futbolda koordinasyon-esneklik

advertisement
FUTBOLDA
KOORDİNASYONESNEKLİK
ATİLLA YÜCE
KOORDİNASYON
Genel anlamda koordinasyon(eşgüdüm) bir hareketin
oluşumu boyunca merkezi sinir sistemi ile iskelet kasları
arasındaki işbirliği olarak tanımlanabilir.
Koordinasyon Kapasitesi: Gerek sterotip, gerekse de
doğaçlama olarak sporcunun belirli koşullardaki
motorsal eylemlerini mükemmellikte (precision) ve
ekonomik şekilde yapmasını, sportif jestleri kısmen de
olsa daha hızlı öğrenmesini sağlamaktadır.
Koordİnasyonun farklı ayrımları yapılamaktadır. Bu
ayrımlardan birisi GENEL KOORDİNASYON ve ÖZEL
KOORDİNASYON’dur.
GENEL KOORDİNASYON
Çok yönlü olan bir motor
öğrenmenin sonucudur. Farklı
spor disiplinlerinde
bulunabilmektedir. Günlük
yaşamın ve sporun çok değişik
alanlarında ortaya çıkmaktadır.
ÖZEL KOORDİNASYON
Belirli bir spor disiplininin
gerektirdiği sınırlı yetenekleri,
tekniği ve hareket profillerinin
kombinasyonlarını gerçekleştirme
kapasitesidir.
KOORDİNASYON KAPASİTESİNİN
ÖNEMİ
 Spordaki motorsal eylemlerin ve motorsal jestlerin
daha doğru, tam, ekonomik ve etkili olması sağlanır.
 Hareket öğrenimi ne kadar yeni ve zor olursa bu
kapasite ölçüsünde daha çabuk ve tamlıkla
gerçekleşir.
 Benzer hareketleri daha az kuvvet ve daha az enerji
ile gerçekleştirme şansı verir. Yorgunluğun
geciktirilmesi sağlanır.
 Hareketin akıcılığı sağlanmaktadır.
 Beyinde kortikal kontrol rahatlar. Hareketler sterotip
hale gelir ve dikkat performansta etkili başka öğelere
yönelir. Daha sonraki yıllarda tekniğin gelişimini
etkileyen en önemli faktör olacaktır.
 Diğer sportif becerilerin daha kolay kazanılması
sağlanmaktadır.
KOORDİNASYON KAPASİTESİNDE
PERFORMANSI SINIRLAYAN
FAKTÖRLER
 İntramüsküler ve intermüsküler
koordinasyon
 Reseptörlerin fonksiyonel durumu
 Motor öğrenme kapasitesi
 Motor repertuvar zenginliği, motorsal
deneyim ve otomatizasyon
 Yaş ve cinsiyet
 Yorgunluk ve diğer olumsuz faktörler

KOORDİNASYON
KAPASİTESİNi GELİŞTİRME
YÖNTEMLERİ
Global (bütünsel yani
bütünden parçaya/
tümdengelim) yöntem
 Analitik (parçasal yani
parçadan bütüne/
tümevarım)
 Birleşik (konsantre / karma)
yöntem
 Mental antrenman yöntemi
KOORDİNASYON
ANTRENMALARINDA
METODOLOJİK PRENSİPLER








Antrenmanlar için uygun yaş 7-11
arasıdır.
Genel ve özel koordinasyon
farklılığını göz önünde tutmak
gerekir.
Görsel bilgi girişinden
yararlanılmalıdır.
Sözel bilgi girişinden
yararlanılmalıdır.
Hareketlere yumuşak ve dikkatli
başlanmalıdır.
Antrenman yöntemleri ve hareket
sürekli değiştirilmelidir.
Kompleks hareketler
kullanılmalıdır.
Hareketler yorgunken
yapılmamalıdır.
KOORDİNASYON ÇALIŞMALARINDA
KULLANILABİLECEK MALZEME ÖRNEKLERİ
HAREKETLİLİK(ESNEKLİK)
Hareketlilik spor biliminde esneklik,
kas-eklem hareketliliği,hareketleri
geniş açılarda uygulama ,eklem ve
organizmaların üyelerinin sağa sola
vs,salınım uzaklığı olarak
tanımlanmaktadır. Esneklik harekette
büyük bir öneme sahiptir. Bir kimsenin
becerileri büyük açılarda ve kolay olarak
gerçekleştirilmesinde önde gelen temel
gerekliliktir.
Böyle hareketlerin başarılı olarak
gerçekleştirilmesi gerek duyulandan daha
yüksek olması gereken eklem açısı ve
hareket genliğine bağlıdır.
Hareketleri büyük bir genlikte uygulama
yetisi esneklik çoğu zamanda hareketlilik
olarak tanımlanmaktadır.
ESNEKLİĞİN yetersiz gelişimi ve yeterli esneklik
yedeklerinin olmayışının ortaya çıkartacağı
sorunlar şunlardır;
 Öğrenme yada değişik hareketlerin
yetkinleştirilmesi azalır.
 Sporcular yaralanmalara eğilimli
olurlar.
 Kuvvet, sürat ve koordinasyon
gelişimi olumsuz etkilenir.
 Bir hareketin nitelikli olarak yapılması
özelliği sınırlanır.
Esnekliği etkileyen etmenler
ANATOMİK ve FİZYOLOJİK FAKTÖRLER;
 Eklemin yapısı ve çeşidi
 Tendon eklem ve bağlarının uzunluğu ve esneme
yeteneği
 Ekleme komşu olan veya yakından geçen kaslar
 Agonist kasların gevşeme veya gerilme yetenekleri
–
–
–
–
Kaslar arasındaki koordinasyon
Genel vücut ısısı ve spesifik kas ısısı
Yorgunluk
Kas kuvveti
DİĞER FAKTÖRLER;
 Isınma
 Hareketin uygulanmaya başlanmadan önceki
durumu
 İklim
 Antrenman kalitesi ve yoğunluğu
 Günün saatleri(Gece ve sabahın erken
saatlerinde düşük esneklik seviyesi)
 Yaş ve cinsiyet(Çocuk-yetişkin farkı)
Esnekliği geliştirmek için
kullanılan yöntemler
Kişi üç gruptan oluşan yöntemleri kullanabilir;
 Etkin (aktif) yöntem
Statik yöntem
Balistik yöntem
 Pasif yöntem
 Birleşik Yöntem
HAREKETLİGİ ÜÇ FARKLI ŞEKİLDE SINIFLANDIRIRIZ
1.Aktif ve Pasif Hareketlilik
2.Dinamik ve Statik Hareketlilik
3.Genel ve Özel Hareketlilik
AKTİF YÖNTEM;
Bir eklemin esneklik düzeyinin sadece bireye
özgü kassal etkinlikler aracılığıyla geliştirildiği
yöntemdir.
Statik yöntemde kişi vücut bölümlerinden ikisini
birbirine doğru hareket sınırlarına kadar büker
yada yaklaştırır ve bu konumu 6-12 saniye kadar
korur.
Balistik yöntemde ise vücut bölümlerinin
salınımlar yoluyla etkin bir biçimde
yönlendirilmesi söz konusudur.
PASİF YÖNTEM;
Bu yöntemde doruk esneklik eş yada ağırlık
kullanımı ile gerçekleşir. Bu yöntem (eşli
olarak) ayak bileği, kalça, omurga, omuzlar ve
el bileği eklemleri için uygulanabilir.
Ağırlık kullanımı(bar, dambıl) ise ayak bileği,
omuz, diz esnekliğinin geliştirilmesi için
uygundur. Buna karşın ağırlıkla ağrı eşiğini
aşabilir yada iki üyeyi sınırlarının ötesine
zorlayarak kas çekmelerine neden olabilir.
Ağırlığın yükü az olmalı dikkatlice uygulanmalı
ve aşamalı olarak arttırılmalıdır.
BİRLEŞİK YÖNTEM;
Eş eklem sınırına kadar sporcunun kol yada
bacaklarını büker. Ayrıca bu eş sporcunun
etkinliklerinde doruk düzeyde izometrik
kasılmaları uygular. Sporcu daha önceden
belirlenmiş sınırlarının ötesinde daha geniş
bir hareket genliğinde kol yada bacağını
kaldırır yada yaklaştırır. Daha sonra sporcu
eş tarafından uygulanan dirence karşı üst
düzeyde izometrik kasılma uygular.
İzometrik kasılma sporcunun fiziksel olarak
dayanabildiği bir ölçüde bir çok tekrarla 5-6
saniye yöntemsel ilkelere bağlı olarak
uygulanır.
Dinamik hareketlilik

Genelde statik hareketlilikten daha büyüktür ve kas kulanımı daha
yoğundur.Çalışma uygulanırken belli bir ritim ve hız vardır.Örnek :Açık
bacak duruşta sağa-sola yaylanma
Statik hareketlilik
Eklemin konumu belli bir süre korunur ve bu uygulama bu sırasında
yük verilir
ESNEKLİK GELİŞTİRME
YÖNTEMLERİ
Antrenman yöntemi açısından esneklik GENEL ve
ÖZEL olmak üzere iki bölümde incelenir.
Genel esneklik düzeyi sporcuların tüm vücut
eklemlerinde bir sporun özel gereklerini göz
önüne almadan geliştirdikleri hareketlilik düzeyi
kavramını açıklamaktadır.
Özel hareketlilik yada esneklik ise branşa özgü
gereksinimleri ifade eder. Bu yapıların edinilmesi
spora başlangıç yıllarında gerçekleştiği için her
genç sporcunun antrenman içeriğinde mutlaka
bulunmalıdır.
Eğer istenilen esneklik derecesine ulaşılmış ise
bunun anlamı esneklik çalışmalarını bırakmak değil
bu düzeyi koruma çalışmalarıyla devam edilmesidir.
Esneklik alıştırmaları antrenmanın hazırlık evresine
konulmalıdır.
Esneklik alıştırmalarının öncesinde en az 10 dk. jog
ve ısınma alıştırmalarını kapsayan genel bir ısınma
yer almalıdır.
Alıştırmaların seçimi, zorluk düzeyi, sporcunun
hazırlık düzeyi ile ilişkili olmalıdır. Seçilen her
alıştırma 10-15 tekrar ile 3-5 set uygulanmalıdır.
Dinlenme aralarında gevşeme alıştırmaları
yapılmalıdır(çalışan kasların sallanması, hafif ve kısa
süreli masaj).
Uygulama sırasında hareketlerin genliği aşacak
biçimde arttırılmalıdır. Başlangıçta sporcu fazla
zorlanmamalı, ilerledikçe aşamalı bir biçimde hareket
genliğinin sınırlarını arttırmak için zorlamalıdır.
Esneklik çalışmalarının dönemlemesi hazırlık
evresinden başlayarak geliştirilmelidir. Özel
antrenmanlar ile kas gruplarının enerji değişimi ve
aşırı kas tutuklukları giderilerek yarışma dönemine
aktarım yapıldığında yarışma evresinde sadece
kazanılan bu özelliklerin korunması
gerçekleştirilecektir. Yine de esneklik günlük
antrenmanların bir parçası olmalıdır ve ısınmanın
sonuna doğru yoğunlaştırılmalıdır. Esneklik
antrenmanın en iyi düzeyine günde iki kere
tekrarlandığında ulaşır. Haftada 4-6 çalışmayı sabah
erken saatlerde yapanlar bile yeterli esneklik
düzeyine kolayca ulaşmaktadır.
Çocukların esneklik yetileri 5 yaşından 8 yaşına kadar sabittir.
12-13 yaşlarında en ileri gelişim düzeyine ulaşır.
Okul öncesi dönemde çocukların esneklik kapasiteleri iyidir.
Fakat kemik ve eklemleri tam gelişmediği için aşırı zorlamalardan
kaçınılmalıdır.
ilkokul çağlarında genel esneklik çalışmalarına yer verilebilir. 10
yaşlarından sonra omurganın ve kalça ekleminin esneklik gelişim
hızı durduğundan, bu yaştan sonra antrenmanlara önem
verilmeye başlanmalıdır. Çünkü daha geç dönemlerde yapılacak
antrenmanlarda beklenen fayda azalmaktadır. “Ağaç yaşken
eğilir” atasözünün ardında belli oranda bu anlam yatmaktadır.
Puberte döneminde de aşırı boy uzaması ve benzeri gelişimsel
farklılıklar nedeniyle esneklikte bozulmalar gözükmektedir.
Omurga ve kalça eklemi yönünden en tehlikeli dönemdir. Bu
dönemde esneklik alıştırmalarına dikkat edilmelidir.
18-22 yaşlarında esneklik antrenmanları yetişkinlerde olduğu gibi
yapılmalıdır.
LÜTFEN
Download