İnorganik Bileşikler – YGS Biyoloji | 1 Hazırladığımız bu yazıda; inorganik bileşikleri, canlılar için önemli olan mineralleri ve bunların görevlerini, asit ve baz tepkimelerini öğrenebilirsiniz. İnorganik Bileşikler Elementler belirli bir organizasyon ve düzen içinde birleşerek canlıları oluşturur. Bunun için önce elementlerden hücre yapısında yer alan moleküller şekillenir; bu moleküllerden hücrenin organelleri ve diğer kısımları oluşur. Bu parçalardan oluşan hücreler ise önce dokuları sonrasında ise organ ve sistemler oluşturur. Bu organizasyonun ürünü ise canlı organizmadır. Canlılarda, elementlerden sonra bir üst organizasyon basamağı olan moleküler düzeyde artık bileşikler görev alır. Bir bileşik, belirli oranda bir araya gelen iki yada daha fazla elementten oluşur. Hücrenin moleküler yapısını oluşturan bu bileşikler, inorganik ve organik bileşikler olmak üzere ikiye ayrılır. İnorganik Bileşikler Canlıların, kendi vücudunda sentezleyemeyip doğadan hazır olarak aldığı bileşiklere inorganik bileşikler denir. Su, asit, baz, tuz ve mineraller biyolojik açıdan önemli bileşiklerdir. Su Su, bir oksijen atomuna iki hidrojen atomunun bağlanmasıyla oluşmuştur. Su moleküllerin ile birbirine bağlayan çok sayıda Hidrojen bağı bulunur. Bu çok sayıdaki Hidrojen bağı beraberce su moleküllerini bir arada tutan bir kuvvet oluşturarak suya kararlı bir hal kazandırır. Canlılarda bulunan suyun çözücü özelliği, içerisinde iyonların bulunmasını mümkün kılar. Su, bu özelliği ile toprakta bulunan moleküllerin çözülmesini sağlar. Böylece bitkiler ihtiyaçları olan molekülleri köklerinden su ile birlikte almış olur. Sudaki sıcaklık değişimleri Büyük su kütleleri aldıkları ısının büyük bir kısmını su molekülleri arasındaki hidrojen bağını kırmak için kullanır. Dolayısıyla suyun sıcaklığı sadece birkaç derece artar. Hava soğuduğunda ise çok sayıda yeni hidrojen bağı kurulur ve bu sırada dışarıya ısı verilir. Suyun, bu yavaş soğuma süreci ortamın ısınmasını sağlar. Bütün bunlar, kıyı bölgelerinde ılıman iklimin nasıl hakim olduğunu; deniz, göl ve okyanus canlılarının yaşam ortamlarındaki sıcaklığın nasıl korunduğunu açıklar. İnsan için suyun önemi Kan dokusunun büyük çoğunluğu sudan oluşur. Su, kandaki hücrelerin ve maddelerin taşınmasında görev alır. Vücut için gerekli miktarda su alınmazsa hücreler dolaşım sisteminden, yani kandan sıvı çeker. Bu da kalbin çalışmasını zorlaştırır. Aynı zamanda böbrekler suyu iyi Tüm hakları ogrenmelik.com'a aittir. İzinsiz çoğaltılması ve dağıtılması yasaktır. İnorganik Bileşikler – YGS Biyoloji | 2 süzemeyeceği için böbreğin görevini karaciğer ve diğer organlar üstlenir; bu durumda organlarda tahribata neden olur Not: Denizde yaşayan canlıların soğuk havada donmamasının nedeni, suyun hacminin genişlemesidir. Hacmi genişleyen suyun özkütlesi buzun özkütlesine göre daha büyüktür. Bu da canlıların yaşamanı sürdürebilmesine olanak sağlamaktadır. Mineraller Mineraller, vücudun sağlık yapısının korunması için gerekli olan. Canlıların yapılarında sentezi bulunmayan ve dışarıdan almak zorunda olduğu inorganik maddelerdir. Mineraller organizmanın yapısında az miktarda bulunur ve canlılar için gereklidir. Kalsiyum, fosfor, iyot, demir, sodyum, klor, potasyum, magnezyum ve flor gibi mineraller hücre ve hücreler arasında bulunmaktadır Mineraller organizmada, organik bileşiklerin yapısında ya da mineral tuzları şeklinde bulunabilir. Canlıların doku ve organlarında gerçekleştirilen birçok metabolik faaliyette görev alırlar. Mineraller özellikle kemiklerin ve dişlerin yapısında, metabolik reaksiyonların gerçekleştirilmesinde ve devam ettirilmesinde hayatı önem taşır. Asit ve Bazlar Asit ve baz, suyla çözeltilerinde iyon veren maddelerdir. Asitler H+, Bazlar H– iyonu verir. Yani, suyla çözeltisinde H+ veren maddelere asit, suyla çözeltilerinde H– veren maddelere baz denir. Asit ve Bazların Özellikleri Asit: Ekşi bir tatları vardır. pH değeri 0-7 arasındadır. Mavi turnusol kağıdını kırmızıya dönüştürler. Su ile çözeltilerinde elektriği iletme özelliği gösterirler. Karbonatlı bileşiklere etki ederek CO2 gazı üretirler. Not: Asitler bazı metallerle tepkimeye girerler. Baz: Tatları acıdır. pH değeri 7–14 arasındadır. Kırmızı turnusol kağıdının maviye dönüştürürler Tüm hakları ogrenmelik.com'a aittir. İzinsiz çoğaltılması ve dağıtılması yasaktır. İnorganik Bileşikler – YGS Biyoloji | 3 Temas edildiğinde kayganlık hissi verirler. Su ile çözeltilerinde elektriği iletme özelliği gösterirler Nötrleşme Herhangi bir asit ve baz tepkimeye girdiğinde açığa tuz ve su çıkar; bu duruma nötrleşme denir. Formül: Asit + Baz → Tuz + H2O Bazı asit ve bazlar Tuz Tuz, asitlerle bazların veya asitlerle bazı metallerin tepkimeye girmesi ile oluşur. Kalsiyum ve fosfor tuzları dişlerin ve kemiklerin yapısında bulunmaktadır. Kalsiyum tuzları kasların kasılmasında, kalbin sinir hücrelerinin çalışmasında, hücreler arası iletişimde ve bazı tepkimeleri hızlandıran enzimlerin çalışmasında etkilidir. Klor tuzları, mide özsuyunun üretiminde ve hormonları çalışmasında etkilidir. Magnezyum tuzları kas ve sinir sisteminin çalışmasını sağlar. Sodyum tuzları ise kalp ritminin düzenlenmesi ve kas kasılması, sinir hücrelerindeki iletişimin sağlanması ve enzimlerin çalışmasında görev alır. Tüm hakları ogrenmelik.com'a aittir. İzinsiz çoğaltılması ve dağıtılması yasaktır.