yapan kadınların, camilerindeki kadın kolları faaliyetleri hakkında bilgi vermelerinin ardından, Gökkuşağı Tiyatro Grubu, göçün 50. yılına özel gösteri sundular. İkinci gün Ankara’dan katılan KA- GEM yetkililerinden Ayşe Nur Mutlu, Türkiye’de gerçekleştirilen kadın faaliyetleri hakkında bilgi verdi. HDV Avukatı Fatma Famile Arslan, “Hollanda’da Hukuksal Haklarımız” konulu sunumunu yaptı. VVD Partisi eski Milletvekili Drs. Fadime Örgü, “Sosyalleşme ve Yardımlaşma Bağlamında Hollanda’da Türk Kadını” sunumunu yaparak soruları cevaplandırdı. DİB Manisa Eğitim Merkezi Eğitim Görevlisi Dr. Hüseyin Öresin’in “Etkili İletişim” başlıklı sunumunun ardından, Rotterdam Din Hizmetleri Ataşesi Dr. Mehmet Malkoç ve Deventer Din Hizmetleri Ataşesi Yusuf Acar, kamp programını değerlendirdiler. Kamp, HDV Başkanı Prof. Dr. Mustafa Ünver’in yaptığı değerlendirme konuşması ve katılım belgelerinin takdimi ile sona erdi. İllertissen Anadolu Camii yönetim kurulu seçimi yapıldı M ünih Başkonsolosluğu Din Hizmetleri Ataşeliğine bağlı İllertissen DİTİB Anadolu Camii yönetim kurulu seçimini yaptı. Uzun süredir başkanlık görevini başarıyla yürüten Okyay Tunç, üyelerin yoğun isteği ve çoğunluk oylarıyla yeniden başkanlığa seçildi. Oktay Tunç, seçim sonrası yaptığı konuşmada; yeni dönemde yeni seçilen genç arkadaşlarıyla İllertissen’e yakışır bir cami inşa edeceklerini, hizmetlerini daha ileriye götüreceklerini söyledi. İllertissen Anadolu Camii yönetim üyeliklerine de Mesut Parlak, Mustafa Oğuz, Mehmet Ertuğrul, Hülya Çakmak, Öznur Sarıtaş ve Enver Duma seçildiler. 37 SAYI:290 ŞUBAT2015 HABER BÜLTENİ GURBETTEN DİTİB Eyalet Kadın Birliği, Ludwigsburg, Ravensburg ve Heilbronn 12. bölge kadın koordinatör başkanlarını seçti Ludwigsburg DİTİB Eyalet Kadın Birliği, 12. bölge kadın koordinatör başkanlık seçimi Ludwigsburg’da yapıldı. Seçime; Sachsenheim, Vaihingen, Ludwigsburg, Güglingen, Bietigheim, Heilbronn, Kornwestheim, Laufen ve Kircheim camilerinin kadınlar kolu başkan ve yönetim kurulu üyeleri katıldı. Okunan faaliyet raporunun ardından, Eyalet Kadın Birliği Başkanı Ayşe Harbi, geçmişten bugüne yapılan hizmetlerde emeği geçenlere teşekkür etti. Toplantıya Eyalet Kadın Birliğinden Başkan Yardımcısı ve Federal Kadın Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Aysun Pekal da gözlemci olarak katıldı. Seçimin sonunda, 1. bölge kadın temsilciliğine, Ludwigsburg Yavuz Selim Camii Derneğinden Zerrin Köse getirilirken, başkan yardımcılığına da Heilbronn Derneğinden Şerifnur Saygın seçildi. Ravensburg DİTİB Eyalet Kadın Birliği, Ravensburg 1. bölge kadın koordinatör başkanı seçimi, Ravensburg’da yapıldı. Seçime, çevre camilerin kadınlar kolu başkanları ve yönetim kurulu üyeleri katıldı. Faaliyet raporunun okunmasının ardından, Eyalet Kadın Birliği Başkanı Ayşe Harbi 1. bölgede yapılan hizmetlerde emeği geçenlere teşekkür etti. Eyalet Kadın Birliği’nden Nuray Albayrak ve Züleyha Schuhmacher’in gözlemci olarak katıldığı toplantı sonunda yapılan seçimde, 12. Bölge Kadınlar Kolu Başkanı Ravensburg Camii’nden Hatice Baş başkanlığa; Leutkirch Cami Derneğinden Hatice Kaplan da başkan yardımcılığına seçildi. Seçimin sonunda Kadın Birliği Başkanı Ayşe Harbi; önceki Başkan Nuray Albayrak’a ve yeni seçilen Hatice Baş’a birer çiçek takdim etti. Heilbronn Sigmaringen’de genel kurul yapıldı S igmaringen Merkez Camii genel kurul seçimi yapıldı. Eyalet Birliği adına İsmet Harbi’nin yönettiği genel kurulda, Sigmaringen Din Görevlisi İrfan Canikli ve Messkirch Camii Din Görevlisi Akif Semizoğlu bulundu. Toplantıda faaliyet ve muhasebe raporları okunduktan sonra yönetim kurulu ibra edildi. Tüzük hakkında görüşler alındıktan sonra, divan başkanı tüzüğü genel kurulun oylarına sundu. Tüzüğün oy birliğiyle kabul edilmesinin ardından, yapılan seçimde yeni yönetim kurulunda iki kadın yer aldı. Sigmaringen Merkez Camii’nde Musa Yıldız yeniden başkanlığa seçildi. Yıldız, kendisine yeniden güvenoyu verdiği için üyelere teşekkür etti. Genel kurul sonunda Sigmaringen Camii’nde uzun yıllar başkanlık yapan Abdullah Okutan ve Selami Akyıldız’a Eyalet Birliği adına başarılı hizmetlerinden dolayı teşekkür belgesi verildi. 1. Bölgedeki 14 cami dernek başkanları ile din görevlileri 2015 yılı programını görüşmek üzere DİTİB Heilbronn Merkez Camiinde toplandı. Eyalet Birliği Başkanı Erdinç Altuntaş ve Genel Sekreteri İsmet Harbi’nin katıldığı toplantıda, 2015 yılında yapılacak etkinliklerle ilgili bilgi teatisinde bulunuldu. Toplantıda ayrıca 1. Bölge koordinatör başkanlık seçimi de yapıldı. Seçimin sonunda, eski başkan Enver Ersöz, görevi esnasında kendisine destek olan herkese teşekkür ederek yeni seçilen Dernek Başkanı Şükrü Akkaya’ya başkanlığı devretti. Koordinatör Başkanlığa seçilen Şükrü Akkaya da kendisine duyulan güvenden dolayı bütün başkanlara teşekkür etti. ŞUBAT2015 SAYI:290 38 HABER BÜLTENİ GURBETTEN Greven Ulu Camii’nde öğrencilere yeni bir uygulama M Dietenheim Selimiye Camii ilk hocasını yetiştirdi S tuttgart Konsolosluğu Din hizmetleri Ataşeliğine bağlı Dietenheim Selimiye Camii’nde, kuruluşundan bugüne kadar ilk defa Cuma namazı ve vakit namazı kıldıracak öğrenci yetişti. Dietenheim Selimiye Camii Din Görevlisi Mustafa Işık’ın büyük gayret göstererek Kur’an-ı Kerim ve dinî bilgilerle yetiştirdiği öğrencilerden Ersin Gürel, artık Cuma namazını ve vakit namazlarını kıldırabilir seviyeye geldi. Ersin Gürel, çok mutlu ve heyecanlı olduğunu belirterek kendisinin bugünlere gelmesinde büyük emekleri olan, Selimiye Camii Din Görevlisi Mustafa Işık’a ve babası Recep Gürel’e teşekkür etti. ünster Din Hizmetleri Ataşelik bölgesinde faaliyet gösteren Greven Ulu Camii öğrencileri, yılbaşı tatilinde ilk defa yatılı kurs tecrübesi yaşadılar. Öğrencilerin tecrübe kazanmalarını sağlamak, toplu yaşama kurallarına adapte olmalarını kolaylaştırmak ve hayata hazırlanmalarında eksiklerini tamamlamalarına yardımcı olmak amacıyla, 02-04.01.2015 tarihleri arasında Din Görevlisi İbrahim Işık ve cami derneği yönetimi öncülüğünde, erkek öğrenciler için yatılı kurs programı düzenlendi. Daha önce fahri öğretici Kader Yazıcığlu ve kadınların refakatinde kız çocuklar için düzenlenen yatılı programın ardından düzenlenen erkek çocukları programı, Mevlit Kandili münasebetiyle geç saatlere kadar sürdü. Sabah namazından sonra düzenlenen programda; spor, kahvaltı, ezber, oyunlar, dinî filmler seyretme gibi aktiviteler yapıldı. Cami cemaatinden üç kişinin de destek verdiği program, çocukların unutamayacakları bir program olarak zihinlerine kazındı. Programdan çok memnun kaldıklarını söyleyen çocuklar ve veliler, emeği geçen herkese teşekkür ederek böyle programların tekrar yapılması temennilerinde bulundular. EMEKLİ OLDU 1950 yılında Bayburt’un Karşıgeçit Köyü’nde dünyaya geldi. Küçük yaşta Kur’an-ı Kerim öğrendi. Köy imamı Mehmet Yeni Efendi’den Sarf-Nahiv okudu. Bayburt’a giderek Vaiz Ömer Karakuş’tan Arapça okuduktan sonra, 1965 yılında Erzurum vaizliğine naklen atanan hocasıyla birlikte bu şehre gitti. Erzurum’da Kurşunlu Camii medreselerinde altı sene aynı hocadan Arapça, fıkıh, tefsir, hadis okuyarak icazetname aldı. Bu arada, yörenin ileri gelen âlimlerinden olan Hacı Osman Bektaş Hoca Efendi’nin derslerini takip etti. Bir taraftan dinî eğitimini sürdürürken, diğer taraftan da dışarıdan bitirme programına katılarak 1973’de Erzurum İmam-Hatip Okulu’ndan mezun oldu. Dr. Muzaffer Şahin 1975 yılında Bayburt Merkez Güvercindere Köyü Camii imam-hatipliğine atandı. Bu görevinde iken Erzurum Yüksek İslam Enstitüsü’ne devam ederek 1982 yılında mezun oldu. 1983 yılında Muş-Bulanık İlçesine Müftü olarak atandı. Aynı yıl, İstanbul Haseki Eğitim Merkezi’nde başladığı IV. Dönem Müftü ve Vaizler İhtisas Kursu’nu tamamladıktan sonra, 1986 yılında Din İşleri Yüksek Kurulu Uzmanı olarak atandı. Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Temel İslam Bilimleri İslam Hukuku Anabilim Dalında, “İslam Hukukunda Borcun Nakli” adlı teziyle yüksek lisansını, 2000 yılında da “İslam Hukukunda Sebepsiz Zenginleşme” adlı teziyle de doktora çalışmasını tamamladı. 24.04.2001 tarihinde Kurul Üyeliğine, 04.12.2003 tarihinde de Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanlığına seçildi. 17.04.2007 tarihinde Bakü Büyükelçiliği Din Hizmetleri Müşavirliğine atanan Şahin, bu görevini tamamlayıp dönünce de Başkanlık müşaviri olarak görev yaptı. 01.01.2015 tarihinde emekliye ayrılan Şahin Arapça ve Farsça bilmekte olup sekiz çocuk babasıdır. 39 SAYI:290 ŞUBAT2015 HABER BÜLTENİ DOKTOR OLDU Mehmet N. Akdoğan 1983 yılında Diyarbakır-Dicle İlçesinde doğdu. Lise tahsilini Diyarbakır-Ergani ilçesinde tamamladı. 2004’te Dicle Üniversitesi İlahiyat Fakültesinden mezun oldu. Aynı yıl Dicle-Baltacı Köyünde imam-hatip olarak göreve başladı. 2006’da DiyarbakırKayapınar İlçesi Taban Köyüne naklen atandı. 2006’da Dicle Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü İslam Tarihi alanında başladığı yüksek lisansını 2008 yılında, “Mekke’nin Fethi” isimli teziyle tamamladı. Aynı yıl Ankara Üniversitesinde Sosyal Bilimler Enstitüsü İslam Tarihi bilim dalında doktoraya başladı. 2013 yılında Kayseri İhtisas Eğitim Merkezinden mezun oldu. Aynı yıl Din İşleri Yüksek Kurulu Uzman Yardımcılığına atandı. 02.09.2014 tarihinde, “İmamiye Şiası Kaynaklarına Göre Hilafetine Kadar Hz. Ömer” adlı teziyle doktor oldu. Evli ve bir çocuk babası olan Akdoğan, Arapça ve İngilizce bilmektedir. ATAMALAR Hüseyin Hazırlar 1975 yılında Hatay-Reyhanlı ilçesinde doğdu. 1990 yılında Dörtyol Yatılı Bölge Kur’an Kursunda hafızlığını tamamladı. 1996’da Dörtyol İmam-Hatip Lisesinden mezun oldu. 1997’de imam-hatip olarak göreve başladı. 1999-2000 yıllarında Suudi Arabistan ve Ürdün’de düzenlenen Uluslararası Hafızlık Yarışmalarında ülkemizi temsil etti. 2000 yılında Selçuk Üniversitesi İlahiyat Fakültesinde lisans eğitimini, 2004 yılında da aynı üniversitede yüksek lisansını tamamladı. 2005 yılında Selçuk Eğitim Merkezi İhtisas Kursundan mezun oldu ve Konya-Ilgın İlçesine vaiz olarak atandı. Aynı yıl açılan müftülük sınavını kazanarak müftü oldu. 2005-2008 yıllarında Kahramanmaraş-Nurhak ve 2008-2012 yıllarında Hatay-Belen ilçelerinde Müftülük görevlerinde bulundu. Gaziantep İl Müftü Yardımcısıyken, 05.01.2015 tarihinde Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü İrşat Hizmetleri Daire Başkanlığına atandı. Hâlen Necmettin Erbakan Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Tefsir Anabilimi dalında doktora çalışmasına devam etmekte olan Hazırlar, evli ve üç çocuk babası olup, Arapça ve İngilizce bilmektedir. 1969 tarihinde Samsun-Alaçam ilçesinde doğdu. 1987 yılında Samsun İmam-Hatip Lisesini, 1998 yılında Ondokuz Mayıs Üniversitesi İlahiyat Fakültesini bitirdi. 1988 yılında imam-hatip olarak göreve başladı. 2002 yılında Şişli Müftülüğüne murakıp olarak atandı. 2011 yılında aynı müftülükte tedviren şube müdürü olarak görev yaptı. 2012 yılında İstanbul İl Müftülüğüne atandı. 2013 yılında vekâleten Din Hizmetleri ve Eğitim Şube Müdürü olarak görev yaptı. İstanbul Müftülüğünde murakıp olarak görev yaparken, 19.12.2014 tarihinde İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğü Disiplin ve Değerlendirme Daire Başkanı olarak atandı. İngilizce ve Arapça bilen Türkmen, evli ve dört çocuk babasıdır. Şükrü Türkmen 01.11.1975 tarihinde Uşak’ta doğdu. Hafızlığını 1990 yılında Uşak Zümrüt Kur’an Kursunda bitirdi. 2001 yılında Mısır ElEzher Üniversitesinden mezun oldu. 2003 yılında imam-hatip olarak göreve başladı. 2011 yılında DİB İstanbul Pendik Haseki Dinî Yüksek İhtisas Merkezi Kıraat Bölümünden, dönem birincisi olarak mezun oldu ve Kadıköy Osmanağa Camii imamhatipliğine atandı. 2013 yılında Fas’ta düzenlenen uluslararası Kur’an-ı Kerim’i güzel okuma yarışmasında ülkemizi temsil ederek dünya birincisi oldu. 05.01.2015 tarihinde Mushafları İnceleme ve Kıraat Kurulu Üyeliği görevine atandı. Çuhadar, evli ve 2 çocuk babasıdır. Yaşar Çuhadar Fatih Okumuş 1971 yılında Ürgüp’te doğdu. İlk Kur’an eğitimini, din görevlisi olan babası Hafız Mehmet Okumuş’tan aldı. 1983’de Kayseri Taşçıoğlu Kur’an Kursunda Hasbekli Mümin Akan ve Mehmet Vaşka Hoca Efendilerden hafızlığını tamamladı. Kayseri İmam-Hatip Lisesinden mezun oldu. 1996 yılında Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesini bitirdi. Kurra Hafız Yrd. Doç. Dr. Fatih Çollak Hoca Efendiden talim, tecvid ve kıraat dersleri aldı. Lise ve fakülte yıllarında, Kur’an-ı Kerim’i Güzel Okuma yarışmalarında birçok dereceler aldı.1994’de Kur’an-ı Kerim’i Güzel Okuma yarışmasında Türkiye birincisi oldu. 1996’da İstanbul-Fatih Müftülüğüne bağlı ŞebSefa Hatun Camii’nde imam-hatip olarak göreve başladı.1998’de Batman-Gercüş Müftülüğüne atandı. 2001’de Haseki Eğitim Merkezi Kıraat-ı Aşere Takrip-Tayyibe bölümünü bitirerek icazet aldı. 2003-2005 yılları arasında Sivas-Koyulhisar İlçesinde müftülük, 4 yıl Hollanda-Deventer bölgesi Arnhem şehrinde din görevlisi olarak vazife yaptı. Yurtdışı dönüşü İstanbul İl Vaizi olarak göreve başladı. İstanbul Müftülüğü bünyesinde açılan Tashih-i Huruf kurslarında ve Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesinde Kur’an dersleri verdi. 2012’de İstanbul Çekmeköy İlçesi Başvaizliğine, 2013’de de Başkanlık Vaizliğine atandı. Aralık 2014 tarihinde Mushafları İnceleme ve Kıraat Kurulu Üyeliğine atanan Okumuş, Ahmet Hamdi Akseki Camii’ndeki imamet görevini de sürdürmektedir. Arapça ve Hollandaca bilen Okumuş, evli ve 3 çocuk babasıdır. VEFAT EDENLER Ömer Tütüncü İlçe Müftüsü/Beşikdüzü-Trabzon Arslan Zorlu İmam-Hatip/Karakeçili-Kırıkkale Muhammet Uyar İmam-Hatip/Ilgın-Konya Ahmet Halil İnce İmam-Hatip/Sivas Nihat Buğdan İmam-Hatip/Bornova-İzmir Celadet Keskin İmam-Hatip/Batman Vefat eden görevlilerimize Allah (c.c.)’tan rahmet, ailelerine, yakınlarına ve Diyanet camiasına başsağlığı dileriz. ŞUBAT2015 SAYI:290 40