ٌََََُْْْْو َﱠﷲ ا ُ ﱠ ا ا ُ َ آ َ ِ ﱠ ا َ ﱡ َأ َ َﱠﷲ ﱠنِإ َﱠﷲ ا

advertisement
İL
: OSMANİYE
TARİH : 25.04.2014
‫َ أَ ﱡ َ ا ﱠ ِ َ آ َ ُ ا ا ﱠ ُ ا ﱠ‬
َ ٌ ْ َ ْ ُ ْ َ ْ ‫ﷲَ َو‬
‫ﷲَ إِ ﱠن ﱠ‬
‫ َوا ﱠ ُ ا ﱠ‬#ٍ $َ ِ %
ْ َ #‫&َ ﱠ‬
‫ ٌ *ِ َ( َ ْ) َ('ُ َن‬+ِ,-َ َ‫ﷲ‬
‫ ُل ﱠ‬/ُ ‫َ َ َل َر‬1
2'/‫ و‬3+'4 ‫ ﷲ‬5'6- ِ‫ﷲ‬
7ِ1 َ َ ‫َ نَ َو*َ ِر ْك‬,)ْ 9َ ‫ َو‬:
ٍ ;َ ‫ َر‬7ِ1 َ َ ‫ *َ ِر ْك‬2‫ا 'ﱠ ُ ﱠ‬
َ‫< ن‬
َ َ ‫َر‬
ÜÇ AYLAR VE REGAİB KANDİLİ
Muhterem Müslümanlar!
Yüce Rabbimize sonsuz hamdü senalar
olsun ki, İslam dinine gönülden bağlı yüce
milletimizin “ üç aylar” diye özel bir önem verdiği
Recep Şaban ve Ramazan aylarına kavuşmak
üzereyiz. 30 Nisan Çarşamba günü üç aylardan
Recep ayının birinci günü, 1 Mayıs Perşembeyi
cumaya bağlayan gecede Regaib kandilidir.
Şimdiden üç ayların ve Regaib kandilinin
ülkemize, milletimize ve tüm İslam âlemine
hayırlara vesile olmasını Yüce Rabbimden niyaz
ediyor ve hepinizin kandilini kutluyorum.
Kardeşlerim!
Üç aylar, Yüce Rabbimizin sonsuz ikram ve
ihsanının biz kullarının üzerine sağanak sağanak
yağdığı rahmet ve bereket iklimidir. Bu manevi
iklimden istifade edebilmek için, bu günleri büyük
bir fırsat bilip en iyi şekilde değerlendirmek
gerekmektedir.
Bu
günleri
nasıl
değerlendireceğimizi en güzel rehberimiz Sevgili
Peygamberimiz göstermektedir. O, bu mübarek
aylarda ibadetlerini artırır, gündüzlerini oruçla
geçirir, gecelerini de namaz, dua ve istiğfarla
değerlendirirdi. Yine bu aylarda sadakaları daha da
artırırdı. O Rahmet Peygamberi, her zaman dua
ederdi, ama üç ayların gölgesi üzerine düştüğü
zaman daha çok dua eder ve şöyle derdi; “
Allahım! Recep ve Şaban ayını bizim
hakkımızda hayırlı ve bereketli kıl ve bizi
Ramazana kavuştur.”1
Aziz Kardeşlerim!
Regaib kandili kıymeti ve değeri büyük,
rağbet edilmesi gereken bir rahmet ve mağfiret
gecesidir. Bundan dolayı bu mübarek gecenin
kıymeti iyi bilinmelidir. Bu gecede Yüce
Rabbimizin değer verdiği, rağbet ettiği şeylerle
daha çok meşgul olmalıyız. Gafletten ve hiç
kimseye faydası olmayan boş işlerden uzak
durmalıyız. Bizler de bir Regaib olmalı ve bol
ihsanda bulunmalıyız. Özlenen, rağbet edilen,
değer veren ve değer verilen olmalıyız. Yaratılmışı
yaratandan ötürü hoş görmeli, insanı, yeryüzünün
en şerefli varlığı olarak bilip hürmet eden,
gelmeyene giden, aramayanı soran, vermeyene
bolca ikram eden olmalıyız. Böylece Rabbimizin
değer verdiği ve razı olduğu kullarından olmalıyız.
Kıymetli Kardeşlerim!’
Bu mübarek günler ve geceler, kendimizi
denetleme ve değerlendirme bakımından çok önem
taşımaktadır. Bir defa daha geçmişimizin
muhasebesini yapıp, geleceğe hazırlıklı olmanın
tedbirlerini almalı ve düşünmeliyiz. Allaha karşı
kulluk
görevlerimizi
yapabiliyor
muyuz?
Efendimizin sünnetini, güzel ahlakını yaşayabiliyor
muyuz? Kuranın emirlerini yerine getirip
yasaklarından sakınabiliyor muyuz? Allahın
nimetlerinden istifade ettiğimiz halde, o nimetlerin
şükrünü eda edebiliyor muyuz? Birbirimize, ana
babamıza ve yakınlarımıza sevgi saygı ve iyilikle
muamele
edebiliyor
muyuz?
Birliğimiz,
beraberliğimiz ve kardeşliğimizin pekişmesi için
üzerimize düşen görevi yerine getirebiliyor
muyuz? Aç olanı, yoksulu, kimsesizi, fakir
fukarayı gözetebiliyor muyuz?
Ölümün hak
olduğunu bildiğimiz halde, kendimizi ölüme hazır
hissedebiliyor muyuz? Geçen yıl aramızda olup ta,
şu anda aramızda olmayanları düşünüp kendimize
çeki düzen verebiliyor muyuz? Kardeşlerim, bu
mübarek gün ve gecelerin şuuruna varabilmek için
bütün bu soruları kendimize sorup bir durum
değerlendirmesi yapmamız gerekmektedir. Rabbim
cümlemizi bu gün ve gecelerin şuuruna varıp
kendini ölmeden evvel hesaba çekenlerden eylesin.
Hutbemi bir ayeti kerime mealiyle bitirmek
istiyorum. “ Ey iman edenler! Allaha karşı
gelmekten sakının ve herkes, yarın için önceden
ne göndermiş olduğuna baksın. Allaha karşı
gelmekten
sakının.
Şüphesiz
Allah
yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır.”(2)
_____________________________________
1.
2.
Tirmizi, C.4,S.55
Haşr,59/18
Hazırlayan :Hüseyin KILIÇ
Kadirli Muhammediye Camii
Redaksiyon :İl İrşat Kurulu
İmam-Hatibi
Download