Prof.Dr. Şule ECEVİT ALPAR

Editörden
Değerler; birey, grup ya da toplum tarafından kabul edilmiş inançlar, gelenekler, davranış
tarzı ve amaçlardır. Bireye, objeye ve düşünceye bağlı olarak doğru, gerçek ve iyinin subjektif
olarak seçilmesidir. Çok arzuladığınız, önem verdiğiniz, benimsediğiniz iki durum arasında
seçim yapmak zorunda kaldığınızda size değerleriniz rehberlik eder.
Değerler, özenilen, uğrunda çaba gösterilerek gerçekleştirilmesi gereken, benimsenen ve
önemsenen; nesne, olgu ve olayların kendilerinde bulunmayan fakat insan tarafından onlara
yüklenen niteliklerdir. Bir sosyal grubun ya da toplumun tamamının varlıklarını
sürdürebilmek için üyelerinin çoğu tarafından uygun oldukları kabul edilmiş ortak duygu,
düşünce, amaç ve çıkarları yansıtan genel ilkelerdir.
İnsan bazı doğa güçlerine göre zayıf bir varlıktır. Yaşam sürecini göz önüne aldığımızda
insan, yaşamına çaresizlik içinde başlar. Çocukken kendisinden güçlü erişkinler içinde güçsüz
bir varlıktır, yaşamı boyunca daha önce kendisine egemen olan insanlar ve doğal güçler
üzerinde üstünlük kurmaya, kendini kanıtlamaya ve hatta insanların gözünde kusursuz bir
varlık olmaya uğraşır. İnsanın doğasında var olan bu eksiklik duygusu, gelişimi için gerekli
dürtülerden biridir. Ancak bu eksiklik duygusunun varlığı hep reddedilir. Çünkü toplumsal
değer yargılarına göre istenmeyen bir durumdur.
Değersizlik duygusu ise insanı daha iyi
şeyler yapmaya motive etmez ve kökeni de çocukluk yılları yaşantılarına dayanır. Bir insana
değer verilmesi; ona saygı duymayı, onun gerçeklerini anlamayı ve onu olduğu gibi kabul
etmeyi gerektirir. Kendisine değer verilmemiş bir insanın başka bir insana değer vermesi
beklenemez. Ancak kendisine değer vermeye başladıktan sonra diğer insanlara da değer
verebilir ve onlara değer verdikçe de kendisini daha değerli hissedebilir.
Mesleki rollerimizi gerçekleştirirken kişisel ve kültürel değerlerimizin yanı sıra adalet,
alturizm, doğruluk, estetik, eşitlik, insan onuruna saygı ve özgürlük gibi mesleki değerlerimiz
de bizlere rehberlik etmektedir. Mesleğimizin her bir üyesinin çok değerli insanlar olduğu ve hem
kendimize hem de diğer insanlara değer verdikçe değerimizin artacağı, daha hümanistik ve
pozitif insanlar olacağımız inancıyla yeni yılınızı kutluyor, 2011 yılının hepimize iyilikler
ülkemize de barış getirmesini diliyor, en içten sevgi ve saygılarımı sunuyorum.
Prof. Dr. Şule ECEVİT ALPAR