Sosyal Sigortalar Mevzuatı ve 506 Sayılı Yasanın Ek 1

Sosyal Sigortalar Mevzuatı ve 506 Sayılı Yasanın Ek 1 Maddesine Göre Halen Fiilî Hizmet Zammı Alan
Personel :
Metin başlığında da açıklandığı üzere, halen 506 sayılı «Sosyal Sigortalar Yasası»na göre sigortalı sa­
yılanların, aşağıda sayılan görevlerde geçen sigortalılık sürelerine, bu sürelerin her tam yılı için hizalarında
gösterilen süreler, sigortalılık süresi olarak eklenmektedir,
Sigortalılar
Hizmetin geçtiği yer
Eklenen süre
I. - a) 212 sayılı Kanunla değiştirilen 5953 sayılı 5953 sayılı Kanunu değiştiren 212 sayılı
basın mesleğinde çalışanlarla çalıştıranlar arasıridaki Kanunun birinci maddesine giren işyer­
münasebetleri düzenleyen kanun kapsamına tabi ola­ leri.
rak çalışan sigortalılar.
b) Basın Kartı Yönetmeliğine göre basın kartı­
na sahip olmak suretiyle gazetecilik yaparken, ka­
mu kurumlarına giren ve bu kurumlarda meslekle­
riyle ilgili görevlerde istihdam edilen sigortalılar.
Basın müşavirlikleri
II. - Basım ve gazetecilik işyerlerinde 1475 sayılı
Kanun ve değişikliklerine göre çalışan, operatör, mürettip, rotatifçi, roto ofsetçi, klişeci, tiftrukçu ve yar­
dımcıları.
a) Solunum ve cilt yoluyla vücuda ge­
çen gaz veya .diğer zehirleyici madde­
lerle çalışan işyerleri.
b) Fazla gürültü ve ihtizaz yapıcı ma­
kine ve aletlerle çalışarak iş yapılan
işyerleri.
c) Doğrudan doğruya hararete maruz
bulunarak çalışılan işyerleri.
d) Fazla ve devamlı adalî gayret sarfedilerek iş yapılan işyerleri.
e) Tabiî ışığın hiç olmadığı ve mün­
hasıran sunî ışık altında çalışılan işyer­
leri.
f) Günlük mesainin yarıdan fazlas nın
saat 20.00'den sonra çalışılarak yapılan
işyerleri.
90 gün
90 gün
90 gün
Bu uygulamada kesirlerin hesaplanmasında tam yıl 360 gün olarak alınmakta; fiilen çalışılmış güne ek­
lenecek itibarî hizmet günü sayısının bulunmasında (Çalışılan gün sayısı X.0.25) formülü uygulanmaktadır.
«Gemi adamlar;» yukarıda açıklanan ve fiilî hizmet zammına müstehak kılınan personelden «Yıpran­
ma, riziko ve tehlike» açılarından geride olmayıp, aksine çok daha düşündürücü ve korunmaya muhtaç du­
rumdadırlar. Hal böyle iken bu çilekeş insanların koruyucu yasal önlemlerle donatılamamış olmaları ger­
çekten düşündürücüdür.
Geçmiş yıllarda, bu gerçeklerin ışığı altındadır ki, 15 Ocak 1937 yılında çıkarılan 3137 sayılı Yasa ile,
«Gemi Ateşçisi», «Gemi Kömürcüsü» gibi personelin denizde geçen «Bir yıllık hizmetleri», «Bir buçuk yıl»
ve diğer gemiadamlarının da yıl na «tki ay» eklenmesi ile «Yıpranma hakkı» sağlanmış bulunuyordu.
Çok olumsuz bir gelişme ve gerçektir ki, anılan Yasanın, bu koruyucu ve adaletli uygulaması, 10 Ağustos
1951 tarihinde «Denizcilik Bankası T.A.O.» hakkında çıkarılan 5842 sayılı «Banka Kuruluş Kanunu»na ka­
dar sürebilmiştir.
Böylelikle de Türk gemiadamları 1982 yılı Türkiye'sinde Anayasamızın sosyal devlet, sosyal güvenlik, sos­
yal adalet ve eşitlik ilkelerine rağmen, «31 yıl sonra» 31 yıl önceki sosyal haklarından bazılarını arar duru­
ma getirilmişlerdir.
Danışma Meclisi
(S. Sayısı : 330)