TBMM B:79 1 9 . 3 . 2008 0:1 Güncellemenin yapıldığı yıllara baktığımızda, 1950'de yapılan ilk güncelleme baz yıl olarak 1948'i kullanmıştır. 72'deki güncelleme 68 yılını baz olarak almıştır; 93'teki güncelleme 87'yi ve son olarak da 2007 yılındaki güncelleme de 1998 yılını baz yılı olarak almış bulunmaktadır. Bir sene önce, yani 93 yılında 1987 yılını baz alan millî gelir revizyonu yüzde 38'lik bir artışla neticelenmiş­ tir. Dolayısıyla artış oranlarını sadece orana bakıp yorumlamak çok makul bir yaklaşım değil. 1998 ile 2006 dönemindeki bütün serinin güncelleştiğini düşündüğünüzde, en yüksek oranın, ortalama 35,1 'le 1999 yılı için olduğunu, en düşük güncellemenin de ortalama 26,3'le 2002 yılını kapsadığını söyleyebiliriz. Dolayısıyla 2007 yılındaki 1998'i dikkate alan baz yılı güncellemeleri sabit bir kat sayı değil, o ekonomide, o sektörlerde ve o tarihlerdeki güncellemeyi kapsıyor. Değerli milletvekilleri, güncellemenin iki ana nedeni vardır: Bir tanesi istatistiki nedenleri -Sayın Hocam çok özet olarak bahsetti- ikincisi de ekonomik nedenleridir. îstatistiki nedenlerin başında, o ül­ kenin en önemli kalemi olan gayrisafı yurt içi hasılanın uluslararası ölçekte karşılaştınlabilir olmasını sağlamaktır. İkincisi -yine bahsedildi- sınıflama sistemindeki değişikliktir. Bu da Birleşmiş Millet­ lerden üye olmaya aday olduğumuz Avrupa Birliğinin sistemine geçişin ortaya çıkarttığı bir sonuçtur. Mevcut anketlerde ve mevcut anket sisteminde yapılan değişiklik de istatistiki olarak gayrisafı yurt içi hasılanın güncelleştirilmesini zorunlu kılar. Yeni anketlerin yapılmış olması da güncelleştir­ menin önemli bir nedenidir. Belki teknik olacak ama en önemli istatistiki neden, ticaret marjları, ulaştırma marjları ve girdiçıktı kat sayılarında yapılması gereken değişikliklerdir. Sektörel zaman serilerinin tutarlılığının sağ­ lanması ve hepsinden önemlisi de ekonomide genel dengeyi -biraz sonra anlatacağım- daha tutarlı hâle getirmek bakımından güncelleme de yapılmak zorundadır. Ekonomik nedenler arasında ise çok daha net şekilde ortaya çıkan sonuçlara baktığımızda, bir defa, daha önce yapılmış olup gündeme alınmayan ya da istatistiklere yansımayan ekonomik sonuç­ lardan da bahsetmek isterim. Bunlann bir tanesi 2000 yılı bina sayımı, 2001 yılı tarım sayımı, 2002 sanayi ve iş yeri sayımı ve 2007'deki nüfus sayımlan da ekonomik olarak hesapların güncelleştiril­ mesini zorunlu kılmaktadır. İş yeri kayıtlarının kurulması ve güncellemesi de yine bu açıdan önem arz etmektedir. Hepsinden önemlisi, burada sık sık vurguladığımız, üzerinde durduğumuz kayıt dişiliğin azaltıl­ ması da ekonomik olarak güncelleme konusunda bizi bu yola iten temel nedendir. Kapsanan ekonomik faaliyetlerin artmış olması, mevcut örnek hacimlerinin artırılması, iş gücü araştırmaları, bütçe araştır­ maları ve sanayi üretim araştırmaları güncelleştirmenin en önemli nedenleri arasında yer almaktadır. Şimdi, çok sık sorulan, Sayın Milletvekilimizin de gündeme getirdiği bu güncellemenin ortaya çıkarttığı veya bize verdiği sinyaller nelerdir: Birinci soru şu tabii: "Ülke daha mı zenginleşmiştir?" Değerli milletvekilleri, güncellemeyle şunu görmüş olduk: Artık Türkiye ekonomisi eskiye oranla daha fazla katma değer üretme potansiyeline sahip bulunmaktadır. Kişi başına düşen geliri niçin hissetmedi vatandaşımız? Yine, sizler de biliyorsunuz, millî gelirlerin güncelleştirilmesi olayı gelir dağılımındaki değişmeyle aynı şey değil. Gelir dağılımındaki rakamlar önümüze geldiğinde va­ tandaş başına, grup başına ve kişi başına güncellemenin de yansıdığını birlikte göreceğiz. Üzerinde durulması gereken önemli bir nokta, bundan sonra güncelleme yapılacak mı yapılma­ yacak mı? Değerli milletvekilleri, güncelleme iki açıdan devam edecek. Bir tanesi, her üç ayda bir millî gelirin ya da ulusal hesapların yayınlanması tarihinde, ondan önceki dönemde değişen bir veri varsa onu rutin şekilde zaten güncelleştiriyoruz. Ama bu kapsamda bir güncelleşmenin olup olma-771-