BEŞERİ SİSTEMLER . 4. BÖLÜM NÜFUSUN GELİŞİM, DAĞILIŞI VE NİTELİKLERİ KONULAR: NÜFUS VE NÜFUS SAYIMLARI NÜFUS SAYIMLARI NEDEN YAPILIR? DÜNYA NÜFUSUNUN TARİHSEL ARTIŞI VE DEĞİŞİMİ? DÜNYA NÜFUSU SÜREKLİ ARTACAK MI? DÜNYA NÜFUSUNUN ALASAL DAĞILIŞI KITA NÜFUSLARI NEDEN FARKLIDIR? DÜNYA’DA NÜFUS ARTIŞI NÜFUS PRAMİTLERİ VE ÖZELLİKLERİ EK NOTLAR VE SORULAR Temel Kavramlar : Nüfus piramidi Nüfus sayımı Nüfus değişimi Nüfus artışı 4. BÖLÜM Nüfus patlaması Nüfus yoğunluğu Aktif nüfus Bağımlı nüfus 1 Mustafa KONUR ( Coğrafya Öğretmeni ) NÜFUSUN GELİŞİMİ, DAĞILIŞI VE NİTELİKLERİ NÜFUS VE NÜFUS SAYIMLARI Nüfus; sınırları belirli bir alanda, belirli bir zamanda yaşayan insan sayısıdır. Bu alan, dünyanın tamamı olabileceği gibi ülke, bölge, il, ilçe, köy veya konut gibi daha dar bir alan da olabilmektedir. Nüfus sayımı; nüfusun belirli özelliklerini ortaya çıkarmak ve nüfus ile ilgili planlamaları yapmak için insanların sayılmasıdır. Ülkemizdeki nüfusun sayısı ve nüfusla ilgili veriler yapılan nüfus sayımları ile elde edilir. Bu sayımlar sonucunda, toplam nüfus, nüfusun yaş gruplarına ve cinsiyete göre dağılımı, okuryazar oranı, eğitilmiş nüfus durumu, işsiz sayısı, çalışan nüfusun iş kollarına göre dağılımı, köy ve kent nüfus sayıları belirlenir. NÜFUS SAYIMLARININ NEDENLERİ: 1) Ülkenin nüfus miktarı 2) Kent ve kır nüfusu 3) Nüfusun eğitim durumu 4) Nüfusun mesleklere göre dağılımı 5) Nüfusun cinsiyet durumu 6) Nüfus hareketleri 7) Nüfus artış hızını, dağılışını öğrenmek 8) İşsizlik oranını öğrenmek 9) Asker çağındakileri ve seçmen sayısını öğrenmek gibi sebeplerle sayım yapılır. 10) NÜFUSUN YAŞA GÖRE DAĞILIMI 0 - 14 yaş arası ( Çocuk nüfusu ) 15 – 64 yaş arası ( Etkin / Faal / Çalışan nüfus ) 65 - + yaş arası ( Yaşlı nüfus ) NÜFUSTA BAĞIMLILIK ( 0 – 14 yaş ) + ( 65 - + yaş ) Nüfusta Bağımlılık Oranı = X 1.000 ( 15 – 64 yaş ) Etkinlik Çalışması: (S–57) 20. yüzyıl öncesi nüfus sayımlarının amaçları Asker sayısını belirlemek, Vergi yükümlülerini belirlemek Devlete belirli hizmetler yapmakla yükümlü memur ve sipahilere bırakılan gelir kaynaklarının nicelik ve değişmelerini saptamak amacıyla, Tarım ve arazi konularında bilgi toplanmaya çalışılması, 4. BÖLÜM Modern nüfus sayımlarının amaçları Okuma yazma bilmeyen nüfusun belirlenmesi ve buna göre okuma yazma seferberliğine başlanması, İşsizlerin sayısının belirlenmesi ve buna göre iş sahalarının açılması, Okula başlayacak çocuk sayısının belirlenmesi ve ona göre okul ve derslik yapılması, Ülkelerin ihtiyacı olan öğretmen, doktor, mühendis vb. ihtiyacını belirlemek, Ülkelerin nüfus artış hızını tespit etmek ve nüfus planlamasının yapılması veya nüfus artırma çalışmalarına başlanması, Ülke kaynaklarının tespiti ve nüfusa göre kullanımının planlanması, Ülkelerde meydana gelen nüfus hareketlerini tespit etmek ve bunun ortaya koyacağı sonuçlara gerekli önlemler almak, Asker sayısı ve askerlik sürelerinin belirlenmesi, 2 Mustafa KONUR ( Coğrafya Öğretmeni ) TÜRKİYE’DE NÜFUS SAYIMLARI VE SONUÇLARI Nüfusla ilgili bilgiler, genellikle nüfus sayımı sonuçlarından elde edilir. Bu sayımlarla nüfusun sayısı, meslek grupları, yaş durumu, eğitim, ailedeki nüfus sayısı, kadın - erkek nüfusu, nüfus artış hızı gibi bilgiler elde edilebilir. Türkiye’de ilk nüfus sayımı 1927 yılında, ikinci nüfus sayımı ise 1935’te en son nüfus sayımı ise, 22 Ekim 2000 tarihinde yapılmıştır. Bu tarihten sonra ise artık nüfus sayımları için internet ortamı kullanılacağı belirtilmiştir. 1927 – 2000 yılları arasında nüfus yoğunluğu ve miktarı sürekli artmıştır. 1927 yılında 13,6 milyon olan nüfus, 1997 yılında 62,8 milyona yükselmiş, 2000 yılındaki son sayımda 70 milyon civarında olmuştur. Nüfus artış hızı en az 1940 – 1945 yılları arasında, en fazla 1955 – 1960 yılları arasında gerçekleşmiştir. . . TÜRKIYE’DE NÜFUSUN DAGILISI Türkiye’deki coğrafi bölgeler, bölümler ve yöreler arasında nüfus miktarı ve yoğunluğu yönünden önemli farklar bulunmaktadır. Türkiye’de nüfusun farklı dağılışında etkili olan faktörler şunlardır: 1. Fiziki Faktörler a. İklim özellikleri: Ülkemizde nüfusun yoğun olduğu yerlerin, genelde kıyı bölgeler olmasında ılıman iklimin büyük etkisi vardır. Kurak ve kışları aşırı soğuk geçen yerlerde nüfus fazla yoğun değildir. b. Yerşekilleri: Ülkemizde yüksek ve engebeli yerlerde nüfus azdır. Doğu Anadolu Bölgesi, Taşeli plâtosu, Menteşe yöresi gibi yerler bunlara örnek verilebilir. c. Toprak özellikleri: Verimli toprakların bulunduğu alanlar (Çukurova, Gediz, B. Menderes) nüfusça kalabalık iken, Tuz Gölü çevresi gibi yerlerde verimsiz topraklar bulunduğundan nüfus çok azdır. 2. Beşeri Faktörler a. Sanayileşme: Bütün Dünya’da olduğu gibi Türkiye’de de, sanayileşmenin arttığı yerlerde nüfus yoğunluğu artmıştır. İstanbul, İzmit, Adapazarı, Bursa, Adana ve İzmir buna örnektir. b. Tarım: Tarımın geliştiği yerler yoğun nüfusludur. Çukurova, Gediz, Bafra ve Çarşamba ovaları çevresi gibi. c. Yeraltı kaynakları: Madenlerin veya enerji kaynaklarının isletilmesinde yoğun nüfusa ihtiyaç olduğundan, bu alanlarda da nüfus fazladır. Zonguldak, Soma, Elbistan buna örnektir. d. Turizm: Ülkemizde, Ege ve Akdeniz kıyılarındaki merkezlerde turizmden dolayı nüfus yoğunlaşmıştır. e. Ulaşım: Ulaşım yolları kavşağında bulunan illerimizin nüfusu artmıştır. Eskişehir, Ankara, Kayseri, İstanbul gibi illerin gelişmesinde, ulaşım yolları üzerinde bulunmaları da etkili olmuştur. 4. BÖLÜM 3 Mustafa KONUR ( Coğrafya Öğretmeni ) DÜNYA NÜFUSUNUN TARİHSEL ARTIŞI VE DEĞİŞİMİ Hazırlık çalışmaları: 1- Dünyada ne kadar insan yaşamaktadır? 2000- yılı itibari ile 6.060 milyar olup, günümüzde 6,5 milyarın üzerindedir.20066.644.000.000(Kasım) 2-Dünyada nüfus artışında etkili olan faktörler nelerdir? Nüfus artışını etkileyen faktörler: 1- Doğumlar. 2- Ölümler, 3- Göçler, 4- Ülkenin sınırlarındaki değişiklikler. Etkinlik Çalışması( Sayfa 60): 1- Hangi yıldan sonra dünya nüfusundaki artış Yıllar Dünya nüfusu belirginleşmiştir? 1000 310 milyon 1950 yılından sonra en fazla nüfus artışlı o1muştur. 1250 400 milyon Dünyada özellikle 1800 yılından sonra dünya hızlı bir nüfus bir 1650 500 milyon artış dönemine girmiştir. Dünyada nüfus on bin yıldır artışını 1700 610 milyon sürdürmektedir. En fazla nüfus artışı son 200 yılda olmuştur. Halen 1750 790 milyon dünya nüfus artışı sürmektedir. 1800 980 milyon 1850 1.260 milyar 2- 1930- 1950 yılları arasında nüfus artında meydana gelen 1900 1.650 milyar yavaşlamanın nedenleri nelerdir? 1910 1.750 milyar Bu dönem dünyada siyasi ve ekonomik istikrarsızlıklar dönemidir. 1920 1.860 milyar Bunun öncesinde 1914- 1918 yılları arası yaşanan 1. Dünya Savaşı ve 1930 2.070 milyar bunun ortaya koyduğu ekonomik, siyasi ve sosyal yıkımları etkisi 1940 2.300 milyar henüz bitmeden dünyanın 1930 lu yıllardan sonra başlayan siyasi 1950 2.520 milyar çekişmeler ve 1940 ta başlayan II. Dünya savaşı yıllarının ortaya 1960 3.020 milyar koyduğun siyasi sosyal, ekonomik sorunlar, mal ve can kayıpları ve hastalık ve ölümlerdir. Bu yıllarda güvende olmayan 1970 3.700 milyar insanlarda doğumlar azalmış, genç nüfus silâhaltında oluğu evlilikler 1980 4.440 milyar azalmış ve savaşın yol açtığı yıkımlar ve can kayıplarıdır. 1990 5.270 milyar 2000 6.060 milyar 3–1960 yılından sonra dünya nüfusu daha hızlı bir artış sürecine girmesinin nedenleri nelerdir? 1- Tarımdaki Gelişme ve Endüstrileşme: Tarım ve endüstri alanındaki gelişmelere yasam koşullarının iyileşmesini sağlamıştır. Böylece kötü beslenmeden kaynaklanan ölümler azalmıştır.(Gelir düzeyinin artması, Beslenme düzeyinin artması) 2- Tıp Bilimindeki gelişmeler: Tıp bilimindeki gelişmelere bağlı olarak doğum oranlarının artması ve ölüm oranlarının azalması nüfus artışına yol açmıştır.(Aşılama çalışmalarının artması, Bulaşıcı hastalıklara karşı etkili ilaçların bulunması), 3-Teknolojik Gelişmeler: Teknolojik gelişmeler, yasam koşullarını iyileştirerek, nüfus artışına dolaylı olarak etki eder. 4-Kadınların eğilim düzeyinin ve ekonomik bağımsızlıklarının artması, 5- Güvenli ve yeterli su imkânlarının artması, 4. BÖLÜM 4 Mustafa KONUR ( Coğrafya Öğretmeni ) DÜNYA’DA NÜFUSUN ALANSAL DAĞILIŞI Nüfusun Dağılışı ve Bunu Etkileyen Faktörler( Dünyada nüfusun alansal dağılışı) Etkinlik Çalışması: (Sayfa 64-65) Dünya nüfus dağılışı haritası incelenerek aşağıdaki sorular cevaplandırılacak: 1- Haritada ( oklarla) gösterilen alanlarda nüfusun seyrek veya sık nüfuslu olansın nedenlerinin açıklanması; A- Amazon Ormanları: Yıl boyu bol yağışlı ve aşırı sıcaktır. Buralarda çok sık ve gür yağmur ormanları bulunur. Ormanların tabanları güneş görmez ve aşırı nem, küf ve hastalıklar mevcuttur. Tarım yapılacak arazi yoktur. Burarda yaşam şartları iletişim ve ulaşım çok zordur. Diğer ekonomik faaliyetlerde gelişmemiştir. Bu yüzden nüfus ve yerleşmeye uygun değildirler. B- Batı Avrupa: Burada iklim şartları ılımandır. Yağışlar yeterince vardır. Arazileri düz ve tarıma elverişlidir. Buralarda madencilik, endüstri ve ticaret çok gelişmiştir. C- Himalaya dağları: Buraları çok yüksek sahalardır. Yüksek olmasından dolayı çok soğuk ve kar yağışlı sert bir karasal iklim özellikleri görülür. Ayrıca belli yükseklerden sonra buzullarla kaplıdır. Yükseklikten dolayı, belli yükseltiden sonra tarım, yerleşme, orman ve üst sınırlara ulaşılır. Arazi dağlık ve engebeli tarım alanları yok denilecek kadar azdır. Dağlık olması ve şiddetli kış şartlarından dolayı ulaşım çok zordur. İklim koşullarının her türlü ekonomik faaliyeti, özellikle tarımı sınırlamasına bağlı olarak seyrek nüfuslanmıştır. D-Güneydoğu Asya: Buralarda sıcak karakterli muson iklimi etkilidir. Sıcaklık ve yağış bol ve tarıma uygun önemli ovalar ve düzlük alanlar bulunur. Ayrıca buralar tarihten kaynaklanan eski dünya olmasından dolayı da eskiden beri terleşme alanlarıdır. Buralarda zengin yeraltı ve yer üstü kaynakları bulunur. Bu bölge ülkeleri nüfus özelliği olarak eğitim seviyesi az ve doğum oranlarının yüksek olduğu ülkelerdir. Bol yağışlı iklim nedeniyle pirinç ve çay tarımı önem taşır. Dünya’nın en kalabalık ülkeleri olan Çin Halk Cumhuriyeti ve Hindistan bu bölgede bulunmaktadır. E- Kutup Bölgesi- Antarktika: Güney Kutup Bölgesi’nde bulunan Antarktika Kıtası 14 milyon km2 genişliktedir. Soğuk iklim şartlarında oluşan örtü buzulları ile kaplıdır. Gerek iklim şartları olumsuzluğu, gerekse de toprağın olmaması ve diğer geçim kaynaklarının bulunmamasından dolayı, kalın buzullarla kaplı nüfuslanmamıştır. Yani nüfus yönünden boştur. F-Sahra Çölü: Buralar yeryüzünün sıcak ve kurak alanlarıdır. Gerek yağış ve su yetersizliği, gerekse aşırı sıcaklık ve sıcaklık farkları, kum fırtınaları, toprak oluşumunun olmaması gibi nedenlerle başta tarım olmak üzere ekonomik faaliyetlere uygun sahalar değildirler. İnsanların yaşamasına ve yerleşmesine uygun olmayan bu tür alanlar nüfuslanmamıştır. Yani nüfus yönünden boş alanlardır. Ancak vaha adı verilen sulak yerlerde az da olsa nüfuslanma görülür. 2- Nüfusun dağılışında belirtilen yerlerin hangilerinde doğal etkenler etkili olmuştur. Nüfus dağılışı haritasında bakılarak Amazon bölgesi, Sahra Çölü, Himalaya dağları, Kutup BölgesiAntarktika, 3-Dünya nüfusunun genelde kıtaların kenar kesimlerinde yoğun, iç kesimlerde seyrek olma nedenleri nelerdir? Kıyalarda deniz ve okyanusların etkisiyle ılıman ve yağışlı iklimler vardır. Bu iklimler tarım ürünlerinin bol ve çeşitli olduğu yerlerdir, ayrıca bu kıyılarda akarsuların oluşturduğu en verimli topraklar olan delta ovarlı bulunur. Kıyı bölgelerin dünyanın diğer kesimleri ile bağlantılarını sağlayan ulaşım imkânları geniştir. Bu nedenle kıyılar sık nüfuslu, buna karşılık yağışların az, kuraklığın fazla olduğu, sıcaklıkların yetersiz olduğu iç bölgelerde ekonomik faaliyetler sınırlıdır. Denizden uzaklaşıldıkça bu özellikler iyice belirginleşir. Bu nedenle iç kesimlerde nüfus daha seyrektir. 4-Amazon ve Nil Dünyanın en önemli nehirleri iken Amazon Havzası seyrek, Nil Havzası neden sık nüfusludur: Amazon havzası: Buralarda çok sık ve gür yağmur ormanları bulunur. Ormanların tabanları güneş görmez ve aşırı nem, küf ve hastalıklar mevcuttur. Tarım yapılacak arazi yoktur. Burarda yaşam şartları iletişim ve ulaşım çok zordur. Diğer ekonomik faaliyetlerde gelişmemiştir. Bu yüzden nüfus ve yerleşmeye uygun değildirler. Nil Havzası: Orta kuşakta yer alıp daha çok ılıman karakterli iklimlerin etkisindedir. Ayrıca Nil Havzası yağmur Ormanları gibi araziyi sık kaplayan ve tarım alanlarını kapatan bir bitki örtüsüne sahip 4. BÖLÜM 5 Mustafa KONUR ( Coğrafya Öğretmeni ) değildir. Nil Havzasında çok verimli ve düzlük ovalık alanlar mevcuttur. Yaz Kuraklığının yaşandığı alanlara da Nil hayat verir. Bu yüzden çok sık nüfusludur. Dünya üzerinde en sık ve seyrek nüfuslanmış yerler ve nedenleri: A- Sık Nüfuslanmış Yerler: Dünya nüfusunun büyük bir bölümü uygun yasama koşulları taşıyan ılıman iklim kuşağında toplanmıştır. Muson Asyası: Asya kıtasının güney ve güneydoğusundaki ülkeleri kapsayan bu bölgede, bol yağışlı iklim nedeniyle pirinç ve çay tarımı önem taşır. Dünya’nın en kalabalık ülkeleri olan Çin Halk Cumhuriyeti ve Hindistan bu bölgede bulunmaktadır. ( tarım) Japonya: Sanayileşmenin ve kısmen madenciliğin etkisiyle sık nüfuslanmıştır. Akarsu Havzaları: Tarım koşullarının elverişli olduğu Ganj, İndus, Fırat, Nil gibi akarsu havzaları sık nüfuslanmıştır. Akarsu boyları enleme göre farklı nüfus yoğunluğuna sahiptir. Örneğin sıcak kuşakta Amazon, Kongo nehirlerinin havzası seyrek nüfuslu iken, orta kuşakta, Tuna, Ren, Fırat nehirlerinin havzası yoğun nüfusludur. Güney ve batı Avrupa: Madencilik, endüstri ve ticaretin çok geliştiği Avrupa’nın bütünü sık nüfuslanmıştır. Amerika: Kuzey Amerika’nın kuzeydoğu kıyıları; Sanayi, tarım imkânları, deniz etkisi, uygun iklim şartları ve ulaşım kolaylığı. C- Seyrek Nüfuslanmış Yerler: İklim koşullarının olumsuzluğuna bağlı olarak nüfusun çok az olduğu, tenha yerlerdir. Soğuk Bölgeler: Kuzey Kutup Dairesi içinde bulunan Gröndland, Alaska, Kanada’nın Kuzeyi, İskandinav Yarımadası ve Sibirya’nın kuzey bölgeleri düşük sıcaklık nedeniyle seyrek nüfuslanmıştır. Yüksek Dağlar: İklim koşullarının her türlü ekonomik faaliyeti, özellikle tarımı sınırlamasına bağlı olarak seyrek nüfuslanmıştır. ( Himalayalar) Sıcak ve Nemli Ekvatoral Bölgeler: Tropikal kuşakta, Amazon, Kongo havzaları gibi alçak yerler, yüksek sıcaklık, aşırı nemlilik, sık ormanlar ve geniş alan kaplayan bataklıklar nedeniyle az nüfuslanmıştır. C-Nüfuslanmamış Yerler: İklim ve zemin koşulları nedeniyle insanların yerleşmesine elverişli olmayan, nüfuslanmamış yerlerdir. Kutup Bölgeleri: Güney Kutup Bölgesi’nde bulunan Antarktika Kıtası 14 milyon km2 genişliktedir. Kalın buzullarla kaplı bir kıta olduğu için nüfuslanmamıştır. Bataklıklar: Bataklık, yağış miktarının fazlalığı nedeniyle, toprağın çok ıslak olduğu, yer yer suların yüzeyde biriktiği yerlerdir. Yerleşmeyi ve ekonomik faaliyeti sınırlandırdıkları için nüfuslanmamıştır. Çöller: Dönenceler çevresindeki Meksika, Büyük Sahra, Arabistan, Kalahari, Avustralya çölleri ile Asya’nın iç kesimlerindeki Iran, Kızıllkum, Kara kum, Taklamakan ve Gobi çölleri, insanların yaşamasına ve yerleşmesine uygun değildir. Bu nedenle nüfuslanmamıştır. Ancak vaha adi verilen sulak yerlerde az da olsa nüfuslanma görülür Yılara göre nüfusun kıtalara dağılışı ( Milyon kişi) Yıllar 1750 1800 1850 1900 1950 1960 1970 1980 1990 2000 2005 Afrika Asya Kıtalar Avrupa 106 107 111 133 221 276 377 492 657 811 897 502 635 809 947 1402 1628 2050 2518 3018 3554 3800 163 203 276 408 547 661 720 778 798 809 805 Amerika Okyanusya 18 31 64 156 339 439 532 628 769 853 875 2 2 2 6 13 16 19 23 27 31 33 Dünya (Toplam) 791 978 1262 1650 2522 3020 3698 4439 5269 6059 6410 Etkinlik Çalışması: ( Sayfa 66 ) Aşağıdaki Soruları tablodaki verilere göre cevaplandırınız. 1–1750- 1050 yılları arasında nüfusu en çok artış gösteren kıtalar hangileridir. 4. BÖLÜM 6 Mustafa KONUR ( Coğrafya Öğretmeni ) Asya ve Avrupa Kıtalarıdır. Bu kıtalar sayıca en çok artışı göstermiştir. Bunun nedenleri Asya kıtasındaki yüksek doğum oranları, Avrupa’da ise sanayi inkılâbından sonra insan yaşam düzeyleri ve sağlık şartlarında meydana gelen iyileşmeler ve ortalama ömrün uzamasıdır. 2-Amerika kıtasında nüfus hangi yıllar arasında önemli bir değişme göstermiştir? En yüksek artışlar1900- 1950 yılları arasında olmuştur. Bunun nedenleri ise Güney Amerika ülkelerinde meydana gelen yüksek doğum oranları ile kıtanın diğer kıtalardan almış olduğu yüksek sayılardaki göçerdir. 3–1750–1900 yılları arasında Avrupa kıtasında nüfusun önemli bir şekilde artış göstererek değişim yapmasının nedenleri nelerdir? Sanayi inkılâbın bu kıtada ortaya çıkması ve bunun sonucunda başlayan ekonomik gelişmeler, teknolojik gelişmeler ve sağlık ve yaşam koşullarının iyileşmesi sonucu ömrün uzamasıdır. 4–1960 yılından sonra tüm kıtalarda meydana gelen nüfus artışının ortak nedenleri nelerdir? Bu dönemde tüm dünya genelinde nüfus arışının genel nedeni insanlığın yaşam düzeyinin ilerlemesi ve ömrün uzamasıdır. Paleolotik ve Neolitik dönemde ortalama insan ömrü 30 yıl civarında iken; Avrupa ve Kuzey Amerika’da bu yıllarda başlayan ölüm hızının düşmesi gelişmekte olan ülkelerde günümüzde hızla devam etmektedir. Gelişmemiş ülkelerde 1950–1990 arasında çocuk ölümleri üçte iki oranında azaldı. 41 yaşı bulmayan ömür süresi 60 yıla çıktı. Gelişmiş ülkelerde bir asırda varılan bu noktaya üçüncü dünya 40 yılda geldi. Bu da dünya genelinde ömrün uzaması ve nüfusun daha fazla artmasına neden olmaktadır. Asya kıtasının nüfusu son 50 yıl içinde iki katına çıkmıştır. Bu kıta dünya nüfusunun % 58 lik kısmını barındırmaktadır. Bu kıtada henüz doğum oranları oldukça yüksektir. Avrupa kıtasında ise nüfus artışı Asya kıtası kadar değildir. Hatta bu kıtada nüfus düşme eğilimindedir. Bunun en büyük nedeni kıtadaki doğum oranının az olmasıdır. DÜNYA’DA NÜFUS ARTIŞI Nüfus artışı; Bir ülkede nüfus artmasında doğumların ölümlerden fazla olması ve dış göçler etkilidir. Türkiye nüfusunun artmasında en fazla doğum oranlarının yüksekliği etkilidir. Ayrıca sağlık hizmetlerindeki gelişmeler, çocuk ölümlerinin azalması, beslenme şartlarının iyileşmesi ile ortalama insan ömrünün uzaması gösterilebilir. Nüfus artışını etkileyen faktörler: a) Doğurganlık ve ölüm oranları, b) Göç hareketleri, c) Sağlık alanındaki ilerlemeler(Aşılama, Bulaşıcı hastalıklara karşı etkili ilaçların bulunması) d) Beslenme imkânları, e) Eğitim seviyesinin durumu, f) Yaşam standartlarının yüksekliği (Gelir düzeyinin artması) g) Nüfus planlaması çalışmalarının yapılma düzeyi, h) Savaşların azalması, i) Kadınların eğitim düzeyinin ve ekonomik bağımsızlıklarının artması, j) Ülke sınırlarındaki değişmelerdir (Bu faktörler içinde en önemlileri olarak; 1- Doğumlar. 2- Ölümler, 3- Göçler, 4- Ülkenin sınırlarındaki değişiklikler dikkat çekmektedir.) Hızlı Nüfus Artışının Olumlu Etkileri a) Mal ve hizmetlere talep artar. b) Ekonomide çeşitlilik artar. c) Ülke savunmasına katkısı olur. 4. BÖLÜM 7 Mustafa KONUR ( Coğrafya Öğretmeni ) d) İşçi ücretleri düşer. Dolayısıyla üretim maliyeti azalır. e) . f) . Hızlı Nüfus Artışının Olumsuz Etkileri a) Tüketim artar. İhracat azalır veya ithalat artar. b) Demografik( Nüfusa yapılan yatırım-yol su, elektrik, konut, hastane, okul gibi) yatırımlar artar. c) Tasarruflar azalır. d) Kalkınma hızı yavaşlar. e) Kişi başına düşen milli gelir azalır. f) Konut sıkıntısı olur. Sonuçta gecekondulaşma olur. g) İşsizlik artar. İç ve dış göçler artar. h) Tarım alanlarının amaç dışı kullanımı artar. i) Çevre sorunları artar. j) . k) . Dünya nüfus artış oranları Yıllar Artış Oranları (%) 1950 1,47 1955 1,89 1960 1,33 1965 2,07 1970 2,07 1975 1,73 1980 1,69 1985 1,70 1990 1,58 1995 1,38 2000 1,22 2005 1,15 Ülke Çin Hindistan Fransa Japonya Kenya Meksika İngiltere ABD Türkiye 2004 Doğum Oranı %0 21 31 13 12 47 17 14 14 19,1 Etkinlik Çalışması: ( Sayfa 68 ) 1- Nüfus arştı Hangi yıllar arasında daha yüksektir? 1965- 1970 yılları arasında daha etkilidir. 2-Nüfus artış oranları hangi yıllardan itibaren düşmeye başlamıştır? 1975 li yıllardan sonra düzenli bir şekilde düşmeye başlamıştır. 3-En az artışlar hangi yıllar arasında olmuştur? 2000- 2005 yıllarda en az olmuştur. Ölüm Oranı %0 7 10 10 8 10 6 12 9 6,2 Doğal artış Etkinlik Çalışması: ( Sayfa 69 ) 1. Boşlukları doğal artış oranları ile doldurunuz. 2. Doğal artış oranı en yüksek ülke hangisidir. ( Kenya) 3. Doğal artış oranı en az olan ülke hangisidir? ( İngiltere) 4. En dengeli nüfus hangi ülkeye aittir? ( İngiltere) 14 21 3 4 37 11 2 5 12.9 Gelişmiş ülkelerde doğum oranlarına örnekler. Rusya’da Kadın başına Ortalama çocuk sayısı: 1.27 çocuk/1 kadın (2001 tahmini), İsveç’te kadın başına Ortalama çocuk sayısı: 1.53 çocuk/1 kadın (2001 tahmini), Çin’de Kadın başına Ortalama çocuk sayısı: 1.82 çocuk/1 kadın (2001 tahmini), ABD’de kadın başına Ortalama çocuk sayısı: 2.06 çocuk/1 kadın (2001 tahmini), İngiltere’de Kadın başına Ortalama çocuk sayısı: 1.73 çocuk/1 kadın (2001 tahmini), Japonya’da kadın başına Ortalama çocuk sayısı: 1.41 çocuk/1 kadın (2001 tahmini), 4. BÖLÜM 8 Mustafa KONUR ( Coğrafya Öğretmeni ) Gelişmemiş ülkelerde bu oranlar ileri ülkelere göre yüksek olmakla beraber son yılarda önemli düşüşler olmaktadır. Bu ülkelerde doğurganlık oranı 1970 lerde 6,7 den, 2,6 ya kadar düşmüştür. Gelişmemiş ülkelerde doğum oranlarına örnekler: Zimbabwe’de kadın başına Ortalama çocuk sayısı 3.28 çocuk (2001 tahmini) , Uganda’da kadın başına Ortalama çocuk sayısı 6.88 çocuk (2001 tahmini), Sudan’da kadın başına Ortalama çocuk sayısı: 5.35 çocuk Somali’de kadın başına Ortalama çocuk sayısı: 7.11 çocuk Suudi Arabistan’da kadın başına Ortalama çocuk sayısı: 6.25 çocuk, Honduras’ta kadın başına Ortalama çocuk sayısı: 4.15 çocuk/1 kadın (2001 tahmini) Türkiye’de kadın başına Ortalama çocuk sayısı: 2.46 bebek (2002 tahminleri), 2004 yılı için - 2,21 Etkinlik Çalışması: ( Sayfa 70 ) 1-Doğurganlık oranlarında düşüşün nedenleri nelerdir? a) Eğitim seviyesinin artması, b) Nüfus planlamasının yapılmaya başlanması, c) Kadının çalışma hayatındaki yerinin artması, d) Sanayileşme ve kentleşmenin etkileri, e) Kişi başına düşen milli gelir miktarının artması ve yaşam şartlarının iyileşmesi, Doğurganlık hızı, eğitime, kültüre ve ekonomik gelişime bağlı olarak değişir. Ekonominin tarım ve hayvancılığa dayalı olduğu, eğitim ve kültür düzeyinin geri olduğu ülke ve bölgelerde doğurganlık hızı fazladır. Ayrıca kırsal kesimde doğurganlık hızı kentlere göre daha yüksektir. Doğurganlık oranları kadınların yaşı ve eğitimi, çalışma hayatındaki yerine göre değişir. Kadınların eğitimi yükseldikçe, yaşı arttıkça, çalışma hayatında yer aldıkça doğum oranları düşmektedir. 2-Nüfusun değişiminde etkin olan faktörler nelerdir? 1- Doğumlar. 2- Ölümler. 3- Göçler. 4- Ülke sınırlarında meydana gelen değişmeler. 3-Ülkelerin hayat standartlarının yükselmesi doğum ve ölüm oranlarını nasıl etkilemektedir? Ülkelerde hayat standardı yükseldikçe sanayileşme ve kentleşme arttıkça ve sağlık ve beslenme şartları iyileşmeye, eğitim seviyeleri artmaya ve kadınlar çalış hayatına girmeye başlayacaktır. Bu özellikler doğum oranlarının azalmasına neden olacaktır. Bu sayılan şartlar insan ömrünü uzatacak ve ölümleri azaltacaktır. Etkinlik Çalışması: ( Sayfa 70 ) Ülkelerin nüfus artışları sadece doğum ve ölümlere bağlı değildir. Jamaika Hong-Kong Doğum oranı %0 27 Doğum oranı %0 18 Ölüm oranı %0 6 Ölüm oranı %0 5 Doğal artış %0 21 Doğal artış %0 13 Gerçek yıllık nüfus %0 12 Gerçek yıllık nüfus %0 33 artışı artışı Burada Jamaika’da doğal artış %0 21 iken Gerçek artışın %0 12 olması bu ülkenin dışarı göç verdiğini gösterir. (% 09 nüfus göç vermiştir); Buna karşılık Hong- Kong ta ise doğal artış % 013 iken, gerçek artışın % 33 olması burada ülkenin dışarıdan göç aldığını gösterir. Etkinlik Çalışması: (Sayfa71) 1-Dünyanın her tarafında nüfus artış oranları aynımıdır? Her yerde nüfus artış oranları aynı değildir. 2-Nüfus artışının yüksek olduğu ülkeler veya alanlar nerelerdir? Afrika ülkeleri, Orta doğu ülkeleri, Güney ve güney doğu Asya ülkeleri, Latin ve Orta Amerika ülkeleri ( Arabistan, Kenya, Kuveyt, Nijerya, Andora, Libya, Suriye vb.) 4. BÖLÜM 9 Mustafa KONUR ( Coğrafya Öğretmeni ) Bu ülkelerde en önemli artış nedeni doğum oralarının çok yüksek olması, Ayrıca bu ülkelerde de hayat şartlarının iyileşerek ömrün uzaması da son yıllarda artış etkili olmaktadır. 3-Nüfus artış oranlarının düşük olduğu ülkeler hangileri ve nedenleri? ABD, Rusya, Kuzey ve Batı Avrupa ülkeleri, Kazakistan, Balkan ülkeleri, Yeni Zelanda vb. Bu ülkelerde artışın düşük olmasın en büyük doğum oranlarının düşük olmasıdır. 4- Nüfus artışları gelecekte nasıl bir seyir izleyecektir? Dünyada nüfus artışlarının çoğunun gelişmekte olan ülkelerden kaynaklanması beklenmektedir. Dünya nüfusunu 2 milyardan 5 milyara çıkaran ilk büyüme dalgasından sonra, Dünyada önümüzdeki otuz yılda hızlı atış devam edecektir.( 1995’den 2025’e kadar) Bu da 5,7 milyar insandan 8,3 milyar nüfusa ulaşması demektir. Dünya nüfusunun çoğunun bulunduğu Merkez üssü Asya olan kuzey( Asya, Avrupa ) nüfus ağırlığı, gelecek yıllarda yön değiştirip; güneye ( Afrika Ve güney Amerika) kayacaktır. Bu kadar eşitsiz bir dağılım 30 yıl içerisinde yeryüzünün şeklini bir hayli değiştirecektir. Afrika nüfusu 1950 de 221 milyondan önündeki 70 yılda yani 2020 lerde1,6 milyara çıkarak tam 7 kat artması beklenmektedir. Latin Amerika’nın nüfusun da 4,5 kat artış göstermesi, Bu iki kıta 2025 yılında dünya nüfusunun yüzde 28’ini barındırıyor olması beklenmektedir. Oysa 1950 yılında iki kıtada dünya nüfusunun sadece yüzde 15’i yaşıyordu. Avrupa’ya gelince kıta 1950 yılında dünya nüfusunun yüzde 16’sına sahipti. Kıtada nüfus artışının yavaşlaması hatta bazı ülkelerde durağan veya eksilen yapıda olmasından dolayı dünya nüfusu içindeki payı azalarak 2025 yılında de sadece yüzde 6’sına sahip olacaktır. Asya’nın en kalabalık 18 ülkesi 1950’de 1,2 milyar insan barındırırken 2030 yılında 4,3 milyar insanı barındıracaktır. İleriki on yıllarda karşılaşacak zorluklar geçmişin demografik nedenlerinden ileri gelecektir. Güney ülkeleri ( Afrika Ve güney Amerika) bir taraftan nüfuslarının büyük oranda arttığını görülürken, öte yandan, doğurganlığın hızlı düşüş göstermesi ve ortalama ömrün uzamasından dolayı nüfus yapılarında yaşlıların oranının yükseldiğini de göreceklerdir. Çin’de 1957–1990 arsı 15 yaşından küçük olanların toplam nüfus içindeki payı yüzde 40’dan yüzde 26’ya düşmüş, 2020 yılında da yüzde 12’ye düşecektir. 65 yaşından büyük olanların Çin nüfusundaki oranı 1990’da yüzde 6 iken, 2025 yılında iki misline çıkacak yüzde 13 oranıyla Avrupa seviyesine ulaşacaktır. Bu gelişim Avrupa’da yüz yıl sürerken Çin ve diğer bazı güney ülkelerinde aynı gelişim sadece 25 yılda gerçekleşecektir. Dünya nüfusu 2025 yılında 8,5 milyar ve 2075 yılında da 9 milyar civarı, 2150 de 9,5- 10 milyar civarında olacağı tahmin edilmektedir. Doğurganlık Oranı En Yüksek Afrika Ülkeleri ( 2000 yılı – Binde olarak) NİJER Çad Angola Burkina Faso 54 50 48 47 LİBERYA Uganda Somali 50 48 47 Doğurganlık Oranı En Düşük Afrika Ülkeleri ( 2000 yılı – Binde olarak) MAURİTİUS Tunus GAC 17 22 25 SEYŞELLER Fas Mısır 18 23 26 Ortalama Yaşam Süresi En Kısa Afrika Ülkeleri ( 2000 yılı) MALAWİ Mozambik Nijer 4. BÖLÜM 39 40 41 RUANDA Zimbabwe Uganda 10 39 40 42 Mustafa KONUR ( Coğrafya Öğretmeni ) NÜFUS PİRAMİTLERİ VE ÖZELLİKLERİ Nüfusun yaş ve cinsiyet dağılımı, eğitim durumu, çalışan nüfusun ekonomik faaliyet kollarına dağılımı gibi özelliklerinin tümüne nüfusun özellikleri ya da nüfusun nitelikleri denir. Nüfusun Yaş Gruplarına Dağılımı: Bir ülkenin nüfusunun yaş gruplarına göre dağılımı o ülkenin en önemli özelliklerinden biridir. Çünkü nüfusunun yaş gruplarına göre dağılımı o ülkenin gelişmişlik düzeyi, genel yapısı, doğurganlık oranı gibi birçok konuda bilgi verir. Bu bilgiler o ülkede geleceğe yönelik yapılacak planlamalarda çok önemlidir. Bu tip gruplamalar sonucunda yaş grupları nüfus piramidi denilen grafiklerle ayrıntılı olarak gösterilir. Nüfus piramitlerinde o ülkedeki kadın ve erkek nüfusları, doğum oranları gibi bilgilere ulaşılabilir. Bu bilgilerden yola çıkarak ise o ülkenin gelişmişlik düzeyi hakkında da bilgi edinilebilir. Nüfus Piramitlerinin Çeşitleri: Farklı nüfus yapılarına bağlı olarak farklı nüfus piramitleri oluşmuştur. Bu piramitler temelde 5 gruba ayrılarak incelenebilir. 1 - DÜZGÜN ÜÇGEN: Düzgün bir üçgene benzeyen bu piramit için aynı zamanda GELİŞMEKTE OLAN ÜLKE PİRAMİDİ de denir. Sanayi Devrimi öncesi toplumların çoğu bu piramit örneğini yaşamıştır. İngiltere'nin 1881, Hindistan'ın ise 1961'deki piramitleri bu şekildedir. Günümüzde ise Bangladeş gibi yüksek doğum ve ölüm oranlarının yaşandığı ülkelerde görülmektedir. Bu piramite göre; a) Doğum-ölüm oranları yüksektir. b) Gelişmemiş ülke özelliğini yansıtır. c) Orta ve Kuzey Afrika ülkeleri d) Nüfus, yüksek doğum ve ölüm oranı nedeniyle kendini yenilemektedir. e) Ortalama yaşam süresi kısadır… f) DÜZGÜN ÜÇGEN PİRAMİTİ 2 – İÇ BÜKEY ÜÇGEN ( İÇE DÖNÜK PİRAMİT): Düzgün üçgen piramidine göre kenarları içe çökük bir özellik gösterir. Bu piramit, 0-5 yaş grubundaki ölüm oranlarının azalmaya başladığı; ancak doğum oranlarının yüksek olduğu ülkelerin piramididir. Bu tür piramitler, Iran ve Nijerya gibi gelişmekte olan ülkelerde görülmektedir. Bu piramite göre; 4. BÖLÜM Mustafa KONUR ( Coğrafya Öğretmeni ) 11 a) b) c) d) Doğum çok ölüm ölüm azdır Gelişmekte ülkelerin nüfus piramitidir. Brezilya ve Meksika gibi Kenarları içe çökmüş olan bu piramitte nüfus, kaba ölüm oranının azalmasına bağlı olarak artmaya başlar. e) Ortalama yaşam süresi artarken bebek ölüm oranı azalmaya başlar. f) . İÇ BÜKEY ÜÇGEN PİRAMİTİ 3 – ARIKOVANI PİRAMİTİ: Gelişmiş ülkelerin piramitidir. Buna göre; a) Doğum ve ölüm azdır. b) Taban ve orta kesim eşit, c) Gelişmiş sanayi toplumlarının nüfus piramitidir. d) İngiltere, Fransa, İsveç gibi e) ARIKOVANI PİRAMİTİ 4 – ÇAN PİRAMİTİ: Buna göre; a) Geçmişte doğum ve ölüm oranlarının düşük olduğu daha sonra arttığını ifade eder. 4. BÖLÜM 12 Mustafa KONUR ( Coğrafya Öğretmeni ) b) Nüfus ihtiyacı duyan, bu nedenle de bilinçli olarak hem doğum teşviki hem de göç yoluyla nüfusunu artıran ülkelerde görülür. c) Doğum ve ölüm oranları düşük, daha uzun ortalama yaşam süresi olan gelişmiş ülkelere aittir. d) ABD ve KANADA bu politikayı uygulayan başlıca ülkelerdir e) . ÇAN ŞEKİLLİ PİRAMİT 5 – ASİMETRİK ŞEKİLLİ PİRAMİTİ: Asimetrik şekilli bu piramit, doğum oranında hızlı bir düşüş görüldüğü, ölüm oranının da düşük olduğu piramit tipidir. Japonya gibi büyük nüfus problemi yaşadıktan sonra hızla gelişen ülkelere özgü bir piramittir.Buna göre; a) Doğum ve ölüm oranlarında hızlı bir düşüş vardır. b) Gelişmişliğe adım atan ülkeler, yüksek doğum oranını düşürerek nüfus artış oranını azaltmaya çalışırlar. c) Böylece, nüfusta negatif gelişme olarak adlandırılan bu süreçte, çocuk nüfusta bir azalma olurken yaşlı nüfus gruplarında genişleme ortaya çıkar. d) Japonya gibi hızla gelişen ülkelerde görülür e) . Yıllara Göre Türkiye Nüfus Piramitleri: Ülkemizin nüfus yaş piramitleri incelendiğinde nüfusumuzun yapısında meydana gelen değişme çok bariz bir şekilde görülecektir. Bu değişmenin devam etmesi durumunda 2050 yılında ülkemiz nüfusunun alacağı hal piramitte görülecektir. 4. BÖLÜM 13 Mustafa KONUR ( Coğrafya Öğretmeni ) 1935 Yılı Türkiye Nüfus Piramidi 2007 Yılı Türkiye Nüfus Piramidi NÜFUS YAPISI ( NÜFUS PİRAMİTLERİ VE ÖZELLİKLERİ) . Hazırlık çalışması: 1- Ülkelerin nüfus özelliklerini gösteren araçlar neler olabilir? 4. BÖLÜM Mustafa KONUR ( Coğrafya Öğretmeni ) 14 O ülkelerin nüfus istatistikleri, bu istatistiklerden faydalanarak yapılan nüfus piramitleri, diğer nüfus özelliklerini açıklayan grafikler, nüfusla ilgili dağılışları gösteren haritalar, diyagramlar. Bir ülkede nüfusun sayısı ve yoğunluğundan daha önemli olan nüfusun yapısıdır. Bir ülkenin sosyo-ekonomik, sosyo-kültürel durumu hakkında bilgi edinmek için ülkenin nüfus yapısından yararlanılır. Nüfusun yapısını belirleyen özellikler: Nüfusun Yaş Gruplarına ve Cinsiyete Göre Dağılımı, Etkin (çalışan) Nüfusun Sektörlere Dağılımı, Nüfusun Gelir Durumu, Nüfusun Eğitim Durumu, Nüfusun Kır ve Kentlere Dağılımı, Etkinli çalışması: (Sayfa 74) ders kitabında nüfus verileri verilen iki ülkeye ait nüfus piramitleri derste milimetrik kâğıt üzerine çizdirilerek yorumlama ve karşılaştırma yapılacak. Yaş grubu 0–4 5–9 10–14 15–19 20–24 25–29 30–34 35–39 40–44 45–49 50–54 55–59 60–64 65–69 70–74 75–79 80–84 85 yaş üstü Erkek nüfus 3.396.690 3.485.746 3.570.657 3.691.218 3.426.714 2.976.430 2.552.370 2.453.579 2.083.531 1.710.757 1.356.391 1.016.254 864.299 794.881 517.870 254.443 98.797 83.572 I. Ülke Kadın- nüfus 3.188.132 3.270.871 3.307.999 3.518.257 3.263.432 2.918.825 2.457.808 2.400.808 1.985.225 1.658.012 1.360.958 1.042.168 964.989 850.636 654.773 323.154 147.895 132.928 II. Ülke Erkek nüfus Kadın nüfus 2.017.912 1.914.023 2.139.525 2.029.996 2.423.633 2.297.594 2.363.968 2.245.855 2.320.283 2.205.839 2.591.090 2.455.278 3.538.485 3.323.956 3.721.845 3.491.953 3.235.895 3.081.802 2.866.916 2.818.848 2.427.481 2.384.465 2.578.764 2.584.227 2.748.227 2.865.388 1.930.520 2.165.780 1.513.843 2.053.121 940.942 1.902.152 790.549 2.217.852 690.258 869.458 Etkinlik Çalışması: 1- Piramit çizimi 2-Tablodaki veriler ve bu piramide bakarak bu ülkelerin nüfusları ile ilgili hangi özellikleri belirleyebiliriz. Nüfus piramitlerinden neler elde edilir: 1- Ülkelerin toplam nüfusu, 2- Kadın erkek sayıları ve toplam nüfusa oranları, 3- Nüfus basamakları ( Çocuk, yetişkin, yaşlı) ve bunların birbirlerine oranları 4- Ülkedeki doğum ve ölüm oranları, 5-Çalışma çağındaki nüfus miktarı ve tüketici nüfusa oranı, 6- Ülkelerin gelişmişlik düzeyi, 7- Ülkelerin farklı yıllarda ki grafikleri karşılaştırılarak nüfus yapısında meydana gelen gelişmeler gözlenebilir. 8- Ülkelere göre nüfus hareketleri gözlenebilir. 3- Belirlenen özelliklerden bu ülkelerin gelişmişlik düzeyi ile ilgili neler söyleyebiliriz. I. Ülkenin nüfus piramidi düzgün üçgene benzemektedir. Bu piramitte, doğum ve ölüm oranlarının yüksek olduğu, geri kalmış ülkelerin nüfus yapısını göstermektedir. II: Ülkenin nüfus piramidi Arı kovanına benzer şekildedir. Bu piramit doğum ve ölüm oranlarının düşük olduğu, endüstrisi gelişmiş ülkelerin nüfus yapısını göstermektedir. 4- Bu tür piramitlere benzer özellikteki ülkeler belirleyiniz. 1. piramide örnek olarak, İran, Irak, Somali, Uganda, Libya, Arabistan, Kenya, Bangladeş vb 4. BÖLÜM 15 Mustafa KONUR ( Coğrafya Öğretmeni ) 2. Piramide benzer, İngiltere, Fransa, ABD, Kanada, Almanya, Hollanda, Belçika, İsveç, Norveç, İsviçre vb. Etkinlik Çalışması: Aşağıdaki grafikleri verilen bir ülkenin nüfus grafiği 1. grafikten 2. grafiğe dönmüştür. Bu ülkede nüfusun yapısında nasıl bir değişiklik olmuştur. 1-Bu ülkede doğumlar azalmıştır. 2-Ölüm oranı düşmüştür. 3- Çocuk yaştaki nüfus azalmıştır. 4-Çalışma çağındaki nüfus( Yetişkin) artmıştır. 5-Yaşlı nüfusun sayısı artmıştır. 6-Ortalama ömür uzamıştır. 7-Yaşlı nüfus içindeki kadın nüfus oranı artmıştır. 8-Bu ülkede ekonomi gelişmiş, sanayileşme artmıştır. Sağlık hizmetleri ve hayat standardı artmıştır. Sonuç: Bu ülke gelişmekte olan bir ülke konumundan gelişmiş bir ülke konumuna geçmiştir. Etkinlik Çalışması: ( Sayfa 76) Dünyada beklenen ortalama yaşam süresinin dağılışı haritası incelenerek, 1- Ortalama yaşam süresinin en yüksek olduğu kıta ve ülkeleri bulunuz, Avusturalya, Yeni Zelanda, Kuzey Amerika ( Kanada, ABD) Meksika, Güney Amerika’da Şili, Arjantin, Uruguay, Paraguay, Kolombiya, Ekvator, Kostarika, Venezuela, Panama, Fransız Guyana’sı. Neden: Bu ülkelerde sağlık şarlarının ve beslenme şartlarının çok iyi durumda bulunması, ölüm oranlarının düşük olması en önemli etkendir. Avrupa’da: Kuzey Avrupa ülkeleri ( Finlandiya, İsveç, Norveç, Danimarka) Batı Avrupa’da İngiltere, Fransa, İspanya, Portekiz, Almanya, Hollanda, Belçika, Lüksemburg, Avusturya, İsviçre, Güneyde İtalya, Yunanistan, Asya’da Çin, Japonya, Güney Kore, Malezya, Filipinler 2- Ortalama yaşam süresinin en düşük olduğu kıta ve ülkeleri bulunuz, Afrika Kıtası, ( Kuzey Afrika Dışında tamamı), Asya’da Hindistan, Yemen, Irak, Kazakistan, Papua Yeni Gine, Nepal, Bangladeş, Kamboçya, Laos, Vietnam Neden: Bu ülkelerde sağlık ve beslenme şartlarının iyi olmaması, önemli bir kısmının açlık çekmesi, salgın hastalıklara maruz kalmaları ve bir kısmı da sürekli savaşların içinde olması. 3- Ülkemizin ortalama ömür yönünden durumu ve diğer ülkeler arasındaki yeri nedir. Ülkemiz 65- 69 yıl olan ortalama ömür grubuna girmektedir. Ülkemiz hayat seviyesi çok iyi olan ülkelere göre az olmakla beraber, gelişmemiş ülkelerden daha iyi durumdadır. DİE verilerine göre 2004 yılı itibari ile Erkeklerde 68,8yıl, kadınlarda 73,6, toplam ortalamada 71,1yıl olarak tahmin edilmektedir. Etkinlik Çalışması: 1-Bir ülkenin kalkınmasında nüfus nasıl bir etkiye sahiptir? Nüfus artışı ekonomiye yaptığı olumlu katkılar: 1.Mal ve hizmetlere talep artar. 2.Yeni sanayi kollarının doğmasına yol açar, 3.İşçi ücretleri düşer, 4. Vergi gelirleri artar. 5.Piyasa genişler, yeni yatırım sahaları açılır, 6.Askeri savunmada önemlidir Nüfus artış hızı düşük olursa ne gibi sonuçlara yol açar: 1- Nüfus sayısı azalır.2- Yaşlı nüfus artarak, nüfus dinamik özelliğini yitirir.3- İş gücü Azalması veya sıkıntısı başlar. 4- Ülkenin geleceği tehlikeye girer. Nüfusun fazla olması:1.İşsizlik sorununu oluşmasına, 2.milli gelirden alınan payın azalması, 3Ülke kalkınma hızının düşmesine, 4- nüfus hareketlerinin (Göç hareketleri)artmasına,5.Konut yetersizliği ve gecekondulaşma ve çarpık kentleşme sorunlarının oluşmasına, 6-çevre sorunlarının artmasına, 7-Eğitim ve sağlık hizmetlerinde aksamalar vb sorunları oluşturur. 2-Doğal kaynakların kullanımı ile nüfus arasında nasıl bir ilişki vardır? Eğer ülke nüfusu çok fazla ise Doğal kaynakların aşırı kullanılması ve bu kaynakların tez tükenmesine yol açar. Artan nüfusu beslemek için toprağın aşırı kullanılması toprak erozyonunu hızlandırır. Eğer bir ülkenin nüfusu az doğal kaynakları zengin ise bu kaynaklar işlenemez ve ülke kalkınamaz. Nüfusun ülkenin kaynaklarını etkin ve savurmadan işleyebilmesi için de iyi eğitilmiş olması gerekir. 4. BÖLÜM 16 Mustafa KONUR ( Coğrafya Öğretmeni ) 3- Savaşların ülke nüfusları ve cinsiyetlere dağılımında etkisi nedir? Savaşlarda genel olarak erkek nüfusun cepheler gitmesi ve buralarda kayıplar vermesinden dolayı nüfusun içinde payı düşer ve savaş yıllarında ve kadın nüfusun fazla olduğu görülür. Ayrıca savaş yıllarında evlenmeler ve doğumlar azalır. Bu yüzden genel nüfus artışı ve doğurganlık oranları düşer. Savaşlarda özellikle yıkım çok olmakta ölü oranları artarak nüfus azalmasına da neden olmaktadır. 4- Tabloyu doldurunuz: Ekonomik gelişmişlik Nüfus artış oranları %0 Artış nedeni Kalkınma durumu düzeyi Gelişmekte olan ülkeler 20- den yukarıda Doğum oranlarının Kalkınma hızları yüksek olması düşüktür. Çünkü nüfus artı oranları yüksek olmasından dolayı kaynaklarının demografik yatırımlara harcalar. Gelişmiş ülkeler 10 - dan daha az Hayat standardı Kalkınma hızları yüksek ve sağlık iyi yüksektir. Çünkü ölümlerin düşük olması demografik yatırım az, çalışan nüfus fazla üretim fazladır. 4. BÖLÜM 17 Mustafa KONUR ( Coğrafya Öğretmeni )