haftalık küresel değerlendirme bülteni

advertisement
HAFTALIK KÜRESEL
DEĞERLENDİRME
BÜLTENİ
29 Ekim4Kasım 2012
21. YÜZYIL TÜRKİYE ENSTİTÜSÜ
HAFTALIK KÜRESEL DEĞERLENDİRME BÜLTENİ
İçindekiler
AB Gündemi......................................................................................................................................... 1
Rusya Gündemi.................................................................................................................................... 2
ABD Gündemi ...................................................................................................................................... 4
Orta Doğu Gündemi………………………………………………………………………………………………………………………..7
Güney Kafkasya-İran-Pakistan Gündemi ............................................................................................. 9
Türkistan Gündemi ............................................................................................................................ 11
AB Gündemi
Avrupalıların, yapılan anket sonuçlarına göre ABD'deki başkanlık seçimlerinde ABD Başkanı
Barack Obama'yı destekledikleri ortaya çıktı. İngiliz YouGov şirketinin yürüttüğü araştırmanın
sonuçlarına göre Avrupalıların yüzde 90'ı, eğer oy kullanma hakları olsaydı Obama'ya oy vereceklerini
belirttiler. Öte yandan Reuters/Ipsos'un anketinde Obama'ya desteğin yüzde 47, Mitt Romney'e ise
yüzde 46 oranında bulunduğu görüldü.
Avrupa Parlamentosu'nun ABD ile ilişkiler delegasyonunun başkan yardımcısı Sarah
Ludford, “siyasi yelpazenin çeşitli kesimlerinden Avrupalıların kendilerini büyük ölçüde
Obama ile aynı frekansta gördüklerini” söylendi. ABD’de fazla Avrupalı olmakla eleştirilen
Obama, Avrupa’da ise sağlık sigortasını genişletme politikaları, zengin kesimlere mesafesi
gibi konularda liberal yaklaşımı ile benimsendi. Romney ise Avrupalılar tarafından kişisel
özgürlükler, insan hakları ya da dünya siyasetinin karmaşıklıkları üzerinde duracak bir
siyasetçi olarak düşünülmüyor.
Avrupalı liderler açıkça da duruşlarını göstermekten geri kalmadı. Fransa Başbakanı
Jean-Marc Ayrault ve Fransız Avrupa Bakanı Bernard Cazeneuve Obama'ya açıkça destek
verdi. Almanya'da ise Sosyal Demokrat grubun Bundestag'daki lideri Thomas Oppermann,
Avrupalıların, toplumsal denge ve adaletten yana olması sebebiyle Obama'yı tercih ettiğini
söyledi.
İspanya'da halk, ABD Başkanı'nın ikinci bir dönem tekrar başa gelmesinden yana
olduğunu gösterdi. Muhafazkar Jose Maria Aznar hükümetinin desteklediği Irak işgaline
yönelik halk tepkisi, ABD'nin İspanya'daki imtiyazlı yerini geri almaya başlamasıyla
unutulmuş görünüyor.
1
İtalya da büyük ölçüde Obama'ya destek veriyor. İspanyollar ve Yunanlılar gibi
İtalyanlar da, bir taraftan Suriye iç savaşın ortasında, Lübnan ise kıyısındayken Akdeniz'deki
krizden endişe ediyor. Araştırmalara göre Obama'nın temkinli politikaları, Romney'nin agresif
tavrından daha çok destek görüyor.
Brüksel ise dört yıl önce Obama’nın destekçisi iken 2012 de desteği devam etse de daha
temkinliydi. Brüksel Obama’nın son derece yüksek beklentilerini karşılayamamasının ve
ilişkilere yeni bir boyut kazandırmamasının hayal kırıklığını yaşıyor.
İngiltere ile ABD aralarında ortak bir parlamento oturumu düzenleyebilecek kadar yakın
iki ülkedir. Obama, gerek İngiltere Başbakanı David Cameron gerek İngiltere Kraliçesi II.
Elizabeth ile son derece yakın ilişkilere sahip. Romney ise İngiltere ile bu kadar samimi
ilişkiler kuramamıştır.
Diğer Gelişmeler:
-
-
AB-ABD ilişkileri zorluklarla da karı karşıya. AB ABD’nin Pasifik'e, özellikle de
Çin'e yönelmesinden hayalkırıklığı yaşıyor. Avrupa'nın uluslararası etkinliğini ve
ABD ile ortaklığını koruyabilmek için daha çok çalışması gerektiği vurgulanıyor.
Avrupa'nın ABD dış politikası için eskisi kadar önemli olmadığı, bunun Obama için
de geçerli olduğu ifade edilebiliyor. Yine de Transatlantik ekonomik ortaklığı
dünyadaki en derin ticari ilişki konumunu koruyor.
AB’nin lokomotifi konumundaki Almanya ile ABD’nin uluslararası politika
hedeflerinin uzlaşamayabileceği de beklenebilecek hususlardandır. Almanya’nın
öncülüğünde ekonomik krizin de etkisiyle dünya politikalarına adeta kapalı hale gelen
AB’nin, ABD’nin küresel hedeflerini karşılayamama sorunu yaşabileceği Avrupa ve
ABD kamuoylarında tartışılmaktadır.
Rusya Gündemi
Ukrayna’da 28 Ekim 2012’de parlamento seçimleri gerçekleştirildi. Seçimlere katılım oranı
yüzde 58 olduğu Ukrayna’da resmi olmayan açıklamalara göre iktidardaki Bölgeler Partisi'nin
oy oranı yüzde 30.01, Birleşik Muhalefet'in yüzde 25.52, UDAR hareketinin yüzde 13.95,
Komünist Parti'nin yüzde 13.18 ve aşırı milliyetçi Svoboda partisinin yüzde 10.44 oldu. Diğer
taraftan ülkede dokuz bölgede oyların sayımında yaşanan problemler ve hukuki süreçler
sebebiyle seçimin galibi halen ilan edilememiştir. Kiev İdari Temyiz Mahkemesi ise alt
mahkemenin 40 bölgede oyların yeniden sayılması kararını onaylamıştır.
450 milletvekilinden oluşan Ukrayna parlamentosunda 225 milletvekili parti listelerinden,
225 milletvekili ise tek koltuklu seçim bölgelerinden seçilmektedir. Tek koltuklu seçim
bölgelerinde partiler kendi adaylarını gösterebilmekle birlikte yalnızca bir aday parlamentoya
girmeye hak kazanmaktadır. Uzmanlar 450 üyeli parlamentoda çoğunluğu Yanukoviç’in
partisi olan Bölgeler Partisinin alacağını öne sürmektedir. Diğer taraftan Rusya ile yaptığı
doğal gaz anlaşmasında ülke çıkarlarını zarara uğratmak suçundan ve 7 yıl hapis cezası alan
2
Yulia Timoşenko'nun Vatan Partisi’nin de içinde bulunduğu Birleşik Muhalefet bloğunun da
yüzde 24 civarında oy alması beklenmektedir. Irkçı Svoboda Partisi ise yapılan anketlere göre
yüzde 12'ye civarında oy alarak ilk defa parlamentoya girecek. Nitekim ülkede giderek artan
hoşnutsuzluklara karşın Yanukoviç’in partisi seçimlerin favorisi olarak görülmekte.
Yanukoviç'in rakipleri arasında en dikkat çekici isim ise dünyaca ünlü ağır siklet boks
şampiyonu Vitali Kliçko. 2004'teki Turuncu Devrim'in ardından 2006 seçimlerinde meclise
girmeyi başaramayan Kliçko’nun seçim öncesinde popülaritesinin ve destekçilerinin arttığı
görülmektedir. 2010'a kadar “Yeni Ülke” olan parti adını 'Reform için Ukrayna Demokratik
Birliği' olarak değiştiren Kliçko’nun partisinin Ukraynaca kısaltılmış hali “UDAR”, sloganı
ise “Şimdi yumruk zamanı”dır.
Avrupa’nın 'demokrasi sınavı' olarak gördüğü seçimler ile ilgili olarak Avrupa Parlamentosu
Gözlemci Heyeti Başkanı Robert Kowal, seçim koşullarını tatmin edici bulmadıklarını ifade
etmiştir. Kowal ‘‘Eski Sovyetler Birliği’ne üye ülkelerle karşılaştırdığınızda, Ukrayna’nın
bazı demokratik standartlara sahip olduğunu görüyoruz. Seçmenler istedikleri partilere
özgürce oy verebiliyor. Ancak, 2007 ve 2010 yıllarındaki seçimlere oranla bu ülkede bazı
gerilemeler gözlüyoruz.’‘ açıklamasında bulunmuştur.
Öne Çıkan Haberler

Rusya Dış İşleri Bakanı Sergey Lavrov Kahire’de Suriye ile ilgili BM ve Arap
Ülkeleri özel elçisi Lakhdar Brahimi ile yaptığı görüşme sonrasında “Batı Suriye’deki
durumun daha da şiddetlenmesi ve iktidarın değişimi ile ilgili şartların oluşturulması
için BM Güvenlik Konseyi’nde kararların alınmasında başarı elde ediyor.”
açıklamasında bulundu. Lavrov görüşme sonrasında yaptığı açıklamada Rusya ve
Arap Birliği’nin işbirliği forumu oluşturulması ve onun birinci toplantısında
Suriye’deki durumun görüşülmesi konusunda anlaştığını açıkladı.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Ortadoğu özel temsilcisi Mihail Bogdanov,
Türkiye’nin Suriye krizini İran-Rusya-Türkiye’nin dahil olacağı üçlü formatta
görüşülmesi önerisine olumlu baktıklarını açıkladı. Bogdanov, “Biz her türlü format
ya da toroyka’da konunun müzakere edilmesi ve görüşlerin paylaşılmasının pozitif
etki oluşturacağını düşünüyor ve öneriyi memnuniyetle karşılıyoruz.” Açıklamasında
bulundu.
3

Rusya Deniz Kuvvetleri 2012 yılı sonuna kadar B-90 ‘Sarov’ tipi denizaltının
testlerini tamamlamayı planladıklarını açıkladı. İzvestiya gazetesi Savunma
Bakanlığı’ndan bir kaynağa atıfta bulunarak bu denizaltının Rusya’nın hidrojen yakıtı
ile çalışan ilk deneysel denizaltısı olduğunu yazdı.

Rusya Savunma Bakanı Anatoliy Serdükov, Perşembe günü basına yaptığı açıklamada
Suriye ordusunun, silahlı muhalefete, tam anlamıyla, karşı koyabilecek güçte
olduğunu söyledi. Bakan, analitik uzmanların, 6 ay önce, Suriye hükümet birliklerinin
savaşamayacağını iddia ettiklerini hatırlattı. Fakat gelişmeler, bu ifadelerin yanlış
olduğunu gösterdi. Yine de Serdükov, Suriye’de mevcut durumun iyi sonuçları
olmayacağını kaydetti.

Rus şirketi ‘Novatek’ Kıbrıs hükümeti tarafından adanın özel ekonomik bölge sınırları
içinde petrol ve gaz aramak üzere seçilen şirketler arasına girdi. RIA Novosti Haber
Ajansı’nın haberine göre Rum hükümeti, Rus ‘Novatek’ ve Fransız ‘Total’ ortaklığı
ile üç bölgeden birinde petrol aranması konusunda lisans verilmesi için görüşmelere
başlanmasını karara bağladı.

Kabardey-Balkar'ın Baksan kentinde bir polisin öldürülmesinin ardından KabardeyBalkar Federal Güvenlik Servisi Baksan'da olağanüstü hal (terörle mücadele rejimi)
başlattı.
ABD Gündemi
Amerika Birleşik devletleri bugün başkanını seçiyor. Yapılacak seçimler öncesi gerçekleşen
tartışmalarda Romney’nin öne çıkmasının ardından Obamanın gerisinde kaldığı Amerikan
siyaset uzmanlarının genel görüşü. İlk tartışmada Obama’nın Romney karşısında geride
kalmasının iyi hazırlanmamasından kaynaklandığı ortak bir görüş halini almış durumda.
Ancak Amerikan Başkan Yardımcısı Joe Biden ile Cumhuriyetçi Başkan Yardımcısı adayı
Paul Ryan’ın tartışmalarıyla çıkış ivmesi kazanan demokratların küçük bir farkla da olsa
ileride oldukları yapılan anketlerin ortak sonucu olarak görülüyor.
Mitt Romney, her ne kadar Obama’yı Orta Doğu politikaları üzerinde vurmaya çalıştıysa da,
Hillary Clinton’ın Bingazi’deki olayların sorumluluğunu üstüne alması ve Obama’nın
Amerikan Başkonsolosluğuna yapılan saldırıyı bir “terör saldırısı” olarak belirttiğini
söylemesi durumu lehine çevirdi. Clinton’ın bu hamlesiyle Romney’nin Orta Doğu merkezli
eleştirilerinden biraz da olsa kurtulan Obama ekonomi konusunda Romney’i adeta topa tuttu.
Obama, Romney’nin valiliği döneminde yaptığı ben de Obama benzeri bir politika uyguladım
açıklamasını öne çıkararak aslında Cumhuriyetçi rakibinin özgün bir ekonomi politikasının
olmadığı görüşünü öne çıkardı. Her ne kadar Romney, Obama’yı geleneksel Cumhuriyetçi
söylemiyle sosyalizm taraftarı gibi göstermeye çalışsa da Amerikan halkının soğuk savaş
4
dönemindeki kavramlara çok sıcak bakmadığını söylemek mümkün. Bununla birlikte,
Obama’nın Romney karşısında avantaj kazanmaya başladığı sırada ortaya çıkan Sandy
Kasırgası seçim sonuçlarını da etkileyebilecek güçte. Kasırganın kötü durumda olan
Amerikan ekonomisine bir darbe daha vuracağını iddia eden ekonomi uzmanları bu durumun
seçimlerde Obamanın aleyheni olacağını da belirtiyor. Bu görüşün karşısında yer alan
Amerikalı ekonomi uzmanları ise yaşanan yıkım dolayısıyla inşaat sektörünün
hareketleneceğini ve ekonominin iyileşme eğilimine gireceğini söylüyor. Obama’nın genel
olarak krizi iyi yönettiği de Amerikan kamuoyunda dile getirilen bir görüş. Tabii bu durumda
ortaya çıkan sorunların giderilmesi için gösterilen çabaların seçim sonuçlarını etkileyeceğini
söylemek mümkün. Bu konuda da Amerikalı siyaset uzmanları ayrışıyor. Bir görüşe göre
Obama’nın genel olarak güçlü olduğu yerlerde gerçekleşen kasırga dolayısıyla kendilerini
toparlama ihtiyacı hisseden demokrat seçmen sandığa gitmeyecek. Bu durumda Obama’nın
güçlü olduğu eyaletlerde oy kaybına uğramsı mümkün. Bir diğer görüş ise, Obama’nın
desteklenmesi için demokrat seçmenin her şekilde sandığa gideceği.
Sandığa gitmeyecek olan seçmenin sayısının Obama’yı başkan yapmayı engelleyecek kadar
olup olmadığı da cevabı verilemeyen bir başka soru. Bu noktada şunu da belirtmek gerekir ki,
seçmen Amerika’da oyunu sadece bugün kullanmayacak. Seçimler aslında dün başladı.
Amerikalı seçmenler bazı eyaletlerde iş yerlerine mazeret bildirerek, bazılarında da zaten
erken oy kullanmayla ilgili düzenlemeler olduğu için herhangi bir bildirimde bulunmadan
oylarını kullanıyor. Erken oy kullanmanın önceki seçimde de Obamanın lehine bir sonuç
doğurduğu da Amerikalı siyaset uzmanları tarafından dile getiriliyor.
Obama Romney çekişmesinde 4 Kasım itibarıyla Washington Post gazetesinin yayımladığı
ankete göre Obama %50 Romney ise % 47 destek alıyor. Erkek seçmenin %45 Obama’yı
%50’si ise Romney’i destekliyor. Kadın seçmenlerde ise durum tam tersi. Obama siyahi ve
hispanik seçmenden ise ezici bir üstünlükle oy alıyor. Ancak aradaki küçük Romney lehine
kapanıp kapanmayacağını belirleyecek olan bir diğer grup ise bağımsızlar olarak
değerlendirilen seçmenler. Şu anda bağımsızlar %46 oranında Obama’yı %48 oranında
Romney’i destekliyor. Genel olarak yapılan değerlendirmelerde Obama’nın büyük bir sürpriz
olmadığı takdirde az bir farkla da olsa başkan seçileceği yönünde.
Öne Çıkan Diğer Gelişmeler
-
Obama Sandy Kasırgasına karşı Amerikan halkını uyardı
Clinton Balkan seyahatine başladı.
ABD Suriye Ulusal Konseyinin işlevini yerine getiremediğini Orta Doğu Gündemi
Ortadoğu bölgesinde geçtiğimiz haftanın gelişmeleri arasında öne çıkan Mısır seçimleri ve seçim
öncesinde Mısır’daki artan gerilim olmuştur. Mısır’da Anayasa Mahkemesi, geçen yıl parlamentoya
giren milletvekillerinin üçte birinin anayasaya aykırı şekilde seçildikleri gerekçesiyle parlamentonun
feshedilmesi ve yeniden seçime gidilmesi çağrısı yapmıştır. Anayasa Mahkemesi’nin kararı, askeri
yönetimin özellikle Müslüman Kardeşler üzerinde gücünü arttırmayı hedeflediği yönünde endişeler
5
doğurmuştur. Mısır Anayasa Mahkemesi, ayrıca Cumhurbaşkanlığı koltuğu için Müslüman Kardeşlerin
adayı Muhammed Mursi’ye rakip olarak görülen eski Başbakan Ahmed Şefik'in bu hafta sonunda
yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olabileceğine karar vermiştir.
Bu karar ile Eski
Başbakan Ahmed Şefik, bu hafta sonu yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimlerine adaylığını koyabileceği
kesinleşmiştir.
Ancak mahkeme aldığı kararla, parlamentonun onayından geçen ve Mısır’ın devrik lideri Hüsnü
Mübarek yönetiminde görev almış kişilerin yeni siyasi düzende aday olmalarını yasaklayan yasaya
aykırı hareket etmiştir.
Bu karar ile geçersiz sayılan milletvekillikleri için yeniden seçime gidilmesi gerekmekte, ancak
parlamentoyu feshetme ve yeniden seçim kararını hangi organın alacağı konusunda belirsizlik
sürmektedir.
Anayasa Mahkemesi'nin Müslüman Kardeşler ile El Nur Partisi'nin birinci ve ikinci sırada tamamladığı
seçimin yasalara aykırı olduğuna karar vermesinin ardından ordu birlikleri meclis binasını kuşattı.
Anayasa Mahkemesi’nin kararı Mısır’da zaten gergin olan tansiyonu daha da yükseltti. Karar
sonrasında çok sayıda Mısırlı Tahrir Meydanı'nda toplanmıştır. Protestolar, gecenin geç saatlerine
kadar Tahrir’de devam etmiş Cuma günü ise Tahrir Meydanı’nda toplu cuma namazı kılan kalabalık,
Anayasa Mahkemesi aleyhinde sloganlar atmıştır.
Artan gerilime rağmen 16-17 Haziran tarihlerinde Mısır cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci turu
gerçekleştirilmiştir. 51 milyon kayıtlı seçmenin bulunduğu seçime katılım oranı yüzde 47 oldu. Mısır
cumhurbaşkanlığı seçiminde sandıkların yüzde 97'sinin açılmasının ardından Hürriyet ve Adalet
Partisi'nin (HAP) cumhurbaşkanı adayı Muhammet Mursi basın açıklamasında zaferini ilan etti.
Öne Çıkan Diğer Gelişmeler;
-
Irak’ta Başbakan Nuri El-Maliki’yi devirme girişimlerinin ilk adımı sonuçsuz kalmış gibi
görünmektedir. Son bir-iki aylık süreç içerisinde Maliki muhaliflerinin mevcut hükümetten
güvenoyunun çekilmesine yönelik milletvekilleri arasında başlattıkları imza kampanyasından bir sonuç
alınamamıştır.
-
Başkent Bağdat'ta, İmam Musa el Hadim'in anma töreni için toplanan Şiiler'e yönelik 4
bombalı araçla saldırı düzenlendi. Saldırıda en az 22 kişi öldü, 83 kişi de yaralandı.
Irak’ın
güneyindeki Hile'de de bomba yüklü iki araç patlatıldı. Araçlardan birinin polis üniforması giymiş
intihar bombacısı tarafından kullanıldığı belirtildi. Saldırıda 20 kişi öldü, 31 kişi de yaralandı.
-
İsrail’de hükümetlerin politika ve uygulamalarını kontrol etmekle görevli Kamu Denetleyicisi
Lindenstraussu’un, Mavi Marmara baskınına ilişkin raporunda, operasyon öncesi üst düzeydeki
“hatalı” karar verme süreci nedeniyle Başbakan Netanyahu’ya ağır eleştiriler yöneltildi.
6
-
ABD Başkanı Barack Obama, ülkesinde verilen en yüksek sivil nişan olan Özgürlük
Madalyası'na bu yıl layık gördüğü 13 kişiden biri olan İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres'e
madalyasını, Beyaz Saray'da düzenlenen törende takdim etti.
-
Suriye'deki Birleşmiş Milletler gözlemcilerinin başkanı, barışçıl bir geçiş sağlama konusunda
tarafların "yeterince istekli olmadığını" bildirdi.
-
Tümgeneral Robert Mood, son 10 günde tırmanan şiddetin her iki tarafta can kaybına neden
olup, silahsız gözlemcileri de risk altına soktuğunu söyledi.
-
CNN televizyonu ABD Savunma Bakanlığı Pentagon’un Suriye’ye yönelik olası bir askeri
müdahale için planlamayı tamamladığını kaydetti.
-
Buna göre Amerikalı generaller Obama tarafından kendilerine operasyon emri verilmesi
durumunda uygulamak üzere bir plan hazırladı ve harekatta hangi tip ünitelerin kullanılacağı, kaç
askerle müdahale gerçekleştirileceği, ve potansiyel operasyonların maliyetleri gibi konularda detaylı
hazırlık yapıldı.
-
Rusya’nın Suriye’ye yönelik tutumunu sertleştirmesi yönünde uluslararası baskı giderek
artıyor. Amerika Birleşik Devletleri Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, Moskova’yı, daha yapıcı bir yol
izlemediği sürece Ortadoğu’da etkisini kaybetme riskiyle karşı karşıya kalacağı konusunda uyardı.
Fransa da, Annan Planı’nın Birleşmiş Milletler kararı ile zorla uygulatılmasını istiyor.
Orta Doğu Gündemi
-
Suriye'de Demokratik Birlik Partisi (PYD)’ye bağlı Halk Savunma Birlikleri (YPG)
komutanlarından Nujin Derik'in Halep'te Özgür Suriye Ordusu tarafından kaçırıldıktan
sonra, infaz edildiğinin duyurulması üzerine Kürt tarafı karşılık verileceğini belirtti.
ÖSO tarafından bugün yapılan açıklamada YPG Halep Komutanı Derik’in
öldürülmediği, serbest bırakılacağı söylendi.
PYD lideri Salih Müslim kendisiyle yapılan röportajda saldırgan grupların Türkiye’nin
desteğiyle
Kürtlere
karşı
hareket
ettiğini
ve
bunların
Kürtlerin
bölgede
güçlenmelerinden son derece rahatsız olduğunu söyledi. Bu grupların Türkiye’nin
direktifleriyle Kürtlere saldırdığını da kaydeden Müslim “Bu saldırılardan birebir
Türkiye’nin silah ve para sağladığı Selahaddin Eyyubi Tugayı ile Emmar Dadiki
sorumlu. Bu iki birlik, Kürt karşıtlığında işbirliği içindeler” dedi.
-
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Birleşmiş Milletler'in Suriye Özel Temsilcisi
Lakdar Brahimi ve Arap Birliği Genel Sekreteri Nebil Arabi, Mısır'ın başkenti
Kahire'de üçlü bir toplantı gerçekleştirdi.
7
-
Yaklaşık 2 saat süren toplantının ardından kameraların karşısına geçen Lavrov,
Suriye'de çözüm için Cenevre Anlaşması'nı adres gösterdi.
-
Suriyeli eylemciler, günlerce süren bir kuşatmanın ardından muhaliflerin ülkenin
doğusundaki Deir Ezzor bölgesinde bulunan bir petrol sahasını ele geçirdiklerini
söyledi. Çatışmaların başlamasından bu yana bu, ele geçirilen ilk petrol sahası.
-
Bölünmüş Suriyeli muhalif gruplar, güçlü bir birlik kurma amacıyla Katar'ın başkenti
Doha kentinde dün görüşmelere başladı 4 gün sürecek görüşmelerde Suriye dışındaki
en büyük muhalif grup olan Suriye Ulusal Konseyi'nin üyelerinin 200 ‘den 400’e
çıkartılması ve bir sürgün hükümeti kurulması ele alınıyor.
-
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Basra’da 40 kuyu açılması için 350
milyon dolarlık anlaşma imzalandığını söyledi. Yıldız, Suriye resmi kaynaklarının da
Türk özel sektöründen elektrik almak için yeniden talepte bulunduğunu açıkladı.
-
Irak İçişleri Savunma ve Sağlık Bakanlığı'nın yayınladığı Ekim ayı istatistik
raporunda, ülkenin çeşitli bölgelerinde yaşanan şiddet olayları sırasında 88'i sivil, 56'sı
asker ve polis olmak üzere 144 kişinin öldüğü, 110'u sivil, 154'ü asker 246 kişinin de
yaralandığı bildirildi.
-
Irak, Suriye’ye gitmekte olan İran’a ait bir kargo uçağını Bağdat Havalimanı’na
indirerek arama yaptı. Bu olayla birlikte son bir ay içinde Bağdat yönetimi ikinci kez
Suriye’ye giden İran uçağını inişe mecbur etmiş oldu.
-
Orta Doğu’nun en büyük Hristiyan azınlığını oluşturan Mısırlı Kıptilerin yeni lideri
Piskopos Tavadros oldu.
-
İsrail 1988 yılında Tunus'ta düzenlediği bir baskın Filistin Kurtuluş Örgütü'nün (PLO)
o zamanki iki numarası olan Abu Jihad'ı öldürdüğünü itiraf etti. İsrail'de yayın yapan
Yediot Aharonot gazetesinde yer alan haberde operasyonun Mossad tarafından
planlanıp Sayaret Matkal elit birlikleri tarafından gerçekleştirildiği açıklandı.
-
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, İsrail Kanal 10 televizyonunda katıldığı bir
programda, sunucunun sorusuna, ''Doğduğum yer olan el-Celil'deki Safed'i görmek
hakkım ancak orada yaşamak değil'' yanıtını verdi. İsrail Devlet Başkanı Perez, Filistin
Başkanı Abbas'ın açıklamasını memnuniyetle karşıladı.
-
Wall Street Journal gazetesi, 11 Eylül’de ABD’nin Libya Büyükelçisi Christopher
Stevens’ın ve üç Amerikalı görevlinin öldüğü konsolosluk binasındaki 30 çalışanın
23’ünün CIA ajanı olduğunu iddia etti
8
-
Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande, Suudi Arabistan'ı ziyaret etti. Hollande
Cidde'de Kral Abdullah ile buluşurken, ikilinin Suriye ve İran konularını konuştuğu
bildirildi.
Güney Kafkasya-İran-Pakistan Gündemi
Azerbaycan ile Ermenistan arasında yaşanan sınır çatışmaları Kafkasya’da tansiyonun
giderek artmasına neden oluyor. Son günlerde Fuzuli, Terter ve Ağdam bölgelerinde ateşkes
rejiminin bozulması üzerine, Azerbaycan savunma bakanlığı sözcüsü Albay Eldar Sabiroğlu,
Azerbaycan ordusunun Ermenistan'ın stratejik hedeflerini birkaç dakikada vurabilecek güçte
olduğunu söyledi. Yaşanan çatışmalar nedeniyle Azerbaycan Ordusu son on ayda on şehit
verirken Ermenistan tarafında ise 32 asker yaşamını yitirdi.
Azerbaycan ve Ermenistan arasında 21 yıldır devam etmekte olan Karabağ
görüşmelerinde hiçbir diplomatik yol, çözüm için umut verici olmadı. BM Güvenlik
Konseyi’nin Azerbaycan-Ermenistan çatışmasının çözümü için aldığı 822, 853, 874 ve 884
sayılı kararlar ile AGİT bünyesinde oluşturulan Minsk Grubu girişimlerinin sonuçsuz kalması
diplomatik yolların sonuna gelindiği yorumlarının yapılmasına neden oldu. İki ülke arasından
imzalanan Ateşkes Anlaşması’nın zaman zaman artarak ihlal edilmesi, Karabağ sorununun
her an sıcak savaşa dönüşmesi potansiyelini artırmaktadır.
Sınır bölgesindeki çatışmaların şiddetlenmesi ve çatışmaların engellenememesi
durumunda ise Azerbaycan Ordusu, 2010 yılında kabul edilen Askeri Doktrin kapsamında
işgal altındaki topraklarına askeri bir hareket başlatması mümkün görünmektedir. Bu
kapsamda olası askeri harekâtın da I.Karabağ Savaşı’nda askeri operasyonların
gerçekleştirildiği bölgelerde yaşanması öngörülerek, yalnızca işgal altındaki topraklara
yönelik bir askeri operasyon geçekleştirileceği düşünülmektedir.
Azerbaycan halkından Vefa Örneği
Azerbaycan ve Türk basınında yer alan özel habere göre; Azerbaycan'da, Kafkas İslam
Ordusu komutanı Nuri Paşa'nın (Killigil) 1918'de halka hitap ettiği minber, Türk askerine
şükran misali olarak bir emanet gibi korunup saklanılıyor. Başkent Bakü'de bulunan Tezepir
Camisi'ndeki eski minber, "Nuri Paşa minberi" diye anılıyor. 15 Ekim 1918'de Nuri Paşa
komutasındaki Kafkas İslam Ordusu, uzun bir sefer ve zorlu savaşların ardından Bakü'ye
girmeyi başarmış ve burayı Ermeni ve Bolşevik çetelerinden temizlemişti. 16 Ekim'de,
Tezepir Camisi imamı Ahunt Ağa Alizade, Nuri Paşa'yı camiye davet etmiş, ünlü komutan
camiye gelerek buradaki minberden halka hitap etmişti.
9
-Kafkas İslam Ordusu ve Bakü'nün kurtuluşuKafkas İslam Ordusu, Osmanlı Devleti'nin Harbiye Nazırı Enver Paşa'nın talimatıyla kuruldu
ve Birinci Dünya Savaşı'nda Kafkasya Cephesi'nde savaştı. Kardeşi Enver Paşa tarafından
komutanlığa atanan Nuri Paşa, Azerbaycan Cumhuriyeti'nin ve Dağıstan'ın Osmanlı'dan
yardım talep etmesi üzerine ordusuyla Azerbaycan'ı kurtarmak için görevlendirildi. Gence'ye
25 Mayıs 1918'de ulaşan Kafkas İslam Ordusu'ndaki asker sayısı, Azerbaycan kolordusundan
yapılan bin kişilik takviyeyle 12 bine ulaştı. Güzergahındaki Göyçay, Salyan, Ağsu ve
Kürdemir'i de Bolşevik birlikleri ve Ermeni çetelerinden temizleyen Kafkas İslam Ordusu, 15
Eylül 1918'de Bakü'yü kurtardı. Kafkas İslam Ordusu, Bakü'nün kurtuluşu için yaptığı
savaşlarda 1130 şehit vermişti.
Sonuç – Değerlendirme
Türkiye’deki kutsal olarak kabul edilen emanetlere devletin ne derece sahip çıktığı göz önüne
alındığında Azerbaycan’da yaşanan bu vefa örneği milli ve manevi değerlerini kaybetmeyen
Türk insanını duygulandırmakta ve derin bir düşünceye sürüklemektedir. Otopark ve yol
genişletme çalışmaları sebep gösterilerek Türkiye’deki milli değerlerin yok edilmesi (örneğin
geçmiş yıllarda Çanakkale Şehitliklerin gasp edilerek otopark haline getirilmesi), okullardaki
Atatürk büstlerinin bölücü terör örgütü PKK sempatizanları tarafından yakılması/yıkılması,
Milli bayramların yasaklanması ve Milli kavramlara yönelik saldırılara müsaade edilmesi
gerçekleriyle yüzleşen Türk milletinin önemli bir kısmı özellikle Azerbaycan’da yaşanan bu
vefa örneğini ne yazık ki gösterememiştir ve göstermeye de niyetli değildir.
Güney Kafkasya-İran ve Pakistan’da öne çıkan diğer gelişmeler:
 Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, ülkesinin topraklarında ikinci
Ermenistan'a müsaade etmeyeceklerini söyledi. Başkent Bakü'de Azeri sanatçı Bülbül'ün
heykelinin açılışında konuşan Aliyev, ünlü sanatçının dünyaya geldiği ve şuan işgal altında
olan toprakların özgürlüğüne kavuşmasının çok yakın olduğunu ifade etti.
 Ermenistan, ABD desteği ile Metsamor Nükleer Santralı’nın süresini uzattı.
Ermenistan yönetimi 18 Ekim’de kritik bir karar alarak, Türkiye sınırına 16 km mesafede
bulunan, Metsamor nükleer santralini 2023 yılına kadar işletilmeye devam edileceğini
açıkladı. Miladı geçmiş ve saatli bomba misali çalıştığı öne sürülen Metsamor nükleer
santralinin ömrünün uzatılma kararını geçtiğimiz günlerde Ermenistan Enerji Bakanı
Armen Movsisyan yaptı.
 Gürcistan Tarım Bakanı David Kirvalidze, Başbakan Bidzina İvanişvili ile
görüşmelerinin ana maddelerinden birinin, Gürcü ürünlerinin Rusya pazarına yeniden
girebilmesi olduğunu açıkladı.
10
 İslami Şura Meclisi Araştırma Merkezi, Türkiye ile Suriye arasında yaşanan sınır
gerginliği hakkında yayınladığı raporda, iki ülke arasında yaşanan çatışmanın kaygı verici
olduğunu belirtti. Raporda, Türkiye yönetimi sınırda yaşanan gerginlikten Suriye'de krizi
tırmandırmak için yararlanmaya çalıştığı ifade edildi.
 El Alem televizyonunun haberine göre İran Meclisi Savunma Komisyonu Başkanı
İsmail Kevseri, Hizbullah’ın Eyyub adını verdiği İran yapımı casus uçağın İsrail’in hassas
bölgeleri üzerinden çektiği görüntülerin İran’ın elinde olduğunu açıkladı.
 İran donanmasına ait iki gemi 'komşu ülkelere barış ve güvenlik mesajı taşımak
üzere' Sudan'daki bir limana demirledi.
 İsrail Enerji ve Su Kaynakları Bakanlığı yetkilisi Victor Baryudin, gazetecilere
Azerbaycan'ın enerji yataklarının keşfi ve onun işletilmesi alanında büyük deneyime sahip
olduğunu söyledi.
 AB Dış Politika Yüksek Temsilcisi Ashton, İran karşıtı yaptırımların devam ettiğine
değinerek yakında İran MGYK Sekreteri Celili’yle görüşeceğini açıkladı. ABD ve Avrupa
Birliği (AB) dün İran karşıtı yaptırımlar vasıtasıyla bu ülkeye karşı baskılarını
sürdüreceklerini ilan ederlerken, nükleer konusuyla ilgili olarak İran’la yeni bir görüşme
turunda bulunma vadinin Tahran’la söz konusu olan nükleer tıkanıklığın son bulabilmesi
için diplomatik bir çözümün bulunması temennisinde bulundular.
 Pakistan Karaçi'de Silahlı grupların saldırılarında 7 kişi öldü, 25 kişi de
yaralandı.Pakistan'ın en kalabalık kenti Karaçi'de yılbaşından beri etnik ve siyasi nedenli
çatışmalarda 1.825 kişi hayatını kaybetti.
 Erivan’da 2 Kasımda AB-Ermenistan Danışmanlık Grubu 11. Oturumu gerçekleşti.
Türkistan Gündemi
Türkiye Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Özbek Turizm Devlet Kurumu’nun daveti
üzerine 31 Ekim’de Özbekistan’ın başkenti Taşkent’e gitti. Günay’ı Taşkent Havaalanında
Özbek Turizm Devlet Kurumu Başkanı Farruh Rizayev, Taşkent Büyükelçisi Mehmet Sertaç
Sönmezay ve diğer büyükelçilik mensupları karşıladı. Doksanlı yılların sonuna doğru iki üke
arasındaki bozulan ilişkilerin yeniden iyileştirilmesi için, bu ziyaret önemli bir adım olarak
görülebilir. Taşkent havaalanında soruları yanıtlayan Günay, Özbekistan’ın kardeş, kadim
dost ve çok güçlü kültürel bağları olan önemli bir ülke olduğunu belirtti.
Günay, Özbekistan ve Türkiye arasındaki çok güçlü kültür bağlarının, birçok alanda işbirliği
için vesile teşkil ettiğini vurguladı. Türkiye’nin, Özbekistan’ın bağımsızlığını ilk tanıyan
ülkelerden biri olduğunu ifade eden Günay, bağımsızlığının 21. yılını kutlayan Özbekistan’ın
hem bağımsızlığını kutlamak hem de tüm Türkiye’nin selamlarını iletmek için bu ülkede
bulunduğunu ve bunun heyecan verici olduğunu kaydetti.
11
Bakan Günay, “Taşkent, Semerkant, Buhara ve Fergana bizim tarihte büyük edebiyatçı ve
önemli bilim insanı olarak bildiğimiz birçok insanın doğduğu ve yaşadığı bir toprak. Ali Şir
Nevai veya İmam Buhari’yi Türkiye’de herkes, Özbekistan’da olduğu kadar iyi bilir” diye
konuştu.
Bakan Günay, Taşkent’te 18. Uluslararası Turizm Fuarı’nın açılışına katıldı. Günay, daha
sonra Kültür ve Spor Bakanı Tursunali Kuziyev ve Özbek Turizm Kurumu Başkanı Farruh
Rizayev ile bir araya gelerek, iki ülke arasındaki ilişkilerin durumu ve geleceğiyle ilgili
görüşmelerde bulundu.
Bakan Günay’ın görüşmelerinde, iki ülke arasındaki uçak seferlerinin artırılması, vize
kolaylığının sağlanması, turizm alanındaki karşılıklı işbirliğinin geliştirilmesi, kültürel
değişim programı çerçevesinde uzman değişimi, milli kütüphaneler arasında kitap değişimi ve
uzman eğitimi konularının gündeme geldi.
Türkiye-Özbekistan ilişkileri Türk Cumhuriyetleri arasındaki işbirliğinin geleceği için
önemlidir. Çünkü yaklaşık 30 milyonluk nüfusu ve Türkistan tarihindeki misyonu ile
Özbekistan, Türkistan coğrafyasının en güçlü devletidir. 2009’dan itibaren Türkiye,
Azerbaycan, Kazakistan ve Kırgızistan’ın beraber önemli adımlar attığı Türk Konseyi’nin de
bölgede daha etkin bir örgüt olması için Özbekistan’ın katılımına ihtiyaç vardır.
Özbekistan’ın Türk Konseyine katılmamasının nedeni Türkiye ile ilişkilerinde yaşanan
sorunlardır. Bundan dolayı Türkiye-Özbekistan arasındaki gelişmeler Türk Konseyi’nin
geleceğini de etkileyecektir.
Burada yapılan açıklamalar 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsüne değil, sadece yorumda bulunan 21. Yüzyıl
Türkiye Enstitüsü araştırmacılarına aittir.
12
Download