112 112 si e m e ns , s u ltan v e devl et — en erj i v e en düst ri İmparatorluk'tan Cumhuriyet’e Sanayiyi İkame Etme Çabaları yandan da var olan tesisler Avrupa’dan ithal makinelerle modernize ediliyordu. 1890-1914 yılları arasında Osmanlı’ya giren dolaysız yabancı sermayenin sektörlere göre dağılımı yükselen bir grafik çiziyordu. Yabancılar demiryollarına 1890’da 875. 000 sterlin, 1914’te 48. 373. 000 sterlin; liman işletmeciliğine 1890’da 500. 000 sterlin, 1914’te 4. 025. 000 sterlin; bankacılığa 1890’da 5. 040. 000 sterlin, 1914’te 15. 248. 000 sterlin; sanayiye 1890’da 2. 145. 000 sterlin, 1914’te 2. 910. 000; madenciliğe 1890’da 1. 190. 000 sterlin, 1914’te 2. 700. 000 sterlin yatırmışlardı.46 I. Dünya Savaşı’nın devam ettiği 1915 yılının istatistiklerine göre ülkede gerçek kişilere ait 214 sanayi kuruluşu bulunuyordu. Bu kuruluşların 42’si Müslüman Türklere, 172’si gayrimüslimlere aitti. 1921’de ülkede kimya, gıda, tekstil, deri, maden ve ağaç mamulleri sektörlerinde 33. 058 işletme faaliyet gösteriyordu. Toplam işçi sayısı ise 76. 216’ydı.47 Cumhuriyet kurulduğunda yurtiçi üretimin, tüketimi karşılama oranı oldukça düşüktü. Türkiye, buğday unu ihtiyacının yüzde 60’ını, pamuklu kumaş ihtiyacının yüzde 10’unu karşılayabiliyordu. Sabunda bu oran yüzde 20’ydi. Samsun Güç İstasyonu'nda Siemens transformatörü, 1931 – Siemens Şirket Arşivi - A 1024 Tüketim ihtiyaçlarının neredeyse tamamı ithal mallarla Siemens transformer in Samsun Power Station, 1931 – Siemens Corporate Archives - A 1024 sağlanıyor, bağımlı bir ekonomi tablosu sergileniyordu. Sınırlar içerisinde üretilebilen elektrik enerjisi 45 milyon kW yol haritası hazırladı. Yabancı sermayeye ait kurumlar saati ancak buluyordu. devletleştirilecek, millileştirilecekti. Savaşlar sonunda harap hale gelen işletmeler ıslah edilecekti. Terk edilmiş fabrikalar 1923’te ülkede 94 yabancı işletme vardı. Yabancı sermaye kiraya verilecek, yeni fabrikalar açılacaktı.50 hacmi 63, 4 milyon sterlin, yani 500 milyon liraya denk geliyordu.48 Bu varlığın yüzde 45’i Almanlara, yüzde 26’sı Cumhuriyet Dönemi’nde kurulan ilk sanayi işletmesi olarak Fransızlara, yüzde 17’si İngilizlere, yüzde 4’ü Belçikalılara, pek çok kaynakta Ankara Fişek Fabrikası’nın adı geçer. yüzde 2’si Amerikalılara aitti. 1924’te açılan fabrika aslında Cumhuriyet’in ilanından I. Dünya Savaşı’nın ardından işgalcilerden kurtulmak için verilen İstiklal Savaşı, 1920’de kurulan Meclis’e (TBMM) 147 milyon Osmanlı lirasına mâl oldu. İstiklal Savaşı sonunda, 2 49 Ekim 1923’te işgal kuvvetleri İstanbul’u terk etti. 13 Ekim’de Ankara başkent ilan edildi. 17 Şubat-4 Mart 1923’te toplanan İzmir İktisat Kongresi’nde Mustafa Kemal (Atatürk) ekonomik olarak bağımsız olmayan bir milletin siyaseten de bağımsız olamayacağı ifadeleriyle, milli iktisat eksenli bir 46 Şevket Pamuk, “Osmanlı İmparatorluğu’nda Yabancı Sermaye”, METU Studies in Development, Özel Yayın, Ankara, 1978. 47 Vedat Eldem, Harp ve Mütareke Yıllarında Osmanlı İmparatorluğu Ekonomisi, Ankara, 1994. 48 Çağlar Keyder, Dünya Ekonomisi İçinde Türkiye: 1923-1929, Ankara, 1993. 49 Vedat Eldem, “Cihan Harbi’nin ve İstiklal Savaşı’nın Ekonomik Sorunları”, Türkiye İktisat Tarihi Semineri, Ankara, 1975. önce atılan adımların meyvesidir. Ankara Fişek Fabrikası’nın açılma izni 28 Haziran 1923’te istenmişti. Cumhuriyet Arşivi’nde muhafaza edilen kayıtlarda Ankara ve KırıkkaleYahşihan civarında kurulacak fişek ve tapa fabrikaları için 50.000 liranın harcanmasına izin verilmesi konusu yer almaktadır.51 50 Kuşkusuz savaş devam ederken de fabrikalara ihtiyaç duyulmuştu. Temmuz 1922’de, yani işgal sürerken Van Gölü’ne Ruslar tarafından yardım maksadıyla kurulu fabrikalar getirildi; BCA, 1705/184-2, 27/7/1922. Ocak 1923’te Konya’da bir mensucat (dokuma) fabrikası açılması kararı alındı; BCA, 30. 10. 0. 0/19. 108. 22, 28/1/1923. Şubat 1923’te Zeytinburnu Fabrikası'na harp malzemesi alımı yapıldı; BCA, 411/48. 312. 1, 22/2/1923. Bu fabrikalar dönemin anlayışına 51 BCA, 2550/7. 22. 11, 28/6/1923. Kırıkkale-Yahşihan’daki tapa impar atorluk’tan cumhuriyet’e sıemens tarihi uygun bir şekilde isimlendirilen Milli İthalat Şirketi’ne inşa ettirildi.