iBN KESiR, Ebu Ma'bed hangi bir rivayetinin yer almadığın ı belirtmiştir (ll, 474) . İbnü'n-Nedlm. İbn Şenebuz'ün (ö . 328/ 939) Kitabü Md ]].dlete İbn Keşir Eba 'Amr adında bir eseri olduğunu kaydetmiştir. Yedi, sekiz, on kıraatle ilgili hemen bütün eserlerde İbn Keslr'in kıraatine yer verilmiş, ayrıca bu kıraati inceleyen müstakil kitaplar da yazılmıştır (bunlardan bazılarının yazma nüshaları için bk. el-Fihrisü'ş-şfımil, ı. 443 ; II, 468 [Nafi ' ve EbuAmr b. Ala'nın kıraatiyi e birlikteL 491 , 520-522, 633,671,672,682 , 691). BİBLİYOGRAFYA : İbn Sa'd, et-Tabaf):at, V, 484; Hal1fe b. Hayyat, et-Tabaf):at(Ömerl) , s. 282; Buhiiri. et-Tarfl:ıu'l­ kebfr, V, 181;a . mıf .. et-Tarfl:ıu'ş-şagir(nşr. Mahmud İbrahim Zayed). Beyrut 1406/1986 , ı, 339, 341; İbn Ebu Davüd. Kitabü'l-Meşaf:ıif(nşr. A. Jeffery), Kahire 1355/1936, s. 47-49; İbn Mücahid, Kitabü 's-Seb'a (n ş r. Şevki Dayf) , Kahire 1972, s. 65-66, 92-94, 163; İbn Haıeveyh , Mul].taşar fişeUti.ı?i'l-l):ur'an, Beyrut 1934, s. ll, 15, 19; İbnü ' n-Nedim, el-Fihrist(Şüveymi). s. 142-143, 157; Enderabi,f)ıra'atü'l- l):urra'i'l-ma'rüfin(nşr. Ahmed Nusayyifeı- c enabl), Beyrut 1407/1986, s. 65-73; İbnü 'ı-Baziş. el-if):na',ı, 77-92; Ebu Şa­ me. ei-Mürşidü'l-uecfz, s. 164; Nevevı. Teh?ib, Kahire, ts . [et-Tıbaaw · ı - mün1riyye ) , ı, 283; İbn Hallikan. Vefeyat [Abdüıhamid) , ll, 245; Mizzi. Teh?fbü'l-Kemal, )01, 468-471 ; Zehebi. Ma'rifetü '1-f):urra' [Altı kulaç), 1, 133, 197 -203 ; a.mlf.. A'lamü'n-nübela', V, 318-322; a . mıf .. Tarfl].u'lislam: sene 101-120, s. 403-404; a.mıf. , Mfzanü'l-i'tidal, ll, 473-474; a.mlf.. el-'iber, ı, 152; Safedi. ei-Vafi, XVII, 409-410; İbnü'ı-Kasıh. Siracü'l-kari'i'l-mübtedf, Kahire 1315, s. 9; Fasi. el-'ikdü'ş-şemin, V, 236-238; İbnü'ı-Cezeri . Cayetü'n-Nihaye, ı, 443-445; a.mıf .. en-Neşr, ı, 115-121; İbn Hacer, Teh?fbü ' t-Teh?fb, V, 367368; Kastallani. Leta'ifü 'l-işarat (nşr. Amir esSeyyidOsman-Abdüssabur Şah i n). Kahire 1392/ 1972, ı, 94-95; ei-Fihrisü 'ş-şamil: 'ulU mü '1 -l):ur'an, maf:ııütatü'l-kıra'at (n ş r. eı - M e cmau·ı - me­ leki). Arnman 1987 , ı , 443; ll, 468, 491,520-522, 633, 671, 672, 682, 691; C. Brockelmann. "İbn Kesir", iA, V/2, s. 761;J. C. Vadet. "1bn Katlıir" , EJ2 [İng.), lll, 817; Ahmed Paketçi, "İbn Keşir", DMBi, IV, 509-511. r:;:-ı ~ TAYYAR ALTlKULAÇ İBN KESIR, Ebü'l-Fida (#..:,.ılri ..IA! I~i) Ebü'l-Fida' İmadüddin İsmail b. Şihabiddin Ömer b. Kesir b. Dav' b . Kesir el-Kaysi el-Kureşi el-Busrav1 ed-Dımaşkı eş-Şafii (ö . 774/1373) L Tarihçi, müfessir, m uh addis ve Şafii fa kihi. _j 701'de (1301 -1302) Susrifnın Müceydilülkarye köyünde dünyaya geldi (el-Bidfı­ ye, XIV, 21 ). 700 (1300-1301) yılında doğ­ duğu da rivayet edilir (İbn Hacer, İnbfı'ü 'i- 132 gumr, I, 45; ibnü'l-imad, VIII, 397-398) Kendisi fakih, hatip, şair ve edip olan babası öldüğünde (Cemaziyelevvel 703/Aralık 1303) üç yaşlarında olduğunu söyler ( el-Bidfıye, XIV, 32) İbn Keslr 707 (13071308) yılında ailesiyle birlikte Dımaşk'a göç etti. Ağabeyi Kemaleddin Abdülvehhfıb onun öğrenimiyle yakından ilgilendi: ilk fıkıh derslerini de ondan aldı ve 711 'de (1311-12) Kur'an-ı Kerlm'i ezberledi. Daha sonra Burhaneddin İbrahim b. Abdurrahman ei-Fezarl ve Kemaleddin İbn Kadi Şühbe'den fıkıh okudu. Genç yaşta yazdığı AI;.kamü't-tenbih adlı eserini hocası Burhaneddin ei-Fezfııfye arzedip onun takdirini kazandı. Usul-i fıkha dair Mu]]taşaru İbni'l-lfdcib' i Şemseddin Mahmud b. Abdurrahman ei-İsfahfınl'ye okuyup icazet aldı . Ayrıca Şerefeddin isa elMakdisl, Bahaeddin İbn Asakir, Şemsed­ din Muhammed b. Muhammed eş-Şira­ zl, İshak b. Yahya el-Amidl, Muhammed b. Ahmed b. Zerrad, İbnü'ş-Şıhne ei-Haccar, Abdullah b. Muhammed b. Yusuf eiMakdisl ve Yusuf b. Abdurrahman eiMizzl'den hadis. Alemüddin el-Birzall ve Zehebl'den hadis ve tarih , Muhammed b. Şerefeddin ei-Ba'lebekl<i'den kıraat, Thkıyyüddin İbn Teymiyye'den kelam ve fı­ kıh dersleri aldı. Bu hocaları arasında daha çok Burhfıneddin el-Fezarl, kayınpe­ deri Yusuf el-Mizzl, Zehebl ve İbn Teymiyye'den etkilendi. Bunların dışında Şemseddin el-İsfahfınl, Ebü'l-Feth edDebusl, Ali b. ömer el-Vanl. Yusuf el-Hutenl. Ebu Musa ei-Karafi ve İbnü'd-De­ va!ibl ei-Bağdadl i ca zet aldığı hocaların­ dan bazılarıdır. İbn Keslr öğrenimini tamamladıktan sonra hatip. müderris. kıraat alimi . müftü ve mahkeme heyeti üyesi olarak çeşit­ li görevlerde bulundu. 11 Cemaziyelewel 736'da (27 Aralık 1335) Dımaşk'ta Şafi'i­ ler'e tahsis edilmiş olan Neclbiyye Medresesi'nde ders vermeye başladı ve ölümüne kadar bu görevini sürdürdü. 16 Muharrem 746'da ( 19 Mayıs 1345) Bahaeddin Mercanl'nin yaptırdığı Mizze Camii'nde hutbe okumak üzere görevlendirildi. Zehebl'nin 16 Zilkade 748' de (17 Şubat 1348) ölümü üzerine Dımaşk'taki Salihiyye Medresesi 'ne müderris tayin edildi. Bu medresed e verdiği ilk derse u lema. kadılar ve kalabalık bir halk topluluğu katıldı. Takıy­ yüddin es-Sübkl'nin 7S6'da (1355) vefatından sonra kısa bir süre Dımaşk'ta Darü'l-hadlsi'I-Eşrefiyye ' nin reisliğini yaptı. Ayrıca Darü'l-Kur'an ve Darü'l-hadlsi'tTenkıziyye'de ders verdi. 28 Şewal 767'- de (8 Temmuz 1366) Emeviyye Camii'nde Fatiha suresinin tefsirini yaptığı derse melikü'l-ümera ve naibü's-saltana Seyfeddin Mengliboğa, kadılar ve ileri gelen devlet adamları da katıldı. Yönetim aleyhindeki her türlü isyana karşı olan İbn Keslr, Memlük Devleti ile olduğu kadar ulema ve halkla da iyi ilişki­ ler içindeydi ve hemen her konuda ılımlı bir politika takip edilmesinden yanaydı. 7S2'de (1351) Emir Bayboğa Urus'un başarısızlıkla sonuçlanan isyanından sonra Memlük Sultanı ei-Melikü's-Salih ile birlikte Dımaşk'a gelen Halife Mu 'tazıd-Bil­ lah, onu devlete bağlılığının bir mükfıfatı olarak Demmagıyye Medresesi'nde huzuruna kabul etti. Ahmed b. Hanbel'in eJ-Müsned'indeki bazı hadisleri güzel yorumlamasından dolayı kendisini kutladı (a .g .e., XIV, 245) . Hz. Ebu Bekir, Ömer ve Osman'a küfür ve Emeviyye Camii'nde Sünniler'le birlikte namaz kıl m ayı reddettiği için Malik! kadısı tarafından kırbaç cezasına çarptırılan Hilleli bir Şii. daha sonra Darüssaade'de toplanan mahkeme heyeti tarafın­ dan idam cezasına mahkum edildi (Cemaziyelahir 755/Haziran -Temmuz 1354). Bu mahkeme heyetinin üyeleri arasında ibn Keslr de bulunuyordu . ibn Keslr, 741 Şewali sonunda (Nisan 1341) ulfihiyyet iddiasında bulunan Osman ed-Dekaki'nin yargılandığı Darüssaade'deki Darüladl'de de üye. olarak görev yaptı. Reblülevvel 7S6'da (Mart-Nisan 1355) Kadılku­ dat Takıyyüddin es-Sübkl'nin. Altunboğa en-Nasırl ve Kutluboğa ei-Fahrl'nin yetimlerin mailarına el uzatmalarına göz yummakla itharn edilmesi üzerine kurulan mahkemede görev aldı ve kadıyı savundu. 26 Reblülewel 766'da (21 Aralık 1364) Emir Mengliboğa tarafından teşkil edilen ve Darüssaade'de toplanan mahkeme heyetinde de bulundu . Kanuna aykırı icraat yapmakla suçlanan Kadı Taeeddin b. Takıyyüddin es-Sübkl lehinde oy kullanarak Mengliboğa ' nın takdirini kazandı (a.g.e.,XIV, 316-317) . ettiği 762'de (1360-61) isyan ettiği için aziedilen Dımaşk Valisi Baytemür Şaban 766'da (Nisan-Mayıs 1365) Dımaşk'a gelince onun şerefine Şal).il).-i Bu]]ari'nin ezbere okunması işini organize etme görevi İbn Keslr'e verildi. Kıbrıs Frankları'nın İs­ lam ülkelerine karşı başlattıkları saldırıyı sürdürmeleri üzerine gerekli askeri tedbirleri alan Dımaşk Valisi Emir Mencek 770'te (1368-69) halkın cihada katılması gerektiği konusunda ondan fetva istedi. İBN KESTR, Ebü'I-Fida Bunun üzerine İbn Kesir el-İ etihad ii tal ebi 'l-cihôd adıyla bir eser yazdı. Hayatının sonlarına doğru gözlerini kaybeden İbn Kesir 26 Şaban 77 4'te (20 Şubat 1373) Dımaşk'ta vefat etti (İbn Ta ğrTberdT, enNücümü'z-zahire,XI. 123). 1SŞaban'da(9 Şubat) öldüğü de rivayet edilir (İbn Hacer, inba' ü '1-gumr, I, 400). Vasiyeti uyarınca Dımaşk'ta Babünnasr dışındaki SQfiye Mezarlığı'na hacası İbn Teymiyye'nin yanına defnedildi. "el-Hafızü ' l-muhaddis" unvanı verilen İbn Kesir'i Zehebi Te?,kiretü '1-J:ıufffı?-'ın sonunda çağdaşı olan muhaddisler arave hadis ilminin çeşitli alanlarında verdiği eserler dolayısıyla kendisinden övgü ile söz etmiş . ayrıca ona "el-fakihü'l-müfti" lakabını vermiştir (Te?kiretü 'l-l:ıuff8.?. IV. I 508) İbn Keslr'den, cam ilerde verdiği umumi derslereve darü'l-hadislerdeki derslerine katılan çok sayıda talebe rivayette bulunmuştur. İbn Hicci, Sa'deddin en-Nevevl. İbnü 'l-Cezerl Muhammed b. Muhammed, Bedreddin ez-Zerkeşi bunların en meşhur olanları­ sında zikretmiş dır. Pıkıhta Şafii mezhebine mensup olmakla beraber İbn Keslr diğer mezhepterin görüşlerine de açıktı. İbn Teymiyye'nin etkisinde kalarak Hanbeli ketarnını benimsemiş , hilafetin Kureyşlliğini savunması dışında diğer dini- siyasi konularda onun görüşlerine bağlı kalmıştır. Cü neyd-i Bağ­ dadl, Ebu Talib el-Mekki, Abdülkerlm b. Hevazin el-Kuşeyrl ve Şehabeddin es-Sühreverdl gibi ilk sQfilerden saygıyla bahsetmiş, ancak tarikatları reddetmiştir. Şilliğe karşı sert bir tavır takınmış. eserlerinde İsrailiyat'a yer vermemiştir. İbn Keslr hükümdarlar. emirler, ulema ve halk nezdinde güvenilir bir şahsiyetti. Önemli dini ve siyasi meselelerde onun fetvasına başvurulmuş ve verdiği kararlara uyulmuştur. Mesela 22 Muharrem 767' de (9 Ekim 1365) Franklar'ın İskende­ riye'yi yakıp yıkarak müslümanları öldürmeleri üzerine Memlük Sultanı el-Melikü'l-Eşref ll. Şa'ban. yayımladığı bir menşurta Suriye'deki hıristiyanların malları­ nın dörtte birinin müsadere edilmesini istemiş. Mısırlı fakihlerin fetvasına rağ­ men İbn Kesir bunun şer'an caiz olmadığını söylemiş (ei-Bidaye, XIV, 3 ı 4-3 ı 5). sultan da onun görüşüne uymuştu . Eserleri. A) Tarih ve Tabakat. 1. ei-Bidaye ve'n-nihiiye*. İbn Keslr'in büyük tarihçiler arasında yer almasını sağlayan eser, başlangıçtan 767 ( 1365-66) yılına kadar gelen olayları kronolojik sırayla an- !atan on dört ciltlik umumi bir İslam tarihidir. Tamamı basılan ve bazı bölümleri çeşitli başlıklar altında ayrıca neşredi­ len eser Mehmet Keskin tarafından Türkçe'ye çevrilmiştir (I-XIV. istanbul 19941995) 2. el-Fuşulfi sireti'r-Resul. İlk defa el-Fuşul ii i{ıtişôri sireti'r-Resul adıy­ la neşredilen eser (Kahire 1357), daha sonra Muhammed İdü'l-Hatravl ile Muhyiddin MestQ ( Beyrut- Dı m aşk 1400; Mekke - Beyrut 1405/1985; Medine-Beyrut - Dı ­ m aşk 141 311992) ve Seyyid b. Abbas elCüleymi(Kahire 1410/ 1990; Beyrut 141 3/ ı 993) tarafından yayımlanmıştır. 3. Siretü Ebi Bekr eş-Şıddi}f (e i-Bidaye, VII , 18) 4. Siretü 'Ömer b. el-Ijattfıb (a.g.e., VII, ı 8) s. Siretü Mengliboga (Ma yünteka ve yübtega min sireti Mengliboga) . el-Melikü'n-Nasır Hasan'ın memlüklerinden, onun Halep ve Dımaşk naibi olan Emir Mengliboğa'nın hayatına dairdir (SehavT, s. 554) 6. Taba}fdtü fu}fahô'i'ş­ Şôti'iyye (Tabakatü '1-fukaha'i 'ş-Şafi'iy ­ yln). Ahmed Ömer Haşim ve Muhammed Ali Zeynühüm tarafından Abadl'nin zeyliyle birlikte üç cilt halinde yayımlan­ mıştır(Kahire 141 3/1993). İbn Keslrbu eserinde Sübki ile olan fikri ihtilaflarını da ibn Kesir'in el-Biday e ve'n-nihay e adlı eserini n Ma h mud Sirvani tarafından Tercemetü 'l-Bidaye ve 'n-niha- ye (Terceme-i Tarih-i ibn Kesir) adıyla Türkçe'ye çevrilen nüshas ının lll. cildinin ilk sayfası (Süleymaniye Ktp. , Fatih, nr. 4265) ortaya koymuştur. 7. et-Tekmil ii ma'rifeti'ş-şi}fat ve'z-zu'atô' ve'l-mecôhil. Mizzl'nin Teh?,ibü'l-Kemôl ve Zehebl'nin Mizônü'l-i'tiddl adlı eserlerinin bazı ilavelerle ihtisarından ibarettir (ei-Bidaye, IX, 97; Keşfü'?·? unün, I, 471) B) Tefsir. 1. Tefsirii'l-/fur'ani'J- capm*. Rivayet tefsirleri arasında önemli bir yeri olan ve birçok defa basılan eser (Kahire 1342/ 1923, 1390/1971; Beyrut 1980, 1416/ I 996; istanbul I 984; Ri ya d I 418/1 997) Hacı Bekir Karlığa ve Bedreddin Çetin er tarafından Hadislerle Kur'an-ı Kerim Tefsiri adıyla Türkçe'ye çevrilmiştir (I-XVI, istanbul 1983 -1 988, 1993- 1994) . YusufAbdurrahman Mar'a şlitefsirde geçen hadisleri alfabetik olarak sıralamış ve Fihrisü eJ:ıôdiş-i Tefsiri İbn Keşir adıyla neşret­ miştir (Beyrut I 986) . 2. Fezô'ilü'l-Kur'ôn (Kah i re I 343, I 348/ 1929; Beyrut 1407/ ı 987; n şr. Muhammed İbrahim el-Benna. Cidde-Beyrut- Dımaşk 1408/ 1988) Ahmed Harndi İmam bu eserden yaptığı seçmeleri Mu{ıtdrdt min Fezô'ili'l-Kur'ôn adıyla yayımlam ış (Kah i re ı 98 ı), Mehmet Sofuoğlu da eseri Kur'an 'ın Faziletleri adıyla Türkçe'ye tercüme etmiştir (istanbul 1978) C) Hadis. 1. Cômi'u'l-mesônid ve'ssüneni '1-hôdi li-a}fvômi's-senen (eiHedy ve's-senen fi el;.adlşi'l-mesanld ve 'ssünen). Eserde, Külüb-i Sitte ve Ahmed b. Hanbel. EbQ Ya'la el-Mevsıli. Ahmed b. Amr el-Bezzar ' ın müsnedleriyle Taberanl'nin iki mu'ceminde mevcut hadisler ele alınmış . bu eserlerde rivayeti bulunan sahabeter alfabetik olarak sıratanıp bütün rivayetleri bir araya getirilmiş, sahabi ve diğer hadis ravilerinin hayatı hakkın­ da bilgi verilmiştir. Cdmi'u'l-mesônid Abdülmelik b. Abdullah b. Dehiş (Mekke ı 4 ı lll 990 ) ve Abdülmu'ti Emin Kal'aci (I-XXXVII, Beyrut I 41511994) tarafından neşredilmiştir. 2. İ{ıtişôru 'UlUmi'l-J:ıa­ diş . İbnü's-Salah eş-ŞehrezQrl'nin Muljaddimetü İbni'ş-Şa/ah* diye tanınan 'UlUmü'l-J:ıadiş adlı eserinin özeti olmakla birlikte İbn Keslr esere önemli ilavelerde bulunmuş , ihtilaflı konularda kendi tercihini belirtmiştir. Ahmed Muhammed Şakir tarafından el-Bô'işü'l-J:ıaşiş şerJ:ıu İ{ıtişôri 'ulUmi'l-J:ıadiş adıyla şerhedile­ rekyayımlanan eser (Kahire 1355, 1370, 1377/1958 ; Beyrut 1387; Riyad-Dımaşk 1414/1994, 1417/ 1996) daha çokel-Bô'işü'l-J:ıaşiş adıyla meşhur olmuştur. 3. Müsnedü'l-Fôru}f emiri'l-mü'minin Ebi ljafş 'Ömer b. Ijattfıb ve a}fvôlühu 'ala ebvôbi'l-'ilm . Hz. Ömer'in ResOl-i Ekrem'den doğrudan rivayet ettiği hadisle- 133 İBN KESTR, Ebü'I-Fida ri ihtiva eden eser, müellifin Müsnedü'ş­ Şey]]ayn adlı kitabının Hz. Ömer'in rivayetlerini içine alan k•smı olmalıdır (nşr. Abdülmu'tl Emin Kal'acl, 1-11, Dımaşk-Ka­ hire 1411/1991; Mansüre 1 4 12 / 1992ı 4. Tuf.ıfetü 'Hali b bi-ma'rifeti ef.ıô.dişi Mu]]taşari İbni'l-Jjô.cib. İbnü ' l- Hikib' in Mu]] t aşarü '1-münteka adlı eserindeki hadislerin tahrlci olup Abdülganl b . Humeyd b. Mahmud el-Kübeysl tarafından neşredilmiştir (Mekke 1406/1986ı s. Ta]]ricü ef.ıô.dişi edilleti't-Tenbih. EbO ishak eş-Şirazl'nin Şafii fıkhına dair muhtasar eserindeki hadislerin tahrlcine dair olan kitabın Muhammed İbrahim es-Samerral tarafından tahkik edildiği belirtilmektedir (Muhammed ez-Zuhayll, s. 159ı 6. AJ.ıkamü 'ş-şugrô. (şaglr) fi'l-f.ıadiş . Müellif bu adla bir eser yazdığım bizzat ifade etmektedir (Ahmed Muhammed Şa­ kir, s. 202ı. 7. el-AJ.ıkô.mü'l-kebir. Hadis. tefsir ve hac bahsine kadar fıkhl konulardan bahseden bir eser olup(el-Bidaye, III, 524ı İbn Keslr çeşitli kitaplarında buna atıfta bulunmuştur (Ahmed Muhammed Şakir, s. 35, 202ı. 8. Mu]]taşarü'l-Med­ ]]al ilô. Kitô.bi's-Sünen li'l-Beyhaki. Müellif. İbnü's-Salah'ın 'UlCımü '1-J.ıadiş'ini ihtisar ettiği metotla Beyhaki'nin elMed]]al'ini de ihtisar ettiğini belirtmiş­ tir (a.g.e., s. 17-ı9ı 9 . el-Mukaddimô.t. Hadis ilimlerine dair olup müellif bu eserine de atıflarda bulunmuştur (a.g.e., s. 17- 18, 97, 102ı 10. Şerf.ıu Şaf.ıif.ıi'l-Bu­ ]]ô.ri (el-Bidaye, lll. 3; Xl. 33 ı D) Fıkıh. 1. el-İctihô.d fi talebi'l-cihô.d. M emlükler'in Dımaşk naibi Seyfeddin Mencek'in isteği üzerine Haçlılar 'a karşı müslümanları cihada teşvik amacıy­ la yazılan eserde İbn Teymiyye'nin es-Siyô.setü 'ş-şer'iyye'sinden istifade edilmiştir. İ lk defa 1347'de (1928) yayımla­ nan eser daha sonra Abdullah Abctürrahim Useylan (Riyad 1401/1981. 1402/ı 982 . ı412 / 1992ı ve Muhammed Zeynühüm (Kah i re 1413/1993 ı tarafından neşredil­ miştir. Z. İrşô.dü'l-fakih ilô. ma'rifeti edilleti't-Tenbih (nşr. Behcet Yusuf Hamed Ebü't-Tayyib, Beyrut ı4ı6/ı996ı. 3. Af.ıkô.mü't-Tenbih. İbn Kesir'in ilk eseri olup Ebu İshak eş-ŞirazY'nin et-Tenbih'ine şerh mahiyetinde yazılmıştır. Müellif, bu eserinin hacası Burhaneddin el-Fezarl'nin takdirini kaza n dığını belirtir (a.g.e. , XII, ı 25 ı . 4. Kitô.bü's-Semô.'. MOsikinin hükmüne dairdir (Keşfü'?-zunün, ll, 1002; İbn Kes!r'in diğer eserleri için bk. Tui}fetü 't-talib, neşredenin girişi, s. 35-37; Abdülmu'tl Emin Kal'acl, s. 199-2ı6 ; Muhamm ed ez-Zuhayll, s. ı 50-183ı. 134 BİBLİYOGRAFYA : ibn Kes1r. el-Bidaye, lll, 3, 524; VII, 18; IX, 97; Xl, 33; XII, 124-125; XIII, 155, 164; XIV, 21, 25,26,31-34,46,120,126,127,131-132,134, 150, 158, 179, 183, 189-192, 204, 216, 245, 263,281,295-296,312,314-318, 321; a.mlf.. el-İctihad {f talebi'I-cihad (nşr. Abdullah Abdürrahim Useylan). Riyad 1402/1982, neşredenin girişi , s. 9-34; a.mlf .. el-Fuşul [l slreti'r-Resul (nşr. Muhammed el-ldü'l-Hatravl- Muhyiddin Müstu). Beyrut 1413/1992, neşredenlerin girişi, s. 9-71; a.mlf.. Cami'u'l-mesanld ue's-sünen (nşr. Abdülmelik b. Abdullah b. Deh!ş), Mekke 1411/1990, neşredenin girişi, I, 20-34; a.mlf., Tul)fetü'Halib bi-ma'ri[eti etıadlşi Mui]taşari İbni'l-fjacib (nşr. Abdülganı b. Humeyd b. Mahmud el-Kübeys!), Mekke 1406/1986, neşredenin girişi, s. 21-52; Zehebl. Tezkiretü '1-tıuffaz, IV, 1508; ibn Kad!Şühbe. Tabakatü'ş-Şafi'iyye, lll, 85-86; ibn Hacer, ed-Dürerü'l-kamine, 1, 373374; a.mlf.. İnba'ü ' l-g umr, ı, 45-47, 400; ibn Tağr1berd1, en-Nücumü'z-zahire, Xl, 123-124; a.mlf., el-Menhelü 'ş-şa{f, ll, 414; Sehav1. el-İ'lan bi't-teubll], s. 554; Süyutı . Tabakatü'l-fı.uffaz (Lecne). s. 523-524; Nuaym1. ed-Daris [i tarli]i'lmedaris (nşr. Ca'fer ei-Hasen!), Dımaşk 1368/ 1948, ı, 36-37; Davud!. Tabaka tü '1-mufessirln, ı , 111-113; Keş[ü'z-;ç:unun, ı, 10, 19,228,280, 439,471 , 550, 573; ll, 1001, 1002, 1005,1162, 1521, 1840; ibnü'I-imad, Şezerat (Arnaut). VIII, 397-398; Şevkan1. el-Bedrü't-tali', I, 153; M. Şemseddin [Günaltay], İslamda Tarih ue Müuerrihler, istanbul 1339-42, s. 339-340; Brockelmann, GAL, ll, 60-61; Suppl., ll, 48-49; a.mlf., "İbn Kes1r'', İA , V/2, s . 762; lzafı.u'l-meknun, ll, 194; Abbas ei-Azzav1, et-Ta'rifbi'l-mü'erril]ln {f 'ahdi'l-Mogol ue't-Türkman, Bağdad 1376/1957, I, 196-200; Ahmed Muhammed Şakir, ei-Ba'işü'l­ fı.aşfş,Kahire 1377/1958, s. 17-19,35,97,102, 202; Donald Presgrave Little, An Introduction to Mam/Qk Historiography, Wiesbaden 1970, s. 6973; Selahaddin ei-Müneccid, Mu'cemü'l-mü'errii]lne'd-Dtmaşktyyln, Beyrut 1398/1978, s. 203-207; C. Zeydan, Adab, lll, 203; Ma'a '1-Mektebe, s. 205-206; J. D. McAuliffe. "Quranic Hermeneutics: The Views of al-Tabart and Ibn Kathir", Approaches to the History o[the lnterpretation o{the Qur'an (ed. Andrew Rippin). New York 1988, s. 46-62; Abdülmu't[ Emin Kal'acl, Mukaddimetü'l-Cami'i'l-mesanld, Beyrut 1415/ 1994; Şakir Mustafa. et-Tarli]u'l-'Arabi ue'lmü'errii]un, Beyrut 1993, IV, 83-85; Muhammed ez-ZühayiT, İbn Keşlr ed-Dtmaşki, Dımaşk 1415/1995; Ramazan Şeşen. Müslümanlarda Tarih-Coğrafya Yaztctltğt, istanbul 1998, s. 196198; Henry Laoust. "Ibn Ka !ir Historien" , Arabica, ll, Leiden 1955, s. 42-88; a.mlf., "Ibn Kat_hir", EP (ing.). lll, 817-818; Muhammed Raşid, "İbn Keşir: J:ıayatühfi ve mü'ellef§.tüh" , Mecelletü'lmecma'i'l-'ilml el-Hindl, V/1-2, lndia 1980, s. 241-244; ismail Cerrahoğlu, "İbn Kesirve Tefsir", AÜİFD, XXV ( 1982), s. 45-69; Al i Eroğlu, "Me§.limü't-tenzil ve Tefsirü'l-Kur'ani'l-azim Tefsirleri ü zerine Bir Mukayese", EAÜİFD, IX (ı 990). s. 280-303; HQIG Cevdet Ferec. "Dirase mui5areneli-mazmünisene 615 h./1218 m. fı küllin mine'l-kitabeyni't-taliyeyn", Tarif] u '1'Arab ue'l-'alem,sy. 150, Beyrut 1415/1994, s. 65- 79; Yusuf Rahlm!G, "İbn Keş1r", DMBİ, IV, 511-514. li] ABDÜLKERİM ÖZAYDIN İBN KEYSAN (ut...,.f 01 ıı Ebü'l-Hasen Muhammed b. Ahmed b. İbrahim (Muhammed) b. Keysan en-Nahvi el-Bağdadi (ö . 320/932 [?]) Dil, edebiyat, tefsir ve hadis alimi. L _j Bağdat'ta doğdu ve orada yaşadı. Bazı lehçelerde "hile, ihanet" anlamına gelen Keysan kelimesi kendisinin. babasının veya dedesinin adı ya da lakabıdır. İbnü'n­ Nedim bu kişinin nahiv alimi olduğunu. ancak dalgınlığından dolayı rivayetlerine pek güvenilmediğini söyler. Aynı vasıf Hab. Ahmed, EbO Ubeyde et-Teyml ve Ha- m lef el-Ahmer'in öğrencisi olan ve Keysan en-NahvY diye bilinen Horasan asıllı EbO Süleyman Muarref b. Dehsem (Dehşem 1 Dirhem) el-Hüceyml için de geçmektedir. İbn Keysan'ın soyunun bu şahsa dayanması, dolayısıyla aslen Horasanlı olması kuwetle muhtemeldir. Keskin bir zekaya. güçlü bir muhakeme ve hatızaya sahip olan İbn Keysan , değişik kültürlere olan merakı sebebiyle önce Küfe dil mektebinin öncüsü Sa'leb'in derslerine devam etti. Ondan KO- fe nahvini öğrendikten sonra Basra dil mektebi lideri Müberred'in derslerini takip ederek iki mektebin görüşlerini ve aralarındaki ihtilaflı meseleleri öğrenme imkanı buldu. Bu mekteplerin görüşleri­ ni uzlaştıran şiir ravisi. dil, lugat ve ahbar alimi EbO Amr Bendar b. Abdülhamld el-KerhY el-İsfahanl'den istifade etti (SüyOtl, 1, 476ı . Hatlb el-Bağdadi gibi bazı müellifler o İbn Keysan'ın vefat tarihini 1 Zilkade 299 (28 Haziran 912) olarak kaydetmişlerdir. Ebu Galib el-MağribY ise Ebu Hayyan etTevhldlile(ö 414/I023ı Ebu İshakes-Sa­ bl'nin (ö. 384/994ı onun derslerine devam etmelerini ve ondan nakillerde bulunmalarını dikkate alarak 320 (932) yılinda öldüğünü söyler. Yaküt er-Rumi de bu görüşü desteklemektedir (Mu'cemü 'l-üde- ba', XVII, I 41 ı. Eserlerinde nahiv kavramlarının tanı­ mı üzerinde duran. ayrıca hem nahivci- lerin hem mantıkçıların tanımlarına yer veren İbn Keysan'ın iyi bir mantık bilgisine sahip olduğu ve kelam alimlerinin yöntemlerinden etkilendiği anlaşılmaktadır. İbn Keysan. Sa'leb'in Küfe ve Basra dil