cep telefonunda kanser rıskı var mı?

advertisement
CEP TELEFONUNDA KANSER RISKI VAR MI?
Portal
Adres
: www.burokrathaber.com
İçeriği : Gündem
: http://burokrathaber.com/cep-telefonunda-kanser-riski-var-mi.html
Tarih : 18.08.2014
Cep Telefonunda Kanser Riski Var Mı? Uzmanlar, cep telefonu kullanımının ve baz istasyonlarının kanser riski yapmadığını söyledi.
Kartal Belediyesi´nin Hasan Ali Yücel Kültür Merkezi´nde düzenlediği 'Elektromanyetik Alanlar' isimli seminerde gündelik yaşamda
kullanılan elektronik cihazların insan vücudundaki etkilerine değinen İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof.
Dr. Tunaya Kalkan, cep telefonlarının ve baz istasyonlarının kanser etkisi olmadığını savundu.Seminer sonrası açık alanda MR cihazıyla
elektro manyetik ölçümü yapan Prof. Dr. Kalkan, dünyada baz istasyonları için limit değerin 41 volt / metre 10 olduğunu Türkiye´de, bu
değerin 10 volt /metre olarak alındığı vurgulayarak canlı olarak yapılan ölçümlerde 0.8, 0.9 volt/metre değerine ulaştığını söyledi.Ev
eşyası olarak kullanılan mikro dalga fırınlarının insan sağlığını olumsuz yönde etkilemesinin mümkün olmadığını dile getiren Kalkan,
'Ev eşyaları hepsi bir arada kullanılmadığı için tek tek o kadar fazla etkisi olmuyor. Mikro dalga fırının kendi içine verdiği ısı etkisi
yemeği, suyu ısıtır. Onun dışında insana bir etkisi olmaz. Bu nedenle de insan üzerinde kanserojen bir etkisi de olmaz' dedi.'ARTIK
TEHLİKELİ SINIRI GEÇTİK'Cep telefonunun ilk çıktığı zamanlardaki zararlı etkiyi vermediğini söyleyen Prof. Dr. Tunaya Kalkan,
'Cep telefonu ilk çıktığında çok yüksek şiddetliydi ancak şimdiki teknolojide baz istasyonları sık ve yakın oldukları için kolay birbirlerini
duyuyorlar kolay birbirlerini duyuyorlar. Düşük şiddette çalışıyorlar. Dünya Sağlık Örgütü ya da bizim Türkiye´de yetkili kurumların
izin verilen sınırların şu anda çok çok altında kalıyor. Artık tehlikeli sınırı geçtik' ifadelerini kullandı.Uzun saatler cep telefonu
konuşması yaptığını belirten vatandaşlardan Sibel Çamalan cep telefonu kullanımının zararları olduğu düşündüğü söyledi. Bürokrat
Haber
MEDIKAL, YENI SAATINDE IZLEYICILERLE BULUSUYOR!
Portal
Adres
: www.sagligimicinhersey.com
İçeriği : Sağlık
Tarih : 18.08.2014
: http://www.sagligimicinhersey.com/SaglikHaber_Detay_342_1_Medikal_Yeni_Saatinde_Izleyicilerle_Bulusuyor!
1/2
MEDIKAL, YENI SAATINDE IZLEYICILERLE BULUSUYOR!
2/2
HEPATIT B VIRÜSÜ TASIYICILIGI AZALIYOR
Portal
Adres
: www.sagligimicinhersey.com
İçeriği : Sağlık
Tarih : 18.08.2014
: http://www.sagligimicinhersey.com/SaglikHaber_Detay_549_1_Hepatit_B_Virusu_Tasiyiciligi_Azaliyor
1/3
HEPATIT B VIRÜSÜ TASIYICILIGI AZALIYOR
2/3
HEPATIT B VIRÜSÜ TASIYICILIGI AZALIYOR
3/3
40 INCI SERGISINI OGLUNA ADADI
Portal
Adres
: www.hurriyet.com.tr
İçeriği : Gündem
: http://www.hurriyet.com.tr/ege/27022069.asp
Tarih : 17.08.2014
40 ıncı sergisini oğluna adadı BODRUM'da yaşayan Dr. Sezgin Gökmen, geçen martın ortalarında ailesinden kimseye haber vermeden
İstanbul Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'ne gidip beyin tümörü ameliyatı oldu. Durumdan habersiz ailesi, polis ve jandarmaya kayıp
başvurusunda bulundu. Kendisini merak eden yakınları ve arkadaşları, sosyal paylaşım siteleri ve gidebileceği yerlerde Gökmen'i
aramaya başladı. 2 Nisan'da bir doktor arkadaşının ailesini arayıp, 'Geçmiş olsun' dileğinde bulunmasıyla Dr. Gökmen'in ameliyat
olduğu ortaya çıktı. Hastanedeki tedavisi sonrası Gökmen, 2 ay önce taburcu edildi. Bana cenneti verdiYalıkavak'taki evine dönen Dr.
Gökmen dinlenmeye çekildi. 26 yıllık ressam Aysel Gökmen, yaşadığı mutluluğu oğluna adadığı sergiyle gösterdi. Dinlenme
sürecindeki oğlunun yanından ayrılmayan anne Gökmen, evinin bahçesindeki 40 ayrı çiçeği yağlı boyayla resmetti. Oğluna ithaf ettiği
sergiye 'Yeniden Yaşam' adını veren Aysel Gökmen, açılışı da 74'üncü doğum gününde oğlu Sezgin'le birlikte yaptı. Anne Gökmen
şöyle dedi:'Sevenleri, bizler büyük üzüntü yaşadık. Evimize döneli 2 ay oldu. Hızla iyileşiyor, eski günlerine dönüyor. Oğlum bana
cenneti yeniden verdiği için çiçek bahçesini andıran resimler yaparak 74'üncü yaş günümde 40'ıncı sergimi birlikte açtık.' Yalıkavak
Aysel Gökmen Sanat Evi ndeki etkinlik 15 Eylül'e kadar ziyaret edilebilecek.
0-6 AY ARASI BEBEKLER GÜNESTEN UZAK TUTUTUN!
Portal
Adres
: www.elmaelma.com
İçeriği : Aktüel
Tarih : 17.08.2014
: http://www.elmaelma.com/-0-6-ay-arasi-bebekler-gunesten-uzak-tututun-14302h.htm
0-6 ay arası bebekler güneşten uzak tututun!Prof. Dr. Sıdıka Kurul: 'Özellikle 0-6 ay arası bebekler güneşten uzak tutulmalıdır,
bebeklikte güneşe maruz kalma cilt kanseri riskini 2 kat artırmaktadır'17 Ağustos 2014 Pazar 08:40YazdırArkadaşına GönderT.C. Sağlık
Bakanlığı Kanser Savaş Daire Başkanlığı; Türk Onkoloji Vakfı; Türk Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Derneği; Türk Onkoloji
Grubu Derneği; Kanserle Dans Derneği işbirliği ve Bristol-Myers Squibb ilaç firmasının koşulsuz desteği ile bir deri kanseri türü olan
'Melanom' konusunda bir Sosyal Sorumluluk Projesi başlatıldı. Pilot bölge olarak seçilen Sarıyer ilçesinde 'Çocuğunuzu Melanom´dan
Koruyun' isimli proje kapsamında, hazırlanan görsel materyaller aracılığı ile 'Melanom' hakkındaki bilgiler aileler ve çocuklarla
paylaşıldı.Türk Onkoloji Vakfı Başkanı Prof. Dr. Sıdıka Kurul önderliğinde ilk kez Sarıyer ilçesinde başlatılan proje kapsamında,
melanom ile ilgili bilgilendirici el broşürleri ve posterler 145 eczane, 43 kreş, 38 muhtarlık, 15 spor tesisi, 6 büyük market ve 1 özel
Hastane ve yaklaşık 1800 haneye ulaştırıldı. Melanom´da güneş ışınlarının etkisi ve sağlıklı güneşlenme konusunda hazırlanan poster ve
el broşürleri ile, güneşe çıkılmaması gereken saatler, arabada, evde ve güneş etkisi yaratan solaryum da dahil olmak üzere güneş hasarı
ve korunma yolları ile, anne ve babalar için önemli bilgiler bölge halkı ve özellikle çocuk sahibi olan aile bireylerinde farkındalık
oluşturmayı hedefliyor.'BEBEKLERDE RİSK DAHA FAZLA'Türk Onkoloji Vakfı Başkanı Prof. Dr. Sıdıka Kurul, 0-6 ay arası
bebeklerin güneşten uzak tutulması gerektiğine dikkat çekti. 0-6 ay arası bebekler güneşin doğrudan etkisinden uzak tutulmasını,
ciltlerinin güneşe karşı çok hassas olduğunu belirten Prof. Dr. Kurul, 'Önlem olarak; araba camları ultraviyole ışınlara karşı yüzde yüz
koruma sağlayan UV filmleri ile kaplatılabilir. Bebekler saat 10:00´dan önce ve 16:00´dan sonra güneş koruması olan bir pusetle
dolaştırılabilir. Bebeklerin kol ve bacaklarını örten ince giysiler giydirilebilir ve boynunu da örten şapkalar kullanılabilir. Ancak bu
saatler haricinde, güneş kremi kullanmadan günde 10-15 dakika güneşe çıkarmak da D vitamini gelişimi açısından önemlidir. 6-12 ay
arası bebekler ise bu belirtilen önlemlere ek olarak, belli kurallar çerçevesinde güneşe çıkartılabilir. Özellikle dışarı çıkmadan yarım saat
önce, en az 15 faktörlü bir güneş kremi sürülmeli ve bu krem her 2 saatte bir ve yüzmeden sonra tekrar uygulanmalıdır. Bebeklikte
güneşe maruz kalma, cilt kanseri riskini iki kat artırmaktadır' dedi.'HASTA SAYISINI AZALTMAYI HEDEFLİYORUZ'Sağlık
Bakanlığı Kanser Savaş Daire Başkanı Doç. Dr. Murat Gültekin, Türkiye de yılda yaklaşık 735 erkeğe ve 560 kadına melanom teşhisi
konulduğunu belirtti. Doç. Dr. Gültekin, Projenin Türkiye de melanom hasta sayısının azaltılması amacıyla hayata geçirildiğini anlatarak
şöyle devam etti: 'Şu anda ülkemizde az da olsa melanom görülme oranının artışını bekliyoruz. Bu konuda mutlaka bir takım eğitim,
önleme ve erken teşhis tarama faaliyetleri yapmamız gerekiyor. Vücudumuzun D vitaminine de ihtiyacı var, bunu unutmamak gerekir.
Güneş ışınlarının fazlasından kendimizi ve gelecek nesilleri korumamız gerekiyor. Genç yaşlarda solaryumun da malign melanom riskini
arttırdığı bilinmektedir. Bu projeyle hazırlanan tüm broşürleri hekimler aracılığıyla halkımıza ulaştıracağız. Kendi kendine cilt
muayenesini yaygınlaştırmayı da hedefliyoruz.' dedi.Türkiye nin kanser istatistiklerini sürekli takip ettiklerini ifade eden Doç. Dr.
Gültekin, 'Ülkemizde yılda yaklaşık olarak 735 erkeğe ve 560 kadına melanom teşhisi koyuyoruz' diye konuştu.'GÜNEŞ KREMİNİN
KORUMA FAKTÖRÜ 30 UN ÜZERİNDE OLMALI'İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Dermatoloji Bölümü Öğretim
Üyesi Prof. Dr. Ertuğrul Aydemir ise, melanomda diğer deri kanserlerine kıyasla ölüm riskinin daha fazla olduğunu kaydetti. Deri
kanserine yakalanma riskinin ilk 10 yaşta alınan ultraviyole dozuna bağlı olduğunu anlatan Prof. Dr. Aydemir, güneşin yanık yapacak
kadar yüksek dozda alınmasının, kişiyi bir basamak daha melanoma yaklaştırdığını söyledi. Hastalığın sürekli güneşte çalışanlarda değil,
tatile çıkanlarda daha sık görüldüğünü ifade eden Aydemir, güneş ışınlarının en dik geldiği vaktin 2 saat öncesi ve sonrasında dışarı
çıkılmamasını istedi.Güneşten en iyi korunma şeklinin doğru giyinme olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Aydemir, şu önerilerde bulundu:
'Giysili alanınıza güneş etki etmiyor. Kuru, sık dokulu ve koyu renk giyinmeli. Bize hep sıcak havada açık renk giyinmek öğretilirdi.
Isıdan, güneşten korunmak için sık dokulu ve koyu renk giyinmek gerekir. Hep gölgeden yararlanmak isteriz fakat gölge, çevreden,
sudan, betondan yansı yapar. Gölgede ancak yüzde 50 korunabiliriz. Şapka da kısmen korur. Bunların dışında güneş kremi kullanabiliriz.
Koruma faktörünün 30 un üzerinde olması gerekir.'Prof. Dr. Aydemir, açık tenli, fazla beni olanların melanom hastalığına yakalanma
riskinin daha çok olduğunu belirterek, benlerin 2-3 ayda renk, şekil, boyut değiştirmesi durumunda mutlaka bir dermatoloğa gidilmesi
gerektiğini anlattı.'HİÇBİR BEN BIÇAK DEĞDİĞİ İÇİN KÖTÜ OLMAZ'Türk Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Derneği
Başkanı İsmail Kuran, melanomun tedavisinde erken tanının önemli olduğunu, bu nedenle de kişinin bedenini sürekli kontrol etmesi
gerektiğini kaydetti. Benlerin alınmasının çok basit bir cerrahi işlem olduğunu ve iz kalmadığını anlatan Kuran, alınan benin tahlil
edilmesinin önemine işaret etti. Kuran, 'Halk arasında Bene bıçak değerse kötü olur kalıbı nasıl yerleşmiş bilmiyorum ama hiçbir ben
bıçak değdiği için kötü olmaz' dedi.Ultraviyole ışınlarının tetiklediği düşünülen melanomun, güneş ışığına maruziyetin yüksek olduğu
bölgelerde daha sık görüldüğünü söyleyen Prof. Dr. Kuran, 'Melanositlerin tümör hücrelerine dönüşümü hem genetik olarak normal
kişilerde, hem de riskli ve yatkın olan kişilerde görülmektedir. Erken evrede melanom yalnızca derinin yüzeyel tabakasını
tutarken,ilerleyen evrede daha alt tabakalara uzanan mikroinvazyonlar (mikrouzanımlar) ve daha ileri evrede en alt tabakalarda invazyon
ve metastazlar (uzak yayılımlar) görülmektedir' şeklinde konuştu.'MELANOM´DA ERKEN TANI ÇOK ÖNEMLİ'Melanomdan
korunmak için erken tanının çok önemli olduğunu ifade eden İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Dermatoloji ABD. Öğretim Üyesi Prof. Dr.
Ertuğrul Aydemir şunları kaydetti: 'Bu kapsamda kişilerin kendini muayene etmesi ve şüpheli durumlarda dermatologlara gitmesi
önerilmektedir. Melanomun asıl tedavisi cerrahi tedavidir. Hastaların önemli bir bölümü ameliyatla tedavi edilmektedir ve bu aşamada
iyi kalitede cerrahi müdahale çok önemlidir. Ancak, hastalık sistemik hale geldiğinde yani uzak metastazlar başladığında medikal tedavi
gerekli olmaktadır. Bu evredeki hastalar için de günümüzde oldukça iyi sonuçlar veren tedavi seçenekleri geliştirilmiş ve geliştirilmeye
devam edilmektedir.Melanom konusunda farkındalık yaratılması amacıyla yazılı ve görsel basında bu konuya daha çok yer verilmesi son
derece önemlidir.''YENİ TEDAVİLER YAŞAM SÜRESİNİ UZATIYOR'Türk Onkoloji Grubu Derneği, Melanom ve Deri Kanseri
Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Alper Sevinç de, yapılan bir çalışmada melanom hastalığında lezyonun ilk kez fark edilmesinden
tedaviye kadar geçen sürenin, hastaların yüzde 25´inde 1 yıldan fazla olduğu belirlendiğini kaydetti. Prof. Dr. Sevinç, 'Bu gecikme
nedeniyle hastaların çoğu son evrelerde teşhis edilebilmektedir. Bu durum hastalığın hayatta kalım süresini olumsuz etkilemektedir ve
mevcut, klasik tedavi yöntemlerinden yararlanmayı neredeyse imkânsız kılmaktadır. Üzerinde uzun yıllardır araştırma yapılan ve
bağışıklık sistemini güçlendiren İmmüno Onkolojik tedaviler ve ilaçlar bugün melanom tedavisinde yeni bir çığır açmış, ileri evrelerde
dahi yaşam süresini 2-3 kat uzatmıştır. İmmüno Onkolojik tedavi yaklaşımı sayesinde melanomun yanı sıra akciğer kanseri, böbrek
kanseri gibi pek çok kanser türünde, önümüzdeki 5 ila 10 yıl içinde tümörlerle savaşta, tıbbın çok güçlü ve yeni silahları olacaktır' dedi.
PROF. DR. FARUK BUYRU, ERKEN DOGUM VE OKUL SORUNU
Portal
Adres
: www.saglikekibi.com
İçeriği : Haber
Tarih : 17.08.2014
: http://www.saglikekibi.com/can/cocuk-hastaliklari/prof-dr-faruk-buyru-erken-dogum-ve-okul-sorunu.html
1/3
PROF. DR. FARUK BUYRU, ERKEN DOGUM VE OKUL SORUNU
2/3
PROF. DR. FARUK BUYRU, ERKEN DOGUM VE OKUL SORUNU
3/3
GÜNESLENIRKEN KANSER OLMAYIN
Portal
Adres
: www.memurlar.net
İçeriği : Kamu/Sosyal Güvenlik
: http://www.memurlar.net/haber/480171/
Tarih : 17.08.2014
Güneşlenirken kanser olmayın Kemik sağlığını koruyan D vitamininin tek kaynağı olan güneş ışınlarının fazlası hücre yapısını bozarak
deri kanserine yol açabiliyor. Şifa kaynağı güneşin fazlası zarar veriyor. En öldürücü kanserlerin başında gelen malign melanomun (deri
kanserinin bir türü) sorumlusunun güneşin zararlı ışınları olduğunu söyleyen Sağlık Bakanlığı Kanser Savaş Daire Başkanı Doç. Dr.
Murat Gültekin, Türkiye de yılda yaklaşık 735 erkeğe ve 560 kadına melanom teşhisi konulduğunu belirtti. Prof. Dr. Gültekin
'Önümüzdeki yıllarda melonom görülme sıklığında artış bekliyoruz' dedi. Sağlık Bakanlığı Kanser Savaş Daire Başkanlığı, Türk
Onkoloji Vakfı, Türk Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Derneği, Türk Onkoloji Grubu Derneği, Kanserle Dans Derneği
tarafından Bristol-Myers Squibb in desteğiyle 'Çocuğunuzu Melanomdan Koruyun' başlıklı bir sosyal sorumluluk projesi başlatıldı.
İstanbul un Sarıyer ilçesinde pilot olarak başlatılan pilot projenin tüm Türkiye ye yaygınlaştırılması planlanıyor. Toplumun sağlıklı
güneşlenme konusunda bilgilendirilmesini hedefleyen projede, korunmanın çocukluk çağından itibaren başlatılması gerektiği
vurgulanıyor. ÇOCUKLUKTA BAŞLIYOR Deri kanserine yakalanma riskinin ilk 10 yaşta alınan ultraviyole dozuna bağlı olduğunu
İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Dermatoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ertuğrul Aydemir, güneşin yanık yapacak
kadar yüksek dozda alınmasının, kişiyi bir basamak daha melanoma yaklaştırdığını söyledi. AÇIK RENK TENLİLER RİSK ALTINDA
Hastalığın sürekli güneşte çalışanlarda değil, tatile çıkanlarda daha sık görüldüğünü ifade eden Aydemir, güneş ışınlarının en dik geldiği
vaktin 2 saat öncesi ve sonrasında dışarı çıkılmamasını istedi. Aydemir, genç yaşlarda sık solaryuma girmenin de deri kanseri riskini
artırdığını hatırlattı. Prof. Dr. Aydemir, açık tenli, fazla beni olanların melanom hastalığına yakalanma riskinin daha fazla olduğunu
belirterek, benlerin 2-3 ayda renk, şekil, boyut değiştirmesi durumunda mutlaka bir dermatoloğa gidilmesi gerektiğini anlattı. Özellikle
0-6 ay arasındaki bebeklerin güneşten uzak tutulması gerektiğini söyleyen Türk Onkoloji Vakfı Başkanı Prof. Dr. Sıdıka Kurul
bebeklikte güneşe maruz kalmanın cilt kanseri riskini 2 kat artırdığını vurguladı. KOYU RENKLİ GİYSİLER KORUNMANIN EN İYİ
YOLU GİYİNMEK Güneşten en iyi korunma şeklinin doğru giyinme olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Aydemir, şu önerilerde bulundu: >
Bilinenin aksine güneşe çıkarken, açık renk giysiler yerine kuru, sık dokulu ve koyu renk giyinmelidir. Hep gölgeden yararlanmak isteriz
fakat gölge, çevreden, sudan, betondan yansı yapar. Gölgede ancak yüzde 50 korunabiliriz. > Cilt tipine göre en az 30 koruma faktörlü
güneş kremleri kullanılmalıdır. Güneş kremini güneşe çıkmadan en az yarım saat önce sürmeli, denize giriliyorsa denizden her çıkışta
tekrarlanmalı, denize girilmiyorsa 3 saatte bir yeniden sürülmelidir. > 0-6 ay arası bebekler güneşin doğrudan etkisinden uzak
tutulmalıdır. Önlem olarak; araba camları ultraviyole ışınlara karşı yüzde yüz koruma sağlayan UV filmleri ile kaplatılabilir. > Bebekler
kol ve bacaklarını örten ince giysiler, boynunu da örten başlıklar giydirerek saat 10:00 dan önce ve 16:00 dan sonra güneş koruması olan
bir pusetle dolaştırılabilir. Ancak bu saatler haricinde, güneş kremi kullanmadan günde 10-15 dakika güneşe çıkarmak da D vitamini
gelişimi açısından önemlidir. ÇOCUKLAR DAHA HASSAS 6-12 ay arası bebekler belirtilen tedbirlere ek olarak, belli kurallar
çerçevesinde güneşe çıkarılmalı. Sarı ve turuncu renkli yiyecekleri tercih edin Güneş ışınlarının zararlı etkilerinden korunmak ve
faydalarını artırmak için bazı besinlerin daha fazla tüketilmesi gerektiğini söyleyen Estenil Sağlık ve Güzellik Hizmetlerinden
Dermatoloji Uzmanı Dr. Nilhan Atsü, 'Özellikle A vitamininin öncü maddesi olan beta karoten içeren gıdaların tercih edilmesi gerekir.
Narenciye, havuç, kayısı gibi sarı ve turuncu renkli bu gıdalar, doğal gün ışığı filtresi etkisi gösterirler. Ağızdan, deri sağlığında önemli,
antioksidan vitaminler olan A,C,E vitaminleri, yine antioksidan bir element olan Selenyum, doğal kaynaklardan ya da takviye olarak
alınabilir' dedi. Dr. Atsü, deri yaşlanmasını önlemek için mutlaka cilt tipine uygun nemlendirici uygulanması konusunda uyarıda
bulundu. Ziyneti Kocabıyık deri kanseri
Download