Modern Bilimin Doğuşu ve Gelişimi FELSEFİ KAVRAMLAR Prof. Dr. Durmuş Günay 27.05.2007 Zonguldak Karaelmas Üniversitesi 1 Felsefe Avrupa felsefe geleneğinin en doğru genel karakteristiği şudur: O, Platon’a dipnotlar serisinden ibarettir, Alfred North Whitehead, Process and Reality, p. 53 [Free Press, 1969]; Resim; Atina Okulu [Scuola di Atene) by Raphael]: Ortada, Platon, gökleri işaret ediyor; ve Aristoteles, ellerini açarak yeri gösteriyor. 27.05.2007 2 The Death of Socrates, Jacques-Louis David, 1787 27.05.2007 3 Felsefe  Philosophy {Gk. φιλοσοφια [πηιλοσοπηια]} : Philosophy {Gk. filosofia [philosophia] [f(f)=ph(ph)]} Sözcük olarak, Bilgelik/Hikmet(sophia=sofia)+Sevgi(philo=filo)=Bilgelik sevgisi Dolayısıyla, evrenin mahiyeti, insanın bilgisinin zemini, ve insanın hayat tarzının değerlendirilmesi üzerine derinliğine düşünmek ve konuşmaktır Felsefe: Genelde varlığın bilgisi. Bilimler ise,belirli bir varlık alanına ilişkin olayları deney, gözlem ve vb yöntemlerle inceleyerek, ilgili alanın doğru bilgisine varmaya çalışır. Felsefe, düşünme ve akıl yürütmelerle çalışan, salt teorik bir bilgidir. Felsefe terimi ilk defa Pythagoras [Pisagor, 580-495] tarafından kullanılmıştır. ^ ’’Araştırılmamış hayat yaşanmaya değmez’’ Sokrates 27.05.2007 4 Felsefe En genel veya evrensel inançların anlamını ve gerekçelendirilmesini, deney veya gözleme başvurmak yerine problemleri titizlikle formüle ederek, çözümler önererek, verilen çözümlerden akıl yürütme yoluyla sonuçlar çıkararak, onları diyalektik yöntemler ile tartışarak incelemektir. Her görüş bir takım temel varsayımlarla (=aksiyomlarla) başlar. Burada şu soruyu sormak zorundayız: Hangi varsayım takımı başlangıç için en iyisidir? Hangi varsayım takımının en iyisi olduğunu nasıl biliriz? En iyi varsayım takımı, gerçeklik ve onun bütün fenomenleri ile uygunluk gösteren sonuçlar verendir. Varsayımların uygunluğunu sonuçları yoluyla biliyoruz 27.05.2007 5 Felsefe z Aristoteles (384-322) Felsefe: Varlık olmak bakımından varlığın bilimidir. z Kant (1724-1804) Felsefe: Kavramlarla veya kavramlar inşasıyla elde edilen akli bilgidir. Felsefe öğrenilmez, ancak felsefe yapmak öğrenilebilir. z Karl Jaspers (1883-1969) Felsefe: Felsefe yolda olmaktır. 27.05.2007 6 Felsefe Felsefe: Bütüncül, sistematik, derin, objektif, tutarlı, rasyonel düşünmek ve konuşmaktır Bir filozof için asıl önemli olan: Derinlik ve yaratıcılıktır 27.05.2007 7 Felsefe İhtiyacı ]Günümüzde, toplumun çok acil sorunlarına cevap aramakta, hiçbir zaman olmadığı kadar felsefeye ihtiyaç duyulduğunu düşünüyorum…. Hiçbir zaman, günümüzdeki kadar felsefi hafızaya ihtiyacımız olmamıştır. Derrida, 2002 27.05.2007 8 Felsefe Tarihi ÂAntik Felsefe : MÖ 7. yüzyıl ile MS 5. yüzyıl (dahil) ÂOrtaçağ Felsefesi : 500(476) ile 1500(1453) ÂModern Felsefe : 16. yüzyıl ile 19. yüzyıl (dahil): [1500(1453) den 1800 ün sonuna kadar (1900). ÂPostmodern veya Çağdaş Felsefe : 20. yüzyıldan(1900 den) günümüze kadar (…ve sürmekte) 27.05.2007 9 DG5 Felsefenin Başladığı Coğrafya : İyonya ÂYeryüzünün en güzel alanlarından biri. Türkiye’nin batı kıyı şeridinin orta kısmı.  Kuzeyde İzmir körfezinden, güneyde Menderes vadisine kadar uzanan 160 km lik kıyı şeridi ÂTüm Dünya üzerinde daha güzel bir iklimi olan başka bir yer yoktur. 27.05.2007 10 Slayt 10 DG5 Durmuş Gunay; 19.01.2006 Bilgi Tanımı (Obje) Nesne (Varolan) Özne Bilgi (Suje) Bilgi: Bilen özne (suje) ile nesne (obje, varolan) arasındaki ilişki (bilgi bağlantısı) sonucunda ortaya çıkan yargıyı dile getiren önerme. Burada, özne adı verilen insan; duyuları ile algılar, aklıyla kavrar ve bilincine varır. ‘Şu kalemdir’ dediğimizde, özne [=suje(bilinç)] ile kalem( obje=nesne) arasında görme algısıyla bilgi ilişkisi kurmuş oluruz. 27.05.2007 11 27.05.2007 12 Bilgi Alanının Kavramları h‘Bilgi, varolanın tanınmasıdır’. Bilginin genel tanımını açıklamak üzere çizilen şekil, bilgi teorisinin (epistemolojinin) çeşitli kavramlarının anlaşılmasında ve anlatımında önemli kolaylıklar sağlamaktadır. hNesne: Bilen öznenin yöneldiği şey dir. Nesne, fiziksel bir varlık olabileceği gibi, metafizik, tinsel bir varlık da olabilir. Kısaca, bilmeye konu olan her şey. Bilimlerin konusu o bilimin nesnesi olur. 27.05.2007 13 Epistemolojik Kavramlar Bilme: Hayal etme, algılama, düşünme ve kavrama etkinliğidir. Hayal etme ve algılama, algılama alanına; düşünme ve kavrama, kavrama alanına aittir. Bilgi: Bilgi, bilme etkinliğinin ürünüdür. Bilme etkinliği sonucunda yargı oluşur. Özne, nesne hakkında bir yargıda bulunur. Yargı, önerme ile dile getirilir. Bilgi, yargının önerme ile ortaya konulduğu üründür. Önerme, dolayısıyla bilgi, dilde varolandır. Yargı ve bilme etkinliği ise zihinde varolandır. 27.05.2007 14 Epistemolojik Kavramlar Gerçek: Varolan şeylerin tümü. Elimdeki kalem gerçektir. Kalemin gerçekliğinden şüphe etmez, bilincimiz dışında varoldğunu kabul edersek buna ‘çocuksu gerçekçilik’ (naiv realizm) adı verilir. Gerçeklik, dış dünyada varolandır. Doğruluk (hakikat): Yargı ve önermelerin, verilmiş bir olguya uygun olmasıdır. Doğruluk dilde varolandır. Bir ifadenin özelliğidir. Bir ifade, doğru veya yanlış olabilir. Bir şahit hakime,gerçeği söyleyeceğine değil, doğruyu söyleyeceğine söz verir. Çünkü, gerçek söylenemez, gerçek dil de değil dış dünyadadır. Temellendirme: Bir önermenin doğruluk iddiasının dayanağını göstermek, ortaya koymaktır. 27.05.2007 15 Özne, Nesne, Bilgi İlişkisi Nesne (Obje) Özne Bilgi (Suje) Özne, nesne ve bilgi alanları ve ilişkilerine göre çeşitli bilgi türleri, bilimler ve izm’ler doğar. 27.05.2007 16 Özne(Bilinç), Nesne ve Bilgi’nin Bulunduğu Varolan Dünyaları Dış Dünyada Varolan Nesne (Zihinde) Düşünmede Varolan Özne(bilinç) 27.05.2007 Özne(bilinç) : Düşünmede varolan Nesne : Dış Dünyada Varolan Bilgi : Dilde Varolan Alanında yeralmaktadır. Dilde Varolan Bilgi 17 Veri, Malumat, Bilgi, Bilgelik Kaplam Genişlemesi Bilgelik (Wisdom) anlama ilkeleri Veri toplama, malumat değildir. Malumat toplama, bilgi değildir. Bilgi toplama, bilgelik değildir. Bilgelik toplama, doğruluk (hakikat) değildir. Neil Fleming Bilgi (Knowledge) . anlama modelleri Malumat (Information) anlama ilişkileri (Data)veri 27.05.2007 Anlama 18 Bilgi Hiyerarşisi: Bilgi Piramidi Düşünme Bilgisi Bilgelik Bilgi (Knowledge) Algı Bilgisi Malumat (Enformasyon) Veri (Data) 27.05.2007 19 Araştırma Olguları belirleyip yeni sonuçlara ulaşmak için, materyalleri, kaynakları, sistematik olarak, aramak ve incelemektir 27.05.2007 20 Araştırma Süreci Konu Seçimi Araştırma Bulguları Verilerin Yorumu Verilerin Analizi 27.05.2007 Araştırma Soruları Araştırma Tasarımı Verileri Toplama 21 Bilgi Türleri 1. 2. 3. 4. 5. 6. h h h 7. Gündelik Bilgi Dini Bilgi Teknik Bilgi Sanat Bilgisi Okkült Bilgi (astroloji, fal,…, vb.) Bilimsel Bilgi 6.1 Formel bilimler(Matematik, Mantık) 6.2 Doğa Bilimleri(Fizik, Kimya, Biyoloji, Jeoloji, vb.,…) 6.3 İnsan Bilimleri(Sosyoloji,antropoloji, sanat ve edebiyat tarihi, siyaset bilimi, arkeoloji, linguistik, ahlak, din, vb.,…) Felsefe Bilgisi 27.05.2007 22 Bilgi Türleri 1. 2. 3. 4. 5. Gündelik Bilgi:Öznenin dış dünya deneyimi sırasında edindiği, tanıma bilgisi. Nesneler ve olaylarla ilgili tekil algılara dayalı öznel bilgidir. Ama yine de doğruluklarından söz edilebilir. Dini Bilgi : Dini bilgide suje ile obje arasında inanç bağı vardır. Teknik Bilgi: İnsanın ihtiyaçlarını karşılamak üzere araç yapmanın bilgisidir. Teknik bilgi içinde, tecrübe ile kazanılan, dile getirilemeyen ancak bir şeyi yaparak ortaya çıkan bilgi (zımni bilgi= tacit knowledge) de vardır. Sanat Bilgisi: Özne( burada sanatçı), nesneye(objeye), sanatçı duyarlılığı, kendi yaratıcı yeteneği ile bakar. Öznel bir bilgidir. Aynı manzaranın resmini her ressam farklı yapar. Okkült Bilgi: Fal, hurafe, ve astroloji bilgileri. Burada, özne, objenin içinde gizil bir güç olduğu inancı ile objeye bakar. 27.05.2007 23 Bilgi Türleri 6. h h h 7. BİLİMSEL BİLGİ 6.1 Formel bilimler(Matematik, Mantık): Rasyonel bilimlerdir. Akıl yoluyla bilgi edinilir. Aksiyomlara(ilkelere) dayanır. Mantık, düşünmenin geometrisidir. 6.2 Doğa Bilimleri(Fizik, Kimya, Biyoloji, Jeoloji, vb.,…): Deney ve gözlem yöntemini kullanır. Olguları yasalarla açıklamak ister. 6.3 İnsan Bilimleri(Sosyoloji,antropoloji, sanat ve edebiyat tarihi, siyaset bilimi, arkeoloji, linguistik, ahlak, din, vb.,…): Kültür bilimleri terimi de kullanılır. Tarihsel ve toplumsal olayları anlamak ister. Kıta Avrupası merkezli, özelde Almanya merkezli, kültür bilimleri felsefesi giderek ilgi çekmektedir. Hermenötik vb. yöntemler geliştirilmektedir. Kültür bilimlerinin nesnesi yani beşeri ve tarihsel olaylar, doğa olaylarından farklı karekterde olduğu, dolayısıyla tarih ve toplum alanında, doğa bilimlerinin yönteminin kullanılamayacağı ileri sürülmektedir. FELSEFE BİLGİSİ: Felsefenin konusu genelde varlıktır. Felsefenin konusu her şeydir. Düşünme ve akıl yürüme yöntemini kullanır. 27.05.2007 24 Günümüzde Üniversitelerde Yapılan Bilim Sınıflandırması I. TEMEL BİLİMLER 1. Formel Bilimler: Matematik, Mantık. 2. Doğa Bilimleri :Astronomi, Fizik, Kimya, Biyoloji, Psikoloji 3. Beşeri veya Manevi Bilimler : Sosyoloji, Tarih, Dil Bilimleri. II. UYGULAMALI BİLİMLER 1. Mühendislik, Tıp, Veterinerlik, Eczaclık, Tarım ile ilgili Bilimler 2. İstatistik 3. Hukuk, Ekonomi, Politika, Eğitim Bilimleri 27.05.2007 25 Sokrates-Öncesi Filozoflar Sokrat Öncesi (The pre-Socratics) Filozoflar ¨Thales MÖ(625-545) ¨AnaximanderMÖ(610-546) ¨Anaximenes MÖ(536-…) ¨Xenophanes MÖ(569-477) ¨Empedocles MÖ(490-432) ¨Heraclitus MÖ(540-480) ¨Demokriatos MÖ(460-370) ¨Parmenides MÖ(540-480) ¨Pythagoras MÖ(580-500) 27.05.2007 26 Üç Büyük Filozof [SPA] Batı Felsefesi, Antik Yunan Felsefesine dayanır Sokrates (469 - 399) Platon (427- 347) Aristoteles (384 - 322) Platon gökleri işaret ediyor; Aristo ellerini yere doğru açmış. 27.05.2007 27 Socrates [469-399] Felsefenin babası olarak bakılır Özellikle değerler alanına (tanrı, iyilik ve güzellik problemleri) eğilen ilk filozoftur. Sorgulamayı Sokrat’tan öğrendiğimize inanılır (Sokratik metod) Sokratik Soru: …nın mahiyeti nedir ? Yazılı bir eser bırakmadı. Görüşlerini, başta Platon olmak üzere izleyicileri tarafından yazılan eserler yoluyla biliyoruz. 27.05.2007 28 Platon [427-347] Socrates’in öğrencisi İdealizmin babası olarak bilinir Sokrates’in ölümünün ardından Atinayı terketti MÖ 387’de Akademi’yi kurmak için Atina’ya döndü MÖ 385’de “Akademi” yi kurdu 27.05.2007 29 Platon D Politika Teorisi D İdeal Toplum Tasarımı D İdealar (formlar) Teorisi D Varlığın Yüksek Boyutu D Mükemmel, Dış, ve Değişmeyen Formlar D Dünyada algıladığımız bütün olgular, gerçek dünyanın(İdealar Dünyasının) silik yansımalarıdır. D Görünen ile sahici gerçeklikler dünyası ayrımı 27.05.2007 30 Platon’un Mağara Metaforu 27.05.2007 31 Platon’un Algılanabilir (Değişen) ve Kavranabilir (Değişmeyen) Dünya Analojisi Zihin(Anlık) Formlar Değişmeyen Bilgi Düşünme Sanı Duyu (trust) Hayaletme Matematiksel Olanlar Duyulur şeyler Değişen Görüntüler(imajlar) X Heraklit’in ve Parmenides’in anlayışlarını birleştirir X Bu şemada şeyler yukarı doğru daha gerçek hale gelir 27.05.2007 32 Bölünmüş Çizgi Analojisi[Platon] Anlama(Düşünme) 27.05.2007 Formlar Kavramlar (Matematiksel Nesneler) İnanç(Sanı) Algılanabilir Nesneler Hayaletme Görüntüler İyilik Saf Akıl -Zihin (Kavrayış) Ontoloji Görünen Kavranabilir (Algılanabilir) Dünya Dünya Sanı[Doxa] Bilgi[Episteme] Epistemoloji 33 Görünen Dünya-Kavranan Dünya Bölünmüş Çizgi Analojisi ile Platon, düşey bir çizgiyi İkiye bölerek alt Parça, Görünen Dünya, nya üst parça ile Kavranan Dünyayı; nya her bir parçayı tekrar ikiye bölerek, Görünen Dünyayı, görüntüler ve algılanan nesneler bölgesi olarak, ve kavranan dünyayı matematiksel nesneler bölgesi ve formlar bölgesi şeklinde ayırarak, kendi anlayışına göre varlık bölgelerini bir analoji ile ortaya koyuyor. 27.05.2007 34 Görünen Dünya-Kavranan Dünya (Devam) D Görünen Dünya = Görüntüler + Algılanan(duyulur) Nesneler Görüntüler = Gölgeler + Her türlü yansıma görüntüleri (sudaki, aynadaki görüntüler) Algılanan Nesneler = Canlı varlıklar+Bitkiler+İnsanın yaptığı bütün nesneler Kavranan Dünya = Matematiksel Nesneler + Formlar Matematiksel Nesneler = Aritmetiğin ve geometrinin nesneleri+ Bilimsel kavramlar Formlar = Kavramlar ve varlık bilgisi, formlar(idealar) 27.05.2007 35 Platon’un Eğitime İlişkin Görüşleri Devlet eğitim konularında aktif rol almamalıdır. Müfredat parlak öğrencileri somut verilerden soyut düşünmeye götürmelidir. Soyutlama yeteneği zayıf olan öğrenciler; askerlik, iş ve endüstri alanlarına gitmelidir. 27.05.2007 36 Aristoteles[384-322] z Aristoteles’in Hayatı MÖ. 384 : Stagira’da (Makedonya) doğdu. Nikomakus’un (Makedonya kralı Philip’in Saray Doktoru) oğlu MÖ 367: Platon ile çalışmak üzere (17 yaşında) Atina’ya gelişi MÖ 347: Platon’un Ölümü. Aristoteles Küçük Asya’da Atarnos’a (Assos’a) hareket eder Bir çok alanda eserler yazdı: Psikoloji, Biyoloji, Fizik, Drama, etik, mantık, vb. 27.05.2007 37 Aristoteles Aristoteles’in Hayatı (devam)  346-3: Lesbos adasında, Theophrastus ile tanışması  341: Makedon Kralı Philip II’nin Oğlu İskender’e (daha sonra Büyük İskender olacak) hocalık yapmak üzere Makedonya’ya döner  335: Atina’ya döner, ve Lyceum’ da okul (Lyceum) kurar  323: İskender’in Ölümü  322: Kalkis’de Ölümü 27.05.2007 38 Aristoteles Metafiziği İki gerçeklik alanı (idealar dünyası ve fiziksel dünya) parçalanmış değildir. Formlar etrafımızdaki nesnelerin içindedir. Her tekil nesnenin içinde formu vardır. Fiziksel dünya Tanrı tarafından yönetilmektedir. 27.05.2007 39 Herakleitus z “Aynı ırmakta iki kez yıkanamazsınız” z “Herşey bir durumdan başka bir duruma geçiş halinde sürekli bir akış halindedir” z “Değişme tesadüfen olmaz, akıl ile yönetilir” [ 540-480 (Efes)] 27.05.2007 40 Felsefenin Temel Soruları Önemli Sorulara Cevap Aramak 9Ben kimim? 9Niçin buradayım? 9Gerçek nedir? 9Doğru nedir? 9Doğruyu yanlıştan nasıl ayırırım? 9İyi var mıdır? 27.05.2007 Rodin’in Düşünürü 41 Felsefenin Ana Alanları Felsefenin Başlıca Alanları Metafizik(Ontoloji):Varlık nedir? Epistemoloji (Bilgi Teorisi): Bilgi Nedir?/Varlığı nasıl biliriz? Bilginin kaynağı, doğruluğu (değeri) ve sınırlarını konu edinen, araştıran felsefe alanıdır. Aksiyoloji: Değer Nedir? (Nasıl eylemeliyiz?)=Etik+Estetik 9 Etik(Ahlaki olarak doğru nedir?) 9 Estetik(Güzel nedir?) 9 Mantık 27.05.2007 42 Felsefenin Dört Ana Dalı 27.05.2007 43 Felsefenin Dalları X Metafizik/Ontoloji X Epistemoloji X Aksiyoloji Etik Estetik Siyaset felsefesi X Mantık 27.05.2007 44 Metafizik İzleyicilerinden Rodoslu Andronikos MÖ 60-50 yıllarında Aristoteles’in eserlerini düzenlemiş. Bu düzenlemede, fizik kitabından sonra gelen, ‘prima philosophia’ adlı yazılara ‘meta ta physika’ (fizikten sonra gelen veya fizikötesi) demişler ve bu gün metafizik denilen alanın adı olmuş. D Metafiziğin konusunu Aristoteles, ‘varlığın ilk nedenleri’, yani varlığın temel ilkeleri olarak belirlemişti. Bu tanım geçerliliğini sürdürmektedir. D Aynı alanı araştıran, varlık sorunlarını araştıran ‘ontoloji’ (varlık bilimi) terimi 17.yy da, Chr. Wolff (1679 -1715) tarafından kullanılmıştır. 27.05.2007 45 Epistemoloji Epistemoloji, nasıl bildiğimizin ve ne bildiğimizin incelenmesidir. Bilim felsefesi de epistemolojiye aittir. 27.05.2007 46 Epistemolojiler Objectivism ‘realite’ bizim dışımızda keşfedilmek üzere durmaktadır -bilimsel bilgi gözlemci tarafından yakalanmaktdır. Constrüksiyonizm ‘realite’ sosyal olarak tasarlanmaktadır. -‘realite’ ve insan bilinci arasında bir etkileşim vardır - objectif doğruluk yoktur Subjectivizm ‘realite’ bireysel bilincin ürünüdür realite insan bilinci tarafından empoze edilir 27.05.2007 47 Epistemoloji BİLGİNİN incelenmesi EPISTEMOLOGY - (‘epistemé’ + ‘logos’):Bilginin İncelenmesi KONUMLAR I. S(k)eptisizm II. Rasyonalizm III. Empirizm 27.05.2007 48 Aksiyoloji – Değer İncelemesi ¨Etik – Ahlaki değerlerin incelenmesi:Ahlak felsefesi ¨Estetik – Güzelliğin incelenmesi ¨Politika Felsefesi – İktidar ve adil yönetim 27.05.2007 49 Etik: Ahlak Teorisi KONUMLAR I. Sonulculuk (Consequentialism) A. Etik Egoizm B. Yararcılık II. Deontologizm A. Aşırı B. Ilımlı 27.05.2007 50 Estetik: Güzellik Felsefesi Güzellik, seyircinin gözünde midir? Yoksa güzelliğin objektif standartları var mıdır? 27.05.2007 51 Politika (Siyaset) Felsefesi Temel Sorular  Hukuka neden uyulmalıdır?  En adil hükümet formu nedir?  Hükümetin rolü nedir? 27.05.2007 52 Mantık–Çıkarımın İncelenmesi ¨İndüktif Çıkarımlar Kuvvetli-Zayıf Çıkarımlar ¨Dedüktif Çıkarımlar Geçerli- Geçersiz Çıkarımlar 27.05.2007 53 Varlık ve Varolan VARLIK (Şey): Algılanabilir yahut gösterilebilen cinsten olsun, olmasın, kendisinden bahsettiğimiz, üstünde konuştuğumuz ne varsa, o, ‘varlık’tır. Aslında ‘varlık’tan sayılmayacak bir şey de bulunmaz. ‘Yok’, dediğimizde esasında ‘vardır’. ‘Yok’ olsaydı, ondan zaten bahsedemezdik. Felsefedeki varlık terimi karşılığı olarak günlük dilde ‘şey’ sözcüğü kullanılır. VAROLAN: Algılanabilir yahut gösterilebilir türdeki ‘varlık’a ‘varolan’ diyoruz. 27.05.2007 54 Kavram Kavram: Bir şeyin(objenin) zihindeki ve zihne ait tasarımıdır. Kavram Düşünmede varolandır. Örnek olarak kalem kavramını ele alalım: ÂKalem kavramının dış dünyadaki fiziksel varlığı, dış dünyada varolandır ‘Kalem’ sözcüğü(terimi) ise, dilde varolandır. Kavramın dildeki izdüşümüne terim adı verilir. Kavram tek bir varolana işaret ediyorsa, özel, bir sınıfa işaret ediyorsa, genel kavram adı verilir. Ahmet, özel kavram; insan, genel kavramdır. 27.05.2007 55 Kavram ÂKaplam: Kavramın işaret ettiği varlıkların tümüne kavramın kaplamı (extention, şumülü) adı verilir. Âİçlem: Kavramın anlamı veya dile getirdiği varolanların ortak nitelikleri ÂKaplam ile içlem ters orantılıdır. İçlem zenginleştikçe kaplam daralır, veya tersi. 27.05.2007 56 Kavram (örnek) ÂÖrnek: Kuş kavramının kaplamı tüm kuşları kapsar. ÂGüvercin ise yalnız güvercin türerini kapsar, yani kaplamı daralır. Ancak içlemi zenginleşir. Güvercin kavramı, kuşun niteliklerinin yanısıra güvercinin niteliklerine de sahiptir. ÂBenzer şekilde ‘kalem’ ve ‘kurşun kalem’ örneğini de verebiliriz. 27.05.2007 57 Kavramın Seçikliği (Distinctness) [Kavramın seçikliği, o kavramı diğer kavramlardan ayıran hiç değişmeyen özelliği, kavramın çerçevesi. Mesela, kalem kavramını diğer kavramlardan, masa kavramından, kuş kavramından ayıran onun seçikliğidir. [Kavramların seçikliği, toplumlara veya bireylere göre değişmez, her insanda aynıdır. Kelimeler (terimler) değişebilir. [Örneğin, kuş kavramı için İngilizler, ‘bird’, Türkler, ‘kuş’ sözcüğü (terimi) kullanırlar. Bu iki sözcüğün de dış dünyada gösterdikleri (canlı) varlık aynıdır. Çünkü bu kavramların dil dışındaki varlıkları yani düşünme ve dış dünyadaki varlıkları aynıdır. 27.05.2007 58 Kavramın Açıklığı (Clarity) DKavramın içeriğidir. Yani kavramın temsil ettiği varolan hakkındaki bilgilerdir. Kavramın seçikliği bütün bireylerde aynı olduğu halde, açıklığı kişilere göre değişebilir. DHer insanın ‘doğası’, ‘alış gücü’ ve ‘kültür düzeyine’ bağlı olarak, bir kavram hakkındaki bilgisi, yani kavramın açıklığı farklıdır. 27.05.2007 59 Varolan Alanları Düşünmede varolan Dilde varolan Dış Dünyada varolan 27.05.2007 60 Varolan Dünyaları Zihin Dünyası Dil Dünyası Gerçek Dünya 27.05.2007 61 Varolan (örnekler)  KALEM Kalem kavramı, düşünmede varolan Kalemin fiziksel nesnesi dış dünyada varolan ‘Kalem’ sözcüğü dilde varolan DÜŞÜNME:Zihinde varolan DÜŞÜNCE : Dilde varolan O halde düşünme özgürlüğünden değil düşünce özgürlüğünden söz edilebilir. Çünkü düşünmeye zaten bir engel konulamaz. Müessese düşünmede varolan, tesis dış dünyada varolandır. 27.05.2007 62 Cevher (Töz) ve Öz Ousia = Eidos + Hyle (Grekçe) (İdea--Platon) (Form--Aristoteles) Töz = Öz + Özdek (Türkçe) Cevher = Öz + Madde (Türkçe) Substance = Essence + Material (İngilizce) 27.05.2007 63 Olay, Vakıa, Vak’a ÂOlay(Event)= Vakıa/olgu( fact) + Vak’a (case). Vakıa: Tekrarlanabilen olaylara vakıa (olgu= fact) adı verilir. Doğa olayları : Bir cismin düşmesi Vak’a: Bir kere olup biten, tekrarlanamayan olaylara vak’a (case) adı verlir. Örnek; Tarihsel olaylar : İstanbul’un fethi. Kimi zaman aynı olay, hem vak’a hem de vakıa(olgu) olabilir. Nikah töreni evlenenler için vak’a (çünkü:Bir kere olan olay, birden fazla da olsa yine de vak’a niteliği taşır, çünkü her birinin kendine özgü duygulanımı vardır). Ancak, evlenen için vak’a olan evlenme, evlendirme memuru için vakıa (olgu) dır, (çünkü:Tekrarlanan olay). 27.05.2007 64 Mantık (Logic) ÂYöntem olarak mantık; doğru düşünmenin veya daha açık olarak doğru(geçerli) akıl yürütmeler yapmanın yöntemidir. ÂBilim olarak mantık ise, yöntem olarak mantığın bilimi, yani akıl yürütmelerin doğruluğunu (geçerliliğini) sağlayan kuralları ortaya koyan yöntembilim (metodoloji) dalıdır. 27.05.2007 65 Mantık (Akıl) İlkeleri Mantığın ilkeleri 3 tür. Bu ilkeler, doğuştan getirdiğimiz, her insanda bulunan bilgidir. 1. Özdeşlik İlkesi: Kısaca; A, A dır. 2. Çelişmezlik İlkesi: A, A-olmayan değildir. Veya bir şey A ise, A-olmayan değildir. Yani iki karşıt hüküm aynı anda doğru olamaz. 3. Üçüncü Şıkkın İmkansızlığı İlkesi: A veya ‘A-değil’ dir. Üçüncü hal yoktur. 27.05.2007 66 Akıl Yürütme (Reasoning) ÂVerilen yargılardan(öncüllerden) sonuç olarak bir yargı çıkarma işlemidir. ÂAkıl yürütme (reasoning) ve yargı (judgement) düşünmede varolandır. 27.05.2007 67 Yargı (Judgement) ÂGerçeklik hakkında bir iddia niteliğinde bir düşünme edimidir. ÂYargı düşünmede varolandır. 27.05.2007 68 Gerçeklik (Reality) Varolan soyut ve somut nesneler demektir Gerçeklik dış dünyada varolandır. 27.05.2007 69 Önerme(Statement) Yargı önerme ile dile getirilir. Önerme yargının dildeki izdüşümüdür Önerme dilde varolandır. 27.05.2007 70 Doğru ve Yanlış(Truth and False) ÂBir yargı veya onu dile getiren önermenin ortaya koyduğu iddianın gerçekliğe uygun olması doğru, uygun olmaması ise yanlış olması demektir. ÂDoğru ile yanlışa doğruluk değerleri denir. 27.05.2007 71 Doğru Bilgi (Truth Knowledge) Bir yargı veya onu dile getiren önermenin doğruluğunun güvenilir ve yeterli gerekçeler, belgeler veya kanıtlara dayanarak saptanması demektir. A posteriori: Duyudan (deneyden gelen) bilgi A priori :Duyu dışından olan bilgi. 27.05.2007 72 Çıkarım (Inference)  Akıl yürütme çıkarım ile dile getirilir. Her çıkarım öncülleri dile getiren önermeler ile sonucu dile getiren önermeden oluşur. Bir akıl yürütmenin veya onu dile getiren çıkarımın geçerli olması, sonucun öncüllerden zorunlu olarak çıkması anlamına gelir.  Eğer sonuç öncüllerden zorunlu olarak çıkmazsa, çıkarım yanlış demektir. Sonuç, öncüllerden olasılıkla çıkan geçersiz akıl yürütmelere ve çıkarımlara da tümevarımlı akıl yürütme ve çıkarım adı verilir. 27.05.2007 73 Tümevarımlı Akıl Yürütme ÂTekil olgulara ilişkin gözlem önermelerinden tümel yargılara varan akıl yürütmedir. Ne denli çok sayıda gözleme dayanırsa dayansın, tekil gözlem önermelerinden, tümel yargılar mantıki bir zorunluluk olarak çıkarılamaz. ÂTümevarımlı akıl yürütme, mantıki bakımdan geçerli bir akıl yürütme değildir. ‘Bütün kuğular beyazdır’ önermesi, ne kadar çok sayıda gözlem önermesine dayanırsa dayansın, bir gün bir başka renk, örneğin pembe renkli, bir kuğuya rastlanmayacağını mantıksal olarak zorunlu kılmaz. 27.05.2007 74 Tümevarımlı Akıl Yürütme Tümevarım doğrulanabilir mi? Ya da tümevarımı doğrulamanın bir yolu var mıdır? Tümevarımın pek çok durumda işlediği gözlemlenmiş olsun. Tümevarım, X1, X2, X3 durumlarında doğru sonuç vermiştir. o halde xn durumunda da doğru sonuç verir. çıkarımı yapılabilir. Bu durumda tümevarımı doğrulamak için yine tümevarıma başvurmuş oluruz.. Buradan şu çıkar: Tümevarımı kanıtlamak için baştan tümevarımın doğruluğunu kabul etmek gerekmektedir. Tümevarımı kanıtlamanın bir yolu yoktur. Doğrulama demek olan tümevarımın bizzat kendisinin doğrulanmaya ihtiyacı vardır. 27.05.2007 75 Mantıksal Pozitivizm Problemi z Mantıksal Pozitivizm: Yasalar tümevarıma dayanır Russell’in Tümevarımcı Hindisi Birkaç aydır her gün saat 9.00 da yem gelir. 27.05.2007 Daima saat 9.00 da yem gelecek ve sonu. Krismıs Günü saat 9.00 76 Tümdengelimli(Dedüktif) çıkarım Mantıkta geçerli olan tek akıl yürütmedir. Tümdengelimli akıl yürütmede öncül adı verilen önermeler doğru olduğu takdirde, sonuç(önerme) zorunlu olarak doğrudur. Tümdengelim İşleminde: 9 9 9 9 9 Birinci önermeye : Birinci öncül(BÖ), İkinci önermeye : Küçük öncül(KÖ) ve Üçüncü önermeye: Sonuç(SO) adı verilir. Büyük öncüldeki birinci terime: Ön bileşen(ÖB) İkinci terime : Ard bileşen(AB) adı verilir. 27.05.2007 77 Tümdengelimin Geçerlilik İlkesi Eğer bir tümdengelim işleminde küçük öncülde ön bileşen evetleniyorsa veya ard bileşen değilleniyorsa çıkarım geçerlidir. Eğer bir tümdengelim işleminde küçük öncülde ard bileşen evetleniyorsa veya ön bileşen değilleniyorsa çıkarım geçersizdir. 27.05.2007 78 Tümdengelim (Örnekler) X ÂBir kişi itfaiyeci ise O cesurdur. (Büyük öncül). İtfaiyeci: ÖB, Cesur: AB ÂAhmet itfaiyecidir. (Küçük öncül). Ön Bileşen evetlenmektedir. ÂÖyleyse Ahmet cesurdur. (Sonuç). Sonuç doğrudur. Çıkarım geçerlidir. 27.05.2007 79 Tümevarım (Örnekler) Y )Bir kişi itfaiyeci ise O cesurdur. )Ahmet cesur değildir. (Ard bileşen değillenmektedir). & Öyleyse Ahmet bir itfaiyeci değildir. Sonuç doğru ve çıkarım geçerlidir. 27.05.2007 80 Tümdengelim (Örnekler) Z Bir kişi itfaiyeci ise O cesurdur. Ahmet cesurdur. (Ard bileşen evetlenmektedir). 'Öyleyse Ahmet itfaiyecidir. Sonuç doğru olmayabilir ve çıkarım geçersizdir. 27.05.2007 81 Tümdengelim (Örnekler) [ Eğer bir kişi itfaiyeci ise O cesurdur. Ahmet bir itfaiyeci değildir. (Ön bileşen değillenmektedir). 'Öyleyse Ahmet cesur değildir. Sonuç doğru olmayabilir ve çıkarım geçersizdir. 27.05.2007 82 Geçerli Her Akıl Yürütme: Tümdengelim Tümdengelim işleminde sonuç önerme büyük öncülün içinde mündemiçtir. Küçük öncül yardımıyla sonuç büyük öncül içinden çıkarılmaktadır. Bu yüzden tümdengelime (deduction) çıkarım da denir. Tümdengelimsel akıl yürütmede büyük öncülün bir genel önerme olması şart değildir. Öncüllerden sonucun zorunlu olarak çıktığı her akıl yürütme tümdengelimli bir akıl yürütmedir. 27.05.2007 83 Örnek \ ÂHaftanın günleri; Pazar, Pazartesi, Salı, Çarşamba, Perşembe, Cuma, ve Cumartesidir. ÂPazar, Pazartesi,….ve Cumartesi günü 24 saattir. ÂO halde haftanın günleri 24 saattir. [Bu çıkarım, tümevarıma benzemekle birlikte, tümdengelimli çıkarımdır. Çünkü, sonuç öncüllerden zorunlu olarak çıkmaktadır.] 27.05.2007 84 Örnek (Tümdengelim) ] ; Şu anda ZKÜ deki odamda oturmaktayım. ; ZKÜ Zonguldak’ta bulunmaktadır. ª O halde ben Zonguldak’ta bulunmaktayım. XBir önerme bir yargıyı dile getirir. Yargı zihinde varolandır. Önerme ise dilde varolandır. Akıl yürütme (Reasoning) zihinde varolandır. Çıkarım (inference) dilde varolandır. Akıl yürütme bir anlamda düşünmedir. Çıkarımdaki önermeler ise düşünmenin sonucu olarak dile dökülmüş olan yani dilde varolandır. 27.05.2007 85 Tümevarım-Tümdengelim XTümdengelimli akıl yürütme, geçerli tek akıl yürütmedir. Bütün açıklama işlemleri tümdengelimsel bir akıl yürütme işlemidir. XGeleneksel bilim görüşüne göre, empirik yasalar (empirik kuramlar) tümevarım yoluyla elde edilir. Tümevarımı doğrulamanın yolu yoktur. K. Popper tümevarımın geçerli olmadığını göstermiştir. XPopper bilimsel yasaların tümevarım yoluyla elde edilmesinin mümkün olmadığını gösterdikten sonra, yanlışlanabilirlik (falcibiability = çürütülebilirlik) ilkesini ileri sürmüştür. 27.05.2007 86 Akıl Doğruları ÂDoğruluğu tecrübeden bağımsız olarak (apriori), salt akılla belirlenebilen önermeler akıl doğrularıdır. ÂMantığın her geçerli önermesi bir akıl doğrusudur. Doğruluğu, salt mantık yoluyla belirlenebilen önermeler Mantık doğrularıdır. ÂMantığın her geçerli önermesinin doğruluğu, tecrübeye dayanmadan salt mantık kuraları yardımıyla (a priori olarak) önermenin değillenmesinin tutarsız olduğunu ortaya koymakla belirlenebilir. 27.05.2007 87 Olgu Doğruları Doğruluğu ancak tecrübeye bağlı (a posteriori ) olarak belirlenebilen önermelerdir. 27.05.2007 88 Tecrübe Olgulara dayanan dolaysız (yani akıl yürütme yapmaksızın sağlanan) bilgi demektir. Ham tecrübe güvenilir bilgi niteliğinde değildir, doğru olabildiği gibi, yanlış da olabilir. Duyular bize tek tek olgular hakkında tanı bilgisi verir. Biz zihin yoluyla, genel kavramlara ve yasalara ulaşırız. Duyu verileri açısından doğa bize tek tek sesler, renkler çokluğudur. 27.05.2007 89 Bilimsel Tecrübe  Bilimsel Tecrübe=Deney+Gözlem. Deney; yapay gözlemdir. Deney ve gözlem, işlenmiş arındırılmış tecrübedir.  Ancak deney ve gözlem kuram yüklüdür. Buradaki kuram, ham kuram yani hipotezdir ya d teoridir. Deney ve gözlem hipotezin ışığında tasarlanır. Hipotezi test etmek için (veya yanlışlamak için) deney ve gözleme başvurulur  Eğer hipotez deney ve gözlem ile yanlışlanamıyorsa bir başka ifade ile çürütülemiyorsa, hipotez, teori veya yasaya dönüşür. Burada üzeri bulanık kalan yada muğlak kalan nokta, hipoteze nasıl ulaşıldığıdır  Hipotez kurmak için izlenebilecek belirli bir yol yordam veya yöntem ortaya konulabilmiş değildir 27.05.2007 90 Açıklama ÂBir şeyin neden vuku bulduğuna verilen cevaptır ÂAçıklama aynı zamanda bir ‘’teori’’ dir ÂAçıklama; çıkarım yapılabilen, neden bildiren anlamlı bir genellemedir 27.05.2007 91 Matematikte İspat ^Matematikte bir teoremin ispatı, o teoremin, bir veya birkaç aksiyomdan çıkarılabilir olduğunu göstermektir. 27.05.2007 92 Aksiyom D Bir bilimin doğruluğu apaçık temel ilkeleridir. Euclides Geometrisinin Aksiyomları 1. Aynı şeye eşit olan şeyler birbirine eşittir. 2. Eşit olan şeylere eşit şeyler eklendiğinde sonuçlar eşit olur. 3. Eşit olan şeylerden eşit şeyler çıkarıldığında, kalanlar eşit olur. 4. Birbirine çakışan şeyler birbirine eşittir. 5. Bütün parçasından büyüktür. 27.05.2007 93 Postülat Belli bir konu yada alana ilişkin, aksiyomlar kadar genel olmayan, doğruluğu apaçık önermelerdir. Örnek; İki noktadan bir tek doğru geçer. Bir doğruya dışındaki bir noktadan o doğruya yalnız bir paralel çizilebilir. 27.05.2007 94 Epistemolojinin (Bilgi Kuramının) Temel Problemi:Doğru Bilgi Mümkün mü ? ÂS(k)eptisizm : Doğru bilgi imkansızdır. Septisizmin dayandığı temel, (a) duyularımızın bize sağladığı bilgi yanıltıcıdır, (b) doğru bilgi, mutlak, açık, seçik ve genel geçer olmalıdır. ÂDüşünce tarihinde, MÖ5. yy da Eski Yunanda ortaya çıkan sofistlerdir. Sofistler Eski Yunanda para karşılığı ders veren, özellikle hitabet dersi, gezgin hocalardı. 27.05.2007 95 Sofistler Protagoras (MÖ480-410):’İnsan her şeyin ölçüsüdür’ derken, bilginin insana göre değişeceğini, ve bir insanın algısının şartlara göre değişeceğinden dolayı bilgisinin de değişeceğini dile getirmektedir. Bu düşünüş tarzı tam bir relativizm (görelilik) dir 27.05.2007 96 Sofistler Gorgias (MÖ483-375): ‘Hiçbir şey var değildir, varolsaydı bile bilinemezdi, bilinseydi bile dile getirilemezdi’ demiştir. Gorgias Tam bir şüphecilik görüşü sergilemektedir. h Sofistlerde görülen sistemsiz kuşkuculuğun etkisiyle, sistemli Kuşkuculuk akımı gelişmiştir. Bu akım, eski kuşkuculuk, akademi kuşkuculuğu, sensüalist (duyucu) kuşkuculuk olarak bilinir. Eski kuşkuculuğu, Piron(MÖ360-270) ve Timon MÖ325235) temsil eder. Bunlar mutlu olmak için ‘yargıdan kaçının’ demişlerdir. 27.05.2007 97 Epistemolojinin (Bilgi Kuramının) Temel Problemi:Doğru Bilgi Mümkün mü ? ÂDogmatizm : Doğru bilginin mümkün olduğunu savunan görüştür. Dogmatizm temeli üzerine, rasyonalizm, empirizm, kritizm, analitik felsefe, pozitivizm, entüisyonizm(sezgicilik), pragmatizm, ve fonomenoloji gibi anlayışlar gelişmiştir. 27.05.2007 98 Dogmatizm Temeline Dayalı İZMler Rasyonalizm :Doğru bilgiye(hakikate) düşünme(akıl yürütme) yoluyla varılabilir. Rasyonalizm, matematiği bütün bilgilerin örneği sayar. Empirizm.: Doğru bilgi deney ve gözlemden (empirik yolla) çıkarılır. 27.05.2007 99 İzm’ler Realizm : Doğru bilgi bağımsız bir dış dünyayı objektif olarak yansıtır. Konstrüktivizm : Hakikat (Doğru bilgi) bir inşadır. Pozitivizm : Doğru bilgi bilimsel yöntem ile (deney ve gözlem yoluyla) elde edilir ve bu bilgi dünyanın doğru bir temsilidir. Pragmatizm : Doğru bilgi (hakikat) pratikde iş gören şeydir. Relativizm : Doğru bilgi görecelidir, mutlak değildir. 27.05.2007 100 Kaynaklar 1. Özlem, Doğan; Bilim Felsefesi (Ders Notları), İstanbul, 2003 2. Duralı, Teoman; ‘Felsefe-Bilime Giriş’, Çantay Kitabevi, İstanbul. 3. Grünberg, Teo; ‘Felsefe ve Felsefi Mantık’, YKY, 2005, İstanbul. 4. Ural, Şafak; ‘Bilim Tarihi’, Çantay Kitabevi, İstanbul. 5. Ronan, Colin A.; ‘Bilim Tarihi’, Colin A. Ronan, Çevirenler: Prof. Dr. E. İhsanoğlıu, Prof. Dr. Feza Günergun,TÜBİTAK Yayınlar, 1. Basım 2003, TÜBİTAK yayınları, Ankara 6. Yıldırım, Cemal; Bilim Tarihi, Remzi Kitabevi, İstanbul. 7. Özemre, A.Yüksel; ‘Fiziksel Realite Meselesine Giriş’, Açılım Kitab, 2005, İstanbul. 8. Eflatun, ‘Devlet’, Çevirenler: S. Eyüboğlu, M. Ali Cingöz, Remzi Kitabevi, 1975, İstanbul. 9. Günay, Durmuş; “Bilimin Matematiksel (olan) Temeli”, İstanbul Kültür Üniversitesi Yayınları, Bildiriler Kitabı, Sayfa: 313-325, Mantık, Matematik ve Felsefe I. Ulusal Sempozyumu, 26-28 Eylül 2003, Assos-Çanakkale. 10. Honer, Stanley M., Hunt, Thomas,C.; Felsefeye Çağrı, İmge Kitabevi, Ankara, 1996, 11. Öner, Necati; ‘Bilginin Serüveni’, Vadi Yayınları, 2005, Ankara. 27.05.2007 101