Yaşadığımız Dünya İle Öbür Dünya

advertisement
Nazım Alpman
Yaşadığımız Dünya İle Öbür Dünya
Yıllar önce, bayıltıcı sorularıyla ünlü Milliyet’in parlak muhabiri
Musa Ağacık, Refah Partisi Başkanı Necmettin Erbakan’a Maocu
akımın “Üç Dünya” teorisini sormuştu:
-Siz Üç Dünya teorisini hakkında ne düşünüyorsunuz?
Erbakan Hoca başını yukarına doğru çevirip uzun boylu
gazeteciye şöyle bir bakmış kendisinden beklenen kıvraklıkta
kısa bir yanıt vermişti:
-Bizim için iki dünya vardır. Bu dünya ve öbür dünya!
Konu hassas ve bizim bir hayli uzağımızda olduğundan bilgisine
birikimine itibar edilen uzmanlar üzerinden ancak bir şeyler
yazıp söyleyebiliriz.
Mesela ODTÜ Felsefe Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof.Dr.
Yasin Ceylan geçtiğimiz günlerde Haber Türk’te Kübra Par’ın
sorularını yanıtladı. Ceylan Hoca, imam hatip çıkışlı bir
akademisyen… Kendisi medrese eğitimi aldığını da ekliyor.
Yasin Ceylan Hoca’nın sözlerinin hayatta karşılığı da var.
İnsanlara öbür dünyanın nimetlerini anlatarak milyarderliğe
terfi eden ilahiyatçılar her Ramazan ayında servetlerini
geometrik olarak genişletiyorlar. Bu gelişmenin bir bitim noktası
da bulunmuyor. Zenginleştikçe zenginleşiyorlar. Öbür dünyayı
anlatarak, bu dünyanın bütün varlıklarına uzanabiliyorlar. Adeta
ne varsa bu dünyada der gibiler.
Bir başka örnek de bütçesi birkaç bakanlığa beden Diyanet İşleri
Başkanlığı için makam aracı tahsis edilirken dünyanın en pahalı
otomobili seçilmesi de Yasin Ceylan Hoca’yı doğrular nitelikte
gelişmelerdir.
Örnekler daha çoğaltılabilir. Pek çok dini cemaat lideri ihtişamlı
bir yaşamı seçmiş bulunuyorlar. O kadar ki, ünlü hocalar
minberden inip jet sky’e binebiliyorlar.
Söylemleriyle öbür dünya, eylemleriyle bu dünya…
Yasin Ceylan İslam Medeniyeti hakkında görüşlerini açıklarken
diyor ki:
-İslam medeniyeti daha çok öbür dünyaya yöneliktir. Son
zamanlarda dindar gençliğe dönüş ideali var. Başarılı gençlik
yerine dindar gençlik yetiştirilmek isteniyor, bu çok yanlıştır. -Neden?
-Çünkü Müslüman dünya mutluluğu peşinde değildir, öbür
dünya mutluluğu peşindedir.
Ben 14 yaşımdayken Kuran-ı Kerim’i Arapça tefsirlerinden
okuyan bir insanım. İslam metinlerinin nasıl bir dünya görü­
şünü sunduğunu iyi bilirim. İmam hatipte okudum, medreseden
geliyorum, İslam’ın ön gördüğü dünya, öbür dünyaya yatırımdır,
buraya geçici bakar. Dünya mutluğu ikinci plandadır, asıl
mutluluk ertelenmiş mutluluktur.
Bununla ilgili, “Burası öbür tarafın tarlasıdır, ne ekersen onu
biçersin” gibi birçok hadis var. Bir insanın zihninde bu varken
neden bu dünyada bu kadar başarılı olsun? Yatırımı öbür
tarafadır. İslam’ın Batı tipi bir medeniyet kurma ideali yoktur,
ihtimali de yoktur. Batı medeniyetinde, bilim, sanat, edebiyat,
refah, neşe, şiir falan var. İslam böyle bir toplum öngörmüyor.
Ben de iddia ediyorum ki dünya mutluluğu olmadan başarı
olmaz, dünya mutluluğu olmadan ahlak da olmaz. Mutsuz
insan ahlaklı olamaz, sevemez. Mutsuzlar arasında dayanışma
da olamaz.
***
http://www.mgkmedya.com
Pazar, Eylül 3, 2017 - Sayfa 1 / 1
Download