T.B.M.M. B:8 16.10.1996 0:1 üye olarak hoş geldin Necmettin Erbakan" başlığını taşıyan yorumda, Libya'nın bu ziyarete ihtiya­ cının olmadığı belirtilerek, "bundan ilk ve son fayda görecek olan Libya değil, Türkiye" denilmek­ te ve şu hususlara yer verilmektedir: "Necmettin Erbakan, Lider Kaddafi'nin üstlenmiş bulunduğu İslam Halk Liderliğinde önde gelen bir üye olarak karşılanmalıdır." Sayın Erbakan'ın, Türk Hükü­ metinin Başkanı olmadığı belirtilen bu yorumda, "Türkiye'nin, Atatürk dönemiyle birlikte İslamdan ayrılarak, laik bir ülke olduğu, bu nedenle, Refah Partisi gibi bir-İslamî partinin, Erbakan gibi bir devlet adamının laik Türkiye'yi yönettiğine inanılmasının mümkün olmadığı, bunun kabul edi­ lemez olduğu" ifade edilmektedir. Libya ziyareti hakkında bazı bakanların yaptıkları açıklamaları hayret verici bulan bu resmî yorumda, İçişleri Bakanı Sayın Mehmet Ağar'ın ziyarete karşı çıkma­ sı örnek olarak gösterilmekte ve Sayın Ağar'ın, kraldan fazla kralcı olup olmadığı, Türk menfaatları üzerine mi; yoksa, Amerikan menfaatları üzerine mi titrediği sorulmaktadır. Kaddafi, 5 Ekim günü Sayın Erbakan'ı çadırında kabulünde, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı­ nı, ne olduğu hâlâ belli olmayan İslam Halk Komitesi üyesi olarak selamlamış, tarihimize ve cum­ huriyet dönemi dışpolitikasına dil uzatan hezeyanlarda bulunmuş, Türk Devletine ve Milletine ha­ karet etme cüretini göstermiştir. Türklerin, tarihte Araplara da yaptığı gibi, Kürtleri katlettiğini, Türkiye Cumhuriyetinin iradesini kaybettiğini ve Ortadoğu güneşi altında bağımsız bir Kürt dev­ leti kurulması gerektiğini söyleyen Kaddafi, bir devlet başkanı gibi değil, kanlı terör örgütünün ele­ başısının ağzıyla konuşmuştur. Bunları, yanında oturan, İslam Halk Komitesi üyesi dediği Sayın Erbakan'ın yüzüne karşı söylemiştir. Sayın milletvekilleri, bu hezeyan ve hakaretlere karşı, birinci görevi Türkiye'nin itibarını ve haysiyetini korumak olan Türkiye Cumhuriyeti Hükümetinin Başbakanı ne yapmıştır; sadece ezik­ lik içerisinde, Türkiye'deki terör sorununu mahcup ifadelerle dile getirmiştir. Şimdi; bu gaflet, dip­ lomasi kuralları içinde Kaddafi'ye verilmesi gereken cevap olarak topluma takdim edilmeye çalı­ şılmaktadır. Sayın Erbakan'a buradan sormak isterim; tepki olarak ortaya koyduğunuz o birkaç cümle, cumhuriyet tarihini inkâr ederek, İslam tarihi dışında Türklerin tarihi olmadığı hezeyanına cevap mıdır; yoksa, söyledikleriniz, geçmişte Araplara, şimdi de Kürtlere soykırım uygulandığı id­ diasına cevap mı teşkil etmektedir?.. Aynı şekilde, Ortadoğu'da bağımsız Kürt devleti kurulması gerektiğinin yüzünüze karşı söylemek cüretinde bulunulması da böylece cevaplandırılmış mı ol­ maktadır?.. Eziklik içerisinde ettiğiniz birkaç kelime, Türkiye'nin işgal altında olduğu ve iradesini kaybettiği suçlamalarını ve azarlamalarını cevaplamış mı olmaktadır?.. Bunların hiçbirinin geçerli olmadığı, Türk Devletine ve Milletine karşı pervasızca yapılan hakaretler karşısında sessiz ve tep­ kisiz kaldığınız, tevil götürmeyecek şekilde ortadadır. Libya macerası, çadırdaki bu skandalla da sınırlı kalmamış; Türkiye Cumhuriyetinin Başbaka­ nı, ortak bildirinin terörizme ilişkin paragrafı üzerindeki anlaşmazlık nedeniyle gezisini uzatmak zorunda kalmıştır. Yunanistan ve Suriye gibi birkaç istisna dışında tüm dünyanın terör örgütü ola­ rak kabul ettiği PKK'nın terörist kimliğini, üyeliğini yaptığınız söylenen İslamî Halk.Komitesinin Lideri Kaddafi'ye kabul ettirebilmek için, Türk heyeti, sokak ortasında görüşmelerin sonuçlanma­ sını beklemiştir. Buna karşı başarı olarak takdim etmeye çalıştığınız sonuç ortadadır. Ortak basın bildirisinde, terörle ilgili paragrafın yetersiz ve kabul edilmez olduğu, geziye ka­ tılan Dışişleri yöneticileri tarafından da Sayın Başbakana yazılı olarak bildirilmiştir. Dışişleri Ba­ kanının da gezinin o noktada kesilmesini Sayın Başbakana telkin ettiği, basına intikal eden haber­ lerden anlaşılmaktadır. Türk tarafının, PKK'nın terör faaliyetleri hakkında verdiği bilgiler ve Lib­ ya'ya ve Arap Milletine yönelik olarak bazı ülkelere mensup kuruluşlar tarafından uygulanan terör hakkında Libya'nın yerdiği bilgiler ışığında, iki tarafın ikna olduğunu ifade eden ve bu açıklama­ lar çerçevesinde terörün her türünün kınandığını belirten garip bir paragraf, ortak bildiride yer al­ mıştır. - 85 —