T. B. M. M. B : 44 Temiz enerji kaynaklantmızı harekete geçirmeye çakşırken, çevre sağlığa ve korumasıyla ilgili sorun­ larımızı ortadan (kaldırmaya yöndük aşağıdaki önlem­ lerin en kısa sürede yaşama geçirilmesi gereklidir... BASRA'N — Sayın Sağlar, konuşmanız uzun mu efendim? Üç dakikanız var. •DURMUŞ FİKRÎ SAÖLAR (Devamla) — Hayır efendim, az kaldı, ...Bacalara litre takılması, atık aratma tesisleri­ nin kurulması yolundaki standartların oluşturulma­ sı, çevre sağlığını tehdit eden sanayi ^etmelerinin belli bölgelerde toplanması, bu amaçla seçilecek böl­ gelerin verimli «tarım ve turizm alanlarından uzakta olmasına dikkat edilmesi, yapılacak yeni yatırım­ larda çevre sağlığı ve korunması için gerekli önlem­ lerin atamasının zorunlu tutulması, Avrupa toplu­ luğunun uygulamayı düşündüğü araç egzosflarma filtre takılması örileminlin ülkemizde de uygulamaya konulması, kısa dönemde ölümlü sonuçlara yol aça­ caktır. Eğitim yöluya, çevre, sağlığı bilincinin insanla­ rımıza kazandırılması, geleceğimiz açısından gerekli­ dir. Sözü edilen önlemlerin alınması, yaptırım ve de­ netlemede güçlü bir Çevre Genel Müdürlüğünün var­ lığıyla mümkündür. Bu nedenle, Çevre Genel Müdür­ lüğünün, araştırmacı ya da akta gelince danışılan bir kurum olmaktan çıkarılıp, yatırım ve seçenek eşgüdümünde etkili bir görev alması zorunludur. Sayın mlilletvekileri, 'bugün ülkemizde çevre so­ runlarının çözümüne yönelik en yaygın eğilim, çevre­ nin güzelliklerini ve bu güzelliklerinin korunması gerektiğini vurgulayan romantik yaklaşımdır. Çevre sorunlarının 'bir estetik boyutu olduğu ve bu sorun­ ları önlemenin, toplumların kültür düzeyi ile ya­ kından liUgii olduğu doğrudur. Ancak, doğadaki eko­ lojik dengelerin bozulmasu demek olan çevre kirlili­ ği olayına, sonuçlardan yaklaşmak daha akılcı bir yoldur. Sorun, öncelikle insanın sağlıklı yaşamı ve ülke kaynaklarının optimai kullanımıyla doğrudan bağ­ lantılıdır. Bu anlam da, doğal dengelerin bozulma­ sı, yüksek ekonomik potansiyele sahip kaynakların yok olması anlamına gelmekte ve toplumlara, boyut­ larının önceden kestirilmesi mümkün bile olmayan ekonomik kayıplar getirmektedir. Çevre kirliliğini önlemenin pahalı olması, sorunun çözümüne, kimin, ne zaman ve ne kadar katkıda bulunacağının esa- 14* 1 2 . 1985 0:1 sa bağlanması ve 'kaynakların en verimli biçimde kul­ lanılmasını gerekli kılmaktadır. Böylece, çevre ve ekonomik kalkınmanın, birbirlerinin alternatifi ol» madiği, konuya akılcı yaklaşıldığı zaman tersine, birbirinin tamamlayıcısı olduğu anlaşılmaktadır; çün­ kü, her likisd için de amaç, insanın mutluluğu ve refahıdıra Artık, çevre sorunları, rejim ve sistem sorunu ol­ maktan çıkmıştır, sorun aynıdır ve insanlık sorunu­ dur. Ülkemizde %u sorun dile getirildiğinde, hükü­ met çevreleri olayı hızla politize ederek, iktidar - mu­ halefet kavgasına dönüştürmektedir. (SHP sıraların­ dan alkışlar) Çevre Genel Müdürlüğünün, geçen yıl bütçesin­ deki yatırımların ancak yüzde 22'sinin gerçekleşmesi, 1986 bütçesinin, artan enflasyondan daha az artırı­ larak teklifli yoluna gidilmesi; hükümetin çevre so­ runlarına bakış açısının değişmediğini, var olan du­ yarsızlığının devam ettiğini, böylece önümüzdeki yıl­ larda, altından kalkamayacağımız sonuçlarla karşıla­ şacağımızı göstermektedir. Politik çıkarları, ulusal çıkarlarımıza tercih eden bu Hükümeti uyarmayı temel görevimiz olarak gö­ rüyoruz. Bu nedenle çocuklarımızın sağlıklı yaşaya­ bileceği bir çevrenin, sanayileşmeden ödün verilmek­ sizin yaratılabileceğine inandığımızdan, insan unsu­ runu göz ardı eden hükümetin çevre politikasını be­ nimsememiz ve onaylamamız mümkün olmamaktadır. Bu görüşle, Sosyaldemokrat Halkçı Parti Gru­ bu adına saygılar sunarım. {Alkışlar) BAŞKAN — Teşekkür ederim Sayın Sağlar. ANAP Grubu adına Sayın Yaşar Albayrak; bu­ yurun efendim.) ANAP GRUBU ADINA YAŞAR ALBAYRAK (tstaribul) — Sayın Başkan, yüce Meclisin değerli üyeleri; Ülkemizde son yılarda büyük önem taşı­ maya başlayan çevre meselesine değinmek üzere gru­ bum adına söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle yü­ ce MeolMn değerli üyelerine şahsım ve grubum adı­ na en derin saygılarımı sunarım. Bu asrın son çeyreğinde, pek çok ülkede oflduğu gibi, memleketimizde de insan ve tabiat arasın­ daki 'ilişkinin bozulması, insan hayatının menfî bür biçimde etMeramesıi şeklinde ortaya çıkan çevire meısedesıinıin başlıca ^sebepleri, 'hızlı nüfus artışı, düzensiz şefoirieşme ve lıızlı sanayileşmedir. Şehirleş­ me ve sanayileşme, toplumun hayat seviyesini yük- — 319 —