T.C. YARGITAY 2. HUKUK DAİRESİ E. 2014/20471 K. 2015/8704 T. 28.4.2015 2709/m. 10, 41 4721/m. 187 Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi/m. 8, 14 Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Uluslararası Sözleşmesi/m. 16 ÖZET : Davacı, evlenmekle edindiği soyadının iptaliyle kendi soyadının kullanmasına karar verilmesine talep ve dava etmiştir. Türk Medeni Kanunu' nda kadının evlenmekle kocasının soyadını alacağı, ancak kocasının soyadı önünde önceki soyadını da kullanabileceğini düzenlemiştir. Avrupa İnsan Hakları sözleşmesi ile de üye devletler herkesin özel ve aile hayatına saygı gösterilmesini, demokratik bir toplumda zorunlu olmadıkça bu hakların kullanılmasına müdahale etmemeyi, Sözleşmeyle tanınan hak ve özgürlükten yararlanmanın cinsiyet de dahil olmak üzere hiçbir ayrımcılık yapılmadan sağlanmasını taahhüt etmişlerdir. Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Uluslararası Sözleşmesi ile de Türkiye Cumhuriyeti devleti insan hakları ve temel özgürlüklerin kadınla erkek eşitliğine dayalı olarak kullanılmasını, bunlardan yararlanılmasını engelleyen veya ortadan kaldıran veya bunu amaçlayan cinsiyete bağlı bir ayrım yapılmamasını, kadın ve erkek eşitliği ilkesini yasalarına dahil etmeyi, kadın haklarının erkeklerle eşit temelde himayesini, kadınlara karşı herhangi bir ayrımcı hareket yapılmasından kaçınmayı, kadınlara karşı ayrımcılık oluşturan mevzuatın değiştirilmesini ve kadına evlenmede erkeklerle eşit hak sağlanmayı, bu arada aile adını, mesleğinin seçimini eşit olarak sağlamayı yükümlenmiştir. Yürürlüğe konulmuş uluslararası anlaşmalara kanun gücü verilmiş, bunlar hakkında anayasaya aykırılık iddiasıyla Anayasa Mahkemesine başvurulamayacağı, usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklere dair uluslararası sözleşmelerle yasaların aynı konuda farklı hükümler içermesi sebebiyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda uluslararası sözleşme hükümlerinin esas alınacağı hükmü getirilmiştir. Davacı evlendikten sonra da kocasının soyadı yerine önceki soyadını kullanmak istemektedir. Türk Medeni Kanununun 187. maddesi davacının bu hakkını kullanmasına engeldir. Oysa Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, Kadına Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Uluslararası Sözleşmesi ve bunlara bağlı ek protokoller kadının soyadını seçme hakkını bir temel hak olarak belirlemiş ve üye devletler kadının bu hakkını kullanmasına olanak sağlamayı taahhüt etmişlerdir. Davacının mesleki ve sosyal yaşam ortamı bakımından tanınabilirliği sebebiyle evlendikten sonra da önceki soyadını kullanmakta hukuki yararı olduğu gibi Türkiye Cumhuriyeti Devletinin tanıdığı Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Uluslararası Sözleşmesi, bunlara bağlı protokol ve tavsiye kararları hükümleri ile de davacının evlendikten sonra önceki soyadını kullanma hakkının korunması nedeniyle davanın kabulüyle evli davacının bekarlık soyadını kullanmasına karar verilmiştir. DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalılardan Nüfus İdaresi tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşüldü: KARAR VE SONUÇ : Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliği ile, 28.04.2015 tarihinde karar verildi.