MESLEK HASTALIKLARINDAN KORUNMA STRATEJİLERİ VE GÜNCEL YAKLAŞIMLARI HAZIRLAYANLAR B121101022 Melike BURUCU B121101002 Pelin UYSAL B121101031 Fadime KAYAARDI İÇERİK Meslek Hastalığı Nedir ? Meslek Hastalıkları Listesi Kimyasal maddelerle olan meslek hastalıkları (A grubu) Mesleki deri hastalıkları (B grubu) Mesleki solunum sistemi hastalıkları (C grubu) Mesleki bulaşıcı hastalıklar (D grubu) Fiziksel etmenlerle olan meslek hastalıkları (E grubu) Sağlık Alanında Kimler Risk Altında ? Sağlık Çalışanlarının Maruz Kaldığı Tehlikeler Biyolojik Tehlikeler Kimyasal Tehlikeler Ergonomik Tehlikeler Fiziksel Tehlikeler İÇERİK Risklerin Düzeyi Diğer Riskler Kırım Kongo Kanamalı Ateşi SARS Pandemik İnfluenza Tüberküloz Neden sağlık çalışanlarının maruz kaldığı bu tehlikelerin önüne geçilememektedir ? Meslek Hastalıklarında Tanı ve Tedavi İlkeleri İÇERİK Meslek Hastalıklarının Tedavisinde Başlıca Üç Yaklaşım Maruziyetin Kesilmesi Spesifik Tedavi Genel ve Destekleyici Tedavi Meslek Hastalıklarından Korunma Kaynakta Kontrol Yaklaşımları Kişisel Korucu Uygulamaları Tıbbi Yaklaşımlar İÇERİK Meslek Hastalıklarından Korunma Konusunda Tıbbi Yaklaşımlar İşe Giriş Muayenesi Aralıklı Kontrol Muayenesi Sağlık Eğitimi Sağlık çalışanlarına yönelik aşılama takviminin uygulanması Sonuç Kaynakça Meslek Hastalığı Nedir? Meslek hastalığı, bir kişinin çalışması sırasında, çalışma koşulları nedeniyle yakalandığı sağlık sorunudur. Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nda (madde 14) meslek hastalığı tanımı şu şekilde yer almaktadır: „Meslek hastalığı, sigortalının çalıştığı veya yaptığı işin niteliğinden dolayı tekrarlanan bir sebeple veya işin yürütüm şartları yüzünden uğradığı geçici veya sürekli hastalık, bedensel veya ruhsal özürlülük halleridir.‟ Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu (2006/5510) Sağlık çalışanları yüzyıllar boyunca mesleksel sorumluluklarını yerine getirirken hastalık etkenlerinin kendilerine bulaşma riskiyle karşı karşıya kalmışlardır. SAĞLIK BĠR HAK ĠSE ! Sağlık çalışanlarının yaşadıkları sağlık sorunları birey/insan olarak onların sağlıklı olma hakkını ortadan kaldırmaktadır. İnceleme kolaylığı bakımından işyeri ortam faktörleri türlerine göre meslek hastalıkları da çeşitli gruplara ayrılmaktadır. İlgili Yönetmelikte meslek hastalıkları 5 ana grup halinde sınıflanmıştır. Bunlar; Meslek Hastalıkları Listesi Kimyasal maddelerle olan meslek hastalıkları (A grubu) Mesleki deri hastalıkları (B grubu) Mesleki solunum sistemi hastalıkları (C grubu) Mesleki bulaşıcı hastalıklar (D grubu) Fiziksel etmenlerle olan meslek hastalıkları (E grubu) A Grubu: Kimyasal Maddelerle Oluşan Meslek Hastalıkları: Arsenik Cıva Organik fosfor Krom Nikel Kurşun Solventler (benzen, C.S.) Amonyak Aldehitler Çalışan Sağlığı ve Güvenliği Eğitimi ve Çalıştayı 02-05 Aralık 2014 B Grubu: Deri Hastalıkları: Deri kanserleri Kanserleşmeyen deri hastalıklar Çalışan Sağlığı ve Güvenliği Eğitimi ve Çalıştayı 02-05 Aralık 2014 C Grubu: Pnömokonyoz ve Diğer Mesleki Solunum Sistemi Hastalıkları: Silikoz Bissinoz Asbestoz Bronşial astım Silikotüberküloz K.İ.P. (kömür işçisi pnömokonyozu) Sideroz Çalışan Sağlığı ve Güvenliği Eğitimi ve Çalıştayı 02-05 Aralık 2014 D Grubu: Mesleki Bulaşıcı Hastalıklar: Viral hepatit Salmonella infeksiyonları Şarbon Kuduz Amibiasis Malaria Bruselloz Çalışan Sağlığı ve Güvenliği Eğitimi ve Çalıştayı 02-05 Aralık 2014 E Grubu: Fizik Etkenlerle Olan Meslek Hastalıkları: Gürültü İyonlayıcı radyasyon Caison (basınç) İyonize olmayan radyasyon Vibrasyon Termal (soğuk-sıcak) Çalışan Sağlığı ve Güvenliği Eğitimi ve Çalıştayı 02-05 Aralık 2014 Sağlık Alanında Kimler Risk Altında? Bulaşıcı hastalıklar riski ile karşı karşıya olan çalışan gruplar arasında sağlık çalışanları, hayvanlarla teması olan iş kollarında çalışanlar, laboratuar çalışanları yer almaktadır . Sağlık Çalışanlarının Maruz Kaldığı Tehlikeler Biyolojik tehlikeler: Biyolojik tehlikeler tüm sağlık bakım alanlarında vardır ve hastaların kan veya kanla kontamine vücut sıvılarıyla teması sonucu HIV, Hepatit B Virüsü (HBV), Hepatit C Virüsü (HCV) gibi önemli patojenlere , tüberküloz, barsak infeksiyonları ve Brucella, Salmonella gibi diğer infeksiyonlara sağlık çalışanlarında sıklıkla rastlanmaktadır. Kimyasal tehlikeler: Sağlık çalışanları dermatit ve işe bağlı astıma neden olan kimyasal tehlikelere maruz kalmaktadır. Patoloji, biyokimya, hematoloji ve diğer laboratuarlarda kullanılan asit ve alkaliler, tuzlar, boyalar, uçucu organik solventler, başta kanser ilaçları olmak üzere çeşitli ilaçlar, allerjiden kansere kadar bir dizi hastalığın oluşumu için önemli risk faktörleridir. Sterilizasyon ve dezenfeksiyon için kullanılan çeşitli deterjanlar, formaldehit, glutaraldehit, gaz sterilizasyonunda kullanılan etilen oksit, kullananlar için zararlı ajanlardır. Ergonomik tehlikeler: Sağlık çalışanları hastayı kaldırma ve elle taşıma, aşırı efor gibi nedenlere bağlı ergonomik tehlikeler ile gürültü ve radyasyon gibi fiziksel tehlikelere maruz kalmaktadır. Sağlık çalışanlarının hemen tümü kasiskelet sistemi sorunları açısından risk taşımaktadır. Özellikle hemşirelik, bel ağrısı için mesleki risk faktörleri içinde ağır sanayi işçileri ve ağır vasıta şoförlerinden sonra üçüncü sırada gelmektedir. Hemşireler dışında diş hekimleri, fizyoterapistler ve hastabakıcılar da bel ağrısı açısından yüksek risk altındadırlar. Sağlık çalışanlarında kasiskelet sorunlarının en önemli nedeni hasta ile yakın temas gerektiren aktivitelerdir. Başlıca kas-iskelet sistemi sorunları, bel ağrısı, boyun, omuz ve kol ağrıları ve karpal tünel sendromudur. Hekim, diş hekimi, hemşire, fizyoterapist ve hastabakıcılarda bel ağrısı insidansının (%50-60) toplum geneline göre oldukça yüksek olduğu bildirilmektedir . Fiziksel tehlikeler: Radyoterapi, nükleer tıp ve radyoloji çalışanları başta olmak üzere, sağlık çalışanları, iyonizan ve non iyonizan radyasyon riskleri ile karşı karşıya kalmaktadır. Bunların çeşitli kanserojen ve teratojen, mutajen etkileri söz konusudur. Ultraviyole, laser, mikrodalga, ultrason, fotokopi makinaları, bilgisayar ekranları, gürültü, aydınlatma koşulları, havalandırma sistemleri, iç ortam hava kirliliği sorunları da sağlık çalışanlarını olumsuz etkilemektedir. Elektromanyetik alana maruz kalan sağlık çalışanlarında baş ağrısı, bulanık görme, çarpıntı, gözde batma, kaşıntı, sulanma, işitme azlığı, halsizlik ve yorgunluk gibi yakınmaların fazla olduğu bilinmektedir. Enjektör/iğne batması 20‟den fazla patojenle karşı karşıya kalma riski ! Hepatit B, Hepatit C, HIV/AIDS, malarya, sfiliz, tüberküloz, brusella, herpes ve difteri Risklerin düzeyi Sağlık çalışanları arasında; Hepatit B sıklığı -Genel topluma göre 5 kat daha yüksek TB sıklığı -Genel topluma göre 3 kat daha yüksek Hava yolu ile bulaşan hastalıklarda anlamlı düzeyde yükseklik ! Özellikle gelişmekte olan ve az gelişmiş ülkelerde ! Bir araştırmadan… En sık görülen iş kazası “kullanılmış enjektör ucu batması” Katılımcılar arasında en fazla algılanan risk: 61 işçi için (%47,7) bulaşıcı hastalıklar ve enfeksiyon Araştırmaya katılanların %84‟ü herhangi bir iş sağlığı ve iş güvenliği eğitimi almamıştır. İzgi C, Öztürk H. Akdeniz Üniversitesi’nde taşeron sağlık işçilerinin işçi sağlığı ve iş güvenliği durum tespiti. Türkiye Halk Sağlığı Dergisi 2012;10(3):160-73 Diğer kimi riskler ! Kırım Kongo Kanamalı Ateşi SARS Pandemik influenza Tüberküloz SARS Dr. Carlo Urbani, İtalyan parazitolog 29.3.2003 tarihinde Talyand‟da kaybettik ! Kırım Kongo Kanamalı Ateşi Enfekte kan ve kan ürünleriyle temas sağlık çalışanlarının %8,7‟sinde ve iğne batanların %33‟ünde KKKA gelişmektedir . Eldiven, uzun önlük, maske ve gözlük kullanma gibi kişiler koruyucular mutlaka kullanılmalıdır. Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Servisi’ne bir hafta önce kene ısırması şikâyetiyle gelen hastaya serum bağlarken eline iğne batan 18 yaşındaki sağlık teknisyeni Kübra Yazım, Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığı nedeniyle dün hayatını kaybetti. 14 HAZİRAN 2009 Söz edilen tüm bu tehlikeler sağlık çalışanlarının işteki performanslarının azalmasına, iş kazalarının artmasına neden olmakta ve hem çalışanların hem de hastaların güvenliğini olumsuz etkilemekte hatta ölümüne sebep olabilmektedir. Her ne kadar sağlık çalışanlarının bu tehlikelere maruz kalması önlenebilir ya da azaltılabilirse de, sağlık çalışanları iş yerlerinde yaralanma ve hastalanma deneyimi yaşamaya devam etmektedir. Neden sağlık çalışanlarının maruz kaldığı bu tehlikelerin önüne geçilememektedir ? Hasta ve çalışan güvenliğinin zincirleme devam eden bir sistem yapısı olduğu dikkate alındığında, sistem içinde yer alan her halkanın tek tek incelenmesi gerekir. Hasta ve çalışan güvenliği sorununu sadece sağlık çalışanlarının bilgi eksikliği olarak görmek doğru bir yaklaşım olmadığı gibi, çözüm yollarının da daha geniş bir çerçevede ele alınması gerektiği aşikardır. Meslek Hastalıklarında Tanı ve Tedavi İlkeleri Meslek hastalıklarının tanısında iki aşamalı bir yaklaşım gerekmektedir.Bir yandan hastalığın klinik tablosu dikkate alınarak konulan bir klinik tanıdır.Klinik tanı konmasında herhangi bir hastalık için kullanılan yöntemler kullanılır. Öncelikle hastalığa ait belirti ve bulgular değerlendirilir.Gerekli laboratuar incelemeleri yapılmak suretiyle tanıya varılır.Örneğin kurşun zehirlenmesi,işitme kaybı,akciğer rahatsızlığı gibi. Laboratuar incelemeleri olarak en çok biyokimyasal yöntemlerden ve radyolojiden yararlanılır.Tanıdaki diğer boyut ise bu hastalığın meslek hastalığı olarak adlandırılmasıdır.Bunun için hastalık ile hastanın mesleği ve çalışma koşulları arasında bir ilişkinin varlığı araştırılır.Bu aşama Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu‟nda belirtildiği şekilde Kurum‟un Sağlık Kurulu‟nun yetkisidir. Kurul hastanın dosyasını ve gerekli gördüğü takdirde işyeri ile ilgili bilgileri incelemek suretiyle hastalığın işyerindeki bir etken nedeni ile meydana geldiğine karar verir.Meslek hastalığı nedeniyle iş göremezlik olmuşsa Kurul bu konuyu da inceleyip karara bağlar. Meslek Hastalıklarının Tedavisinde Başlıca Üç Yaklaşım Maruziyetin Kesilmesi Hastalık iş yerinde bulunan bir etken nedeni ile meydana geldiği için ,etkenden daha fazla etkilenmenin önlenmesi bakımından hastanın işyeri ortamından uzaklaştırılması esastır.Hastanın ne zaman tekrar işe döneceği konusunda doktorun kararı gereklidir. Spesifik Tedavi Bazı meslek hastalıklarında hastalık için spesifik bir tedavi vardır.Örneğin kurşun , civa gibi ağır metallerle zehirlenme durumunda şelasyon yapıcı ilaçlarla metalin vücuttan atılımı hızlandırılabilir.Gürültüye bağlı işitme kaybı gibi bazı meslek hastalıklarında ise bu şekilde etkene yönelik bir tedavi söz konusu değildir. Genel ve Destekleyici Tedavi Bütün hastalıklarda olduğu gibi meslek hastalıklarında da hastayı rahatlatmak bakımından genel bazı uygulamalar yapılır.Örneğin mesleksel akciğer hastalıklarında bronkodilatör ilaçların kullanılması veya tabloya enfeksiyon eklenmişse antibiyotik tedavisi yarar sağlar. Meslek Hastalıklarından Korunma Meslek hastalıkları korunulması mümkün olan hastalıklardır. Hastalığın nedeni işyerinde olduğuna göre, çalışma alanındaki bu faktörleri etkili önlemlerle kontrol etmek suretiyle meslek hastalıklarından korunma sağlanabilir. Önlemler arasında etkeni kontrol etmeye yönelik teknik uygulamalar esas olmakla birlikle, korunmada bazı tıbbi uygulamalarında yeri vardır. Meslek hastalılarındaki koruyucu yaklaşımlar 3 başlıkta ele alınabilir: Kaynakta Kontrol Yaklaşımları İşyerindeki tehlikelerden korunmak bakımından en etkili yaklaşım riskin kaynakta kontrolüdür.Bu amaçla çeşitli mühendislik uygulamaları yapılır. Örneğin tozlu ortamlarda etkili havalandırma yöntemleri ile veya ortamın ıslak tutulması suretiyle tozumanın önüne geçilmesi toza bağlı hastalıkların önlenmesinde son derece yararlıdır. Gürültü çıkaran bir makinenin ayarının yapılması suretiyle gürültü düzeyinin düşürülmesi veya cihazın kapalı sistem içinde çalıştırılması da kaynakta kontrol örneğidir. Radyoaktif maddelerin kapalı sistemler içinde kullanılması başka bir örnektir. Risklerin kaynağında kontrolü amacıyla en çok kullanılan yöntemler arasında havalandırma,kapatma,ayırma veya kullanılan teknolojiyi değiştirme gibi yöntemler sayılabilir. Kişisel Koruyucu Uygulamaları Risklerin kaynağından kontrolü çalışmaları korunma bakımından en etkili yaklaşım olmakla birlikte,her durumda buna olanak bulunamayabilir.Kaynakta kontrol için bütün çaba gösterilmekle birlikte riskin tam olarak kontrol altına alınması mümkün olmayabilir. Bir dokuma atölyesinde gürültü düzeyini izin verilen sınır değerin altına indirmek mümkün değilse,kulak koruyucularından yararlanılabilir. Benzeri şekilde tozlu bir işyerinde bütün çabaya rağmen tozun tam olarak kontrol altına alınması mümkün olamıyorsa veya bir kimyasal maddenin kaynakta tam olarak kontrolü mümkün değilse,çeşitli maskelerin kullanımı yoluna gidilebilir. Kişisel koruyucu uygulamalar her zaman ilk akla gelen çözüm olmamalıdır.Öncelikle kaynağa yönelik teknik uygulamalar yerine getirilmeli,bunlara ek olarak gerektiğinde kişisel koruyucular da kullanılmalıdır. Kişisel koruyucu uygulamada malzeme sürekli kullanılmalıdır. Tıbbi Yaklaşımlar Meslek hastalıklarından korunma bakımından bazı tıbbi yaklaşımlardan da yararlanılır.Tıbbi uygulamaların amacı başlıca eğitim ve bazı muayenelerle kişilerin riskle karşılaşmalarının önüne geçilmesidir.Ancak bütün çabaya rağmen ortaya çıkabilecek meslek hastalıkları da muaeyenelerle erken dönemde yakalanabilir,bu yolla iyileşme olasılığı artırılabilir. Meslek Hastalıklarından Korunma Konusunda Tıbbi Yaklaşımlar Ġşe Giriş Muayenesi :Amaç kişinin niteliklerine uygun olan bir işe yerleştirilmesidir.Bir diğer ifadeyle kişinin özellikleri bakımından sakınca yaratabilecek bir işte çalışmasının önüne geçilmektedir.Bunun için kişi,işe başlamadan önce tıbbi yönden değerlendirmeden geçirilir ve eğer bu işte çalışması bakımından sakıncalı olabilecek bir durum söz konusu ise bu durum önlenir.Bu yaklaşım,meslek hastalıklarından korunma bakımından birincil korunma ilkesine uymaktadır. Alerjik deri hastalığı olan bir kişinin irritan maddelerle çalışmasının önüne işe giriş muayenesi ile geçilebilir. Meslek hastalığı olasılığı yüksek olan başlıca işlerde işe giriş muayenesinde hangi noktalara dikkat edilmesi gerektiği ilgili mevzuata belirtilmiştir. Aralıklı Kontrol Muayenesi : Risklerin kontrolü amacıyla teknik koruma uygulamalarının yapıldığı durumda da etkilenme olabilir.Bunun sonucunda ortaya çıkabilecek meslek hastalığını erken dönemde saptayabilmek için çalışanların belirli aralıklarla muayene edilmesi gerekir. Örneğin gürültülü bir işyerinde çalışan kişilerin belirli aralıklarla odyolojik muayene ile değerlendirilmesi,işitme kaybının erken dönemde saptanmasına olanak verir. Sağlık Eğitimi: Bütün hastalıklardan korunmak bakımından sağlık eğitimi önemli bir yaklaşımdır.Meslek hastalıklarından korunmak için de bütün çalışanlara işyerindeki sağlık tehlikeleri,bunların yol açacağı hastalıklar ve belirtileri ile nasıl korunulacağı konularında eğitim yapılması çok yararlıdır. Daha çok çalışanlar için olan bu eğitimlerin yanı sıra,özellikler işyerinde alınması gereken önlemler ve bu konuda işverenlerin sorumluluk ve yükümlülükleri konusunda da işverenlere yönelik eğitim yapılması gerekir. Sağlık çalışanlarına yönelik aşılama takviminin uygulanması Ġnfluenza aşısı Sağlık çalışanlarının, hastalanmalarını ve buna bağlı iş gücü kaybını önlemek, influenzanın çalışandan hastaya, hastadan çalışana bulaşını azaltmak amacıyla her yıl sonbahar aylarında influenza aşısı ile aşılanması önerilmektedir. Kızamık-Kızamıkçık-Kabakulak aşısı (KKK / MMR) Hepatit b aşısı Suçiçeği Kadın-doğum ve yeni doğan servisleri ile immünsüpresif hastaların karşılandığı bölümler suçiçeği açısından önem taşıyan birimlerdir. Tüm personelin yanı sıra özellikle bu bölümlerde görev yapan sağlık çalışanlarının suçiçeği virüsüne karşı bağışık olduğundan emin olunmalıdır. İki doz suçiçeği aşısı uygulandığına dair belge, bağışıklığı veya hastalığı geçirdiğini gösteren laboratuvar sonucu bulunması ile bağışıklık kanıtlanmaktadır. Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesinde yapılan bir araştırmada sağlık çalışanlarının % 98‟inin suçiçeğine bağışık olduğu; aşı öncesi test yaparak duyarlı bulunan sağlık çalışanını aşılamanın, tüm personele iki doz suçiçeği aşısı uygulamaya göre maliyet etkin olduğu bildirilmiştir. Aşının 4-8 hafta ara ile iki doz uygulanması gereklidir. Boğmaca aşısı Tdap bir kez uygulanmak üzere onaylanmıştır. Temas sonrası profilaksi amacıyla aşı kullanılmamakta, kemoprofilaksi uygulanmaktadır Meningokok aşısı Sağlık çalışanları için infekte hastanın sekresyonlarıyla doğrudan temas veya laboratuvar 204 çalışması meningokok bulaşı açısından risk taşımaktadır. Damlacık bulaşı önlemleri ve gereğinde kemoprofilaksi uygulaması korunma için yeterli bulunmaktadır. Ancak aspleni ve kompleman eksikliği bulunan sağlık çalışanlarına iki doz aşı önerilmektedir. Bunun dışında meningokok serogrup C salgınları sırasında salgını kontrol edebilmek için sağlık çalışanlarına tetravalan polisakkarit aşı uygulanması da önerilmektedir. Aşının temas sonrası profilakside yeri yoktur. Tifo aşısı Günümüzde halen kullanımda olan ve koruyuculuğu % 50 ile 80 arasında değişen iki tip aşı bulunmaktadır. Bunlardan ilki oral yolla uygulanan canlı attenüe (Ty21a aşısı) aşı olup, enterik kaplı kapsül şeklindedir. Gün aşırı birer kapsül olmak üzere toplam dört kapsül şeklinde uygulanır Beş yılda bir rapel uygulanması gereklidir. Bu aşı HIV pozitif bireyler ve immün sistemi baskılanmış kişilere uygulanmamalıdır. İkinci tip aşı ise intramüsküler yolla tek doz şeklinde uygulanan kapsüler polisakkarit aşıdır. Bu aşının da iki yılda bir rapel dozu uygulanmalıdır Polio virüs aşıları Aşısı olmayan sağlık çalışanlarına aşı şeması üç doz IPV şeklinde uygulanması önerilmektedir. Aşı, ilk dozdan 4-8 hafta sonra ikinci doz ve 6-12. ayda üçüncü doz şeklinde uygulanmalıdır. Daha önce aşı şeması tam olarak uygulanmış olan sağlık çalışanlarından polio virüs ile temas riski yüksek olanlara bir doz IPV aşısı yapılabilir. Bu rapel ömür boyu koruyuculuk sağlar. BCG aşısı Sağlık çalışanlarının tüberküloz riski karşısında yapılması gereken, kurum özelliklerine göre yılda 1-2 kez tüberkülin deri testi ile izlemdir. Tetanoz-difteri aşısı Başlangıç dozlarını tamamlamamış veya son 10 yıl içinde rapel yaptırmamış olan sağlık çalışanları aşı için teşvik edilmelidir. SONUÇ Sağlık hizmetleri üretimi çok farklı meslek gruplarının ya da uzmanlık alanlarının bir arada çalışmasını gerektiren emek yoğun hizmetlerdir ve sağlık çalışanları ; iğne yaralanmaları, bulaşıcı hastalıklar, bel ve sırt sorunları, lateks alerjisi, şiddet ve stres gibi geniş bir yelpazede sağlık sorunu ile karşılaşmaktadır. Güvenli, nitelikli ve verimli sağlık hizmetlerinin sunulması, aynı zamanda sağlık çalışanlarının sağlığına, kapasitesine ve performansına bağlı olduğu için, sağlık çalışanlarının sağlığı ve güvenli üzerinde dikkatle durulması gereken bir konudur. Özellikle ülkemizde, hastanelerin teknik donanım, personel ve hizmet kalitesi olarak bölgeler arasında farklılığın fazla olması nedeniyle, ulusal yasa ve prosedürlerle çerçevesi belirlenen, hem kamu hem de özel sağlık sektörünü içeren, ülke çapındaki düzenlemelerin ivedilikle sağlanarak, sağlık çalışanlarının mesleki risklere maruziyeti azaltılmalıdır. KAYNAKÇA İş Sağlığı ve Güvenliği, N. Bilir,AN Yıldız, Hacettepe Üniversitesi Yayınları, Ankara, 2004 http://csg.thsk.saglik.gov.tr/dosya/Egitim_Calistayi/Meslek_Hastaliklari.pdf Akarsu, H. Vd. (2013). Meslek Hastalıkları. Çasgem, Ankara: Özyurt Matbaacılık, 13-40. file:///C:/Users/marina/Downloads/sc_meslek_riskleri.pdf Meslek Hastalıkları ve Çevresel Tıp, N Bilir, AN Yıldız, Temel İç Hastalıkları içinde, Ankara,2008 Akkurt, İbrahim. (2009). Meslek Hastalıklarında Maluliyet Değerlendirmesi, Klinik Gelişim Dergisi. 84-89 http://www3.csgb.gov.tr/csgbPortal/ShowProperty/WLP%20Repository/isgg m/dosyalar/Meslek-Hastaliklari-Kitab%C4%B1 http://docplayer.biz.tr/117708-Halk-sagligi-ile-ilgili-guncel-sorunlar-veyaklasimlar.html İzgi C, Öztürk H. Akdeniz Üniversitesi’nde taşeron sağlık işçilerinin işçi sağlığı ve iş güvenliği durum tespiti. Türkiye Halk Sağlığı Dergisi 2012;10(3):160-73 file:///C:/Users/marina/Downloads/BSBD-53825-REVIEW-MEYDANLIOGLU.pdf