1 ruyor? İşte Devletin sahibi sizsiniz, ne güne duruyor sunuz.

M. MecHsi
B :4
ruyor? İşte Devletin sahibi sizsiniz, ne güne duruyor­
sunuz. «Devlet gidiyor» diyoruz, ne güne duruyoruz?
«Anarşi var, ölüm var» diyoruz, «Katliam var, gasp
var» diyoruz, diyorsunuz ne güne duruyorsunuz? Ni­
ye ayaklarınızı vur muyorsonuz?
BAŞKAN — Tamam Sayın Köylüoğlu, rica edi­
yorum!.
İSMAİL HAKKİ KÖYLÜOĞLU (Devamla) —
Çak sözlerim var, efendiler hepinize saygılarımı su­
narım efendim. (AP sıralarımdan «Bravo» sesleri, al­
kışlar)
BAŞKAN — Teşekkür ederim Sayın Köylüoğlu.
Efendim, Milliyetçi Hareket Partisi Grupu adinana Erzurum Milletvekili Sayın. Nevzat Kösıoğlu, bu­
yurun efendim.
Sayın konuşmacılardan bilhassa çok çok rica edi­
yorum; Başkan olarak ben çok güç durumda kalıyo­
rum, sizlerin yüksek hüsnüniyetinize iltica ediyorum,
rica ediyorum.
Sayın Kösıoğlu, konuşma süreniz 20 dakikadır
efendim.
MHP GRUPU ADINA NEVZAT KÖSOĞLU
(Erzurum) — Sayın Başkan, saygı değer MecMis üye­
leri; partim ve şahsım adına saygılarımı sunarım.
Size maruz bulunduğumuz anarşi ve zulümden
manzaralar çizecek değilim. Gözleri, kulakları ve vic­
danları mühürlenmemiş olan insanlar, bu manzaraları
hep birlikte yaşıyor ve değerlendiriyorlar. Her şıeye
rağmen görmek isteyenler var ise, şimdi şu anda Kı­
zılay'a gitsinler, gökdelenin önündeki manzarayı sey­
retsin, vicdanlarıyla başjbaşa kalsınlar, inanıyorum
bir hükme varabileceklerdir.
8 . 11 . 1978
O :1
bu amellerin, bu fiililerin, niyetlerin üzerinde düşün­
mek, önce niyetleri tespit etmek zorundasınız.
Şimdi özellikle Cumhuriyet Halk Partili arkadaş­
larıma hitap ediyorum: Allanınız, vicdanınız ve na­
musunuz hakkı için, düşünün ve vicdanlarınızla fik­
re varın. Yıllardan bu yana bir milliyetçi kalemfin,
bir milliyetçi gencin «Ben bu devleti yıkacağım, ben
bu nizamı yıkacağım ve bunu silahlı bir hareketle,
bir isyanla gerçekleştireceğim» dediğine şaıhiit oldu­
nuz mu, okudunuz mu? Cevaplarını kendinize verin.
ETEM EKEN (Çorum) — Okuduk, okuduk... İz­
mir İl Başkanınız «Biz istersek 24 saatte Türkiye'yi
(teslim alırız» dedi.
NEVZAT KÖSOĞLU (Devamla) — Bir de so­
lun envai çeşidinin beyanlarını ve yazdıklarını düşü­
nün. Bunlar hakkında sadece iki cümle söyleyeceğim
ve solun niyetini anlamak için bundan daha fazlasını
benden istemeyeceğinizi düşünüyorum.
«İşçi, köylü, gençlik elelie proleter iktidarını kan­
la kuracaktır. Yaşasın halk savaşı» ve bir pankart,
ki onu bir kısım Cumhuriyet Halk Partili milletvekil­
leri yakından bilirler: «Bu kan denizinin ufkundan
kızıl güneş doğacaktır.»
Şimdi, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlığının ko­
nu ile ilgili olarak yayınladığı kitaptan bir cümle ile,
fiili hareketlerin maksadını ifade edeyim!.
«1968'den itibaren başlayan ve hâlâ devam edegelen hareketler; Marksist, Lenınist bir ihtilali ger­
çekleştirmek kasdına dönük bir eylem devresidir.»
Aziz arkadaşlarım, Türkiye'deki anarşi hadiseleri
Marksist bir temelden başlarken; buna bölücük .gay­
retleri ve niyetleri de dklenmiştir. Zaman zaman aşırı
sol bölücülüğü; bölücük, aşırı solu sırtlanarak, yar­
dımlaşarak ve bazı metot ayrılıklarına rağmen hemen
bütün noktalarda aynileşeriek bu belayı gittikçe bü­
yüyen bir çığ haline getirmişlerdir.
Bu tarz görüşmelerdeki bir ciddi maksat da, aynı
görüşte olmayan milletvekillerinin, farklı siyasi ka­
naatleri paylaşanların hiç olmazsa Mecliste şu kürsü­
de bir diyalogu kurabiıkne imkânıdır. Ben şimdi kar­
şımdaki boş sıralarla bu diyalogu kuramam; ama İç­
Size bölücülüğün sloganlarından, mahiyetinden
işleri Bakanının burada olması ve söylediklerimizin
bahsetmem elbetteki gerekmeyecektir. Ama her şeye
geleceğe aksetme imkânı bakımından yine de bazı
rağmen yine merak edenler varsa, Kızılay'a insinler
noktaları vurgulamak işitiyorum.
ve daha Meclisten çıkar çıkmaz suratımıza bir şamar
Anarşi, devleti ve onun nizamım yıkmayı hedef
gibi inen bölücü sloganları elektrik direklerinde, ya­
alan fiili ve silahlı hareketlerdir. Türkiye'nin 10 yılı
hut Karamürsel'in önünde okusunlar.
aşkın süredir maruz kaldığı anarşi de bu tarifin için­
Aziz arkadaşlarım, konuya soğukkanlı olarak
dedir.
yaklaşan herkes görür ki, anarşide daima iki taraf
Değerli arkadaşlarım, evrensel hukukun değişmez
vardır ve hep böyle olmuştur. Taraflardan birisi dev­
prensibidir ki, ameller niyetlere göredir. Anarşi olay­
lettir ve onun müesses, nizamıdır. Diğer taraf ise, onu
larım da mütalaa ederken, eğer gerçek bir değerlen­
silah zoruyla yıkmayı hedef edinen anarşistlerdir.
dirmeden şuurları saptırmak istiyorsanız, eğer ger­
«Taraflar» sözünde yine değerlendirmeleri saptırma­
çeğe yaiklaşmafc işitiyorsanız neticeler üzerinde değil , yalım. Yıllardan beri Türkiye'de de bu böyle olmuş-