Alternatif Enerji Kaynaklarının Yapı Sektöründe Kullanımı Murat Aydemir; Mak. Yük. Müh. TTMD Üyesi ÖZET Mevcut teknolojilerin çevre üzerinde olumsuz etkileri ve azaicın fosil yakıtlar sonucu alternatif enerji kaynaklarının önemi giderek artmaktadır. Bu yazıda yapı sektörü ile ilgili alternatif enerji teknolojilerinin kullanımı incelenecektir. Jg *' S H1 ** H‘ H* / o,°- T/ 4ÿ M' i MiO * Şekil 1. Yakıt hücresi çalışma prensibi Yapılarda kullanılabilen alternatif enerji kaynakları yaygınlaşacağı yakıt hücresi. rüzgar enerjisi, kojenerasyon, jeotermal enerji, biokiitle, yoğıışmalı kazanlar, toprak kaynaklı ısı pompası, güneş pilleri, güneş enerjisi olmaktadır. Yazıda bu teknolojilerin çalışma prensipleri ve yapıdaki uygulamaları incelenerek yaygın kullanılabilirliği hakkında bilgi verilmektedir. Use Of Renewable Energy Sources In Buildings ABSTRACT As a result of the negative of current used technologies effect on the environment and the reduction offossilfuel reserves, renewable energy sources will be more important in the future. In this article we wilt esamine the use of renewable energy sources in buildings. Fuel cells, wind power, cogeneration, geotermal energy, bio-power, condensing boilers, ground sourced heat pumps, photovoltaik and thermal solar systems are the main renewable energy sources which can be used in buildings. In this article we will have a look on the working principles and we will try to give an idea about the common use of these technologies in building applications. 1. Giriş Mevcut teknolojilerin çevre üzerinde olumsuz etkileri ve azalan fosil yakıtlar sonucu alternatif enerji kaynaklarının önemi giderek artmaktadır. Bu yazıda yapı sektörü ile ilgili alternatif enerji teknolojilerinin kullanımı incelenecektir. 2. Yakıt Hücresi Yakıt hücresine geleceğin en önemli alternatif enerji kaynağı gözüyle bakılmaktadır. Yakıt ' hücresinde Hidrojenin Oksijen ile yakılması sonucu elektrik enerjisi üretilmektedir. Atık olarak su ve ısı oluşmaktadır. Elde edilen elektrik ve ısı doğrudan tüketim yerinde kullanılabilmektedir. Bu özellikleri ile yakıt hücreleri uzay araçlarında ve önemli askeri uygulamalarda kullanılmaktadır. Doğalgazın ayrıştırılması ile Hidrojen gazı elde edilmekte böylece doğalgaz da yakıt hücrelerinde kullanılabilmektedir. Yakıt hücrelerinin maliyeti henüz çok yüksek olduğu için yaygın kullanılabilmesinin 15-20 yıl sonra mümkün olacağı tahmin edilmektedir. Özelikle otomotiv sektörünün bu konuda ciddi çalışmaları bulunmaktadır. Yakıt hücresinin avantajları: • Sessiz, emisyonsuz, yüksek verimli. • Hidrojeni sorunsuz yakabilen tek teknoloji: Hidrojen yakıldığında normalde yüksek alev sıcaklığı oluşmaktadır. Bu da yüksek azotoksit emisyonlarına neden olmaktadır. • Tesisatta uygulaması: Elektrik üretimi, ısıtma ve sıcak su üretimi. • Gelecekte mevcut ısıtma ve elektrik üretim cihazlarının yerini alma ihtimali vardır. • Güneş pili ile hidrojen üretimi ve mevcut gaz şebekesi üzerinden dağıtımı müm¬ kündür. 3. Rüzgar Enerjisi Rüzgar enerjisi ilk bakışta yapı ile doğrudan ilgili değildir. Ancak rüzgar ile elde edilen elektrik enerjisi şebeke üzerinden yapılara ulaştırılarak kullanılabilmektedir. Bu şekilde ısı pompalan, klima ve sirkülasyon pompaları gibi yüksek elektrik tüketen tesisat ekip¬ manları çalıştırılabilmektedir. t * ; , .ş "i. tim L, f Şekil 2. Eski ve yeni: Rüzgar enerjisi uzun yıllardır kullanılmaktadır. Rüzgar enerjisi, günümüzde elektrik üretimi için çok rahat kullanılabilen alternatif enerji kaynaklarından biridir. Bu konuda Türkiye’de ciddi yatırımlar gereklidir. Rüzgar enerjisi dışa bağımlılığı da azaltacaktır. Rüzgar enerjisinin yaygınlaşması enerji politikaları ile desteklenmelidir. Örneğin, Almanya toplam elektrik üretiminin % 5 ’ini (6000 MW kurulu güç) rüzgar enerjisi ile elde etmektedir. Türkiye’nin mevcut termik ve hidroelektrik santrallarının toplam kurulu gücü 26000 MW’dtr. Buna karşılık ise toplam rüzgar enerjisi santralleri kurulu gücü sadece 19 MW’dir. Türkiye'nin rüzgar enerjisi potansiyelinin Almanya’nın üzerinde olduğu düşünülürse, bu konuda yatırım yapılarak elektrik ihtiyacının çok büyük bir kısmının rüzgar enerjisi ile sağlanabileceği gözükmektedir. 4. Paket Kojenerasyon Kojenerasyon teknolojisi, elektrik ve ısı enerjisi ihtiyacını doğrudan tüketim yerinde sağlaması nedeniyle özellikle sanayi kuruluşlarında tercih edilmektedir. 300 kW elektrik gücüne kadar olan paket kojenerasyon cihazları ise Avrupa’da bir dönem çok gündemdeydi ve teşvik ediliyordu. Teşvik edilmesinin ana nedeni kojenerasyon uygulaması ile ısı ve elektrik YER TARİH GÜÇ (MWj FİRMA 1 ALAÇATI, İZMİR 2 ALAÇATI, İZMİR ŞUBAT 1998 KASIM 1998 1.7 DEMİRER HOLDİNG 7.2 INTERWIND-GÜÇBİRLİĞİ 3 BOZCAADA HAZİRAN 2000 10.2 DEMİRER HOLDİNG Tablol. Türkiye’deki mevcut rüzgar enerjisi santralleri :ij n lîj Şekil 3. Paket Kojeıterasyon uygulama örneği: Paket hojenerasyon elektrik enerjisi ihtiyacına göre hoyullandırılmış ve pik yükteki ısı ihtiyacı için bir kazan ısıtma devresine bağlanmıştır. enerjileri tüketim yerinde üretilerek iletim kayıplarının ortadan kaldırılması olmuştur. Bu şekilde termik santrallerle elektrik üretimi ve fosil yakıt yakılarak ısıtma işlemine göre ciddi oranda karbondioksit emisyonu azaltılmaktadır. Ancak pratikte yapılardaki elektrik ve ısı tüketimlerinin çakıştırılmasının zor olması ve yüksek bakım maliyetleri nedeniyle paket kojenerasyon sistemlerinin işletilmesi kolay değildir. Gelecekte kojenerasyonun sanayi tesislerinde kullanımının artarak devam edeceğini ancak yapılarda küçük kapasite¬ lerde pek tercih edilmeyeceği düşünül¬ mektedir. 5. Jeotermal Enerji Türkiye Jeotermal enerji kaynakları bakımından dünyanın en zengin ülkeleri arasındadır. Jeotermal enerji deyince ilk akla jeotermal kaynaklardan yararlanan termal oteller gelmektedir. Ancak jeotermal enerji sadece bununla sınırlı kalmamaktadır. Jeotermal enerji ile sıcak su eldesi ve bina ısıtması da yapılabilmektedir. Jeotermal enerjilerin kullanımı bölgesel olarak kaynağın sıcaklık seviyesi, su özellikleri gibi faktörlere göre değişmektedir. Bazı yerlerde 120 °C’nin üzerinde sıcaklıklar sağlanabilmektedir. Bu sıcaklıklardaki enerji kaynağı ile absorbsiyonlu ehiller kullanılarak neredeyse bedava soğutma yapma imkanı bulunmaktadır. Jeotermal enerjinin yapıda kullanılabilmesi için jeotermal kaynağın özelliklerine ve yapının taleplerine göre detaylı bir proje çalışması yapılması gerekmektedir. 6. Biokütle Biokütle altında biyolojik yoldan elde edilen tüm yakıtlar anlaşılmaktadır. Biokütle’nin avantajı, kapalı bir karbondioksit çevrimi oluşturmasıdır. Böylece yanma sonucu açığa çıkan karbondioksit daha önce havadan alındığı için bir emisyon artışı söz konusu değildir. Biokütle yakıt kaynaklarının başlıcaları: - Bitkisel yağlardan elde edilen biyolojik Biokiitle arasında en önemli yakıt biyolojik motorindir. Biyolojik motorin için en uygun kaynak kolza bitkisidir. Son yıllarda Türkiye’de de bu yakıtın üretilmesi ve kulla¬ nılması tartışılmaktadır. Bazı Avrupalı otomobil üreticileri araçlarını fabrika çıkışı biyolojik motorin yakabilecek şekilde teslim etmektedir. Fransa’da benzin istasyonlarında satılan motorine % 3-5 oranında biyolojik motorin karıştırılmaktadır. Fosil yakıtlarda yüksek oranda bulunan kükürt biyolojik motorinde bulunmadığı için mevcut dizel motorlarda daha düşük emisyonlar sağlan¬ maktadır. Kaza sonucu dökülen biyolojik motorin yeraltı sularını da kirletmemektedir, çünkü fosil motorine göre daha hızlı çözünmektedir ("çürümektedir”). Isıtmada da rahatça sıvı yakıt kazanlarında kullanılabilmektedir. Ancak bitkisel yağlarda bulunan yağ asitlerinin lastik malzemelerde korozyona sebep olması nedeniyle bu asitlere dayanıklı yakıt hortumları gerektirmektedir. 7. Günümüzde Yaygın Olarak Kullanılan Alternatif Enerji Teknolojileri Yoğuşmalı Kazanlar Yoğuşmalı kazanlar motorin ve doğalgaz’da artık Avrupa’da çok yaygın olarak kullanıl¬ maktadır. Gaz yakıtlarda yoğuşma kazancı ve çok düşük baca gazı çıkış sıcaklıkları ile düşük sıcaklık kazanlarına göre % 15’e varan enerji tasarrufu mümkün olmaktadır. Tür¬ kiye’de de bu güvenilir teknolojinin daha yaygın kullanımı hedeflenmelidir. 7.1. Isı Geri Kazanımlı Havalandırma Yapılarda mekanik havalandırma ile ciddi kayıplar olmaktadır. Havalandırma için ısı geri kazanım üniteleri ve doğal soğutma sağlayan kontrol ekipmanları ile yüksek enerji tasarrufu sağlanabilmektedir. Böylece daha küçük kapasiteli soğutma ve ısıtma ekip¬ manları da yeterli olabilmektedir. 7.2. Toprak kaynaklı ısı pompası Avrupa’da yılda yaklaşık 5.000.000 adet ısı üreticisi (kombi, kazan ve diğerleri) pazarı bulunmaktadır. Bunların yılda 60.000 adedi ısı pompalarıdır. Toprak kaynaklı ısı pompası doğru projelendirilirse ısıtmadaki yıllık A © :: b. ' lif L-l motorin, - Atıklardan (çöp, atıksu, vb.) metan gazı eldesi, - Bitkisel atıkların (odun, zeytin posası, tezek, vb.) katı yakıt kazanlarında yakıl¬ ması, olarak sayılabilir. BJI Şekil 4. Toprak kaynaklı ısı pompası ile ısıtma ve soğutma birlikte çözülebilirse müstakil evlerde çok iyi bir çözüm olmaktadır. mm performans katsayısı 4’ün üzerinde olmak¬ tadır. Bu sayede çok düşük CO2 emisyonu ile ısıtma yapılabilmektedir. 1st pompalannın yatırım maliyeti toprak altı devresi nedeniyle kazanlara göre daha yüksektir. Ancak işletmede doğalgaz ile çalışan yoğuşmalı bir kazandan biraz daha düşük bir ısıtma maliyeti sağlanmaktadır. * Toprak altı sıcaklığı yıl boyunca, yaklaşık 10 °C sabit olması nedeniyle ısıtmada yüksek performans katsayısı elde edilmektedir. Yılın büyük bir kısmında kompresör devreye girmeden pasif soğutma yapılabilmektedir. Toprak kaynaklı ısı pompaları, ısıtma için maksimum 55 °C gidiş suyu sıcaklığı sağla¬ yabilmektedir. Bu nedenle radyatör devresi gibi daha yüksek sıcaklık gerektiren sistemlerde ancak ikinci bir pik yük ısıtıcısı ile birlikte kullanılabilir. Pik yük süresinin kısa olması ve pik yük için ikinci bir ısı üreticisi (elektrik, kombi, vb.) kullanılması ısı pompası yatırım maliyetini ciddi oranda düşürülebildiğinden tercih edilebilmektedir. 90 m _ K&SJKI Şekil 6. Pasif evlerde güneş pili ve termik güneş enerjisi uygulama örneği bulunmaktadır. Elektrik üretimindeki verim % 10 mertebesindedir. Yatırım maliyeti henüz yüksek olduğu için güneş pilleri bağımsız uygulamalarda tercih edilmektedir. Yaygın¬ laşması için fiyatların düşmesi gerekmektedir. Artan talep ve üretime paralel güneş pili fiyatları sürekli düşmektedir. Yıllık fiyat düşüşü % 6 mertebelerindedir. Örneğin Almanya’da teşvik programı ile yapılardaki güneş pilleri şebekeye paralel işletilebiliyor, böylece elektrik depolanması için akülere gerek olmadığı için yatırım ve işletme mali¬ yeti ciddi oranda düşmektedir. A 80 O 70 S— Maksimum gidiş suyu sıcaklığı B 60 y 50 (T 40 30 D 13 20 C9 10 -16-14-12-10-8 -6 -4 -2 0 +2+4 +6+8+10+12+14+16 8.2. Termik güneş enerjisi sistemleri Güneş enerjisinin kullanımı Türkiye'de çok yaygındır. Yılda yaklaşık 400.000 m2 absorber yüzeyli güneş kolektörleri uygulanmaktadır. Bazı kaynaklar bu sayının kayıtları pek tutulamayan yerel küçük üreticilerle yılda 1.000.000 m2 ’ye kadar çıkabildiğini tahmin etmektedir. Güneş enerjisi sistemleri genellikle sıcak su eldesi amacı ile kullanılmaktadır. Ülkemizde yapılan uygulamaların çok büyük bir kısmı tabii sirkülasyonlu sıcak su sağlayan 2-5 m2 lik absorberli sistemlerdir. Avrupa’da yaygın olarak kullanılan kapalı devre antifrizli veya drenajlı sistemler de son yıllarda ülkemizde uygulanmaktadır. Kapalı devre sistemlerde su sirkülasyonu bir pompa yardımıyla yapılarak çatıda sadece kollektörler bulunmakta ve boyler kazan dairesine yerleştirilmektedir. Bu sayede elde edilen sıcak su uzun süreli olarak muhafaza edilebilmekte ve hızlı bir şekilde temini ile açık sistemlerde sorun olan su kayıpları azaltılmaktadır. Kapalı sistemlerde büyük absorber yüzeyli (örneğin 500 m2) güneş enerjisi sistemleri de yapılabilmektedir. Güneş enerjisinin kullanımı artan yakıt fiyatları ile yüksek miktarda sıcak su ihtiyacı olan otel ve sanayi kuruluşlarında da artmaktadır. Çok kullanılan düz kolektörler dışında özel vakum borulu kolektörler de bazı projelerde kullanılabilmektedir. Vakum kolektörlerin en büyük avantajı yüksek sıcaklıklarda çok düşük kayıpları sayesinde yüksek sıcaklık farkı olan uygulamalarda yıl boyunca sorunsuz kullanılabilmeleridir. Elektrik enerjisinin pahalı olduğu Avrupa ülkelerinde vakum kolektörler absorbsiyonlu ehiller ile birlikte soğutma amaçlı kullanıl¬ maktadır. Dış hava sıcaklığı (°C) Güneş kollektörleri ile yapı ısıtması çok talep edilen bir uygulama olmasına rağmen pratikte sıcak su temini kadar çok uygulanmamaktadır. Şekil 5. Isıtma sistemlerinin sıcaklık seviyelerine göre ısı pompası ve ikincil ısıtıcı seçimi • A ve B sistemleri ısı pompası ile tek başına işletmeye uygun değil, ikinci ısıtıcı gereklidir. • C sistemi bir takviye ısıtıcı ile işletilebilir. • D sistemi ısı pompası ile tekil ısıtmaya uygundur. 8. Güneş enerjisi 8.1. Güneş pilleri Güneş enerjisi ile elektrik ve ısı elde edilebilmektedir. Elektrik üretimi için güneş pilleri kullanılmaktadır. Güneş pilleri için 12-15 yıl kapasite garantisi veren üreticiler wm |- M !7 -' K 1 Vakum kollektörler ile güneşten yüksek sıcaklıklar elde edilmektedir. Şekil 7. Büyük bir yapıda güneş enerjisi uygulaması - Düz kollektör, yatık olarak düz çatı üzerine montaj. = U' 1 . I f i : Şekil 8. İstanbul' da kurulu günlük 200 litre sıcak su ihtiyacına göre boyutlaııdırılmış 5 m ~ absorberli bir sistem yıllık sıcak sıı ihtiyacının %70' ini karşılıyabilmektedir. Şekil 9. 18 kW ısı ihtiyacı olan bir konut, İstanbul'da 20 nf absorber yüzeyi ile ısıtma desteği ve sıcak su uygulaması: Ya: aylarında enerji fazlası, kıy aykırında % 15-28 ısıtma desteği oluşmaktadır. Bunun nedeni yapının ısı ihtiyacının yüksek olduğu kış aylarında güneş ışınımı az, ısı ihtiyacı olmayan yaz aylarında ise çok fazla olmasıdır. Kış şartlarında yapıyı ısıtmak amacıyla yapılan boyutlandırmada ise yaz aylarında ısının kullanılamaması nedeniyle kollektörler yüksek sıcaklığa maruz kalmakta ve elde edilen enerji boşa gitmektedir. Bu da yüksek yatırım ve düşük getiri nedeniyle çok uzun amortisman sürelerine neden olmaktadır. Pratikte yapıda güneş enerjisi ile belirli bir oranda ısıtma desteği yapılmaktadır ve böylece daha gerçekçi yatırım ve amortisman değerleri sağlanmaktadır. Alternatif enerji teknolojilerinin yapılarda kullanımını daha da yaygınlaştırmak için Almanya’da ENEV Enerji Tasarruf Yönetmeliği 2002 yılında yürürlüğe girmiştir. Bu yönetmelik ile bir yapının sadece ısı ihtiyacı değil birim ısıtılan yüzeyde kullanımına izin verilen primer yakıt enerji değeri sınırlandırılmaktadır. Böylece enerji tasarrufu için sadece yalıtım değil yoğuşmalı kazanlar, güneş enerjisi ve ısı pompası teknolojileri de değerlendirilmektedir. Örneğin ENEV’e göre 200 m2 lik bir konut için yüzey/hacim oranı = 0,9 olduğunda 127,4 kWh/m2 yıldır. müsaade edilen en yüksek primer enerji ihtiyacı Qp ma Bunun sağlanması için ısı ihtiyacı qh = 80 kWh/m2 yıl olacak şekilde yapı yalıtımı ve yüksek sistem verimi için yoğuşmalı kazan uygulaması vb. gerekmektedir. x= 9. Sonuç Alternatif enerji kaynaklarının kullanımındaki amaç fosil yakıtların kullanımını azaltarak çevreyi korumak ve geleceğe dönük enerji ihtiyaçlarını güvence altına almaktır. Halen alternatif enerji kullanımı fosil yakıt tüketiminin altındadır. Güneşten yeryüzüne ulaşan güneş ışınlarının yıllık enerjisi yeryüzündeki toplam fosil yakıt rezervinden çok daha fazladır. Güneş enerjisinin ömıünün de milyar yıllarla ifade edildiği düşünülürse önümüzdeki yıllarda alternatif enerji kullanımının fosil yakıt kullanımının üzerine çıkacağı görülmektedir. Ancak birçok uygulamada çevre korunması gözardı edilerek alternatif enerji kaynaklarının maliyetlerine bakılmaktadır. Burada maliyetin tek kriter olmaması gerekir, ancak pratikte durum ne yazık ki budur. Alternatif enerji kaynaklarının değerlendirilmesinde maliyetler incelenirken yatırım ve işletme maliyeti birlikte değerlendirilmelidir. Yatırım maliyeti yüksek olsa da alternatif enerji kaynakları işletme maliyetlerinde ciddi avantajlar sağlamaktadır. Yazar; Murat Aydemir, 1971 yılında Nevşehir ele doğdu. Orta öğrenimini Almanya/Münih ve Ankara da tamamladı. 1993 yılında İTÜ Makina Fakültesi’nden Makiııa Mühendisi ve 1998 yılında İTÜ Fen Bilimleri Enstitüsü’nden Makina Yüksek Mühendisi olarak mezun oklu. Tokar firmasında merkez ve şantiyelerde tesisat mühendisi olarak görev aldıktan sonra. 1994 yılından itibaren Viessmaıın Isı Teknikleri Ticaret A.Ş.’ de çalışmaktadır. Halen Viessmann da Genel Müdür Yardımcısı olarak çalışmalarını sürdürmektedir. Evli, bir çocuk babası ve TTMD Enerji Komisyonu üyesidir.