MENKUL KIYMETLER 1. Menkul Kıymet Nedir? Menkul kıymetler; ortaklık veya alacaklılık sağlayan, belli bir meblağı temsil eden, yatırım aracı olarak kullanılan, dönemsel gelir getiren, misli nitelikte (birbiriyle aynı), seri halinde çıkarılan, ibareleri aynı olan ve şartları Sermaye Piyasası Kurulu tarafından belirlenen kıymetli evraklardır. Tezgahüstü (ikincil) piyasalarda bir çoğu artık kaydi olarak işlem gören, bir başka ifadeyle fiilen el değiştirmeyip hesaben takip edilen menkul kıymet türlerinden, uygulamada en çok karşılaşılanları şunlardır : • Hisse Senetleri, • Devlet Tahvilleri, • Özel Sektör Tahvilleri, • Hisse Senedi ve Tahvil Kuponları, • Hazine Bonoları, • Gelir Ortaklığı Senetleri, • Toplu Konut İdaresi ve Kamu Ortaklığı İdaresince Çıkarılan Tahviller, • Yatırım Fonu Katılma Belgeleri, • Finansman Bonoları, • Banka Bonoları, • Banka Garantili Bonolar, • Varlığa Dayalı Menkul Kıymetler, • Kâr-Zarar Ortaklığı Belgeleri. 2. Menkul Kıymetlerin Değerlemesine İlişkin Yasal Düzenlemeler 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 279. maddesi ile iktisadi işletmelere dahil menkul kıymetlerin değerlemesine ilişkin olarak şu esaslar öngörülmüştür: İktisadi işletmelere dahil olan hisse senetleri alış bedeli ile değerlenecektir. İktisadi işletmelere dahil olan ve fon portföylerinin en az yüzde 51’i Türkiye’de kurulmuş bulunan şirketlerin hisse senetlerinden oluşan yatırım fonu katılma belgeleri alış bedeliyle değerlenecektir. Yukarıda yer alan menkul kıymetler dışında kalan her türlü menkul kıymet borsa rayici ile değerlenecektir. Menkul kıymetin borsa rayici yoksa veya borsa rayicinin muvazaalı bir şekilde oluştuğu anlaşılırsa değerlemeye esas bedel, menkul kıymetin alış bedeline vadesinde elde edilecek gelirin (kur farkları dahil) iktisap tarihinden değerleme gününe kadar geçen süreye isabet eden kısmının (kıst getirinin) eklenmesi suretiyle hesaplanacaktır. Borsa rayici bulunmayan, getirisi ihraç edenin kâr ve zararına bağlı olarak doğan ve değerleme günü itibariyle hesaplanması mümkün olmayan menkul kıymetler, alış bedeli ile değerlenecektir. Yukarıda yer alan açıklamalardan hareketle, Vergi Usul Kanunu’nun 279. maddesine göre, iktisadi işletmelerin aktifine kayıtlı bulunan menkul kıymetlerin türüne göre üç ayrı değerleme ölçüsü vardır. ⇒ Alış Bedeli Ölçüsü : Vergi Usul Kanunu'nda alış bedelinin tanımı yapılmamıştır. Ancak uygulamada alış bedelinin, bir iktisadi kıymetin iktisabı için satıcıya ödenen veya borçlanılan meblağ olduğu yönündeki görüş genel kabul görmüştür. ⇒ Borsa Rayici Ölçüsü : Borsa rayici Vergi Usul Kanunu’nun 263. maddesinde tanımlanmıştır. Buna göre borsa rayici, gerek menkul kıymetler ve kambiyo borsasına, gerekse ticaret borsalarına kayıtlı olan iktisadi kıymetlerin değerlemeden evvelki son muamele gününde borsadaki muamelelerin ortalama değerlerini ifade eder. Normal dalgalanmalar dışında fiyatlarda bariz kararsızlıklar görülen hallerde, son muamele günü yerine değerleme gününden önceki 30 gün içindeki ortalama rayici esas aldırmaya Maliye Bakanlığı yetkilidir. ⇒ Kıst Getiri Ölçüsü : Borsa rayicine göre değerlenmesi gereken menkul kıymetlerin, borsa rayicinin olmaması veya borsa rayicinin muvazaalı bir şekilde oluştuğunun anlaşılması halinde, değerlemeye esas bedel, menkul kıymetin alış bedeline vadesinde elde edilecek gelirin (kur farkları dahil) iktisap tarihinden değerleme gününe kadar geçen süreye isabet eden kısmının eklenmesi suretiyle hesaplanacaktır. 3. Hisse Senetlerinin Muhasebeleştirilmesi ve Değerlemesi Hisse senetleri; anonim şirketler, sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketler, özel kanunla kurulmuş kamu kuruluşları tarafından çıkarılan, sermayenin belirli bir bölümünü temsil eden, sahibine ortaklık haklarından yararlanma imkânı veren menkul kıymetlerdir. Hisse senedi sahibinin hakları aşağıda sayılmıştır: 1) Rüçhan hakkı (bedelli sermaye artırımına katılım hakkı), 2) Kârdan (temettüden) pay alma hakkı, 3) Oy kullanma hakkı, 4) Yönetime katılma hakkı, 5) Tasfiyeden hissesi oranında pay alma hakkı, 6) Bilgi edinme hakkı. Hisse senedi kuponu, hisse senedi sahiplerinin bazı ortaklık haklarının (kâr payı, bedelli/bedelsiz sermaye artırımına katılma hakları) kullanımını teminen hisse senetleri üzerinde bulunan ve sistematik olarak numaralandırılmış kıymetli evraktır. Aşağıda kuponlu hisse senedi örneği verilmiştir. Hisse senetleri alındığında 110 Hisse Senetleri hesabının borcuna kaydedilir. Hisse senetleri elden çıkarıldığında ise hesabın alacağına kaydedilir. Hisse senetleri alış bedelinden daha yüksek bir fiyata satıldığı zaman aradaki fark 645 Menkul Kıymet Satış Kârları hesabına alacak olarak kaydedilir. Hisse senetleri alış bedelinden daha düşük bir fiyata satıldığı zaman aradaki fark 655 Menkul Kıymet Satış Zararları hesabına borç olarak kaydedilir. Hisse senetleri Vergi Usul Kanunu’nun 279. maddesi uyarınca alış bedeliyle değerlenecektir. Örnek: Çolak A.Ş., 05.04.2012 tarihinde Arslan A.Ş.’nin borsada işlem gören hisse senetlerinden adedi ¨2,50’den olmak üzere 500.000 adet satın almıştır. Söz konusu hisse senetlerinin nominal bedeli ¨1,00’dir. Satın alınan hisse senetleri, toplam alış bedeli olan (2,50 x 500.000) ¨1.250.000,00 alış tarihi itibariyle aktife kaydedilmiştir. Alış sırasında binde 2 komisyon ödenmiştir. Bu işleme ilişkin yevmiye kaydı aşağıdaki gibi olacaktır: _________________________ 05/04/2012 _________________________ 110 HİSSE SENETLERİ 1.250.000 653 KOMİSYON GİDERLERİ 2.500 102 BANKALAR 1.252.500 Açıklama: Hisse senedi satın alınması _____________________________ / _____________________________ Dönem sonunda, söz konusu hisse senedinin borsadaki ağırlıklı ortalama fiyatının ¨3,00 olarak gerçekleştiği varsayılacak olursa, 31.12.2012 tarihinde yapılacak değerlemede borsa rayici olan (3,00 x 500.000=) ¨1.500.000,00 değil, alış bedeli olan ¨1.250.000,00 esas alınarak değerlenecektir. 4. Hazine Bonoları ve Devlet Tahvillerinin Muhasebeleştirilmesi ve Değerlemesi Hazine Bonoları ve Devlet Tahvilleri, Devletin fon oluşturmak ve bütçe açıklarını finanse etmek amacıyla çıkarttığı, likit ve sabit getirili yatırım araçlarıdır. Devlet iç borçlanma senetlerinden, vadesi bir yıldan daha kısa olanlar hazine bonosu olarak, vadesi 1 yıl veya daha uzun olanlar ise devlet tahvili olarak tanımlanmaktadır. Genel Özellikler : • Hazine bonosu/Devlet tahvilini vade bitimine kadar elinizde tuttuğunuzda anapara ve faizin size geri ödenmesi garantilidir. • Bu yatırım araçları, ikinci el piyasalarda da işlem gördüğünden, vade sonunu beklemeden de nakde çevrilebilmekte ve nakde çevrileceği tarihteki piyasa koşullarına bağlı olarak getirileri de değişebilmektedir. Hazine Bonosunun Özellikleri : • 1 yıldan kısa vadelidir. • İkinci el piyasası vardır. • Kuponsuzdur. • Satışlar fiziki teslim veya emanet makbuzu ile yapılır. • Hazine Bonoları nominal değer üzerinden belirli bir faiz oranı ile iskonto edilerek satışa sunulmaktadır. Vadede hazine bonosunun üzerinde yazan nominal değer ödemede esastır. • Hazine Müsteşarlığı tarafından arz edilir, satış aracılığını T.C. Merkez Bankası yapar. Devlet Tahvilinin Özellikleri : • 1 yıl veya daha uzun vadelidir. • İkinci el piyasası vardır. • Hem iskontolu, hem de kupon ödemeli olarak ihraç edilebilir. • Bunların dışında enflasyona endeksli (TÜFE)tahviller de ihraç edilmektedir. • Kuponlu olanlar 3 ay, 6 ay ya da 1 yılda bir faiz ödemelidir. • Satışlar fiziki teslim veya emanet makbuzu ile yapılır • Kuponlu satılır ya da kuponsuz ise iskontolu olarak satılır, vadesinde devlet tahvilinin üzerinde yazan nominal değer ödemede esastır. • Hazine Müsteşarlığı tarafından çıkarılır, satış aracılığını T.C. Merkez Bankası yapar. • Söz konusu kıymetlerden iskontolu olarak ihraç edilen tahvil ve bonoların vade sonu değeri 100 TL olup, ikincil piyasa denilen İMKB Tahvil Bono Piyasası ve bankalararası piyasada vade sonu değeri üzerinden iskonto edilerek alınıp satılmaktadır. İki yıl ve üzerindeki vadelerdeki Devlet Tahvilleri kuponlu olarak da ihraç edilebilmektedir. Söz konusu kıymetler üzerlerinde kupon taşıdıkları için fiyatları kupon faizini de içerdiğinden ihraç değerleri 100 TL’nin üzerinde olabilmektedir. Aşağıda ilk resimde iskontolu tahvile, ikinci resimde ise 6 ayda bir kupon ödemeli tahvile ilişkin örnekler yer almaktadır. İskontolu Tahvil Örneği: Kupon Ödemeli Devlet Tahvili Örneği: Hazine Bonoları veya Devlet Tahvilleri satın alındığında 112 Kamu Kesimi Tahvil, Senet ve Bonoları Hesabına borç olarak kaydedilir, satıldığında ya da işletmeden çıktığında ise hesaba alacak kaydedilir. Söz konusu kıymetler aracılığıyla elde edilen faiz gelirleri ise 642 Faiz Gelirleri Hesabına kaydedilir. Vergi Usul Kanunu’nun 279. maddesi uyarınca hazine bonoları ve devlet tahvillerinin borsa rayiciyle değerlenmesi gerekmektedir. Örnek: Çolak A.Ş. 01.09.2011 tarihinde nominal bedeli ¨200.000,00 olan 180 gün vadeli hazine bonosunu hesabının bulunduğu Arslanbank A.Ş. aracılığıyla ¨160.000,00’na iktisap etmiştir. 31.12.2011 tarihi itibariyle şirket aktifinde yer alan hazine bonosunun İMKB’nda işlem gördüğü ortalama fiyata göre değeri ¨186.000,00 olarak gerçekleşmiştir. Hazine bonosu iktisap edildiğinde: ___________________________________ / _____________________________ 112 KAMU KESİM TAHVİL SENET VE BONOLARI 160.000,00 102 BANKALAR 160.000,00 Açıklama: Hazine Bonosu İktisabı ___________________________________ / _____________________________ Dönem sonu değerleme kaydı: ___________________________________ / _____________________________ 112 KAMU KESİM TAHVİL SENET VE BONOLARI 26.000,00 642 FAİZ GELİRLERİ 26.000,00 Açıklama: Dönem sonu değerleme kaydı ___________________________________ / _____________________________ 5. Özel Sektör Tahvillerinin ve Finansman Bonolarının Muhasebeleştirilmesi Değerlemesi Anonim şirketlerin finansman ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla itibari kıymetleri eşit ve ibareleri aynı olmak üzere çıkardıkları borç senetlerine tahvil denilmektedir. Vadeleri en az iki yıl olmak üzere serbestçe belirlenebilir. Kamu kuruluşlarının çıkardığı tahviller haricinde kalan tahvil ihraçlarında Sermaye Piyasası Kanununda öngörülen düzenlemelere uyulması zorunludur. Tahvillerin faiz ödemeleri yıllık, 6 aylık veya 3 aylık kuponlara bağlı olarak yapılabilmektedir. Tahvilden elde edilecek getiri sabit olabileceği gibi faiz oranı belirli bir değişkene de bağlanabilmektedir. Finansman bonoları, anonim şirketlerin kısa vadeli finansman ihtiyaçlarını karşılamak üzere çıkardıkları kısa vadeli senetlerdir. Finansman bonolarının üzerinde yazılı olan nominal bedel, anapara ve faizden oluşur. Finansman bonolarından elde edilen getiri sabittir. Ülkemizde artık belirli şartları taşıyan özel sektör tahvilleri ve finansman bonoları da İMKB’de işlem görmeye başlamıştır. Vergi Usul Kanunu’nun 279. maddesi gereğince, vergi matrahlarının tespitinde özel sektör tahvillerinin borsa rayici ile veya borsa rayici yoksa bunların ilgili döneme isabet eden kıst getirilerinin hesaplanarak alış bedeline eklenmesi suretiyle değerlenmesi gerekir. Dönem sonunda aktifinde özel sektör tahvili bulunan bir işletmenin anılan kıymetleri yukarıda belirtilen esaslar dahilinde değerlemesinin şu şekilde muhasebeleştirilmesi gerekir: ___________________________________ / _____________________________ 111 ÖZEL KESİM TAHVİL XXXX SENET VE BONOLARI 642 FAİZ GELİRLERİ XXXX Açıklama: Dönem sonu değerleme kaydı ___________________________________ / ____________________________ 6. Yatırım Fonu Katılma Belgelerinin Muhasebeleştirilmesi ve Değerlemesi Katılma belgeleri karşılığında halktan toplanan paralarla, belge sahipleri hesabına, riskin dağıtılması ilkesi ve inançlı mülkiyet esaslarına göre sermaye piyasası araçları, gayrimenkul, altın ve diğer kıymetli madenler portföyü işletmek amacıyla kurulan mal varlığına "Yatırım Fonu" denilmektedir. Fonun tüzel kişiliği bulunmamakla birlikte, mal varlığı kurucunun mal varlığından ayrı tutulur. Kurucular, kurdukları fonu katılma belgesi sahiplerinin haklarını koruyacak şekilde yönetmek zorundadır. Yatırım fonu katılma belgesi; belge sahibinin, kurucu ve saklayıcı kuruma karşı sahip olduğu hakları taşıyan ve fona kaç pay ile katıldığını gösteren kıymetli evrak niteliğinde bir senet olup, emre veya hamiline yazılı olarak düzenlenmesi mümkündür. Katılma belgelerinin itibari değerleri bulunmamaktadır. Bir yatırım fonu katılma belgesinin pay değeri, toplam fon değerinin tedavüldeki katılma belgelerinin kapsadığı pay sayısına bölünerek elde edilmektedir. Bu değer kurucu tarafından hesaplanmakta ve açıklanmaktadır. Katılma belgesi sahipleri, istedikleri zamanda açıklanan bu değerler üzerinden belgelerini paraya çevirebilmektedir. Katılma belgelerinin getirisi, fon portföyünün yapısına göre değişim göstermektedir. Portföyün tahvil, bono ve benzeri sabit getirili menkul kıymetlerden oluşturulması halinde, katılma belgelerinin getirisi de hemen hemen sabit olmaktadır. Ancak, portföyün ağırlıklı olarak borsada işlem gören hisse senetlerinden oluşması halinde, borsada oluşan fiyat dalgalanmalarından katılma belgelerinin değeri de etkilenmektedir. Hatta kriz dönemlerinde, toplam fon değerinin azalması nedeniyle zarar edilmesi bile söz konusu olabilir. Vergi Usul Kanunu’nun 279. maddesi uyarınca, fon portföylerinin en az yüzde 51'i Türkiye'de kurulmuş bulunan şirketlerin hisse senetlerinden oluşan yatırım fonu katılma belgeleri alış bedeli ile değerlenecektir. Bunun haricinde kalan katılma belgelerinin ise borsa rayiciyle değerlenmesi gerekir. Ülkemizde, yeni bir yatırım aracı olarak Borsa Yatırım Fonları da borsada işlem görmeye başlamıştır. Bu fonlar, diğer yatırım fonları gibi bir kurucu tarafından oluşturulduktan sonra, katılım payları borsada halka arz edilerek yatırımcılara satılmakta ve halka arz sonrasındaki ikincil piyasa işlemleri de tıpkı hisse senetleri gibi işlem görmektedir. Bu tür yatırım fonu katılma belgeleri borsa rayiciyle değerlenecektir. Borsa rayicine göre değerlenmesi gereken yatırım fonu katılma belgelerinin, borsa rayicinin olmaması veya borsa rayicinin muvazaalı bir şekilde oluştuğunun anlaşılması halinde, bunların değerleme günü itibariyle kıst getirisinin dikkate alınması gerekir. Kıst getiri hesabında ise, katılma belgelerini ihraç eden kurumların ilan edecekleri fiyatların esas alınması gerekir. Örnek (X) A.Ş., 20.11.2007 tarihinde (A) Bankası Yatırım Fonu katılma belgelerinden pay başına 9,50 TL’den olmak üzere 2.000 adet satın almıştır. Fon portföyünün % 75’i Türkiye'de kurulmuş bulunan ve metal sektöründe faaliyet gösteren şirketlerin hisse senetlerinden oluşmaktadır. Söz konusu katılma belgeleri, toplam alış bedeli olan 19.000.- TL üzerinden alış tarihi itibariyle aktife kaydedilmiştir. (A) Bankası 2007 yılı sonu itibariyle söz konusu katılma belgelerinin pay başına değerini 9,80 TL olarak açıklamıştır. Fon portföyünün en az % 51’inin Türkiye'de kurulmuş bulunan şirketlerin hisse senetlerinden oluşması nedeniyle, 31.12.2007 tarihinde yapılacak olan değerlemede, şirket, aktifine kayıtlı katılma belgelerini alış bedeli olan 19.000 TL olarak değerleyecektir. Şirket, yukarıda belirtilen yatırım fonu katılma belgesini iktisap ettiğinde, iktisap tarihi itibariyle şu şekilde muhasebe kaydı yapacaktır (ödemenin şirketin bankadaki cari hesabından yapıldığı varsayılmaktadır): _______________________________20/11/2007__________________________ 118 DİĞER MENKUL KIYMETLER 19.000.102 BANKALAR 19.000,Açıklama: Yatırım fonu katılma belgesi iktisabı ________________________________ / _____________________________ 7. Kar-Zarar Ortaklığı Belgelerinin Değerlemesi Kar-zarar ortaklığı belgesi; anonim şirketlerin iştigal sahalarına giren tüm faaliyetlerin gerektirdiği finansman ihtiyaçlarını karşılamak üzere yurt içinde ve yurt dışında ihraç ettikleri, kar ve zarara ortak olma hakkı veren menkul kıymetlerdir. Kar zarar ortaklığı belgeleri bir milyon veya katları şeklinde hamiline veya nama yazılı şekilde çıkarılırlar. Bu menkul kıymetlere sahip olanların oy kullanma hakları bulunmaz. Anonim şirketlerin ihraç edecekleri kar-zarar ortaklığı belgelerinin üzerine, kar ve zarara katılınacağı ve bu belgelere kar garantisi verilemeyeceği açıkça yazılır. Vergi Usul Kanunu’nun 279. maddesinde, getirisi ihraç edenin kar ve zararına bağlı olarak doğan ve değerleme günü itibariyle hesaplanması mümkün olmayan menkul kıymetlerin alış bedeli ile değerleneceği belirtilmiştir. Kar-zarar ortaklığı belgelerinin getirileri ihraç edenin kar ve zararına bağlı olarak doğmakta ve değerleme günü itibariyle hesaplanamamaktadır. Bu nedenle, söz konusu menkul kıymetlerin geçici vergi dönemlerine ilişkin kazancın tespitinde de alış bedeli ile değerlenmesi gerekir. 8. Finansman Bonolarının Değerlemesi Finansman bonoları, anonim şirketlerin kısa vadeli finansman ihtiyaçlarını karşılamak üzere çıkardıkları kısa vadeli senetlerdir. Finansman bonolarının üzerinde yazılı olan nominal bedel, anapara ve faizden oluşur. Finansman bonolarından elde edilen getiri sabittir. Vergi Usul Kanununun 279. maddesi gereğince, vergi matrahlarının tespitinde finansman bonolarının borsa rayiciyle değerlenmesi, borsa rayici yoksa veya muvazaalı şekilde oluşmuşsa bunların alış bedeline ilgili döneme isabet eden kıst getirilerinin hesaplanarak eklenmesi suretiyle değerlenmesi gerekir. Dönem sonunda finansman bonolarının değerlemesinin şu şekilde muhasebeleştirilmesi gerekir: ___________________________________ / _____________________________ 118 DİĞER MENKUL KIYMETLER XXXX 642 FAİZ GELİRLERİ XXXX Açıklama: Dönem sonu değerleme kaydı ___________________________________ / ____________________________ 9. Banka Bonoları ve Banka Garantili Bonoların Değerlemesi Banka Bonoları; kalkınma ve yatırım bankalarının borçlu sıfatıyla düzenleyip, Sermaye Piyasası Kurulunca kayda alınmasını müteakip ihraç ettiği emre veya hamiline yazılı kıymetli evraktır. Banka Garantili Bonolar ise; kalkınma ve yatırım bankalarından kredi kullanan ortaklıkların, bu kredilerin teminatı olarak borçlu sıfatı ile düzenleyip, alacaklı bankaya verdikleri emre yazılı senetlerden, bu krediyi kullandırmış olan bankaca kendi garantisi altında ve Sermaye Piyasası Kurulunca kayda alınmasını müteakip, ihraç edilen kıymetli evraktır. Tahvilden farklı olarak, bunların ihracındaki formalite daha azdır ve vade yapıları açısından daha esnektirler. Bunların üzerinde yazılı olan nominal bedel, anapara ve faizi kapsamaktadır. Satış sırasında bu bedel iskonto edilir ve iskontodan sonra tahsil edilen tutar borçlanılan tutarı gösterir. Bu tür menkul kıymetlerden elde edilen getiri sabittir. Bu menkul kıymetlerin Vergi Usul Kanunu’nun 279. maddesi gereğince, hem gelir vergisi ve kurumlar vergisi hem de geçici vergi açısından borsa rayiciyle değerlenmesi gerekir. Ancak, bu bonolar İstanbul Menkul Kıymetler Borsası’nda işlem görmemektedir. Dolayısıyla, bunların borsa rayici bulunmamaktadır. Bu nedenle, bu bonoların ilgili döneme isabet eden kıst getirilerinin hesaplanarak alış bedeline eklenmesi suretiyle değerlemeye esas alınması gerekir. Dönem sonunda banka bonoları ve banka garantili bonoların değerlemesinin şu şekilde muhasebeleştirilmesi gerekir: __________________________________ / _____________________________ 118 DİĞER MENKUL KIYMETLER XXXX 642 FAİZ GELİRLERİ XXXX Açıklama: Dönem sonu değerleme kaydı ___________________________________ / _____________________________ 10. Varlığa Dayalı Menkul Kıymetlerin Değerlemesi: Genel finans ortaklıkları, bankalar, finansman şirketleri ve finansal kiralamaya yetkili kuruluşların, kendi ticari işlemlerinden doğmuş alacakları veya SPK mevzuatı çerçevesinde temellük edecekleri alacaklar karşılığında çıkardıkları menkul kıymetlerdir. İskonto esasına göre çıkarılabileceği gibi, dönemsel ve değişken faiz ödemeli olarak da ihraç edilebilir. Vergi Usul Kanunu’nun 279. maddesi gereğince, bu kıymetlerin hem gelir vergisi ve kurumlar vergisi hem de geçici vergi açısından borsa rayiciyle değerlenmesi gerekir. Ancak bunların da İstanbul Menkul Kıymetler Borsası’nda işlem görebileceği bir piyasa açılmakla birlikte, bu piyasa etkin değildir. Varlığa dayalı menkul kıymet alım-satımı pek gerçekleşmemektedir. Bu nedenle, borsa rayicinin oluşmaması halinde, bunların ilgili döneme isabet eden kıst getirilerinin hesaplanarak alış bedeline eklenmesi suretiyle değerlemeye esas alınması gerekir. Dönem sonunda varlığa dayalı menkul kıymetlerin değerlemesinin şu şekilde muhasebeleştirilmesi gerekir: ___________________________________ / ___________________________ 118 DİĞER MENKUL KIYMETLER XXXX 642 FAİZ GELİRLERİ XXXX Açıklama: Dönem sonu değerleme kaydı ___________________________________ / ____________________________ 11.Gelir Ortaklığı Senetlerinin Değerlemesi Gelir ortaklığı senetleri; köprü, baraj gibi belirli bir kamu altyapı tesisinin belirli bir süre içindeki gelirinin belirli bir kısmı karşılık gösterilerek çıkarılır. Bu nedenle, getirisi söz konusu kamu altyapı tesisinin gelirine bağlı olarak değişim gösterir. Bu senetlerin gelirleri yılda iki defa ve kupon karşılığı olarak yapılmaktadır. Senetler hamiline yazılıdır. Senedi ellerinde bulunduranlar isterlerse vadeyi beklemeden senetlerini aldıkları bankaya iade edip, paralarını işlemiş gelirleriyle birlikte geri alabilirler. İşlemiş gelir, Kamu Ortaklığı İdaresinin tahmini gelir hesaplarına göre hazırladığı, 3 aylık süreleri kapsayan günlük gelir cetvellerine göre belirlenir. Bu menkul kıymetlerin Vergi Usul Kanununun 279. maddesi gereğince, hem gelir vergisi ve kurumlar vergisi hem de geçici vergi açısından borsa rayiciyle değerlenmesi gerekir. Ancak, bunların da İstanbul Menkul Kıymetler Borsası’nda işlem görebileceği bir piyasa açılmakla birlikte, bu piyasa etkin değildir. Gelir ortaklığı senedi alım-satımı pek nadir olarak gerçekleşmektedir. Bu nedenle, borsa rayicinin oluşmaması halinde, bunların ilgili döneme isabet eden kıst getirilerinin hesaplanarak alış bedeline eklenmesi suretiyle değerlemeye esas alınması gerekir. Dönem sonunda gelir ortaklığı senetlerinin değerlemesinin şu şekilde muhasebeleştirilmesi gerekir: ___________________________________ / ___________________________ 112 KAMU KESİM TAHVİL XXXX SENET VE BONOLARI 649 FAALİYETLE İLGİLİ DİĞER XXXX OLAĞAN GELİR VE KARLAR Açıklama: Dönem sonu değerleme kaydı ___________________________________ / ____________________________