GÜRCİSTAN ÜLKE BÜLTENİ Eylül 2005 GENEL BİLGİLER Resmi adı: Gürcistan Yönetim şekli: Cumhuriyet Başkent: Tiflis Diğer şehirler: Kutaisi, Batum, Sokhumi, Rustavi İdari yapı: 9 Bölge, 9 Şehir, 2 Özerk Cumhuriyet Komşuları: Türkiye, Azerbaycan, Ermenistan, Rusya Federasyonu Yüzölçümü: 69,700 km2 (Dünyanın en büyük yüzölçümüne sahip 118. ülkesi) Nüfus: 4.7 milyon (Dünyanın en fazla nüfusa sahip 114. ülkesi) Etnik dağılım: Gürcü (%70.1), Ermeni (%8.1), Rus (%6.3), Azeri (%5.7), Osetyalı (%3), Abhaz (%1.8), diğer (%5.0) Dil: Gürcüce Para birimi: Lari (9 Eylül 2005 itibariyle 1 USD = 1.8050 GEL) Saat dilimi: Türkiye saati + 1 ©DEİK/Türk-Gürcü İş Konseyi საქართველო Sakartvelo Siyasi Görünüm Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla 9 Nisan 1991 tarihinde bağımsızlığını ilan etmiş olan Gürcistan, ilk yıllarda büyük istikrarsızlıklar yaşamış, ülkenin ilk Cumhurbaşkanı Zviad Gamsakhurdia askeri bir darbeyle görevinden alınmış ve 1995 yılına kadar ülkeye bir iç savaş ortamı hakim olmuştur. Ekim 1995’deki Cumhurbaşkanlığı seçimleri ve anayasa referandumundan beri ise ülke demokratik bir Cumhuriyet olarak yönetilmektedir. Gürcistan’da yasama yetkisi, 235 sandalyeli parlamentoya aittir. Milletvekilleri halk tarafından dört yıllık dönemler için seçilir. Yürütme yetkisini elinde bulunduran Cumhurbaşkanı ise yine halk tarafından, beş yıllık dönemler için seçilir ve aynı şahıs en fazla iki dönem Cumhurbaşkanlığı yapabilir. Cumhurbaşkanı, anayasal yükümlülükleri gereğince ülkenin iç ve dış politikalarını icra etmekle, ülkenin bütünlüğünü korumakla ve kamu kurumlarının faaliyetlerini anayasaya uygun bir şekilde sürdürmelerini temin etmekle sorumludur. Cumhurbaşkanı, aynı zamanda silahlı kuvvetlerin başkomutanıdır. Şubat 2004’te değişiklikler yapılmış olan Gürcistan anayasası, hükümete yürütme yetkisinin ülke kanunlarına uygun bir biçimde icra edilmesini sağlama görevini vermiştir. Hükümet, doğrudan Cumhurbaşkanı’na sorumludur. Gürcistan’da anayasa tarafından teminat altına alınmış olan yargı yetkisi ise yerel mahkemelerin elindedir. En yüksek mahkeme olan Anayasa Mahkemesi’nin başkanı Cumhurbaşkanı tarafından atanır. Gürcistan Hükümeti Cumhurbaşkanı: Başbakan: Başbakan Yardımcıları: Parlamento Sözcüsü: Mikheil Saakaşvili (25 Ocak 2004’ten beri) Zurab Noghaideli (17 Şubat 2005’ten beri) Kote Kemularia, Vano Merabişvili Nino Burjanadze Dışişleri Bakanı: Maliye Bakanı: İçişleri Bakanı: Savunma Bakanı: Adalet Bakanı: Tarım Bakanı: Kültür Bakanı: Salome Zurabiçvili Aleko Aleksişvili Vano Merabişvili İrakli Okruaşvili Kote Kemularia Niko Simonişvili Giorgi Gabaşvili Ekonomi ve Altyapı Bakanı: Eğitim ve Bilim Bakanı: Çevre Bakanı: Enerji Bakanı: Mülteciler Bakanı: Sağlık ve Sosyal İşler Bak.: Devlet Bakanı (Avrupa ile bütünleşmeden sorumlu): Devlet Bakanı (Ayrılıkçı bölgelerden sorumlu): Devlet Bakanı (KOBİ’lerden sorumlu): Devlet Bakanı (Ulusal uzlaşmadan sorumlu): İrakli Çogovadze Kakha Lomaia Giorgi Papuaşvili Nika Gilauri Eter Astemirova Lado Çipaşvili Giorgi Baramidze Goga Khaindrava Kakha Bendukidze Zinaida Bestayeva Siyasi Partiler ve Seçimler Gürcistan siyasetinde parlamento içerisindeki blokların önemli bir ağırlığı vardır. Bu bloklar, siyasi partiler ve bağımsız milletvekillerinden oluşur. Zaman zaman karşı görüşteki partilerden milletvekillerinin de diğer bloklara katıldığı gözlemlenmektedir. Gürcistan anayasası bu blokları yasal siyasi güçler olarak kabul etmektedir. Gürcistan’da faal olan bloklar ve partiler ile liderlerinin listesi aşağıdaki gibidir. ©DEİK/Türk-Gürcü İş Konseyi 1 Ulusal Hareket – Demokratlar Ulusal Demokratik Parti Ulusal Bağımsızlık Partisi Sağ Muhalefet Cumhuriyet Partisi Yeşiller İşçi Partisi Özgürlük Partisi Halk Cephesi Halk Partisi Sosyalist Parti Birleşik Komünist Parti Mikheil Saakaşvili Akaki Asatiani İrakli Tsereteli David Gamkrelidze David Berdzenişvili Giorgi Gaçeçiladze Şalva Natelaşvili Konstantin Gamsakhurdia Nodar Natadze Mamuka Giorgadze İrakli Mindeli Panteleimon Giorgadze Güller Devrimi 1995 yılında Cumhurbaşkanı olan Eduard Şevardnadze’nin döneminde ülkede ekonomik ve siyasi istikrarsızlık artmış, Gürcistan, Avrupa standartlarına göre son derece fakir bir ülke olarak kalmış, Rusya tarafından desteklenen Abhazya ve Güney Osetya bölgeleri ise tamamen Tiflis’in kontrolü dışına çıkmışlardır. Acara Özerk Cumhuriyeti ise Aslan Abaşidze’nin liderliğinde kendi yolunu izlemeye başlamıştır. Giderek derinleşen siyasi ve sosyoekonomik kriz, 2 Kasım 2003’de yapılan parlamento seçimleri öncesinde en yüksek seviyesine ulaşmıştır. Söz konusu seçimlere Şevardnadze’nin “Yeni Gürcistan İçin” ve Abaşidze’nin “Gürcistan’ın Demokratik Canlanışı” isimli bloklarının yanısıra halk tarafından destek gören Saakaşvili’nin “Birleşik Ulusal Hareket” ve parlamento sözcüsü Nino Burjanadze ile parlamento eski sözcüsü Zurab Zhvania’nın liderliğini yaptığı “Burjanadze-Demokratlar” hareketi de katılmıştır. 43 ülkeden 450 gözlemcinin takip ettiği ve hükümet tarafından geniş çapta usülsüzlük yapıldığı tespit edilen seçimlerden sonra Şevardnadze’nin bloğunun yüzde 21.3 ile en fazla oyu aldığı ve bu bloğu yüzde 18.8 ile Abaşidze’nin ve yüzde 18.1 ile Saakaşvili’nin takip ettiği açıklanmıştır. Ancak, Saakaşvili sonuçları kabul etmeyerek kendisine destek veren halkı Şevardnadze’ye karşı şiddet içermeyen protesto gösterilerinde bulunmaya teşvik etmiş ve Saakaşvili’nin başlattığı bu akım, diğer muhalefet partileri tarafından destek bulmuştur. Kasım ayı içerisinde önce Tiflis’te başlayan ve daha sonra diğer şehirlere yayılan gösteriler giderek büyümüş, 22 Kasım’da yeni parlamento ilk oturumunu yapmışsa da üç gün sonra Anayasa Mahkemesi seçim sonuçlarının geçersiz olduğunu ilan etmiştir. Şevardnadze, Rusya Federasyonu Dışişleri Bakanı İgor İvanov’un aracılığıyla Saakaşvili ve Zhvania ile görüştükten sonra istifa etmiştir. 4 Ocak 2004 tarihinde gerçekleştirilen Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde oyların yüzde 96’sını alan Mikheil Saakaşvili, 25 Ocak’ta görevine başlamıştır. 28 Mart 2004 tarihinde yenilenen parlamento seçimlerinden ise Saakaşvili’nin Ulusal Hareket’i oyların yüzde 67.6’sini alarak galip çıkmış ve yeni hükümet Zurab Zhvania’nın başbakanlığında kurulmuştur. ©DEİK/Türk-Gürcü İş Konseyi 2 Saakaşvili’nin hükümetini kurmasından sonra da Acara yönetimi ile gerginlik devam etmiştir. Mayıs 2004’te Aslan Abaşidze’nin ayrılıkçı ve militarist politikalarını protesto eden binlerce kişi Batum ve Kobuleti sokaklarında gösteriler yapmış ve yönetim gösterileri şiddet kullanarak önlemeye çalışmıştır. Bu girişimin faydasız olması üzerine 6 Mayıs’da Abaşidze istifa etmiş ve ertesi gün Saakaşvili, Batum’da halk tarafından büyük sevgi gösterileriyle karşılanmıştır. Gürcistan’da Güller Devrimi ile yeni bir dönem başlamıştır. Yeni hükümet tarafından reformlar uygulanmaya ve yolsuzluğun üzerine etkin bir biçimde gidilmeye başlanmış ve ülkenin dış siyaseti ağırlıklı olarak Batı’ya yönelmiştir. Bununla birlikte, Gürcistan’da özellikle Abhazya ve Güney Osetya gibi ayrılıkçı bölgeler ile ilgili konular halen çözüme kavuşturulmayı beklemektedir. 3 Şubat 2005 tarihinde Başbakan Zurab Zhvania’nın evinde gaz zehirlenmesi nedeniyle ölü bulunması, uluslararası çeverelerde ülkedeki ekonomik ve siyasi istikrarın geleceği konusunda bir takım endişeler oluşmasına yol açmışsa da kısa bir süre içerisinde bunların yersiz olduğu ortaya çıkmıştır. Cumhurbaşkanı Saakaşvili tarafından Başbakanlık için önerilen Maliye Bakanı Zurab Noghaideli, 17 Şubat’ta büyük bir çoğunlukla parlamentonun onayını almış ve kabinesini oluşturarak göreve başlamıştır. Dış İlişkiler Gürcistan, Karadeniz, Rusya Federasyonu ve Türkiye arasındaki coğrafi konumu nedeniyle büyük bir stratejik öneme sahiptir. Tarihsel sebepler nedeniyle Rusya ile uzun ve köklü bir geçmişe sahip olan Gürcistan, son dönemlerde bu ülkeye alternatif olarak Batı ülkeleri ve komşu ülkelerle de ilişkilerini geliştirmeye başlamıştır. Avrupa Birliği ile bir Ortaklık ve İşbirliği Anlaşması imzalamış olan Gürcistan, Barış için Ortaklık programına da iştirak etmektedir. Kafkaslar’daki stratejik konumu nedeniyle Gürcistan, gerek Rusya, gerekse ABD’nin etki alanı içerisine girmektedir. ABD askerlerinin Gürcistan topraklarında konuşlandırılmış olması Tiflis ile Moskova arasında gerginlik oluşmasına yol açmıştır. Bununla birlikte Moskova, Gürcistan’daki ayrılıkçı bölgelere destek vermekte ve buralarda askeri kuvvet bulundurmaktadır. ABD’nin Gürcistan’daki çıkarları ise daha çok Bakü-Tiflis-Ceyhan Ham Petrol Boru Hattı ve bu boru hattının güvenliği konusu etrafında yoğunlaşmaktadır. Gürcistan, Türkiye için ise stratejik bir ortak konumundadır. Siyasi ve askeri açından son derece kuvvetli olan ilişkilerin ekonomik boyuta da yansıtılabilmesi için çalışmalar sürdürülmektedir. Ankara, bugüne değin Gürcistan’a 40 milyon doları aşan boyutta askeri yardımda bulunmuş ve Gürcü subaylarının yetiştirilmesinde önemli sorumluluklar üstlenmiştir. Bununla birlikte Türkiye’de çok sayıda Gürcü kökenli vatandaşın yaşıyor olması, ülkeler arasındaki ilişkileri kuvvetlendiren önemli bir faktördür. ©DEİK/Türk-Gürcü İş Konseyi 3 Gürcistan Ekonomisi Gürcistan ekonomisi, geleneksel olarak Karadeniz sahillerinde ve ülkenin dağlarında yoğunlaşan turizm sektörüne, narenciye, üzüm ve çay yetiştiriciliğine ve madenciliğe odaklı bir yapı sergilemekte, bununla birlikte sanayi olarak da şarap, metaller, makine imalat, kimyasal ürünler ve tekstil sektörleri ön plana çıkmaktadır. Ülke, enerji ihtiyacını büyük ölçüde ithalat yoluyla karşılamaktaysa da Gürcistan nehirlerindeki küçük baraj ve hidroelektrik santraller vasıtasıyla elektrik üretimi de yapılmaktadır. Sovyet döneminde Gürcistan, ekonomi açısından en gelişmiş cumhuriyetlerden birisi olarak kabul edilmekte iken, birliğin dağılması ve daha sonra yaşanan siyasi istikrarsızlık, Gürcistan ekonomisi üzerinde olumsuz bir etki yaratmış ve Gürcistan ekonomisi oldukça istikrarsız bir yapıya bürünmüştür. Bireysel gelirlerde, tarımsal ve sanayi üretiminde düşüş yaşanmış, enflasyon ve işsizlik önemli oranda artmıştır. 1994 yılından itibaren Gürcistan, ticaretin ve döviz kurunun serbestleştirilmesi ile birlikte özelleştirme ve vergi reformunu içeren bir istikrar programı uygulamaya başlamıştır. Söz konusu ekonomik istikrar programıyla birlikte ülkedeki ekonomik kalkınmanın temelleri atılmış, 1995 yılından itibaren pozitif GSYİH büyüme rakamları yakalanmış ve enflasyon kontrol altına alınmıştır. 1998 yılında Rusya Federasyonu’nda yaşanan ekonomik kriz bu ülkeyle önemli ticari ilişkileri olan Gürcistan’ı da etkilemiş ve büyüme hızı 1998’de yüzde 2.9’a gerilemiştir. Krizden sonraki yıllarda Gürcü ekonomisi tekrar bir toparlanma sürecine girmiş ve 2003 yılında yüzde 11.1’lik büyüme ile kriz sonrasındaki en yüksek düzeyine ulaşmıştır. Kasım 2003’te halkın büyük desteğiyle gerçekleştirilen ve Eduard Şevardnadze yönetimine son verip Gürcistan’da yeni bir dönemin başlamasını sağlayan “Güller Devrimi” ile Gürcistan ekonomisi için de yeni bir sayfanın açıldığı izlenimi oluşmaktadır. Ülkede yeni yönetimin göreve başlamasından bu yana yaşanan gelişmeler Gürcistan’da siyasi istikrarın sağlanması yolunda önemli birer adım olarak görülmekte ve ülke ekonomisinin kalkınmasının önündeki en ciddi engel olan istikrarsızlığın ortadan kalkması ve dolayısıyla iş ve yatırım ortamının iyileşmesi yönünde olumlu izlenimler oluşmaktadır. Saakaşvili hükümetinin öncelikli programında yer alan “yabancılar için yatırım ortamının sağlıklı hale getirilmesi” konusu da, tüm bu gelişmeler tarafından desteklenmektedir. Yapılan reformlar, özellikle yasal, finansal ve enerji sektörü reformlarıyla özelleştirme, vergi sistemi, kamu harcamaları ile yolsuzluk ve kaçakçılıkla mücadele konuları üzerinde yoğunlaşmaktadır. Daha önce de belirtildiği gibi bu konularda önemli gelişmeler sağlanmaktaysa da, mevcut yasaların uygulanmasındaki yetersizlikler nedeniyle istenen hıza henüz ulaşılamamıştır. ©DEİK/Türk-Gürcü İş Konseyi 4 Makroekonomik Performans TEMEL MAKROEKONOMİK GÖSTERGELER GÖSTERGELER GSYİH (milyar $) GSYİH (büyüme, %) Sınai üretim (büyüme, %) Enflasyon (TÜFE, ort., %) İhracat (milyon $) İthalat (milyon $) Döviz Kuru (ort., $:GEL) Döviz rezervleri (milyon $) 2000 3.0 1.8 11.0 4.1 459.0 970.5 1.98 109.4 2001 3.2 4.8 - 4.5 4.6 496.1 1,045.6 2.07 159.4 2002 3.4 5.5 7.8 5.6 601.7 1,084.7 2.20 197.6 2003 4.0 11.1 14.0 4.8 830.5 1,466.7 2.15 190.7 2004 5.1 8.4 12.2 5.7 1,092.5 2,008.6 1.92 382.9 Kaynak: Economist Intelligence Unit, Georgian Economic Trends Büyüme: 2003 yılında Gürcistan’da GSYİH’nin yüzde 11.1’lik büyüme ile 1997’den bu yana en yüksek oranına ulaşmış olması, ülke ekonomisinin enerji kaynakları nakliyatına ne kadar bağımlı olduğunu ortaya koymaktadır. 1996-97 döneminde ekonominin gerçekleştirmiş olduğu büyüme Bakü-Supsa Boru Hattı’nın inşasına bağlıyken, 2003 yılındaki büyüme de büyük ölçüde Bakü-Tiflis-Ceyhan (BTC) Boru Hattı’nda inşaat çalışmalarının başlamış olmasından kaynaklanmaktadır. Mayıs 2005 itibariyle BTC’nin tamamlanmış olması ve kısa bir süre içerisinde Bakü’den verilmiş olan petrolün Ceyhan’a ulaşmasıyla hattın işler hale gelmesi de ekonomiye olumlu bir etkide bulunacaktır. Diğer yandan 2006 yılında tamamlanacak olan Güney Kafkas Doğalgaz Boru Hattı Projesi de Gürcistan ekonomisini olumlu yönde etkilemektedir. Boru hatlarının inşaat sektörünün yanısıra ekonomiye dolaylı yoldan katkıları da değerlendirilmelidir. Söz konusu projeler, inşaat sektörüyle birlikte taşımacılık, telekomünikasyon, otelcilik ve turizm gibi birçok sektöre olumlu etkide bulunmaktadır. Bu projeler istihdam yaratmakta, ücretlerin yükselmesini sağlamakta ve dolayısıyla da iç talebe ivme kazandırmaktadır. Büyüme üzerinde önemli bir etkisi olan diğer bir sektör de tarım sektörüdür. 2005 yılında bu sektörün olumsuz etkisi gözlemlenmektedir. Ülkede meydana gelen sel ve diğer doğal olaylar nedeniyle tarım arazileri büyük zarar görmüştür. Bu nedenle, The Economist Intelligence Unit’in tahminlerine göre 2005 yılında GSYİH büyüme oranının bir önceki yıla göre düşüş kaydederek yüzde 8 olarak gerçekleşmesi öngörülmektedir. Yılın ilk çeyreğinde gerçekleşen büyüme oranı yüzde 7.3’tür. Döviz kuru: Gürcistan Merkez Bankası’nın uygulamakta olduğu sıkı para politikası sayesinde döviz kurlarında önemli ölçüde istikrar sağlanmış ve Gürcistan’ın ulusal para birimi lari, son dönemlerde nominal olarak dolar karşısında değer kazanmıştır. Bunun sebebi euro’nun dolar karşısında güçlenmesi ve AB’nin BDT’ten sonra Gürcistan’ın en büyük ticaret partneri olmasıdır. Bununla birlikte ülkeye gelen dış yardımlar ve yurtdışında yaşayan Gürcülerin gönderdiği dövizler de lari’nin değerini korumasına katkıda bulunmaktadır. Bu nedenle, 2005-2006 döneminde lari’nin dolara karşı gerek nominal gerekse reel olarak değer kazanması öngörülmektedir. ©DEİK/Türk-Gürcü İş Konseyi 5 Ülkede her ne kadar parasal istikrarın büyük ölçüde sürdürülmesi beklense de, ihracat gelirleri zayıf kalırken ithalat harcamalarının artması nedeniyle ülkenin döviz rezervleri üzerinde bir baskı oluşmakta ve dolayısıyla döviz kuru istikrarı konusunda bir risk söz konusu olmaktadır. Döviz rezervlerinin 2004 yılı içerisinde yüzde 100’ün üzerinde bir artış göstererek 190.7 milyon dolardan 382.9 milyon dolara çıkmış olması, söz konusu risklere karşı bir ölçüde önlem olarak değerlendirilebilir. Enflasyon: 2003’de yıllık yüzde 4.8, 2004’te ise yüzde 5.7 olarak gerçekleşen enflasyon oranı (TÜFE), 2005 yılının ilk aylarında aylık bazda nispeten düşük değerlerde gerçekleşmiş ve hatta Mayıs ve Haziran aylarında eksi değerlere düşmüşse de TÜFE’nin genel olarak bir artış eğiliminde olduğu söylenebilir. Nitekim 2005’in ilk altı ayı itibariyle yıllık bazdaki artış yüzde 9.1 oranındadır. Bu durumun en önemli sebebi lari’nin euro karşısında değer kaybetmesidir. Boru hattı projeleri için yapılan ithalat çoğunlukla AB’den gerçekleştirilmekte ve dolayısıyla artan euro talebi de lari’nin değeri üzerinde aşağı doğru bir baskıda bulunmaktadır. Bununla birlikte son dönemlerde dünya piyasalarında rekor seviyelere ulaşan petrol fiyatlarının da enflasyonun artmasına sebep olacağı düşünülmektedir. Ayrıca gıda ürünlerinin fiyatlarının hangi yönde gelişeceği enflasyon oranları üzerinde belirleyici olacaktır. The Economist Intelligence Unit’in tahminlerine göre yıllık TÜFE artışının 2005 yılında yüzde 8.0, 2006 yılında ise yüzde 7.6 oranında gerçekleşmesi öngörülmektedir. Başlıca Ekonomik Sektörler Sanayi: Gürcistan’ın başlıca sanayi kolları arasında; demir-çelik, demir ihtiva etmeyen metaller, mühendislik, kimyasallar, inşaat malzemeleri, hafif sanayi ve ağaç işleme yer almaktadır. Sanayi sektörü üretiminin yüzde 50-60'ı gıda ve hafif sanayide gerçekleştirilmektedir. Hükümet bazı önemli tesisleri yatırıma açmış, ancak elverişsiz koşullar nedeniyle ciddi yatırımcıları çekememiştir. Bu nedenle, sanayi sektöründeki yatırım çoğunlukla Dünya Bankası, Uluslararası Finans Kuruluşu (IFC) ve Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) tarafından verilen kredilerle gerçekleşmiştir. Son yıllarda Gürcistan’da sanayi sektöründe ciddi ölçülerde bir büyüme gözlemlenmektedir. 2001 yılına kadar düşük oranlarda büyüme gerçekleştiren, 2001 yılında ise küçülen sanayi sektörü, 2002 yılında yüzde 7.8, 2003 yılında yüzde 14.0, 2004 yılında ise yüzde 12.2 oranında büyümüştür. 2005 yılının üç aylık döneminde büyüme, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 7.1 olarak gerçekleşmiştir. Bu büyüme, büyük ölçüde madencilik (alüminyum, demir, bakır, altın ve hurda metal) ile imalat (gübre, maden suyu ve şarap) sektörlerinden kaynaklanmıştır. Toplam sınai üretimin yüzde 40’ı özel sektör tarafından gerçekleştirilmektedir. Ülkede faaliyet ©DEİK/Türk-Gürcü İş Konseyi 6 göstermekte olan yaklaşık 2,800 sınai işletmenin 50’si toplam üretimin yüzde 75’ini gerçekleştirmektedir. Gürcistan’daki sanayi tesislerinin büyük bir bölümü eski teknolojilerle çalışmaktadır. İmalat sanayii alanında özellikle gıda işleme ve alkollü içecek üretimi ağırlık kazanmaktadır. Önde gelen ürünler bira, şarap, süt ürünleri ve maden sularıdır. Zestafoni Demir Alaşımları Fabrikası ile Rustavi Metalurji Kompleksi ülkenin en büyük iki sanayi tesisidir. Gürcü kömürü, Azeri demiri ve Ukrayna’dan gelen hammaddeler kullanılarak demir ve çelik üretilmektedir. Tiflis, Poti ve Batum şehirlerinde yoğunlaşan mühendislik sektörü kapsamında elektrikli aletler, hava taşıtları, kamyon ve gemi üretimi gerçekleştirilmektedir. Kimya sanayisi esas olarak barit, kalkit, arsenik, betonit, diatomit, talk, zeolit gibi ülke içinde çıkarılan hammaddeleri işleyen tesislerden ibarettir. Hafif sanayi kapsamında ise yün, deri, saf ipek, naylon ve pamuk gibi hammaddeler dışarıdan ithal edilerek, tekstil, örgü giyim eşyası ve ayakkabı üretimi gerçekleştirilmektedir. İnşaat sektörü, boru hattı ve diğer enerji altyapı projeleri sayesinde önemli bir atılım gerçekleştirmiştir. 2002 yılında yüzde 31.3 oranında büyümüş olan inşaat sektörü, 2003 yılında yüzde 16.3, 2004 yılında ise yüzde 4.5’lik bir büyüme oranı yakalamıştır. Tarım: Tarım, Gürcistan ekonomisindeki en önemli sektörlerden birisidir. Sektörün GSYİH içerisindeki payı yüzde 20’ler seviyesinde seyretmektedir. Nüfusun yarısından fazlası bu sektörde istihdam edilmektedir ve Gürcistan geleneksel olarak tarım ürünleri ihraç eden bir ülkedir. Gürcistan topraklarının yarıya yakını tarımsal üretim için kullanılmaktadır ve bu toprakların da yüzde 25’i özel mülkiyettir, yüzde 30’u ise devlet tarafından özel sektöre kiralanmış durumdadır. Sovyetler Birliği döneminde ülkedeki tarımsal üretim, narenciye, diğer meyveler, şaraplık üzüm ve sebze üretimine yönelmiştir. Bununla birlikte, aynı dönemde tahıl ihtiyacının yarısı, süt ürünlerinin yüzde 60’ı ve et tüketiminin yüzde 33’ü ithalat yoluyla karşılanmıştır. Bağımsızlıktan sonra ise üretim büyük ölçüde gerilemiş ve 1995’te 1990’lardaki seviyesinin yarısına düşmüştür. Son yıllarda tarımsal üretimin özel sektör tarafından yürütülmeye başlanması ve başta Dünya Bankası, AB ve Japonya olmak üzere uluslararası kaynaklardan temin edilen düşük faizli krediler sayesinde tarım sektörü gelişmeye başlamıştır. Şu anda Gürcistan’da tarım üretiminin tamamına yakını özel sektör tarafından gerçekleştirilmekte, devlet sadece çay ve tohum üretimiyle ilgilenmektedir. 2002 yılında kötü hava şartları nedeniyle tarımsal üretimde önemli bir düşüş yaşanmış, 2003 yılının ilk aylarında da bu durum devam etmişse de daha sonra bir toparlanma söz konusu olmuş ve sektör yüzde 7 oranında büyümüştür. Ne var ki, 2004 yılında yüzde 6.7 ile tekrar bir küçülme söz konusu olmuştur. Kötü hava koşullarının yanısıra tarım sektörüne açılan kredilerin, modern ekipman ve yüksek kaliteli gübre çeşitlerinin yetersizliği de tarım sektörünün gelişimini engellemektedir. Madencilik ve Enerji: Gürcistan zengin maden yataklarına sahiptir. Ülkede petrol ve doğalgaz dışında 500 adet maden rezervi mevcut olmasına rağmen petrol ve doğalgaz rezervleri oldukça sınırlıdır. Ülkede çıkarılan başlıca mineraller arasında magnezyum ve ©DEİK/Türk-Gürcü İş Konseyi 7 perlit yer almaktadır. Bunun yanısıra, Gürcistan’da maden suyu kaynakları ve kaplıcalar bulunmaktadır. Metal alaşımları üretiminde kullanılan ve önemli bir ihracat potansiyeline sahip olan magnezyum mineralinin üretimi hala Sovyetler döneminden kalma eski teknolojilerle sürdürülmektedir. Ülkenin sahip olduğu doğal kaynakların bir kısmının çıkarılması mali sorunlar nedeniyle durdurulmuştur. Keşfedilen mineral kaynaklarının toplam değerinin 50 milyar doların üzerinde olduğu tahmin edilmektedir. Gürcistan ekonomisinde bağımsızlık sonrasında yaşanan ekonomik krizin başlıca sebebi enerji üretimindeki yetersizliktir. Ülkede yıllık enerji üretimi yaklaşık 7 milyar KW’dır. Bunun yüzde 85’lik kısmı hidroelektrik santrallerinden elde edilmektedir. Ülkede özellikle kış aylarında enerji sıkıntısı yaşanmaktadır. Buna karşılık, yaz aylarında elektrik üretimi ihtiyacın üzerinde gerçekleşmekte ve başta Türkiye olmak üzere çeşitli ülkelere elektrik enerjisi ihraç edilmektedir. Hidroelektrik konusunda oldukça büyük bir potansiyele sahip olan Gürcistan, bu potansiyelin ancak yüzde 10-20 arasında bir bölümünü üretime çevirebilmektedir. Ekonomi, önemli oranda Rusya ve Türkmenistan’dan ithal edilen doğalgaza bağımlıdır. Ülkenin dış borçlarının önemli bir bölümü doğalgaz ithalinden kaynaklanmaktadır. Bakü-Supsa Hattı, Azerbaycan Uluslararası Petrol Konsorsiyumu'nun, Azeri petrolünün nakli için kullanmaya karar verdiği iki rotadan birisidir. 1999 yılının Nisan ayında açılmış bulunan bu hat Hazar bölgesinden Gürcistan yoluyla Batı’ya petrol sevkiyatı yapan ilk hat olmuştur. Diğer yandan Bakü-Tiflis-Ceyhan petrol boru hattının tamamlanmış olması da oldukça önemli bir gelişmedir. Bankacılık: Gürcistan’da gerçekleştirilmekte olan ekonomik reformlar ve ticaret liberalizasyonu çerçevesinde bankacılık ve finans sektörü de bir yapılanma sürecinden geçmektedir. 1994’te başlamış olan reformlar Gürcistan hükümeti, IMF, Dünya Bankası ve AB’nin sağlamış olduğu teknik ve maddi yardımları kullanarak makroekonomik istikrar ve sistemli yapılanma konularında büyük aşamalar kaydetmiştir. Gürcistan bankacılık ve finans sektörünün gelişmesi için dört öncelikli konu vardır: Uluslararası finans ve kredi kuruluşlarıyla işbirliğinin artırılması, bankacılık sektörünün yatırımlar için daha cazip hale getirilmesi, banka kapitalizasyonunda artış sağlanması ve bankalar arasında hem rekabetin hem de işbirliğinin geliştirilmesi. Gürcistan’ın bankacılık sektöründe gerçekleştirilmesi planlanan reformlar ise şunlardır: • • • • Asgari kayıtlı sermayenin 11 milyon Lari’ye yükseltilmesi. Bankacılık hizmetlerinin hem yerel hem de uluslararası alanda çeşitlendirilmesi. Bankacılık alanında bölgesel işbirliğinin artırılması. Kara para aklama ile mücadele konusunda gerekli mevzuatın oluşturulması ve bu konuyla ilgili bir kurumun hayata geçirilmesi. Her ne kadar bankacılık sistemi son yıllarda önemli aşamalar kaydetmişse de finans kaynaklarının kısıtlı olması ve bankacılık sisteminde kapitalizasyonun düşük seviyelerde kalması nedeniyle ekonominin ve finansal piyasaların gelişmesi için gerekli olan uzun vadeli kaynak temini güçleşmektedir. ©DEİK/Türk-Gürcü İş Konseyi 8 Ulaştırma: Ulaştırma, Gürcistan'ın yüksek önceliğe sahip sektörlerinden birisidir. Bu çerçevede, Gürcistan farklı ülkelerle havacılık, demiryolu, deniz yolu ve kara taşımacılığına ilişkin olarak 80 uluslararası anlaşma imzalamıştır. Doğu-Batı Karayolu Ağı, Gürcistan’ın liman kentleri olan Batum ile Poti’yi Bakü ve Erivan’a bağlamaktadır. Bu kentler arasında demiryolu taşımacılığı da mevcuttur. Yine karayolu ile Sarp Sınır Kapısı üzerinden Gürcistan, Türkiye’ye bağlanmaktadır. Şu an proje aşamasında olan Kars-Tiflis demiryolu tamamlandığı zaman bölge ticaretine büyük katkıda bulunacaktır. Gürcistan’ın taşımacılık alanında üzerinde durduğu en önemli konular şunlardır: • • • • Lojistik sistemlerinin ve kombine taşımacılığın geliştirilmesi. Mevzuatların uyumlu hale getirilmesi. Ulaştırma filolarının modernize edilmesi ve araçların yenilenmesi. Taşımacılık şirketlerine finansman sağlanması. Gürcistan’ın Karadeniz sahilinde iki limanı mevcuttur: Poti ve Batum limanları. Bu limanlar Hazar ham petrolu için transit noktası özelliğini taşımaktadır. 2002 yılı içerisinde önemli ölçüde yenilenmiş olan Poti Limanı, akaryakıt, vagon, konteyner, tahıl, gübre, metal, boru, yolcu ve genel kargo için gerekli tesislere sahiptir. Demiryolu ve karayolu bağlantıları sayesinde Poti, kombine taşımacılığın tüm gereksinimlerine cevap vermektedir. Batum Limanı da son yıllarda büyük çaplı modernizasyon çalışmalarına sahne olmuştur. Yeni feribot hatları kurulmuş ve demiryolu bağlantıları yapılmış ve konteyner terminali inşaatı da son aşamasına gelmiştir. Karadeniz–Güney Kafkasya koridorundaki tek derin deniz limanı olan Batum’da (derinlik 25 m’ye kadar ulaşmaktadır) 2003 yılı itibarıyle toplam 200 milyon dolarlık bir geliştirme programı uygulanmıştır. Bu programın başlıca amacı yeni trafik çeşitleri (LPG, Ro-Ro, konteyner) için hizmet vermek ve mevcut trafiğin (petrol, kuru yük, genel kargo) konsolidasyonudur. Proje kamu-özel sektör ortaklığı şeklinde yürütülmüş ve proje kapsamında Batum ve çevresinde lojistik, sınai tesisler ve turizm konularında da yatırım yapılmıştır. Gürcistan demiryolları 125 yıllık bir geçmişe sahiptir. Ülkenin mevcut 1,583 kilometrelik demiryolu ağı ağırlıklı olarak ülkeyi, Rusya ile Bakü, Erivan ve Karadeniz limanlarına bağlamaktadır. Demiryollarının tamamının elektrifikasyonu tamamlanmıştır. Kars-Tiflis demiryolunun inşasına ilişkin Türkiye ve Gürcistan arasında mutabakata varılmıştır. Bu demiryolu sayesinde, Gürcistan’ın Batı Avrupa ve Akdeniz’e ulaşma olanakları artacak, Türkiye ise Kafkasya ve Orta Asya ile daha ucuz ve kısa ulaşım koridoruna sahip olacaktır. Avrupa Birliği'nin desteklediği Haşuri-Zestafoni, Batum-Samtredia ve Samtredia-Poti demiryollarının yeniden inşa ve modernizasyon projeleri tamamlanmıştır. Gürcistan'ın hava ulaşımı, en büyüğü Air Zena-Gürcistan Havayolları olan birkaç yerli firma tarafından gerçekleştirilmektedir. Ülkenin başlıca uluslararası havaalanı olan Tiflis Havaalanı, bir Türk ortaklığı tarafından modernize edilecek ve işletilecektir. Batum, Poti, ©DEİK/Türk-Gürcü İş Konseyi 9 Senaki ve Kutaisi'de daha küçük olmakla birlikte Karadeniz limanlarına yakın olmaları itibariyle öneme sahip havaalanları mevcuttur. Batum Havaalanının, Gürcü-Türk ortaklığı şeklinde yenilenmesi ve beraber işletilmesi projesi gündemdedir. Dış Ticaret 1991 yılında bağımsızlığını kazandığından beri Gürcistan’ın dış ticareti her sene açık vermiştir. 1998 yılında Rusya’da yaşanan mali krizin etkisi nedeniyle ihracatta önemli bir düşüş yaşanmış, ancak müteakip yıllarda Gürcistan’ın ihracatı düzenli olarak artarken, ithalat da istikrarlı bir seyir çizmeye başlamıştır. Gürcistan’ın ihracatını olumlu yönde etkileyen faktörlerden birisi de Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) üyeliğidir. 2000 yılı Temmuz ayında DTÖ’ye kabul edilen Gürcistan, Kırgızistan, Letonya ve Estonya’nın ardından DTÖ üyeliğine alınan dördüncü eski Sovyet cumhuriyetidir. 2004 yılında Gürcistan’ın toplam ihracatı bir önceki yıla göre yüzde 18.8 oranında artarak 987 milyon dolar olarak gerçekleşirken, toplam ithalat ise yüzde 26.0 artışla 1.85 milyar dolar olmuştur. Böylelikle 2003 yılında 636 milyon dolar olan ticaret açığı da 2004 yılında 861 milyon dolara yükselmiştir. Açığın büyümesinin en büyük sebebi Bakü-TiflisCeyhan Boru Hattı inşaatı nedeniyle yapılan sermaye malı ithalatının artmasıdır. Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası’nın (EBRD) verdiği bilgilere göre ise Gürcistan’daki kayıtdışı ekonomi, GSYİH’nin yüzde 45-50’sini bulmakta ve özellikle Türkiye ile yapılan kayıtdışı ticaret nedeniyle Gürcistan’ın ticaret açığının resmi rakamlara göre daha büyük olduğu tahmin edilmektedir. Gürcistan, daha çok katma değeri düşük mamüller ihraç ettiğinden fiyatlardaki dalgalanmalardan da bir hayli etkilenmektedir. İhraç edilen imalat sanayi ürünleri düşük kalitededir ve dolayısıyla yabancı pazarlarda rekabet gücüne sahip değildir. 2004 yılı itibariyle Gürcistan’ın toplam ihracatının yüzde 14.8’ini demir cevheri, bakır ve altın, yüzde 14.4’ünü hurda demir ve demir-çelik, yüzde 12.6’sını ise şarap ve maden suyu oluşturmaktadır. GÜRCİSTAN’IN DIŞ TİCARETİNİN ÜLKELERE GÖRE DAĞILIMI (2004) İHRACAT ÜLKE Türkiye Rusya Federasyonu Ermenistan İngiltere Azerbaycan ORAN (%) 18.3 16.1 8.4 4.9 3.9 İTHALAT ÜLKE Rusya Federasyonu Türkiye İngiltere Azerbaycan Almanya ORAN (%) 14.0 11.0 9.3 8.5 8.2 Kaynak: The Economist Intelligence Unit Gürcistan’ın ihraç mallarının dış pazarlarda rekabet güçlerinin düşük olması ve ülkenin coğrafi konumundan kaynaklanan yüksek nakliyat giderleri nedeniyle bu ülkenin en büyük ihracat partnerleri coğrafi yakınlık avantajının bulunduğu Rusya ve Türkiye’dir. Gürcistan, geleneksel olarak Rusya’dan enerji, Türkiye’den de tüketim malları ithal etmektedir. 2004 yılı itibariyle Gürcistan’ın ithalatının yüzde 16’sını petrol, doğalgaz ve elektrik, yüzde 6.3’ünü otomotiv, yüzde 4.3’ünü ise boru hattı inşası için kullanılan boru parçaları ve diğer bağlantılı ürünler oluşturmaktadır. Bakü-Tiflis-Ceyhan Boru Hattı ©DEİK/Türk-Gürcü İş Konseyi 10 inşaatı için gerekli maddelerin ithalatının artmasıyla AB ülkelerinin de Gürcistan’ın ithalatı içinde payları artmaya başlamıştır. Yabancı Sermaye Gürcistan’a giren yabancı yatırım miktarı 1998 yılında en yüksek seviyesine ulaşmıştır. Bunun sebebi BaküSupsa Boru Hattı projesidir. 2003 yılında ise yabancı yatırım girişi tekrar çıkışa geçmiş ve bu eğilim 2004 yılında da hızlanarak devam etmiştir. Söz konusu artış, büyük ölçüde Bakü-Tiflis-Ceyhan Boru Hattı’ndan kaynaklanmaktadır. Gürcistan’a gelen yabancı doğrudan yatırımın yoğunlaştığı başlıca alanlar enerji, tarım, ticaret, turizm ve ulaştırma olmakla beraber gıda imalat ve telekomünikasyon alanlarında da önemli yatırımlar mevcuttur. Özellikle petrol ve doğal gaz alanlarında tutarları 100 milyon dolardan 4 milyar dolara kadar çıkabilen büyük projelerin finansmanı için Gürcistan’ın finans piyasaları yeterli olmamakta, uluslararası finans kuruluşlarına ve yabancı yatırımcılara ihtiyaç duyulmaktadır. Örneğin Bakü-Supsa boru hattı projesinin bir kısmı EBRD ve IFC tarafından, diğer kısmı da 3 yabancı bankanın oluşturduğu bir konsorsiyum tarafından finanse edilebilmiştir. Şimdiye kadar Gürcistan’a Dünya Bankası 650 milyon dolar, EBRD 200 milyon Euro ve OPİC ise 45 milyon dolar kaynak sağlamıştır. Proje finansmanı ve başarılı özelleştirme için iyi bir menkul kıymetler piyasasına ihtiyaç duyulmakta ve bu konuda da çalışmalar olumlu yönde ilerlemektedir. Büyük projelerin finansmanı için gerekli olan yabancı yatırımların Gürcistan’a çekilebilmesi yolunda da somut adımlar atılmıştır. Devlet bütçesinden kaynak alan Ulusal Yatırım Ajansı, bu konuda önemli bir role sahiptir. Gürcistan’da yatırım ortamının iyileştirilmesi için çalışmalar 1996’dan beri sürdürülmekte, vergi yükünün hafifletilmesi ve korumacı uygulamaların kaldırılması öncelikli konular olarak ele alınmaktadır. Vergi konusunda sağlanan avantajların bazıları ise şunlardır: • Yüzde 20’lik standart vergi oranı. ©DEİK/Türk-Gürcü İş Konseyi 11 • • Zarardaki işletmeler için 5 yıla kadar vergi muafiyeti. Ham madde ithalatına vergi muafiyeti. Özelleştirme Gürcistan’da ekonomik reformlar, ülkenin altyapısının ve stratejik işletmeler hariç sanayinin tamamen özelleştirilmesini öngörmektedir. 1993-96 yıllarında yapılan büyük çaplı kupon özelleştirilmelerinden sonra hükümet daha çok nakit karşılığı ve yabancı yatırımcılara doğrudan yapılan satışlara ağırlık vermeye başlamıştır. Açılan ihalelerde istihdam seviyesinin korunması ve yatırım programlarına uyulması gibi koşullar getirilmektedir. 1998 yılı sonu itibariyle kamuya ait küçük ölçekli işletmelerin tamamına yakını özelleştirilmiş ve 12,860 adet işletme özel sektöre geçmiştir. Bunlardan yüzde 80’i ticaret ve hizmet sektöründe faaliyet göstermektedir. Diğer yandan 1200 büyük ölçekli işletme ortak teşebbüs haline getirilmiş ve bunlardan da 910 tanesi özelleştirilmiştir. Sektörel bazda bakıldığında özelleştirilen işletmelerin yüzde 28.5’i tarım, yüzde 18.5’i inşaat ve yüzde 15.2’si sanayi sektöründedir. Özelleştirme oranının en düşük olduğu sektör ise yabancı yatırımcılar için oldukça cazip olmasına rağmen enerji sektörüdür. Gürcistan hükümeti büyük ve orta ölçekli işletmelerin özelleştirme sürecini hızlandırmayı amaçlamaktadır. Halen özelleştirme projeleri 19 Ekim 2004 tarihinde çıkartılmış olan kanun çerçevesinde yürütülmektedir. Bugüne değin ihalelerde öne sürülen şartların çoğunlukla gerçekleri yansıtmaması ve söz konusu işletmelerin büyük ölçüde yatırıma ve yeniden yapılandırılmaya ihtiyaç duyduklarını gözardı etmesi nedeniyle bu ihalelere yeteri kadar katılım sağlanamamaştır. Ancak bu konularda iyileştirme sağlanmakta ve özelleştirmelerden sağlanan verim artmaktadır. 2005 yılı içerisinde elde edilen özelleştirme gelirleri de bu konuda iyiye doğru bir gidişat olduğunu ortaya koymaktadır. Yıl içerisinde Rusya’nın en büyük çelik üreticisi olan Evrazholding, Çiyatura manganez fabrikasını 132 milyon dolara, İngiltere’den Marina Capital firması ise Georgia Ocean denizcilik firmasını 93 milyon dolara satın almıştır. Tamamlanmış olan Madneuli bakır fabrikasını ihalesinin galibi ise Eylül ayı içerisinde açıklanacaktır. Bu özelleştirmeden de 40 milyon dolarlık bir gelir beklenmektedir. Rustavi Metallurji Kompleksi’nin özelleştirilmesi için teklifler 5 Eylül 2005 itibariyle verilmeye başlanmıştır. Gündemdeki diğer projeler ise sabit hat telekomünikasyon firması Elektrovaşiri ve gübre üreticisi JSC Azotİ işletmelerinin özelleştirilmesidir. Bununla birlikte, Acara’da kamu mülkiyetinin özelleştirme programına dahil edilmesi için de çalışmalar sürdürülmektedir. Bu bağlamda Batum Limanı ve Batum Petrol Terminalinin özelleştirilmesi gündemdedir. * * * ©DEİK/Türk-Gürcü İş Konseyi 12 Türkiye-Gürcistan Ticari ve Ekonomik İlişkileri Gürcistan, Türkiye’nin askeri ve siyasi alanda oldukça ileri düzeyde işbirliği geliştirdiği nadir ülkelerden olmasına ve iki ülkenin bir kara sınırını paylaşmalarına rağmen ekonomik ve ticari ilişkiler bu özel konumu kesinlikle yansıtmamaktadır. Bu durumun en büyük sebebi, bugüne değin Gürcistan’daki ekonomik ve siyasi istikrarın yeterli seviyeye gelmemiş olmasıdır. Bununla birlikte özellikle son dönemlerde Gürcistan’da yatırım ve iş ortamının iyileşmeye başlaması, reformların yapılması ve yolsuzlukla kararlı bir şekilde mücadele edilmeye başlanması nedeniyle iki ülke arasındaki ekonomik ve ticari ilişkilerin de ivme kazanmaya başladıkları gözlemlenmektedir. Türk Firmalarının Yatırımları Gürcistan’da faaliyet gösteren 100 civarında Türk firması içinde az sayıda büyük şirket vardır ve ağırlık KOBİ’lerdedir. Ülkedeki toplam Türk sermayesi ise 150 milyon dolar civarındadır. Bu toplam rakamın büyük bir kısmı telekomünikasyon ve imalat sektörlerinde olmakla birlikte liman işletmeciliği, tekstil, su şişeleme ve bankacılık alanlarında da Türk yatırımları bulunmaktadır. Turkcell’in çoğunluk hissesine sahip olarak Gürcistan firmaları ile 1996 yılında yapmış olduğu ortaklık sonucu kurulan Geocell Telecom, Gürcistan’da GSM hizmetleri vermektedir. 27 Mart 2001’de ülkenin üçüncü büyük GSM operatörü olan GT Mobile’ı da satın alan Geocell, şu anda Gürcistan nüfusunun yüzde 85’ine ulaşabilmektedir ve 41 ülkeden 61 operatör ile dolaşım anlaşması mevcuttur. Şişecam, 1997 yılında özelleştirilen Mina Ksani Cam Fabrikası’nın yüzde 76’sını almış, 1999 yılında ise fabrikanın hisselerinin tamamına sahip olmuştur. Fabrika geniş çaplı bir renovasyondan geçirildikten sonra yılda 20 bin ton kapasitesiyle üretime başlamıştır. 2002 yılında açılan tesislerle kapasite yükseltilmiş ve Mina Ksani Cam Fabrikası, bir sonraki yıl içerisinde toplam 50 bin tonluk üretim gerçekleştirmiştir. Transteknik Holding bünyesindeki Delta Petrol, Poti’de bir petrol depolama tesisi kurmuştur. Karadeniz çevresindeki ülkelerde etkinliğini artırmayı hedefleyen şirket; depolama tesislerini ve ulaşım ağlarını oluşturmaya devam etmekte ve ticaret faaliyetini de bünyesindeki deniz taşımacılığı işlevi ile güçlendirmektedir. Bünyesinde ağır sanayi, lojistik, inşaat ve gıda imalat şirketlerini bulunduran Şener Arda Grubu, Gürcistan’a Batumi Enterprizes Limited (BEL) adlı bir ortak teşebbüs ile girmiş ve ilk olarak Batum Limanı’nın feribot terminalini inşa etmiştir. Firma daha sonra aynı limanda çok amaçlı bir terminal inşasını da tamamlamıştır. Her iki proje de yap-işletdevret şeklindedir ve Şener Arda Grubu bu tesislerin 30 yıllığına işletme haklarını almıştır. Grup ayrıca Tiflis Havaalanı’na sadece 2 km uzaklıkta olan Türk-Gürcü Ticaret Merkezi’ni de inşa etmiştir. Grubun bünyesindeki şirketlerden Arda Enterprizes Ltd ise Batum’a 20 km uzaklıktaki Kobuletti’de ayda 1200 ton kapasiteli bir un fabrikası projesini gerçekleştirmiştir. Tiflis Havaalanı’nın yenilenmesi ve işletilmesi, Tepe Akfen Ventures (TAV) tarafından üstlenilmiştir. 6 Eylül 2005 tarihinde imzalanan anlaşmaya göre TAV, Tiflis Havaalanı için 62 milyon dolarlık bir yatırım yapacak ve bir ay içinde mevcut havaalanını devralarak işletmeye başlayacaktır. TAV, aynı anda yeni terminal binası inşaatına ve pistlerin yenilenmesiyle ilgili çalışmalara da başlayacaktır. “Yap-işlet-devret" modelinin ©DEİK/Türk-Gürcü İş Konseyi 13 uygulanacağı havaalanının inşaat ve işletmesini yine bir Türk firması olan Urban İnşaat ile birlikte yürütecek olan TAV, projeyi öncelikli olarak kendi kaynakları ile finanse edecektir. Tiflis Havaalanı’nı 10 yıl süreyle işletecek olan TAV aynı anda 15 milyon dolarlık bir havaalanı yatırımını da Batum'a yapacaktır. Yapılan anlaşmaya göre Batum'a yapılacak yatırım karşılığında TAV’a, Tiflis Havaalanı’nın 10 yıllık işletme süresine 5 yıl daha eklenerek 15 yıla çıkartılması öngörülmektedir. Ticari İlişkiler Türkiye, Gürcistan’ın en önemli dış ticaret ortaklarından birisidir. Buna karşılık, Gürcistan, Türkiye’nin dış ticareti içerisinde önemli bir paya sahip değildir. Türkiye ile Gürcistan arasında 1992 yılında 17.8 milyon dolar olan toplam dış ticaret hacmi 2004 yılında 498.9 milyon dolar ile bugüne kadarki en yüksek seviyesine ulaşmıştır. Halen Türkiye Gürcistan’ın en çok ihracat yaptığı ülkeler arasında birinci, en çok ithalat yaptığı ülkeler arasında da ikinci sırada bulunmaktadır. YILLAR İTİBARİYLE TÜRKİYE–GÜRCİSTAN DIŞ TİCARETİ (Milyon Dolar) Yıllar 1992 1993 1994 1995 1996 1997 1998 1999 2000 2001 2002 2003 2004 2004/7 2005/7 İhracat (X) 11.5 34.4 67.1 68.1 110.3 173.5 164.1 114.2 131.7 144.0 100.6 154.5 198.7 101.8 141.8 İthalat (M) 6.3 21.8 25.6 50.1 32.5 65.9 91.0 93.3 155.3 127.2 137.5 272.0 300.2 165.4 155.4 X/M 1.82 1.57 2.63 1.35 3.39 2.72 1.80 1.22 0.84 1.13 0.73 0.57 0.66 0.62 0.91 Denge 5.2 12.6 41.5 17.9 77.8 107.6 73.1 20.9 -23.5 16.8 -36.9 -117.5 - 101.5 - 63.6 - 13.6 Hacim 17.8 56.3 92.8 118.2 142.8 239.4 255.1 207.5 287.0 271.2 238.1 426.5 498.9 267.2 297.2 Kaynak: DİE MADDELER İTİBARİYLE TÜRKİYE–GÜRCİSTAN DIŞ TİCARETİ (2004) TÜRKİYE’NİN İHRACATI MADDELER TUTAR ($) Değirmen Ürünleri 20,210,775 Plastikler 19,708,723 % 10.17 9.92 Kazanlar, Makinalar Demir Çelik Eşya Elektrikli Makinalar Kağıt Karton İnorganik Kimyasallar Boya Kul.Hülasaları Mobilyalar Seramik Mamülleri Diğer 17,189,680 11,246,947 10,405,103 9,472,704 8,284,935 7,324,843 7,108,921 6,845,978 80,940,286 198,738,895 Toplam 8.65 5.66 5.24 4.77 4.17 3.69 3.58 3.44 59.3 TÜRKİYE’NİN İTHALATI MADDELER TUTAR ($) Demir Çelik 184,439,857 Mineral Yakıtlar 45,542,616 Aluminyum ve Aluminyum Ür. 35,822,157 Bakır ve Bakır Ürünleri 11,245,487 Ağaç, Ahşap Eşya 8,384,758 Gübreler 5,824,337 Metal Cevherleri 4,463,907 Gemiler 2,112,168 Kazanlar, Makinalar 756,249 Mobilyalar 434,228 Diğer 1,211,726 11.93 3.75 2.79 1.94 1.49 0.70 0.25 0.14 0.04 100.0 Toplam 300,237,490 100.0 % 61.43 15.17 Kaynak : DİE ©DEİK/Türk-Gürcü İş Konseyi 14 2000 yılında Türkiye-Gürcistan ticareti ilk defa Türkiye aleyhine açık vermiştir. 2001 yılında tekrar bir fazla oluştuysa da 2002 yılında ticaret dengesi yine aleyhimize gerçekleşmiştir. 2003 yılında ise Türkiye’nin ticaret açığı 117.5 milyon dolarla tarihindeki en yüksek seviyesine ulaşmıştır. Bunun sebebi de Gürcistan’dan ithal edilen demir-çelik ürünlerinde yaşanan artıştır. 2004 yılında sağlanan ihracat artışıyla açık bir ölçüde kapanmış ve iki ülke arasındaki ticaret hacmi 500 milyon doları bulmuştur. Yükselen ticaret hacmine ve buna ilaveten iki ülke arasında önemli tutarda sınır ticareti bulunmasına rağmen iki ülke arasındaki ticaret imkanları bugüne kadar yeterince değerlendirilememiştir. Bunun başlıca sebebi iki ülkeyi birbirine bağlayan altyapıdaki eksiklikler, gelişmemiş bankacılık ilişkileri ve mevzuat boşluklarıdır. Bununla birlikte, alım gücünün düşük olması nedeniyle Gürcistan pazarında ucuz ve kalitesiz Türk mamüllerine talep vardır. Bu nedenle yapılan kamuoyu araştırmaları, Türk mallarının Gürcistan’da çok olumlu bir imaja sahip olmadıklarını göstermekte ve bu durum Türk firmaları açısından bir olumsuzluk oluşturmaktadır. Müteahhitlik Hizmetleri Dış Ticaret Müsteşarlığı verilerine göre Gürcistan’da 31 Aralık 2004 itibariyle 16 Türk müteahhitlik firması toplam değeri 332 milyon dolar olan 30 proje almış durumdadır. Bu rakam, Türk firmalarının diğer Kafkasya ve Orta Asya ülkelerinde gerçekleştirdikleri rakamlara kıyasla oldukça düşüktür. Gürcistan’da iş yapan başlıca müteahhitlik firmaları Baytur, Borova, Burç, TML, Urban, Üstay ve Zafer’dir. Türk firmalarının tamamlamış olduğu başlıca projeler arasında Türkiye Büyükelçilik Binası, Tiflis toplu konutları, Supsa Petrol Terminali, Tiflis Havaalanı’nın bir kısmı, Kobuleti Un Fabrikası, Türk-Gürcü Ticaret Merkezi, Poti Petrol Depolama Tesisleri ve Batum Limanı terminalleri sayılabilir. Ticari ve Ekonomik Nitelikli Anlaşmalar Anlaşma / Protokol Adı Ticaret ve Ekonomik Işbirliği Anlaşması Gürcistan'a Eximbank Kredisi Verilmesine Ilişkin Mutabakat Muhtırası Haberleşme Alanında İşbirliğine İlişkin Protokol Güvenlik, Tarım, Sanayi, Gümrük, Spor ve Turizm Alanlarında İşb. Anlaşmaları Serbest Ticaret ve Ekonomi Bölgesi Kuruluşuna İlişkin Protokol Denizcilik Anlaşması Uluslararası Karayolu Taşımacılığı Anlaşması Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması Anlaşması Vize Kolaylığı Anlaşması Gümrük Geçiş Noktaları Anlaşması İki Ülkenin Demiryolu ve Diğer Altyapı Şebekelerinin Bağlantısına İlişkin Protokol Gürcistan Petrol ve Enerji Devlet Şirketleri ve Türkiye Arasında Enerji Alanında Işbirliği Protokolü Haberleşme Alanında İşbirliği Anlaşması Hava Taşımacılığı Anlaşması Ulaştırma Alanında İşbirliğine İlişkin Protokol Sınai Mülkiyetin Korunması Alanında Patent Kuruluşları Arasında İşbirliği İle İlgili Niyet Protokolu Gürcistan Hükümeti ile Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Teknik İşbirliği Protokolü Çifte Vergilendirmenin Önlenmesi Anlaşması (Müzakere edilmektedir) ©DEİK/Türk-Gürcü İş Konseyi Yürürlüğe Girdiği Tarih 1993 1993 1993 1994 1995 1995 1995 1995 1996 1996 1996 1996 1997 1997 1998 1999 2000 - 15 Türkiye ve Gürcistan arasında ekonomik ilişkilerin gelişmesine olanak sağlayacak olan hukuki temeller önemli ölçüde atılmıştır. Ticaret ve Ekonomik İşbirliği Anlaşması ile Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunmasına İlişkin Anlaşma yürürlüğe girmiştir. Çifte Vergilendirmenin Önlenmesine İlişkin Anlaşma ise müzakere halindedir ve bu Anlaşmanın bir an önce imzalanıp yürürlüğe girmesi iki ülke işadamları tarafından arzulanmaktadır. Türk Eximbank Kredileri Bugüne kadar Türk Eximbank, Gürcistan'a yönelik 41.5 milyon dolarlık kredi kullandırmıştır. Ödemelerde gecikmelerin söz konusu olması nedeniyle de 4 Şubat 1998 tarihinde bir Borç Erteleme Anlaşması imzalanmıştır. Böylece ana para ve faiz ödemeleri için yeni bir ödeme planı oluşturulmuş ve Gürcü tarafı söz konusu plan çerçevesinde düzenli olarak ödeme yapmaya başlamıştır. Ticari ve Ekonomik İlişkilerde Karşılaşılan Sorunlar • Gürcistan’da sosyo-ekonomik koşulların henüz istenen seviyeye gelmemiş olması ve halkın beklediği refah artışının sağlanamaması. Siyasi ve ekonomik istikrar konusunda son dönemlerde olumlu gelişmeler yaşanmışsa da yabancı yatırımcılar için ülkedeki yatırım ortamınının henüz beklenen seviyede olmaması. • Zaman zaman karşılaşılan Gürcü devlet görevlilerince makbuzsuz ceza kesilmesi gibi rutin haline gelen keyfi uygulamalar. • Ulaştırma sektöründe yaşanan güvenlik sorunu, kara ulaşımı ücretsiz geçiş belgelerinde dağıtımın tam olarak yapılamamış olması, değişik bölgelerdeki farklı uygulamalar ve olumlu yöndeki mevzuat değişikliklerinin uygulamaya aynen yansımaması. • Ulaşım altyapısının yetersizliği. Kars-Tiflis demiryolunun halen tamamlanamamış olması. • Ödeme problemleri ve hukuki ihtilaflar. Yasalardaki boşluklardan veya yasaların yorumlanmasından ortaya çıkan ihtilaflar ve bunları çözecek mekanizmaların eksikliği. • Rus ürünlerinin yoğun bir şekilde Gürcistan’a gümrüksüz girmesinin yarattığı haksız rekabet. Gümrüklerde yaşanan boşluklar, ithalatta ödenen yüksek vergiler. • Türk malı ürünlerin Gürcistan’da kalitesiz ürünler olarak kabul edilmesi. Kayıtdışı ticaret ile kalitesiz ve ucuz ürünlerin geniş çapta pazara girmesi. İşbirliği İmkanları Türkiye ile Gürcistan arasında ikili ekonomik ilişkilerin geliştirilmesine yönelik birçok alanda işbirliği imkanı mevcuttur. Bu bağlamda gündeme getirilebilecek bazı konular şunlardır: • Oldukça gelişmiş tarım sektörüne sahip olan Gürcistan'ın tarım ürünlerinin işlenmesinde, paketlenmesinde ve ihracatında işbirliği mümkündür. Özellikle meyve ©DEİK/Türk-Gürcü İş Konseyi 16 suyu üretimi, et ve süt ürünleri alanında ortak çalışmalar desteklenmelidir. Bilhassa sınır bölgeleri arasında işbirliğinin teşvik edilmesi ve tamamlayıcı tarımsal politikaların izlenmesi faydalı görülmektedir. • Gürcistan'in tekstil sanayisinin yenilenmesi ve deri sanayisinin geliştirilmesinde, ülke içinde midibüs-minibüs ve kamyonet tipi özel girişim açısından önem taşıyan araçların üretiminde işbirliği yapılmasına yönelik imkanlar vardır. • Özellikle içme suyu ihracatı konusunda birikime sahip olan firmalarımız Gürcistan'ın olağanüstü büyük kaynak suyu rezervlerinin değerlendirilmesine ilgi göstermektedir. • Gürcistan'ın ve Türkiye'nin önemli enerji açıklarının bulunduğu bir dönemde Gürcistan nehirlerinde küçük baraj ve hidroelektrik santraller kurmak suretiyle elektrik üretilmesi ve bu elektriğin Gürcistan'da ve Türkiye'nin Doğu bölgelerinde kullanılması önem kazanmaktadır. • Gürcistan’ın Karadeniz kıyısındaki turistik bölgelerinde bir canlanma sözkonusudur. Bu çerçevede, ülkeye gelen toplam turist sayısının yakında 1 milyona çıkması ve turizm gelirlerinin kısa zamanda ikiye katlanması mümkün gözükmektedir. Türk firmalarının bu alanda sahip oldukları geniş deneyim düşünüldüğünde, turizm, iki ülke arasında önemli bir işbirliği alanını teşkil etmektedir. • Gürcistan’da devlet - özel sektör işbirliği ile Türk mallarının tanıtımına yönelik bir kampanya ihtiyacı vardır. Özellikle kaliteli ve rekabet gücü yüksek ürünlerin tanıtımı için Türk firmaları tarafından tekstil ve gıda alanında perakende ve toptan satış noktalarının oluşturulması teşvik edilmelidir. • Gürcistan’da halen serbest bölge uygulaması mevcut değildir. Türk firmalarının yoğun biçimde yer alacakları bir serbest bölge açılmasına çalışılmalı ve bu bölgenin bir ihtisas bölgesi olması için öncelikli sektör / ürün tespiti yapılmalıdır. • Üçüncü ülkelerle üçlü işbirliği modelleri geliştirilmelidir. Özellikle yeni ve ileri teknoloji transferleri ve büyük finansman kaynakları gerektiren projelerde bu tür işbirliği düşünülebilir. Bu projeler arasında hidroelektrik santrallerinin inşaatı, petrol çıkarımı ve işlenmesi, gaz türbin ve termik santrallerinin inşaatı, elektrik dağıtımı, hidrokarbon ürünlerinin nakliyesi ve karayollarının, limanların ve demiryollarının rehabilitasyonu gibi projeler yer almaktadır. • Türkiye ile Gürcistan arasındaki ticaretin kayıt altına alınması ve geliştirilmesi için çabalar son dönemlerde hızlandırılmış durumdadır. Hopa ile Batum arasındaki karayolunun genişliği iki katına çıkartılmıştır ve Hopa’dan sonra Trabzon’a kadar yolun genişletilmesi gündemdedir. Sarp sınır kapısı tamamen bilgisayarlı sisteme geçirilmiştir ve bu kapının Türkiye Odalar Borsalar Birliği (TOBB) tarafından yenilenmesi gündemdedir. • Kars-Tiflis demiryolu projesinin tamamlanması büyük önem taşımaktadır. Bu hat, sadece iki ülke arasındaki ulaşım açısından değil, Türk ihracatçısının Orta Asya’ya açılımı olarak görülmelidir. Şu anda Türkiye’nin Orta Asya ile demiryolu ulaşımı İran üzerinden sağlanmaktadır ve Gürcistan alternatifi daha ekonomik bir çözüm olacaktır. 125 km uzunluğundaki bu demiryolu toplam 600 milyon dolara mal olacak ve finansman dış kaynaklardan sağlanacaktır. Kars-Tiflis demiryolunun ikinci bir kolunun Trabzon ©DEİK/Türk-Gürcü İş Konseyi 17 Limanı’na kadar ulaşması planlanmaktadır. Kars-Tiflis demiryolunun kullanıma açılması, Doğu Anadolu bölgesindeki ihracatçıların Kafkaslar ve Orta Asya’ya daha rahat açılmalarını sağlayacak ve dolayısıyla bu bölgenin kalkınmasında itici güç olacaktır. • Eğitim alanında da iki ülke arasında işbirliği potansiyeli mevcuttur. Türk ve Gürcü üniversiteleri arasında işbirliği ve öğrenci değişimi projeleri geliştirilebileceği gibi, teknik eğitim hizmetleri veren Türk firmaları Gürcistan’ın bu alandaki ihtiyacını karşılayabilirler. 21 Mayıs 2004 tarihinde Türk-Gürcü İş Konseyi tarafından gerçekleştirilen çalışma yemeğine katılan Cumhurbaşkanı Saakaşvili, iki ülke arasındaki bazı işbirliği imkanlarını değerlendirmiştir. Saakaşvili tarafından dile getirilen hususlar ise şunlardır: • Uzun zamandır Acara yönetimi tarafından ihmal edilmiş olan Batum Havaalanı yeniden yapılandırılmaktadır. Bu havaalanının Türkiye ve Gürcistan tarafından beraber kullanılması ve turizm için bir “merkez” haline getirilmesi söz konusudur. • İstanbul’u Trabzon üzerinden Batum’a bağlayacak olan karayolu projesiyle de İstanbul’dan Batum’a 9-10 saatte ulaşılabilecektir. Sarp Sınır Kapısı geçişleri Gürcistan Hükümeti tarafından kolaylaştırılmaktadır. • Gürcistan’ın turizm alanında da önemli bir potansiyeli vardır. Karadeniz sahillerinde çok güzel plajlar olmasına rağmen buralarda turizm altyapısı yoktur. Bu bölgelerde ortak projelerle turizm tesisleri açılması durumunda tüm Avrupa’dan turist çekilebilir. Sadece deniz turizmi değil, Gürcistan’da dağ turizmi ve sağlık turizmi için de büyük bir potansiyel vardır. • Türkiye ile Gürcistan arasında enerji alanında işbirliği yapılabilir. Bu alanda Gürcistan’dan ucuz hidroelektrik kaynaklarının Türkiye’ye ihraç edilmesi mümkündür. Ayrıca Gürcistan’dan Kars’a uzanan 500 kW’lık bir elektrik hattı projesi de gündemdedir. Türkiye ve Gürcistan’ın enerji ağlarının birbirleriyle entegre edilmesi her iki ülkenin de çıkarına olacaktır. • Acara’nın kalkınması bütünleşmesidir. için tek yol, bu bölgenin ekonomisinin Türkiye ile • Hemen hemen tüm kamu teşebbüsleri özelleştirilmektedir.Bu çerçevede turizm,ulaştırma altyapısı ve küçük teknoloji firmaları alanında Türkiye için önemli imkanlar mevcuttur. * ©DEİK/Türk-Gürcü İş Konseyi * * 18 Türk-Gürcü İş Konseyi Türk-Gürcü İş Konseyi, 1992 yılının Temmuz ayında kurulmuştur ve 210 üyesi olan Türk-Avrasya İş Konseyleri’nin bünyesinde faaliyet göstermektedir. İş Konseyi'nin Türk Tarafı Başkanlığını İntekno Teknoloji Transfer Sanayi ve Ticaret A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Halil Kulluk yürütmektedir. Karşı kanat başkanı ise Gürcistan Uluslararası Petrol Şirketi Genel Müdürü Vladimir Gurgenidze’dir. Türk-Gürcü İş Konseyi’nin 2004-2005 döneminde gerçekleştirmiş olduğu faaliyetlerden belli başlıları şunlardır: Gürcistan Cumhurbaşkanı Mikheil Saakaşvili ile İş Konseyi üyeleri, 21 Mayıs 2004 tarihinde İstanbul’da yapılan bir çalışma yemeğinde bir araya gelmişlerdir. Türk-Gürcü İş Konseyi, 11-12 Ağustos 2004 tarihlerinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Gürcistan ziyaretine katılmış ve bir çalışma yemeği düzenlemiştir. 13 Eylül 2004 tarihinde İstanbul’da “US Eximbank Finansman İmkanları” konusunda bir seminer düzenlenmiştir. 16 Şubat 2005 tarihinde İstanbul‘da Gürcistan Acara Özerk Cumhuriyeti Başbakanı Levan Varşalomidze ile bir toplantı düzenlenmiştir. Ticaret ve yatırım gibi konuların yanısıra ülkeler arasındaki ilişkilerin kültürel boyutuna da önem veren İş Konseyi, 5-9 Mayıs 2005 tarihleri arasında İstanbul ve Ankara’da Gürcü ve Türk Akademisyenlerin katılımıyla tarih konusunda toplantılar düzenlenmiştir 19-20 Temmuz 2005 tarihlerinde Batum’a turizm alanındaki imkanların tespit edilmesi amacıyla bir ziyaret düzenlenmiş, Acara Özerk Cumhuriyeti Başbakanı Levan Varşalomidze, 1 Ağustos 2005 tarihinde İstanbul’da İş Konseyi’nin düzenlediği bir çalışma yemeğinde Batum’da yatırım yapmayı düşünen işadamları ile biraraya gelmiştir. * * * ©DEİK/Türk-Gürcü İş Konseyi 19 Ek-1: Başlıca Siyasetçiler Mikheil Saakaşvili Cumhurbaşkanı 21 Aralık 1967’de Tiflis’de doğan Mikheil Saakaşvili, 1992 yılında Ukrayna’daki Kiev Devlet Üniversitesi Uluslararası Hukuk Fakültesi’nden mezun olduktan sonra ABD’de Columbia University’den 1994 yılında yüksek lisans derecesi ve bir sonraki yıl da George Washington University’den SCD (hukuk bilimleri doktoru) derecesi almış, 1995 yılında Strasburg’daki Uluslararası İnsan Hakları Enstitüsünde de çalışmalarda bulunmuştur. Aynı sene New York’taki bir avukatlık firmasında çalışmaya başlayan Mikheil Saakaşvili, daha sonra şu andaki Gürcistan Başbakanı olan Zurab Zhvania’nın teşviki üzerine ülkesine dönerek siyasete atılmış ve Aralık 1995’te yapılan parlamento seçimlerinde milletvekili olmuştur. Gürcistan siyasetinde basamakları hızla çıkan Saakaşvili, kısa bir süre sonra yeni bir seçim sistemi, bağımsız bir yargı organı ve siyasetten uzak bir emniyet teşkilatının kurulması amacıyla parlamentoda bünyesinde oluşturulan komisyonun başına getirilmiştir. Halk tarafından sevilen ve o dönemde yapılan anketlere göre Gürcistan’ın Şevardnadze’den sonra en popüler siyasetçisi olarak gösterilen Saakaşvili, Ocak 2000’de de Avrupa Konseyi Parlamenterler Asemblesi’nin Başkan Yardımcısı olmuştur. 12 Ocak 2000 tarihinde Şevardnadze Hükümeti’nde Adalet Bakanı olan Saakaşvili, gerçekleştirdiği reformlarla uluslararası alanda da büyük beğeni kazanmış, ancak 5 Ocak 2001 tarihinde “yolsuzluğun hükümetin merkezine işlediğini ve Şevardnadze’nin bu durumla mücadele etmekte yetersiz kaldığını” ileri sürerek istifa etmiştir. Hükümetten ayrılan Saakaşvili, aynı yılın Ekim ayında Ulusal Hareket Partisi’ni kurmuştur. Zurab Zhvania ve Parlamento Sözcüsü Nino Burjanadze’nin partisi olan Birleşik Demokratlar’la güçbirliği yapan Saakaşvili, 2002 yılının Haziran ayında Tiflis Şehir Asemblesi’nin başkanı olmuş ve mevcut yönetime muhalefetini bu platformdan yapmaya başlamıştır. 2 Kasım 2003 tarihinde yapılan ve gözlemciler tarafından uluslararası standartlara uymadığı için eleştirilen seçimlerden sonra Saakaşvili, seçimleri aslında kendi partisinin kazandığını öne sürmüştür. “Güller Devrimi” adı verilen süreçten sonra tekrarlanan seçimlerde Saakaşvili’nin partisi çoğunluğun oyunu kazanmış ve 4 Ocak 2004 tarihinde yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde geçerli oyların yüzde 96’sını alan Saakaşvili, Cumhurbaşkanı olmuştur. Sandra Roelofs ile evli olan Mikheil Saakaşvili bir çocuk babasıdır. Zurab Noghaideli Başbakan 22 Ekim 1964’te Acara’nın Kobuleti kentinde doğan Noghaideli, 1987 yılında Moskova Devlet Ünivesitesi’nin Fizik Fakültesi’nden mezun olduktan sonra dört yıl Gürcistan Bilimler Akademisi Coğrafya Enstitüsü’nde çalışmıştır. 1992 yılında Cumhurbaşkanı Gamsakhurdia’nın ©DEİK/Türk-Gürcü İş Konseyi 20 devrilmesinden sonra meclise giren Noghaideli, Mayıs 2000’de Şevardnadze hükümetinde Maliye Bakanı olmuştur. İki yıl sonra bu görevinden alınan Noghaideli, Güller Devrimi’nden sonra devlet yönetimine dönmüş ve Nino Burjanadze’nin kurduğu geçici hükümette ekonomi danışmanı olmuştur. Noghaideli’ye Şubat 2004’te kurulan hükümette ise yine Maliye Bakanlığı görevi verilmiştir. Başbakan Zurab Zhvania’nın ölümünden sonra 17 Şubat 2005’te Başbakan olarak göreve başlayan Noghaideli herhangi bir partiye üye değildir ve yolsulukla mücadelede taviz vermeyen bir teknokrat olarak tanınmaktadır. Zurab Noghaideli evli ve bir çocuk babasıdır. Nino Burjanadze Parlamento Sözcüsü 16 Temmuz 1964’te Kutaisi’de doğan Nino Burjanadze, 1986 yılında Tiflis Devlet Üniversitesi Hukuk Bölümü’nden mezun olduktan sonra eğitimine Moskova Devlet Üniversitesi’nde devam etmiş ve 1990 yılında uluslararası hukuk alanında doktorasını tamamlamıştır. 1991 yılından bu yana Tiflis Devlet Üniversitesi Hukuk Bölümü’nde öğretim görevlisi olan Burjanadze, meclise 1995 seçimlerinde girmiş 1999 yılına kadar parlamento hukuk komitesinin, 1999-2000 döneminde parlamento dış ilişkiler komitesinin, 2001-2002 döneminde ise Karadeniz Ekonomik İşbirliği Parlamenterler Asemblesi’nin başkanlığını yapmıştır. Kasım 2001’de parlamento sözcülüğüne getirilen Burjanadze, ertesi yıl Şevardnadze’nin partisinden ayrılarak kendi partisini kurmuş ve 2 Kasım 2003 seçimlerine katılmıştır. Söz konusu seçimlerden sonra gerçekleşen Güller Devrimi’nde Saakaşvili’ye destek veren Burjanadze, Şevardnadze’nin istifasıyla birlikte anayasa uyarınca geçici olarak Cumhurbaşkanlığı görevini üstlenmiş, yeni hükümetin kurulmasından sonra da parlamento sözcülüğü görevine geri dönmüştür. Evli olan Nino Burjanadze, iki çocuk annesidir. Salome Zurabiçvili Dışişleri Bakanı 18 Mart 1952’de Gürcü siyasi mülteci bir ailenin çocuğu olarak Paris’de doğan Zurabiçvili, 1972’de Paris Sosyal Bilimler Enstitüsü’nden mezun olduktan sonra, ABD’deki Columbia Üniversitesi’nde yüksek lisansa başlamış, ancak tamamlamadan Fransa’ya dönerek Dışişleri Bakanlığı’na girmiştir. Burada kariyer yapan Zurabiçvili, Roma, Washington ve Njamena’daki (Çad) görevlerinin yanısıra, Fransa’nın Birleşmiş Milletler, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Konferansı, NATO ve Batı Avrupa Birliği nezdindeki temsilciliklerinde de değişik dönemlerde görev yapmıştır. 2003 yılında Fransa’nın Tiflis Büyükelçisi olarak atanan Salome Zurabiçvili, kendi görev süresi esnasında gerçekleşen Güller Devrimi’nden sonra Saakaşvili’nin isteğiyle Gürcistan’ın Dışişleri Bakanı olmuştur. Salome Zurabiçvili, evli ve iki çocuk annesidir. * * * ©DEİK/Türk-Gürcü İş Konseyi 21 Ek-2: Acara Özerk Cumhuriyeti Gürcistan’ın güneybatısında yer alan, özerk cumhuriyet statüsündeki Acara, Türkiye sınırında yer alması nedeniyle ülkemiz için ayrı bir öneme sahiptir. 2,900 km2’lik yüzölçümüne sahip, 400 bin nüfuslu Acara’nın statüsü, Güller Devrimi’nden sonra Mayıs 2004’te yeniden belirlenmiş ve Gürcistan’ın bağımsızlığından beri Acara’yı otoriter bir rejimle yöneten Aslan Abaşidze’nin ülkeyi terketmesinden sonra Levan Varşalomidze Başbakanlığında yeni bir hükümet kurulmuştur. Acara’nın Karadeniz sahilleri Gürcistan’ın turizm sektörünün kalbi olarak değerlendirilmektedir. Bölgede 6 turizm merkezi (Kobuleti, Çikhisciri, Yeşil Burun, Makhinjauri, Batum ve Beşumi), 30 sanatoryum ve 51 otel bulunmaktadır. Acara’yı 2004 yılında ziyaret eden turist sayısı bir önceki yıla göre yüzde 10 artışla 83,300 olarak gerçekleşmiştir. Acara topraklarında çay, narenciye ve tütün yetiştirilmektedir. Sanayi ise çay paketlenmesi, balık ve meyve konserve, sigara üretimi, petrol rafinericiliği ve gemi inşası alanlarında yoğunlaşmaktadır. Başkent Batum, Gürcistan, Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki ticarette önemli bir yere sahiptir. Batum Limanı ise Kazakistan ile Türkmenistan’dan gelen petrolün tankerlere yüklenerek ihraç edilmesi için kullanılmaktadır. Bakü’den Supsa’ya gelen ham petrol, buradan demiryolu aracılığıyla Batum’daki petrol rafinerisine getirilmektedir. Türk-Gürcü İş Konseyi Acara Ziyareti Türk-Gürcü İş Konseyi’nin Acara Özerk Cumhuriyeti Başbakanı Levan Varşalomidze’nin davetlisi olarak 19-20 Temmuz 2005 tarihlerinde Batum’a düzenlediği ziyarette Türkiye’nin Acara ile ticari ve ekonomik ilişkileri değerlendirilmiştir. Ziyaret çerçevesinde gerçekleştirilen toplantıdan notlar şu şekildedir: Levan Varşalomidze (Acara Başbakanı): “Amacımız Acara’yı dünyaca tanınan bir turizm merkezi haline getirmektir. Bu sektöre özellikle Türkiye’den yatırımcı beklemekteyiz. Yatırımcılara her türlü kolaylık sağlanmaktadır. Yabancı yatırımcılar, Gürcü yatırımcılar ile tamamen aynı haklara sahiptirler. Daha önce yürürlükte olan 26 çeşit verginin sayısı 1 Ocak 2005 tarihi itibariyle 6’ya indirilmiştir. Acara’da tam anlamıyla bir güven ve istikrar ortamı yaratılmıştır.” “Ülkeye giriş çıkışlar kolaylaştırılmıştır ve artık kısa zamanda tüm gümrük işlemleri tamamlanabilmektedir. Bu uygulamalar sonucunda ülkeye giriş çıkış yapan Türklerin sayısında gözle görülür bir artış vardır. Temmuz ayında gelen turist sayısı bir önceki yılın aynı dönemine göre 6 kat artmıştır ve Ukrayna, Rusya, Azerbaycan, Ermenistan ve Türkiye’den gelen turist sayısında önemli bir artış söz konusudur.” “Yatırımcılara uygun bir ortam sağlamak için Batum’da altyapı çalışmalarına karayollarından başlanmıştır ve söz konusu çalışmalara su şebekesi ile kanalizasyon sistemlerinin yenilenmesi ile devam edilecektir. Batum’un sahip olduğu Karadeniz’in en güzel plajlarını içeren sahil şeridine paralel olarak 5 km uzunluğunda bir yürüyüş yolu ©DEİK/Türk-Gürcü İş Konseyi 22 inşa edilmiştir ve turizme yönelik düzenlemelere önümüzdeki dönemde de yer verilecektir.” “Gelecek yıl Batum’da biri Holiday Inn olmak üzere iki büyük otelin, Kobuleti de ise dört yıldızlı bir otelin inşaatına başlanacaktır. Geçen yıla göre gayrımenkul fiyatları bu yıl dört misli artmıştır ve bu artış devam edecektir.” “Acara bölgesi sadece deniz turizmine değil, aynı zamanda ekoturizm, sağlık, kongre, eğlence, dağcılık, rafting ve köy turizmine de uygundur.” “Türkiye ve Acara’nın ziyarete gelen turistleri birbirlerine yönlendirmeleri son derece faydalı olacaktır. Trabzon ile Batum arasında seferlere başlayan deniz otobüsleri bu uygulamayı kolaylaştıracaktır.” Halil Kulluk (Türk - Gürcü İş Konseyi Başkanı): “Türk firmaları, özelleştirmeye açılan turistik tesislere ilgi göstermektedir. Batum’da başta karayolları olmak üzere çok sayıda olumlu değişiklik söz konusudur ve bu değişiklikler Batum’un dünyada önemli bir turizm merkezi gelmesine önemli katkılar sağlayacaktır.” “Turizm alanında son 20-30 sene içerisinde çok önemli aşamalar kaydeden Türkiye’nin bu tecrübelerini Acara’ya aktarması ve bölgede yapılacak olan özelleştirmelerde yer alması, Acara’nın turizm alanındaki gelişimine hız katacaktır.” Şevki Mütevellioğlu (T.C. Batum Başkonsolosu): “Batum ve civarında yerleşik irili ufaklı 100 Türk firması mevcuttur. Batumiteks tekstil fabrikasının ürettiği hazır giyim ürünleri AB ve ABD’ye ihraç edilmektedir. Bir kereste ve bir çay fabrikası üretime devam etmektedir. Batum’da 40 odalı bir otel, bir Türk firması tarafından işletilmektedir. Türk sermayeli bir deterjan fabrikası Türkiye’den ana maddeyi getirip, Batum’da şişeleyerek BDT ülkelerine ihraç etmektedir. Batum’da Beko ve Vestel markalı ürünlerin satışını yapan mağazalar bulunmaktadır. Arhavi’de yaşayıp her gün Batum’daki dükkanını açıp akşam Arhavi’ye dönen tüccarlar bulunmaktadır.” * * * TOBB Plaza Talatpaşa cad. No:3 Kat:5 34394 Gültepe Levent İstanbul Telefon: 0 212 339 50 00 (pbx) Faks: 0 212 270 30 92 0 212 270 41 90 (pbx) Web: www.deik.org.tr E-mail: info@deik.org.tr ©DEİK/Türk-Gürcü İş Konseyi 23