EGE ÜN VERS TES FEN B L MLER ENST TÜSÜ ( YÜKSEK L SANS TEZ ) SENTET K ZEOL TLER N TEMEL MANYET K VE ELEKTR K ÖZELL KLER N N BEL RLENMES M. Atilla ALPAN Fizik Anabilim Dalı Bilim Dalı Kodu:404.01.01 Sunu Tarihi: 24.01.07 Tez Danı manı: Prof. Dr. Recep YANIK Bornova - ZM R III M. Atilla ALPAN tarafından Yüksek Lisans tezi olarak sunulan “Sentetik Zeolitlerin Temel Manyetik ve Elektrik Özelliklerinin Belirlenmesi” ba lıklı bu çalı ma E.Ü. Lisansüstü E itim ve Ö retim Yönetmeli i ile E.Ü. Fen Bilimleri Enstitüsü E itim ve Ö retim Yönergesinin ilgili hükümleri uyarınca tarafımızdan de erlendirilerek savunmaya de er bulunmu ve 24 / 01 / 2007 tarihinde yapılan tez savunma sınavında aday oybirli i ile ba arılı bulunmu tur. Jüri Üyeleri: mza Jüri Ba kanı : Prof. Dr. Erol GÜNDÜZ ……………… Raportör Üye : Prof. Dr. Recep YANIK ……………… Üye …………….... : Prof. Dr. Çetin GÜLER V ÖZET SENTET K ZEOL TLER N TEMEL MANYET K VE ELEKTR K ÖZELL KLER N N BEL RLENMES M. Atilla ALPAN Yüksek Lisans Tezi, Fizik Bölümü Tez Yöneticisi: Prof. Dr. Recep YANIK Ocak 2007, 81 sayfa Bu çalı mada, 20 o C, 100 o C ve 150 o C sıcaklıklarda ve ( 0,3-42 ) MHz frekans aralı ında Gördes (Manisa ) yöresi do al klinoptilolit ile sentetik zeolit 3A nın katkısız formlarının dielektrik özellikleri incelenmi tir. 63 µm çapından daha küçük olan toz örnekler, preslenerek belli çapta ve kalınlıkta tabletler elde edilmi tir. Hazırlanan tabletler TF 1245 Q-metre cihazının kondansatör levhaları arasına yerle tirilerek, dielektrik sabitleri Q-metre ölçüm cihazına ba lı TF 1246 ossilatörü kullanılarak ölçüldü. , ve tanδ nın frekans ve sıcaklık ile de i im e rileri çizildi. Tüm pi irme sıcaklıklarında de erlerinin frekans arttıkça azaldıkları gözlenmi tir. Dielektrik özelliklerle kar ıla tırmak için, sentetik zeolit 13X ve 3A nın χ manyetik süseptibilite katsayısının manyetik alan (H) ve sıcaklık (T) ile nasıl de i ti i bilgileri de de erlendirilmi tir. Anahtar Kelimeler: Zeolit, Dielektrik sabiti, Kayıp tanjantı, Malzeme Karakterizasyonu, XRD, Manyetik süseptibilite VII ABSTRACT DETERMINATION OF BASIC MAGNETIC AND ELECTRICAL PROPERTIES OF SYNTHETIC ZEOLITES ALPAN, M. Atilla MSc Degrees in Physics Supervisor: Prof. Dr. Recep YANIK January 2007, 81 pages In this study, the dielectric properties of natural Klinoptilolite of Gördes region and synthetic Zeolite 3A without additives were examined at temperatures of 20 oC, 100 oC and 150 oC and in the frequency range from 0,3 MHz to 42 MHz. The pellets with known diameter and thickness were prepared by pressing of the powder samples having diameters less than 63 µm. The pellets were placed betwen the condensator plates of TF 1245 Q-meter and dielectric constant, were measured using TF 1246 oscillator connected to Q-meter measurement instrument. The curves of , and tanδ versus frequency and temperature were drawn. At all firing temperatures, it was observed that value decreased as frequency increased. In order to compare with the dielectric properties the data that includes the change of χ, magnetic susceptibility coefficient, of zeolite 13X and 3A according to magnetic field (H) and temperature (T) was also considered. Keywords: Zeolite, dielectric constant, loss tangent, material characterizations, XRD, Magnetic susceptibility IX TE EKKÜR Yüksek Lisans tez çalı malarım süresince, tezin her a amasında de erli bilgi ve katkılarını esirgemeyen danı manım, Sayın Hocam Prof. Dr. Recep YANIK’ a, çalı malarımın deneysel kısmını gerçekle tirmemde sa lamı oldu u imkanlardan dolayı Ara tırma Görevlisi Hümeyra ÖRÜCÜ’ ye sonsuz te ekkürlerimi sunuyorum. Ayrıca bütün bölüm imkanlarından yararlanmamı sa layan Fizik Bölüm Ba kanımız Prof. Dr. Hüseyin ERB L’ e te ekkür ederim. Do al Klinoptilolit Örneklerin teminine ve karakterizasyon bilgilerinin kullanılmasına yardımcı olan Anadolu Üniversitesi Fen Fakültesi Fizik Bölümünden Yard. Doç. Dr. Ertu rul ZC ’ ye de te ekkürü bir borç bilirim. M. Atilla ALPAN XI Ç NDEK LER ÖZET....................................................................................................... V ABSTRACT ......................................................................................... VII TE EKKÜR...........................................................................................IX EK LLER D Z N .............................................................................. 13 Ç ZELGELER D Z N ........................................................................ 15 1. G R .................................................................................................... 1 2.1 Tarihçe............................................................................................... 3 2.2 Mineralojisi, Sınıflandırılması ve Özellikleri................................. 5 2.3 Kullanım Alanları .......................................................................... 10 2.4 KLiNOPTiLOLiT........................................................................... 12 2.4.1 Tarihçe.......................................................................................... 12 2.4.2. Mineralojisi ve Özellikleri ......................................................... 13 2.4.3 Kullanım Alanları ....................................................................... 17 2.5 Sentetik Zeolitler ............................................................................ 21 3. D ELEKTR KLER.......................................................................... 23 3.1 Elektrik Alan çinde Dipol ............................................................ 23 3.2 Statik Elektrik Alanda Dielektrikler ............................................ 28 3.3 Alternatif Alanda Dielektrikler..................................................... 31 4.1 Alçak ve Yüksek Gerilim Elektrik Yalıtkanları.......................... 36 4.2 Alçak ve Yüksek Frekans Yalıtkanları ........................................ 37 4.3 Yüksek Sıcaklık Porselenleri......................................................... 38 5. ÇALI MADA YARARLANILAN MALZEME KARAKTERIZASYON YÖNTEMLER ..................................... 39 5 1. Tane Boyutu Analizi...................................................................... 39 XII Ç NDEK LER (devam) 5.2. Asit ve Isıl Aktivasyonu ................................................................ 40 5.3. Yo unluk Ölçümleri ..................................................................... 41 5.4 X-I INLARI SPEKTROSKOP S ............................................... 42 5.4.1 Temel kavramlar ......................................................................... 42 5.4.2 X-I ınları Difraksiyonu............................................................... 43 5.4.3 XRD Verilerinin ncelenmesi ..................................................... 45 5.4.4 XRD Ölçümlerinin Alınması ...................................................... 45 5.4.6 Zeolitlerdeki X-I ını Kırınım Çalı maları ................................ 47 5.4.7. Birim Hücre Parametrelerinin Belirlenmesi ........................... 49 6. ZEOL TLER N D ELEKTR K ÖZELL KLER N N NCELENMES ............................................................................... 54 6.1. Materyal ve Metod ......................................................................... 54 6.2 Zeolitlerin Dielektrik Özellikleri .................................................. 54 6.3 Dielektrik Ölçüm Sonuçları ........................................................... 59 6.3.1 Do al Klinoptilolit........................................................................ 59 6.3.2 Sentetik Zeolit............................................................................... 62 7. SENTET K ZEOL TLER N TEMEL MANYET K ÖZELL KLER N N DE ERLEND R LMES ............................ 69 8. TARTI MA ....................................................................................... 73 KAYNAKLAR D Z N .................................................................... 74 ÖZGEÇM ................................................................................. …..81 XIII EK LLER D Z N ekil Sayfa 2.1SiO2 ve AlO4 dörtyüzlüsü.......................................................... 5 2.2Zeolit yapılar............................................................................. 6 2.4.1Klinoptilolitin kristal yapısı........................................................ 14 2.4.2Klinoptilolitin ab kristal düzlemi.............................................. 14 2.4.3Klinoptilolit yapısındaki katyon konumları............................. 15 3.1Dipol moment............................................................................ 24 3.2 Dipollü moleküllerin geli igüzel ve alan içinde da ılımı………………………………………………………. 24 3.3Kutuplanmı dielektrik madde.................................................. 26 3.4De i ik kutuplanma tipleri........................................................ 26 3.5Dispersiyon e risi...................................................................... 28 3.6(a) Bo ve (b) dielektrikli kondansatör...................................... 29 3.7 deal kondansatöre uygulanan sinüsoidal gerilim..................... 32 3.8Kayıplı bir dielektri in yük voltaj diyagramı............................ 34 5.1X- I ınlarının bir kristalde kırınımı........................................... 43 5.2Basit monoklinik yapı.................................................................. 47 5.3Do al Klinoptilolitin XRD Spektrumu..................................... 52 5.4Sentetik Zeolit 13X ‘in XRD Spektrumu.................................. 53 6.1Do al Klinoptilolitin de erlerinin frekansla ve sıcaklıkla De i im………….………………………………... 60 6.2 Do al Klinoptilolitin de erlerinin frekansla de i imi.................................................................................... 60 XIV EK LLER D Z N (devam) 6.3 Do al Klinoptilolitin tanδ de erlerinin frekansla de i imi.................................................................................... 61 6.4 Sentetik Zeolitin de erlerinin frekansla ve sıcaklıkla de i imi………………………………………….. 63 6.5 Sentetik Zeolitin de erlerinin frekansla ve sıcaklıkla de i imi…………………………………………… 63 6.6 Sentetik Zeolitin tanδ de erlerinin frekansla ve sıcaklıkla de i imi…………………………………………… 64 7.1 Sentetik Zeolit 13x' in oda sıcaklı ında manyetik süseptibilitesinin dört farklı fiziksel durumda de erlendirilmesini sa layan e riler………………………... 70 7.2 Sentetik Zeolit 3A ' nın oda sıcaklı ında manyetik süseptibilitesinin dört farklı fiziksel durumda de erlendirilmesini sa layan e riler………………………... 71 XV Ç ZELGELER D Z N Çizelge Sayfa 2.1Zeolitlerin sınıflandırılması.......................................................7 2.2Önemli sentetik zeolitler.......................................................... 8 2.5.1A ırlıkça %2 su ihtiva eden zeolit 13x taneciklerinin hacimsel bile imleri…………..…................22 5.1Do al Klinoptilolitin XRD spektrumundaki bazı piklerin de erleri……………………….…………………... 50 5.2Klinoptilolitin Na formunun XRD spektrumundaki bazı piklerin de erleri…...……................... 50 5.3Klinoptilolitin numunelerin birim hücre parametreleri, hacimleri ve ac düzlemleri……….................. 51 6.1Do al Klinoptilolitin oda sıcaklı ındaki dielektrik ölçüm sonuçları………………….......................... 66 6.2Do al Klinoptilolitin 100 oC ve 150 oC deki dielektrik ölçüm sonuçları……………………..................... 67 6.3Sentetik Zeolit örne inin farklı sıcaklıklarda dielektrik ölçüm sonuçları……………………..................... 68 7.1Sentetik Zeolit 13x ve 3A türlerinin oda sıcaklı ında ve dört farklı fiziksel durumda ortalama manyetik süseptibilite katsayıları …………………….......................... 72 1 1. G R Do al ve Sentetik Zeolitler, alkali ve toprak alkali elementlerin kristal yapıya sahip olan sulu alümina silikatları olarak tanımlanır. Zeolit kristalleri ısıtıldı ında, yapısında bulunan serbest ve yerle ik suyu vererek fiziksel özelliklerinde de i meler gösterebilmektedirler. Bizim dielektrik özelliklerini inceledi imiz klinoptilolit do al ve Zeolit 3A ise sentetik zeolitler grubunda yer almaktadır. Malzeme karakterizasyonunda amaç, örneklerin yo unluklarını, içeriklerini, yüzde bile imlerini, yüzey foto raflarını incelemek ve nokta analizlerini yapmak yani malzemeyi tanımaktır. Örne in, malzemenin içersinde su olup olmadı ını, malzemenin kristal veya amorf yapıda olup olmadı ını tanımaktır. Maddeler iletkenlikleri açısından iletken, yarı iletken ve dielektrik (yalıtkan) olarak sınıflandırılır. Dielektrik maddeler 4 eV dan daha büyük bir yasak enerji aralı ına sahiptirler. Dielektrikler elektri i iletmezler, fakat uygulanan elektrik alandan etkilenirler. Uygulanan elektrik alan etkisinde, elektronlar ve atomlar yer de i tirir, sonuçta elektrik yük merkezleri kayar ve elektriksel kutuplanma olu ur. Elektriksel kutuplanma ile olu an dipoller, dielektrik malzeme yüzeyinde elektriksel yük birikimi sa lar. Bundan dolayı kondansatör yapımında kullanılırlar. Kondansatör malzemesi olarak kullanılacak dielektri in, ba ıl dielektrik sabitinin çok yüksek ve dielektrik kaybın çok dü ük olması istenir. 2 Dielektrikler, elektrik devresinde yük transferini engelledikleri için yalıtkan olarak kullanılırlar. Yalıtkan olarak kullanılmak istenen dielektriklerin ba ıl dielektrik sabitinin büyük olması ve özdirençlerin ise yüksek olması istenir. Bu çalı manın amacı Gördes(Manisa) yöresi klinoptilolitin saf (katkısız) formunun ve sentetik Zeolit 3A nın aynı formunun kondansatör dielektri i veya yalıtkan malzeme olarak kullanılmasının mümkün olup olmadı ını ara tırmaktır. Kapsamı ise bu zeolitlerin çe itli sıcaklıklarda(20, 100, 150 oC) ve geni frekans aralı ında (0,3–42 MHz) , ve tanδ de erlerinin hesaplanarak ve yorumlanmasından olu maktadır. grafize edilerek, 3 2. ZEOL TLER 2.1 Tarihçe Zeolitlerin tarihi, ke fedilen ilk zeolit minerali olan sitilbitin, 1756 yılında sveçli mineralog A. F. Cronstedt tarafından ke fiyle ba lar (BARRER, R.M, 1985). 2000 yılı a kın süredir, zeolitik tüflerin, tu la ta ı (MUMPTON, F.A., 1977) ve betonu olu turan ham maddelerden biri olarak kullanıldıkları bilinmektedir (SERSALE and FRIGONE, 1985). Binlerce yıldır kullanılmalarına ra men, gerçek tarihinin Cronstedt'in ke fiyle ba ladı ı kabul edilir (BRECK, D.W., 1984). sim babası olan, Cronstedt, sveç'in Lappmark bölgesinde Svappari bakır ocaklarında buldu u bu mineralleri, deney tüpünde ısıtmı ve bunun sonucunda bu minerallerin köpürdü ünü görmü ve bu özelli inden dolayı Yunanca ' kaynamak' ve ' ta ' anlamına gelen ' zeo' ve ‘lithos' kelimelerinden türeterek, bu minerallere ' zeolit'adını vermi tir (FLANIGEN, E.M., 1991). Zeolitleri ise, toprak alkali ve alkali sulu alümino silikatları içeren, yeni bir mineral olarak tanımlamı tır (MUMPTON, F.A., 1977). Damour, 1840 yılında, zeolit kristalleri susuzla tırarak, morfolojilerini ve saydamlıklarını incelemi ve susuzla tırmanın tersinir ekilde oldu unu ke fetmi tir. Eichorn, 1854 yılında, zeolitlerde iyon de i im özelli ini incelemi ve tersinir oldu unu ke fetmi tir. St. Claire Deville, 1862 yılında, do al zeolit olan levynit'in ilk hidrotermal sentezini gerçekle tirmi tir. Weigel ve Steinhoff, 1925 yılında zeolitlerin ilk moleküler elek özelli ini incelemi lerdir. Onlar, susuzla tırılmı kristallerinin, hızlı bir ekilde suyu, metil alkolü ve formik asidi abazit 4 adsorpladı ını, benzen, aseton ve eteri adsorplamadı ını ke fetmi lerdir . Zeolitlerin ilk x ı ını kırınım yöntemi ile yapı tayini, 1930 yılında Taylor ve Pauling tarafından yapılmı tır. 1932 yılında, McBain tarafından, moleküler çapta elek gibi davranan, gözenekli katı malzemeler, moleküler elekleri olarak tanımlanmı tır (BARRER,R.M., 1978). ngiltere' de Barrer, 1935 ile 1940 yılları arasında, zeolit adsorpsiyonu ve sentezlenmesi üzerine öncü çalı malar yapmı tır. Barrer' in zeolit sentezlenmesi üzerine yaptı ı çalı malar, A.B.D.'de Union Carpide irketinin bir birimi olan, Linde Coorparation da çalı an, R. M. Milton ve çalı ma arkada ı D. W. Breck'e esin kayna ı olmu tur. Bu çalı maların sonucunda, gözenek boyutu daha büyük ve geni olan, zeolit A ismini verdikleri, ilk sentetik zeoliti geli tirmi lerdir. 1949 – 1954 yılları arasında ticari de eri olan, zeolit A ile birlikte, zeolit Y ve X' i de ke fetmi lerdir (ÇET NEL ve arkada ları, 1996). Sonraki yıllarda sentetik zeolitlerin geli tirilmesi çalı maları artarak devam etmi tir. 1950'li yıllara kadar, do al zeolit minerallerinin, bazaltlar ve volkanik kayaçlar içindeki tüflerde, az miktarda bulundu u dü ünülmü tür (SERSALE, R., 1985). 1950'li yıllardan, 1962 yılına kadar yapılan jeolojik ke ifler sonucunda, bu dü üncenin do ru olmadı ı ve adsorbent olarak ticari uygulamaya sahip olan klinoptilolit, abazit, mordenit ve eriyonit gibi do al zeolit içeren yatakların Japonya, A.B.D., Rusya Federasyonu, Do u ve Batı Avrupa ve çe itli Afrika ülkelerinde bulundu u görülmü tür. Günümüzde Japonya, do al zeolitin en büyük kullanıcısıdır. 5 2.2 Mineralojisi, Sınıflandırılması ve Özellikleri Alkali ve toprak alkali elementlerin, kristal yapılı sulu alümino silikatlarına zeolit adı verilir (FLANIGEN, E.M., 1977). Zeolitler, SiO4 ve AlO4 dörtyüzlülerinin, üç boyutta sonsuz ba lanmaları ile olu an, temel silikat yapısına sahiptirler (ALBERTI and FETTING, 1994). Yapıdaki her oksijen, iki dörtyüzlü tarafından payla ılır. ekil 2.1'de gösterildi i gibi SiO4 ve AlO4 dörtyüzlülerinde, ortada, oksijenden daha küçük olan Si+4 ve Al+3 iyonu, kö elerde ise oksijen iyonları bulunur. Oksijen iyonu -2, silisyum iyonu ise +4 de erli ine sahiptir. Silisyum iyonu, etrafındaki oksijen iyonlarından, ancak -4 de erli ini kar ılar. Bu durumda, her oksijen iyonunun, -1 de erli i kalaca ından, ba ka bir silisyum iyonu ile birle ebilir (BARRER, R.M., 1982). Alümino dörtyüzlüsü incelendi inde ise elektrik yükünün dengelenmesi ve kristal yapının olu ması için Ca+2, K+ ve Na+ gibi yapıdaki de i ebilir katyonlardan sa lanabilen, fazlalık bir artı yüke ihtiyaç oldu u görülür (RUTHVEN, D.M, 1984). Dörtyüzlülerin uzayda de i ik biçimde birle melerinden, zeolitin bal pete ine benzeyen, gözenek ve kanallarını içeren, kristal yapısı olu ur (GOTTARDI and GALLI, 1985). Zeolitlerin en önemli yapısal özelli i, bu kanallardır (VEDRINE, J.C., 1992). ekil 2.1 SiO2 ve AlO4 dörtyüzlüsü 6 ekil 2.2. Zeolit yapılar a) Silika ve alümino dörtyüzlülerinin olu turdu u kesik kübik dörtyüzlü çatının stereoskobik görünümü b) Sadece dörtyüzlü merkezlerini birle tirerek, elde edilen kesik kübik dörtyüzlü çizimi c) Kesik kübik dörtyüzlülerin birle mesi ile olu an fojasit yapı Zeolitlerin kanal geni likleri, birkaç angstrom (A) boyutundaki moleküllerin geçmesine uygundur. Zeolitlerin kristal yapısındaki yabancı iyonların veya moleküllerin barınabilece i bo luk miktarı toplam hacmin, %20 – 50'sine ula abilir. Zeolitlerin ideal kimyasal formülü, M x / n [Al x Si y O 2(x+y)].pH2 0 (2–1) dır. Burada; M, herhangi bir alkali yada toprak alkali katyonu; (Na+, K+, Li+, Ca+2, Mg+2, Ba+2 ve Sr+2) n, katyon yükünü gösterir. y/x oranı, 1 ile 6 ve p/x oranı ise 1 ile 4 arasında olan bir sayıdır (TSITSISHVILI and ANDRONIKASHVILI, 1992). 7 Çizelge 2.1. Zeolitlerin sınıflandırılması Grup Adı_____ Mineral Adı ________________ Kimyasal Birlesimi 1 Analsim Grubu Analsim Na16 Al16 Si32 O96.16H2O Wairakit Ca8 Al16 Si32 O96 . 16H2O Viseit Na2 Cal0 Al20 Si6 P10 O60 (OH)36. 16H2O Ca4 Al8 O48 . 16H2O 2 Lamontit Grubu Lamontit Ca2 Al4 Si12 O32 . 8H2O Yugawaralit (Sr, Ba, Ca)2 Al4 Si12 O32 . 10H2O Brewsterit C a 2 A l 4 S i 1 2 O 3 2 . 10H2O Goosecreekit 3 Natrolit Grubu Natrolit Na16 Al16 Si24 O80 .16H2O Tetranatrolit Na14.4Ca0.4 Al15.3Si24.7O80. 16H2O Mesolit Na14 Ca Al16 Si24 O80 . 16H2O Skolesit Ca4 Al8 O40 . 12H2O Gonardit Na5 Ca2 Al9 Si11 O40 . 12H2O Tomsonit Na4 Ca8 Al20 Si20 O80 . 24H2O Edingtonit Ba2 Al4 Si6 O20 . 8H2O 4 Mordenit Grubu Mordenit (Na2, Ca)4 Al8 Si40 O96 . 28H2O Da iardit (Na2, K2,Ca)2 Al4 Si20 O48. 12H2O Epistilbit Ca3 Al6 Si18 O48 . 16H2O Ferierit (Na2 ,K2 ,Ca, Mg)3 Al6 Si30 072 . 20H2O Bikitait Li2 Al2 Si4 O12. 2 H2O 5 Hoylandit Grubu Hoylandit Na, Ca4 ,Al9, Si27 O72 .24H20 Klinoptilo (K2, Na2, Ca)3 Al6 Si30 O72 . 21H2O lit Na2 Ca4 Al10 Si26 O72 .30H2O Stilbit Ca8 Al 16 Si56 O144 . 56H2O Stellerit Na 1 6 Al 1 6 Si 5 6 O144 . 52H20 6 Filip sit Grubu Filipsit K2 (Ca, Na2)2 Al6 Si10 O32 . 12H2O Harmotom Ba2 (Ca0,5 Na) Al5 Si11 O32 . 12H2O Merlionit (K, Na)5 (Ba, Ca)2 Al9 Si23 O64 . 24H2O Gismondin Ca4 Al8 Si8 032 . 16H2O Garronit N a C a 2,5 A I 6 S i 10 O 3 2 . 13H2O Gobbinsit Na4 (Ca, Mg, K2) Al6 Si10 O32. 12H2O Amisit Na4 K4 AI8 Si8 O32 . 10H2O Mazzit K2 Mg2 Ca1.5 Al9 Si27 O72 . 28H2O Paulingit (K2 Na2 Ca)86 Al172 Si500 01344. 700H2O (K2 Na2 Ca Mg)4 Al8 Si28 O73 . 28H2O 7 Eriyonit Grubu Eriyonit (K2, Ca, Mg)2,5 Al5 Si13 O36 . 15H2O Ofretit Na Ca2,5 Al6 Si12 O36 . 18H2O Levinit 8 abazit Grubu Sabazit (K2, Na2 K2)2 Al4 Si8 O24. 12H2O Wilhendersonit Ca2 K2 Al6 Si6 O24 . 10H2O Gmelinit (Na2, Ca)4 Al8 Si 1 6 O48 • 22H2O 9 Fojasit Grubu Fojasit (Na2, Ca, Mg )29 Al58 Si134 O384 . 240H2O 10 Bilinmeyen Yapılar Partheit Ca 8 Al l 6 Si l 6 O 6 4 . 16H2O Kovlesit Ca 6 Al 1 2 Si 1 8 O 6 0 .3 0 H 2 O Perlialit K9 Na(Ca, Sr) Al l 2 Si24 O72. 15H2O 8 Çizelge 2.2 de ise, önemli sentetik zeolitler, kimyasal bile imleri ile verilmektedir. Çizelge 2.2. Önemli sentetik zeolitler (BRECK and ANDERSON, 1978) Zeolit A Na12[(AlO2 ) 12 (SiO2 ) 12 ].27H2 O Zeolit X Na86[(AlO2 ) 86 (SiO2 ) 106 ].264H2 O Zeolit Y Na56[(AlO2 ) 56 (SiO2 ) 136 ].250H2 O Zeolit L K9[(AlO2 ) 9 (SiO2 ) 27 ].22H2 O Zeolit Omega Na6.8(Tetrametilamonyum)1.6 [(AlO2 ) 8 (SiO2 ) 28 ].21H2 O ZK-5 (Na2, R)15 [(AlO2 ) 30 (SiO2 ) 66 ] . 98H2 O Zeolit W K42 [(AlO2 ) 42 (SiO2 ) 76 ].107 H2 O Zeolit P - W K16 [(AlO2 ) 29 (SiO2 ) 25 (PO2 ) 10 ].55 H2 O Zeolit T (Na1.2, K2.8 ) [(AlO2) 4 (SiO2)14 ]. 14.4 H2 O Zeolit P Na6[(AlO2 ) 6 (SiO2 ) 10 ].15H2 O Zeolit F (Linde) K11[(AlO2 )11 (SiO2 ) 11 ].16H2 O Zeolitlerin çatı yapısı, katyonlar ve su molekülleri tarafından i gal edilen, kanalları ve ara bo lukları içerir. Zeolitleri, benzer özelliklerdeki mineral gruplarından ayıran, en önemli özelliklerden birisi de, yapı içerisindeki kanallarda su moleküllerinin bulunmasıdır (KUHL, G., 1998). Bu bo luklarda, Na+, Ca+2, K+ katyonları, su molekülleri ile çevrilirler ve bu su molekülleri, zayıf ba larla hem artı yüklü katyonlara hem de silikat yapısına ba lıdırlar. Bu katyonlar, hareketlidir ve düzenli biçimde iyon de i imini gerçekle tirirler. Genelde, yapısında Ca+2 iyonu bulunan 9 zeolitler, daha fazla miktarda su içerirler. Yüzey suyu, hacimce %50’lere varan bir oranda, çatı içinde bulunmasına ra men, ısıtılarak, çatıya zarar vermeden yapıdan uzakla tırılabilir ve tersinir olarak yapıya alınabilir. Isıtma sıcaklı ı, zeolitin cinsine göre de i ir. Do al zeolitlerde, Si / Al oranı, 1 ile 6 arasında de i en bir de er alır (HIGAZY and friends, 1992). Si/Al oranının üst sınırı klinoptilolit, mordenit, ferierit ve da iardit gibi do al zeolitler için 5 veya 6'dır. Bazı zeolitlerde AlO4 dörtyüzlüleri, SiO4 dörtyüzlüleri ile de i tirilebilir. Bu durum, kristal yapısında bir de i ikli e neden olmaz. Zeolitlerde, SiO4/AlO4 oranı arttıkça, zeolitlerin asitlere ve sıcaklı a kar ı dayanıklılı ının arttı ı gözlenir. Zeolit A ve X'de, bu oran yakla ık olarak 2' dir. Bu de er Zeolitler için ula ılabilecek en yüksek Al miktarıdır. Zeolitler, 100 °C - 350 °C sıcaklık aralı ında ısıtıldıklarında, yapılarında bulunan su molekülleri, yapıda bozulmaya sebep olmadan, belli sıcaklıklarda, kesikli olarak de il de, sürekli ekilde yapıdan ayrılırlar (BRECK, W.D, 1984 – ORHUN, Ö., 1997). Zeolitin yapısındaki yüzey suyu uzakla tırıldıktan sonra, zeolit bo luklarına tekrar, H2O, NH3 (amonyak), Hg (cıva buharı) gibi, molekül boyutları ile zeolit yapının uygun oldu u, maddeler alabilir. Zeolitler, bu özelliklerinden dolayı molekül elekleri olarak kullanılırlar. Alınan katyonların özellikleri, kanal açıklı ını önemli ölçüde etkiler. Örne in elektrik yükünün dengelenmesi için Ca+2 katyonu, iki Na+ katyonunun yerini alabilir. Böylece kanal geni li i artar. Na+ katyonunun yerini, daha büyük K+ katyonu alırsa kanal geni li i azalır. Yapıdaki katyonlar ne 10 kadar az sayıda bulunurlarsa, o kadar dola ım özgürlü üne sahip olurlar. Ayrıca K+ ve Na+ gibi tek de erlikli iyonlar, daha zayıf elektrik yükleri ile ba lı olduklarından, Ca+2 iyonları gibi çift de erlikli iyonlara göre daha hareketlidirler. Zeolitlerin, di er ayırt edici özelliklerinden biri de iyon de i im olayını gerçekle tirebilmeleridir (ACKLEY and friends, 1992). Zeolitten süzülen çözelti, herhangi bir engelle kar ıla madan geçerken, içerisindeki iyonlar, zeolit yapısındaki iyonlar ile yer de i tirebilir (PARK and KOMARNEN , 1997). Bu yer de i tirme olayına, iyon de i imi denir. Zeolitlerde iyon de i imi sırasında, çözeltideki katyonlar, zeolitin kendi alümino silikat yapısındaki katyonlar ile yer de i tirir. Zeolitler, gram ba ına 3-4 mili e de er grama kadar katyon de i im kapasitesine sahip oldukları için çok iyi iyon de i tiricilerdir. yon de i imi ile zeolitin yapısına giren katyonlar, zeolitlerin moleküler elek özelliklerini büyük ölçüde de i tirirler. 2.3 Kullanım Alanları Zeolitlerin endüstride geni kullanım alanı bulmalarının belli ba lı nedenleri, yüksek iyon de i im kapasiteleri (MOSCOU, L., 1991), adsorpsiyon ve moleküler elek olma özellikleri, kristal yapılarının bozulmadan susuzla tırılmalarına uygun olması ve dü ük yo unluk gibi kimyasal ve fiziksel özelliklere sahip olmalarıdır. Zeolitlerin uygulama alanlarını geli tirmek için ara tırmalar devam etmektedir. u ana kadar yapılan çalı malar sonucunda, zeolit A, X, Y, L, omega, ZK- 5, F ve W gibi sentetik Zeolitler ile klinoptilolit, abazit, eriyonit, analsim, ferierit, 11 lamontit, fılipsit ve mordenit gibi do al zeolitlerin ticari kullanım alanlarına sahip oldu u görülmü tür (M NATO, H., 1985). Sentetik zeolitlerin ço u, tek bir kullanım alanına sahiptir. Örne in ZK - 5 zeoliti, kataliz (ARAFAT and friends, 1992) ve F ve W zeolitleri ise iyon de i im alanında kullanılırlar. Zeolit X ve Y ise, hem adsorpsiyon hem de kataliz alanlarında kullanılırlar. Do al Zeolitler, yalıtımda, kurutmada, dolgu malzemesi olarak ka ıt üretiminde (QUANCHANG and friends, 1985), katkı maddesi olarak hayvan yemi üretiminde, deterjan üretiminde (GABROVSEK, l., 1985 – ZC , E., 1995), di macunu üretiminde (HERTZENBERG, E.P.), enerji depolanmasında (JUNG and friends, 1985), diyaliz sıvısının rejenerasyonunda (YÖRÜKO ULLARI ve arkada ları, 1991), ya petrokimya sanayinde, atık sulardan zararlı metal ve katyonların ayrılmasında, do al gazdan suyun ve CO2 nin uzakla tırılmasında, havanın oksijence zenginle tirilmesinde, balık kültür sistemlerinde, hayvan dı kısındaki kötü kokuların giderilmesinde, toprak ıslahında (HOOFF and ROELOFSEN, 1991), kimyasal gübre sanayinde, radyoaktif iyonların tutulmasında (DYER and ZUBA R, 1998), atık sulardan ve tarımsal atıklardan NH4+ iyonlarının giderilmesinde (CIAMBELLI and friends, 1985), CH4 gibi gazların ve suyun adsorpsiyonun da, sentetik böbrek yapımında, pozolan çimentosu üretiminde, deniz suyundan içme suyu elde edilmesinde (ÜNALDI, T., 1995) ayrıca yüzyıllardan beri, dayanıklı oldukları ve kolaylıkla kesilip i lendikleri için yapı ta ı olarak in aat sektöründe kullanılırlar (SARI Z ve NUHO LU, 1992). 12 Do al Zeolitler, sentetik zeolitlere kıyasla daha ucuzdur. Buna kar ılık, do ada geni ve istenen saflıkta zeolit yataklarının az olması, gözenek boyutu ve bo luk hacimlerinin sınırlı olması, bile imlerin uniform olmayı ı ve yapılarındaki safsızlıklar, do al zeolitlerin kullanım alanlarını sınırlandıran en önemli sebeplerdir(TOWNSEND, R.P., 1991). 2.4 KLiNOPTiLOLiT 2.4.1 Tarihçe lk klinoptilolit örnekleri, Pirsson tarafından, 1890 bulunmu tur. Ancak Pirsson, kimyasal yapısının mordenit tarihinde eklinde oldu unu iddia etmi tir. 1894 yılında yayınlanan, Dana'nın kitabında bu bilgi, Pirsson'a atıf yapılarak verilmi tir. Schaller, 1932 yılında, Wyoming (A.B.D.)'deki Hoodoo Da larında bulunan zeolit grubu minerallerinin, farklı bir do al zeolit grubu oldu unu ileri sürmü ve bu minerallere klinoptilolit adını vermi tir. Hay ve Bannister tarafından, 1943 yılında gerçekle tirilen, x- ı ını analizleri sonucunda, klinoptilolit, farklı bir mineral olarak de il, yüksek silikalı höylandit olarak tanımlanmı ve aralarındaki sıkı ili ki vurgulanılmı tır. 1960 yılında Mason ve Sand ve aynı yıl Mumpton tarafından klinoptilolitin iki yeni tanımı önerilmi tir. Mason ve Sand'e göre klinoptilolit, (Na + K) > Ca olan höylandit grubu bir zeolittir. Mumpton'a göre ise klinoptilolit, höylandit grubu zeolitlerden olup, 450 °C de ani ısıtmada kristal yapıları bozulmayan minerallerdir. Alietti ve Boles, 1972 yılında, höylandit grubu zeolitlerin kimyasal birle imleri ve ısıl davranı ları arasındaki ili kiyi ara tırmı ve Boles, e er Si / Al oranı 4' 13 den büyükse bu zeolitlere klinoptilolit, 4'den küçükse höylandit ismi verilmesini önermi tir. Klinoptilolit ve höylandit arasındaki ayrım, çok kesin de ildir. Bu konuda, Mason ve Sand tarafından yapılan, bu grubun minerallerinden,(Ca + Sr + Ba) > (Na + K) olanların höylandit ve di erlerinin ise klinoptilolit oldu u eklindeki tanımlama kabul edilmi tir 2.4.2. Mineralojisi ve Özellikleri Klinoptilolit, höylandit do al zeolit grubunun, silikaca zengin bir üyesidir ve höylandit ile benzer bir yapı gösterir. Kimyasal birle imi, (Na, K)6 (Al6 Si30 O72). 20H2O (2.3) eklindedir. Klinoptilolit, monoklinik simetriye sahiptir (KHULBE and friends, 1997). ekil 2.4.1 de gösterildi i gibi, klinoptilolitin kristal yapısı, dörtyüzlülerin dört, be ve altı elemanlı halkalarından olu an katmanlar eklindedir. Bu katmanlar, oksijen köprüleri ile birbirlerine ba lanırlar (ORHUN ve arkada ları, 1995). Ba lanmalar sonucunda katmanlar arasında iki boyutlu (2D) mikro gözenekli kanal yapısı olu ur. ekil 2.4.2 de gösterilen, eliptik pencere adı da verilen, bu kanalların boyutları, 7,9 x 3,5 A ve 4,4 x 3 A'dur . Klinoptilolitin katyon konumları ise ekil 2.4.3 de gösterilmektedir. Klinoptilolitin yapısı düzlemlere göre incelendi inde ise, ab düzleminden bakıldı ında (0 0 1) kristalografık düzlemine dik, c ekseni boyunca birbirine paralel konumda bulunan, 8 ve 10 üyeli halkalardan, bc 14 düzlemine bakıldı ında ise (1 0 0) kristalografık yüzeyine dik, a ekseni boyunca, 8 üyeli halkalardan olu an kanallar sistemi eklinde oldu u görülür. Chen ve arkada larının yapmı oldu u, tam olarak sonuçlandırılmamı çalı manın yapısal verilerine göre, Kaliforniya'daki klinoptilolitlerin çatı topolojilerinin, höylanditten biraz farklı oldu u görülmü tür. Bu çalı maya göre höylandit yapısı, sekiz ve on üyeli halkaların her ikisinden, klinoptilolit yapısı ise yalnız on üyeli halkalardan olu an kanallara sahiptir (TOMAZOVIC and friends, 1996). ekil 2.4.1 Klinoptilolitin kristal yapısı ekil 2.4.2 Klinoptilolitin ab kristal düzlemi 15 ekil 2.4.3. Klinoptilolit yapısındaki katyon konumları Genellikle klinoptilolit, kimyasal analizler sonucunda yapılarındaki, K ve Na içeren de i mez katyonların yüzde a ırlıklarına göre, orijinal klinoptilolit, Na - klinoptilolit ve K - klinoptilolit olarak üç gruba ayrılır. Örne in K2O bile imi, K – klinoptilolit de, % 8.30, Na – klinoptilolit de % 1,12 ve orijinal klinoptilolit de ise % 2,68'dir (MINATO, H., 1980). 16 Klinoptilolitin de i ebilir katyonları, Na+, K+, Ca+2 ve Mg+2 dir . 1960 yılında Ames ve Chelishchev ve arkada ları tarafından klinoptilolitin katyon seçicili i üzerine çalı malar yapılmı tır. Ames, radyoaktif sezyum (Cs137) ve alkali veya toprak alkali tuz çözeltileri hazırlayarak, klinoptilolitte iyon de i imi üzerine çalı malar yapmı tır. Bu çalı malar sonucunda klinoptilolitin katyon seçicili inin, Cs>Rb>K>NH4>Ba>Sr>Na>Ca>Fe>Al>Mg>Li eklinde oldu unu gözlemi tir (FLANIGEN and MUMPTON, 1977). Chelishchev ve arkada ları tarafından yapılan çalı malar sonucunda da katyon seçicili inin a a ıdaki ekilde oldu u gözlenmi tir. Cs>Rb>K>Na>NH4>Pb>Ag>Ba>Na>Sr>Ca>Cu>Zn>Li Klinoptilolitte serbest su, hafifçe ba lı su ve sıkıca ba lı su olmak üzere üç tip su bulunur. Knowlton ve White yaptıkları çalı malarda, serbest suyun 65 - 85 °C de, hafifçe ba lı suyun yakla ık 171 °C de ve sıkıca ba lı suyun ise yakla ık 271 °C de yapıdan uzakla tırılabildi ini göstermi lerdir (ÜLKÜ ve arkada ları, 1999). Kristal yapıda herhangi bir bozulma olmaz. Çünkü klinoptilolitin ısıl kararlılı ı yakla ık 700 °C ‘dir. Filipsit ve klinoptilolit deniz dibi sedimanter kayaçların kütlesinin yakla ık %80'nini olu tururlar ve sedimanter kayaçlarda en fazla bulunan do al zeolitlerdir (BOLES, J.R., 1977). Ayrıca A.B.D. , Japonya ve Yeni Zelanda'da yüksek miktarda ve saflıkta yatakları oldu u bilinmektedir. Avrupa'da ise Bulgaristan ve Macaristan'da klinoptilolit yatakları vardır. Ayrıca Yugoslavya'da da birkaç olu um bilinmektedir (KLOPP and friends, 1980). letilen veya i letim için uygun kalitede olan klinoptilolit 17 yataklarına sahip olan di er bazı ülkeler ise Eski Rusya, Polonya, Romanya, Güney Afrika, Çin, Kore, Arjantin, Küba ve Meksika'dır. Bu ülkelerdeki klinoptilolit yatakları i letilmektedir. Türkiye'de belirlenmi olan, klinoptilolit yatakları ise BalıkesirBigadiç, Manisa-Gördes, zmir-Urla, Gediz-Hisarcık, Kütahya- aphane ve Emet-Yukarı Yoncaa aç'dadır . Türkiye'de detaylı etüdü yapılmı tek zeolit sahası, Manisa-Gördes civarındaki M.T.A. ruhsatlı sahasıdır. Sahada, 18 milyon ton görünür zeolit rezervi ve 20 milyon ton zeolitik tüf belirlenmi tir. 2.4.3 Kullanım Alanları Klinoptilolitin sezyumu tutma kapasitesi, iyon de i tirici reçinelerden yakla ık otuz kat daha fazladır. Bu özelli inden dolayı klinoptilolit, katı atıklarda Sr90 ve Cs137'nin tutulmasında kullanılmaktadır. lk olarak 1959 yılında Ames, Washington' daki Hanfort laboratuarlarında yaptı ı çalı mada klinoptilolitin, nükleer atıklardaki radyoaktif Cs ve Sr u uzakla tırdı ını göstermi tir. 1963 yılında, A.B.D.'nin birçok nükleer santralinde benzer çalı malar yapılmı tır. ngiltere'de Sellafield nükleer santralin atıklardan, Cs ve Sr izotoplarının uzakla tırılarak, büyük ölçüde radyoaktivitesi dü ürülmü atıkların denize gönderilmesi i leminde klinoptilolit kullanılmı tır. 1963 yılında, Knoll ve 1965 yılında da Short ve Hawkins tarafından benzer çalı malar yapılmı tır. Çernobil' deki kazadan sonra çevredeki otları yiyen hayvanların besinlerine klinoptilolit karı tırılarak, hayvan vücuduna giren radyoaktif izotopları azaltmak mümkün olmu tur. Türkiye' de ise Çekmece Nükleer Ara tırma 18 Merkezinde yapılan bir çalı mada klinoptilolitin stronsiyumu so urması incelenmi tir (BA SARI ve AKYÜZ, 1997). Aynı yerde yapılan, ba ka bir çalı mada ise klinoptilolitin sezyum ve kur un elementlerini so urması incelenmi tir (BA SARI ve arkada ları, 1997). Ames ve Mercer , klinoptilolitin amonyum iyonları (NH4+) için yüksek seçicilik sergiledi ini bulmu lar, klinoptilolitin, kentsel ve tarımsal atıklardaki amonyum iyonlarının tutulmasında, yararlı olaca ını göstermi lerdir. 1971 yılında Minesota'da, Rosemont akarsuyu üzerine 0,6 milyon galon arıtma kapasiteli bir tesis kurulmu tur. Herbiri 300 ft3 lük 6 adet kolondan olu an, bu tesisteki her kolonun içine 90 ton toz klinoptilolit, kentsel ve tarımsal atık su arıtımını sa lamak için konulmu tur. Türkiye'de de benzer çalı malar yapılmaktadır. Bunlardan biri ise su arıtımında amonyum uzakla tırılması üzerine S. Ülkü ve F. Turgut tarafından yapılan çalı madır (ÜLKÜ ve TURGUT, 1991). Tutulan NH4+ un sülfürik asit ile birle mesi sa lanarak, amonyum sülfat gübresi üretimi gerçekle tirilir. Böylece atık suların temizlenmesi i lemi sonucunda, amonya ın atmosfere yayılması önlenir. Japonya'da yıllardır çiftçiler, avlularındaki atıkların üzerine toz klinoptilolit serpmektedir. Böylece azotun büyük bir bölümünün katı biçimde kalması sa lanmakta ve sonuçta, hayvan gübresinin kalitesi artmaktadır. Ayrıca atıkların sıvı kısmında bulunan amonyaklı azot sıvıdan uzakla tırılmakta, sızıntı ile bu sıvıların derelere ula ması durumunda sebep olaca ı, su kirlili inin önüne geçilmektedir. 1973 yılında Fujimori ve Moriya yaptıkları çalı mada, a ır metal 19 iyonlarını (Pb>Cd>Cu>Zn), klinoptilolitin uzakla tırdı ını tespit etmi lerdir. Bu tespit, endüstriyel atık suların arıtılmasında, klinoptilolitin kullanılabilece ini gösterir. Texas Üniversitesinde ve Massachusetts Teknoloji Enstitüsünde, güne enerjisinden elde edilen ısının do al abazit ve klinoptilolit üzerine depolanması ve yeniden kullanılması üzerine yapılan ara tırmalardan önemli sonuçlar elde edilmi tir. 1970 yılında Kobayashi, dolgu malzemesi olarak klinoptilolit kullanılan kâ ıtların, daha dayanıklı, daha iri hacimli, saydam, kesimi daha kolay ve kille doldurulmu olana göre mürekkebi daha az da ıttı ını bulmu tur. 1976 yılında da Kato, fotokopi ka ıtlarının kaplanması ve plastiklerin renklendirilmesi için geli tirdi i bile ime klinoptilolit katkılamı tır. Benzer çalı malar, Quanchang ve arkada ları tarafından Çin' deki Zeolit Ara tırma Laboratuarında yapılmı tır. Torii ise 1978 yılında yayınladı ı yazıda, ka ıt dolgu malzemesi olarak yılda yakla ık 4000 ton klinoptilolitin Japonyada kullanıldı ını belirtmi tir. Aynı amaç için daha büyük miktarlarda da A.B.D.de kullanıldı ı bilinmektedir. 1970'li yıllarda Kato ve arkada ları, klinoptilolitin fluorid içeren di macunlarında, parlatıcı bir madde olarak yararlı oldu unu ve di leri, yerine kullanılması için önerilen, CaHPO4 (kalsiyumhipofosfat) maddesinden daha az a ındırdı ını bulmu lardır. Hayvan yemine katılan klinoptilolit, hayvanın sindirim sistemindeki faaliyetleri yava latır ve besinlerin uzun süre içinde sindirilmesini sa lar. Yeme %3-10 oranında klinoptilolit katılması, normal beslenmeye kıyasla 20 %25'lik a ırlık artımına sebep olur. Bu konuda 1960'lı yıllarda Leghorn bölgesindeki tavuk çiftliklerinde ara tırmalar yapılmı tır. Daha sonra Amerikalı ara tırmacılar, %5 klinoptilolit katkılanmı yem ile beslenen civcivlerin daha hızlı geli ti ini belirlemi lerdir. Tavuklara aynı karı ımın verilmesi sonucunda elde edilen yumurtanın, kabu unun daha kalın ve yumurta boyutunun daha büyük oldu u da görülmü tür. Domuz yemlerine de klinoptilolit katkılanarak hayvanların geli imi incelenilmi ve %25 29 oranında a ırlık artı ı oldu u gözlenmi tir. Benzer çalı malar, 1968 yılında Kondo ve Wagai tarafından da yapılmı ve ba arılı sonuçlar alınmı tır. Çimento üretiminde, perlit yerine klinoptilolit kullanılabilir. 1974 yılında Bush, bu konuda yaptı ı çalı mada, Barstow (A.B.D.) yataklarından aldı ı klinoptilolitin 1150 – 1250 °C de 5 dakika ısıtıldı ında 4- 6 kat genle ti ini belirlemi tir. Yugoslavya' da çimento agrega malzemesi olarak, 1200 - 1400 °C ısıtılan klinoptilolit kullanılmaktadır. 1978 yılında, Galabova ve arkada ları, havanın oksijence zenginle tirilmesi konusunda klinoptilolitle çalı mı lar fakat aldıkları sonuçların, mordenitle yapılan çalı mada alınan sonuçlar kadar iyi olmadı ını görmü lerdir. Güney Meksika'da birçok binalar, yakla ık %90 oranında mordenit ve klinoptilolit içeren zeolitik tüflerden kesilerek yapılmaktadır. Aynı ekilde, yakla ık %85 oranında klinoptilolit içeren Japonya' nın Otsunomiyo ehri yakınlarındaki zeolit yatakları da yüzyıllardır bina ta ı 21 elde edilmesi amacıyla kullanılmaktadır. Petrol ve kömür kullanan tesislerin bacalarından çıkan CO2 ve di er havayı kirletici gazlar, zeolitlerin adsorplayıcı özelli i ile ayrılabilmektedir. Bu alanda, mordenit ve klinoptilolitin çok iyi sonuçlar verdi i yapılan çalı malarda ortaya konmu tur. Bu çalı malardan biride Ö. Orhun tarafından yapılan çalı madır (ORHUN, Ö., 2000). 2.5 Sentetik Zeolitler Denemelerimizde kullandı ımız zeolitlerden biri olan sentetik zeolit 13x, Linde Division of Union Carbide Corparation tarafından yapılmı olup, hidratize bir birim hücrenin kimyasal bile imi Na86[(AlO2)86(SiO2)106] . 276 H2O ile verilmi tir. Breck’ e göre; (2.4) zeolit 13x’in birim hücresi, kenar uzunlu u 24,95 Ao olan bir küptür. Denemelerimizde, a ırlıkça %20 bir inert kil ba layıcı ihtiva edecek ekilde özelle tirilmi zeolit 13x tanecikleri kullanılmı tır. Tamamıyla molekül suyu alınmı zeolit kristallerinin yo unlu u 1,29 gcm-3 dür. A ırlıkça %2 su ihtiva eden kısmen molekül suyu alınmı tanecik 1,0 gcm-3 civarında bir yo unlu a sahip olup, bu su, yapısal bozunmayı önlemek için gereklidir. Kristaller ve ba layıcılar tarafından i gal edilmi olan farklı cisimler çizelge 2.5.1 de gösterilmi olup, her bir taneci in hacmi için %100 temel alınmı tır. 22 Çizelge 2.5.1 A ırlıkça %2 su ihtiva eden zeolit 13x taneciklerinin hacimsel bile imleri Hacim Kristal içi bo luk Kristalin katı kesri Ba layıcının katı kesri Kristaller arası bo luk Tane hacminin yüzdesi 28.1 29.2 9.3 33.4 Zeolit3A ise Carl Roth KG chemische Fabrik firmasınca imal edilen Molekularsieb 3A Typ 564 sentetik zeolit olup, hidratize bir birim hücrenin kimyasal bile imi K12[(AlO2)12.(SiO2)12] . 23H2O ile verilmi tir. (2.5) 23 3. D ELEKTR KLER çinde serbest yüklerin bulunmadı ı yalıtkan ortamlara "Dielektrik ortam" veya basitçe "Dielektrik" denir. Dielektrikler, üzerine elektrik alan uygulandı ında elektrik alanı bünyesinde uzun süre tutabilen maddeler olarak bilinir. Bu maddeler uygulanan do ru akım voltajı etkisi altında yüksek dirence sahiptir ve bu nedenle elektriksel özellikleri bakımından iletken modellerden farklıdır. Elektriksel yalıtma maddelerinin elektrik devrelerinde ve elektronik cihazlarda kullanılma zorunlulu u bu maddeleri incelemeye de er bir hale getirmi tir. Bu nedenle dielektriklerin özellikleri ve bu özelliklerinin madde yapısına, de i ik iç ve dı faktörlere ba lılı ı bilimin önemli bir alanını i gal etmektedir. Dielektrikler, karı ım halinde kullanılma ko ullarına göre katı, sıvı, gaz veya seçilebilirler. Katı dielektriklerle sıvı ve gaz dielektriklerin davranı ları arasındaki farklılık, katılarda polar molekül yönelmelerinin kristal örgüleri tarafından sınırlandırılmasından ortaya çıkmaktadır. Bu kısıtlama normal olarak dipol kutuplanmasını azaltır. 3.1 Elektrik Alan çinde Dipol Bir maddenin moleküllerinin polar olması, moleküldeki (+) ve (-) yük yo unluklarının küçük mesafelerde birbirlerinden ayrılmı olması demektir. x uzaklı ında bulunan +q ve -q yükü bir elektrik dipol olu turur. Bu vektörel büyüklü ün do rultusu olarak alınır ( ekil 3.1). (-) uçtan (+) uca do ru yönelmi 24 ekil 3.1 Dipol moment. Dipol momentin sayıca de eri, =qx (3-1) ile verilir. Dipol momentin birimini genellikle debye (D) olarak kullanmak uygundur. Polar maddenin molekülleri elektrik alan yokken tümüyle geli igüzel da ılım gösterir. Madde dı ortama kar ı nötr bir durum sergiler. Elektrik alan uygulandı ı zaman dipol momentler kısmen alanla paralel duruma gelir ( ekil3.2). Bu yönelmeler sonucunda madde dı ortama kar ı iki kutuplu elektrikçe yüklü bir görünüm kazanır, madde polarize olmu tur veya kutuplanmı tır denir. ekil 3.2 Dipollü moleküllerin geli igüzel ve alan içinde da ılımı. 25 Isıl etkiler tam paralelli e izin vermez. Moleküller sabit bir ısısal uyarılma içerisinde bulunduklarından, dipol momentlerinin dı elektrik alan (E) do rultusu ile çakı abilme miktarı, elektrik alan iddetinin artması veya sıcaklı ın azalması ile do ru orantılıdır. Madde molekülleri polar de ilse, elektrik alan etkisi ile olu an yük kaymaları sonucunda indüksiyon dipolları olu abilir ve bunlar da kutuplanmaya katkıda bulunurlar. ndüksiyon dipolunun büyüklü ü her madde için farklı olan = kutuplanabilirli i ile orantılıdır. E (3.2) ndüksiyon kutuplanması ısıl etkilerden ba ımsızdır, yalnızca elektrik alan iddeti ve yi etkileyen maddenin atom numarası ile orantılıdır. ekil 3.3 de gösterilen kutuplanmı dielektrik maddenin uçlarında + p ve - p yüzeyce yük yo unlukları olu ur. Maddenin birim hacmindeki dipol moment kutuplanma olarak tanımlanır ve P ile gösterilir. P= σ p = δµ δV (3.3) dir. V = A . x oldu una göre = yazılabilir. p. A. x (3.4) 26 ekil 3.3. Kutuplanmı dielektrik madde (Moulson and Herbert, 1993). Dielektrik maddeye statik elektrik alan uygulandı ı zaman yük ta ınımı olu maz bunun yerine dielektrikte yeni düzenlemeler olu ur ve dielektrik kutuplanır. Çe itli kutuplanma i lemleri gösterilmi tir (Moulson and Herbert, 1993). ekil 3.4. De i ik kutuplanma tipleri ekil 3.4 de 27 Bütün maddelerde meydana gelen elektronik kutuplanma, atomun içindeki elektronların çekirde e göre küçük bir yer de i tirmesiyle olu ur. Bu olu um UV ı ık frekansında, 10-15 saniyede ortaya çıkar. Ayrıca iyonik maddelerde anyon ve katyonların ba ıl yer de i tirmesini içeren iyonik veya atomik kutuplanma vardır. Molekül uygulanan alan etkisiyle bükülür ve gerilir. Atomik kutuplanma IR bölgede, 10-12 - 10-14 saniyede meydana gelir. Uygulanan elektrik alan dipollü maddelerin moleküllerini yönlendirdi i zaman, dipolar kutuplanma ortaya çıkar. Alçak viskoziteli sıvılarda, küçük moleküller için i lem 10-11 - 10-10 s de mikrodalga bölgesinde, büyük moleküller veya viskoz sıvılar için 10-6 s ile radyofrekans bölgesinde ve çok viskoz sıvılar , camlar ve katılar için kutuplanma i lemi için gerekli süre saniye, dakika veya daha büyük de erlerde olabilir. Bu kutuplanma MHz ve GHz frekans bölgesine kar ılık gelir. Son olarak uzay yükü kutuplanması, yük ta ıyıcıların tanecik (grain) sınırı veya faz sınırında var olan bir potansiyel engelinde duruncaya kadar hareket etmesi ile olu ur. Bu da kHz ve MHz bölgelerinde gözlenir. Kutuplanmanın frekansa ba lı olarak gösterdi i dispersiyon e risi ekil 3.5 de verilmektedir (SMYTH, C.P. 1955). Maddenin dielektrik davranı ını incelemek maddenin yapısını anlamak bakımından önemlidir. Dielektrik davranı ın incelenmesi sırasında kar ıla tı ımız dielektrik sabiti, frekansa ba lı oldu u ve yüksek frekanslarda dielektrik kayıplar da i in içine girdi i için, önce statik de denilen alçak frekans dielektrik sabitini incelemek gerekir. 28 ekil 3.5 Dispersiyon e risi (Symth, 1955) 3.2 Statik Elektrik Alanda Dielektrikler Gauss teoremine göre, T yüzeyce yük yo unlu una sahip iki paralel levhadan olu an bo bir kondansatörde, levhalara dik olarak ortaya çıkan Eo elektrik alanı, E0 = dır. Burada 0 σT ε0 (3.5) , bo lu un veya havanın permitivitesidir. Kondansatöre bir dielektrik yerle tirildikten sonra yukarıda sözü edilen kutuplanma olaylarının meydana gelmesi sonucunda elektrik alanda bir azalma gözlenir. Elektrik alan, 29 E= σT − σ P ε0 (3.6) de erine dü er ( ekil 3.6). ekil 3.6 (a) Bo ve (b) dielektrikli kondansatör (Moulson and Herbert, 1993). ekil 3.6a ve ekil3.6b de aynı voltaj uygulandı ı için, Eo elektrik alanı de i meden aynı kalır. Fakat (b) de dielektri in yüzeyi üzerinde ortaya çıkan σp polarizasyon yük yo unlu u, levhalar tarafından ta ınan toplam yük yo unlu u T nin bir kısmını dengeler. Bu yüzden E elektrik alanına sebep olan etkin yük yo unlu u T - σp gibi bir de ere azalır. Böylece toplam elektrik alan (3.6) e itli i ile verilir. Arada dielektrik madde varken kondansatör plaklarındaki T toplam yük yo unlu u dielektrik deplasman vektörünün büyüklü üne e ittir. D= T (3.7) 30 e itli i kullanılarak deplasman, D= 0E +P (3.8) olur. Kutuplanma, maddeye uygulanan elektrik alanla orantılıdır. Orantı katsayısı (χe) boyutsuzdur ve elektrik suseptibilite olarak tanımlanır. Buna göre kutuplanma için, P = χe 0 E (3.9) yazılır. Son iki denklemden D= 0E + χe 0E = (1 + χe) 0E (3.10) çıkarılır. (3.7) e itli i dikkate alınarak, qT V = σT = D = (1 + χ e )ε 0 A d (3.11) yazılır. Burada qT kondansatör levhaları üzerindeki toplam yüktür. Bu yüzden kapasite C= qT A = (1 + χe )ε 0 V d (3.12) e itli i ile verilir. Havanın süseptibilitesi sıfır oldu undan, paralel levhalı bo bir kondansatörün kapasitesi için, C0 = ε 0 A d (3.13) 31 e itli i elde edilir. E er levhalar arasındaki bo luk süseptibilitesi χe olan bir dielektrik ile doldurulursa, sistemin kapasitesi (1+χe) kadar artar. Levhaları arasında dielektrik olan bir kondansatörün kapasitesi C =ε olur. Burada, A d = (1+ (3.14) χe ) 0 maddenin dielektrik permitivitesidir. Permitivitelerin oranı, maddenin dielektrik sabiti olarak da isimlendirilen maddenin ba ıl dielektrik permitivitesi olarak tanımlanır ve r ile gösterilir. Bu tanıma göre ba ıl dielektrik permitivite için ε = 1 + χe = ε r ε0 (3.15) e itli i yazılır. Buna göre, maddenin dielektrik özelliklerini belirleyen dielektrik sabiti, dielektrikli kondansatörün kapasite de erini bo kondansatörün kapasitesine bölerek deneysel olarak tayin edilebilir. 3.3 Alternatif Alanda Dielektrikler Ço unlukla uygulanan elektrik alanlar zamanla sinüsoidal olarak de i en alternatif alanlardır. (3.15) e itli i ile verilen dielektrik sabiti statik alan için veya de i en elektrik alanların radyo frekansı bölgesine kar ılık gelen alçak frekanslar için, sabit bir de ere sahip olan maddenin elektriksel bir özelli idir. Dielektri e yüksek frekanslarda alternatif alan 32 uygulandı ında alanın frekansına uygun olarak dielektrik madde moleküllerinin yönelmeye çalı ması sırasında dipol kutuplanmasında gözlenebilir bir gecikme ortaya çıkmakta ve bu relaksasyon olayı sonucunda enerjinin bir kısmı ortamda ısı eklinde da ılmaktadır. Dielektrikli kondansatörde ortaya çıkan ısı eklinde kayıplardan dolayı dielektrik sabiti azalır. Azalan bu miktar kompleks dielektrik sabiti adını alır. Buna göre; ε*r = ε 'r − iε'r' (3.16) yazılır. Burada ε'r dielektrik sabitinin gerçek kısmı , iε 'r' dielektrik kayıp de eridir. Levhaları arası bo iken kapasitesi Co olan paralel levhalı bir kondansatörün levhaları arasına bir dielektrik madde yerle tirildikten sonra V alternatif gerilimi uygulanırsa ( ekil 3.7) kapasitesi, C = ε*r C0 (3.17) olur. ekil 3.7 deal kondansatöre uygulanan sinüsoidal gerilim (Moulson and Herbert, 1993) 33 Anlık yükün q=CV (3.18) oldu u göz önüne alınırsa (3.17) e itli i q = ε*r C0 V (3.19) eklini alır. Bu e itlikte V yerine Vo exp(iwt) konulursa q= r * Co Vo exp (iwt) elde edilir. Akım iddeti için I = I= dq oldu u göz önüne alınırsa dt dq = i ε r * Co w Vo exp (iwt) dt yazılır. Bu e itlikte r* (3.20) (3.21) yerine (3.16) e itli inde ki de eri konursa I = i ε r * Co w V =i ε 'r Co w V + ε'r'Co w V = Yük akımı + kayıp akımı e itli i yazılır. Bu ifade akım iddetinin yük ve kayıp akım bile enlerini gösterir.Bu durum ekil 3.8dedir (3.22) 34 ekil 3.8 Kayıplı bir dielektri in yük voltaj diyagramı (Moulson and Herbert, 1993). ekilden görüldü ü gibi uygulanan alan ile geçen akım arasındaki ϕ faz açısının tamamlayıcısı olan δ, kayıp açısı ve kayıp akımın yük akımına oranı, kayıp tanjantı adını alır ve ε '' tan = ' ε eklinde verilir. Kayıp faktörü olarak da adlandırılan (3.23) ve tan δ dielektrik maddeler için önemli birer büyüklüktür. Kayıp akımı ve kayıp tanjantının küçük olması maddenin kalitesini arttırır, tan δ nın tersi Q= 1 tan kalite faktörü adını alır. (3.24) 35 4. ELEKTROSERAMiKLER Elektroseramikler belirli elektriksel, elektromanyetik veya optik özellikler için üretilmi seramik maddelerdir. Yalıtkan, ferroelektrik materyaller, yüksek iletken seramikler, elektrodlar ve sensörlerin yapımında elektroseramiklerin özelliklerinden faydalanılır. Elektroseramikler, dielektrik seramikler, ferrit seramikler, piezoelektrik seramikler ve mikrodalga seramikleri içerir. Dielektrik seramiklerin ba lıca uygulamaları arasında rezistanslar, yalıtkanlar ve kapasitörler yer alır. Dielektrik seramikler, daha üstün elektrik özellikleri (dielektrik sabiti ve dayanıklılı ı), dü ük ve yüksek sıcaklıklarda bozulmaya veya deformasyona u ramaması, oda sıcaklı ında veya daha yüksek sıcaklıklarda çevresel kararlılı ı gibi avantajları nedeniyle di er dielektrik maddelerden ayrılırlar. Dielektrik seramikler, dielektrik sabitlerine ve kayıp tanjantlarına ba lı olarak farklı elektriksel yalıtkan maddeleri olarak kullanılır. Yüksek dielektrik sabitli seramikler daha fazla yük depolamaları için kapasitör olarak kullanılır. Dü ük dielektrik sabitli seramikler devrelerde hatların karı masını önlemek ve gürültüyü azaltmak için kullanılır. Bu gruptaki seramikler ekonomimizde en büyük öneme sahiptirler. Üretilen seramik ürünleri elektrik porselenleri, seramikleri ve sanat kimyasal porselenler, yapıtları olarak biyoseramikler, yapı gruplandırılabilir. Elektrik porselenleri ise; alçak ve yüksek gerilim elektrik yalıtkanları, alçak ve yüksek frekans yalıtkanları ve yüksek sıcaklık porselenleri olarak gruplandırılabilir. 36 4.1 Alçak ve Yüksek Gerilim Elektrik Yalıtkanları Geleneksel elektrik porselenleri alçak ve yüksek gerilim yalıtkanlarında kullanılırlar. Elektrik enerjisi naklinde enerji kaybının minimum olması için yüksek voltaj kullanılması gerekir. Bu sırada kullanılan yalıtkanların özelliklerinin de çok iyi olması gerekir. Yüksek gerilim elektrik yalıtkanları iletim hatlarında destek elemanları olarak kullanılırlar. Yüksek gerilim porselen endüstrisi 20.yy ba larında ba lamı ve enerji üretimine paralel olarak bu endüstri dalına olan ihtiyaç da gün geçtikçe artmı tır. Ancak, yüksek gerilim porselenlerinin üretimi pahalıdır. Bu porselenlerin bile iminde kullanılan hammaddeler kaolin, zeolit, talk, feldispat, kuvars, alümina ve kil karı ımlarıdır. Yüksek gerilim porselenleri 500 volttan daha yüksek voltajlı devrelerde kullanılırlar. Bu malzemelerin yüksek dielektrik dirençlerini koruyabilmeleri için gözenekliliklerinin sıfıra yakın yani su adsorpsiyonları % 0,1 den daha az olması gerekir. Yüksek gerilim yalıtkanlarında, yüksek elektrik direnç, yüksek dielektrik dayanıklılık ve dü ük dielektrik sabiti gereklidir. Yüksek gerilim porselenlerinin dielektrik sabiti 6-7 arasındadır. Elektrik dü mesi, duy, sigorta gibi elemanlar alçak gerilim porselenleridir. Bu malzemeler 60 Hz ' de 500 voltun altındaki potansiyellerde kullanılır (Von Hippel. A.R.,1953). Alçak gerilim yalıtkanlarının üretiminde hem geleneksel hem de modern seramikler kullanılır. Alçak ge ri l i m yalıtkanlarının en hızlı 37 geli en yüksek teknoloji uygulamaları arasında, bilgisayar destek elemanlarının mikro elektronik üniteleri yer alır. Bu uygulamalarda dielektrik sabitinin küçük olması (kayıpları ve yüksek frekans alanlarında ısınmayı azaltmak için) ve di er bilgisayar parçalarıyla, seramik yalıtkanın termal genle mesinin birbirine uyması açısından önemlidir. Bilgisayarların içine giderek artan sayıda transistörler yerle tirildi inden, bunların içindeki sıcaklık kontrolü güçle mektedir. Örne in, Pentium II için bu sıcaklık ~100 0C ye ula ır. Bu nedenle ısı da ılımının önemi büyüktür ve yüksek termal iletkenli ine sahip seramikler aranır. Alçak gerilim porselenlerinin dielektrik sabitleri de 6-7 arasında yer almaktadır. 4.2 Alçak ve Yüksek Frekans Yalıtkanları Bir seramik malzemenin yüksek frekanslarda kullanımı için seçilmesinde u özellikler göz önüne alınmalıdır: dü ük dielektrik kayıp, yüksek dielektrik mukavemet ve tüm i lem ko ullarında yüksek direnç. Güç kaybı büyük olan seramiklerin bu alanda kullanılamayaca ı anla ılmı tır. Bu güçlü ü ortadan kaldırmak için, güç kaybının artmasına neden olan alkali iyonların ham maddelerden uzakla tırılması i lemleri geli tirilmi , do al yada yapay steatitlerin büyük bir ba arı ile kullanılabilece i ortaya çıkmı tır. Do ru akım veya alçak frekans akımlarında termal oka kar ı yeterli direncin sa lanması için, yalıtkanların yüksek dirence, dü ük genle me katsayısına ve iyi termal dayanıklılı a sahip olması gereklidir. Bu 38 yalıtkanlar özellikle, iletim sistemlerinde, elektrik dü mesi, buji ve elektrik fırın rezistanslarında kullanılırlar. Seramikler en çok yüksek frekans yalıtkanları olarak kullanılırlar. Yüksek frekans yalıtkanlarının oldukça dü ük dielektrik sabitine ve kayıplara sahip olması istenir. 4.3 Yüksek Sıcaklık Porselenleri Yalıtkanlar ve elektrikli ısıtıcı elemanlarının veya direnç tellerinin dayandı ı ve destek elemanı seramiklerin seçiminde ilk dikkate alınan ey mekanik yük altında deformasyona u ramamaları, çalı ma sıcaklı ında yüksek yalıtım direnci ve termal oka dayanıklıklarıdır. Alı ılmı alçak /yüksek gerilim porselenleri tatmin edici de ildir. Çünkü, camsı bir faz ihtiva ederler. Bu da yalıtkanın deforme olmasına ve yüksek sıcaklıklarda dü ük yalıtım direnci göstermesine neden olur. Az veya çok gözenekli seramikler, az miktarda veya hiç camsı faz bulundurmadıkları için dü ük termal genle me katsayısı ve iyi ısı iletkenleri malzemeler olarak tercih edilirler. Çünkü bunların ısı ve ok karakteristikleri üstündür. Bu gruptaki üstün özellikler ta ıyan seramik ço unlukla kristal fazda olan kordierit (Mg2 Al2 Si5 O15 )' dir. Kordierit kristalleri, alüminyum silikat ve magnezyum silikat karı ı seramik kompozisyonlarının pi irilmesi sırasında olu urlar. Zeolit seramikleri ise yüksek sıcaklıklardaki yüksek yalıtkan dirençleri nedeniyle sık sık kullanılırlar. 39 5. ÇALI MADA YARARLANILAN MALZEME KARAKTERIZASYON YÖNTEMLER 5 1. Tane Boyutu Analizi Katı örneklerin parçacık boyutunu azaltmak için, belirli miktarda kırma ve ö ütme gerekir. Bu i lemler, numunenin bile imini kolaylıkla de i tirebildi i için tanecik boyutu gerekli alandan daha fazla küçültülmemelidir. Ö ütme i leminde olu an ısı,uçucu bile enlerin kaybına sebep olabilir. Ayrıca ö ütme katının yüzey alanını artırır ve böylece onun atmosferle reaksiyona girme olasılı ı artar. Örne in bir kayanın ö ütme i lemi sırasında demir içeri inin, +3 yükseltgenme basama ına yükseltgenmesinden dolayı %40 oranında azaldı ı görülür. Bir örne in su içeri i genellikle örnek tanecik boyutunun küçülmesiyle artar. Bunun nedeni ise artan yüzey alanının suyun daha fazla adsorplanmasına sebep olmasıdır. Kırma ve ö ütme sırasında ö ütücü yüzeyin mekanik olarak eskimesi ve a ınması sebebiyle ciddi kirlilik problemleri ortaya çıkabilir. Büyük topraklar içeren çok miktardaki örnekler için çeneli kırıcılar ve disk pülverizatörleri, orta büyüklükteki örnekler ve taneler için bilyalı de irmenler ve az miktarda maddeler için çe itli havan tipleri dahil çok çe itli aletler katıların tanecik boyutunu azaltmak için kullanılır. (Skoog and friends, 1996) 40 Tane boyutunun belirlenmesinde, elek analizleri kullanımları yanında sedimantasyon analizleri de uygulanarak 25 m ‘ den daha küçük tanecikleri belirlemek mümkün olabilir. Çok ince boyuttaki tanelerin boyut analizleri, andreasen pipet gibi basit yöntemlerle veya sedigraf gibi modern cihazlarla yapılabilir. (ÇEL K ve SABAH, 1998) 5.2. Asit ve Isıl Aktivasyonu Asit ile aktivasyon örneklerin ısıl kararlılı ını arttırdı ı için önemlidir. Asit aktivasyonu ile örne in yüzey alanını arttırma i lemi, bu tür mineralleri arıtma i lemidir. Örneklere yüksek asitlik derecelerinde aktivasyon i lemleri uygulamak gerekir. Örne in yapısı bozulabilir, örne in asit aktivasyon deneylerinde daha çok hidroklorik asit (HCI) veya nikrit asit (HNO3 ) kullanılır. Isıl aktivasyon ise örne in içerdi i fiziksel olarak adsorplanmı yüzey suyunun ve zeolitik suyun ısıl i lem uygulandı ında de i ik ısıl davranı lar göstererek yapıyı terk etmesi olayıdır. Bu çalı mada, zeolitin kanal yüzeylerinde adsorplanmı suyun yapıdan uzakla ması bakımından 100 0C - 120 0C gibi sıcaklıklarda ısıl aktivasyon i lemi uygulanmı tır. Çok yüksek sıcaklıklardaki ısıl aktivasyon, zeolitik suyun yapıyı terk etmesine ve yapının çökmesine neden olaca ı için çalı mada kullanılmamı tır. Isıl aktivasyon deneyleri, istenilen miktarda örne in istenilen sıcaklık aralı ında fırın içerisinde duruma göre belli bir süre tutulması ile gerçekle tirilir. Daha sonra örnekler desikatör içerisinde so umaya bırakılır. Numuneye önce asit aktivasyon daha sonra da ısıl aktivasyon uygulanır. 41 5.3. Yo unluk Ölçümleri Kütlenin hacme oranına yo unluk adı verilir ve E . 5.1 ile gösterilir. d= m V (5–1) Burada d, yo unlu u m, kütleyi ve V ise hacmi gösterir Genel olarak minerallerin yo unlukları kristalin, maddeyi olu turan atom veya iyonlarının atom a ırlı ına , örneklerin türüne, üretim yerindeki nem oranına ba lıdır. Ayrıca iyon yarıçapları da önemli rol oynar. yon yarıçaplarının büyümeleri, yo unlu un küçülmesine neden olur. Örne in elementel sodyumun yo unlu u elementel potasyumunkinden 1,7 defa daha büyüktür. NaCl ‘ün yo unlu u, KCl ' ün yo unlu undan daha büyüktür. Bunun nedeni, K+ un iyon yarıçapının Na+'nın iyon yarıçapından daha büyük olmasıdır. Katyon de erli inin artması, katyon yarıçapının küçülmesine ve yo unlu unun artmasına neden olur . Bu çalı mada, minerallerin yo unlukları piknometre adı verilen bir araç yardımıyla belirlenmi tir (DANIEL, H., 1982). Do al klinoptilolitin yo unlu u 2,005 g.cm–3 olarak hesaplanmı tır. 42 5.4 X-I INLARI SPEKTROSKOP S 5.4.1 Temel kavramlar Dalgaboyları 0.01 nm - 10 nm arasında de i en X-I ınları, W.C. Röntgen tarafından bo alım tüpleri ile çalı maları sırasında bulunmu ve özellikleri henüz bilinmedi i için X-I ınları olarak adlandırılmı tır. XI ınları, atomdaki iç kabuklarda olu turulan bo lu a, dı kabuk elektronunun geçi i sırasında yayılır. Dı kabuk elektronu, iç kabuktaki bo lu un olu turulmasından 10-12 - 10-14 saniye sonra bu bo lu u doldurur ve bu sırada yayılan ı ımanın enerjisi, iki kabuk arasındaki enerji farkına e it olur. ç kabuktaki elektron bo lu u çe itli yollarla olu turulabilir. Atom, yeterli enerjiye sahip taneciklerle bombardıman edilirse, bir iç kabuk elektronu atomdan uzakla tırılabilir ve böylece iç kabuk bo lu u olan bir iyon olu ur. Bu amaçla kullanılan tanecikler, genellikle elektronlar, protonlar veya alfa tanecikleridir. ç kabuktaki elektronunu atomdan uzakla tırmanın ikinci yolu, atomun yüksek enerjili X-I ınları ile etkile tirilmesidir. Son olarak, sadece radyoaktif elementlerde gözlenen bir olay ile de iç kabuk bo lu u olu turulabilir. Bu olayda çekirdek, bir iç kabuk elektronunu yakalar ve iç kabuk bo lu una sahip ve atom numarası bir birim daha küçük olan bir ba ka element olu ur. X-I ınlarının kimyasal analiz amaçları ile kullanılmasının önemli bir üstünlü ü, bunların absorpsiyonları ve emisyonları sırasında gözlenen spektral hat sayısının çok az olu u, dolayısıyla spektrumların basit olu udur. 43 5.4.2 X-I ınları Difraksiyonu Elektromanyetik ı ımanın dalga özelliklerinden biri kırınımdır. Bir ı ık demetinin çok küçük bir delikten geçerken ı ıma yolu üzerinde gerçekle en kırınım olayına benzer ekilde, X-I ınları da bir kristalin yüzeyinden saçıldı ında kırınıma u rar. X-I ını kırınımı için: (1) atom tabakaları arasındaki mesafe yakla ık olarak ı ın dalgaboyu (λ) ile aynı olmalıdır ve (2) saçılma yapan merkezler çok düzgün ve tekrarlanır bir düzende bulunmalıdırlar. X-I ınları demeti kristal yüzeyine θ açısı ile gönderildi inde, ı ımanın bir kısmı yüzey atomları ile etkile erek saçılır. Saçılmayan kısım ise kristal içine girerek ikinci tabaka atomları ile etkile ir ve yine bir kısmı saçılırken bir kısmı üçüncü tabakaya geçer. ekil 5.1 de görülen bu olaya X-I ınları difraksiyonu adı verilir. Kristal yüzeyine θ geli açısı ile gönderilen ı ıma B ve E noktalarındaki atomlar tarafından saçılmaya u ratılmaktadır. ekil 5.1 X- I ınlarının bir kristalde kırınımı 44 ki ı ın arasındaki yol farkı = DEC - ABC = EB - FB (5.2) Bu iki ı ının birbirini iddetlendirmesi için, n bir tamsayıyı göstermek ko ulu ile EB – FB = n λ (5.3) olmalıdır Bu ba ıntıdaki EB ve FB kristalin paralel iki düzlemi arasındaki mesafe (d) ve kırınım açısı (θ) cinsinden, EB= d d cos2 ve FB= sin θ sin θ (5.4) olarak hesaplanır ve yerine konursa, d d d − cos2 =n ve (1− cos2 )=n sinθ sinθ sinθ bu e itlikte 1− cos2 =2 sin2 (5.5) olarak alınırsa, Bragg e itli i olarak bilinen n =2 d sin ba ıntısı elde edilir. (5.6) 45 Paralel iki ı ın arasındaki yol farkı, kullanılan ı ı ın dalgaboyunun tam katları ise bu iki ı ın birbirine katılarak birbirini iddetlendirir. Bir kristalin yapısını aydınlatmak i çin X-I ınları Difraktometreleri (XRD) kullanılır. Difraktometrelerin çalı ma prensibi, bir kristal üzerine gönderilen X-ı ınlarının kırınımı açılarının ölçülmesi ilkesine dayanır. Difraktometrelerle tayin edilen kırınım açıları (θ),(5.6) Bragg e itli inde yerine konarak kristal düzlemleri arasındaki mesafeler hesaplanır. X-I ınları difraksiyonunun bir kimyasal analiz yöntemi olarak kullanılması 1912 yılında Von Laue tarafından önerilmi ve kristal yapılardaki atomların yerle imleri ve kristal tabakaları arasındaki uzaklı ın belirlenmesinde önemli bir yöntem haline gelmi tir. Von Laue tarafından ke fedildikten sonra, X-I ınları kırınımı bugüne kadar endüstri ve bilime çok önemli bilgi akı ı sa lamı tır. Örne in; kristal malzemelerin atomlarının geometrik düzeni (örgü yapısı) ve aralarındaki mesafe hakkındaki bilgilerin ço u do rudan kırınım çalı malarıyla tayin edilmi tir. Ayrıca bu tür çalı malar metallerin, polimerik malzemelerin ve di er katıların fiziksel özelliklerinin çok daha iyi anla ılmasına katkıda bulunmu lardır. 5.4.3 XRD Verilerinin ncelenmesi 5.4.4 XRD Ölçümlerinin Alınması Örneklerin x-ı ını kırınım desenleri, Rigaku marka RINT2000 model, Xı ınları cihazı ile gerçekle tirilmi tir. Kullanılan cihaz, voltajı 40 kV ve 46 çalı ma akımı 30 mA olan Cu K-Alfal x- ı ınları tüpü, sintilasyon sayıcısı, RINT 2000 geni açılı açıölçer ve standart bir örnek tutucusundan olu ur. Kullanılan x-ı ınlarının dalgaboyu ise 1,5418 angströmdür. X-ı ınları k ı r ı n ı m desenleri alınırken kullanılan ölçüm ko ulları ise tarama hızı 2 derece/dakika, tarama aralı ı 0- 40 derece ve tarama adımı 0,020 derecedir. Taramanın 0 ile 40 derece aralı ında yapılmasının sebebi, örne in 40-90 derece tarama aralı ında amorf yapı, 0-40 derece tarama aralı ında ise kristal yapı özelli i göstermesidir. Klinoplilolit örne i, kristal yapılıdır ve kristal sistemi de monokliniktir. 5.4.5 Monoklinik Kristal Yapının Birim Hücre Parametrelerinin Elde Edilmesi ekil 5.2 de basit monoklinik bir yapı görülmektedir. Burada a,b ve c hücrenin kristallografik eksenleri adı verilen vektörlerin, kendi uzunluklarıdır. , ve ise a, b ve c kenarları arasındaki açılardır. Bu uzunluklar ve açılar birim hücrenin latis sabitleri (latis parametreleri) adını alır. Monoklinik yapıda, eksenler birbirine e it de ildir. açıları 900, ve açısı ise 900 den farklı de ere sahip olan herhangi bir açıdır. Bu (hkl) düzlem takımı içinde kom u iki düzlem arasındaki dhkl mesafesi, monoklinik yapı için u denklemle bulunur: 2 (1/dhkl )=((h2/a2sin2 )+(k2/b2 )+12/c2sin2 )-(2hlcos /acsin2 ) (5.7) 47 Monoklinik yapının birim hücresinin V hacmi ise V=abcsin (5.8) dir. (TAYLOR and ZAFERITOS, 1996) ekil 5.2 Basit monoklinik yapı 5.4.6 Zeolitlerdeki X-I ını Kırınım Çalı maları Kristal malzemeler için kırınım deneyleri, yapı karekterizasyonu için en güçlü araçlardır. Geni bir uygulama alanları oldu undan dolayı, Xı ını kırınım deneyleri yapı analizleri için, nötron ve elektron kırınım deneylerinden daha önemli ve bilgi vericidir (LINARES and friends, 2000) Zeolit laboratuarlarında, toz kırınım verileri ekseriyetle yeni sentezlenmi zeolitleri belirlemek ve uygulanan herhangi bir i lemin 48 etkilerini denetlemek için kullanılır. Her iki durumda da ölçülen desenler, zeolitler için hazırlanmı olan International Centre for Diffraction Data (ICDD) ile kar ıla tırılır. Bu kar ıla tırmalar, e er veri alma ve örnek hazırlama ko ulları farklıysa, zeolitler için o kadar kolay de ildir. Pik durum bilgisi, 2θ de eri yerine dhkl de erleri terimi ile verilir. Çünkü dhkl de erleri, kullanılan x-ı ını dalga boyundan ba ımsızdır (CONCEPTION.and friends, 2000). Mumpton, höylandit ve klinoptilolitin XRD çizgilerinin iddetleri konusunda literatürde belirgin farklılıklar oldu unu ve bu farklılıkların, örnekteki parçacıkların tercih etti i yönelmeden kaynaklandı ını ileri sürmü tür. Bu konuda yapılan çalı malarda farklılıkların oldu u ancak numune yönelmesinden ba ımsız oldu u görülmü tür. Bazı olası yapısal farklılıklar, numunelerin hidrojen ve amonyum formlarında gözlenmi tir. Zeolitler, kristal yapılı oldu u için kırınım yöntemleri özellikle de xı ını kırınım yöntemi, atomik seviye yapısal karakterizasyonu yani birim hacimdeki atom sayılarının belirlenmesi için önemlidir. Yapısal karakterizasyon için bilgisayar simülasyonu ise gittikçe artan bir önem kazanmaktadır (RIVERA-GARZA and friens, 2000). X-ı ınları cihazının aldı ı x-ı ını kırınım desen verileri, bu desenleri yorumlamak için yazılmı olan programın yüklü oldu u bilgisayara gönderilmekte, gönderilen bu verilerden Bragg yasası yardımıyla dhkl hesaplanmakta ve 2θ de erleri, iddetleri I/Io oranları ve dhkl de erleri pik kayna ı ba lı ı altında verilmekledir. X-ı ınları kırınım desenini olu turan piklerin, hangi malzemelere kar ılık geldi i, bilgisayar programının hafızasında kayıtlı olan ASTM kartları ile bilgisayar tarafından kar ıla tırılarak 49 belirlenmekte ve sonuçlar nitel analiz ba lı ı altında verilmekledir. Bu çalı mada kullanılan x-ı ınları cihazı da bu özelliklere sahiptir. Cihazın hesaplayarak verdi i dhkl de erlerinden yararlanarak klinoptilolit için hazırlanmı olan ASTM kartından hkl de erleri belirlenir ve monoklinik yapı çin E .(5-7) kullanılarak a,b ve c kenarları ve Klinoptilolitin birim hücre bile enleri, açısı hesaplanır. x-ı ınları kullanılarak belirlenebilir. Bu belirlemeler sonucunda Klinoplilolit yapısında Si, Al, Fe, Mg, Ca, Na ve K atomlarının bulunabilece i görülmü tür ve Si/Al oranı 4,1 ile 4,9 olarak bulunmu tur. Küba' nın orta kesiminde yer ulan Villa Clara' da ki yataklarından sa lanarak, safla tırılan do al klinoptilolitin Tasajeras XRD incelenmesi sonucunda %66 höylandit-klinoptilolit, 4 mordenit, %10 quartz, %16 anortit, %3 magnezyum alimino silikat içerdi i görülmü tür. 5.4.7. Birim Hücre Parametrelerinin Belirlenmesi ekil 5.3 de do al klinoptilolitin XRD spektrumu görülmektedir. Bu spektruma ait olan, 2θ, dhkl ve I/Io ba ıl iddeti gibi bazı pik de erleri, çizelge 5.1 de ve çizelge 5.2 de verilmi tir. Örneklerin birim hücre hacimlerindeki farklılıklarının yorumlarının kimyasal analiz sonuçlarından hareketle hesaplanan iyon de i im yüzdelerinin bulunmasından sonra yapılması yerinde olacaktır. Çizelge 5.3 de ise yalnızca örneklerin birim hücre parametreleri ve birim hücre hacim de erleri verilmektedir. 50 Çizelge 5.1 Do al klinoptilolitin XRD spektrumundaki bazı piklerin de erleri Pik 2 (derece) d hkl hkl I / I0 (angström) Numarası 25 22,46 3,9553 400 100 26 22,74 3,9072 240 60 2 11,18 7,9077 200 54 34 26,02 3,4216 2 2 -2 41 45 30,20 2,9742 151 41 Çizelge5.2Klinoptilolitin Na formunun XRD spektrumundaki bazı piklerin de erleri Pik 2 (derece) Numarası dhkl hkl I / I0 (angström) 2 9,860 8,9632 020 100 12 22,480 3,9518 400 52 13 22,780 3,9004 240 32 3 11,180 7,9077 200 24 26 30,120 2,9646 151 24 17 26,040 3,4190 2 2 -2 18 22 28,160 3,1663 4 2 -2 16 8 17,340 5,1099 111 14 51 Çizelge 5.3 Klinoptilolitin numunelerin birim hücre paremetreleri, hacimleri ve ac düzlemleri Numune Adı a(Å) b(Å) c(Å) β (derece) Ac V(Å) 3 Düzlemi (Å) 2 Do al klinoptilolit 17,748 17,975 7,406 116,95 2106,08 131,4417 Na- klinoptilolit 23,004 17,926 8,365 136,595 2370,308 192,4377 Ca- klinoptilolit 18,071 17,963 7,498 117,503 2158,856 135,4926 Li- klinoptilolit 17,628 17,926 7,393 116,064 2098,603 130,323 Cd- klinoptilolit 17,797 17,999 7,406 116,96 2114,531 131,8 Cu- klinoptilolit 16,027 17,999 6,628 98,879 1917,568 107,8332 K- klinoptilolit 17,752 17,999 6,990 116,775 1993,97 124,0826 Pb- klinoptilolit 17,959 17,927 7,468 117,143 2139,543 134,1222 NH4 klinoptilolit 17,645 17,926 7,399 116,189 2100,084 130,571 Klinoptiloliti olu turan dört, be , altı halkalı dörtyüzlü katmanlar ac düzlemi üzerinde bulunup birbirlerine oksijen köprüleriyle ba lanırlar. Her bir örnek için bulunan birim hücre parametreleri, birim hücre hacimleri ve ac düzlem de erlerinin belirlenmesinde ayrıca yardımcı olmaktadır.Her bir numunenin ac düzlemi ile V birim hücre hacmi kar ıla tırıldı ında birim hücre hacminin yükselmesiyle birlikle ac düzlemi de Å 2 cinsinden büyümektedir. Hazırlanan formlarda yapıya giren atomların yapının özelli ini pek bozmadan yapıya girdikleri görülür. Bu durum Tevfik Ünaldı tarafından yapılan çalı ma ile uyumludur.(ÜNALDI T., 1995) 52 ekil 5.3 Do al Klinoptilolitin XRD Spektrumu 53 ekil 5.4 Sentetik Zeolit 13X ‘in XRD Spektrumu Sentetik zeolit örneklerle, do al zeolitlerin yapısal özelliklerinin kar ıla tırılması için sentetik zeolit örne e ait XRD spektrum e risi ekil 5.4 de verilmektedir( K Z, R.,1999). Bu spektrum 150 0C de vakumda 24 saat ısıtılarak nemi alınmı örne in karakteristik dhkl sabitlerinin, ASTM (1972) listelerinde Tablo 11–590 da verilen de erleri ile uyu tu unu göstermektedir. 54 6. ZEOL TLER N D ELEKTR K ÖZELL KLER N N NCELENMES 6.1. Materyal ve Metod Bu çalı mamızda do al klinoptilolit ve sentetik zeolitin 63 µm çapından daha küçük olan toz formları kullanılmı tır. Örneklerden her seferinde 5 gram numune alındı ve 3 cm çaplı çelik disk içinde ~10 tonluk bir kuvvet altında silindirik pelletler hazırlandı. Ölçüden önce zeolit pelletlerin her biri ayrı ayrı, oda sıcaklı ında (20 oC) , 100 oC ve 150 oC ‘lik sıcaklıklarda hava ortamında ~21 saat pi irildi. Hazırlanan pelletler TF 1245 Q - metre ölçüm cihazının (Circuit Magnification Meter, Marconi Instruments) bünyesinde kondansatör levhaları arasına yerle tirildi. Zeolitlerin dielektrik sabiti ve tan kayıp tanjantı de erleri Q – metre ölçüm cihazına ba lı TF 1246 osilatörü kullanılarak 30 kHz ile 50 MHz frekans aralı ında, de i ik frekans de erleri için ölçüldü. Ölçümler en az iki kez tekrarlandı. Do al ve sentetik zeolitin , ve tan de erlerinin frekans ve pi irme sıcaklı ı ile nasıl de i ti i incelendi. 6.2 Zeolitlerin Dielektrik Özellikleri Zeolitler, dielektrik malzemelerdir. Dielektrik malzemelerde de bir elektriksel iletkenlik söz konusudur. Fakat bu elektriksel iletkenlik metal ve yarı iletkenlerde görülen elektriksel iletkenlikten farklıdır. Elektriksel 55 iletim ele alınan maddedeki yük ta ıyıcıların do asına ba lı olarak çe itli farklılıklar gösterir. Elektriksel iletimin temel türleri elektronlar yolu ile iletim ( metalik letim) , iyonlar yolu ile iletim( iyonik iletim), moliiyonik iletim ( elektroforotik letim) ve birle ik iletimdir. Moliiyonik ve iyonik iletimde kütle transferi söz konusudur. Metalik iletimde ise akım ne kadar arttırılırsa arttırılsın kütle ta ınması söz konusu de ildir. Elektronlar yoluyla iletimde kütle artı ı olmaz. letken ve yarı iletkenlerde bu tip elektriksel iletkenlik gözlenir. Yalıtkan malzemelerde moliiyonik ve/veya iyonik iletim söz konusudur. Kolloidal sistemlerde görülen moliiyonik iletimde ta ıyıcılar moliyon adı verilen, yüklü molekül gruplarıdır. Kolloidal sisteme elektrik alan uygulandı ında, moliyonları harekete geçer, yani elektroforez adı verilen olay meydana gelir. yonik iletimde ise ta ıcıyılar, iyonlar yani pozitif veya negatif yük ta ıyan atom veya atom gruplarıdır. yonik iletkenlik, kristal yapılı dielektriklerde ve amorf yapılı olan seramiklerde de gözlenir. Birle ik iletim ise aynı anda birden fazla iletimin meydana geldi i durumdur. (SMITH, W.F.,1990) Zeolitlerde görülen elektriksel iletim, zeolit yapıdaki katyonların göçünden ortaya çıkan iyonik iletimdir(ABDOULAYE and friends,2000). Zeolitlerin yapılarında hareketli olan katyonlar vardır. Bu katyonlar, bo luk içindeki bölgelerde, kanal çeperlerinde ve serbest olarak su molekülleri ile birlikte bulunabilir (SZASZ and LISZI, 1991). Elektriksel iletkenlik, zeolit yapıdaki kanalların ve katyonların çapına ba lıdır. letkenlik katyon yarıçapının büyümesi ile azalır. S.R. Shannigrahi ve arkada ları tarafından yapılan bir çalı mada ba ıl 56 dielektrik sabitinin de erinin, katyonların konumlarındaki yapısal düzensizlik ve iyon yarıçaplarının de i mesi ile de i ti i sonucuna varılmı tır. Aynı çalı mada, zeolite K+ katkılandı ı zaman ba ıl dielektrik sabiti de erinin arttı ı görülür (SHANNIGRAHI and CHOUDHARY, 2000). Dü ük sıcaklıklarda (<350 oC ) iletim iskelet yapıya yerle mi olan katyonlara ba lıdır. Zeolit X ve Y ‘ nin tek de erlikli katyonik formlarında (Li+, K+, Na+, Rb+, vb.) iletkenlik daha büyük de erdedir. Nedeni zeolit yapıya bu katyonların gev ek ba lı olmasıdır. Ayrıca polar olmayan moleküllerden N2 , zeolit NaX ‘ e adsorplanarak, zeolitin elektriksel iletkenli i incelenirse elektriksel iletkenli inin azaldı ı görülür. Bunun nedeni azot moleküllerinin, çok daha güçlü ekilde yapıya ba lanmasıdır. M.Kessle ve J.C. Mougenel tarafından yapılan bir çalı mada ise ofredit, eriyonit ve zeolit T ‘nin, iyon de i imi ile potasyum formları elde edilmi ve elektriksel iletimi incelenmi tir. Elektriksel iletkenlikte, eriyonit ve ofreditin gözenek çapının ve kanal sisteminin etkili oldu unun sonucuna ula ılmı tır (KESLER and MOUGENEL,1991). R.A. Schooheydt tarafından yapılan bir çalı mada ise susuz zeolit X ve Y ‘deki iyonik iletimin süper kafes katyonlarına ba lı oldu u sonucu elde edilmi tir. Bu çalı mada iyon de i imi ile Na+ iyonunun yapıdan uzakla tı ı ve yerine La+3 ‘iyonunun girdi i görülmü tür. letkenlik incelendi inde, elektriksel iletimin iyonik iletim oldu u iletkenli in de i ti i ve iletkenli in yapıdaki de i ebilir ve kısmen de süperkafesteki iyonların hareketine ba lı oldu u sonucuna ula ılmı tır (SCHOONHEYDT, R.A.,1980). 57 Abdoulaye ve arkada ları tarafından yapılan fojasitin dielektrik özellikleri isimli ba ka bir ara tırmada ise, iletkenli in yapıdaki gev ek ba lı katyonların hareketinden kaynaklandı ı, iletimini iyonik oldu u ve dielektrik özelliklerinin adsorplanmı suyun miktarına oldukça ba lı oldu u görülmü tür. Hidratlı zeolitlerde iki relaksasyonun ortaya çıkması de i ebilir katyonlara, su moleküllerine ve Maxwell – Wagner etkisine atfedilir. Di er iyonik kristal katılar ile kar ıla tırıldı ında zeolitler yüksek elektriksel iletkenli e sahiptir. Bu iletkenlik de i ebilir katyonların hareketlili inden kaynaklanır. letkenlikleri iyonik karakterdedir. Bütün uygulama sıcaklıklarında zeolit NaX in zeolit NaY den daha iletken oldu u görülür. Bunun sebebi zeolit NaX in zeolit NaY den daha fazla Na+ iyonu içermesidir (61 ‘e kar ın 81 de i ebilir katyon). Si/Al oranı arttı ı zaman, birim hacim ba ına dü en negatif yüklerin sayısında bir azalma olu ur ve negatif yükler arasındaki uzaklık daha büyük olur. ki relaksasyon, aynı türlerden kaynaklanmaz. M(3) bölgesi katyonları yüksek frekansta görülen relaksasyona ve M(2) bölgesi katyonları ise dü ük frekansta görülen relaksasyona neden oldu u kabul edilir. T. Ohgushi ve S. Kataoka tarafından NaZSM – 5 zeolitinin dielektrik özellikleri incelenir. Bu çalı mada tan ‘nın frekansa ba lı grafi i çizdirilince iki kayıp pikinin ortaya çıktı ı görülür. Bu kayıp piklerinin Na+ katyonundan ve absorbsiyon suyundan kaynaklandı ı eklinde yorumlanır. Zeolitlerdeki de i ebilir katyonlar, çatı iyonlarından daha 58 zayıf ba la ba lıdır. Bu nedenle daha hareketlidir. Hareketli olan iyon çok az dielektrik sinyale katkıda bulunur. De i ebilir katyonların çatıdaki iyonlara göre dielektrik sinyaller bakımından daha etkili oldu u görülür. Ba ka bir deyi le, çok zayıf ba lı katyonlar güçlü ba lı olanlardan daha çok iletime katkıda bulunur. M(1) bölgesi, M(2) bölgesinden daha zayıf ba lıdır. Polar moleküller, zeolitlerde katyonlar üzerinde güçlü ve büyük dielektrik etkiye sahiptir. Bu etki katyonların zeolit içindeki konumlarına da ba lıdır(ROQUE and friends, 1990). R.Raque Malherbe ve M. Hernandez Velez tarafından yapılan çalı mada susuzla tırılmı Na –höylandit, Ca - höylandit ve Na- mordenitin dielektrik özellikleri incelenmi tir. Bu çalı ma sonucunda farklı yapısal bölgeler arasındaki katyonik göçün iletkenli e neden oldu u görülmü tür. S.R. Shannıgrahi ve arkada ları tarafından yapılan bir çalı mada ba ıl dielektrik sabitinin de erinin de i mesinin nedenleri katyonların yerle me sırasındaki yapısal düzensizli i ve iyonik yarıçaplarının de i ik olması eklinde sıralanmı tır. Bu çalı mada zeolite, K+ katkılandı ı zaman ba ıl dielektrik sabiti de erinin arttı ı görülür. M.B. Sayed tarafından yapılan bir çalı mada ac iletkenlik a a ıdaki ekilde ifade edilir(SAYED, M.B.,1992). ac = 2 f (6–1) 59 6.3 Dielektrik Ölçüm Sonuçları Do al ve Sentetik Zeolit Örneklerin, ba ıl dielektrik sabitlerinin ( ), kayıp tanjantlarının (tanδ) ve dielektrik kayıplarının ( ) oda sıcaklı ı ile 150 oC sıcaklık aralı ında ve 0,3–42 MHz frekans aralı ındaki,frekansa ba lı de i imleri incelendi.De erler Çizelge 6.1 ve Çizelge 6.2 de Do al klinoptilolit ve Çizelge 6.3 de Sentetik zeolit için verilmi tir. Bu sonuçlar a a ıdaki gibi yorumlanmı tır. 6.3.1 Do al Klinoptilolit Do al klinoptilolitin ba ıl dielektrik sabitinin ( ) frekans ile de i imi çe itli sıcaklıklarda incelendi i zaman ( ekil 6.1) yapılacak ilk tespit, nun oda sıcaklı ı civarında ve 8,3 MHz de 6,43 gibi bir de er aldı ıdır ki, bu sonuç (Van Hippel, 1953) in genel de erlendirmesindeki 6–7 de er ile uyumlu olu u gibi ( zci, E., 2001) in ölçüm sonuçlarına yakla ım göstermektedir. Aradaki %20 lik farkın örneklerin ölçüye hazırlanması kullanılan yöntemden, tabletlerin hazırlanmasında ba layıcı kullanılmamasından ileri geldi i dü ünülmektedir (ZIPKIN,H.,2004) 60 ekil 6.1 Do al Klinoptilolitin ekil 6.2 Do al Klinoptilolitin de erlerinin frekansla ve sıcaklıkla de i imi de erlerinin frekansla de i imi 61 ekil 6.3 Do al Klinoptilolitin tanδ de erlerinin frekansla de i imi ekil 6.1 ile Çizelge 6.1 ve 6.2 incelendi i zaman, Örne in sıcaklı ı farklı olsa bile, geni frekans aralı ında (0,3–42 MHz) artan frekans ile de erlerinin büyük bir azalma gösterdi i görülmektedir. Ancak de i imin, Örne in sıcaklı ı arttıkça daha dar bir deki bu aralı ında oldu u tespit edilmi tir. Ayrıca belli bir frekans de erinde (15.5 MHz) nün de eri gözlendi inde oda sıcaklı ında 5.74,100 oC de 4, 25 ve 150 oC de 4,00 oldu u görülür ki sıcaklık arttıkça dü mektedir. Ba ıl dielektrik sabiti ( ) nün de i iminin bu ekilde olması, do al klinoptilolitin polar yapıda oldu unu gözeneklerdeki yorumlanabilir. göstermesinin serbest suyun yanında, azaldı ının sıcaklık bir yükseldikçe sonucu olarak 62 Do al klinoptilolitin kayıp tanjantının (tanδ) frekans ile de i imi, çe itli sıcaklıklarda incelendi i zaman ( ekil 6.3) kayıp tanjantının artan frekans ile düzgün bir ekilde dü tü ü ve bu dü ü ün alçak sıcaklıklarda daha hızlı oldu u gözlenmi tir. ekil 6.2 de dielektrik kayıp de erlerinin frekans artı ı ile olan benzer de i im göstermesini de göz önüne alınca tanδ nın bu tür davranı göstermesinin sebebini, bu geni frekans aralı ında ϕ faz açısının artı ına ba layabilece imiz sonucunu çıkarabiliriz. Yüksek frekans bölgesinde ve yüksek sıcaklıkta bu kayıp tanjantı de erinin (1,0-2,0) de erleri arasına dü tü ü gözlenmektedir. Bu sonuç yüksek frekanslarda ve sıcaklık arttıkça kutuplanmanın azaldı ının bir göstergesi olarak yorumlanmı tır. 6.3.2 Sentetik Zeolit Sentetik Zeolit 3A ile yaptı ımız bu ölçümlerimizin esas amacı, bu çalı mamızın ana kısmını olu turan do al zeolitlerin dielektrik davranı ları ile kar ıla tırmaktan ibarettir. Aynı metod ve aynı fiziksel artlarda yapılan sentetik Zeolit dielektrik ölçümlerinin sonuçları a a ıdaki gibi de erlendirilmi tir. Sentetik zeolitin ba ıl dielektrik sabitinin ( ) frekansı ile de i imi çe itli sıcaklıklarda incelendi inde ( ekil 6.4) ve (Çizelge 6.3) de erlerinin, do al zeolitlere nazaran daha yüksek frekans aralı ında tespit edildi i ve literatür verilerine göre 6-7 arasında beklenen de erinin örne in yüksek sıcaklıktaki durumunda elde edildi i görülmektedir. Bu sonucun sentetik zeolitlerin kristal yapılarındaki yerle ik su miktarının, ancak daha yüksek sıcaklık ve yüksek frekanslarda de i tirebilece i eklinde yorumlanabilir. 63 ekil6.4 Sentetik Zeolitin de erlerinin frekansla ve sıcaklıkla de i imi ekil6.5 Sentetik Zeolitin de erlerinin frekansla ve sıcaklıkla de i imi 64 ekil6.6 Sentetik Zeolitin tanδ de erlerinin frekansla ve sıcaklıkla de i imi Ayrıca belli bir frekans de erinde (15,5 MHz) de eri gözlendi inde oda sıcaklı ında 9,24, 100 oC de 7,07 ve 150 oC de 5,55 oldu u görülürki, do al zeolitlerdeki gibi sıcaklık arttıkça azalmaktadır. Bu de erlerin do al zeolitlere göre daha büyük çıkmasının nedenide, sentetik zeolitlerin daha polar yapıda ve kimyasal formülleri incelendi inde kristal yapı içinde yerle ik suyun sentetik zeolitlerde daha fazla (27 H2O) olmasına ba lanabilir. Sentetik Zeolitin kayıp tanjantının frekansı ile de i imi çe itli sıcaklıklarda incelendi i zaman ( ekil 6.6) ve nün de i imlerine paralel olarak artan frekans ile kayıp tanjantının yüksek sıcaklık ve yüksek frekanslarda daha hızlı bir dü ü gösterdi i ve bu de erlerin, bu bölgede (2,0–3,0) de erleri arasına dü tü ü gözlenmektedir. Bu sonuç 65 yüksek frekanslarda ve sıcaklıktaki artı a ba lı olarak kutuplanmasının do al zeolitlere nazaran daha da azaldı ının göstergesi olarak yorumlanabilir. 66 Çizelge6.1 Do al Klinoptilolitin oda sıcaklı ındaki dielektrik ölçüm sonuçları KL NOPT LOL T Oda Sıcaklı ında 2. Ölçüm 1. Ölçüm f(MH z) tan f(MH z) 3. Ölçüm tan f(MH z) Ortalama tan f(MH z) tan 42 5.25 18.43 3.51 41.8 4.94 16.80 3.40 42 5.30 20.78 3.92 41.87 5.16 18.67 3.61 18.5 5.85 24.69 4.22 18.5 5.36 21.44 4.00 18.5 5.79 26.05 4.50 18.5 5.66 24.06 4.24 15.3 5.77 28.10 4.87 15.3 5.59 23.09 4.13 15.3 5.85 27.85 4.76 15.3 5.74 26.35 4.59 11.9 6.27 32.67 5.21 12 5.92 26.52 4.48 11.9 6.06 31.99 5.28 11.97 6.08 30.39 4.99 8.3 6.43 35.30 5.49 8.3 5.98 28.58 4.78 8.3 6.36 35.93 5.65 8.3 6.26 33.27 5.31 5.9 6.77 40.82 6.03 6 6.36 32.25 5.07 5.9 6.86 42.67 6.22 5.97 6.66 38.58 5.77 3.8 7.27 47.11 6.48 3.8 6.79 41.15 6.06 3.8 7.70 50.59 6.57 3.8 7.25 46.28 6.37 2.64 7.17 47.82 6.67 2.64 7.17 47.82 6.67 67 o o Çizelge 6.2 Do al Klinoptilolitin 100 C ve 150 C deki dielektrik ölçüm sonuçları KL NOPT LOL T 100 oC 1. Ölçüm 2. Ölçüm Ortalama f(MHz) ε ε tan f(MHz) ε ε tan f(MHz) ε ε tan 42 18.7 15.5 12 8.4 6 3.83 2.67 2.2 1.86 1.3 1.17 0.82 0.6 3.82 4.00 4.16 4.62 4.58 4.71 4.98 5.13 5.25 5.53 5.77 5.77 6.27 6.59 6.72 8.92 8.78 11.69 14.38 16.81 18.18 20.67 22.10 24.17 27.23 30.93 36.24 41.39 1.76 2.23 2.11 2.53 3.14 3.57 3.65 4.03 4.21 4.37 4.72 5.36 5.78 6.28 42 18.7 15.5 12 8.4 6 3.83 2.67 2.2 1.86 1.3 1.17 0.82 0.6 4.06 4.27 4.34 4.70 4.70 4.84 5.03 5.35 5.40 5.58 5.70 5.98 6.43 6.68 9.18 11.61 12.07 12.74 13.96 16.12 18.86 21.61 24.52 24.83 28.44 32.95 38.45 45.09 2.26 2.72 2.78 2.71 2.97 3.33 3.75 4.04 4.54 4.45 4.99 5.51 5.98 6.75 42 18.7 15.5 12 8.4 6 3.83 2.67 2.2 1.86 1.3 1.17 0.82 0.6 3.94 4.14 4.25 4.66 4.64 4.78 5.00 5.24 5.33 5.56 5.74 5.88 6.35 6.64 7.95 10.27 10.43 12.22 14.17 16.47 18.52 21.14 23.31 24.50 27.84 31.94 37.35 43.24 2.01 2.48 2.45 2.62 3.06 3.45 3.70 4.04 4.38 4.41 4.86 5.44 5.88 6.52 KL NOPT LOL T 150 oC 1. Ölçüm 2. Ölçüm Ortalama f(MHz) ε ε tan f(MHz) ε ε tan f(MHz) ε ε tan 42 18.7 15.5 12.1 8.4 6 3.85 2.68 2.2 1.88 1.32 1.18 0.825 0.6 0.37 3.63 3.79 3.86 4.04 4.09 4.17 4.28 4.39 4.54 4.59 4.71 4.85 5.09 5.19 5.41 2.25 5.69 6.87 7.72 9.20 10.51 10.40 12.64 14.44 16.07 16.67 18.24 20.67 25.28 30.40 0.62 1,50 1,78 1,91 2,25 2,52 2,43 2,88 3,18 3,50 3,54 3,76 4,06 4,87 5,62 42 18.7 15.5 12.1 8.4 6 3.85 2.68 2.2 1.88 1.32 1.18 0.825 0.6 0.37 4,00 4,06 4,13 4,23 4,27 4,46 4,49 4,74 4,84 5,08 5,24 5,29 5,46 5,98 6,27 8,36 8,77 9,00 9,86 9,52 11,33 10,82 14,50 16,41 18,14 20,70 22,11 26,04 30,14 36,55 2,09 2,16 2,18 2,33 2,23 2,54 2,41 3,06 3,39 3,57 3,95 4,18 4,77 5,04 5,83 42 18.7 15.5 12.1 8.4 6 3.85 2.68 2.2 1.88 1.32 1.18 0.825 0.6 0.37 3,82 3,93 4,00 4,14 4,18 4,32 4,39 4,57 4,69 4,84 4,98 5,07 5,28 5,59 5,84 5,31 7,23 7,94 8,79 9,36 10,92 10,61 13,57 15,43 17,11 18,69 20,18 23,36 27,71 33,48 1,36 1,83 1,98 2,12 2,24 2,53 2,42 2,97 3,29 3,54 3,75 3,97 4,42 4,96 5,73 68 Çizelge 6.3 Sentetik Zeolit örne inin farklı sıcaklıklarda dielektrik ölçüm sonuçları SENTET K ZEOL T 3A Oda Sıcaklı ında 1. Ölçüm 1. Ölçüm Ortalama f(MHz) ε ε tan f(MHz) ε ε tan f(MHz) ε ε tan 41.4 7.45 33.67 4.52 41.2 8.07 41.96 5.20 41.3 7.76 37.82 4.86 18.3 8.67 54.45 6.28 18.3 9.08 63.47 6.99 18.3 8.88 59.96 6.64 15.2 8.94 60.52 6.77 15.1 9.54 68.43 7.17 15.15 9.24 64.48 6.97 SENTET K ZEOL T 3A 100 oC 1. Ölçüm 1. Ölçüm Ortalama f(MHz) ε ε tan f(MHz) ε ε tan f(MHz) ε ε tan 41.7 6.30 20.79 3.30 41.6 6.52 23.73 3.64 41.65 6.41 22.26 3.47 18.5 6.74 29.86 4.43 18.5 6.99 32.36 4.63 18.5 6.87 31.11 4.53 15.3 6.90 33.47 4.85 15.3 7.24 36.34 5.02 15.3 7.07 34.91 4.94 11.9 7.42 38.51 5.19 11.9 7.72 41.92 5.43 1.9 7.57 40.22 5.31 8.3 7.62 46.25 6.07 8.25 8.17 49.02 6.00 8.28 7.90 47.64 6.04 5.9 8.51 52.93 6.22 5.9 9.05 54.66 6.04 5.9 8.78 53.80 6.13 3.78 8.79 55.20 6.28 3.78 8.79 55.20 6.28 SENTET K ZEOL T 3A 150 oC 1. Ölçüm f(MHz) 42 18.6 15.4 12 8.4 6 3.8 2.65 2.2 ε 4.85 5.34 5.55 5.71 5.95 6.49 6.81 7.06 7.60 ε 12.80 17.25 21.25 25.18 30.88 37.25 44.87 51.68 54.95 tan 2.64 3.23 3.83 4.41 5.19 5.74 6.59 7.32 7.23 69 7. SENTET K ZEOL TLER N TEMEL MANYET K ÖZELL KLER N N DE ERLEND R LMES Son yıllarda yapısal ve ısıl özellikleri yanında, elektrik ve manyetik özellikleri üzerinde birçok çalı ma yapılmı olan sentetik zeolitlerin manyetik süseptibilitelerinin de i ik fiziksel artlarda incelenmesi yapılmı tır. Bu amaç için elimizde mevcut olan sentetik zeolit 3A ve 13X türleri ele alınmı tır (Breck, D.W. 1964). Zeolitlerin X ve A türlerinin yüksek iyon de i tirici özellikleri yanında, manyetik özelliklerine, sıcaklı ın ve (Edwars, P.R manyetik et alan Al., iddetinin 1984), (Ucun etkileri F., son et Al., yıllarda 1992), (Goto, T,., et Al., 1993), (Horikawa, Y., et Al., 1996) gibi bir çok çalı macı tarafından incelenmi tir. Bu çalı maların ı ı ı altında, zeolit 3A ve 13X türlerinin manyetik süseptibilitelerinin dört farklı fiziksel ko ulda de erlendirilmesi amacı ile bölümümüzde ölçümler yapılmı tır ( kiz, R., 1999). GOUY metodu kullanılarak, oda sıcaklı ında zeolit örneklerin, manyetik alanın de i ik de erlerinde manyetik süseptibilitelerinin de erlendirilmesine yarayan net e rileri çizilmi tir. ekil 7.2 ise 3A ekil 7.1 13X' in, türünün e rilerini temsil etmektedir. Bu e rilerde (1) nolu olanlar sentetik zeolitlerin do al hallerinin, (2) nolu olanlar de 24 saat kurutularak nemlerinin alınmı hallerinin, vakumda 150 0C ' (3) nolu olanlar Cu2+ iyonu katılmı ve(4) nolu olanlarda Fe3+ iyonu katılmı hallerinin manyetik özelliklerinin ifade etmektedir. 70 ekil 7.1 Sentetik zeolit 13x in oda sıcaklı ında manyetik süseptibilitesinin dört farklı fiziksel durumda de erlendirilmesini sa layan e riler. 71 ekil 7.2 Sentetik zeolit 3A 'nın oda sıcaklı ında manyetik süseptibilitesinin dört farklı fiziksel durumda de erlendirilmesini sa layan e riler. 72 ekil 7.1 ve 7.2 'deki e rilerin tek tek sayısal de erlendirilmesi sonucu 13x ve 3A türlerinin ortalama manyetik süseptibilite katsayıları hesaplanmı tır. Bu hesaplamalar sonucunda 13x ve 3A türlerinin oda sıcaklı ında dört de i ik fiziksel durumda manyetik süseptibilitesinin toplu de erlendirilmesi çizelge 7.1 'de verilmi tir. Çizelge 7.1. Sentetik zeolit 13x ve 3A türlerinin oda sıcaklı ında ce dört farklı fiziksel durumda ortama farklı manyetik süseptibilite katsayıları (χort ) -6 χort (x10 cgc) Sentetik Zeolit Do al Hal Nemi Alınmı 2+ Cu iyonu a ılanmı 3- Fe iyonu a ılanmı 13x 0.366 0.411 0.438 1.152 3A 0.821 0.874 1.034 3.486 Sentetik zeolit 13x ve 3A için elde etti imiz bu χort de erlerinin öncelikle, (2.4) ve (2.5) ba ıntıları ile verilen hidratize birim hücrelerinin kimyasal içeri inde de erlendirdi imizde; sahip oldukları Na+ ve K+ katyonları ve su molekülleri sayıları açısından, nemi alınmı hallerdeki χort de erlerinin literatürdeki (Goto, T., et Al, 1993). (Horikawa, Y., et Al, 1996) ve (Mulay, L. N., 1963) gibi çalı macıların yorumları ile uyumlu oldu u saptanmı tır. Sentetik zeolit 13x ' in Cu2+ ve Fe3+ iyonları katılmı durumlarındaki χort de erlerini ele aldı ımızda; Cu2+ iyonlarının manyetik süseptibiliteye katkısının çok küçük olmasını, metalik halde diamanyetik olan bakırın Cu2+ iyonlarının kristal yapıya yerle meyip, kristal içi bo luklarda kalan H2O molekülleri ile zayıf ba meydana getirerek Cu(OH2)2+ gibi bir bile ik olu turdu u eklinde açıklayabiliriz. Fe3+ iyonlarının daha fazla bir katkı yapmalarını ise, demirin metalik halde ferromanyetik özelli i yanında, Fe3+ iyonlarının daha büyük bir iyonik yüke sahip olmalarına dayandırabiliriz. 73 8. TARTI MA Dielektrikler, elektrik devrelerine yük transferini engelledikleri için yalıtkan olarak kullanılırlar. Yalıtkan olarak kullanılan dielektriklerin ba ıl dielektrik sabitlerinin büyük olması, dolayısıyla dielektrik kayıplarının dü ük olması istenir. Sonuç olarak bu çalı mada elde etti imiz verilere baktı ımızda ba ta do al zeolit klinoptilolit olmak üzere, sentetik zeolitlerin dielektrik malzeme olarak kullanabilmeleri, (15–42) MHz yüksek frekans bölgesinde ve 100–150 oC sıcaklık aralı ında mümkün olmaktadır. Bu elektronik sanayisinde zeolit kullanımı için önemli bir sonuçtur. Ayrıca oda sıcaklı ı civarındaki kullanımlar için, daha ileri seviyede yapılacak çalı malarda; zeolitlere de i ik iyon katılımı ve ba layıcı kullanılması sonucunda dielektrik ve manyetik süseptibilite katsayılarında ne tür etkile imlerin meydana gelece inin ara tırılması tavsiye edilir. 74 KAYNAKLAR D Z N Ackley, M.W., 1992, GIESE. R.F., and YANG, R.T., Clinoptilolite: Untapped Potential for Kinetic Gas Separations, Zeolites, 12, 780-788. Alberti, K., and Fetting, F., 1994, Zeolites of Sensitive Materials for Dielectric Gas Sensors, Sensors and Actuators B 21, 39-50. Arafat, A., Jansen, J.C., Ebaid, A.R. and Bekkum, H., 1992 , Microwave Preparation of Zeolite Y and ZSM-5. Zeolites, 13, 162-166. B.Conception, R.B., Balmaceda, E.J., Rodriguez F.G., 2000, Characterization of Fe+2 - Containing Natural Clinoptilolite and Its Interaction with Saccharides, Microporous and Mesoporous Materials 38, 161-166. Barrer, R., M., 1982, Hydrothermal Chemistry of Zeolites, Academic Press, London p. 31-39. Barrer, R.M., 1978, Zeolites and Clay Minerals as Sorbents and Molecular Sieves, Academic Press, London, p.1-31. Barrer, R.M., 1985, Synthesis of Zeolites, Zeolites, Synthesis, Structure, Technology and Application 24, B. Drzaj, S. Hocevar, S. Pejovnik (eds), Elsevier, Amsterdam, p. 1,2. Ba sarı, A., Akyüz, T., 1997, Zeolit Pompa Ta ınınStronsiyum So urmasının ncelenmesi, VIII. Ulusal Kil Sempozyumu Bildiriler Kitabı, . I ık (ed.), Ekspres matbaasi, Kütahya , p.125-129. Ba sarı, A., Akyüz, T., Yıldırım, A., Ba , N., Ekinci, ., 1997, Do al Zeolitlerin Bazı Elementleri Adsorplama artlarının ve Radyasyonunun Adsorplama artlarına Olan Etkilerinin Ara tırılması, VIII Ulusal Kil Sempozyumu Bildiriler Kitabı. . I ık (ed.), Ekspres matbaası, Kütahya, p. 205-211 Boles, J.R., 1977, Zeolites in Deep-Sea Sediments, Mineralogy and Geology of Natural Zeolites, F.A. Mumpton (ed.) VoL 4, Mineralogical Society of America, New York , p. 137-141. 75 KAYNAKLAR D Z N (devam) Breck, D.W., 1984, Zeolite Molecular Sieves, Structure, Chemistry and Uses, Robert B. Krieger Pub., Malabar, p.10, 392-409. Breck, D.W., Anderson, R.A., 1978, Molecular Sieves. Encylopedia of Chemical Technology 15, Wiey - Interscience, London, p. 638-668. Breck, W D., 1984, Zeolite Molecular Sieves, Structure, Chemistry, and use . Robert E, Krıeger Publishing Company, Malabar, p. 412-414. Orhun, Ö., 1997, Zeolitlerde yon De i imi, Anadolu Üniversitesi Yayınları No: 989. Eski ehir, p. 19-21.. Ciambelli, P., Corbo., Liberti, L., Lopez, A. and Porcelli, C., 1985, ammonia Removal from Municipal Water by,Philipsite, Zeolites, synthesis; Structure, Technology and Application 24. B. Drzaj, S. Hocevar. S. Pejovnik (eds.). Elsevier, Amsterdam p. 539. Çetinel, G., Esenli, F., ve Ba , H., 1996, Di er Endüstri Mineralleri l, Yeni Be Yıllık Kalkınma Planı Özel htisas Komisyonu, D.P.T. Raporu, Ankara, No: 2421. Dyer. A., and Zubair, M., 1998 Ion-exchange in chabazite, Microporous and Mesoporous Materials 22, Elsevier, p. 135-150. Edwads, P.R., Et. Al., 1984, Iyonic and Metalic Clusrers in Zeolites, Chem.Soc., Chem. Commun., p.982 Flanigen, E.M. and Mumpton, F.A., 1977, Commarcial Properties of Natural Zeolites, Mineralogy and Geology of Nalural Zeolites, F.A. Mumpton (ed.) Vol.4, Minerallogical Society of America, New York , p.165-169. Flanigen, E.M., 1977,Crystal Structure and Chemistry of Natural Zeolites, Mineralogy and Geology of Natural Zelites, F.A. Mumpton (ed), Minerallogıcal Society of America, New York , Vol. 4, p.19-53. 76 KAYNAKLAR D Z N (devam) Flanigen, E.M., 1991, Zeolites and Moleculer Sieves, An Historical Perspective, Inctoduction to Zeolite Science and Practice, H.Van Bekkum, E.M. Flanigen, J.C. Jansen (editors), Elsevier, New York, Vol. 58, p. 13-33. Gabrovsek, L., 1985, Sodiumtriphosphate Replacement, by Builder Systems in Detergens, Zeolites, synthesis, Structure. Tecnology and Application 24, B. Drzaj, S. Hocevar, S. Pejovnik (eds.), Elsevier, Amsterdarm, p. 571-579.. Gottardi, G., and Galli, E., 1985, Natural Zeolites, Mineral and Rock, Springer Verlag, Berlin, p. 409. Goto, T., Nozue, Y., and Kodaira T., 1993, Optical and Magnetic Properties of Alkali Metal in Zeolite Metarial Sciens and Engineering, B19, p. 48 Hertzenberg, E.P., Dent, A.L., ZeolitesNaHA and CaHA as Toothpaste Abrasives. Higazy, A.A., Kassem, M.E. ve Sayed, M.B., 1992, Water - Assested and Thermally - Enhanced Protonic Conduction in HZSM - 5. Effect of Gamma-Irradiation the Electric Properties, J. Phys. Chem. Solids, 53, 549-554. Hooff, J.H.C. and Roelofsen, J.W., 1991, Techniques of Zeolite Characterization, Introduction to Zeolitc Science and Practice, H.Van Bekkum, E.M. Flanigen, J.C. Jansen (eds), VoL 58, Elsevier, New York,, p. 241-267. Horikawa, Y., Ohnishi, N., and Higara, K, 1996, Structures and magnetic susceptibility of Ni-ion-introduced zeolite A and X, Elservier Sciens p. 139. kiz, R., 1999, Yüksek Lisans Tezi, Ege Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü. 77 KAYNAKLAR D Z N (devam) zci, E., 2001, DoktoraTezi, Anadolu Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü. zci, E., 1995, Zeolitlerin Toz Deterjanlarda Kullanılması, Yüksek Lisans Tezi, Osmangazi Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Eski ehir. Jung, D., Khelifa, N., Lavemann, E., and Sizmann, 1985, Energy Storage in Zeolites and Application to Heoting and Air Conditioning, Zeolites, synthesis, Structure. Technology and Application 24, B Drzaj, S. Hocevar, S. Pejovnik (eds.), Elsevier, Amsderdam, p. 555-557. Khulbe, K.C., Mann, R.S., Tezel, F .H., Triebe. R.W., Erdem, A., ve Sirkecio lu, A., 1997, Characterization of Clinoptilolite by Interactions of H2S. CO, and SO2 by the esr Technique, Zeolites 14, 481-485. Klopp, G., Suto, J., and Szebenji, I., 1980, Molecular Sieve Sorbents from Hungarian Clinoptilolite, Proceeding of the Fifth International Conference on Zeolites, L.V. Rees (ed.), Meyden, London, p. 841-849. Kuhl, G., 1998, Source Materials for Zeolite Synthesis, Microporous Materials 22, H. Robson (ed.), Elsevier, p. 515, 516. Minato, H., 1980, Chemical Composition of Coexisting Cilinoptilolite and Montmorillonite, Proceeding of the Fifth International Conference on Zeolites, L.V, Rees (ed.), Heyden, London , p. 179-185. Minato, H., 1985Chemical Treatment of Natural Zeolite, and Properties and Utilizations of the Reacted Materials, Zeolites, synthesis, Structure, Technology and Application 24, and B. Drzaj, S. Hocevar, S. Pejovnik (eds.), Elsevier, Amsterdam ,p. 503-512. Moscou, L., 1991, The Zeolite Scene, Introduction to Zeolite Science and Practice, H. Van Bekkum, E.M. Flanigen, J.C. Jansen (eds.), Vol. 58, Elsevier, New York, p. 13-33. Moulson, A.J. and Herbert, J.B., 1993, Electroceramics, Chapman & Hall, London, p. 464 78 KAYNAKLAR D Z N (devam) Mumpton. F.A., 1977, Natural Zeolites, Minaralogy and Geology of Natural Zeolites, F.A. Mumpton (ed.) Minerallogıcal Society of America, Ne w York, Vol. 4, p.l-15. Mumpton. F.A., 1977, Utilization of Natural Zeolites, Mineralogy and Geology of Natural Zeolites, F.A. Munpton (ed.) Mineralogical Society of America. New York, VoL 4, p.177-204. Orhun, Ö., 2000, Dojal Zeolitlerden Baca Gazı Filtresi Yapılması, AÜAF Proje Raporu. Anadolu Üniversitesi, Eski ehir. Orhun, Ö., Yörüko ulları, E. ve Ünaldı, T., 1995, Do al Klinoptilolitin K+ Formlarının Hazırlanmasında Isıtmalı ve Isıtmanız Yı ın Yönteminin Kar ıla tırılması, VII. Ulusal Kil Sempozyumu bildiriler Kitabı. M. ener, F. Öner. E. Ko kun (editörler), Ankara , p. 171-178. Park, M. and Comarneni, S., 1997,Occlusion of KNO3 and NH4NO3 in Natural Zeolites, Zeolites, 18,171-175. Qhanchang, Z., Mingdi, S., Changlu, D., Huarui, Y., Qixing, Z., and Zhiguo, Z., 1985, Usa of Clinoptilolitein Paper Industry, as Filler of Paper, Zeolites, synthesis, Structure, Technology and Application 24, B. Drzaj, S. Hocevar, S. Pejovnik (eds.), Elsevier, Amsterdam, p. 531-538. Rivera-Garza, M, Olgun, M.T., Garcia-Sosa, I., Alcantara, D., Rodriguez, G., 2000, Silver Supported on Natural Mexican Zeolite its an Antibacterial Material, Microporous and Mesoporous Materials 39, 431-444. Roque Malherbe, R., Hernandez - Velez M., 1990, Foundations of Thermo - Dieiectrical Analysis, Journal of Thermal Analysis. 36. John Wiley & Sons Press, p. 2455 -2464. Ruthven, D., M., 1984, Principles of Adsorption Processes, John Wiley Interscience, Totonto, p. 9-19. 79 KAYNAKLAR D Z N (devam) Sariiz, K. ve Nuho lu, I., 1992, Endüstriyel Hammadde Yatakları ve Madencili i, Anadolu Üniversitesi Yayın No: 636, Eski ehir, p. 430-442. Sayed, M.B., 1992, A Concurrent Isotonic Electronic Conduction in Dealuminotad IfY Zeolite, Journal Physics Solids 53, Pcrgamon Press p. 1041 1048. Schoonheydt, R.A., 1980, Electrical Conduction and Dielectric Absorption in Zeolites X and Y, Proceeding of the Fifth Internatiol Conference on Zeolites, L.V. Rees (ed.), Heyden, London p. 242 - 251. Sersale, R., 1985, Natural Zeolites: Processing, Present and Possible Applications, Zeolites, synthesis, Structure, Technology and Application 24, B. Drzaj, S. Hocevar, S. Pejovnik (editors), Elsevier, Amsterdam, p. 503-512. Sersale, R., ve Frigonk, G., 1985, Natural Zeolites as Constituents of blended Cements, Zeolites, Synthysis, Structure, Technology and Application 24,B. Drzaj, S. Hocevar, S. Pejovnik (editors), Elsevier, Amsterdam. p. 523-530. Shannigrahi, S.R., Choudhary, R.N.P., 2000, Microstructure and Electrical Characterisations of K- modified PLZT, Journal of Materials Science 35. 1737-1742. Smyth, C.P., 1955, Dielectric Behavior and Structure, McGraw- Hill Book. Company, New York , p. 1- 416. Szasz, A., Liszi, J., 1991, Dielectric Relaxation in Zeolites: Part III. Reduced Diagrams, a Tool for Separation of Relaxation Domains. Zeolites 11, 517 520 Taylor, J.R., Zaferitos, C., 1996, Fizik ve Mühendislikte Modern Fizik, çev. B. Karao lu, TÜ Yayınları stanbul , p. 1 -438. Tomazovic, B., Ceranic, T., ve Sijaric, G., 1996, The Properties of the NH4 Klinoptilolite in Natura! Zeolite Rocks, Zeolites 15, 301-308. 80 KAYNAKLAR D Z N (devam) Townsend, R.P., 1991, Ion Exchange in Zeolites, Introduction to Zeolite Science ve Practice, H. Van Bekkum, E.M. Flanigen, J.C Jansen (eds.). Elsevier, New York, Vol. 58, p.359.,. Tsitsishvili, G. V., Andronikashvili, T. G., 1992, Natuna Zeolites, Ellis Horwood, New York, p.1-291. Ucun, F., et Al., 1992, On the E.S.R. Line Widts of Hydrates Cu in Zeolites, ZEOLITES, Volume12, p. 420. Ülkü, S. Turgut, F., 1991, Zeolitler ve Uygulama Alanları, V. Ulusal Kil Sempozyumu Bildiriler Kitabı, M. Zor (ed.), Anadolu Üniversitesi Yayin No:528.Eski ehir, p. 387-399. Ülkü, S., Balköse, D., Özmıhçı, F., Akdeniz, Y. ve Negi , F., 1999, Sepiolit, Klinoptilolit ve Tinkal Isı Buharını Adsorpsiyonunun incelenmesi, 1. Batı Anadolu Hammadde Kaynakları Sempozyumu Bildirileri, JMO Genel Yayın No: 50, zmir, p.410-417. Ünaldı, I., 1995, Bigadiç Yöresi Do al Zeolitin yon De i tirilmi Formlarının CO2 Adsorpsiyonu, Doktora Tezi, Osmangazi Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü. Eski ehir,. Vedrine, J.C., 1992, General Overview of the Characterization of Zeolites, Zeolite Microporous Solids: Synthesis, Structure and Reactivity, E.G. Derounae et al. (eds..), Kluwer Academic Pub., Netherlands, p. 107-131. Von Hippel, A.R. 1953, Dielectric Materials and Application, John Willey, London, p. 425 Yörüko ulları, E., Ta al, E., ve Orhan, Ö., 1991, Hemodiyaliz Sıvısının Do al ve Modifiye Zeolitler ile Re jenerasyonu, V. Ulusal Kil Sempozyumu Bildiriler Kitabı, M. Zor (ed.), Anadolu Üniversitesi Yayın No: 528, Eski ehir, p. 400-406. Zıpkın, H., 2004, Yüksek Lisans Tezi, Ege Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü 81 ÖZGEÇM K SEL B LG LER Adı Soyadı : M. Atilla ALPAN Do um yeri ve tarihi : Kilis, 15/06/1978 Uyru u : T.C. Medeni Hali : Bekar Görevi : Kamu Görevlisi (Subay) Yabancı Dili : ngilizce Ö REN M DURUMU 1984 – 1989 lkokul 1989 – 1992 Ortaokul 1992 – 1995 Lise 1997 – 2002 Ege Üniverisitesi Fen Fakültesi Fizik Bölümü, Lisans 2002 – 2006 Ege Üniverisitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Bilgisayar Ö retim Teknolojileri E itimi, Tezsiz Yüksek Lisans 2002 – 2007 Ege Üniverisitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Fizik Anabilim Dalı, Tezli Yüksek Lisans AKADEM K GÖREVLER 2004-....... Batarya Subayı