1 AVRASYA’NIN KALBİ: KAZAKİSTAN Eski Sovyet Cumhuriyetleri içinde Rusya’dan sonra ikinci büyük petrol üreticisi olan Kazakistan’ın ekonomisi, büyük ölçüde petrol ihracatı gelirlerine dayanıyor. Doğalgaz, kömür ve altın diğer önemli kaynaklar arasında yer alıyor. Kazakistan’da uygulanan “Yenilikçi Sınai Kalkınma Programı”, ekonomide sektör el çeşitlendirme sağlamayı ve uzun vadede hizmet ve teknoloji sektörleri bakımından güçlü bir ekonomi yaratmayı hedefliyor. Peki, hangi sektörlerde yatırım fırsatları var? Dünyanın dokuzuncu, eski Sovyetler Birliği’nin ikinci en büyük ülkesi olan Kazakistan 2. 729.900 km2’lik yüz ölçümüyle Türkiye’nin neredeyse 3,5 katı büyüklüğünde. Çin, Kırgızistan, Rusya, Türkmenistan ve Özbekistan’a komşu olan Kazakistan’ın Aral Gölü ve Hazar Denizi’ne sınırı bulunuyor. Kış aylarında oldukça soğuk olan ülke, yaz aylarını sıcak geçiriyor. Bölgeler arasındaki sıcaklık farklılığı oldukça fazla. Kazakistan’ın en yüksek noktası 6.994 metre yükseklikle Tanrı Dağları’ndaki (Tien-Şan) Han Tengri zirvesidir. Ülkenin yüzde 7'si ormanlar, yüzde 4'ü dağlar, yüzde 26'sı ekilebilir alanlar, yüzde 23'ü bozkır ve yüzde 40'ı çöl görünümlü topraklardan oluşuyor. ALMATI BAŞKENT ÜNVANINI ASTANA’YA DEVRETTİ Parlamenter bir Cumhuriyet olan Kazakistan Cumhuriyeti, 1991’de Sovyetler Birliği’nden bağımsızlığını kazandığı günden buyana Nursultan Nazarbayev başkanlığında yönetiliyor. Ülkenin başkentinin Almatı’dan, Astana’ya taşınması kararı 1994 yılında Nazarbayev tarafından alındı ve 1997’de tüm kurumlar Almatı’dan, Astana’ya taşındı. İşlemler 1998 yılında tamamlandı ve ülkenin başkenti Astana olarak değişti. NÜFUS VE İŞGÜCÜ YAPISI 2011 yılı verilerine göre; ülkenin nüfusu 16,7 milyon civarında. Nüfusun çoğunluğu ülkenin kuzey ve güney doğusunda yaşıyor. Geniş coğrafyaya rağmen nüfusun az olmasının nedenlerinden biri dışarıya göçtür. 2000 yılından bu yana gerçekleşen ekonomik büyüme ülkeden göç eğilimini tersine çevirdi ve 2004 yılında net göç ilk kez pozitife döndü. 60 yaş üzeri nüfusun toplam nüfusa oranı düşük düzeyde. Ülkedeki fakirlik oranı son yıllarda GSYİH’daki hızlı artış eğilimi ile beraber düşüş gösterdi. Kazakistan İstatistik Ajansı’na göre; ülkede fakirlik sınırı (ayda 35 dolar) altında yaşayan nüfusun oranı 2004’te yüzde 33.9 iken, 2010 yılında yüzde 6,5’e geriledi. 1999’tan sonra gözlenen hızlı ekonomik büyüme istihdam artışı sağladı. 2 HİZMET SEKRÖRÜ İSTİHDAMI SIRTLIYOR Ülkede müteahhitlik hizmetleri gibi büyüme gösteren sektörlerdeki istihdam resmi verilere yeterince yansımıyor. Bunun nedeni özellikle konut inşaatında gayrı resmi istihdamın varlığıdır. Petrol sektörü ile ivme kazanan ekonomik büyümenin etkileri başta hizmet sektörü olmak üzere diğer sektörlere de yansıyor. Ülkedeki en fazla istihdamı hizmet sektörü sağlıyor. Kazakistan yabancı işgücü istihdamında kota uyguluyor. Sovyet dönemi boyunca bilim ve teknoloji çalışmalarında daha fazla rol alan Rus azınlık ve azınlıktaki diğer etnik grupların çoğunluğunun bağımsızlık sonrasında ülke dışına göç etmesi, Kazakistan’ın vasıflı işgücünde ciddi bir kayba neden oldu. Ülkedeki okur-yazarlık oranı 1999 nüfus sayımına göre; yüzde 97,5 gibi yüksek seviyelerde seyrediyor. PETROL VE DOĞALGAZ EN BÜYÜK ZENGİNLİK Petrol ve doğalgaz rezervleri yönünden zengin olan ülkenin petrol rezervleri doğalgaz rezervlerine göre daha fazla. Eski Sovyet Cumhuriyetleri içinde Rusya’dan sonra ikinci büyük petrol üreticisi olan ülkenin ekonomisi, büyük ölçüde petrol ihracatı gelirlerine dayanıyor. 2010 yılı sonu itibarı ile toplam petrol rezervi 39,8 milyar varil civarında. Bu rakam toplam dünya rezervinin yüzde 2,9’una denk geliyor. Ülkenin rezerv seviyesi Hazar Denizi’nde yeni bulunan rezervler ile artış gösteriyor. Kazakistan’ın doğalgaz rezervi ise 2010 yılı sonu itibarı ile dünya toplam rezervinin yüzde 1’ini oluşturuyor. Bu rakam toplam 1,8 trilyon metreküpe tekabül ediyor. Ayrıca ülke, dünya kömür rezervinin yüzde 3,9’una (33,6 milyar ton) sahip. Altın rezervleri bakımından da zengin bir ülke olan Kazakistan’da; ayrıca zengin demir filizi, bakır, krom, kurşun, wolfram, tungsten ve çinko yatakları da mevcut. SANAYİ ÜRETİMİNİN YARISI PETROLE DAYANIYOR 1991 yılında gerçekleşen bağımsızlık öncesinde Kazakistan’ın uzmanlaşmaya dayalı Sovyet sistemi içindeki rolü buğday üretimi, metalurji ve mineral üretimi üzerinde yoğunlaşmıştı. 1990’lar süresince sanayinin, GSYİH içindeki payı geriledi. 2000 yılı itibarı ile sanayi sektörü GSYİH içindeki payı yeniden yüzde 30’lara ulaştı. Bunda en önemli rolü, yatırımlarla ivme kazanan petrol sektörü oynadı. Günümüzde petrol, toplam sınaî üretimin yarısından fazlasını oluşturuyor. Kazak ekonomisinin diğer önemli sektörleri ise metal işleme ve çelik üretimidir. İnşaat sektörü neredeyse tamamen petrol sektörüne bağımlı olup, sektörün GSYİH içindeki payı petrol sektöründeki yatırımlarla birlikte aşamalı olarak arttı. Ekonominin geri kalanı küçük olmakla birlikte hızla gelişen hizmet sektöründen ve verimsiz, emek-yoğun tarım sektöründen oluşuyor. NAZARBAYEV EKONOMİYİ ÇEŞİTLENDİRMEYİ HEDEFLİYOR Ekonomi politikalarının oluşturulmasında Devlet Başkanı Nursultan Nazarbayev en önemli rolü üstleniyor. 2003-2015 yılları için uygulamaya koyulan Yenilikçi Sınai Kalkınma Programı, 3 ekonomide sektörel çeşitlendirme sağlamayı ve uzun vadede hizmet ve teknoloji sektörleri bakımından güçlü bir ekonomi yaratmayı amaçlıyor. Kazakistan’ın 2030 Stratejisi ise ulusal güvenlik, siyasal istikrarın sağlanması ve sağlamlaştırılması, ülkeye yabancı yatırımların çekilmesi ve buna dayalı gelişme sağlanması, halkın sağlık ve eğitiminin iyileştirilmesi, enerji kaynaklarının etkin kullanımı, ulaşım ve telekomünikasyon altyapısının geliştirilmesini içeriyor. TÜRKİYE İHRACAT VE İTHALATTA İLK 10’DA Dış ticarette sürekli ihracat fazlası veren Kazakistan 2011 yılında toplam 87,6 milyar dolar, 2012 yılında ise 92,3 milyar dolarlık ihracat rakamına ulaştı. Kazakistan’ın 2011 yılı toplam 37,1 milyar dolar olan ithalatı, 2012 yılında 44,5 milyar Dolara yükseldi. Kazakistan’ın ihracatında önde gelen ülkeler: Çin Halk Cumhuriyeti, İtalya, Hollanda, Rusya Federasyonu ve Fransa’dır. Türkiye 8. sırada. Kazakistan’ın İthalatında önde gelen ülkeler ise Rusya Federasyonu, Çin Halk Cumhuriyeti, Ukrayna, Almanya ve ABD’dir. Türkiye ithalatta 10. sırada. Kazakistan’dan, Türkiye’ye 2011 yılında 2,6 milyar dolarlık, 2012 yılında ise 3,2 milyar dolarlık ihracat gerçekleşti. Kazakistan’ın, Türkiye’den yaptığı ithalat 2011 yılında 729 milyon dolar, 2012 yılında ise 786 milyon dolar olarak gerçekleşti. Kazakistan ile Türkiye arasındaki dış ticarette Kazakistan lehine 2,4 milyar doları fazla veriyor. KAZAKİSTAN’A GELEN YABANCI SERMAYE 2012 yılında Kazakistan’a gelen yabancı sermaye tutarı 170 milyar dolar. Kümülatif sermaye girişleri dikkate alındığında ilk üç sırayı Hollanda, İngiltere ve Çin oluşturuyor. Türkiye’den gelen yabancı sermaye tutarı 2 milyar dolar civarında. Buna göre ülke sıralamasında ilk 10’da yer alıyoruz. KAZAKİSTAN’A NE İHRAÇ EDİLEBİLİR? Türkiye’den yapılan ihracatta tarım ve gıda ürünleri kaleminde; şekerli ve çikolatalı mamuller, bitkisel yağlar, bisküvi, çay, kesme ...