Bandırma Vapuru Yolculuğunun Bilinmeyen Yönleri 1914 ­ 1918 1. cihan savaşı kaybedilmiş , Mondros mütarekesi imzalanmış, Osmanlı Devleti parçalanmış , 7 Kasım 1918 tarihinde Yıldırım Orduları lav edilmiş ve Mustafa Kemal Paşa İstanbul' a gelmiş. İşgal kuvvetleri donanması da bir rastlantı sonucu Haydar Paşa açıklarından İstanbul' a girmekteyken bu görünüm Mustafa Kemal Paşayı Son derece üzmüş ve etkilemiştir. "Geldikleri Gibi Giderler" ünlü sözcüğünü o zaman kullanmıştır. İstanbul' da yakın arkadaşları olan Ali Fuat Paşa ( Cebesoy ) İsmet bey ( İnönü ) , Rauf Bey ve diğer yakın arkadaşları ile Şişlideki evlerinde yurdun kurtuluşu için toplantılar yapılmakta çareler aranmakta idi . Bir taraftan da işkal kuvvetleri komutanlığı "sadaret' e", (başbakanlığa) müraacatla Samsun Dolaylarında asaişin bozulduğundan Rum köylerinin sürekli olarak Türkler tarafından hücuma uğradığı ve yerel yönetimce asaişin sağlanamadığından şikayet edilmekte. Trabzon ve Polathane Metropoliti "Hırisantos" tutsaklık altında ki Rumların delegesi olarak barış konfreransına Muhtara vermişti , aksi halde işgal kuvvetleri tarafından duruma el konulacağı tehtitleri yapılmaktaydı. Çanakkale savaşların da özellikle Gelibolu yarımadasındaki savaşları ile ün yapmış olan genç general Mustafa Kemal Paşa başta ordu olmak üzere halk tarafından çok sevilmekte ve saygı görmekteydi. Osmanlı devleti içersinde başta padişah Vahdettin, Sadrazam Damat Ferit Paşa dahil devlet ileri gelenleri arasında en güvenilir kişi olarak bilinmekteydi, Sadrazam Damat Ferit Paşa dönemin iç işleri bakanı olnan, Mehmet Ali Bey' i Başbakanlığa çağırarak Samsun ve Yöresinde asayişi sağlayacak askeri komutan için " ne düşündünüz" diye sorduğunda Mehmet Ali Bey Mevcut komutanlar arasında Özel yeteneklere sahip olan tek kişinin eski yıldırım orduları komutanı Mirliva (Tuğgeneral) Mustafa Kemal Paşa' nın olduğu Mütalaa ve önerisinde bulunmuştur. 12 Nisan 1919 tarihinde İstanbul' dan yola çıkan Kazım Karabekir Paşa Erzurum' a ulaşmıştır. Yakın arkadaşları da Mustafa kemal Paşa' ya acele olarak Anadolu' ya geçmesini önermekteydiler 1 Mayıs 1919 tarihinde Damat Ferit Paşa Dış işleri köşkünde Mustafa Kemal Paşa' ya bir çay ziyafeti vermiştir. Toplantıda Anadolu da ki asayiş durumu bahis konusu edilmişti. 12 Myıs 1919 tarihinde de Mustafa Kemal Paşa 9. ordu müfettişliğine atandı. Atama bütün kolordulara bildirildi. Anadolu' ya geçme hazırlıkları ile meşgul olan Mustafa Kemal Paşa tekrar Damat Ferit Paşa' nın konağında yemeğe davet edilmiştir, yemekte Erkan­ı Harbiye Reisi (Genel Kurmay Başkanı) Cevat Paşa ' da (Çobanlı) bulunmaktaydı. Mustafa kemal paşa Samsun ve Çevresindeki Karışıklığı yerinde incelemeler yaparak önleyeceğini söylüyordu. Cevat Paşa ayrıca Samsun ve Sivasta asayişi bozan çeteler hakkında rapor istedi. Mustafa Kemal Paşa ayrıca bahis konusu asayişi sağlamakla beraber ordunun elindeki fazla silahları ve cephaneyi depolatacak, Doğu Anadolu' da kurulduğu söylenen şuraları dağıtacaktı. Mustafa Kemal Paşa , Padişah Vahdettin tarafından' da kabul edildi. Padişah Paşadan İngilizlerin şikayetçi oldukları problemleri çözmesini istedi. Paşaya "Fahri Yaverlik" verdi. (I. Cihan Savaşında Vahdettin' in Veliahtlığı döneminde yaveri olan Mustafa Kemal Bey ile beraber Almanya' ya gitmişlerdi). Padişah Vahdettin , Paşaya aynen şöyle söyledi : " Paşa Paşa Devleti kurtarabilirsin" Paşanın da yanıtı Şöyle idi: " elimden gelen hizmette kusur etmeyeceğime inanabilirsiniz, bana emrettiklerinizi bir an bile unutmayacağım". Yine Şişlide ki evinde yol hazırlıkları ile meşgul olurken bir taraftan da güvendiği arkadaşları ile görüşmelerini sürdürüyordu. I cihan harbi ardından Osmanlı donanması ağır hasar almıştı. Mevcut ve onarıma muhtaç olan gemiler de Almanya' ya bakım amaçlı gönderilmiştir. Bu bakımdan Mustafa Kemal Paşa ve Silah arkadaşlarının Samsun'a götürmek için eldeki olanaklara uyularak Bandırma Vapuru ayrılmış ve gemin süvariliğine' de 01.05.1919 tarihinde İsmail Hakkı Kaptan atanmıştı. O dönemde 41 yalında olan bandırma vapuru sürekli olarak Marmara denizi kıyılarında çalışmış , Karadeniz' e pek çıkmamıştı, Karadeniz' in hırçın dalgalarına dayanma gücü ve direnci az olan bu gemi ancak Marmara' da çalışabiliyordu. (Gemi Karadeniz' e pek Çıkmamıştı ama İsmail Hakkı kaptan iyi bir birikim sahibi ve Karadeniz'i çok iyi tanıyan bir kaptandı. 21 yıllık kaptanlık sürecinde 5 yılını bir fiil Karadeniz' de çalışmış Hindistan ve Uzak Doğuya kadar gitmiş bir kaptandır.) Mustafa Kemal Paşa tarafından Şişli' de ki evine çağrıldı. Kaptan eve vardığın da Paşa tarafından nazik bir şekilde karşılanarak, üzerinde haritalar bulunan bir masaya oturması işaret edildi. Paşa kaptandan gemi hakkında bilgi istemiştir. Beraber gidiş rotasını saptamışlardır. Kaptan önce geminin özelliklerini anlatmış. geminin 41 yaşında olduğunu , ama kıs bir hazırlık döneminden sonra bu yolculuğa hazırlıklı hale getirilebileceğini söyler. Mustafa Kemal Paşa anlatılanları sessizce dinledi, sonra da isteklerini söylemiştir. Yol boyunca geminin mümkün olduğu kadar kıyıya yakın bir rota izleyecekti. Bundan amaç düşman savaş gemilerinin muhtemel saldırılarından korunup en hızlı yoldan karaya geçmekti. Yolculuk Samsun' da noktalanacaktı. Muhtemel bir tehlike anında Sinop' a çıkabilirlerdi. Her şey gelişmelere bağlı idi. Kaptan izin isteyerek paşanın yanından ayrılırken kafasında tek bir düşünce vardı. Bu değerli adamı ve arkadaşlarını sağ salim Samsun'a ulaştırmaktı. (16 gün gibi kısa bir sürede yolculuk için hazırlanan Bandırma Vapuru içersinde bulunan iki adet pusula ve pareketesinin son derece iyi çalıştığını, ancak daha sonraki yıllarda bunun aslından uzaklaştırılarak gemide sadece bir pusulanın ve bu pusulanında bozuk olduğu aynı zamanda Kaptan İsmail Hakkı Durusunun acemi bir kaptan olduğu, Karadeniz' e ilk defa çıktığı söylentileri yaygınlaşmış, bu haberler Kaptan İsmail Hakkı Durusu' yu çok üzmüş, bunun üzerine 1930' lar da verdiği beyanlarda, Karadeniz' de 5 yıl çalıştığını, gemide iki adet iyi şekilde çalışan pusulalarının olduğunu ve kıyı şeridini takip etmelerinin tamamıyla Atatürk' ün emri olduğunu açıklamıştır. Kaptan İsmail Hakkı Durusu' nun vasiyeti itibari ile kendisine karşı duyduğumuz sorumluluğu yerine getirerek bu gerçekleri burada dile getiriyoruz.) Mustafa Kemal Paşa' nın Samsun' a hareketinden bir kaç gün önce eski ve yakın arkadaşlarından olup 1926 yılına kadar da beraber oldukları Rauf Bey (ORBAY)(Tanınmış Türk denizcisi 1881 yılın' da İstanbul' da doğdu, Heybeli Ada Bahriye Mektebini bitirdi. 1909 yılında "Hamidiye" Kravüzörü komutanı oldu, halk arasında " Hamidiye kahramanı" olarak ün kazanmıştır. 1917 yılında Bahriye Bakanı olduş, Mondros Mütarekesine imza atmıştır. 1919 yılında kurtuluş savaşı hareketlerine katılmıştır. 1920 yılında Türkiye Büyük Millet Meclisine Millet Vekili olarak girerek, 1922­1993 Türkiye Cumhuriyeti' nin ilk Başbakanı olmuştur. 1926 yılında İzmir' de Mustafa Kemal Paşa 'ya yapılması planlanan suikastten sonra 10 yıl yurt dışında kaldı. 1942 ­44 yılları arasında Londra Büyük Elçiliği görevinde bulunmuştur. 1964 yılında İstanbul' da vefat etti) aldığı bir habere göre işgal kuvvetleri komutanlığı tarafından izin verilmeyecekti , ya da Bandırma Vapuru' nu Karadeniz' e çıktıktan sonra batırılacağını haber aldığını söylemiştir. Aslında Galata rıhtımları , Fransız, Sirkeci rıhtımları da İngilizler' in İşgali altındaydı. Paşa bu varsayımları da göz önünde tutarak fikirini değiştirmiş , beşiktaş Akaretler' de oturan anne si Zübeyde Hanımefendi ve kız kardeşi Makbule hanımefendi' ye veda etmek için Beşiktaş' taki evlerine gitmiştir. (Bugün bu ev Akaretler' den Maçka' ya çıkan cadde üzerinden olup kapısının bir köşesinde , mermer levhada Mustafa kemal Paşanın Anne ve Kız kardeşinin burada oturdukları yazılıdır) Onlarla bir süre görüştükten sonra, Karargahı ile beraber, Beşiktaş Vapur İskelesinden "Askeri yollama" nın bir motoruna binmiş, kız kulesi açıklarında bekleyen bandırma vapuruna geçerek , Süvari İsmail hakkı kaptan' a hareket emrini vermiştir. Bandırma vapuru Sirkeci Rıhtımında durdurularak İngilizler tarafından sıkı bir denetimden geçirilmiştir. İstanbul Boğazın' dan Karadeniz' e çıktıktan sonra hafiften esen rüzgar birden kendini şiddetli bir rüzgara bırakmış ve 279 grostonluk gemiye yüklenmeye başlamıştı. Geminin İstanbul' dan hareketinden bir süre sonra, İngiliz işgal kuvvetleri tarafından bir destroyer gönderilerek, Bandırma vapurunu geri çevirmek yada batırmakla görevlendirilmişti. Fakat Bandırma vapuru İngiliz işgal kuvvetlerinin planladığı rotayı takip etmediği için yakalayamamıştırlar. Bandırma vapuru18 Mayıs 1919 günü saat 12 civarı Sinop limanına girmiştir. Gemide konuk olarak bulunan Sinop Mutasarrıfı (Valisi) Mashar Tevfik Bey bir sandalla karaya çıkarken, Mustafa Kemal Paşa bir ara arkadaşları ile birlikte Sinop' a çıkıp oradan da kara yolu ile Samsun' a gitmeyi düşünmüştür. Böylece takio eden savaş gemisinden kurtulmuş olacaklardı. Fakat kara yolcuğunun yol şartları nedeniyle deniz yolculuğundan daha çetin olalacağı anlaşılınca bu fikirden vaz geçilerek Vapurla yolculuğa devam kararı alınmıştır. Bandırma Vapuru 19 Mayıs 1919 Pazartesi günü sabah 08:15' de Samsun' a demir atarken, İsmail Hakkı Kaptan yaşamının en mutlu anının tadıyordu. Bu güç görevi yerine getirebilmenin kıvancı içersinde Allah' a şükrediyordu. Dil iskelesi açığına demir atan bandırma vapurun' dan taka aracılığı ile Mustafa Kemal Paşa ve silah arkadaşları, bugünkü Samsun Büyük Oteli ve Yaşar Doğu Spor Salonu arasında bulunan ilk adım anıtının olduğu yerdeki Fransızlar' dan kalma Dil (Reji) İskelesinden karaya ayak basmışlardır. 19 Mayıs 1919 günü Samsun' a çıkan genç generalin Kurtuluş harekatını başlatacağını kimse bilmiyordu. Resmi görevi Samsun ve çevresinde baş kaldıran bazı çeteleri yola getirmekti. Resmi ünvanı ise ordu müfettişliği idi. Bandırma Vapuru' nun Bu Kutsal Seferinde Görev Alan Mürettebatın İsim Listesi 1. Gemi süvarisi İsmail Hakkı Durusu 1871 kayseri Doğumlu 22 Aralık 1940 İstanbul' da vefat etmiştir 2. İkinci Kaptan Üsküdarlı Tahsin Kaptan 3. Çarkçı Başı Mehmet Ağa Oğlu Hacı Süleyman 4. Gemi Katibi İsmail 5. Lostromo Hasan Reis 6. Serdümen Göreleli Ali Oğlu Basri 7. Ambarcı Rizeli Süleyman Oğlu Mahmut 8. Ambarcı Silivrili Hasan Oğlu Mehmet 9. Tayfa Süleyman Oğlu Cemil 10. Tayfa Hüseyin Oğlu Rahmi 11. Tayfa Mesut Oğlu Temel 12. 1. kamarot Muharrera Oğlu Hacı Tevfik (Ulusu) 1875 yılında doğdu. 1 Ağustos 1900' de 200 kuruş aylıkla Plevne Vapurunda kamarot olarak çalışmaya başlamış, 1 Ekim 1914' de Bandırma Vapuru'nun 1. Kamarotluğuna atandı. 13. Kamarot İbrahim Oğlu Mehmet 14. Kamarot Yamağı Mustafa Oğlu Halit 15. Ateşçi Koyunhisarlı Yusuf Oğlu Halit 16. Ateşçi Rizeli Arif Oğlu Mansur 17. Ateşçi Osman Oğlu Hacı Hamdi 18. Kömürcü Hasan Oğlu Mehmet 19. Kömürcü Mehmet Ali Oğlu Ömer Faik 20. Vinçci İsmail Hakkı 21. Vinçci Ali Oğlu Galip Kaynak : Orhan KIZILDEMİR ( Türk Deniz Ticaret Tarihi Araştırmacısı) Mustafa Kemal Paşa , Kurmayları ve Silah Arkadaşları 1. 9. Ordu Müfettişi Mirliva(Tuğgeneral) Mustafa Kemal Paşa (Atatürk) 2. 3. Kolordu Komutanı Erkan­ı Harp Mir Alayı (Kurmay Albay) Re'fet (Bele Paşa) 3. Müfettişlik Kurmayı Başkanı Erkan­ı Harp Mir Alayı Manastırlı Kazım (Dirik Paşa) 4. Müfettişlik Sağlık Daire Başkanı Tabip Miralay İbrahim Tali (Öngören) 5. Kurmay Başkan Yardımcısı Erkan­ı Harp Kaymakamı (Kurmay Yarbay) Mehmet Arif Bey (Ayırıcı) 6. Karargah Erkan­ı Harbi ve İstihbarat ve Siyasi şube Müdürü Erkan­ı Harp Binbaşısı Hüsrev Gerede 7. Müfettişlik Topçu konutanı Topçu Bin Başı Kemal Bey (Doğan) 8. Müfettişlik Sağlık Daire Başkan Yardımcısı Tabip Bin Başı Refik Bey (Saydam) 9. Müfettişlik Baş Yaveri Yüz Başı Cevat Abbas Bey (Gürer) 10. Dr. Yüzbaşı Behçet Efendi 11. Kurmay Mülhakı Mümtaz (Tunay) 12. Kurmay Mülhakı Yüz Başı İsmail Hakkı (Ede) 13. Müfettişlik Emir Subayı Yüz Başı Ali Şevket (Öndersev) 14. Karargah Komutanı Yüz başı Mustafa Vasfi (Süsoy) 15. Mülhak Yüz Başı Rauf 16. Yüz Başı Hersekli Ahmet Efendi 17. Kurmay Başkanı Emniyet Subayı Üsteğmen Hayati 18. Kurmay Mülhakı 3. Kolordu Komutan Yaveri Üsteğmen Arif Hikmet (Gerçekçi) 19. İAŞ Subayı Üsteğmen Abdullah (Kunt) 20. Mülhak Teğmen Zebur 21. Müfettişlik İkinci Yaveri Teğmen Muzaffer (Kılıç) 22. Emir Subayı Teğmen Ruhsat 23. Adli Müşavir Ali Rıza Efendi 24. Tabur Hesap Memuru Rahmi Efendi 25. Tabur Hesap Memuru Ahmet Nuri Efendi 26. 1.Sınıf Katip Faik Efendi (Aybars) 27. 4.Sınıf Katip Memduh Bey (Atasev) 28. Zabit Vekili Tahir Efendi 29. Alay Katibi Yahya Efendi 30. Tabur Katibi Süleyman Fehmi Efendi 31. Hesap Memuru Şükrü Efendi 32. Kıdemli Çavuş Osman Nuri Oğlu Ali Faik 33. Kıdemsiz Çavuş İbrahim İzzet Oğlu Atıf 34. Çavuş Mustafa Oğlu Kemal 35. Çavuş Kemal Oğlu Mustafa 36. Onbaşı Tevfik Oğlu Adem 37. Onbaşı Ali Oğlu Refet 38. Onbaşı Abdullah Oğlu Ali 39. Nefer Hüseyin Oğlu Mehmet 40. Nefer Ahmet Oğlu Emin 41. Nefer Mustafa Oğlu İsmail 42. Nefer İbrahim Oğlu Ömer 43. Nefer Kerem Oğlu Mehmet 44. Nefer Mehmet Oğlu Mehmet 45. Nefer Hasan Oğlu Ulvan 46. Nefer Mehmet Oğlu Durmuş 47. Nefer Mehmet Oğlu Ali 48. Nefer Şakir Oğlu Nuri 49. Nefer Hasan Oğlu Hüseyin 50. Nefer Abdullah Oğlu Musa 51. NeferAbdullah Oğlu Mehmet 52. Nefer Mehmet Oğlu Hasan 53. Nefer Bekir Oğlu Mahmut 54. Nefer İhsan Oğlu Mehmet Lütfi 55. Nefer Ali Oğlu Musa olmak Üzere Toplam 55 kişi Gemide : Atatürk ve kurmayı 22, Er ve erbaşlar 25, Müşavir ve katipler 8, Gemi personeli 21 olmak üzere toplam 76 kişi bulunmaktaydı. Kaynak : Genel Kurmay Atase ve Dent. Başkanlığı