DAVACI : TÜRK YEREL HİZMET SEN VEKİLİ : AV. NİHAT KILIÇ Necatibey Cad. No:27/9 Kızılay Çankaya/ANKARA DAVALI : ERZİNCAN İL ÖZEL İDARESİ VEKİLİ : AV. HAKAN ALTUNTAŞ İnönü Mah. Merkez Çarşısı 3. Sok. No:31/1/ERZİNCAN MÜDAHİL(Davalı) : BELEDİYE VE ÖZEL İDARE ÇALIŞANLARI BİRLİĞİ SENDİKASI VEKİLİ : AV. ÇAĞDAŞ EMİNOĞLU 1450. Sokak No:9/16 Ulusoy Plaza Çankaya/ANKARA DAVANIN ÖZETİ : Davacı sendika tarafından; Erzincan İl Özel İdaresi ile Bem-Bir Sen arasında 15.09.2014 tarihinde imzalanan sosyal denge tazminatı sözleşmesi gereğince sosyal sendika kesintisi adı altında üyelerinden yapılan kesintinin iptal edilerek kesilmiş olan aidatların üyelerine iade edilmesi istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin 26.11.2014 tarih ve 13610 sayılı işlemin; idarenin yetkisinin mutlak ve sınırsız olmadığı, eşitlik, adalet ve genellik ilkesini gözetmek zorunda olduğu, söz konusu sözleşmenin haksız rekabeti öngördüğü, üyelerini istifaya zorladığı ve sendikal faaliyetlerine sekte vurduğu ileri sürülerek iptali istenilmektedir. SAVUNMANIN ÖZETİ : Erzincan İl Özel İdaresi ile Belediye ve Özel idare Çalışanları Birliği Sendikası (Bem-Bir-Sen) İl Temsilcisi arasında 15.09.2014 tarihinde 15.08.2015 tarihinde sona ermek üzere Sosyal Denge Tazminatı Sözleşmesinin imzalandığı, işbu sözleşmenin 5. maddesinde sosyal denge sözleşmesinden 657 sayılı Devlet Memurları ve 5393 sayılı Belediyeler Kanunu'nun 49. maddesine tabi Bem-Bir-Sen üyelerinin faydalanabileceğinin belirtildiği, müvekkili idarenin hiçbir yükümlülüğü ve zorunluluğu olmamasına ve söz konusu sözleşme toplu iş sözleşmesi hükmünde olmamasına rağmen diğer memurlara da tek taraflı olarak ilgili sözleşmeden faydalanma imkanı getirildiği belirtilerek haksız davanın reddi gerektiği savunulmaktadır. MÜDAHİL SAVUNMASININ ÖZETİ : İptal davasına yalnızca idari işlemlerin konu olabileceği, dayanışma aidatının yasal dayanağının olduğu, Anayasa Mahkemesinin kararında sözleşme aidatı ödenmesi koşulunun sendikaya üye olmama özgürlüğüne yapılan bir müdahale olmadığının belirtildiği belirtilerek davanın reddi gerektiği savunulmaktadır. TÜRK MİLLETİ ADINA Karar veren Sivas İdare Mahkemesi'nce dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, davacı tarafından Erzincan İl Özel İdaresi ile Bem-Bir Sen arasında 15.09.2014 tarihinde imzalanan sosyal denge tazminatı sözleşmesi gereğince sosyal sendika kesintisi adı altında üyelerinden yapılan kesintinin iptal edilerek kesilmiş olan aidatların üyelerine iade edilmesi istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin 26.11.2014 tarih ve 13610 sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır. 11.4.2012 tarih ve 28261 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 6289 sayılı Kanun'un 33. maddesi ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye eklenen Ek 15. maddesinde, belediyeler ve bağlı kuruluşları ile il özel idarelerinin kadro ve pozisyonlarında istihdam edilen kamu görevlilerine sosyal denge tazminatı ödenebileceği, sosyal denge tazminatının ödenebilecek aylık tutarının, 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanununa göre yapılan toplu sözleşmede belirlenen tavan tutarı geçmemek üzere ilgili belediye ve il özel idaresi ile ilgili belediye ve il özel idaresinde en çok üyeye sahip kamu görevlileri sendikası arasında anılan Kanunda öngörülen hükümler çerçevesinde yapılabilecek sözleşmeyle belirleneceği hükmüne yer verilmiştir. 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanununun 28.maddesinde, toplu sözleşmenin; kamu görevlilerinin mali ve sosyal haklarını düzenleyen mevcut mevzuat hükümleri dikkate alınarak kamu görevlilerine uygulanacak katsayı ve göstergeler, aylık ve ücretler, her türlü zam ve tazminatlar, ek ödeme, toplu sözleşme ikramiyesi, fazla çalışma ücreti, harcırah, ikramiye, doğum, ölüm ve aile yardımı ödenekleri, cenaze giderleri, yiyecek ve giyecek yardımları ve diğer mali ve sosyal hakları kapsadığı, toplu sözleşme ikramiyesi hariç olmak üzere toplu sözleşme hükümlerinin uygulanmasında sendika üyesi olan ve sendika üyesi olmayan kamu görevlileri arasında ayrım yapılamayacağı; "Mahalli idarelerde sözleşme imzalanması" başlıklı 32. maddesinde; 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Ek 15. maddesi hükümleri çerçevesinde sosyal denge tazminatının ödenmesine belediyelerde belediye başkanının teklifi üzerine belediye meclisince, il özel idaresinde valinin teklifi üzerine il genel meclisince karar verilmesi halinde, sözleşme döneminde verilecek sosyal denge tazminatı tutarını belirlemek üzere ilgili mahalli idarede en çok üyeye sahip sendikanın genel başkanı veya sendika yönetim kurulu tarafından yetkilendirilecek bir temsilcisi ile belediyelerde belediye başkanı, il özel idaresinde vali arasında toplu sözleşme sürecinin tamamlanmasını izleyen üç ay içerisinde sözleşme yapılabileceği, bu sözleşmenin bu Kanunun uygulanması bakımından toplu sözleşme sayılmayacağı ve bu kapsamda Kamu Görevlileri Hakem Kuruluna başvurulamayacağı hükme bağlanmıştır. Öte yandan, 01.06.2012 tarih ve 28310 sayılı Resmi Gazete'de Devlet Personel Başkanlığınca yayımlanan ve kamu idareleri adına Kamu İşvereni Heyeti Başkanı ile Belediye ve Özel İdare Çalışanları Birliği Sendikası temsilcisi arasında imzalanan, Yerel Yönetim Hizmet Koluna İlişkin Mali ve Sosyal Haklara Dair Toplu Sözleşmeye dair Tebliğin, "Sosyal Denge Tazminatı" başlıklı 5. maddesinde, "Belediyeler ve bağlı kuruluşları ile il özel idarelerinin kadro ve pozisyonlarında istihdam edilen kamu görevlilerine, 4688 sayılı Kanunun 32. maddesinde yer alan usul ve esaslar çerçevesinde ödenebilecek sosyal denge tazminatı, aylık tavan tutarı en yüksek Devlet memuru aylığının (ek gösterge dahil) %100'üdür. Sosyal denge tazminatının verilmesi yönünde yapılabilecek sözleşmelerde, tavan tutarı aşmamak kaydıyla ödenebilecek tazminatın aylık tutarı, görev yapılan birim ve iş hacmi, görevin önem ve güçlüğü, görev yerinin özelliği, çalışma süresi, kadro veya görev unvanı ile derecesi gibi kriterlere göre farklı olarak belirlenebilir." düzenlemesi yer almıştır. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 7. maddesinin 4. fıkrasında ise, düzenleyici işlemin iptal edilmemiş olmasının bu düzenlemeye dayalı işlemin iptaline engel olmayacağı kuralı mevcuttur. Dava dosyasının incelenmesinden, davalı idare ile yetkili sendika arasında 15.09.2014 tarihinde Sosyal Denge Tazminatı Sözleşmesinin imzalandığı, anılan sözleşmede yer alan "Sözleşme Aidatları" başlıklı 6. maddesine dayanılarak sözleşme aidatı kesilmesi uygulamasının iptal edilmesinin istenilmesi üzerine bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Yukarıda anılan mevzuat hükümlerinden, Sosyal Denge Tazminatı Sözleşmenin konusunun, toplu sözleşmelerde belirlenen tavanı aşmamak kaydıyla ilgili kurum ve kuruluşlarda çalışan kamu görevlilerine ödenecek sosyal denge tazminatını belirlemek olduğu; bu sözleşmelerin 4688 sayılı Kanunun uygulanması bakımından toplu sözleşme sayılmayacağı hükmünün uyuşmazlık halinde, Kamu Görevlileri Hakem Kuruluna başvurulamayacağına ilişkin bulunduğu; Kanunun 28. maddesinde belirtildiği şekilde sendika üyesi olan ve sendika üyesi olmayan kamu görevlileri arasında ayrım yapılamayacağı, aksine bir yorumun sosyal denge tazminatının adaletli bir ücret dağılımı yoluyla ekonomik ve sosyal barışı sağlama amacına ve Anayasanın eşitlik ilkesine aykırı olduğu, kaldı ki Kanunun 32.maddesinde böyle bir ayrım yapılmasına imkan sağlayan bir düzenlemenin bulunmadığı gibi sosyal denge sözleşmesinde ancak, Kamu İşvereni Heyeti Başkanı ile Belediye ve Özel İdare Çalışanları Birliği Sendikası temsilcisi arasında imzalanan "Yerel Yönetim Hizmet Koluna İlişkin Mali ve Sosyal Haklara Dair Toplu Sözleşmesinin 5. maddesinde tespit edilen, görev yapılan birim ve iş hacmi, görevin önem ve güçlüğü, görev yerinin özelliği, çalışma süresi, kadro veya görev unvanı ile derecesi gibi kriterlere göre bir farklılığa gidilebileceği, bunun dışında sendika üyesi olan ya da sendika üyesi olmayan ile başka bir sendikaya üye olanlar arasında bir ayrıma gidilemeyeceği sonuç ve kanaatine ulaşılmıştır. Bu durumda, Sosyal Denge Tazminatı Sözleşmesinde taraf olan sendikanın dışında kalan sendikaların üyesi olan ve hiçbir sendikaya üye olmayan çalışanlardan sözleşme aidatı veya başka adlar altında farklı oranlar üzerinden ödenti (aidat) alınmasına ilişkin hükümlerin, sosyal denge tazminatının ödenmesinde aynı kadro veya pozisyonlarda bulunan kamu görevlileri arasında ayrım (eşitsizlik) yaratacağı açık olduğundan, davalı İdare ile yetkili sendika arasında imzalanan Sosyal Denge Tazminatı Sözleşmesinin 6. maddesine dayanılarak sözleşme aidatı kesintisinin iptal edilerek kesilmiş olan aidatların üyelerine iade edilmesi istemiyle davacı tarafından yapılan başvurunun reddine ilişkin işlemde hukuka uygunluk bulunmamaktadır. Nitekim, Danıştay 11. Dairesinin 16.02.2015 tarih ve E:2014/4897, K:2015/411 sayılı kararı da bu doğrultudadır. Açıklanan nedenlerle, dava konusu işlemin iptaline, aşağıda dökümü yapılan yargılama giderinin ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 750,00.- TL avukatlık ücretinin davalı idare tarafından davacıya verilmesine, müdahil tarafından yapılan yargılama giderinin müdahil taraf üzerinde bırakılmasına, varsa artan posta ücretinin kararın kesinleşmesinden sonra yatıran tarafa iadesine, kararın tebliğini izleyen günden itibaren 30 gün içerisinde Danıştay'a temyiz yolu açık olmak üzere, 03/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. Başkan HAMİT GÖRÜR 94872 Üye EMİNE TOPAL 138930 Üye BİLAL KAPLAN 152995