T.C. GAZĠ ÜNĠVERSĠTESĠ SOSYAL BĠLĠMLER ENSTĠTÜSÜ ĠġLETME ANABĠLĠM DALI MUHASEBE - FĠNANSMAN BĠLĠM DALI ULUSLARARASI FĠNANSAL RAPORLAMA STANDARTLARI ÇERÇEVESĠNDE ARACI KURUMLAR ĠÇĠN FĠNANSAL RAPORLAMA ÖNERĠSĠ DOKTORA TEZĠ Hazırlayan Hale ORUÇ Tez DanıĢmanı Prof. Dr. Hasan KAVAL Ankara – 2013 T.C. GAZĠ ÜNĠVERSĠTESĠ SOSYAL BĠLĠMLER ENSTĠTÜSÜ ĠġLETME ANABĠLĠM DALI MUHASEBE - FĠNANSMAN BĠLĠM DALI ULUSLARARASI FĠNANSAL RAPORLAMA STANDARTLARI ÇERÇEVESĠNDE ARACI KURUMLAR ĠÇĠN FĠNANSAL RAPORLAMA ÖNERĠSĠ DOKTORA TEZĠ Hazırlayan Hale ORUÇ Tez DanıĢmanı Prof. Dr. Hasan KAVAL Ankara – 2013 ONAY Hale ORUÇ tarafından hazırlanan “Uluslararası Finansal Raporlama Standartları Çerçevesinde Aracı Kurumlar Ġçin Finansal Raporlama Önerisi” baĢlıklı bu çalıĢma, 15.01.2013 tarihinde yapılan savunma sınavı sonucunda oyçokluğu ile baĢarılı bulunarak jürimiz tarafından ĠĢletme/Muhasebe-Finansman bilim dalında Doktora Tezi olarak kabul edilmiĢtir. Prof. Dr. Nalan Akdoğan (BaĢkan) Prof. Dr. Ahmet Aksoy Prof. Dr. Hasan Kaval Prof. Dr. Semih Hüseyin Tokay Prof. Dr. Nevzat Aypek ÖNSÖZ Sermaye piyasasından beklenen faydanın sağlanmasında önemli bir iĢleve sahip bulunan aracı kurumların, fon aktarım mekanizmasının sağlıklı ve etkin olarak çalıĢmasını sağlamak üzere mevcut ve potansiyel yatırımcılara, düzenleyici ve öz düzenleyici kurumlara ve ilgili diğer menfaat sahiplerine ihtiyaçlarını karĢılamaya yönelik gerçeğe uygun finansal bilgiyi sağlayacak finansal rapor sunması gerekmektedir. Ancak ülkemiz sermaye piyasası mevzuatında aracı kurum hesap planının, sermaye yeterliliği düzenlemelerinin ve finansal rapor formatlarının Uluslararası Finansal Raporlama Standartları ile uyumlu ülkemiz finansal raporlama standartlarına tam uyumlu olmadığı ve bu nedenle finansal tabloların sağlıklı karĢılaĢtırma ve analiz yapmaya elveriĢli olmadığı, ayrıca aracı kurumların finansal durumlarının güvenilir Ģekilde izlenmesi imkanının bulunmadığı gözlenmektedir. Bu kapsamda, söz konusu düzenlemelerde güncelliğini kaybeden ve/veya eksik olarak düzenlenmiĢ hususların tespit edilerek, kamuya açıklanan finansal tablolar için rehber niteliğinde uluslararası örnekleri ile uyumlu bir format sunulması çalıĢmanın konusunu oluĢturmaktadır. Bu çalıĢmanın hazırlanması süresince değerli desteğini esirgemeyen Sayın hocam ve tez danıĢmanım Prof. Dr. Hasan KAVAL‟a sonsuz Ģükranlarımı sunarım. ÇalıĢmam süresince yeterli ilgiden yoksun bıraktığım aileme ve yetiĢmem için hiçbir Ģeyi esirgemeyen anneme ve babama teĢekkürü bir borç bilirim. Hale ORUÇ Ankara - 2013 ii ĠÇĠNDEKĠLER ÖNSÖZ ........................................................................................................... Ġ ĠÇĠNDEKĠLER ................................................................................................ ĠĠ KISALTMALAR CETVELĠ ............................................................................. V TABLOLAR LĠSTESĠ .................................................................................... VĠ GRAFĠKLER LĠSTESĠ ................................................................................. VĠĠ GĠRĠġ ............................................................................................................. 1 BĠRĠNCĠ BÖLÜM ARACI KURULUġLAR 1.1. ARACI KURULUġ KAVRAMI VE ARACI KURULUġLARIN SERMAYE PĠYASASI FAALĠYETLERĠNĠN KAPSAMI ............................... 5 1.2.SERMAYE PĠYASASINDA ARACILIK FAALĠYETĠ KAVRAMI .......... 13 1.3. ARACI KURUMLARIN FAALĠYETLERĠ ............................................ 16 1.3.1. Halka Arza Aracılık Faaliyeti ..................................................... 16 1.3.2. Alım Satıma Aracılık Faaliyeti ................................................... 19 1.3.3.Türev Araçların Alım Satımına Aracılık Faaliyeti ..................... 22 1.3.4.Menkul Kıymetlerin Geri Alım veya Satım Taahhüdüyle Alım Satımı (Repo-Ters Repo) Faaliyeti ..................................................... 24 1.3.5. Portföy Yöneticiliği Faaliyeti .................................................... 25 1.3.6. Yatırım DanıĢmanlığı Faaliyeti .................................................. 27 1.3.7. Kaldıraçlı Alım Satım Faaliyeti ................................................. 29 ĠKĠNCĠ BÖLÜM ARACI KURUMLARIN MUHASEBE SĠSTEMĠNĠN ĠġLEYĠġĠ 2.1. ARACI KURUM BELGE VE KAYIT DÜZENĠ ..................................... 33 2.2. ARACI KURUM HESAP PLANI ......................................................... 37 iii 2.2.1. Aracı Kurum Hesap Planının Özellikleri .................................. 38 2.2.2. Aracı Kurum Hesap Planında Özellik Arz Eden Hesaplar ..... 41 2.2.2.1.MüĢteriler Hesabı ................................................................. 41 2.2.2.2.Takas Merkezi Hesabı .......................................................... 42 2.2.2.3.Nazım Hesaplar .................................................................... 45 2.2.2.4.Kredi Hesabı ......................................................................... 45 ÜÇÜNCÜ BÖLÜM ARACI KURUM FĠNANSAL TABLOLARI ĠLE SERMAYE YETERLĠLĠĞĠ TABLOLARI 3.1. ARACI KURUM FĠNANSAL TABLOLARININ ÖNEMĠ ...................... 52 3.2. ARACI KURUM FĠNANSAL TABLOLARINA ĠLĠġKĠN DÜZENLEMELER .................................................................................... 56 3.3. ARACI KURUM FĠNANSAL TABLOLARI AÇISINDAN ÖNEM ARZ EDEN UMS/UFRS-TMS/TFRS’LER ......................................................... 61 3.3.1.UMS/TMS 32 Finansal Araçlar: Sunum ..................................... 62 3.3.2.UFRS/TRFS 7 Finansal Araçlar: Açıklamalar ........................... 64 3.3.3.UMS/TMS 39 Finansal Araçlar: MuhasebeleĢtirme ve Ölçme . 68 3.3.4.UFRS/TFRS 9-Finansal Araçlar: Sınıflandırma ve Ölçme ........ 72 3.4. SERMAYE YETERLĠLĠĞĠNĠN DEĞERLENDĠRĠLMESĠNE ĠLĠġKĠN DÜZENLEMELER .................................................................................... 76 DÖRDÜNCÜ BÖLÜM ARACI KURUM FĠNANSAL TABLOLARINA YÖNELĠK ĠNCELEME 4.1. DÖNEN/DURAN VARLIK AYRIMI ..................................................... 86 4.2. MÜġTERĠLER HESABI ..................................................................... 89 4.2.1. MüĢteri Nakitleri......................................................................... 90 4.2.2. MüĢteri Nakitlerinin Kullanımı .................................................. 92 iv 4.3. ARACI KURUMUN TĠCARĠ PORTFÖYÜ ........................................... 96 4.4.REPO VE TERS REPO ĠġLEMLERĠ ................................................... 99 4.5. TAKAS VE ĠġLEM TARĠHĠ MUHASEBESĠ ...................................... 110 4.6. GELĠR TABLOSU MODELĠ ............................................................. 114 BEġĠNCĠ BÖLÜM ARACI KURUM ÖRNEK FĠNANSAL TABLO FORMATLARI 5.1. ÖRNEK FĠNANSAL DURUM TABLOSU (BĠLANÇO) FORMATI .... 119 5.1.1. Genel Ġlkeler ............................................................................. 120 5.1.2. Finansal Durum (Bilanço)- Varlıklara ĠliĢkin Ġlkeler .............. 123 5.1.3. Finansal Durum (Bilanço)- Varlıkların Sunumu .................... 124 5.1.4. Finansal Durum (Bilanço)- Yükümlülüklere ĠliĢkin Ġlkeler .... 129 5.1.5. Finansal Durum (Bilanço)- Yükümlülüklerin Sunumu .......... 130 5.1.6. Finansal Durum (Bilanço)- Özkaynaklara ĠliĢkin Ġlkeler ....... 132 5.1.7. Finansal Durum (Bilanço)- Özkaynakların Sunumu ............. 133 5.2. ÖRNEK KAPSAMLI GELĠR TABLOSU FORMATI .......................... 134 5.2.1. Genel Ġlkeler ............................................................................. 135 5.2.2. Kapsamlı Gelir Tablosunun Sunumu ..................................... 141 SONUÇ ...................................................................................................... 148 KAYNAKÇA .............................................................................................. 152 ÖZET ......................................................................................................... 158 ABSTRACT ............................................................................................... 160 v KISALTMALAR CETVELĠ AB :Avrupa Birliği ABD :Amerika BirleĢik Devletleri ĠMKB :Ġstanbul Menkul Kıymetler Borsası MiFID : Markets in Financial Instruments Directive/ Finansal Araç Piyasaları Direktifi MKK : Merkezi Kayıt KuruluĢu A.ġ. Repo : Repurchase agreement-sermaye piyasası araçlarının geri alım taahhüdü ile satımı SAB :Satın Alma BirleĢme SGMK : Sabit Getirili Menkul Kıymet SPK :Sermaye Piyasası Kurulu SPKn :Sermaye Piyasası Kanunu Takasbank :ĠMKB Takas ve Saklama Bankası A.ġ. TMSK* :Türkiye Muhasebe Standartları Kurulu TMS/TFRS : Türkiye Muhasebe/Finansal Raporlama Standartları TSPAKB : Türkiye Sermaye Piyasası Aracı KuruluĢları Birliği UMS/UFRS : Uluslararası Muhasebe/Finansal Raporlama Standartları UMSK :Uluslararası Muhasebe Standartları Kurulu VOB :Vadeli ĠĢlem ve Opsiyon Borsası * KHK/660 sayılı “Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumunun Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname” (KHK) 02.11.2011 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Söz konusu KHK ile kamu tüzel kişiliğini haiz ve idari özerkliğe sahip, “Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu” kurulmuştur. Bu KHK ile TMSK’nın kuruluş ve faaliyetlerinin dayanağı olan SPKn’nun Ek 1 inci maddesi 02.11.2011 tarihinden itibaren yürürlükten kaldırılmıştır. vi TABLOLAR LĠSTESĠ Tablo 1: Aracı Kurum Sınıflandırmaları ....................................................... 11 Tablo 2: Halka Arz Faaliyetleri .................................................................... 19 Tablo 3: Aracı KuruluĢların Menkul Kıymet ĠĢlem Hacmi ............................ 21 Tablo 4: Aracı KuruluĢların VOB ĠĢlem Hacmi............................................. 23 Tablo 5: Aracı KuruluĢların Portföy Yönetimi Faaliyetleri ............................ 27 Tablo 6: Aracı KuruluĢların Kurumsal Finansman Faaliyetleri ..................... 29 Tablo 7: UMS/TMS 39 ve UFRS/TFRS 9 Arasındaki Belirgin Farklar ......... 74 Tablo 8: Sermaye Yeterliliği Tabanının Hesaplanmasında Kullanılacak Değerleme Ġlkeleri ........................................................................................ 77 Tablo 9: Örnek Finansal Durum Tablosu (Bilanço) ................................... 146 Tablo 10: Örnek Kapsamlı Gelir Tablosu .................................................. 147 vii GRAFĠKLER LĠSTESĠ Grafik : Kaldıraçlı Alım Satım ĠĢlemleri Aylar Ġtibarıyla Toplam ĠĢlem Hacmi…………………………………………………………………………...32 GĠRĠġ Finansal piyasalarımızda aracılık faaliyeti esas olarak, 19 uncu yüzyılın ikinci yarısında batılı sermaye çevrelerine ulaĢabilmek için aracılara ihtiyaç duyulması sonucu Galata Bankerlerinin ön plana çıkması ile gündeme gelmiĢtir. Galata Bankerleri 1854‟te alınan ilk Osmanlı dıĢ borcu (Kırım Harbi dolayısıyla) ile baĢlayan ve 1881‟deki Muharrem Kararnamesi ile sona eren dönemde –ki bu döneme “konsolid devri” de denir- çıkarılan tahviller ile Osmanlı topraklarında faaliyet gösteren yabancı Ģirketlerin (özellikle Ģimendifer, elektrik, gaz ve tramvay Ģirketlerinin) meĢrutiyetten sonra da yerli Ģirketlerin tahvil ve hisse senetleri piyasasının oluĢmasında aracılık rolü üstlenmiĢlerdir. Ancak daha sonra artan ekonomik olumsuzluklarla birlikte Osmanlı Ġmparatorluğun gelirlerinin ipotek altına alınması, batı sermayesinin Osmanlı piyasasında hâkimiyet kurmasına ve bankerlerin iflasına sebep olmuĢtur. Cumhuriyetin ilanından sonra ise, sermaye piyasası araçları üzerinde denetimsiz olarak spekülatif iĢlemler yapan Rum azınlıklar ortaya çıkmıĢtır. Ancak, 1929 ekonomik krizi ile yürürlüğe sokulan 1447 sayılı Menkul Kıymetler ve Kambiyo Borsaları Kanunu ve 1567 sayılı Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında Kanun ile söz konusu azınlıklar finansal piyasalardaki rolünü yitirmiĢlerdir. Daha çok spekülatif amaçlarla oluĢturulan finansal aracılık sisteminin ortadan kalkmasıyla 1980 lerde sermaye piyasasının yasal olarak oluĢturulması sürecine kadar sermaye piyasasında aracılık faaliyetlerine iliĢkin önemli bir geliĢme yaĢanmamıĢtır. Sermaye piyasasında aracılık faaliyetleri ve aracı kuruluĢlar esas olarak, 1980 sonrasında bankerlik krizini takiben sermaye piyasasının güven ve açıklık içinde çalıĢmasının sağlanması ve yatırımcıların hak ve yararlarının korunmasını teminen hazırlanan ve 30.07.1981 tarih ve 17416 sayılı Resmi Gazete‟de yayımlanarak yürürlüğe giren 2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu (SPKn) ile düzenlenmiĢtir. SPKn çerçevesinde aracı 2 kuruĢların kuruluĢ, faaliyet esasları ve yükümlülükleri çeĢitli Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Tebliğleri, Kararları ve Duyuruları ile belirlenmektedir. Bu kapsamda düzenlemelerde, sermaye piyasasında bir güven kurumu olarak faaliyet gösteren aracı kurumların finansal tablolarının ihtiyaca uygun, anlaĢılabilir, güvenilir ve karĢılaĢtırılabilir nitelikte olmalarını teminen ayrı bir hesap planı öngörülmüĢtür. Ancak, aracı kuruluĢ tanımı içinde yer alan bankalar SPKn‟nun 50/(a) maddesi çerçevesinde kuruluĢ, denetim, gözetim, muhasebe, mali tablo ve rapor standartları konularında kendi özel kanunlarındaki hükümlere tabi bulunmaktadır. Bu nedenle bu çalıĢmada bankaları kapsamayacak Ģekilde aracı kurumlar esas alınmıĢtır. SPK‟nın 09.04.2008 tarih ve 26842 sayılı Resmi Gazete‟de yayımlanan Seri:XI, No:29 sayılı “Sermaye Piyasasında Finansal Raporlamaya ĠliĢkin Esaslar Tebliği”, ihraç ettiği sermaye piyasası araçları bir borsada iĢlem gören ortaklıklar, aracı kurumlar, portföy yönetim Ģirketleri ve bu iĢletmelerin bağlı ortaklıkları, iĢtirakleri ve iĢ ortaklıkları için, 01.01.2008 tarihinden sonra baĢlayan hesap dönemlerine ait ilk ara finansal tablolardan itibaren geçerli olmak üzere yürürlüğe girmiĢtir. Bu Tebliğe istinaden, iĢletmelerin finansal tablolarını Avrupa Birliği tarafından kabul edilen haliyle Uluslararası Finansal Raporlama Standartları‟na (UMS/UFRS) göre hazırlamaları gerekmektedir. Ancak, Avrupa Birliği tarafından kabul edilen UMS/UFRS‟nin Uluslararası Muhasebe Standartları Kurulu (UMSK) tarafından yayımlananlardan farkları Türkiye Muhasebe Standartları Kurulu (TMSK) tarafından ilan edilinceye kadar UMS/UFRS‟ler standartlara aykırı uygulanacaktır. olmayan, TMSK Bu kapsamda, tarafından benimsenen yayımlanan Türkiye Muhasebe/Finansal Raporlama Standartları (TMS/TFRS) esas alınmaktadır. Finansal tablo formatları için ise SPK tarafından 2008/16 sayılı ve 2009/2 sayılı Haftalık Bültenler ile 28 Nisan 2009 tarih ve 82 sayılı Ġstanbul Menkul Kıymetler Borsası (ĠMKB) Bülteninde yayımlanan Duyuru ile uygulanması zorunlu kılınan formatlar kullanılmaktadır. 3 Bunlardan ayrı olarak, aracı kurumların mali yapılarını güçlendirmeye yönelik olarak SPK, 26.06.1998 tarih ve 23384 mükerrer sayılı Resmi Gazete‟de yayımlanan Seri:V No:34 sayılı “Aracı Kurumların Sermayelerine ve Sermaye Yeterliliğine ĠliĢkin Esaslar Tebliği” ile aracı kurumlar için sermaye yeterliliği düzenlemelerini yürürlüğe koymuĢtur. SPK tarafından aracı kurumların hesap planına, finansal raporlamalarına ve sermaye yeterliliğine iliĢkin farklı zamanlarda yapılan söz konusu düzenlemeler, zamanının gerektirdiği farklı ihtiyaçlara cevap veren düzenlemeler niteliğindedirler. Ancak, söz konusu düzenlemelerin birbiri ile uyumsuzluk gösteren ve/veya güncel geliĢmelere göre revize edilmeyen hükümleri finansal bilgilerin anlaĢılabilir, ihtiyaca uygun, güvenilir ve karsılaĢtırılabilir olma niteliklerini zarara uğratmaktadır. Dolayısıyla, aracı kurumların sermaye piyasası mevzuatına tabi ortaklıklardan ve diğer sermaye piyasası kurumlarından farklılık arz eden faaliyetleri, varlık ve kaynak yapıları, karlarının kaynakları dikkate alınarak tüm düzenlemelerin birlikte etkin iĢleyiĢi sağlanmalıdır. Bu kapsamda, aracı kurum muhasebe sisteminin aracı kurumların finansal durumu, faaliyet sonuçları ve finansal durumlarındaki değiĢmeleri UMS/UFRS‟lere uygun olacak Ģekilde anlaĢılabilir, ihtiyaca uygun ve güvenilir olarak yansıtılabilmesini sağlamak üzere gözden geçirilmesi ve aracı kurumlar için UMS/UFRS‟lere uygun özel finansal tablo formatları önerilmesi çalıĢmanın konusunu oluĢturmaktadır. ÇalıĢma beĢ ana bölümden oluĢmaktadır. Birinci bölümde, ülkemizde aracı kuruluĢ kavramı ve aracı kuruluĢların faaliyetleri ele alınmaktadır. ÇalıĢmanın ikinci bölümünde, aracı kurumların faaliyetleri ile karĢı karĢıya kaldığı riskler dikkate alınarak tüm menfaat sahiplerinin ihtiyaçlarının karĢılanmasını sağlamak üzere oluĢturulan aracı sisteminin önemi ve temel unsurları açıklanmaktadır. kurum muhasebe 4 Üçüncü bölümde, aracı kurum finansal tabloları incelenmektedir. Bu bölümde aracı kurum finansal tablolarına iliĢkin ülkemiz düzenlemeleri, aracı kurum finansal tabloları açısından önem arz eden Uluslararası Finansal Raporlama Standartları ve aracı kurumların özel finansal tabloları kapsamında sermaye yeterliliğine iliĢkin düzenlemeler yer almaktadır. ÇalıĢmanın dördüncü bölümünde, aracı kurumların yürüttüğü faaliyetler ile Uluslararası Finansal Raporlama Standartları çerçevesinde, aracı kurumların finansal durum (bilanço) ve gelir tablolarında dikkat çeken hesap ve uygulamaların incelenmesi sonucunda tespit edilen sorunlar ve çözüm önerilerine yer verilmektedir. BeĢinde bölümde ise, ilgili Uluslararası Finansal Raporlama Standartları çerçevesinde örnek finansal durum (bilanço) ve gelir tablosu formatları önerilmektedir. Sonuç yapılmaktadır. bölümünde ise çalıĢmanın genel bir değerlendirmesi BĠRĠNCĠ BÖLÜM ARACI KURULUġLAR Aracı kuruluĢlar, sermaye piyasasında fon hareketlerinin yönlendirilmesindeki rolü ile sundukları ürün ve hizmetlerin niteliği dikkate alınarak, sermaye piyasası mevzuatı ile ayrıntılı olarak düzenlenmiĢtir. Bu bölümde ülkemizde aracı kuruluĢ kavramı ve aracı kuruluĢların sermaye piyasası faaliyetleri ele alınacaktır. 1.1. ARACI KURULUġ KAVRAMI VE ARACI KURULUġLARIN SERMAYE PĠYASASI FAALĠYETLERĠNĠN KAPSAMI Esas itibariyle aracı kuruluĢlar sermaye piyasasında orta ve uzun vadeli ödünç verilebilir fonların, sermaye piyasası araçlarının alım satımı suretiyle tasarruf sahiplerinden yatırımcılara aktarılmasında aracılık etmektedirler. 2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanunu‟nun (SPKn) gerekçesinde aracı kuruluĢların sermaye piyasasındaki rolü ile ilgili olarak: “Şirketler çıkardıkları menkul kıymetleri usulüne uygun olarak izahname hazırlayıp sirküler ve ilanlar vasıtasıyla tasarruf sahiplerine duyurmak suretiyle halka arz edebilirler. Tanınmış ve iyi durumda olan bir şirketin çıkardığı menkul kıymetler hiç bir yardımcı faaliyet getirmeksizin tasarruf sahiplerince kapışılabilir. Ancak, menkul kıymet arz eden her şirketin durumu böyle olmayabilir. Gerek iş konusu, gerek rantabilitesi itibariyle iyi durumda olan, ancak yeni kurulan, tanınmamış bir şirketin menkul kıymetleri, tasarruf sahipleri bakımından başlangıçta o kadar cazip bulunmayabilir. İşte bu durumda, menkul kıymetlerin kuruluşlara ihtiyaç duyulur.” denilmektedir. halka satılabilmesi bakımından aracı 6 Konuyla ilgili olarak SPKn‟nun; - “Tanımlar” baĢlıklı 3 üncü maddesinde “Aracı KuruluĢ” ifadesinin aracı kurumlar ile bankaları ifade ettiği, -“Sermaye Piyasası Faaliyetleri” baĢlıklı 30 uncu maddesinde SPKn kapsamına giren sermaye piyasası faaliyetlerinin; i) Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) kaydına alınacak sermaye piyasası araçlarının ihraç veya halka arz yoluyla satıĢına aracılık, ii) Daha önce ihraç edilmiĢ olan sermaye piyasası araçlarının aracılık amacıyla alım satımı, iii) Ekonomik ve finansal göstergelere, sermaye piyasası araçlarına, mala, kıymetli madenlere ve dövize dayalı vadeli iĢlem ve opsiyon sözleĢmeleri dahil her türlü türev araçların alım satımına aracılık, iv) Sermaye piyasası araçlarının geri alım veya satım taahhüdüyle alım satımı, v) Yatırım danıĢmanlığı, vi) Portföy iĢletmeciliği ve yöneticiliği, vii) Döviz, mal, kıymetli maden ve SPK tarafından belirlenecek diğer varlıkların kaldıraçlı alım satımı, alım satımına aracılık ve bu iĢlemlere yönelik hizmetlerin yerine getirilmesi ve viii) Diğer sermaye piyasası kurumlarının faaliyetlerinden oluĢtuğu, - 30 uncu maddesinde ayrıca aracılık faaliyetinin, sermaye piyasası araçlarının SPKn‟nun 31 inci maddesi çerçevesinde yetkili kuruluĢlar tarafından kendi nam ve hesabına, baĢkası nam ve hesabına, kendi namına baĢkası hesabına alım satımını ifade ettiği, -“Faaliyet Ġzni” baĢlıklı 31 inci maddesinde ise özetle sermaye piyasası faaliyetlerinde bulunacak kurumların, SPK‟dan izin almalarının zorunlu olduğu, yukarıda (i) ve (ii) olarak belirtilen sermaye piyasası faaliyetlerinin münhasıran aracı kuruluĢlarca yürütüleceği, belirtilmektedir. Bankalar SPKn‟nun “Saklı Hükümler ve Ġstisnalar” baĢlıklı 50 nci maddesi çerçevesinde sermaye piyasası faaliyetleri ile sınırlı olarak SPKn 7 hükümlerine tabidirler. SPK‟nın 15.08.1996 tarihli ilke kararı öncesinde bankacılık lisansına sahip bir kuruluĢun mali piyasaların her alanında faaliyet gösterebilmesi sistemi (evrensel bankacılık sistemi) benimsenmiĢ olup, bankalar bu çerçevede SPK‟dan aldıkları yetki belgeleri ile sermaye piyasası faaliyetlerinde bulunabilmekteydiler. Bu Kararda, aracı kurumlar dıĢında bankaların da aracılık faaliyetlerinde bulunmalarının uygun bulunmasındaki temel sebep yaygın Ģube Ģebekesine sahip büyük itibar müesseseleri olmalarıdır. SPK‟nın 15.08.1996 tarihli ilke kararı ile sermaye piyasası faaliyetlerinde bulunan bankaların, faaliyetlerini 02.01.1997 tarihinden itibaren mevcut aracı kurumlardan mevzuat çerçevesinde birini satın almak veya yetki belgelerinin bir aracı kurum kurarak bu aracı kuruma devretmek suretiyle yürütmeleri gerektiğine hükmedilmiĢtir. Bu Karar ve bu Karar doğrultusunda çıkarılan "Bankalara iliĢkin 15.08.1996 tarihli Kurul Kararı'nın Uygulama Esasları” Türkiye Bankalar Birliği‟nin açtığı dava sonucunda, DanıĢtay‟ın 15.08.1996, 1996/9498 Esas, 1998/5507 Karar sayılı Kararı ile “bankaların sermaye piyasası faaliyetinde bulunabilmeleri için Yasada öngörülen esas ve koşullar dışında yeni zorunluluklar getiren, bu zorunluluğa uymayan bankaların söz konusu faaliyetlerde bulunmalarını engelleyen dava konusu işlemin 2499 sayılı Yasaya aykırı bulunmaktadır” gerekçesiyle iptal edilmiĢtir. SPK‟nın söz konusu Kararının temel nedenleri arasında bankaların hisse senedi faaliyetleri nedeniyle daha fazla risk almalarını ve iĢleri gereği borsa Ģirketleri ile ilgili daha fazla bilgiye sahip olmaları nedeniyle içeriden öğrenenlerin ticareti yapabilmelerini engellemek, bankaların mali durumları bozuk olan bazı aracı kurumları almalarını teĢvik ederek aracı kurumların mali yapılarını düzeltmek faktörleri sayılabilir. Nitekim bu Kararın ertesinde bankaların çoğu kendi aracı kurumlarını kurmuĢlar, bazı bankalar da mali durumu bozuk olan bir aracı kurumu satın alma yoluna gitmiĢlerdir. Mevcut durumda; 15.08.1996 tarihli ilke kararının DanıĢtay tarafından 03.01.1998 tarihinde iptal edilmiĢ olmasına ve daha sonra Seri:V, No:46 8 sayılı “Aracılık Faaliyetleri ve Aracı KuruluĢlara ĠliĢkin Esaslar Hakkında Tebliğ” (Seri:V, No:46 sayılı Tebliğ) ile bankaların sermaye piyasası faaliyetleri düzenlenmiĢ olmasına rağmen, bankalar ortak oldukları aracı kurumları aracılığıyla sermaye piyasası faaliyetlerini yürütmeye devam etmektedirler. Aracı kuruluĢ tanımı içerisinde yer alan “Aracı kurum” için ise sermaye piyasası mevzuatında açık bir tanım bulunmamaktadır. SPKn‟nun “Aracı KuruluĢların Faaliyet ġartları” baĢlıklı 34 üncü maddesinde aracı kuruluĢların aracılık faaliyetlerine iliĢkin esasların SPK tarafından düzenleneceği, SPK‟nın her bir aracılık faaliyetinin ayrı kuruluĢlar tarafından yapılmasına iliĢkin düzenlemeler yapmaya yetkili olduğu, aracı kuruluĢların SPK tarafından belirlenecek esaslar dahilinde, izin almak Ģartıyla, diğer sermaye piyasası faaliyetlerinde de bulunabileceği hükme bağlanmıĢtır. Bu çerçevede; her ne kadar aracı kurumların aracılık faaliyetleri dıĢında bazı sermaye piyasası faaliyetlerini gerçekleĢtirmeleri mümkün ise de, aracı kurumlar esas olarak sermaye piyasasındaki aracılık faaliyetlerini yerine getirmek için kurulmaktadırlar. Bir baĢka deyiĢle, sadece aracılık dıĢında faaliyetlerde bulunmak üzere (Ġnceoğlu,2004:19). bir Bu aracı kurumun itibarla, aracı kurulması kurumları mümkün “sermaye değildir piyasası mevzuatında yer alan aracılık faaliyetlerini yerine getirmek üzere anonim ortaklık Ģeklinde kurulmuĢ olan ve bu faaliyetlerini yerine getirmek üzere SPK‟dan yetki belgesi almıĢ olan sermaye piyasası kurumları” olarak tanımlamak mümkündür. Aracılık faaliyetleri ve aracı kuruluĢların, kuruluĢ, faaliyet ve yetkilendirilmelerine iliĢkin esaslar SPK‟nın 07.09.2000 tarihli ve 24163 sayılı Resmi Gazete‟de yayımlanan Seri:V, No:46 sayılı “Aracılık Faaliyetleri ve Aracı KuruluĢlara ĠliĢkin Esaslar Hakkında Tebliğ” ile düzenlenmiĢtir. Seri:V, No:46 sayılı Tebliğ‟in; “Aracı kurumların sermaye piyasası faaliyetleri” baĢlıklı 4 üncü maddesinde, aracı kurumların, aracılık faaliyetleri 9 kapsamında aĢağıda sayılan her bir faaliyet için SPK‟dan yetki belgesi almak kaydıyla; a) Sermaye piyasası araçlarının ihracına veya halka arz yoluyla satıĢına, b) Daha önce ihraç edilmiĢ olan sermaye piyasası araçlarının alım satımına, c) Ekonomik ve finansal göstergelere, sermaye piyasası araçlarına, mala, kıymetli madenlere ve dövize dayalı vadeli iĢlem ve opsiyon sözleĢmeleri dahil türev araçların dayandığı kategoriler itibarıyla ayrı ayrı veya bütün olarak türev araçların alım satımına, aracılık edebileceği, ayrıca; a) Sermaye piyasası araçlarının geri alım veya satım taahhüdüyle alım satımı, b) Yatırım danıĢmanlığı, c) Portföy yöneticiliği, faaliyetlerini, yapabileceği belirtilmektedir. Seri:V, No:46 sayılı Tebliğ‟in “Bankaların sermaye piyasası faaliyetleri” baĢlıklı 5 inci maddesinde bankaların, a) Daha önce ihraç edilmiĢ sermaye piyasası araçlarının, i) Borsa dıĢında, ii) Hisse senedi iĢlemleri hariç olmak üzere borsada, alım satımına aracılık, b) Repo-ters repo, c) Ekonomik ve finansal göstergelere, sermaye piyasası araçlarına, mala, kıymetli madenlere ve dövize dayalı vadeli iĢlem ve opsiyon sözleĢmeli dahil türev araçların dayandığı kategoriler itibarıyla ayrı ayrı ya da bütün olarak türev araçların alım satımına aracılık, faaliyetlerini yapabileceği, mevduat kabul etmeyen bankaların (kalkınma ve yatırım bankaları) ise yukarıda bankalar için sayılan faaliyetlerin yanı sıra sermaye piyasası araçlarının ihraç veya halka arz yoluyla satıĢına aracılık, 10 portföy yöneticiliği ve yatırım danıĢmanlığı faaliyetlerini de yapabileceği hükme bağlanmıĢtır. Bankalar sermaye piyasası mevzuatı uyarınca sınırlı olarak doğrudan sermaye piyasası faaliyetinde bulunabilmelerinin yanı sıra bir aracı kurum acentesi olarak da faaliyet gösterebilmektedirler. Seri:V, No:46 sayılı Tebliğ‟in “Aracı kurum acenteleri” baĢlıklı 24 üncü maddesinde; “…aracı kurumlar ile bankalar arasında yazılı acentelik sözleşmesi imzalanabilir. Aracı kurumlar acentelik sözleşmesinde belirlenecek mahaller içinde, acenteleri aracılığıyla alacakları emirler doğrultusunda aracılık faaliyetleri çerçevesinde sermaye piyasası araçlarının alım satımında bulunabilirler.” hükmü yer almaktadır. Bir aracı kurum ile acentelik sözleĢmesi imzalayan bankalar ayrıca, acente sıfatıyla aĢağıdaki faaliyetlerde bulunabilirler: a) Sermaye piyasası araçlarına iliĢkin alım ve satım emirlerinin aracı kuruma iletilmesine ve gerçekleĢen emirlerin tasfiyesine aracılık etmek, b) Acentesi olunan aracı kurumun halka arza aracılık faaliyetleri kapsamında, taleplerin toplanması, bu taleplerin aracı kurum merkezine iletilmesi ve paranın tahsili ya da geri ödenmesi gibi iĢlemleri kapsamak üzere giĢe hizmeti vermek, c) Acentesi olunan aracı kurum portföy yöneticiliği yetki belgesine sahip ise acente sıfatıyla bu faaliyetin tanıtımını yapmak ve bu faaliyetle ilgili sadece tahsil ve tediye iĢlemlerini yürütmek, d) Acentesi olunan aracı kurum yatırım danıĢmanlığı yetki belgesine sahip ise bu faaliyet kapsamında aracı kurumdan gelen doküman ve bilgileri müĢterilere açıklamak ve yatırım danıĢmanlığı faaliyetinin tanıtımını yapmak. e) Kurulun kaldıraçlı alım satım iĢlemleri hakkındaki Tebliği uyarınca piyasa yapıcılığı faaliyetini yürüten aracı kurumun sunduğu hizmetlerin acentesi olarak yatırımcılara tanıtımı ve sözleĢme akdedilmesine aracı olunması. 11 Bu kapsamda; mevcut durumda mevduat kabul eden bankalar kurmuĢ ya da satın almıĢ oldukları aracı kurumların acentesi olarak aracılık faaliyetlerini yürütmektedirler (Özdemir,2008:17-20). Ülkemiz aracı kurum sektörü sınıflandırmaları aĢağıda Tablo 1‟de verilmektedir. Tablo 1: Aracı Kurum Sınıflandırmaları Adet 25 60 85 3 20 62 85 6 23 56 85 Banka Kökenli Banka Kökenli Olmayan Toplam Kamu Yabancı Yerli Özel Toplam Büyük Orta Küçük Toplam Kaynak:TSPAKB –Türkiye Sermaye Piyasası 2011 Aracılık faaliyetlerinin sunulmasına iliĢkin Avrupa Birliği (AB) ve Amerika BirleĢik Devletleri (ABD) uygulamalarına bakıldığında ise; aracılık faaliyetini yerine getiren kiĢi ve kuruluĢların farklılık gösterdiği görülmektedir. AB kapsamında finansal hizmetler Finansal Araç Piyasaları Direktifi (Markets in Financial Instruments Directive – MiFID) ile düzenlenmiĢtir. MiFID kapsamında “sermaye piyasalarında yürütülen finansal faaliyetler”, “yatırım şirketlerince yürütülmekte olan faaliyetler”, “yatırım Ģirketi” ise “üçüncü şahıslara yatırım hizmetleri sunan ve/veya kar amaçlı olarak yatırım hizmetlerinden biri ya da bir kaçının sunulması faaliyeti yürüten tüzel kişilik” olarak tanımlanmaktadır. Bununla birlikte üye ülkelerce kendi yapacakları tanımlamalar çerçevesinde üçüncü kiĢiler için yeterli koruma sağlayacak hukuki bir yapının olması ve eĢdeğer bir düzenleme ve gözetime tabi olunması kaydıyla gerçek kiĢilerin de yatırım Ģirketi sınıfına alınabileceği hükme bağlamıĢtır. MiFID kapsamında yatırım hizmetleri; bir veya daha fazla 12 yatırım aracına iliĢkin emirlerin alınması ve iletilmesi, müĢteri hesabına iĢlem gerçekleĢtirilmesi, kendi hesabına iĢlem gerçekleĢtirilmesi, portföy yönetimi, yatırım danıĢmanlığı, halka arza aracılık ve yüklenim, çok taraflı alım satım sistemlerinin iĢletimi olarak sıralanmıĢtır. Görüldüğü üzere, AB‟de sermaye piyasası faaliyetleri ülkemize benzer Ģekilde sunulmakla birlikte, farklılık aracılık iĢleminin tanımında ortaya çıkmaktadır. AB‟de sadece müĢteri hesabına iĢlem gerçekleĢtirilmek ya da sadece kendi hesabına iĢlem gerçekleĢtirmek üzere yatırım Ģirketi kurulması mümkündür. ABD uygulamasında ise aracılık faaliyetleri esas olarak komisyoncubroker, tacir-dealer ile yatırım bankacısı-investment banker tarafından yürütülmektedir (Ünal,1997:46-50). Ana hatları ile ifade etmek gerekirse, birincil piyasa faaliyetleri yatırım bankaları tarafından, ikincil piyasa faaliyetleri ise komisyoncu-tacirler tarafından yerine getirilmektedir (Tanör, 1999:247). Tacirler kendi hesabına bir komisyoncu-broker vasıtasıyla veya baĢka bir yolla menkul kıymet satma ve satın alma iĢini meslek edinen gerçek veya tüzel kiĢilerdir. Komisyoncular, baĢkaları hesabına alım satım iĢlemleri yapan gerçek veya tüzel kiĢilerdir (Çıtak,1998:3-5). Daha genel bir kavram olan yatırım bankacılığında, proje/Ģirket finansmanı kapsamında sermaye temini, halka arz çalıĢmalarının yürütülmesi gibi hizmetlerin sunumu ile birleĢme ve devralma iĢlemlerinde danıĢmanlık hizmeti verilmesinin yanı sıra, yabancı para, menkul kıymet, türev araç ve mal alım satım iĢlemlerinde aracılık hizmetleri de verilmektedir. ABD‟de 1929 yılında finansal piyasalarda yaĢanan kriz sonrasında 1933 yılında kabul edilen Glass-Steagall Yasası ile finansal hizmetler piyasasında yatırım bankacılığı ile ticari bankacılık faaliyetleri birbirinden kesin çizgilerle ayrılmıĢ, yatırım bankacılığı faaliyetinde bulunan kurumlarla ticari bankaların aynı hizmet ve ürünleri sunmaları ve birbirleriyle ortaklık kurmaları yasaklanmıĢtır. Ancak, yatırım bankaları ile ticari bankalar tarafından yürütülen faaliyetler arasındaki farklılıkların gittikçe belirsiz hale gelmesi, teknolojideki geliĢmeler ile kanunlardaki boĢluklardan faydalanan bankaların yatırım bankacılığına çok benzeyen finansal hizmetler sunmaya baĢlamaları sonucunda 1999 yılında Gramm-Leach-Bliley Yasası 13 çıkarılmıĢtır. Söz konusu yasa ile ticari bankacılık ve yatırım bankacılığı faaliyetlerinin, finansal holding çatısı altında birleĢtirilmesi önündeki engeller kaldırılmıĢ olmakla birlikte, ticari bankaların yatırım bankacılığı faaliyetleri gerçekleĢtirmemesi yönündeki sınırlama devam etmiĢ, sadece ticari bankaların yatırım bankalarına iĢtirak etmelerine veya ortaklık kurmalarına izin verilmiĢtir. Bu kapsamda, ABD düzenlemeleri bir bütün olarak değerlendirildiğinde aracılık hizmeti de dahil finansal hizmetlerin büyük finansal yapılanmalar (financial conglomorates) tarafından sunulduğu görülmektedir. 2008 sonrası yaĢanan ve etkileri halen devam eden finansal kriz sonrasında finansal hizmetlerin düzenlenmesine yönelik olarak DoddFrank Wall Street Reformu ve Yatırımcı Koruma Yasası (Dodd-Frank Wall Street Reform and Consumer Protection Act) 21.07.2010 tarihinde yürürlüğe konulmuĢ olup, yasa kapsamında finansal Ģirketlerin ölçüsüz risk alınmasını engellemeye yönelik olarak kendi nam ve hesaplarına iĢlem gerçekleĢtirmelerinin (prop trading) engellenmesine yönelik yasaklamalar getirilmiĢtir. 1.2.SERMAYE PĠYASASINDA ARACILIK FAALĠYETĠ KAVRAMI Daha öncede ifade edildiği üzere, aracı kurumların temel iĢlevi sermaye piyasasında aracılık faaliyetinde bulunmaktır. Seri:V, No:46 sayılı Tebliğ‟in “Aracılık faaliyetlerinin tanımı ve türleri” baĢlıklı 3 üncü maddesinde; “Sermaye piyasasında aracılık, sermaye piyasası araçlarının yetkili kuruluşlar tarafından kendi nam ve hesabına, başkası nam ve hesabına, kendi namına başkası hesabına ticari amaçla alım satımıdır. Sermaye piyasasında aracılık faaliyetleri, halka arza aracılık, alım satıma aracılık ve türev araçların alım satımının yapılmasına aracılıktan oluşur.” denilmektedir. 14 Seri:V, No:46 sayılı Tebliğ‟de yer alan tanım SPKn‟da yer verilen tanıma benzemekle birlikte burada fark olarak, alım satımların “ticari amaçla” yapılacağı belirtilmektedir. Aracı kurumların “kendi nam ve hesabına iĢlem yapması” (dealer fonksiyonu çerçevesinde), sermaye piyasası araçlarını ihraççılardan veya diğer aracı kuruluĢlardan veyahut ikinci el piyasasından kendi nam ve hesabına satın almasını veya kendi nam ve hesabına satmalarını ifade eder. Diğer bir deyiĢle aracı kurum piyasa oyuncusu olarak bu iĢlemin asli tarafıdır. Söz konusu faaliyet kar elde etmeye yönelik bir ticari faaliyet olup, bu durumda aracı kurum kendi uhdesindeki bir sermaye piyasası aracını sattığı veya kendi nam ve hesabına sermaye piyasası aracı satın aldığı için bu faaliyeti aracılık faaliyeti olarak nitelendirmek mümkün değildir (Çetin:2008). Aracı kurum burada fiyat farkından faydalanmakta olup, fiyat riski kendi üzerindedir. Ancak yine de, bu tür faaliyetlerin aracılık olarak değerlendirilmiĢ olmasının sebebi, aracı kurumların yapmıĢ oldukları bu alım ve satım faaliyetleri sırasında bir anlamda sermaye piyasası araçlarını satın almıĢ oldukları ve bu araçları satmıĢ oldukları kiĢiler arasında dolaylı da olsa bir anlamda aracılık etmiĢ olmalarıdır (Ġnceoğlu, 2004:27). Aracı kurumların kendi adına pozisyon alması finansal piyasadaki dalgalanmalardan kaynaklanan faiz, kur ve fiyat değiĢmelerine bağlı olarak ortaya çıkan piyasa riskine maruz kalmalarına, bu da sermayelerinin riske edilmesine neden olmaktadır. Buna ek olarak; finansal varlıklardaki değer kaybı aracı kurumun fon kaynaklarının azalmasına yani likidite riskinin artmasına neden olmaktadır. Düzenleyici otoriteler açısından ise; aracı kurumun kendi nam ve hesabına iĢlem yapması yatırımcılar arasında fırsat eĢitliğini bozacak Ģekilde elinde bulunan bilgi ve belgeleri kendi lehine kullanması sonucunu da doğurabilecektir ki, bu yönüyle bu tür iĢlemlerin SPK gibi düzenleyici ve denetleyici kurumlar ile Ġstanbul Menkul Kıymetler Borsası ve Türkiye Sermaye Piyasası Aracı KuruluĢları Birliği (TSPAKB) gibi öz 15 düzenleyici kurumlar tarafından dikkatlice izlenmesi gerekmektedir (CoĢkun,2010:67-70). “BaĢkalarının nam ve hesabına iĢlem yapmak” fiili ise, sermaye piyasası araçlarının alıcı veya satıcılarından birisinin doğrudan doğruya temsilciliğini yapmasını, temsilciliğini yaptığı tarafın nam ve hesabına üçüncü kiĢilerle hukuki muameleler icra etmesini ifade etmektedir. Burada aracı kurum müĢteri ile aralarında imzalanan sözleĢme gereğince sermaye piyasası araçlarını alıp satmakta ancak iĢlemde taraf olmamaktadır. Taraflar müĢteri ile iĢlemin niteliğine gore satıcı ve alıcıdır (Manavgat,1991:66). Bu halde yapılan iĢlemin tüm alacak ve borçları temsil edilen kiĢiye intikal eder (KarakaĢ:2000:58). Söz konusu iĢlemler aracı kurum için aracılık faaliyetlerinden gelir doğuran temel iĢlemlerdir. Aracı kurumların bu iĢlemler sayesinde gelirlerinin sürekliliğini garanti etmeleri esastır. Aracı kurumların faaliyet giderleri de (pazarlama, satıĢ, araĢtırma, genel yönetim) esas itibariyle aracılık faaliyetlerinin gerçekleĢtirilmesinde ortaya çıkması beklenen giderlerdir. Aracı kurumlar baĢkası nam ve hesabına nakit ve kredili iĢlemler, sermaye piyasası araçlarının alım satımı, portföy yönetimi, kurumsal finansman (halka arz), yatırım danıĢmanlığı, repo ve ters repo iĢlemlerini yapabilirler. Aracı kurumlar bu tür iĢlemleri sonucunda, müĢterilerin ödeme güçlerinin azalması veya teminat yetersizliği riski ile karĢı karĢıya kalırlar (karĢı taraf-kredi riski). Söz konusu risk müĢterilerin takas tarihinde yükümlülüklerini yerine getirememeleri veya kredili iĢlemlerde piyasa fiyat hareketleri sebebiyle müĢterilerin ödeme güçlüğü içine düĢmelerini ifade etmektedir. Sonuç olarak, kredi riski bu yönüyle aracı kurum için likidite riskini de beraberinde getirebilmektedir. 16 Kendi namına baĢkası hesabına iĢlem yapılmasında ise, aracı kurum 818 sayılı Borçlar Kanunu 416 (1)1 inci madde hükmü çerçevesinde kıymetli evrak alım satım komisyoncusu olarak iĢlem yapabileceği gibi iĢleme bizzat alıcı ve satıcı olarak da girebilmektedir (KarakaĢ,2000:58). DıĢ iliĢkide taraf aracı kurumken, iç iliĢkide hak ve borçlar müĢteriye geçmektedir. Bu itibarla aracı kurum iĢlemleri üye sıfatıyla kendi adına yapmakta, ancak iĢlemler esas itibariyle müĢteriler hesabına yapılmaktadır. Portföy yönetimi sözleĢmelerinde sevk ve idaresinde yetkili kılındığı hesaplar bu gruba örnek olarak gösterilebilir. Burada iĢlemden doğan hak ve yükümlülükler müĢteriye ait olduğundan riskler baĢkası nam ve hesabına yapılan iĢlem riskleriyle aynı kategoridedir. 1.3. ARACI KURUMLARIN FAALĠYETLERĠ Aracı kurumların SPKn kapsamında yürütebileceği faaliyetler, halka arza aracılık, alım-satıma aracılık, türev araçların alım-satımına aracılık, menkul kıymetlerin geri alım veya satım taahhüdüyle alım-satımı, portföy yöneticiliği, yatırım danıĢmanlığı ve kaldıraçlı alım-satım olarak belirlenmiĢtir. 1.3.1. Halka Arza Aracılık Faaliyeti SPKn‟nun “Tanımlar” baĢlıklı 3 üncü maddesine ihraç, “sermaye piyasası araçlarının ihraçcılar tarafından çıkarılıp, halka arz edilerek veya halka arz edilmeksizin (tahsisli) satışı”, halka arz ise; “sermaye piyasası araçlarının satın alınması için her türlü yoldan halka çağrıda bulunulması; halkın bir anonim ortaklığa katılmaya veya kurucu olmaya davet edilmesi; hisse senetlerinin borsalar veya teşkilatlanmış diğer piyasalarda devamlı 1 Borçlar Kanunu 416 (1) “Alım ve satım işlerinde komisyoncu, ücret mukabilinde kendi namına ve müvekkil hesabına kıymetli evrak ve menkul eşya alım ve satımını deruhte eden kimsedir.” 17 işlem görmesi; bu Kanuna göre halka açık anonim ortaklıkların sermaye artırımları dolayısıyla paylarının veya hisse senetlerinin satışı” olarak tanımlanmıĢtır. Bu kapsamda; Seri:V, No:46 sayılı Tebliğ‟in “Halka arza aracılık faaliyetinin tanımı” baĢlıklı 38 inci maddesinde “halka arza aracılık faaliyeti” Kurul kaydına alınacak sermaye piyasası araçlarının halka arz yoluyla satıĢına aracılık edilmesi Ģeklinde tanımlanmaktadır. Halka arza aracılık “en iyi gayret aracılığı” ve “aracılık yüklenimi” Ģeklinde yapılmaktadır. “En iyi gayret aracılığı” SPK kaydına alınacak sermaye piyasası araçlarının, izahnamede gösterilen satıĢ süresi içinde satılmasını, satılamayan kısmın ise satıĢı yapana iadesini veya bunları daha önce satın almayı taahhüt etmiĢ üçüncü kiĢilere satılmasını ifade eder. En iyi gayret aracılığında aracı kurumlar ihraçcı nam ve hesabına hareket etmektedirler. “Aracılık yüklenimi” ise SPK kaydına alınacak sermaye piyasası araçlarının; a)Halka arz yoluyla satılmasının ve satılamayan kısmının tamamının bedeli satıĢ süresi sonunda tam ve nakden ödenerek satın alınmasının (Bakiyeyi Yüklenim), b)Bedeli, satıĢın baĢlamasından önce tam ve nakden ödenmek suretiyle tamamının satın alınarak halka satılmasının (Tümünü Yüklenim), c)Halka arz yoluyla satılmasının ve satılamayan kısmının bir kısmının bedeli satıĢ süresi sonunda tam ve nakden ödenerek satın alınmasının (Kısmen Bakiyeyi Yüklenim) veya bedeli, satıĢın baĢlamasından önce tam ve nakden ödenmek suretiyle bir kısmının satın alınarak halka satılmasının (Kısmen Tümünü Yüklenim), satıĢını yapana karĢı taahhüt edilmesi olarak tanımlanmaktadır. Tümünü yüklenimde aracı kurum sermaye piyasası araçlarının istenilen koĢullarda satılamamasından kaynaklanan bütün riskleri üstlendiğinden aracı kurumun kendi nam ve hesabına iĢlem gerçekleĢtirdiği kabul edilmektedir. 18 Sermaye piyasası araçlarının halka arz edilmesi ile ilgili olarak ihraççı ve/veya hissedar ile birlikte ihraç fiyatı, miktarı ile halka arz sürecinin belirlenmesine yönelik çalıĢmalar yapılması, izahname ve kayıt baĢvurusu için sunulacak diğer bilgi ve belgelerin hazırlanarak SPK‟na baĢvuruda bulunulması, bu belgelerde yer alacak bilgilerin doğruluğunun sağlanmasını teminen her türlü danıĢmanlık hizmetinden yararlanılması, konsorsiyum oluĢturulması, giĢe hizmetleri vermek üzere bir satıĢ grubu oluĢturulması, talep toplanması halka arz edilecek sermaye piyasası araçlarının satıĢına ve tanıtımına yönelik olarak yurt içi ve yurt dıĢı organizasyonlar düzenlenmesi ve satıĢın organize edilmesi gibi kurumsal finansman faaliyetlerinin yürütülmesi ve benzeri faaliyetler ile aracılık sözleĢmesinde belirlenen diğer yükümlülüklerin yerine getirilmesi halka arza aracılık faaliyeti kapsamında sayılır. Bunlara ek olarak halka arza aracılık yetki belgesine sahip aracı kurumlar, sermaye piyasası araçlarının halka arz edilmesi planlanan Ģirketle ilgili olarak mali ve ekonomik tahliller ile pazar araĢtırmaları yapılması, ilgili Ģirketin mali tablolarının sermaye piyasası mevzuatına uygunluğunun sağlanması, ilgili mevzuat çerçevesinde gerekli esas sözleĢme değiĢikliklerinin yapılması, kamuoyuna açıklanacak bilgi ve dokümanların belirlenmesi yönünde çalıĢmalar yapılması gibi faaliyetleri de yürütebilirler. Aracı kurumlar ve mevduat kabul etmeyen bankalar halka arza aracılık faaliyeti kapsamında, sermaye piyasası araçlarının halka arz edilmeksizin satıĢı (tahsisli satıĢ) sırasında, ilgili Ģirketin ihtiyacına cevap verecek Ģekilde borçlanmayı temsil eden sermaye piyasası aracı ihraçlarının organize edilmesinde ve bu ihraçların belli bir grup yatırımcıya ya da yerli-yabancı kurumsal yatırımcılara tahsisinde de aracılık yapabilirler. Aracı kurumlar halka arza aracılık faaliyetleri kapsamında acenteleri olarak faaliyet gösteren bankalardan, taleplerin toplanması, bu taleplerin aracı kuruma iletilmesi ve müĢteriler tarafından ilgili sermaye piyasası 19 aracının bedeli olarak tevdi edilen nakdin tahsili veya geri ödenmesi gibi iĢlemleri kapsamak üzere giĢe hizmeti alabilir ve bu amaçla bir satıĢ grubu oluĢturabilirler. Mevduat kabul etmeyen bankalar dıĢındaki bankalar bu tür giĢe hizmetleri verilmesinin dıĢında hiç bir surette halka arza aracılık faaliyetinde bulunamazlar. Halka arza aracılık ve yatırım danıĢmanlığı yetki belgelerinin ikisine birden sahip kurumlar ileride halka açılması planlanan Ģirketlere iĢtirak etmek ya da iĢtirak edecek ortaklar bulmak suretiyle bu Ģirketlerin rehabilitasyonuna yönelik çalıĢmalar yapılması gibi faaliyetleri de yürütebilirler. Ülkemizde halka arz faaliyetlerine iliĢkin dönem içinde tamamlanan proje sayıları aĢağıda Tablo olarak verilmektedir. Tablo 2 : Halka Arz Faaliyetleri (Proje Sayıları) Birincil Halka Arz Tahvil Ġhracı 2010 Tamamlanan 25 21 2011 Tamamlanan 28 51 Kaynak:TSPAKB –Türkiye Sermaye Piyasası 2011 1.3.2. Alım Satıma Aracılık Faaliyeti Seri:V, No:46 sayılı Tebliğ‟in “Alım satıma aracılık faaliyetinin tanımı ve faaliyet esasları” baĢlıklı 45 inci maddesinde alım satıma aracılık, daha önce ihraç edilmiĢ olan sermaye piyasası araçlarının aracılık sıfatıyla ve ticari amaçla (kendi nam ve hesabına) alım satımı olarak tanımlanmıĢtır. Borsada alım ve satım iĢlemleri yalnızca borsa üyesi aracı kurumlar aracılığı ile borsaya kote edilmiĢ menkul kıymetler üzerinde yapılır. Aracı kurumlar, Seri:V, No:46 sayılı Tebliğ‟in “Borsa dıĢı piyasalardaki alım satım iĢlemleri” baĢlıklı 48 inci maddesi çerçevesinde alım satıma aracılık faaliyeti kapsamında; 20 a) Borsada iĢlem görmeyen hisse senetleri için SPKn‟nun 40 ıncı maddesi uyarınca oluĢturulacak piyasalarda, b) SPK tarafından belirlenen esaslar dahilinde borsada iĢlem gören hisse senetleri üzerinde, iĢlem yapabilirler. Aracı kurumlar, ilgili çerçeve sözleĢmenin imzalanması sonrasında müĢterilerinden sermaye piyasası araçlarının alım satımına iliĢkin emirleri kabul edebilirler. Borsada iĢlem yapmayı gerektiren emirler, ilgili mevzuatta belirlenen esaslar çerçevesinde alınır ve yerine getirilir. Aracı kurumlar borsa dıĢında yapılacak iĢlemlerde, müĢteri emirlerini, çerçeve sözleĢmesinde belirlenen esaslara göre kabul ederler ve özen borcu çerçevesinde yerine getirirler. Borsa dıĢında faaliyet gösteren aracı kurumlar, mevzuatta aksine bir hüküm olmadıkça, iĢlem gerçekleĢtirilen sermaye piyasası araçlarının alıĢ ve satıĢ fiyatlarını, iĢyerinde ilan etmek zorundadırlar. Seri:V, No:46 sayılı Tebliğ‟in “MüĢteri hesaplarındaki nakit alacak bakiyelerinin kullanım esasları” baĢlıklı 50 nci maddesinde aracı kurumların, çerçeve sözleĢmesinde müĢterinin verdiği yetkiye bağlı olarak, gün içinde herhangi bir müĢteri emrine konu olmayan ve gün sonu itibarıyla alacak bakiye veren müĢteri hesaplarındaki nakitleri, yetkili oldukları faaliyetler, iĢletme politikaları ile müĢterinin tercihleri doğrultusunda, muhasebe sistemlerinde hesap bazında izlemek kaydıyla, toplu olarak veya müĢteri bazında değerlendirebilecekleri hükme bağlanmıĢtır. Söz konusu nakitlerin toplu olarak değerlendirilmesi halinde elde edilen gelirlerin müĢteri hesaplarına oransal olarak dağıtılması esastır. Bu durumda müĢteri nakitlerinin miktar olarak belli aralıklar bazında gruplandırılarak elde edilen getirilerin bu gruplar arasında farklı oranda yansıtılması da mümkündür. Alım satım aracılığı, halka arza aracılık, repo-ters repo, portföy yöneticiliği ve yatırım danıĢmanlığı yetki belgelerinin tamamına sahip olan aracı kurumlar bu kapsamda, çerçeve sözleĢmesine hüküm koymak kaydıyla 21 müĢterilerine, hesaplarında kalan nakit alacak bakiyelerinin çeĢitli kurum ve kiĢilere olan periyodik ödeme iĢlemlerinin yerine getirilmesinde kullanılmasına iliĢkin hizmet verebilirler. Alım satıma aracılık faaliyetinde bulunan aracı kurumlara bu faaliyetleri ile bağlantılı olarak tanınan diğer bir imkan ise, çerçeve sözleĢme ile müĢterilerin verdiği yetkiye bağlı olarak müĢteriler nam ve hesabına sermaye piyasası araçlarının anapara, faiz, temettü ve benzeri gelirlerinin tahsili, ödenmesi ile yeni pay ve bedelsiz pay alma haklarının ve hisse senetlerinden doğan oy haklarının kullanılması hizmetleridir. Alım satıma aracılık faaliyeti kapsamında aracı kuruluĢların hisse senedi ve sabit getirili menkul kıymetlere iliĢkin iĢlem hacmi verileri aĢağıda Tablo 3‟te verilmektedir. Tablo 3: Aracı KuruluĢların Menkul Kıymet ĠĢlem Hacmi (Milyar TL) 2010 2011 1.270 Hisse Senedi 1.381 SGMK* 1.368 Kesin Alım-Satım (141 Milyar TL (KAS) 1.699 aracı kurum, (127 Milyar TL aracı kurum, 1.227 Milyar TL banka olmak 1.572 Milyar TL banka olmak üzere) üzere) 6.658 Repo-Ters Repo (1.065 Milyar TL 8.181 aracı kurum, (1.129 Milyar TL aracı kurum, 5.125 Milyar TL banka olmak 6.513 Milyar TL banka olmak üzere) üzere) Kaynak:TSPAKB –Türkiye Sermaye Piyasası 2011 Yukarıda Tabloda yer alan veriler aracı kuruluĢların alıĢ ve satıĢ iĢlemlerinin toplamını ifade etmekte olup, iĢlem hacimleri, aracı kurum ve bankaların ĠMKB‟de ve ĠMKB dıĢında gerçekleĢtirdikleri iĢlemleri 22 kapsamaktadır. Merkez Bankası ve Takasbank‟ın gerçekleĢtirdiği iĢlemlere anılan Tablo‟da yer verilmemektedir. Hisse senedi iĢlemlerinin her iki yıl için de yaklaĢık %4‟ü aracı kuruluĢların kendi nam ve hesabına (kurum portföyü için), %1‟i yatırım fonları ve portföy yönetimi amacıyla yaptığı iĢlemlerdir. Sabit Getirili Menkul Kıymet (SGMK) iĢlemlerinde ise kesin alım satım iĢlemlerinin sırasıyla 2010 ve 2011 yılları için yatırım fonu ve portföy yönetimi amacıyla alınanları tüm iĢlemlerin yaklaĢık %33,6 ve %34, kurum portföyüne yapılan iĢlemler ise %31 ve %18‟dir. Repo-ters repo iĢlemlerinde ise bu oranlar yatırım fonu ve portföy yönetimi amacıyla her iki yıl içinde %30, kendi portföyüne yapılan iĢlemler için ise sırasıyla %5,1 ve %5,7‟dir. 1.3.3.Türev Araçların Alım Satımına Aracılık Faaliyeti Finansal piyasaları alım satım iĢleminin vadesine bağlı olarak spot (nakit, peĢin) ve vadeli piyasalar olarak ikiye ayırabiliriz. Spot piyasada yapılan bir sözleĢmede sözleĢmeye konu ürünün ve semeresinin ifası derhal gerçekleĢtirilir (hisse senetleri piyasasında olduğu gibi), vadeli piyasada ise sözleĢmeye konu ürünün veya bunun karĢılığı nakit tutarının ileride teslimi öngörülmektedir (Ġnceoğlu,2004:38). Türev araçların alım satımı vadeli piyasalarda gerçekleĢtirilmekte olup, uygulamada bu araçlar vadeli iĢlem sözleĢmeleri (futures), opsiyon sözleĢmeleri, swap ve forward iĢlemler olarak karĢımıza çıkmaktadır. Forward ve swap iĢlemler daha çok tezgah üstü piyasalarda yapılmakta ve bu iĢlemlerde aracı kurumların devreye girmesine gerek bulunmamaktadır. Vadeli iĢlem sözleĢmeleri ile opsiyon sözleĢmeleri ise çoğunlukla organize borsalarda iĢlem gören sözleĢmeler olup, söz konusu iĢlemlerin alınıp satılabilmesi için aracı kurumlara ihtiyaç duyulmaktadır. Bu kapsamda ülkemizde türev araçların alım satımına aracılık faaliyeti, ekonomik ve finansal göstergelere, sermaye piyasası araçlarına, mala, 23 kıymetli madenlere ve dövize dayalı vadeli iĢlem ve opsiyon sözleĢmeleri dahil her türlü türev araçların aracı sıfatıyla ve ticari amaçla alım satımını Ģeklinde tanımlanmıĢtır. Aracı kuruluĢlara, Seri:V, No:46 sayılı Tebliğ‟in “Türev araçların alım satımına aracılık faaliyetinin tanımı” baĢlıklı 53 üncü maddesi çerçevesinde söz konusu türev araçların dayandığı kategoriler itibarıyla ayrı ayrı ya da bütün olarak türev araçların alım satımına aracılık yetki belgesi verilebilir. Sermaye piyasamızda türev araç olarak alım satımı gerçekleĢtirilen enstrümanlar döviz sözleĢmeleri (TL-Dolar, TL-Euro, Euro/Dolar, Fiziki teslimatlı TL-Dolar, Fiziki Teslimatlı TL-Euro), endeks sözleĢmeleri (ĠMKB-30 Endeksi, ĠMKB-100 Endeksi, ĠMKB 30-100 Endeks Farkı), faiz sözleĢmesi (Gösterge DĠBS), emtia sözleĢmeleri (Pamuk, Buğday, Canlı Hayvan), altın sözleĢmesi (altın ve dolar/ons altın) ve elektrik enerjisi sözleĢmeleri (baz yükpik yük) dir. Aracı kuruluĢların Vadeli ĠĢlem ve Opsiyon Borsası (VOB) iĢlem hacmine iliĢkin bilgiler aĢağıda Tablo 4‟te verilmektedir. Tablo 4: Aracı KuruluĢların VOB ĠĢlem Hacmi (Milyar TL) 2010 749 Aracı Kurum Banka Vadeli ĠĢlemler Aracılık 2011 747 114 129 1 3 ġirketi Kaynak:TSPAKB –Türkiye Sermaye Piyasası 2011 Aracı kurum portföy iĢlemleri toplam iĢlem hacminin her iki yıl içinde yaklaĢık %11‟ini oluĢturmaktadır. 24 1.3.4.Menkul Kıymetlerin Geri Alım veya Satım Taahhüdüyle Alım Satımı (Repo-Ters Repo) Faaliyeti SPK‟nın 31.07.1992 tarihli ve 21301 sayılı mükerrer Resmi Gazete'de yayımlanan Seri:V, No:7 sayılı “Menkul Kıymetlerin Geri Alma veya Satma Taahhüdü ile Alım Satımı Hakkında Tebliğ" (Seri:V, No:7 sayılı Tebliğ) ile düzenlenen repo iĢlemi, taraflarca anlaĢmaya varılmıĢ bir faiz oranı içeren fiyat üzerinden, belirli bir vadede geri satın alma taahhüdü altında menkul kıymet satılması yoluyla fon temin etme yöntemidir. Ters repo ise, repo iĢlemini borç veren açısından tanımlamaktadır. Buna göre ters repo, menkul kıymetlerin belirli bir vade ve fiyattan geri satım vaadiyle alımını ifade eder. Anılan Seri:V, No:7 sayılı Tebliğ‟in “ĠĢlem Konusu Menkul Kıymetler” baĢlıklı 5 inci maddesinde repo ve ters repo iĢlemine konu olabilecek menkul kıymetler sayılmaktadır: a) Devlet tahvilleri, b) Hazine bonoları, c) Banka bonoları, d) ÖzelleĢtirme Ġdaresi BaĢkanlığı ve Toplu Konut Ġdaresi BaĢkanlığı'nca ihraç edilen borçlanma senetleriyle, mahalli idareler ve bunlarla ilgili idare, iĢletme ve kuruluĢların Kanun uyarınca ihraç ettikleri borçlanma senetleri, e) Varlığa dayalı menkul kıymetler dahil olmak üzere menkul kıymetler borsaları veya teĢkilatlanmıĢ diğer piyasalarda iĢlem gören veya borsada tescil edilmiĢ olan borçlanma senetleri. Söz konusu düzenlemeler uyarınca, mevduat sertifikaları ve hisse senetleri kapsam dıĢında bırakılmıĢtır. Öte yandan, menkul kıymetleri temsilen Merkez Bankası tarafından verilen makbuzlar ile ÖzelleĢtirme Ġdaresi BaĢkanlığı'nca ihraç edilen borçlanma senetleri karĢılığı verilen makbuzlar dıĢında, saklama makbuzları üzerinde, Seri:V, No:7 sayılı Tebliğ hükümleri çerçevesinde iĢlem yapılamaz. 25 Seri:V, No:7 sayılı Tebliğ‟in “ĠĢlem Hükümleri” baĢlıklı 8 inci maddesi çerçevesinde repo iĢleminde menkul kıymetin mülkiyeti alıcıya geçer ve getirileri de, çerçeve anlaĢmasında aksine hüküm bulunmadıkça bu kuruluĢa veya kiĢiye ait olur. Vade tarihinde ise menkul kıymetin mülkiyeti, kararlaĢtırılan bedelin ödenmesi ile tekrar yetkili kuruluĢa geçer. Ters repo iĢlemi ile menkul kıymet alımında ise, menkul kıymetin mülkiyeti yetkili kuruluĢa geçer ve getirileri de çerçeve anlaĢmasında aksine hüküm bulunmadıkça yetkili kuruluĢa ait olur. Vade tarihinde, menkul kıymetin mülkiyeti kararlaĢtırılan bedelin ödenmesi ile tekrar karĢı tarafa geçer. Yetkili kuruluĢlar, Seri:V, No:7 sayılı Tebliğ‟in “Faaliyet Esasları” baĢlıklı 10 uncu maddesi çerçevesinde borsa‟da müĢteri nam ve hesabına, kendi namına müĢteri hesabına veya kendi nam ve hesaplarına, borsa dıĢında ise sadece kendi nam ve hesaplarına iĢlem yapabilirler.Yetkili kuruluĢlar repo iĢlemlerinde kendi mülkiyetlerinde olmayan menkul kıymetleri kullanamazlar. 1.3.5. Portföy Yöneticiliği Faaliyeti Portföy yöneticiliği, finansal varlıklardan oluĢan portföylerin her bir yatırımcı adına, yatırımcının veya portföy yöneticisinin belirleyeceği risk-getiri tercihi doğrultusunda ve portföy yönetim sözleĢmesi çerçevesinde maddi menfaat sağlamak amacıyla vekil sıfatıyla yönetilmesi olarak tanımlanabilir. SPK tarafından portföy yöneticiliği faaliyeti ve bu faaliyette bulunacak kurumlara iliĢkin esaslar 21.01.2003 tarihli ve 25000 sayılı Resmi Gazete‟de yayımlanan Seri:V, No:59 sayılı “Portföy Yöneticiliği Faaliyetine ve Bu Faaliyette Bulunacak Kurumlara ĠliĢkin Esaslar Tebliği” (Seri:V, No:59 sayılı Tebliğ) ile düzenleme konusu yapılmıĢtır. Portföy yöneticiliği faaliyetini alım satıma aracılık ve yatırım danıĢmanlığı faaliyetlerinden ayıran bir takım özellikleri bulunmaktadır. ġöyle 26 ki, alım satıma aracılıkta aracı kurum tamamen müĢterinin emir ve direktifleri doğrultusunda hareket etmekte, sevk ve idare müĢteride bulunmaktadır. Yatırım danıĢmanlığı hizmetinde ise, yatırımcı yetkili kurumlardan mevcut nakdinin hangi yatırımlara yöneltilmesi gerektiği konusunda bilgi talep etmekte ve ondan tavsiye almakta; ancak yatırımlarını bizzat kendisi yapmakta ve yönetmektedir. Portföy yönetiminde ise, müĢteri “portföye X yatırım aracından almayın” gibi genel talimatlar verebilmekle birlikte nakdini ve menkul kıymetlerini yatırıma yöneltmek için portföy yöneticisini görevlendirmekte ve ona söz konusu varlıklarını teslim etmektedir. SPKn‟nun 30 uncu maddesinde sermaye piyasası faaliyetleri sayılırken “portföy iĢletmeciliği ve yöneticiliği”nden bahsedilmektedir. Portföy iĢletmeciliği yetki belgesi sadece yatırım ortaklıklarına ve giriĢim sermayesi yatırımlarıyla sınırlı olmak üzere giriĢim sermayesi yatırım ortaklıklarına verilmekte ve yatırım ortaklıkları sadece kendi portföyünü yönetebilmektedir. Oysa portföy yöneticiliği yetki belgesine sahip kurumlar üçüncü kiĢilerin portföylerini yönetebilmektedirler. Aslında bu ayırım tamamen portföy yönetim hizmeti alan müĢterinin niteliğine göre yapılmıĢtır. Ancak uygulamada bireysel olsun kurumsal olsun yapılan faaliyet portföy yöneticiliği olarak adlandırılmaktadır. Aracı kuruluĢların portföy yönetimi faaliyetlerine iliĢkin bilgiler aĢağıda Tablo 5‟te verilmektedir. 27 Tablo 5: Aracı KuruluĢların Portföy Yönetimi Faaliyetleri 2010 2011 Aracı Kurum Sayısı 36 34 Portföy Yönetimindeki Yatırımcı Sayısı 1,572 1,887 Bireysel Yatırımcı Sayısı 1,416 1,710 A Tipi Yatırım Fonu Sayısı 39 39 B Tipi Yatırım Fonu Sayısı 67 68 Diğer Kurumsal Yatırımcı Sayısı 18 20 Diğer Kurum Sayısı 38 50 Yönetilen Portföy Büyüklüğü (Milyon TL) 4,254 3,660 Bireysel Yatırımcı Portföy Büyüklüğü 359 467 A Tipi Yatırım Fonu Portföy Büyüklüğü 271 260 B Tipi Yatırım Fonu Portföy Büyüklüğü 3,011 2,381 Diğer Kurumsal Yatırımcı Portföy Büyüklüğü 335 447 Diğer Kurum Portföy Büyüklüğü 278 105 Kaynak:TSPAKB –Türkiye Sermaye Piyasası 2011 Aracı kurumlardan toplanan verilerle hazırlanan tablo, bir yatırımcının birden fazla aracı kurumda portföy yönetim hesabı olabileceği göz önünde tutularak değerlendirilmelidir. 1.3.6. Yatırım DanıĢmanlığı Faaliyeti SPK tarafından yatırım danıĢmanlığı faaliyetine ve bu faaliyette bulunacak kurumlara iliĢkin esaslar 22.04.2002 tarihli ve 24734 sayılı Resmi Gazete‟de yayımlanan Seri:V, No:55 sayılı “Yatırım DanıĢmanlığı Faaliyetine ve Bu Faaliyette Bulunacak Kurumlara ĠliĢkin Esaslar Hakkında Tebliği” (Seri:V, No:55 sayılı Tebliğ) ile düzenlenmiĢtir. 28 Seri:V, No:55 sayılı Tebliğ‟in “Yatırım danıĢmanlığı” baĢlıklı 4 üncü maddesinde yatırım danıĢmanlığı, “karşılığında herhangi bir maddi menfaat temin etmek suretiyle, müşterilere sermaye piyasası araçları ile bunları ihraç eden ortaklık ve kuruluşlar hakkında ve sermaye piyasası ile ilgili diğer konularda yönlendirici nitelikte yazılı veya sözlü yorum ve yatırım tavsiyelerinde bulunulması” olarak tanımlanmıĢtır. Yetkili kurumlar Seri:V, No:55 sayılı Tebliğ‟in “Tanımlar” baĢlıklı 3 üncü maddesinde, yatırım danıĢmanlığı faaliyetinde bulunmak üzere Kurulca yetki belgesi verilen aracı kurumlar, portföy yönetim Ģirketleri ve mevduat kabul etmeyen bankalar olarak öngörülmüĢtür. Seri:V, No:55 sayılı Tebliğ‟in “Yatırım danıĢmanlığı yetki belgesine sahip kuruluĢların faaliyette bulunabilecekleri diğer alanlar” baĢlıklı 6 ncı maddesi uyarınca yatırım danıĢmanlığı faaliyetinde bulunmaya yetkili kurumlar, a) KiĢilerin veya Ģirketlerin uzun ve kısa vadeli finansal hedefleri, risk tercihleri, nakit gereksinimleri, vergi mevzuatı karĢısındaki durumları dikkate alınarak yatırım planlarının oluĢturulması. b) ġirketlerin, aktif-pasif yönetimi çerçevesinde bilançolarının analiz edilmesi, gelir kaynaklarının ayrıĢtırılması, finansman seçeneklerinin tespit edilmesi, risklerin tanımlanması ve azaltılması veya gelirlerin artırılması yoluyla mali profillerinin geliĢtirilmesi gibi konularda yazılı veya sözlü yorum ve tavsiyelerde bulunulması. c) ġirketlerin, yurt içi ve yurt dıĢı piyasalardan finansman ihtiyaçlarının karĢılanması, alternatif finansman stratejilerinin belirlenmesi, mali risklerden korunmaları konularında yazılı veya sözlü yorum ve tavsiyelerde bulunulması ile finansman ihtiyacı olan ve finansman sağlayacak tarafların bir araya getirilmesi konusunda çalıĢmalar yapılması. 29 d) ġirketlerin, birleĢme, bölünme, ele geçirme ve iĢortaklıklarının kurulması ve benzeri sermaye veya ortaklık yapılarındaki değiĢikliklerle ilgili yeniden yapılandırılma faaliyetleri ve tasfiye sürecinde yazılı veya sözlü yorum ve tavsiyelerde bulunulması. faaliyetlerinde de bulunabilirler. Aracı kuruluĢların kurumsal finansman proje sayılarına iliĢkin bilgi aĢağıda Tablo 6‟da yer almaktadır. Tablo sadece aracı kurumların halka arz ve tahvil ihraçları hariç kurumsal finansman faaliyetlerini kapsamakta, ülkemizdeki yatırım bankacılığı faaliyetlerinin tamamını yansıtmamaktadır. Tablo 6: Aracı KuruluĢların Kurumsal Finansman Faaliyetleri (Proje Sayıları) SAB*-AlıĢ SAB-SatıĢ Finansal Ortaklık Sermaye Artırımı Temettü Dağıtımı ÖzelleĢtirme ProjeleriAlıĢ ÖzelleĢtirme ProjeleriSatıĢ Diğer DanıĢmanlık 2010 Tamamlanan 6 14 0 30 44 5 2011 Tamamlanan 11 11 1 52 42 2 0 2 25 36 Kaynak:TSPAKB –Türkiye Sermaye Piyasası 2011 *Satın alma ve birleĢmeleri ifade etmektedir. 1.3.7. Kaldıraçlı Alım Satım Faaliyeti Özellikle 2005 sonrası dönemde ülkemizde kaldıraçlı alım satım iĢlemleri olarak adlandırılan “foreks” iĢlemlerinin düzenleme olmadan yapılması ve ortaya çıkan yatırımcı mağduriyetleri sonucunda 6111 sayılı Kanun‟la değiĢik 2499 sayılı SPKn‟nun 30 uncu maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi ile, döviz, mal, kıymetli maden ve SPK tarafından belirlenecek diğer varlıkların ticari amaçla kaldıraçlı alım satımı, alım satımına aracılık ve bu 30 iĢlemlerin gerçekleĢtirilmesine yönelik hizmetlere iliĢkin esasları düzenlemek SPK yetkisine verilmiĢtir. Bu kapsamda, SPK tarafından 27.08.2011 tarih ve 28038 sayılı Resmi Gazete‟de yayımlanan Seri:V No:125 sayılı “Kaldıraçlı Alım Satım ĠĢlemleri ve Bu ĠĢlemleri GerçekleĢtirebilecek Kurumlara ĠliĢkin Esaslar Hakkında Tebliğ” (Seri:V No:125 sayılı Tebliğ) ile kaldıraçlı alım satım iĢlemlerine iliĢkin esaslar SPK tarafından düzenlenmiĢtir. Seri:V No:125 sayılı Tebliğ‟de kaldıraçlı alım satım iĢlemi “yatırılan teminat tutarı karĢılığında, her türlü döviz, mal, kıymetli maden ve Kurulca belirlenecek diğer varlıkların kaldıraçlı olarak elektronik ortamda alım satımı iĢlemleri” olarak tanımlanmıĢtır. Seri:V, No:125 sayılı Tebliğ‟in “Kapsam” baĢlıklı ikinci maddesi uyarınca kaldıraçlı alım satım iĢlemlerine iliĢkin olarak; a) MüĢterilerden gelen emirlerin doğrudan kabul edilmesi ve/veya gerçekleĢtirilmesi (piyasa yapıcılık), b) MüĢterilerden gelen emirlerin temsilci sıfatıyla kabul edilmesi ve bu emirlerin gerçekleĢtirilmek üzere baĢka kuruluĢlara yönlendirilmesi (iĢlem aracılığı), c) BaĢka bir kuruluĢun kaldıraçlı alım satım iĢlemlerine iliĢkin olarak sunduğu hizmetlerin yatırımcılara tanıtımı, sözleĢme akdedilmesine aracı olunması veya sözleĢme yapmak isteyen tarafların komisyon karĢılığında bir araya getirilmesi (tanıtım aracılığı), faaliyetleri düzenleme kapsamında alınmıĢtır. 31 Piyasa yapıcılığı faaliyeti2 kapsamında müĢterilerden gelen emirlerin doğrudan kabul edilmesi ve/veya gerçekleĢtirilmesi ve iĢlem aracılığı faaliyeti kapsamında müĢterilerden gelen emirlerin temsilci sıfatıyla kabul edilmesi ve bu emirlerin gerçekleĢtirilmek üzere baĢka kuruluĢlara yönlendirilmesi faaliyetleri münhasıran SPK tarafından yetkilendirilmiĢ sermaye piyasası aracı kurumlarınca yürütülebilecektir. Tanıtım aracılığı faaliyeti kapsamında baĢka bir kuruluĢun kaldıraçlı alım satım iĢlemlerine iliĢkin olarak sunduğu hizmetlerin yatırımcılara tanıtımı, sözleĢme akdedilmesine aracı olunması veya sözleĢme yapmak isteyen tarafların komisyon karĢılığında bir araya getirilmesi faaliyetleri ise münhasıran aracı kurumlar ve vadeli iĢlemler aracılık Ģirketleri tarafından yürütülebilecektir. Kaldıraçlı alım satım iĢlemlerinin barındırdığı risk dikkate alınarak SPK‟nın 26.06.1998 tarihli ve 23384 sayılı mükerrer Resmi Gazete'de yayımlananarak yürürlüğe giren Seri:V No:34 sayılı “Aracı Kurumların Sermayelerine ve Sermaye Yeterliliğine ĠliĢkin Esaslar Tebliği”nin “Asgari özsermaye yükümlülüğü” baĢlıklı 7 nci maddesiyle, aracı kurumların yürüttükleri diğer faaliyetler kapsamında tabi oldukları asgari özsermaye yükümlülüklerine ek olarak kaldıraçlı alım satım iĢlemlerinde, müĢterilerden gelen emirlerin doğrudan kabul edilmesi ve/veya gerçekleĢtirilmesi faaliyetini (piyasa yapıcılık) yürütmek istemeleri durumunda alım satım aracılığı faaliyeti için sahip olunması gereken özsermaye tutarının 10 katı kadar; müĢterilerden gelen emirlerin temsilci sıfatıyla kabul edilmesi ve bu emirlerin gerçekleĢtirilmek üzere baĢka kuruluĢlara yönlendirilmesi faaliyetini yürütmek istemeleri durumundaysa (iĢlem aracılığı) alım satım aracılığı faaliyeti için sahip olunması gereken özsermaye tutarının 3 katı kadar özsermaye bulundurmaları zorunlu tutulmuĢtur. 2 Piyasa yapıcılığında, yetkili kuruluş müşteri işlemlerine taraf olmaktadır. Yapılan foreks işleminde müşterinin kar etmesi durumunda yetkili kuruluş zarar etmekte, müşterinin zarar etmesi durumunda ise yetkili kuruluş kar etmektedir. 32 Kaldıraçlı alım satım iĢlemlerinin teminatlandırma yöntemlerindeki farklılıklar ve aracı kurumların bu iĢlemleri piyasa yapıcısı ve müĢterilerine karĢı taraf olarak gerçekleĢtirebildikleri de dikkate alınarak SPK‟nın 31.01.1992 tarihli ve 21128 sayılı Resmi Gazete'de yayımlananarak yürürlüğe giren Seri:XI No:7 sayılı Aracı Kurum Hesap Planı ve Planın Kullanım Esasları Hakkında Tebliğ‟de yapılan değiĢiklikle de, kaldıraçlı alım satım iĢlemlerinin muhasebeleĢtirilmesine yönelik olarak Aracı Kurum Hesap Planı revize edilmiĢtir. Hali hazırda SPK‟dan yetki belgesi alarak veya Seri:V, No:125 Tebliğiyle tanınan geçiĢ sürecinden yararlanarak kaldıraçlı alım satım iĢlemleri faaliyetini yürüten aracı kurumlarca Eylül 2011- ġubat 2012 döneminde gerçekleĢtirilen iĢlem hacimleri Grafik‟te gösterilmektedir. Grafik: Kaldıraçlı Alım Satım İşlemleri Aylar İtibarıyla Toplam İşlem Hacmi (TL) ĠKĠNCĠ BÖLÜM ARACI KURUMLARIN MUHASEBE SĠSTEMĠNĠN ĠġLEYĠġĠ Muhasebe sistemi oluĢturulmasına yönelik düzenlemelerin temel amacı, faaliyetlerin yürütülmesi ve kontrolü için doğru, zamanlı, güvenilir ve ilgili finansal bilginin üretilmesinin sağlanmasıdır. Bu amaçla kurulacak sistemde, iĢletme için finansal sonuçlar doğuran olay ve iĢlemlere iliĢkin verilerin toplanması, bu verilerin iĢletme ile ilgili olan belli baĢlı menfaat gruplarının ihtiyaç ve amaçlarını gözönünde bulundurarak kayıt, sınıflandırma ve analiz yoluyla iĢlenmesini, elde edilen sonuçların sistemli bir biçimde raporlar halinde ilgililere sunulmasını sağlamaktadır. Bu bölümde, aracı kurum muhasebe sistemlerinin temel unsurları niteliğinde belge kayıt düzenleri ve hesap planına iliĢkin düzenlemeler ele alınacaktır. 2.1. ARACI KURUM BELGE VE KAYIT DÜZENĠ Aracılık faaliyetinde belge ve kayıt düzeni, 31.01.1992 tarih ve 21128 sayılı Resmi Gazete‟de yayımlanan SPK‟nın Seri:V, No:6 sayılı “Aracılık Faaliyetinde Belge ve Kayıt Düzeni Hakkında Tebliği” (Seri:V, No:6 sayılı Tebliğ) ile düzenlenmiĢtir. Bu düzenlemelerin amacı aracı kuruluĢların aracılık faaliyetlerinde düzenleyecekleri belgeler ile muhasebe iĢlemlerinde uyacakları esasları belirlemektedir. Aracı kuruluĢlar, aracılık faaliyetlerine iliĢkin muhasebe kayıt ve iĢlemlerine dayanak teĢkil etmek üzere, bu Seri:V, No:6 sayılı Tebliğ‟de açıklanan form ve belgeleri eksiksiz olarak düzenlemek, saklamak ve menkul 34 kıymet iĢlemleri ile ilgili muhasebe kayıtlarını bir gün içinde yasal defterlerine iĢlemek zorundadırlar. Aracı kurumlar, Ģubelerinde yürüttükleri aracılık faaliyeti ile ilgili muhasebe kayıtlarını merkezlerinde veya Ģubelerinde tutarlar ve muhasebe hesaplarının iĢleyiĢinde, SPK‟nın aracı kurumların hesap planına iliĢkin düzenlemelerinde yer alan "AracıKurum Hesap Planı"nı esas alırlar. Aracı kurumların aracılık faaliyetlerine iliĢkin düzenlemelerinde belirtilen defter ve belgeler yanında aĢağıdaki belgelerin düzenlenmesi zorunludur. a) Nakit Alındı-Ödendi Belgesi: MüĢterilerden tahsilat yapıldığında "Nakit Alındı Belgesi", müĢterilere ödeme yapıldığında "Nakit Ödendi Belgesi" düzenlenir. Müteselsil sıra numarası izleyen bu belgelerin en az iki örnek olarak düzenlenmesi, nakit alındı belgesinin müĢteriye imzalatılması ve belgelerin imzalı birer örneğinin müĢteriye verilmesi gerekir. b) ĠĢlem Sonuç Formu: Yapılan alım satımların, verilen hizmetlerin ve bunlar için alınan paraların mahiyetini göstermek üzere müteselsil numaralı "ĠĢlem Sonuç Formu" düzenlenir. c) Hesap Ekstresi: Aylık dönemler itibarıyla ilgili dönemi izleyen yedi iĢgünü içinde aracı kurum tarafından, müĢterinin adresine esas olarak taahhütlü posta veya özel kurye aracılığıyla gönderilen, borç, alacak ve bakiye bilgilerini ihtiva eden bildirimini ifade eder3. 3 Aracı kuruluşlar, hesap ekstresini müşterinin yazılı talebi üzerine; müşteri tarafından beyan edilecek elektronik posta adresine elektronik ortamda gönderilebilir ya da müşterilerinden borsaya iletilmek üzere elektronik ortamda emir kabul eden aracı kurumlar tarafından müşterilerin ekstrelerine elektronik ortamda erişimine imkân sağlanabilir. Hesap ekstresinin elektronik ortamda gönderildiğine veya elektronik ortamda ekstreye erişim sağlandığına ilişkin ispat yükü aracı kuruluşa aittir. Ayrıca, ilgili dönem içinde herhangi bir işlem yapmayan müşteriler ile hesap ekstresi gönderilmemesi hususunda münhasıran sözleşme imzalanan müşterilere anılan belge gönderilmeyebilir. 35 d) Menkul Kıymet GiriĢ-ÇıkıĢ FiĢi: MüĢterilere veya aracı kuruluĢlara ait menkul kıymetlerin aracı kuruluĢ menkul kıymet kasasına fiziken giriĢ ve çıkıĢlarında düzenlenir ve belgelerin imzalı bir örneği müĢterilere verilir. e) MüĢteri Emri Formu (ordino): Üzerinde, müĢterinin alım/satım emirlerini, menkul kıymet tanımını, iĢlemin türünü (alım/satım), miktarını, fiyatını, emrin geçerlilik süresini, müĢteri hesap numarasını ve adını taĢıyan formu ifade eder. f) Seans Takip Formu: Yatırımcı tarafından seans öncesinde, seans sırasında ve seans sonrasında aracı kuruma iletilen emirlerin müteselsil sıra numarası ile kaydedildiği belgeleri gösterir. g) ĠĢlem Dağıtım Listesi (Menkul Kıymet ve MüĢteri Ġtibariyle):Menkul kıymet alım sürecinde gerçekleĢen ve gerçekleĢmeyen iĢlemlerin müĢteri bazında ve menkul kıymet bazında takibinin gerçekleĢtiği tablolardır. Aracı kuruluĢların sermaye piyasası faaliyetleri dolayısıyla aldıkları ve yaptıkları her türlü yazıĢma, sözleĢme, taahhüt, kefalet, diğer teminat senetleri ve mahkeme ilanları gibi belgeler ile kimlik tespiti amacıyla alınan ya da düzenlenen belgeleri, vekaletnameleri ve müĢteri tanıma kuralı çerçevesinde düzenlenen belgeleri düzenli ve tasnif edilmiĢ bir biçimde saklamaları zorunludur. GerçekleĢip gerçekleĢmemesine bakılmaksızın müĢteri emirlerine iliĢkin tüm "MüĢteri Emri Formları", elektronik ortamda alınan emirlere iliĢkin belgeler ile faks kayıtları ve internet de dâhil olmak üzere elektronik ortamda alınan müĢteri emirlerine iliĢkin elektronik kayıtlar düzenleme tarihinden itibaren 5 yıl süreyle saklanır. Sözlü emirlerde iliĢkin ses kayıtları emir tarihinden sonra gelen takvim yılı baĢından itibaren 2 sene süreyle saklanır. Saklanması gereken belge ve kayıtlardan ihtilaflı olanların yukarıda belirtilen 36 süre ile kayıtlı olmaksızın ihtilaf sonuçlanıncaya kadar muhafazası zorunludur. Aracı kuruluĢlar, aracılık faaliyetlerinin yürütülmesi sırasında her müĢteri için ayrı bir hesap numarası verir ve bu numara müĢteri ile ilgili her türlü iĢlem ve alt hesaplarda kullanılır. Hesap sahibi müĢterilerin çerçeve sözleĢmelerinde yer alan adres bilgilerindeki değiĢikliklerin aracı kuruluĢlar tarafından öğrenilmesini müteakip keyfiyetin derhal yetkili takas ve saklama kuruluĢu ve/veya Merkezi Kayıt KuruluĢuna bildirilmesi zorunludur. Halka arz iĢlemleri nedeniyle talepte bulunanlara hesap açılması zorunlu değildir. MüĢteri kimliğinin belge ve kayıtlarda yer alması gerekmez, ancak müĢteri kimliğinin belge ve kayıtlarda gösterilmesine iliĢkin diğer mevzuat hükümleri saklıdır. Ġstenildiğinde hesap numarası sahibi müĢterilerin kimlik bilgileri ve adresi aracı kuruluĢça Kurula veya Kurulca görevlendirilenlere ibraz edilir. Aracı kuruluĢlar, hesap numarası verdikleri müĢterilerinin kimlik bilgilerinin doğruluğundan sorumludurlar. Tutulması zorunlu olan tüm belge ve kayıtlarda, silinemez yazı araçlarının kullanılması, silinti ve kazıntı yapılmaması; düzeltmelerin yanlıĢ kaydın görülmesine engel olmayacak tarzda yapılması, boĢ satır bırakılmaması zorunludur. Bunun yanında, aracı kuruluĢların türev araçların alım satımına aracılık faaliyetlerinde düzenleyecekleri belgeler ve kayıt düzeni ise, SPK‟nın 27.08.2001 tarihli ve 24506 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Seri V, No:51 sayılı “Aracı KuruluĢların Türev Araçların Alım Satımına Aracılık Faaliyetlerinde Düzenleyecekleri Belgeler ve Kayıt Düzeni Hakkında Tebliğ”de yer almaktadır. 37 2.2. ARACI KURUM HESAP PLANI Muhasebe sisteminin üretmiĢ olduğu bilgilerin sistematik bir Ģekilde hazırlanabilmesi ve ilgililere sunulması hesap planları yardımıyla olmaktadır. Hesap planı iĢletmenin faaliyette bulunduğu sektörün ihtiyaçlarına cevap verecek Ģekilde oluĢturulmalıdır (Yalkın:2005,114). SPK tarafından SPKn‟nun 16 ve 22 nci maddeleri4 uyarınca, SPKn kapsamına giren aracı kurumların düzenlemek ve yayımlamak zorunda oldukları mali tabloların sağlıklı karĢılaĢtırma ve tahliller yapılmasına elveriĢli genel kabul görmüĢ muhasebe ilkelerine uygun Ģekilde düzenlemelerini sağlayarak, mali durumlarının güvenilir bir Ģekilde izlenebilmesine imkan hazırlamak amacıyla aracı kurumların özellik arz eden faaliyetleri göz önüne alınarak SPK tarafından 31.01.1992 tarih ve 21128 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Seri:XI, No:7 sayılı "Aracı Kurum Hesap Planı ve Planın Kullanım Esasları Hakkında Tebliğ" (Seri:XI, No:7 sayılı Tebliğ) yürürlüğe konulmuĢtur. Seri:XI, No:7 sayılı Tebliğ, 01.03.1995 tarih ve 22217 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Seri:XI, No:12 sayılı Tebliğ, 27.08.2001 tarih ve 24506 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Seri:XI, No:18 sayılı Tebliğ ve 16.01.2010 tarih ve 27464 sayılı Resmi Gazete‟de yayımlanan Seri: XI, No: 30 sayılı Tebliğler ile değiĢikliğe uğramıĢtır. Seri:XI, No:12 sayılı Tebliğ ile aracı kurumların kredili iĢlemleri, ödünç iĢlemleri ve açığa satıĢ iĢlemlerine iliĢkin hesaplar eklenmiĢtir. Seri:XI, No:18 sayılı Tebliğ ile, Seri:XI, No:7 4 Sermaye Piyasası Kanunu'nun 16 ncı maddesinin ilk fıkrasında "İhraçcılar ve sermaye piyasası kurumları, konsolide olanlar dahil kamuya açıklanacak veya gerektiğinde Kurulca istenecek mali tablo, rapor ve bilgileri tespit olunacak şekil ve esaslara, genel kabul görmüş muhasebe kavram ilke ve standartlarına uymak suretiyle düzenlemek zorundadırlar." ifadesi yer almaktadır. Sermaye Piyasası Kanunu'nun 22 nci maddesinin (e) bendinde de, kamunun zamanında yeterli ve doğru olarak aydınlatılmasını sağlamak amacıyla, genel ve özel nitelikte karar almanın ve her türlü mali tablo ve raporlar ile bunların bağımsız denetimlerinin, sermaye piyasası araçlarının halka arzında yayımlanacak izahname ve sirkülerin ve araçların değerini etkileyebilecek önemli bilgilerin kapsamını, standartlarını ve ilan esaslarını tespit etmenin ve bu konularda tebliğler yayımlamanın Sermaye Piyasası Kurulu'nun başlıca görev ve yetkileri arasında olduğu düzenlenmiştir. 38 Tebliğinin ekinde yer alan Aracı Kurum Hesap Planı‟ndaki hesap numaraları 10 katsayısı ile çarpılarak yeniden düzenlenmiĢ ve Seri:XI, No:19 "Vadeli ĠĢlem ve Opsiyon SözleĢmelerinin Muhasebesine ĠliĢkin Usul ve Esaslar Hakkında Tebliğ"ine uygun olarak, Seri:XI, No:7 Tebliğinin ekinde yer alan hesap planına aracı kurumların yapacakları vadeli iĢlem ve opsiyon sözleĢmelerinde kullanmaları gereken hesap kalemleri eklenmiĢtir. Bu geliĢmeleri takiben, Seri: XI, No: 30 sayılı Tebliğ ile SPK tarafından 21.01.2009 tarihli ve 27295 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Seri:III, No:37 sayılı “Aracı KuruluĢ Varantlarının Kurul Kaydına Alınmasına ve Alım Satım ĠĢlemlerine ĠliĢkin Esaslar Tebliğinde DeğiĢiklik Yapılmasına Dair Tebliğ"in yayımlanmasına paralel aracı kuruluĢ varantlarına iliĢkin hesaplar eklenmiĢtir. Son olarak Seri: XI, No: 33 sayılı Tebliğ ile Seri:V, No:125 sayılı “Kaldıraçlı GerçekleĢtirebilecek Alım Kurumlara Satım ĠliĢkin ĠĢlemleri Esaslar ve Bu ĠĢlemleri Hakkında Tebliğ"in yayımlanmasına paralel olarak aracı kurum hesap planına ilgili hesaplar eklenmiĢtir. 2.2.1. Aracı Kurum Hesap Planının Özellikleri Seri:XI, No:7 sayılı Tebliğ‟in "Hesap Planı ve Kullanılması" baĢlıklı 3 üncü maddesinde; "Aracı kurumların Kanun'un 16 ncı, 22 nci maddeleri gereğince düzenlemek zorunda oldukları, şekil ve içerikleri Kurul'un Seri:XI, No:1 Tebliğinde5 belirlenen mali tabloların hazırlanmasında dayanak teşkil eden hesapların işleyişinde bu Tebliğ'in ekinde yer alan hesap planına uyulur. Aracı kurumun, hesap planının genel bütünlüğünü bozmamak bakımından ana hesapların numaralarını değiştirmemesi gerekir. 5 Aracı kurumlar 01.01.2008 tarihi ve sonrasında başlayan hesap dönemlerine ait ilk ara dönem finansal raporlardan itibaren geçerli olmak üzere 9/4/2008 tarihli ve 26842 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Sermaye Piyasasında Finansal Raporlamaya İlişkin Esaslar Tebliği”ne tabi olmuşlardır. 39 Yardımcı defterlerde yer alacak tali hesaplar, aracı kurumun ihtiyacına göre, desimal sistemi kullanılarak ve gerektiğinde daha alt hesaplar açılarak tutulabilir. Ancak bu durumda ana hesabın Aracı Kurum Hesap Planında öngörülen içeriğini değiştirecek şekilde alt hesaplar açılmamalıdır. Aracı kurumlar bu Tebliğ uyarınca, tutacakları hesaplarında ayrıca, vergi mevzuatının ilgili hükümlerine de uymak zorundadırlar. Vergi mevzuatının bu Tebliğ'de belirlenen uygulamalardan farklı uygulamalara yer verdiği durumlarda, işletmelerin söz konusu mevzuat çerçevesinde gerekli düzeltmeleri yapmaları kendi sorumlulukları içerisindedir." ifadeleri yer almaktadır. Madde lafzından aracı kurumların ihtiyaçlarına göre hesap açmalarına olanak tanımak amacıyla Aracı Kurum Hesap Planının esnek bir yapıda düzenlendiği anlaĢılmaktadır. Aracı Kurum Hesap Planı aĢağıda belirtilen hesap sınıfları ve hesap gruplarından oluĢmaktadır: I. DÖNEN VARLIKLAR: Hesap planının bu bölümünde Hazır Değerler, Menkul Kıymetler, Kısa Vadeli Ticari Alacaklar, Diğer Kısa Vadeli Alacaklar, Takas ve Saklama Merkezi, Verilen Avanslar ve Diğer Dönen Varlıklar bulunmaktadır. II. DURAN VARLIKLAR: Bu bölümde, Uzun Vadeli Ticari Alacaklar, Diğer Uzun Vadeli Alacaklar, Finansal Duran Varlıklar, Maddi Duran Varlıklar, Maddi Duran Varlıklar Amortismanı, Maddi Olmayan Duran Varlıklar, Maddi Olmayan Duran Varlıklar Ġtfa Payları ve Diğer Duran Varlıklar yer almaktadır. III. KISA VADELĠ BORÇLAR: Hesap planının bu bölümünde Finansal Borçlar, Ticari Borçlar, Diğer Kısa Vadeli Borçlar, Alınan Avanslar ve Borç ve Gider KarĢılıkları bulunmaktadır. 40 IV. UZUN VADELĠ BORÇLAR: Kısa vadeli borçlara paralel olarak aynı hesap gruplarının uzun vadeli olanları yer almaktadır. Buna ek olarak özkaynaklar ile ilgili hesaplarda yer almaktadır. V. SONUÇ HESAPLARI: Hesap planının sonuç hesapları bölümü, Esas Faaliyetle Ġlgili Sonuç Hesaplarını, Diğer Faaliyetlerden Gelirler ve Karları, Finansman Giderlerini, Olağanüstü Gelirler ve Karları, Olağanüstü Giderler ve Zararları içermektedir. VI. GEÇĠCĠ HESAPLAR6: Bu bölümde özellikle müĢteriler adına yapılan menkul alıĢ ve satıĢ iĢlemler sonucunda ortaya çıkan hesaplar yer almaktadır. Bu hesaplar geçici nitelik taĢır, alım satım sürecinde köprü görevini görürler. Bu bölümde müĢteriler adına hisse senedi, finansman bonosu, devlet tahvili, gelir ortaklığı senedi gibi kıymetlerin alıĢ ve satıĢ süreci takip edilir. VII. MENKUL KIYMETLER NAZIM HESAPLARI: Aracı kurumlara iliĢkin olarak diğer kuruluĢlardan farklı olarak ortaya çıkan en önemli farklılıklar nazım hesapların kullanımında ortaya çıkmaktadır. MüĢterilerin adına menkul kıymet alımlarına aracılık esnasında emanet olarak ortaya çıkan hesaplar bu bölümde dikkate alınmaktadır. Seri:XI, No:7 sayılı Tebliğ‟de, hesap kodlanmasında desimal sistemle karıĢık numara blokları sisteminin kullanıldığı, ara hesaplara kod verilmediği, ara hesapların (-) iĢaretiyle belirlendiğini görülmektedir. 6 Aracı Kurum Hesap Planında yer almakla beraber, 6 nolu hesap sınıflarında yer alan hesapların fonksiyonları, Seri:V, No:20 sayılı Tebliğ ile Seri:V, No:6 sayılı Tebliğ'de yapılan açıklama değişikliği sonucunda kendiliğinden ortadan kalkmıştır. Diğer şirketlerden farklı olarak aracı kurumlar tarafından direkt gelir ve gider hesaplarında muhasebeleştirme yapılmaktadır. 41 2.2.2. Aracı Kurum Hesap Planında Özellik Arz Eden Hesaplar Aracı kurumların faaliyetleri dikkate alınarak Aracı Kurum Hesap Planında yer verilen ve diğer iĢletmelerden farklılık arz eden hesapların önemli görülenleri aĢağıda açıklanmaktadır. 2.2.2.1.MüĢteriler Hesabı Aracı kurumların bir hizmet iĢletmesi olmaları ve müĢterileri nam ve hesabına veya kendi namına müĢteri hesabına sermaye piyasası araçlarının alıĢ satıĢını yapmaları nedeniyle, alıĢ için tahsil ettikleri tutarlar ile satıĢ için borçlu oldukları tutarların izlendiği bir hesaba ihtiyaç duyulmuĢtur. Bu amaçla Aracı Kurum Hesap Planında “Kısa Vadeli Ticari Alacaklar” hesap sınıfının altında “MüĢteriler” hesabına yer verilmiĢtir. MüĢterinin hesap açmak amacıyla para yatırması ya da menkul kıymet satıĢ iĢlemlerinde gerçekleĢen satıĢların parasal tutarı hesaba alacak, menkul kıymet alıĢ iĢlemlerinde gerçekleĢen alıĢların parasal tutarları ise hesaba borç kaydedilir. Kurtaj ücretleri nakden tahsil edilebileceği gibi müĢteri hesabına borç olarak kaydedilebilir. Aracı kurumların gün bazında hangi müĢterisinden alacaklı hangi müĢterisine borçlu olduğu ve tutarlarının ayrı ayrı takip edilmesi gerekmektedir. Zira SPK‟nın Seri:V, No:6 sayılı “Aracılık Faaliyetinde Belge ve Kayıt Düzeni Hakkında Tebliği” çerçevesinde genel olarak menkul kıymet alıĢ/satıĢ iĢlemlerinin kaydedilmesinde iĢlem tarihi esas alınmakta, ancak alıĢ/satıĢ iĢlemlerinden kaynaklanan yükümlülükler takas tarihi itibariyle yerine getirilmektedir. Bu itibarla, aracı kurumlarca muhasebe sistemi içerisinde söz konusu hesabın alacak ve borç bakiyesi netleĢtirilmemekte kamuya açıklanan bilançolarda “Kısa Vadeli Ticari Alacaklar” hesap sınıfının altında “MüĢterilerden Alacaklar”, “Kısa Vadeli Ticari Borçlar” hesap sınıfının altında da “MüĢterilerden Borçlar” hesabına yer verildiği görülmektedir. 42 “MüĢterilerden Alacaklar” bakiyesi müĢterilerin menkul kıymet alımlarından kaynaklanan parasal yükümlülüklerini gösterirken, “MüĢterilere Borçlar” hesabı ise aracı kurumun müĢterilere parasal yükümlülüklerini göstermektedir. 2.2.2.2.Takas Merkezi Hesabı ĠMKB Takas ve Saklama Bankası A.ġ. (Takasbank), ĠMKB ve VOB bünyesinde gerçekleĢen iĢlemlerin nakit ve menkul kıymet takasını sonuçlandırmak üzere yetkilendirilmiĢ merkezi takas kuruluĢudur. Aracı kurumların borsada alım satım iĢlemlerinden doğan menkul kıymet teslim etme ve teslim alma taahhütleri ile alım satıma konu olan menkul kıymet karĢılığındaki ödeme taahhütleri Takasbank aracılığıyla hesaben sonuçlandırılır. Bu amaçla ödeme taahhütlerinin izlenebilmesini teminen Aracı Kurum Hesap Planın‟da “Dönen Varlıklar” hesap sınıfı altında “Takas ve Saklama7 Merkezi” hesabı altında “Takas Merkezi” hesabına yer verilmiĢtir. MüĢteri veya aracı kurumun kendi hesabına menkul kıymet satıĢı gerçekleĢtiğinde satıĢın parasal tutarı “Takas Merkezi” hesabına borç, tersi durumda da alacak kaydedilir. Takas Merkezi hesabının takas tarihi itibariyle "0" bakiye vermesi gerekmekte olup, aksi takdirde aracı kurumun Takasbank'a karĢı olan nakit yükümlülüğünü yerine getiremediği ve temerrütte düĢtüğü anlaĢılmaktadır. Aracı Kurum Hesap Planı‟nda benzer Ģekilde ayrıca SPK‟nın Seri:V, No:51 sayılı “Aracı KuruluĢların Türev Araçların Alım Satımına Aracılık Faaliyetlerinde Düzenleyecekleri Belgeler ve Kayıt Düzeni Hakkında Tebliği” hükümleri çerçevesinde “Takas ve Saklama Merkezi” hesabı altında ayrıca “Vadeli iĢlem ve Opsiyon sözleĢmeleri Takas Merkezleri (Portföy)” ve “Vadeli 7 Menkul kıymetlerin kayden saklanması Merkezi Kayıt Kuruluşu A.Ş. tarafından yapılmakta olup, İMKB üyeleri, ihraççı şirketler ve kurumsal yatırımcılara yönelik fiziksel saklama hizmetinin Takasbank tarafından verilmesine devam edilmektedir. 43 ĠĢlem ve Opsiyon SözleĢmeleri Takas Merkezleri (MüĢteri)” hesaplarına yer verilmiĢtir. Bu hesapların ne Ģekilde kullanılması gerektiği hususu Seri:V, No:51 sayılı Tebliğ‟de detaylı olarak düzenlenmiĢtir. Buna göre; vadeli iĢlem veya opsiyon piyasalarında açık pozisyon (uzun yada kısa pozisyon tutulması bir baĢka deyiĢle vadeli iĢlem veya opsiyon sözleĢmesi alınması veya satılması) nedeniyle müĢteri için takas kurumuna verilen nakit teminatlar, “Vadeli ĠĢlem ve Opsiyon SözleĢmeleri Takas Merkezleri (MüĢteri)” hesabının borç kısmında sözleĢmelerin takasını gerçekleĢtiren kurumlar veya takas üyesi aracı kuruluĢ bazında söz konusu sözleĢmeler itibarıyla, “Ticari Borçlar” hesap sınıfı içerisinde “Vadeli ĠĢlem ve Opsiyon SözleĢmelerinden Alacaklılar (MüĢteri Teminatları, Primler, Kar ve Zarar)” hesabının alacak kısmında müĢteriler bazında sözleĢmeler itibarıyla izlenir. Vadeli iĢlem sözleĢmelerinde müĢteriye ait açık pozisyonların piyasaya göre değerlemeye tabi tutulması sonucunda oluĢan değerleme farkları, “Vadeli ĠĢlem ve Opsiyon SözleĢmeleri Takas Merkezleri (MüĢteri)” hesabıyla sözleĢmelerin takasını gerçekleĢtiren kurumlar veya takas üyesi aracı kuruluĢ bazında ve sözleĢmeler itibarıyla kaydedilerek, “Vadeli ĠĢlem ve Opsiyon SözleĢmelerinden Alacaklılar (MüĢteri Teminatları, Primler, Kar ve Zarar)” hesabıyla müĢteriler bazında sözleĢmeler itibarıyla iliĢkilendirilir. SözleĢmelerin vade sonunun gelmesi veya ters iĢlem sonucu açık pozisyonların kapatılması halinde, bu hesaptaki tutarlar, müĢteriler hesabı ile iliĢkilendirilir. Aracı kurumun kendi hesabına iĢlemleri dolayısıyla verilen nakit teminatlar ise “Vadeli ĠĢlem ve Opsiyon SözleĢmeleri Takas Merkezleri (Portföy)” hesabında sözleĢmelerin takasını gerçekleĢtiren kurumlar veya takas üyesi aracı kuruluĢ bazında sözleĢmeler itibarıyla izlenir. Vadeli iĢlem sözleĢmelerinde aracı kuruluĢun kendi portföyüne ait açık pozisyonların piyasaya göre değerlemeye tabi tutulması sonucunda oluĢan değer artıĢ ve 44 azalıĢları da, “Vadeli ĠĢlem ve Opsiyon SözleĢmeleri Takas Merkezleri (Portföy)” hesabıyla sözleĢmelerin takasını gerçekleĢtiren kurumlar veya takas üyesi aracı kuruluĢ bazında sözleĢmeler itibarıyla ve “Türev Piyasa ĠĢlemleri Değerleme Farkları” hesabıyla sözleĢmeler bazında iliĢkilendirilir. Aracı kurum tarafından müĢteriler için takas kurumuna ödenen opsiyon primleri, “Vadeli ĠĢlem ve Opsiyon SözleĢmeleri Takas Merkezleri (MüĢteri)” hesabı altında sözleĢmelerin takasını gerçekleĢtiren kurumlar veya takas üyesi aracı kuruluĢ bazında, söz konusu sözleĢmeler itibarıyla borç olarak izlenir. Alım veya satım opsiyon sözleĢmelerinin müĢteri için satılması neticesinde tahsil edilen primler, “Vadeli ĠĢlem ve Opsiyon SözleĢmeleri Takas Merkezleri (MüĢteri)” hesabına sözleĢmelerin takasını gerçekleĢtiren kurumlar veya takas üyesi aracı kuruluĢ bazında ve söz konusu sözleĢmeler itibarıyla alacak, müĢteriye ödenmesi durumunda ise “Vadeli ĠĢlem ve Opsiyon SözleĢmelerinden Alacaklılar (MüĢteri Teminatları, Primler, Kar ve Zarar)” hesabına müĢteriler bazında sözleĢmeler itibarıyla borç yazılır. Aracı kuruluĢun kendi portföyü için ödediği opsiyon primleri “Vadeli ĠĢlem ve Opsiyon SözleĢmeleri Takas Merkezleri (Portföy)” hesabına sözleĢmelerin takasını gerçekleĢtiren kurumlar veya takas üyesi aracı kuruluĢ bazında sözleĢmeler itibarıyla borç verilir. Tahsil edilen primlerde “Vadeli ĠĢlem ve Opsiyon SözleĢmeleri Takas Merkezleri (Portföy)” hesabına sözleĢmelerin takasını gerçekleĢtiren kurumlar veya takas üyesi aracı kuruluĢ bazında, sözleĢmeler itibarıyla alacak olarak izlenir. Opsiyon sözleĢmelerinin piyasaya göre değerlemeye tabi tutulması halinde oluĢan farklar da yine aracı kurum portföyüne veya müĢteri adına olmasına bağlı olarak “Vadeli ĠĢlem ve Opsiyon SözleĢmeleri Takas Merkezleri (Portföy)” ve “Vadeli ĠĢlem ve Opsiyon SözleĢmeleri Takas Merkezleri (MüĢteri)” hesapları kullanılarak muhasebeleĢtirilmektedir. 45 2.2.2.3.Nazım Hesaplar “Nazım hesaplar” aracı kurum hesap planında çok detaylı olarak hazırlanmıĢ bir hesap grubudur. Aracı kurum faaliyetlerinin ve kullanılan sermaye piyasası araçlarının çeĢitliliği sebebiyle çok sayıda nazım hesaba ihtiyaç duyulmuĢtur. Bu grupta yer alan “Dağıtıma Tabi Tutulacak Menkul Kıymetlerle Ġlgili Nazım Hesaplar” aracı kurumların örgütlenme Ģekline göre menkul kıymetlerin bölüm, Ģube bazında dağıtımı amacıyla kullanılmaktadırlar. Günümüzde geliĢen bilgisayar altyapısı sayesinde bu hesapların kullanımına olan ihtiyaç ortadan kalkmıĢtır (Yanık:2007,223) “Emanet Menkul Kıymetler Ġlgili Nazım Hesaplar” ise menkul kıymetlerin alıĢ ve satıĢları sırasında nominal değerleri üzerinden ve fiziksel olarak bulundukları yer bakımından takiplerinin yapılabilmesi amacıyla kullanılmaktadır (Yanık:2007,48) . Diğerleri ise halka arz, türev piyasalara iliĢkin teminatlar, repo ters repo taahhütlerinin takibine yönelik olarak kullanılmaktadır. 2.2.2.4.Kredi Hesabı Kredili menkul kıymet ĠĢlemleri, bir aracı kurum nezdinde müĢteri adına kredi hesabı açılması koĢulu ile müĢteri ve aracı kurum arasında yapılacak sözleĢme hükümleri çerçevesinde menkul kıymet alınmasını, açığa satıĢ8 iĢlemi ise sahip olunmayan sermaye piyasası araçlarının satılmasını ya da satıĢına iliĢkin emrin verilmesini ifade eder. SatıĢa iliĢkin takas yükümlülüğünün ödünç alınan sermaye piyasası araçları ile yerine getirilmesi de açığa satıĢ sayılır. 8 Açığa satış işlemlerinde yatırımcılar satışa konu sermaye piyasası aracının değer kaybedeceği varsayımı ile hareket ederek, yüksek olduğu düşünülen fiyat seviyesinden satışı gerçekleştirmekte ve ve daha sonra fiyatın düşmesi ile satılan aracı daha düşük fiyattan satın alıp aradaki fiyat farkından kazanç elde etmektedirler (Kesici:2011,69). 46 SPK‟nın 14.07.2003 tarihli ve 25168 sayılı Resmi Gazete‟de yayımlanan Seri:V, No:65 sayılı "Sermaye Piyasası Araçlarının Kredili Alım, Açığa SatıĢ ve Ödünç Alma ve Verme ĠĢlemleri Hakkında Tebliği"nin “Yetkili KuruluĢlar” baĢlıklı 4 üncü maddesinde, alım satıma aracılık yetki belgesine sahip aracı kurumların Kurul'dan ayrıca izin almaksızın sermaye piyasası araçlarının kredili alım, açığa satıĢ ve ödünç alma ve verme iĢlemlerini yapabilecekleri düzenlenmiĢtir. Kredili ve açığa satıĢa konu olabilecek menkul kıymetler ise ĠMKB tarafından Gözaltı Pazarı hariç tutularak ĠMKB Pazarları‟nda iĢlem gören tüm hisse senetlerini ve borsa yatırım fonlarını kapsayacak Ģekilde belirlenmektedir. Ancak, SPK‟nın 23.07.2010 tarih ve 21/657 sayılı kararı gereği oluĢturulan ve ĠMKB tarafından duyurularak 01.09.2010 tarihinden itibaren uygulamaya alınan A, B ve C sınıflandırması kapsamında halka açık piyasa değeri için alt ve üst sınır belirlenmeksizin Gözaltı Pazarı‟nda iĢlem gören paylar C listesi kapsamında değerlendirilmekte, B ve C listelerinde yer alan hisse senetleri, kredili iĢleme ve açığa satıĢ iĢlemine konu olamamaktadırlar. Seri:V, No:65 sayılı Tebliğ‟in “Kredi Hesabı ve Hesapların Ayrılması” baĢlıklı 10 uncu maddesinde, aracı kuruluĢların sermaye piyasası araçlarının kredili alımı ve açığa satıĢ iĢlemlerinde bulunacak gerçek veya tüzel kiĢiler adına "Kredi Hesabı" açmak zorunda oldukları ve kredi hesabının, müĢterinin aracı kuruluĢta bulunan diğer hesaplarından ayrı olarak iĢlemesi ve izlenmesinin esas olduğu ifade edilmiĢtir. Kredili alım ve açığa satıĢ iĢlemlerinin aynı anda olması halinde her iki iĢlem türü için de ayrı hesap açılması gerekmektedir. Bu çerçevede, aracı kurumların kredili menkul kıymet ve açığa satıĢ iĢleminde bulunacak müĢterilerinin iĢlemlerinin izlenmesi amacıyla hesap planlarında Kısa Vadeli Ticari Alacaklar hesap sınıfı içerisinde "Kredi Hesabı"na yer verilmiĢtir. 47 Kredi Hesabının iĢleyiĢi ile ilgili olarak; Seri: V, No: 6 sayılı Tebliğ‟in “Kredili Menkul Kıymet ĠĢlemlerinin MuhasebeleĢtirilmesi” baĢlıklı 27 nci maddesinde aĢağıda yer verilen hükümler yer almaktadır. a) Kredili menkul kıymet iĢlemine iliĢkin özkaynağı müĢteri tarafından nakit olarak yatırılması halinde alınan parasal tutarlar “Kasa Hesabı”na borç (komisyon+vergiler dahil), “Kredi Hesabı-Kredili Özkaynakları Hesabı”na alacak kaydedilir. MüĢterilerin Nakit Özkaynağın menkul kıymet olarak yatırılması halinde, alınan menkul kıymetlerin nominal tutarları “Kredili MüĢterilerin Menkul Kıymet Özkaynakları-Saklama Merkezi ”na menkul kıymetler itibariyle borç, “Kredi MüĢterilerin Menkul Kıymet Özkaynaklarından Alacaklılar Hesabı”na müĢteriler bazında menkul kıymetler itibariyle alacak kaydedilir. Seri:V, No:65 sayılı Tebliğ‟in “Sermaye piyasası araçlarının kredili alımıiĢlemlerinde özkaynak ve özkaynağın korunması” baĢlıklı 17 nci maddesi uyarınca müĢterinin iĢlemin baĢlangıcında asgari %50 oranında özkaynak yatırması gerekmekte olup, özkaynak kredili olarak satın alınacak sermaye piyasası araçlarının cari piyasa değeri kadar nakit veya menkul kıymetin peĢin olarak yatırılmasını ifade etmektedir. Seri:V, No:65 sayılı Tebliğ‟in “Sermaye piyasası araçlarının değerlemesi” baĢlıklı 13 üncü maddesinde ise menkul kıymetlerin cari piyasa değerinin ne Ģekilde belirleneceği düzenlenmiĢ olup, kredi hesabında bulunan sermaye piyasası aracının değerlemesinde sermaye piyasası aracının alımının yapıldığı günde sermaye piyasası aracının alıĢ fiyatı ve, takip eden günlerde sermaye piyasası aracının bir önceki seansının ağırlıklı ortalama fiyatının, sermaye piyasası aracına ait bir önceki seansta iĢlemin olmaması ve ağırlıklı ortalama fiyatının elde edilememesi durumunda, en son seansa ait en iyi alıĢ ve en iyi satıĢ fiyatlı emirlerin aritmetik ortalamasının kullanılmasının esas olduğu belirtilmiĢtir. Yatırım fonu katılma belgeleri ise; 48 gün sonunda fon kurucusu tarafından açıklanan alıĢ fiyatları üzerinden değerlenir. Özkaynak olarak verilen konvertibl dövizler ise, varsa borsalarda ve teĢkilatlanmıĢ diğer piyasalarda oluĢan fiyatlar, fiyatların bulunmaması halinde Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası tarafından ilan edilen döviz alıĢ kurları üzerinden değerlemeye tabi tutulur. DĠBS‟lere iliĢkin değerleme ise SPK‟nın aracı kurumların sermayelerine ve sermaye yeterliliğine iliĢkin düzenlemelerinde yer alan değerleme ilkeleri çerçevesinde yapılır. b) Kredili menkul kıymet alımlarının parasal tutarları alım-satım sözleĢmeleri ve iĢlem dağıtım tablolarına uygun olarak “Kredi Hesabı-Kredili MüĢteriler Hesabı”na ilgili müĢteri bazında borç, “Takas Merkezi Hesabı”na alacak kaydedilir. c) Kredili menkul kıymet alımlarının nominal tutarları, “Kredili MüĢterilerin Emanet Hisse Senetleri-Takas Merkezi Hesabı”na hisse senetleri itibariyle borç, “Kredili MüĢterilerin Emanet Hisse Senetlerinden Alacaklılar” hesabına müĢteriler bazında, hisse senetleri itibariyle alacak kaydedilir. Yine “Kredi” hesabı ile ilgili olarak; Seri: V, No: 6 sayılı Tebliğ‟ in “Açığa SatıĢ ve Menkul Kıymetlerin Ödünç Alınması ĠĢlemlerinin MuhasebeleĢtirilmesi” baĢlıklı 28 inci maddesi uyarınca açığa satıĢ ve menkul kıymetlerin ödünç alınması iĢlemleri aĢağıdaki Ģekilde muhasebeleĢtirilir: a) Açığa satıĢ iĢlemlerine iliĢkin özkaynağın müĢteri tarafından nakit olarak yatırılması halinde, alınan parasal tutarlar “Kasa Hesabı”na borç, “Kredi Hesabı-Açığa SatıĢ MüĢterileri Nakit Özkaynakları Hesabı”na müĢteriler bazında alacak kaydedilir. 49 Özkaynağın menkul kıymet olarak yatırılması halinde, alınan menkul kıymetlerin nominal tutarları “Açığa SatıĢ MüĢterileri Menkul Kıymet Özkaynakları-Saklama Merkezi ”na menkul kıymetler itibariyle borç, “Açığa SatıĢ MüĢterileri Menkul Kıymet Özkaynaklarından Alacaklılar Hesabı”na müĢteriler bazında, menkul kıymetler itibariyle alacak kaydedilir. b) Açığa satıĢların parasal tutarları alım-satım sözleĢmeleri ve iĢlem dağıtım tablolarına uygun olarak “Takas Merkezi Hesabı”na borç, “Kredi Hesabı-Açığa SatıĢ MüĢterileri Hesabı”na iĢlem gününde ilgili müĢteri bazında alacak kaydedilir. c) Açığa satılan hisse senetlerinin nominal tutarları, “Emanet Hisse Senetleri-Takas Merkezi Hesabı”na hisse senetleri itibariyle alacak, “Ödünç Alınan Menkul Kıymetlerden Borçlular Hesabı”na müĢteri bazında, menkul kıymetler itibariyle borç kaydedilir. Açığa satılan menkul kıymetlerin nominal tutarları daha sonra “Ödünç Alınan, Menkul Kıymetlerden Alacaklılar Hesabı”na ödünç alınan kiĢi veya kuruluĢ bazında, menkul kıymetler itibariyle alacak, “Emanet Hisse Senetleri-Takas Merkezi veya Merkez Kasası Hesabı”na menkul kıymetler itibariyle borç kaydedilir. d) Ödünç alınan menkul kıymetler karĢılığında nakit teminat verilmesi halinde, teminat tutarları “Ödünç Alınan Menkul Kıymetler Ġçin Verilen Teminatlar Hesabı”na ödünç veren kiĢi veya kuruluĢ bazında borç, “Kasa Hesabı”na alacak kaydedilir. Ödünç alınan menkul kıymetler karĢılığında menkul kıymet teminatı verilmesi halinde, verilen menkul kıymet teminatlarının nominal tutarları “Ödünç Alınan Menkul Kıymetler Ġçin Verilen Menkul Kıymet Teminatları Hesabı”na ödünç veren kiĢi ve kuruluĢ bazında menkul kıymetler itibariyle borç, “Ödünç Alınan Menkul Kıymetler Ġçin Verilen Menkul Kıymet Teminatlarından Alacaklılar Hesabı”na teminat hisse senedini veren 50 müĢteriler veya ġirket portföyü bazında, menkul kıymetler itibariyle alacak kaydedilir. Seri:V, No:6 VerilmesiĠĢlemlerinin sayılı Tebliğ‟in “Menkul MuhasebeleĢtirilmesi” baĢlıklı Kıymetlerin 29 uncu Ödünç maddesi uyarınca menkul kıymetlerin ödünç verilmesi iĢlemleri ise aĢağıdaki Ģekilde muhasebeleĢtirilir: a) Aracı kuruluĢların müĢteri emanetlerinden veya Ģirket portföyünden ödünç verdiği menkul kıymetlerin nominal tutarları “Ödünç Verilen Menkul Kıymetlerden Borçlular Hesabı”na ödünç verilen kiĢi ve kuruluĢ bazında menkul kıymetler itibariyle borç, “Emanet Menkul Kıymetler-Takas Merkezi veya Merkez Kasası Hesabı”na menkul kıymetler itibariyle alacak; “Ödünç Verilen Menkul Kıymetlerden Alacaklılar Hesabı”na ödünç veren müĢteriler veya Ģirket portföyü bazında, menkul kıymetler itibariyle alacak, “Emanet Menkul Kıymetlerden Alacaklılar Hesabı”na müĢteriler veya Ģirket portföyü bazında, ilgili menkul kıymetler itibariyle borç kaydedilir. b) Ödünç verilen menkul kıymetler karĢılığında nakit teminat alınması halinde alınan parasal tutarlar “Kasa Hesabı”na borç, ”Ödünç Verilen Menkul Kıymetler Ġçin Alınan Teminatlar Hesabı”na ilgili kiĢi veya kuruluĢ bazında alacak kaydedilir. Ödünç verilen menkul kıymetler karĢılığında menkul kıymet teminatı alınması halinde, alınan menkul kıymet teminatlarının nominal tutarları “Ödünç Verilen Menkul Kıymetler Ġçin Alınan Menkul Kıymet Teminatlarından Alacaklılar Hesabı”na ödünç alan kiĢi veya kuruluĢ bazında, menkul kıymetler itibariyle alacak, “Ödünç Verilen Menkul Kıymetler Ġçin Alınan Menkul Kıymet Teminatları-Saklama Merkezi Hesabı”na menkul kıymetler itibariyle borç kaydedilir. ÜÇÜNCÜ BÖLÜM ARACI KURUM FĠNANSAL TABLOLARI ĠLE SERMAYE YETERLĠLĠĞĠ TABLOLARI Aracı kurumlar, sermaye piyasası araçlarını ihraç eden iĢletmeler ile tasarruf sahipleri arasındaki menkul kıymet ve fon akımlarına yardımcı olmakta, fon talep edenlerle fon arz edenlerin karsılaĢtırmakta, piyasa katılımcılarına çeĢitli konularda bilgi sunmakta ve piyasadaki iĢlem maliyetlerinin düĢmesine katkıda bulunmaktadırlar. Ancak, aracı kurumların sistemin iĢleyiĢine katkıları yanında düzenlemelerle sınırları belirlenmiĢ faaliyetlerini sürdürürken sermaye piyasalarının etkin bir baĢka deyiĢle dürüst, eĢit ve adil bir Ģekilde isleyiĢini bozacak riskleri bulunmaktadır (Kılıç,1997:15-17). Aracı kurumların faaliyet sonuçları ve riskleri hakkında tüm menfaat sahiplerinin ulaĢabileceği en önemli araç finansal tablolardır. Bunun yanında, her ne kadar aracı kurum faaliyeteri ile sermaye yapısı ve yeterliliği arasında doğrudan bir iliĢki bulunsa da, ödenmiĢ veya çıkarılmıĢ sermaye tutarları bir aracı kurumun mali durumunu yeterli derecede yansıtmayabilmektedir. Dolayısıyla, bu noktada aracı kurumların aktif ve pasif yapısının idare Ģekline bağlı olarak sermayesinin yeterliliğinin incelenmesi gündeme gelmektedir. Bu bölümde, aracı kurumların finansal tablolarına iliĢkin düzenlemelere, aracı kurum finansal tabloları açısından önem arz eden Uluslararası Finansal Raporlama Standartlarına ve düzenlemelerine yer verilmektedir. aracı kurumların sermaye yeterliliği 52 3.1. ARACI KURUM FĠNANSAL TABLOLARININ ÖNEMĠ Aracı kurumların faaliyetleri ile karĢı karĢıya kaldığı riskler çerçevesinde, aracı kurum finansal tablolarının önemi bu sistemden bilgi sağlayan taraflar ve söz konusu tarafların bilgi ihtiyacı çerçevesinde ortaya konulabilir. Bir ekonomik sistemde devlet veya merkezi otoritenin (kamu) ekonomik sisteme müdahale etmesinin gerekliliğini açıklamakta öncelikli olarak ele alınan piyasa baĢarısızlığı teorisine göre; piyasa mekanizması ekonomide etkin kaynak dağılımını gerçekleĢtirememekte, bir baĢka deyiĢle en çok kaynağı en ucuz yöntemle en iyi gelir sağlayacağı alana aktaramamaktadır (Tınıç,1985). Piyasanın yanlıĢ kararlar üretebilmesi kamunun fon aktarım mekanizmasının iĢleyiĢine iliĢkin politikalar üretmesine zemin hazırlar (Küçüksözen,1999:10). Piyasa mekanizmasının güven, açıklık ve kararlılık içinde çalıĢmasının sağlanmasını için, finansal kaynakların en ucuz maliyetle en verimli oldukları alanlara kaydırılması, finansal kaynağa sahip yatırımcıların en az bir zorluk ve harcama ile kaynaklarını piyasada bir biçimden diğer bir biçime dönüĢtürebilmeleri, yatırımların gerçekçi fiyatlanabilmesi için belirli bir çerçeve bulunması gerekmektedir. Aracı kurumlar, diğer iĢletmelerden farklı olarak, sermaye piyasası kurumu sıfatıyla, tasarruflarını borsada değerlendirmek isteyen yatırımcılarla menkul kıymet ihraç eden ortaklıklar arasında bir köprü görevini görürler. Bu itibarla sermaye piyasasının geliĢmesinde önemli bir role sahip olan aracı kurumların mali yapılarının güçlü olması, mali yeterliliğinin korunması, aracı kurumların faaliyetlerini gerçekleĢtirirken ortaya çıkabilecek dolandırıcılık ve çıkar çatıĢması risklerinin engellenmesi piyasalarda istikrarın sağlanmasında gerekli bir koĢuldur. Bu koĢul sağlanmadığı takdirde, finansal sistemde krizler ortaya çıkabilmekte, tasarruf sahipleri zarar görmekte, sermaye piyasasına duyulan güven sarsılmakta ve tasarruf oranı azalarak finansal sektör ile reel sektör arasındaki aracılık süreci bozulabilmektedir 53 (Kılıç,1997:15-17). Bu nedenle aracı kurumların faaliyetlerine, muhasebe sistemlerine, sermaye yeterliliğine ve benzeri hususlara iliĢkin esaslar kamu otoriteleri tarafından düzenlenmekte ve denetlenmektedir. Bu noktada, aracı kurumların karĢı karĢıya kalabileceği risklerin gözetimi ve denetiminden sorumlu düzenleyici ve denetleyici otoritelerin aracı kurum muhasebe sisteminin sağlayacağı bilgilerden yararlanan en önemli menfaat grubu olduğu açıktır. Muhasebe sisteminin ürettiği bilgiden faydalanan bir diğer önemli grup olarak aracı kurum müĢterilerinin dikkate alınması gerekmektedir. Aracı kurumların mali sorunları, genel anlamda tüm menfaat sahiplerinin güvenini sarsmakla birlikte esas olarak aracı kurumun müĢterilere karĢı yükümlülüklerini yerine getirememesi sorununu gündeme getirmektedir. Mali sorunların temelinde, rekabet ve iĢlem hacmine bağlı olarak aracılık komisyonlarının düĢük kalması; kendi nam ve hesabına yaptığı iĢlemler ile portföy yönetim iĢlemleri sonucu zarar etmesi; repo/ters repo iĢlemlerinde fazi ve vade uyumsuzluğuna bağlı zarar edilmesi ve bunun gibi sebeplerle aracı kurumun gelirlerinin giderlerini karĢılayamaması (Öztürk,2005:12-17), aracılık yüklenmi yöntemiyle yapılan halka arza aracılıkta satıĢı taahhüt edilen senetlerin satılamaması, yatırımcıların takas ve kredi yükümlülüklerini tam ve zamanında yerine getirmemesi bulunmaktadır. Bu gibi durumlarda müĢteri kayıplarının bir kısmı güvence fonları kapsamında karĢılanabilmekte ancak koruma dıĢında kalan varlıklar için yatırımcının genel hukuk kuralları çerçevesinde hak araması gerekmektedir. Bu ise hem zaman alıcı hem maliyetli bir süreç olduğu için sermaye piyasalarına olan güveni büyük ölçüde sarsmaktadır (Çakın,2010:4-7). Aracı kurumların düzenlemelere aykırı iĢlem ve uygulamalarla da ödeme güçlüğüne düĢmeleri mümkündür (Küçüksözen,1999:182). Düzenlemelere aykırı iĢlem ve uygulamalar kapsamında “aracı kurulumların veya çalıĢanlarının hileli veya ihmalkar davranıĢları sonucunda yatırımcının zarara uğraması ve yatırımcıya ait varlıkların aracı kuruluĢ veya 54 çalıĢanları tarafından yatırımcının izni olmaksızın kullanılması” olarak tanımlanabilen dolandırıcılık riskinin de dikkate alınması gerekmektedir. Diğer taraftan, aracılık faaliyetlerinde çıkar çatıĢması ise, aracı kurumun müĢterilere karĢı taĢıdığı sorumluluklarla kendi menfaatlerinin çatıĢmasından kaynaklanmaktadır. Çıkar çatıĢması9 aracı kurum ile müĢteri arasında olabileceği gibi, aracı kurumun müĢterileri arasında da yaĢanabilir. Söz konusu çıkar çatıĢmalarına örnek olarak; aracı kurumların yapılan iĢlem sayısına bağlı komisyon üzerinden çalıĢmaları nedeniyle yatırım danıĢmanlığı kapsamında olsun ya da olmasın müĢterilerine sundukları finansal tavsiyelerde iĢlem hacmini artırıcı Ģekilde davranmaları verilebilir (Poser, 1995:31-38). Aracı kurumun muhasebe sisteminin ürettiği bilgilere ihtiyaç duyan bir diğer grup ise, aracı kurumların da borsalarda iĢlem gördüğü dikkate alındığında aracı kurumların mevcut ve potansiyel yatırımcılarıdır. Yatırım kararları beklenilen getiriler ve risk tercihlerine bağlı olarak alınırlar. Bu nedenle karar alınırken aracı kurumların gelecekte yaratacağı nakit giriĢlerinin tutarına, zamanlamasına ve belirsizliğine iliĢkin değerlendirme yapılır. Bu değerlendirmenin yapılmasında ülkenin ekonomik ve siyasi durumu, sektöre iliĢkin niteliksel ve niceliksel bilgiler önemli olsa da yatırımcılar tarafından ihtiyaç duyulan en kritik bilgi aracı kurumların muhasebe sistemi tarafından üretilen finansal bilgidir. 9 Ancak, tarafların Seri:V No:46 sayılı Tebliğin “Faaliyetler Süresince Uyulması Gereken İlkeler” başlıklı 11 inci maddesinin (b) bendinde aracı kuruluşların “İşlemlerini gerçekleştirirken müşterilerinin çıkarını ve piyasanın bütünlüğünü gözeterek dürüst davranmaları, bu amaç doğrultusunda müşterileriyle olan ilişkilerinde çıkar çatışmalarını önlemeye çalışmaları ve buna uygun bir organizasyon oluşturmaları, doğrudan veya dolaylı olarak kendileri ile müşterileri arasında bir çıkar çatışması olduğunda, öncelikle müşterilerinin menfaatini gözetmeleri, müşterileri arasındaki çıkar çatışmalarının önlenememesi halinde müşterilerine adil davranmaları”, (d) bendinde ise “Müşterileriyle olan ilişkilerinde müşteri ismine saklama uygulaması ve yatırımcıyı korumaya ilişkin diğer düzenlemeler ile müşteriyi ilgilendiren tüm konularda yeterli bilgilendirme ve şeffaflığı sağlamaları” gerektiği hükme bağlanmıştır. 55 büyük bir kısmının iĢletmelerden doğrudan kendilerine bilgi sağlanmasını talep etme imkanı bulunmadığından, yararlanabilecekleri en güvenilir bilgi kamuya açıklanan finansal raporlardır. MüĢteriler, kredi kurumları, finansal analistler de aynı Ģekilde bilgi ihtiyaçlarını aracı kurum muhasebe sistemlerinin bir ürünü olan finansal raporlardan sağlamaktadırlar. Bunlardan ayrı olarak aracı kurum yönetimi de planlama, karar verme ve kontrol sorumluluklarını yerine getirebilme açısından iĢletmeye iliĢkin finansal bilgiye ihtiyaç duyar. Ancak, yönetim gereksinim duyduğu bilgiyi iĢletme içi kaynaklardan elde edebileceğinden, yönetimin sadece finansal raporlarda sunulan bilgiye bağlı kalması gerekmez. Bu çerçevede, her ne kadar ülkemiz finans sektörü içerisinde aracı kurum sektörünün göreli ağırlığı (103 aracı kurumun finansal sektörün aktif büyüklüğü açısından 2010 % dağılıma göre yüzdesi %0,6‟dır.) dikkate alındığında (BDDK,2010:25) sektör için sistemik risk tehdidi bulunmadığı görülmekle birlikte, bir güven kurumu olan (bu özellik müĢterilerin nakit veya menkul kıymetlerini emanet olarak bırakmalarından kaynaklanmaktadır) aracı kurumların finansal durumunda yaĢanacak olumsuzlukların, düzenlemelere aykırı iĢlemler kapsamında dolandırıcılık ve çıkar çatıĢmalarının sermaye piyasasının geliĢimine zarar vereceği açıktır. Bu amaçla düzenleyici ve denetleyici kurumlar tarafından azami sayıdaki asli kullanıcının ihtiyaçlarını karĢılayacak Ģekilde aracı kurumların risklerinin tam, zamanında ve doğru olarak takibine elveriĢli bir muhasebe sisteminin oluĢturulması ve bu sistemin gözetimi büyük önem taĢımaktadır (CoĢkun,2010:52-55). Aracı kurum muhasebe sisteminde toplanan verilerin iĢlenmesi suretiyle elde edilen sonuçların sistemli olarak sunulmasında bir araç olan finansal tabloların temel fonksiyonu, özellikle mevcut ve potansiyel yatırımcılara, düzenleyici ve öz düzenleyici kurumlara ve ilgili diğer menfaat sahiplerine ihtiyaçlarını karĢılamaya yönelik gerçeğe uygun finansal bilgiyi sağlamaktır. 56 Aracı kurumların mali yönden baĢarısız olma riskine karĢı düzenleyici otoritelerce temel olarak kredi, piyasa ve likidite riskinin takibinin yapılması ve menfaat sahiplerinin ihtiyaçlarının karĢılanmasında doğru, tam va zamanlı bilginin üretilip sunulmasını teminen finansal tabloların hazırlanması ve sunulmasına iliĢkin standartlar belirlenmesi kaçınılmazdır. Burada da, ekonominin reel sektöründe faaliyet gösteren iĢletmeler ile mevduat kabul etme ve kredi kullandırma fonksiyonu bulunmaması nedeniyle aynı sektörde faaliyet gösteren bankalardan farklı esasların dikkate alınması gerekmektedir (Yıldıran,1998:11-12). 3.2. ARACI KURUM FĠNANSAL TABLOLARINA ĠLĠġKĠN DÜZENLEMELER Aracı kurumlar yasal defterlerini ve kanuni finansal tablolarını Türk Ticaret Kanunu ve vergi mevzuatınca belirlenen muhasebe ilkelerine uygun olarak tutmakta ve hazırlamaktadır. Bundan ayrı olarak, SPKn kapsamında hazırlanacak ve kamuya duyurulacak finansal tablolar hakkında sermaye piyasası mevzuatına uyulur. SPKn‟nun 16 ncı maddesine dayanılarak hazırlanan SPK‟nın 09.04.2008 tarihli ve 26842 sayılı Resmi Gazete‟de yayımlanan Seri:XI, No:29 sayılı “Sermaye Piyasasında Finansal Raporlamaya ĠliĢkin Esaslar Tebliği”nin10 (Seri:XI, No:29 sayılı Tebliğ) “Kapsam” baĢlıklı 2 nci maddesinde “Bu Tebliğ, 4 üncü maddede tanımlanan iĢletmelerin finansal raporlarının hazırlanması ve ilgililere sunulmasında uygulanır.” hükmü yer almaktadır. Seri: XI, No: 29 sayılı Tebliğ‟in 4 üncü maddesinde; 10 Bu Tebliğ, 1 Ocak 2008 tarihinden sonra başlayan hesap dönemlerine ait ilk ara finansal tablolardan geçerli olmak üzere yürürlüğe girmiştir. 57 - ĠĢletme: “Ġhraç ettiği sermaye piyasası araçları bir borsada iĢlem gören ortaklıklar, aracı kurumlar, portföy yönetim Ģirketleri ve bu iĢletmelerin Tebliğ‟in 5 inci maddesinde belirlenen finansal raporlama standartlarında tanımlanan bağlı ortaklıkları, iĢtirakleri ve iĢ ortaklıkları”, - Finansal raporlar: “Finansal tablolar, yönetim kurulu faaliyet raporları ve sorumluluk beyanlarından oluĢan raporlar” - Finansal tablolar: “Dipnotlarıyla birlikte bilanço, gelir tablosu, nakit akım tablosu ve öz sermaye değiĢim tablosu” olarak tanımlanmıĢtır. Yıllık ve üçer aylık dönemler itibariyle düzenlemekle yükümlü bulunan aracı kurumlarca Seri: XI, No: 29 sayılı Tebliğ‟in 5 inci maddesi uyarınca finansal tabloların hazırlanmasında Avrupa Birliği tarafından kabul edilen haliyle Uluslararası Muhasebe/Finansal Raporlama Standartları11 uygulanır ve finansal tabloların Avrupa Birliği tarafından kabul edilen haliyle UMS/UFRS‟lere göre hazırlandığı hususuna dipnotlarda yer verilir. Bu kapsamda, benimsenen standartlara aykırı olmayan, Türkiye Muhasebe Standartları Kurulu (TMSK) tarafından yayımlanan TMS/TFRS12 esas alınır13. Seri: XI, No: 29 sayılı Tebliğ‟in “GeçiĢ döneminde uygulanacak finansal raporlama standardı” baĢlıklı 2 numaralı Geçici Maddesi çerçevesinde 11 UluslararasıFinansal Raporlama Standartları (UMS/UFRS): Uluslararası Muhasebe StandartlarıKurulu (UMSK) tarafından yayımlanan Uluslararası Muhasebe/Finansal Raporlama Standartları ile bunlara ilişkin ek ve yorumları ifade etmektedir. 12 Türkiye Muhasebe/Finansal Raporlama Standartları (TMS/TFRS): Türkiye Muhasebe Standartları Kurulu (TMSK) tarafından yürürlüğe konulmuş olan Türkiye Muhasebe/Finansal Raporlama Standartları ile bunlara ilişkin ek ve yorumları ifade etmektedir. 13 2 Kasım 2011 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan ve yürürlüğe giren 660 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile TMSK kuruluş maddesi olan 2499 sayılı kanunun ek 1. maddesi iptal edilmiş ve Kamu Gözetimi Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu’nun (“Kurum”) kurulması Bakanlar Kurulu’nca kararlaştırılmıştır. Bu Kanun Hükmünde Kararname’nin geçici 1. maddesi uyarınca, Kurum tarafından yayımlanacak standart ve düzenlemeler yürürlüğe girinceye kadar, bu hususlara ilişkin mevcut düzenlemelerin uygulanmasına devam edilecektir. 58 Avrupa Birliği tarafından kabul edilen UMS/UFRS‟nin UMSK tarafından yayımlananlardan farkları TMSK tarafından ilan edilinceye kadar UMS/UFRS‟ler uygulanmalı ve finansal tabloların UMS/UFRS‟lere göre hazırlandığı hususuna benimsenen dipnotlarda standartlara aykırı yer verimelidir. olmayan, Bu TMSK‟ca kapsamda, yayımlanan TMS/TFRS‟ler esas alınmalıdır. Mevcut durumda Avrupa Birliği tarafından kabul edilen UMS/UFRS‟nin UMSK tarafından yayımlananlardan farkları TMSK tarafından ilan edilmediği için aracı kurumlarca söz konusu Geçici 2 nci madde çerçevesinde finansal tablolar hazırlanmaktadır. SPK, 2008/16 sayılı Haftalık Bültende yer alan duyurusu ile SPK Karar Organı‟nın 17.04.2008 tarih 11/467 sayılı Kararı uyarınca, Seri:XI, No:29 Tebliği‟ne göre hazırlanacak ilk finansal tablolardan itibaren geçerli olmak üzere, bilanço ve gelir tablosu formatları ile bunlara iliĢkin açıklamaların ne Ģekilde yapılacağını kamuya duyurmuĢtur. Duyuruda genel nitelikte olarak, finansal tablo formatlarında yer verilen hesap kalemlerinin asgari olarak belirlendiği, ihtiyaç duyulması halinde, UMS 1‟de yer alan kriterler göz önünde bulundurularak, yeni hesap kalemleri eklenebileceği, finansal tablo formatlarında yer verilen hesap kalemlerinin asgari olarak belirlenmiĢ olmasının, kullanılmayan (karĢılaĢtırmalı verileriyle birlikte bakiyesi sıfır olan) kalemlerin finansal tablo ve dipnotlardan çıkarılmasına engel olmadığı, ticari alacak/borçlar, finans sektörü faaliyetlerinden alacak/borçlar, diğer alacak/borçlar, finansal yatırımlar, stoklar, borç karĢılıkları, maddi ve maddi olmayan duran varlıklar, varlık değer artıĢları kalemlerinde; önemlilik arz etmesi nedeniyle finansal tablo kullanıcılarının dikkatine sunulması gerektiği düĢünülen alt kalemlerde, bilançoda ana kalemin altında açılım yapılmak suretiyle yer verilebileceği, önemlilik arz eden alt kalem iliĢkili taraf iĢlemiyse, söz konusu sunumun yapılmasının mecburi olduğu, alt sınıflamalarda UMS/UFRS‟lerde yer verilen ayrımların kullanılmasına özen gösterilmesi gerektiği, alt sınıflamalardaki ayrıntının, UMS/UFRS ilkelerine ve kalemin boyutu, niteliği ve iĢlevine dayandığı, bir hesap kaleminin birden fazla 59 dipnotla iliĢkili olması durumunda tüm dipnotlara referans verilmesi gerektiği ifade edilmiĢtir. Söz konusu Duyuruda aracı kurumlar için özel olarak; a) Ticari alacak ve borçlara iliĢkin dipnotta, ilave olarak, müĢterilerden alacaklar, kredili müĢterilerden alacaklar, takas ve saklama merkezinden alacaklar, müĢterilere borçlar, takas ve saklama merkezine borçlara da yer verilir. b) Esas faaliyet gelirlerine iliĢkin dipnotta, SatıĢ gelirleri içinde, - SatıĢlar altında, hisse senetleri ve geçici ilmuhaber satıĢları, özel kesim tahvil satıĢları, finansman bonosu satıĢları, diğer özel kesim senet ve bono satıĢları, devlet tahvili satıĢları, hazine bonosu satıĢları, diğer kamu kesimi senet ve bono satıĢları, yatırım fonu satıĢları, yabancı sabit getirili menkul kıymet satıĢları, yabancı hisse senedi satıĢları, diğer yabancı menkul kıymet satıĢları, diğer menkul kıymet satıĢları; - Hizmetler altında, hisse senedi alım/satım aracılık komisyonları, DĠBS alım/satım aracılık komisyonları, özel sektör sabit getirili menkul kıymet alım/satım aracılık komisyonları, yabancı menkul kıymet alım/satım aracılık komisyonları, vadeli iĢlemler alım/satım aracılık komisyonları, repo-ters repo aracılık komisyonları, borsa para piyasası aracılık komisyonları, halka arz aracılık komisyonları, halka arz yüklenim komisyonları, halka arz yönetim komisyonları, iĢletme birleĢmesi aracılık komisyonları, yatırım danıĢmanlığı gelirleri, diğer danıĢmanlık gelirleri, sermaye artırımı/temettü dağıtımı aracılık gelirleri, yatırım fonu yönetim komisyonları, yatırım fonu satıĢ komisyonları, portföy yönetim komisyonları, saklama komisyonları, diğer komisyon ve gelirler ayrı ayrı gösterilir. 60 - Esas faaliyetlerden faiz gelirleri altında ayrıca müĢterilerden alınan faiz gelirlerine de yer verilir. - Ġndirimler içinde, hizmet gelirlerinden indirimler altında, müĢterilere komisyon iadeleri, acentelere ödenen komisyonlara da yer verilir. -SatıĢların maliyeti içinde ise hisse senetleri ve geçici ilmühaber alıĢları, özel kesim tahvil alıĢları, finansman bonosu alıĢları, diğer özel kesim senet ve bono alıĢları, devlet tahvili alıĢları, hazine bonosu alıĢları, diğer kamu kesimi senet ve bono alıĢları, yatırım fonu alıĢları, yabancı sabit getirili menkul kıymet alıĢları, yabancı hisse senedi alıĢları, diğer yabancı menkul kıymet alıĢları, diğer menkul kıymet alıĢları ayrı ayrı gösterilir. c) Faaliyet giderlerine iliĢkin dipnotta, ilave olarak, Pazarlama, SatıĢ ve Dağıtım Giderleri altında, hisse senedi iĢlem payları ve tescil ücretleri, sabit getirili menkul kıymet iĢlem payları ve tescil ücretleri, borsa para piyasası iĢlem payları, takas ve saklama giderleri, diğer pazarlama, satıĢ ve dağıtım giderlerine, Genel Yönetim Giderleri altında: personel ücret ve giderleri, amortisman giderleri, üyelik aidat, gider ve katkı payları, komisyon ve diğer hizmet giderleri, vergi, resim ve harç giderleri, diğer genel yönetim giderlerine yer verilir. d) Finansal gelir/giderlere iliĢkin dipnotta, ilave olarak, DĠBS faiz gelirleri, özel sektör sabit getirili menkul kıymet faiz gelirleri, yabancı menkul kıymet faiz gelirleri, mevduat faiz gelirleri, borsa para piyasası faiz gelirlerine de yer verilir. denilmektedir. Konuya iliĢkin olarak, ayrıca Seri:XI, No:29 sayılı Tebliğin ve finansal tablo formatlarının ilk uygulama yılı olmasından kaynaklanan tereddütlerin giderilmesini teminen, yayımlanmıĢtır. 2008/18 sayılı Haftalık Bülten ile Duyuru 61 Daha sonra 2009/2 sayılı Haftalık Bülten ile, finansal tabloların hazırlanmasında dikkat edilecek hususlar ile 2008/16 sayılı Haftalık Bülten aracılığıyla kamuya duyurulmuĢ olan, Seri:XI, No:29 “Sermaye Piyasasında Finansal Raporlamaya ĠliĢkin Esaslar Tebliği”ne tabi iĢletmelerin kullanacakları finansal tablo formatlarının “Finansal Araçlardan Kaynaklanan Risklerin Niteliği ve Düzeyi”ne iliĢkin dipnotunun değiĢtirildiği, 2008/18 sayılı Haftalık Bültende yayımlanan duyurunun 8 numaralı bendinin yürürlükten kaldırıldığı kamuya duyurulmuĢtur. 28.04.2009 tarih ve 82 sayılı ĠMKB Bülteni ile de Kapsamlı Gelir Tablosu sunumuna iliĢkin UMS 1 Finansal Tabloların SunuluĢu kapsamında yapılacak değiĢiklik hakkında kamuoyuna bilgi verilmiĢtir. 3.3. ARACI KURUM FĠNANSAL TABLOLARI AÇISINDAN ÖNEM ARZ EDEN UMS/UFRS-TMS/TFRS’LER Aracı kurumların faaliyetleri dikkate alındığında finansal raporlama standartları açısından özellikle finansal araçlara iliĢkin düzenlemelerin dikkate alınması gerekmektedir. Bu kapsamda mevcut UFRS/UMS- TMS/TFRS‟ler arasında uygulanması zorunlu olan dört adet standart bulunmaktadır (IASC:2009). UMS/TMS 32 Finansal Araçlar: Sunum; finansal araçların borç veya özkaynak olarak sunulmalarına ve sınıflandırılmalarına iliĢkin ilkeleri belirlemektir. UMS/TMS 39 Finansal Araçlar: MuhasebeleĢtirme ve Ölçme; UFRS/TFRS 9 Finansal Araçlar Standardını erken uygulamayan Ģirketler açısından finansal varlıkların, finansal borçların ve finansal olmayan kalemlerin alım veya satımına iliĢkin sözleĢmelerin muhasebeleĢtirme ve ölçülmesine yönelik ilkeleri belirlemektir. 62 UFRS/TRFS 7 Finansal Araçlar: Açıklamalar; finansal tablo kullanıcılarının finansal araçların iĢletmenin finansal durumu ve performansı açısından önemini ve iĢletmenin dönem içerisinde ve raporlama dönemi sonunda finansal araçlar nedeniyle maruz kaldığı risklerin niteliği ve düzeyi ile iĢletmenin sözü edilen riskleri yönetme Ģeklini değerlendirebilmeleri için gerekli olan bilgilerin finansal tablolarda açıklanmasınına iliĢkin ilkeleri belirlemektedir. UFRS/TFRS 9 Finansal Araçlar: Sınıflandırma ve Ölçme; finansal varlıkların sunumu ve ölçülmesine iliĢkin esasları göstermektedir. 2015 yılına kadar uygulanma zorunluluğu bulunmayan Standardın erken uygulama imkanı bulunmaktadır. Ancak bu durumda; UMS/TMS 39 kapsamında riskten korunma muhasebesi, finansal tablolardan çıkarılma, gerçeğe uygun değer ölçümü ve değer düĢüklüğüne iliĢkin hükümler geçerli bulunmaktadır. 3.3.1.UMS/TMS 32 Finansal Araçlar: Sunum Anılan Standartta finansal araç, bir iĢletmenin finansal varlığı ile diğer bir iĢletmenin finansal borcunda ya da özkaynağa dayalı bir finansal araçta artıĢa neden olan herhangi bir sözleĢme olarak tanımlanmaktadır. Finansal araç finansal varlık (nakit ve benzerleri, alacaklar, alacak senetleri, bir baĢka iĢletmenin hisse senetleri (iĢtirakler ve bağlı ortaklıklar hariç), hazine bonosu, devlet ve özel kesim tahvilleri gibi borçlanma senetlerine yapılan yatırımlar), finansal borç (ticari borçlar, borç senetleri, krediler, bedeli nakden ödenecek mal ve hizmet alımına iliĢkin tahakkuklar, ihraç edilen borçlanma senetleri), özkaynağa dayalı finansal araçlar (hisse senedi, hisse alım hakkı veren finansal araçlar (varant ve satın alma opsiyonu), bazı imtiyazlı hisse senetleri vb) ve türev araçları (swap, future, opsiyon iĢlemleri) kapsamaktadır. 63 Standart kapsamında finansal varlık aĢağıdaki varlıklardan herhangi biridir: a) Nakit; b) BaĢka bir iĢletmenin özkaynağına dayalı finansal araç; c) (i) BaĢka bir iĢletmeden nakit ya da baĢka bir finansal varlık almak için veya (ii) Potansiyel olarak iĢletmenin lehine olan koĢullarda finansal varlık veya borçların baĢka bir iĢletme ile takas edilmesi için düzenlenen sözleĢmeden doğan hak veya d) ĠĢletmenin özkaynağına dayalı finansal aracıyla ödenecek ya da ödenebilecek olan ve (i) ĠĢletmenin değiĢken sayıda özkaynağına dayalı finansal aracını almak zorunda olduğu ya da olabileceği bir türev olmayan sözleĢme veya (ii) ĠĢletmenin belirli sayıda özkaynağına dayalı finansal aracını, belirli bir nakdini ya da baĢka bir finansal varlığını takas etmesi dıĢındaki Ģekillerde ödenecek ya da ödenebilecek bir türev sözleĢme. Finansal borç ise; aynı Standartta aĢağıdaki borçlardan herhangi biri olarak tanımlanmıĢtır. a) (i) BaĢka bir iĢletmeye nakit ya da baĢka bir finansal varlık verilmesi için veya (ii) Potansiyel olarak iĢletmenin aleyhine olan koĢullarda finansal varlık veya borçların baĢka bir iĢletme ile takas edilmesi için düzenlenen sözleĢmeden doğan yükümlülük veya b) ĠĢletmenin özkaynağına dayalı finansal aracıyla ödenecek veya ödenebilecek olan ve: (i) ĠĢletmenin değiĢken sayıda özkaynağına dayalı finansal aracını vermek zorunda olduğu ya da olabileceği bir türev olmayan sözleĢme veya 64 (ii) ĠĢletmenin belirli sayıda özkaynağına dayalı finansal aracının, belirli bir nakit tutar ya da baĢka bir finansal varlık ile takas edilmesi dıĢındaki Ģekillerde ödenecek ya da ödenebilecek bir türev sözleĢme. Bu nedenle, herhangi bir para birimi cinsinden belirli bir tutar karĢılığında iĢletmenin özkaynağına dayalı finansal araçlarının elde edilmesine iliĢkin hak, opsiyon ya da teminatlar; iĢletmenin, bunları, özkaynağına dayalı ve aynı sınıftaki türev olmayan finansal araçlarını ellerinde bulunduranların tümüne oransal olarak sunması durumunda özkaynağa dayalı finansal araç niteliğindedir. UMS/TMS 32 uyarınca, bir finansal varlık ve borcun birbirine mahsup edilmesi (netleĢtirilmesi) kural olarak mümkün değildir. Bunun iki istisnası vardır: ya nettleĢtirme konusunda yasal bir düzenleme olabilir ya da net esasa göre ödemede bulunma ya da varlığı edinme ve borcu ödeme iĢlemlerini eĢ zamanlı olarak gerçekleĢtirme durumu söz konusu olabilir. TMS 32‟deki bir baĢka düzenleme ise, iĢletmenin kendi hisse senetlerini satın alması durumunda bu iĢlemlerin nasıl muhasebeleĢtirileceğine yöneliktir. Eğer bir iĢletme yasaların izin verdiği ölçüde kendi hisse senetlerini geri satın alırsa, satın alınan hisse senetleri iĢletme bilançosunda öz sermayeden düĢülerek raporlanır. Hisse senetlerinin geri alıĢından, tekrar satıĢından, ihracından ya da iptalinden dolayı gelir tablosuna herhangi bir kazanç ya da kayıp yansıtılmaz. 3.3.2.UFRS/TRFS 7 Finansal Araçlar: Açıklamalar Söz konusu standart uyarınca, finansal tablo kullanıcılarının iĢletmenin finansal durum ve performansı açısından finansal araçların önemini değerlendirmelerine imkan veren bilgiler kamuoyuna açıklanır. Bu kapsamda; finansal durum tablosu (bilanço) ile ilgili olarak; UMS/TMS 39‟da tanımlanan aĢağıdaki sınıflardan her birine iliĢkin defter değeri, finansal durum tablosu (bilanço) veya dipnotlarda açıklanır: 65 a) Gerçeğe uygun değer farkı kar veya zarara yansıtılan finansal varlıklar; (i) ilk muhasebeleĢtirmede bu Ģekilde sınıflananlar ile (ii) UMS/TMS 39‟a göre alım satım amaçlı elde tutulan olarak sınıflananlar ayrı ayrı gösterilmek suretiyle; b) Vadeye kadar elde tutulacak yatırımlar; c) Kredi ve alacaklar; d) Satılmaya hazır finansal varlıklar; e) Gerçeğe uygun değer farkı kar veya zarara yansıtılan finansal borçlar; (i) ilk muhasebeleĢtirmede bu Ģekilde sınıflananlar ile (ii) UMS/TMS 39‟a göre alım satım amaçlı elde tutulan olarak sınıflananlar ayrı ayrı gösterilmek suretiyle ve f) Ġtfa edilmiĢ maliyetinden ölçülen finansal borçlar. Kapsamlı gelir tablosu ile ilgili olarak da aĢağıda yer alan gelir, gider, kazanç ve kayıp kalemleri kapsamlı gelir tablosunda veya dipnotlarda açıklanır: a) AĢağıdakilerden elde edilen net kazanç veya kayıplar: (i) Ġlk muhasebeleĢtirme sırasında gerçeğe uygun değer farkı kar veya zarara yansıtılan olarak sınıflandırılmıĢ finansal varlıklar veya finansal borçlar ile UMS/TMS 39 uyarınca alım satım amaçlı elde tutulan olarak sınıflandırılan finansal varlık veya finansal borçlar ayrı ayrı gösterilmek suretiyle, gerçeğe uygun değer farkı kar veya zarara yansıtılan finansal varlık veya finansal borçlar; (ii) Dönem içerisinde diğer kapsamlı gelir içerisinde muhasebeleĢtirilmiĢ kazanç veya kayıplar ile özkaynaklardan çıkarılarak kar veya zarar içerisinde yeniden sınıflandırılan tutarlar ayrı ayrı gösterilmek suretiyle, satılmaya hazır finansal varlıklar; (iii) Vadeye kadar elde tutulacak yatırımlar; (iv) Kredi ve alacaklar ve (v) Ġtfa edilmiĢ maliyetinden ölçülen finansal varlıklar; 66 b) Gerçeğe uygun değer farkı kar veya zarara yansıtılmayan finansal varlıklar veya finansal borçlara iliĢkin toplam faiz geliri ve toplam faiz gideri (etkin faiz yöntemi kullanılarak hesaplanan); c) AĢağıdakilerden kaynaklanan ücret gelir ve gideri (etkin faiz oranının belirlenmesinde kullanılan tutarların dıĢında kalan): (i) Gerçeğe uygun değer farkı kar veya zarara yansıtılmayan finansal varlıklar veya finansal borçlar ve (ii) Varlıkların bireyler, vakıflar, emeklilik fayda planları ve kurumlar adına saklanması veya yatırım olarak değerlendirilmesi sonucunu doğuran emanet ve diğer saklama faaliyetleri; d) Değer düĢüklüğüne uğramıĢ finansal varlıklara iliĢkin olarak TMS 39 Paragraf UR 93 uyarınca tahakkuk ettirilen faiz geliri ve e) Her bir finansal varlık sınıfına iliĢkin değer düĢüklüğü zararı tutarı. Bunun dıĢında ayrıca temel olarak; - ĠĢletmenin bir finansal varlığı UMS/TMS 39‟un 51 ila 54 üncü Paragraflarına uygun olarak yeniden sınıflandırması durumunda ilgili sınıflara eklenmek ve çıkarılmak suretiyle her bir sınıf itibariyle yeniden sınıflanan tutar ve söz konusu yeniden sınıflandırmanın nedeni; - Teminatlara iliĢkin olarak; iĢletmenin borçları veya koĢullu borçları için teminat olarak verdiği finansal varlıkların defter değeri ve verilen teminata iliĢkin kayıt/kural ve koĢullar; - Finansal riskten korunma muhasebesi ile ilgili olarak; her bir finansal riskten korunma iĢleminin niteliği; finansal riskten korunma aracı olarak belirlenmiĢ olan finansal araçların niteliği ve raporlama dönemi sonundaki gerçeğe uygun değerleri ve korunulan riskler - Gerçeğe uygun değer ile ilgili olarak; her bir finansal varlık ve finansal borç sınıfının gerçeğe uygun değeri, anılan değerin bunlara iliĢkin defter değeriyle karĢılaĢtırılması hususlarında finansal tablolarda açıklama bulunmalıdır. 67 Standart ayrıca, raporlama dönemi sonu itibariyle finansal araçlardan kaynaklanan risklerin niteliği ve düzeyini finansal tablo kullanıcılarının değerlendirmelerine olanak sağlayan bilginin açıklanmasını gerektirmektedir. Yapılması gereken açıklamalarda, finansal araçlardan kaynaklanan riskler ile bunların nasıl yönetildiği üzerinde durulmaktadır. Anılan riskler, bunlarla sınırlı olmamakla birlikte, genellikle, kredi riski, likidite riski ve piyasa riskini içerir. Kredi riski finansal aracın taraflarından birinin yükümlülüğünü yerine getirmemesi nedeniyle diğer tarafta finansal bir kayıp veya zarar meydana gelmesi riskidir. Aracı kurum sektöründeki kredi riski esas olarak müĢterinin nakit ve kredili iĢlemlerindeki teminat açıklarından ve takas tarihinde temerrüde düĢme riskinden kaynaklanmaktadır. Likidite riski ise; bir iĢletmenin finansal borçlardan kaynaklanan yükümlülükleri yerine getirmekte zorlanması riskini ifade eder. Aracı kurumlar özelinde bu risk esasen kendi porföylerindeki sermaye piyasası araçlarının istenen hızda ve fiyatta satılamamasından kaynaklanan zararları ifade etmektedir. Son olarak piyasa riski, piyasadaki fiyat değiĢiklikleri karĢısında, finansal araçların piyasa değerinde ya da iĢletmeye olabilecek nakit akıĢlarında meydana gelebilecek değiĢiklikleri kapsamaktadır. Finansal aracın türüne göre piyasa riski faiz oranlarındaki değiĢim riski olabileceği gibi döviz kurlarındaki değiĢim riski ya da benzer baĢka bir finansal risk de olabilir. Standart uyarınca finansal araçlardan kaynaklanan her bir risk türü için aĢağıdaki niteliksel ve sayısal bilgiler açıklanır: a) Maruz kalınan riskler ve ortaya çıkma Ģekilleri; b) Ġlgili risklerin yönetimine iliĢkin hedefler, politikalar ve süreçler ile bunların ölçümünde kullanılan yöntemler ve 68 Bir önceki dönemden bu yana (a) veya (b)‟de meydana gelen c) değiĢiklikler. d) Raporlama dönemi sonu itibariyle ilgili risklere maruz kalma durumuna iliĢkin özet sayısal veriler. Sözü edilen açıklamada, yönetim kuruluna veya icra kurulu baĢkanına yapılan raporlamalar gibi, iĢletmenin kilit yönetici personeline sağlanan bilgiler esas alınır. 3.3.3.UMS/TMS 39 Finansal Araçlar: MuhasebeleĢtirme ve Ölçme Standart çerçevesinde finansal bir varlık veya borç ilk muhasebeleĢtirilmesi sırasında gerçeğe uygun değerinden ölçülür. Bir finansal aracın ilk muhasebeleĢtirilmedeki gerçeğe uygun değeri, genellikle, iĢlem fiyatıdır. Bununla birlikte, alınan veya verilen bedelin bir kısmının finansal araca iliĢkin olmaması durumunda, ilgili finansal aracın gerçeğe uygun değeri bir değerleme yöntemi kullanılarak tahmin edilir. UFRS/TFRS 9 Standardını erken uygulama opsiyonunu kullanmayanlar için finansal araçlar aĢağıdaki kategoriler olarak sınıflandırılmıĢtır: a) Gerçeğe uygun değer farkı kar veya zarara yansıtılan finansal varlıklar veya finansal borçlar: Bunlar, ticari amaçla elde tutulanlar ve ilk kayda alınma sırasında bu kategoride tanımlanmıĢ olan finansal varlıklar ve borçlardır. Bir finansal varlık veya borç aĢağıdaki durumlarda ticari amaçla elde tutulan olarak sınıflandırılabilir: (i) Esas itibariyle, yakın bir tarihte satılmak veya geri satın alınmak amacıyla edinilmiĢ veya yüklenilmiĢtir; (ii) Ġlk muhasebeleĢtirme sırasında, birlikte yönetilen ve son zamanlarda kısa dönemde kar etme konusunda belirgin bir eğilimi bulunduğu yönünde delil bulunan araçlardan oluĢan bir portföyün parçasıdır veya belirli finansal 69 (iii) Bir türev üründür (finansal teminat sözleĢmesi olan veya etkin bir finansal riskten korunma aracı olan türev ürünler hariç), Bir finansal varlık veya borcun ilk kayda alınma sırasında bu kategoride sınıflandırabilmesi için ise; (i) Söz konusu iĢlemin, varlık veya borçların farklı temeller esas alınarak ölçülmesinden veya bunlar üzerindeki kayıp ve kazançların farklı muhasebeleĢtirilmesinden muhasebeleĢtirme temeller kaynaklanan tutarsızlığını ortadan esas bir alınarak ölçüm kaldırmakta veya veya önemli ölçüde azalması sonucunu doğurması ya da (ii) Bir finansal varlık veya finansal borç grubu veya her ikisinin birden, belgelendirilmiĢ bir risk yönetim veya yatırım stratejisi çerçevesinde gerçeğe uygun değer esas alınarak yönetilmesi, performanslarının buna göre değerlendirilmesi ve iĢletmenin kilit yönetici personeline ilgili grup hakkında bu esasa göre bilgi sunulması gerekmektedir. Söz konusu finansal varlıklar bilançoya gerçeğe uygun değerleri (iĢlem maliyetleri hariç) ile yansıtılmakta ve kayda alınmalarını müteakip gerçeğe uygun değerleri üzerinden değerlemeye tabi tutulmaktadırlar. Gerçeğe uygun değer karĢılıklı pazarlık ortamında, bilgili ve istekli gruplar arasında bir varlığın el değiĢtirmesi ya da bir borcun ödenmesi durumunda ortaya çıkması gereken tutarı ifade etmektedir. Bu finansal varlıkların değerlemesi sonucunda oluĢan değer artıĢ farkları ilgili menkul kıymet hesabına borç, gelir tablosu hesaplarına alacak olarak yansıtılmaktadır. Faiz ve temettü gider/gelirleri de gelir tablosunda ilgili bölümlerde muhasebeleĢtirilir (UFRS/TFRS 7 çerçevesinde tutarlı olmak kaydıyla söz konusu gelir/giderin ya gerçeğe uygun değer farkları kar/zarara yansıtılan finansal varlıklar olarak sınıflandırılan varlıklara iliĢkin net 70 gelir/gider olarak ya da ayrıca faiz ve temettü gider/gelirleri olarak gösterilmesi mümkündür.). Aktif bir piyasada kayıtlı bir piyasa fiyatı bulunmayan ve gerçeğe uygun değeri güvenilir bir Ģekilde ölçülemeyen özkaynağa dayalı finansal araçlara yapılan yatırımlar gerçeğe uygun değer farkı kar veya zarara yansıtılan olarak tanımlanmaz. b) Vadeye kadar elde tutulacak yatırımlar: Belirli veya sabit ödemeleri olan, sabit bir vadesi bulunan ve yönetimin vadeye kadar nakit değerine ihtiyaç duymaksızın elde tutma niyetinde olduğu finansal varlıklardır (tahvil, bono, varlığa dayalı menkul kıymetler vb). Bu kategorideki varlıklar için muhtemel kazanç fırsatları değerlendirilmez. Bu gruba giren finansal varlıklar “itfa edilmiĢ maliyet” esasına göre değerlenir. Hisse senetleri veya benzeri öz sermaye araçları sabit bir vadeye sahip olmadıkları için bu gruba girmezler. Ġtfa edilmiĢ maliyet finansal varlık veya borcun ilk muhasebeleĢtirme sırasında ölçülen değerinden ana para geri ödemeleri düĢüldükten, anılan ilk tutar ile vadedeki tutar arasındaki farkın etkin faiz yöntemi kullanılarak hesaplanan birikmiĢ itfa payı düĢüldükten ve değer düĢüklüğü ya da tahsil edilmeme durumuna iliĢkin her turlu indirimin yapılmasından sonra geriye kalan tutarı ifade etmektedir. Etkin faiz yöntemi ise, finansal varlık veya borcun itfa edilmiĢ maliyetlerinin hesaplanmasıyla ilgili faiz gelir veya giderlerinin iliĢkili olduğu döneme dağıtılması yöntemidir. Etkin faiz oranı da finansal aracın beklenen ömrü boyunca veya uygun olması durumunda daha kısa bir zaman dilimi suresince yapılacak gelecekteki tahmini nakit odama ve tahsilatlarını tam olarak ilgili finansal varlık veya borcun net defter değerine indirgeyen orandır. Etkin faiz yöntemi kullanılarak hesaplanan faizler kar veya zararda muhasebeleĢtirilir. Ayrıca, itfa edilmiĢ maliyetinden gösterilen finansal varlık ve borçlar açısından, ilgili finansal varlık veya borç finansal durum tablosu 71 (bilanço) dıĢı bırakıldığı veya değer düĢüklüğüne uğradığı durumda ortaya çıkan kazanç veya kayıp ile itfa iĢlemi nedeniyle ortaya çıkan kazanç veya kayıp, kar ya da zararda muhasebeleĢtirilmektedir. c) Krediler ve alacaklar: Bu varlıklar, doğrudan borç vermek ya da mal veya hizmet satmak suretiyle oluĢan, aktif bir piyasaya kayıtlı olmayan varlıklardır. Bu varlıklar, önceden belirlenebilir veya sabit ödemeleri olan, aktif bir piyasada iĢlem görmeyen, türev ürün niteliği taĢımayan varlıklardır. Bu gruba dahil olan varlıklar arasında; aktif bir piyasaya kayıtlı olmayan borçlanma araçları, bankadaki nakit mevcudu ve diğer geleneksel kredi ve alacaklar yer almaktadır. Krediler ve alacakların değerlemesinde de itfa edilmiĢ maliyet yöntemine göre değerleme yapılması benimsenmiĢtir. d) Satılmaya hazır finansal varlıklar: Bunlar; - Gerçeğe uygun değer farkı kar veya zarara yansıtılan finansal varlıklar, - Vadeye kadar elde tutulacak varlıklar veya - Krediler ve alacaklar dıĢında kalan ve türev olmayan finansal varlıklar olarak tanımlanmıĢtır. UMS/TMS 39, satılmaya hazır finansal varlıkların değerlemesinde, gerçeğe uygun değer esasını benimsemiĢtir. Buna göre, satılmaya hazır finansal varlıkların gerçeğe uygun değerinde, diğer bir ifadeyle piyasa değerinde, meydana gelen değiĢim sonucunda oluĢan kazanç ya da kaybın, değer düĢüklüğü zararları ve kur farkı kazanç ve kayıpları hariç olmak üzere, söz konusu finansal varlık bilanço dıĢı bırakılıncaya kadar diğer kapsamlı gelir içerisinde muhasebeleĢtirilmesi gerekmektedir. Ayrıca, ilgili ödemeyi elde etme hakkının oluĢması durumunda satılmaya hazır özkaynağa dayalı finansal araçlardan muhasebeleĢtirilir. kaynaklanan temettüler, kar veya zararda 72 Ancak, bir finansal varlığın borsaya kayıtlı olmaması ve dolayısıyla aktif bir piyasa fiyatının bulunmaması ya da böyle bir varlığın türev finansal iĢleme konu olması durumunda, gerçeğe uygun değer güvenilir olarak ölçülemeyecektir. Bu durumda, satılmaya hazır finansal varlığın değerleme ölçüsü, gerçeğe uygun değer yerine maliyet bedeli olacak ve bilanço tarihinde bu varlık maliyet bedeli ile raporlanacaktır. Gerçeğe uygun değer farkı kar veya zarara yansıtılmayan finansal varlık veya finansal borçların ilk muhasebeleĢtirilmesi sırasında, ilgili finansal varlığın edinimi veya finansal borcun yüklenimi ile doğrudan iliĢkilendirilebilen iĢlem maliyetleri de söz konusu gerçeğe uygun değere ilave edilir. 3.3.4.UFRS/TFRS 9-Finansal Araçlar: Sınıflandırma ve Ölçme Kasım 2009‟da yayınlanan ve UMS/TMS 39‟un belirli konularda 2015 yılında yerini alacak olan UFRS/TFRS 9 uyarınca finansal varlıklar; a) Ġlgili varlıkların yönetimi için iĢletmenin kullandığı yönetim modeli ve b) Söz konusu varlıkların sözleĢmeye bağlı nakit akıĢ özellikleri esas alınarak, daha sonraki dönemlerde itfa edilmiĢ maliyeti veya gerçeğe uygun değeri üzerinden ölçülerek sınıflandırılır. UFRS/TFRS 9‟da finansal varlıkların itfa edilmiĢ maliyet esasına göre değerlenebilmesi için temel olarak iki koĢulu yerine getirmesi gerektiği belirtilmiĢtir. ġirketin yönetim modelinin (Ģirketin finansal varlıkları yönetme politikası anlaĢılmalıdır. Bu politika her enstrüman için öngörülen niyeti ifade etmemektedir) amacı finansal varlıkları nakit akımları için elde tutmaksa (bu kategoriden satıĢlar nadir olmalıdır) ve bu nakit akımları yalnızca anapara ve faiz ödemelerini içeriyorsa, finansal varlıklar itfa edilmiĢ maliyet esasına göre değerlendirilir. 73 Ġtfa edilmiĢ sınıflandırılmasında; tutulmuyorsa maliyetten özkaynak ve/veya ayrı olarak, enstrümanı UMS/TMS 32 özkaynak alım uyarınca satım yatırımlarının amaçlı özkaynak elde tanımını karĢılamıyorsa ve/veya Ģirket gerçeğe uygun değer değiĢikliğini diğer kapsamlı gelir tablosuna yansıtma opsiyonunu tercih etmiyorsa gerçeğe uygun değer değiĢikliklerini gelir tablosuna kaydetmelidir. Gerçeğe uygun değer değiĢikliğini diğer kapsamlı gelir tablosuna yansıtma opsiyonunun tercih edilmesi halinde tüm değer değiĢiklikleri ile kar/zararın diğer kapsamlı gelir tablosuna, temettülerin ise gelir tablosuna kaydedilmesi değer düĢüklüğü için ise herhangi bir kayıt yapılmaması gerekmektedir. Standartta ayrıca; iĢletmenin iĢ modelinin değiĢmesi gibi nadir görülen durumlar dıĢında yeniden sınıflama yasaklanmıĢ, tüm hisse senedi yatırımlarının gerçeğe uygun değerle ölçülmesi öngörülmüĢ (UMS/TMS 39‟da yer alan ve gerçeğe uygun değeri güvenilir bir biçimde belirlenemeyen, borsaya kote olmayan Ģirketlerin hisse senetlerine yapılan yatırımların maliyet ile ölçüm muafiyetini ortadan kaldırılmaktadır. Ancak, maliyetin bu yatırımların gerçeğe uygun değerinin tahmin edilmesinde ne zaman kullanılabileceğine iliĢkin bir rehber sunulmuĢtur), Ģirketlere, alım satım amaçlı olarak sınıflandırmadığı hisse senedi yatırımlarının gerçekleĢmiĢ ve gerçekleĢmemiĢ tüm gerçeğe uygun değer kazanç ve kayıplarını kapsamlı gelir tablosunda muhasebeleĢtirme seçeneği tanınmıĢ (bu tür bir düzenleme finansal araç bazında ilk muhasebeleĢtirmede yapılmakta ve sonraki dönemlerde değiĢtirilmemektedir, ancak bu yatırımlardan elde edilen temettüler gelir tablosunda muhasebeleĢtirilmelidir.), standart kapsamına giren tüm türev ürünlerin gerçeğe uygun değer ile ölçülmesi düzenlenmiĢtir. UMS/TMS 39 ve UFRS/TFRS 9 arasındaki belirgin farklar aĢağıda Tablo olarak verilmektedir (salient-differences-between-ias-39-and-ifrs-9, http://accountingforinvestments.com, 20.01.2012). 74 Tablo 7: UMS/TMS 39 ve UFRS/TFRS 9 Arasındaki Belirgin Farklar Parametre Isim Uygulanabilirlik Kapsam Borçlanma Araçlarının Sınıflandırması UMS 39 Finansal Araçlar: Finansal Araçlar MuhasebeleĢtirme ve Ölçme Uygulanmaktadır. 1 Ocak 2015 tarihinden itibaren geçerlidir (erken uygulama mümkün) Tüm yönleri ile finansal Sadece finansal varlıklar dahil. varlık ve finansal Standart finansal yükümlülükleri, yükümlülükler-riskten finansal araçların kayıttan korunma muhasebesi dahil çıkarılmasını, değer düĢüklüğünü ve riskten korunma muhasebesini içermiyor Gerçeğe Uygun Değer Farkı Gerçeğe Uygun Değer Farkı Kar Kar veya Zarara Yansıtılan veya Zarara Yansıtılan Finansal Finansal Araçlar Araçlar Satılmaya Varlıklar Hazır Vadeye Kadar Tutulacak Yatırımlar Özkaynak Araçlarının Sınıflandırması Finansal Ġtfa EdilmiĢ Maliyetle Ġzlenecek Finansal Araçlar Elde Kredi ve Alacaklar Gerçeğe Uygun Değer Farkı Gerçeğe Uygun Değer Farkı Kar Kar veya Zarara Yansıtılan veya Zarara Yansıtılan Finansal Finansal Araçlar Araçlar Satılmaya Varlıklar Sınıflandırma esasları UFRS 9 Hazır Finansal Gerçeğe Uygun Değer Farkı Diğer Kapsamlı Gelir/Giderlere Yansıtılan Finansal Araçlar Ġlk muhasebeleĢtirmede ĠĢ modeli ve sözleĢmeye dayalı Vadeye kadar tutma niyeti, nakit akıĢ özelliklerine göre kısa vadeli kar için ticaret sınıflandırma yapılır. yapma, türev, kredi veya alacaklar, ya da belirli kısıtlamalara tabi olup olmamasına bağlı sınıflandırma yapılır. 75 Ölçüm Borçlanma Araçları Vadeye kadar elde tutulacak veya kredi ve alacak olarak sınıflandırılmıĢ ise itfa edilmiĢ maliyeti üzerinden ölçülür. Ölçüm - Özkaynak Araçları Gerçeğe uygun opsiyonu değer odelinin amacı sözleĢmeye dayalı nakit akımlarını elde etmek ve sözleĢmeye dayalı nakit akımları sadece anapara ve anapara tutarı üzerinden faizi temsil ediyorsa itfa edilmiĢ maliyet üzerinden ölçülür. Diğer sınıflamalar gerçeğe uygun değeri ile ölçülür. Bir muhasebe uyumsuzluğu ortadan kaldırmak veya azaltmak amacıyla yukarıdaki kriterleri karĢılayan borçlanma araçları Gerçeğe Uygun Değer Farkı Kar Zarara Yansıtılan Finansal Araçlar olarak muhasebeleĢtirilebilir. Gerçeğe uygun değer Gerçeğe Uygun Değer Farkı Kar veya Zarara Yansıtılır İstisna: Borsada iĢlem görmeyen özkaynak ĠĢletme alım satım amaçlı araçları gerçeğe uygun olmayan bir özkaynak aracını ilk değerleri yeterince güvenilir muhasebeleĢtirme sırasında olmadığı durumlarda maliyet Gerçeğe Uygun Değer Farkı değeriyle ölçülür. Diğer Kapsamlı Gelir/Giderlere Yansıtılan Finansal Araçlar olarak geri dönülmez Ģekilde tanımlayabilir. ĠĢletme, finansal varlığı ĠĢletme, muhasebe uyumsuzluğu kayda alma sırasında ortadan kaldırmak veya azaltmak Gerçeğe Uygun Değer Farkı amacıyla ilk kayda alma sırasında Kar Veya Zarara finansal varlığı Gerçeğe Uygun Yansıtılacak olarak Değer Farkı Kar veya Zarara atayabilir. Yansıtılacak olarak atayabilir. Yeniden Sınıflandırmalar - Borçlanma araçları Dört kategori arasında IĢletmenin iĢ modelinin amacı yeniden sınıflandırılma belirli değiĢirse, yeniden sınıflandırma koĢullar altında mümkündür. mümkündür. Yeniden Sınıflandırmalar - Özkaynak Araçları Gerçeğe Uygun Değer Farkı Kar veya Zarara Yansıtılan Finansal Araçlar ile Satılmaya Hazır Finansal Varlıklar arasında yeniden sınıflandırma mümkündür. ĠĢletme özkaynak aracını ilk muhasebeleĢtirme sırasında geri dönülemez Ģekilde Gerçeğe Uygun Değer Farkı Diğer Kapsamlı Gelir/Giderlere Yansıtılan Finansal Araçlar olarak belirlediği için mümkün değildir. 76 3.4. SERMAYE YETERLĠLĠĞĠNĠN DEĞERLENDĠRĠLMESĠNE ĠLĠġKĠN DÜZENLEMELER Sermaye piyasasının istikrar içerisinde geliĢip büyüyebilmesi için en fazla ihtiyaç duyulan unsur güvendir. Bu güvenin tesis edilmesinde aracı kurumların iflas riskiyle karĢılaĢmadan sağlam bir mali yapıyla faaliyetlerine devam edebilmesinin sağlanması büyük önem arz etmektedir. Aracı kurumların güven yaratmadaki en önemli aracı ise sermayeleridir. Aracı kurumların sahip oldukları sermayenin büyüklüğü finansal gücün bir ölçüsü olarak da görülebilir. Bu nedenle aracı kurum sermayesinin fonksiyonları ile sermaye yapısı ve yeterliliği arasında doğrudan bir iliĢki bulunmakla birlikte, ödenmiĢ veya çıkarılmıĢ sermaye tutarları bir aracı kurumun mali durumunu yeterli derecede yansıtmayabilmektedir. Gerçekten de bir aracı kurumun ödenmiĢ sermayesi ne kadar büyük olursa olsun, aktifin iyi idare edilememesi halinde mali güçlük içine düĢülmesi mümkün bulunmaktadır (Özdemir: 2004,3). Bu amaçla, oluĢabilecek aracı zararlara kurumların karĢı maruz yeterli kalınan özsermaye riskler nedeniyle bulundurmalarının sağlanmasını teminen SPK, 26.06.1998 tarih ve 23384 mükerrer sayılı Resmi Gazete‟de yayımlanan Seri:V No:34 sayılı “Aracı Kurumların Sermayelerine ve Sermaye Yeterliliğine ĠliĢkin Esaslar Tebliği” ile, aracı kurumlar için sermaye yeterliliği kavramını ortaya koymuĢtur. Seri:V No:34 sayılı Tebliğ‟in uygulanmasına yönelik açıklamalarda, ödenmiĢ sermaye yanında, aktifin ve pasifin idare ediliĢ Ģeklinin mali yapı açısından önem taĢıdığı gerçeğinden hareketle Seri:V No:34 sayılı Tebliğ‟in asli fonksiyonunun, aynı ödenmiĢ sermayeye sahip iki aracı kurumun, aktif yapısına bakılarak farklı değerlendirmeye tabi tutulması olduğu ifade edilmiĢtir. 77 Seri:V No:34 sayılı Tebliğ ile getirilen en önemli kavram “sermaye yeterliliği tabanı”dır. Sermaye yeterliliği tabanı hesaplamalarında geçerli olan özsermaye, aracı kurumların Seri:V No:34 sayılı Tebliğ ile getirilen değerleme hükümleri çerçevesinde değerleme günü itibarıyla (Seri:V No:34 sayılı Tebliğ uyarınca düzenlenmesi zorunlu raporların düzenleme gününü ifade eder) hazırlamıĢ oldukları bilançolarında yer alan ve aracı kurumun net aktif toplamının ortaklık tarafından karĢılanan kısmını ifade etmektedir. Burada, özsermaye tanımının yeninde yapılmasına duyulan ihtiyacın sebebi, aracı kurumların finansal tabloları her ne kadar mevcut durumda Seri:XI, No:29 sayılı Tebliğ ile getirilen uluslararası finansal raporlama esasları dahilinde hazırlanmakta ve finansal tablolarda gerçeğe uygun değer esası benimsenmiĢ olsa da, muhasebe kayıtlarının tarihi maliyet esası çerçevesinde tutulması ve dolayısıyla sermaye yeterliliği hesaplamaları için bu kayıtlardan alınan verilerin Seri:V, No:34 sayılı Tebliğ çerçevesinde cari değer esasına uygun hale getirilmesi sağlamaktır. Seri:V No:34 sayılı Tebliğ‟in “Özsermaye ve sermaye yeterliliği tabanının hesaplanmasında kullanılacak değerleme ilkeleri” baĢlıklı 5 nci maddesi çerçevesinde varlık ve yükümlülüklerin cari değerleri aĢağıdaki Tabloda yer verildiği Ģekilde hesaplanmaktadır: Tablo 8: Sermaye Yeterliliği Tabanının Hesaplanmasında Kullanılacak Değerleme Ġlkeleri Borsalarda ve teĢkilatlanmıĢ diğer piyasalarda iĢlem gören sermaye piyasası araçları ve kıymetli madenler Değerleme gününde ilgili borsalarda oluĢan ağırlıklı ortalama fiyatlar veya oranlar üzerinden; gün içinde iki seans uygulanan borsalarda ikinci seansta gerçekleĢen ağırlıklı ortalama fiyat veya oranlar üzerinden; değerleme gününde alım satıma konu olmayanlar ise son iĢlem tarihindeki ağırlıklı ortalama fiyatlar veya oranlar üzerinden değerlenir Borsalarda ve teĢkilatlanmıĢ diğer piyasalarda iĢlem görmeyen uluslararası ticarete konu kıymetli madenler Değerleme günündeki normal alım satım fiyatları üzerinden değerlenir. 78 Dövizler Borsalarda ve teĢkilatlanmıĢ diğer piyasalarda iĢlem gören vadeli iĢlem ve opsiyon sözleĢmeleri Borsalarda ve teĢkilatlanmıĢ diğer piyasalarda iĢlem görmeyen vadeli iĢlem ve opsiyon sözleĢmeleri Borsalarda veya teĢkilatlanmıĢ diğer piyasalarda iĢlem gören veya aktif bir piyasası olan diğer varlıklar ve yükümlülükler Alacak ve borçlar Repo ve ters repo iĢlemleri Borsalarda ve teĢkilatlanmıĢ diğer piyasalarda oluĢan fiyatlar, bu Ģekilde oluĢan fiyatların bulunmaması halinde ise TCMB tarafından ilan edilen döviz kurları üzerinden, bu Ģekilde ilan edilmiĢ bir kuru bulunmaması halinde uluslararası piyasalarda oluĢan çapraz kurlar dikkate alınarak değerlenir. Değerleme günündeki uzlaĢma fiyatı veya takas kurumunca belirlenen diğer göstergeler esas alınarak; bu Ģekilde bir fiyat veya göstergenin bulunmaması halinde, piyasalarda oluĢan ağırlıklı ortalama fiyat; böyle bir fiyatın bulunamaması halinde söz konusu sözleĢmelerin en son iĢlem gördüğü günde oluĢan ağırlıklı ortalama veya uzlaĢma fiyatı; değerleme gününden önceki 5 iĢ günü içinde bir fiyatın elde edilememesi halinde rayiç bedel dikkate alınarak değerlenir. SPK‟nın muhasebe tebliğlerinde öngörülen tarihi maliyet ilkesi çerçevesinde değerlenir. Değerleme gününde ilgili piyasada oluĢan ağırlıklı ortalama fiyatlar ve oranlar dikkate alınarak değerlenir. Vadesi bir aydan daha uzun tüm alacak ve borçlar yukarıda belirtilen özel hükümler hariç olmak üzere alacağın veya borcun vadesine en yakın vadeye sahip devlet iç borçlanma senetleri için değerleme gününde borsalarda ve teĢkilatlanmıĢ diğer piyasalarda oluĢan faiz oranlarının ortalaması dikkate alınarak, bileĢik faiz esaslarına göre, Türk Lirası dıĢındaki borç ve alacaklar ise ilgili ülkenin hazinesi tarafından ihraç edilmiĢ borçlanma araçları için borsalarda ve teĢkilatlanmıĢ diğer piyasalarda oluĢan faiz oranları dikkate alınarak değerlenir. Repo iĢlemine konu olan sermaye piyasası aracının Seri:V No:34 sayılı Tebliğ uyarınca hesaplanmıĢ cari değeri sözleĢme fiyatından (repo iĢlemindeki satıĢ tutarı ve ters repo iĢlemindeki satın alma tutarına, sözleĢme hükümleri çerçevesinde iĢlem tarihinden değerleme gününe kadar geçen süre için bileĢik olarak hesaplanmıĢ faizin eklenmesi suretiyle bulunan tutar) düĢükse, aradaki fark net dönem karından indirilir. Tersi durumda aradaki fark net dönem karına ilave edilir. Ters repo iĢlemi için ise hesaplama tam tersidir. 79 Değerleme hükmü getirilmemiĢ varlıklar veya yükümlülükler, SPK‟nın muhasebe tebliğlerinde belirtilen hükümler çerçevesinde değerlemeye tabi tutulur. Sermaye yeterliliği tabanı hesaplamalarında indirilen kalemler, Seri:V No:34 sayılı Tebliğ ve SPK‟nın muhasebe tebliğlerinde yer alan hükümler çerçevesinde değerlemeye tabi tutulmayabilir. Değerleme sonucu oluĢan farklar dönem karı ile iliĢkilendirilir; dönem karı üzerinden ödenmesi gereken vergiler için karĢılık ayrılır. Vergi karĢılığı, gerçekleĢmesi halinde vergi mevzuatı çerçevesinde vergiden muaf veya istisna tutulacak olanlar hariç, tüm gelir unsurları dikkate alınarak ve vergi mevzuatı çerçevesinde gerçekleĢmiĢ kabul edilerek hesaplanır. Yapılacak hesaplamalarda iĢlem tarihleri ve takas tarihleri farklı olan iĢlemler takas tarihleri itibariyle dikkate alınır. Diğer taraftan, alıĢ satıĢ fiyatı farklılık gösteren hesaplar “ihtiyatlılık” kavramı gereğince değerlemeye tabi tutulmaktadır. Örneğin döviz borcu bulunan aracı kurumun bu yükümlülüğünü yerine getirmesi için döviz alması gerekeceğinden kullanılması gereken kur döviz satıĢ kuru olmalıdır (Aslan:1999,21). Sermaye yeterliliği tabanı söz konusu değerleme ilkeleri kullanılmak suretiyle bulunan özsermaye toplamından aĢağıdaki likit olmayan ve sermaye çıkıĢı niteliğinde olmayan varlık kalemlerin indirilmesi suretiyle hesaplanır: a) Duran varlıklar; i) Maddi duran varlıklar (net), ii) Maddi olmayan duran varlıklar (net), iii) Borsalarda ve teĢkilatlanmıĢdiğer piyasalarda iĢlem görenler hariç olmak üzere, değer düĢüklüğü karĢılığıve sermaye taahhütleri düĢüldükten sonra kalan finansal duran varlıklar, iv) Diğer duran varlıklar, b) MüĢteri sıfatı ile olsa dahi, personelden, ortaklardan, iĢtiraklerden, bağlı ortaklıklardan ve sermaye, yönetim ve denetim açısından doğrudan 80 veya dolaylı olarak iliĢkili bulunulan kiĢi ve kurumlardan olan teminatsız alacaklar ile bu kiĢi ve kurumlar tarafından ihraç edilmiĢ ve borsalarda ve teĢkilatlanmıĢ diğer piyasalarda iĢlem görmeyen sermaye piyasası araçları. Seri: V, No: 125 sayılı Kaldıraçlı Alım Satım ĠĢlemleri ve Bu ĠĢlemleri GerçekleĢtirebilecek Kurumlara ĠliĢkin Esaslar Hakkında Tebliğ‟in 2 nci maddesinin (a) bendi kapsamında faaliyette bulunan aracı kurumların sermaye yeterliliği tabanının hesaplanmasında, bu kalemlere ek olarak, aracı kurumların kaldıraçlı alım satım iĢlemlerine iliĢkin olarak, değerleme günü itibariyle müĢteri bazında hesapladıkları müĢterilerine karĢı yükümlülükleri toplamının %5 i de indirilmektedir. Seri:V No:34 sayılı Tebliğ hükümleri doğrultusunda aracı kurumların aĢağıdaki yükümlülüklerin tümünü yerine getirmeleri gerekmektedir (Uludağ,2001:131-148): a) Asgari özsermaye yükümlülüğü b) Sermaye yeterliliği tabanı yükümlülüğü c) Genel borçlanma sınırı d) Likidite yükümlülüğü a) Asgari özsermaye yükümlülüğü, aracı kurumların özsermayelerini kontrol altına alan bir yükümlülüktür. Aracı kurumlar, herhangi bir risk karĢılığı olmasa bile asgari bir tutarda özsermaye bulundurmak zorundadır. Bu tutar, aracı kurumların alım satım aracılığı faaliyetinde bulunabilmeleri için sahip olmaları gereken özsermaye tutarına, her bir sermaye piyasası faaliyeti için aĢağıda belirtilen oranlarda özsermaye ilave edilerek hesaplanır. Bu kapsamda; ilave faaliyetler için belirlenmiĢ oranlar aĢağıdaki gibidir: 81 Ġlave Faaliyet Ġlave Özsermaye Oranı (%) Halka Arza Aracılık 50 Repo-Ters Repo 50 Portföy Yöneticiliği 40 Yatırım DanıĢmanlığı 10 Toplam 150 Ayrıca, kaldıraçlı alım satım iĢlemlerinde, müĢterilerden gelen emirlerin doğrudan kabul edilmesi ve/veya gerçekleĢtirilmesi faaliyetini yürütmek isteyen aracı kurumlar, alım satım aracılığı faaliyeti için sahip olunması gereken özsermaye tutarının on katı kadar, müĢterilerden gelen emirlerin temsilci sıfatıyla kabul edilmesi ve bu emirlerin gerçekleĢtirilmek üzere baĢka kuruluĢlara yönlendirilmesi faaliyetini yürütmek isteyen aracı kurumlar ise alım satım aracılığı faaliyeti için sahip olunması gereken özsermaye tutarının üç katı kadar özsermaye bulundurmak zorundadır. 2012 yılı için Seri:V No:34 sayılı Tebliğ‟in 7‟nci maddesi çerçevesinde aracı kurumların sahip oldukları yetki belgelerine göre asgari özsermayeleri aĢağıdaki gibi belirlenmiĢtir. Yetki Belgesi Asgari Özsermaye (TL) Alım Satım Aracılığı 832.000 Halka Arza Aracılık 417.000 Repo-Ters Repo 417.000 Portföy Yöneticiliği 334.000 Yatırım DanıĢmanlığı 87.000 Kaldıraçlı Alım Satım -Piyasa Yapıcılık 9.152.000 -ĠĢlem Aracılığı 3.328.000 82 Asgari özsermaye tutarları Maliye Bakanlığınca ilan edilen yeniden değerleme oranının %20‟sinin altına inmemek kaydıyla her yıl SPK tarafından belirlenir. Aracı kurumlar, belirlenen yeni özsermaye tutarlarını ilgili yılın en geç 6 ncı ayının sonu itibarıyla sağlamak zorundadır. Özsermayenin en az %25‟inin ödenmiĢ veya çıkarılmıĢ sermaye olarak sağlanması zorunludur. Diğer taraftan, özsermaye için belirlenen asgari tutarların sağlanması, özsermayenin yeterli düzeyde olduğu anlamına gelmemektedir. Sermaye yeterliliği tabanı yükümlülüğünün sağlanabilmesi için bu tutarın en az aktifte bulundurulan duran varlıklar kadar artırılması zorunludur. Diğer bir deyiĢle asgari özsermaye yükümlülüğü, asgari sermaye yeterliliği tabanı yükümlülüğünün sağlanması amacıyla söz konusu maddede belirtilen tutarlardan çoğu zaman fazla olmak zorundadır. b) Sermaye yeterliliği tabanı yükümlülüğü, aracı kurumların sermaye yeterliliği tabanını kontrol altına alan bir yükümlülüktür. Sermaye yeterliliği tabanı, sermaye yeterliliği tebliğine göre hesaplanan özsermayeden sermaye yeterliliği tebliğinin 4‟üncü maddesinde belirtilen bazı likit olmayan varlıklar ile sermaye çıkıĢı niteliğindeki kalemlerin indirilmesi suretiyle bulunmaktadır. Bu Ģekilde bulunan sermaye yeterliliği tabanı tutarının; aracı kurumun yetki belgesine göre sahip olması gereken asgari özsermaye tutarı, risk karĢılığı, değerleme gününden önceki üç aylık faaliyet giderleri kalemlerinin herhangi birinden (bunların toplamından değil) az olmaması gerekmektedir. Dolayısıyla, aracı kurumun asgari özsermaye tutarından, risk karĢılığından, değerleme gününden önceki üç aylık faaliyet giderinden hangisi büyükse söz konusu tutar, aracı kurumun sermaye yeterliliği tabanı yükümlülüğü olmaktadır. Burada son üç aylık faaliyet gideri; sene baĢından itibaren söz konusu ayların sonu itibariyle oluĢan kümülatif faaliyet giderleri toplamını değil, yalnızca kapsamaktadır. bu aylar içinde oluĢan faaliyet giderleri toplamını 83 Risk karĢılığı, aracı kurumların karĢılaĢabilecekleri çeĢitli risklerin toplamını parasal olarak ifade eden bir büyüklüktür. Seri:V, No:34 Sayılı Tebliğ‟e göre risk karĢılığı, aĢağıda belirtilen tutarların toplamını ifade eder: i.Pozisyon Riski: Varlıkların ihraçcısından veya bu varlıkların iĢlem gördüğü piyasalarda oluĢan fiyat dalgalanmaları ile alacak ve borçların cari değerlerindeki değiĢmelerden kaynaklanan riskleri ifade eder. Aracı kurumlar, bu risk için Seri:V, No:34 Sayılı Tebliğ‟in 1 numaralı ekindeki tabloda belirtilen oranlarda karĢılık hesaplarlar. Bu oranlar genellikle bilançonun likiditesi yüksek olan kalemleri için düĢük, likiditesi düĢük olan kalemleri için ise yüksek tutulmuĢtur. Dolayısıyla, bilanço kompozisyonu likiditesi düĢük olan varlıklardan oluĢan bir aracı kurumun pozisyon riski tutarı, bilanço kompozisyonu likiditesi yüksek olan varlıklardan oluĢan bir aracı kuruma göre daha yüksek olacaktır. Pozisyon riski, aracılık yüklenimi çerçevesinde satın alınanlar dahil sermaye piyasasıaraçları, borçlar ve alacaklar, altın ve kıymetli madenler, dövizler, vadeli iĢlemlere konu emtia, opsiyon ve vadeli iĢlem sözleĢmeleri, ödünç alınan ve verilen menkul kıymetler, repo sözleĢmesi çerçevesinde satılan sermaye piyasasıaraçları için hesaplanır. Ters repo iĢlemi çerçevesinde satın alınmıĢ sermaye piyasası araçları ve özsermayeden tamamı indirilen kalemler için pozisyon riski hesaplanmaz. Pozisyon riski hesaplamalarında, hesaplama yapılacak varlık ve yükümlülüklerin net pozisyonu dikkate alınabilir. Net pozisyon, aracıkurumların sermaye piyasası aracı, döviz, kıymetli maden gibi yükümlülüklerinin aynı cinsten olmak üzere varlıklar içerisinde yer alması durumunda, bunların birbirlerinden mahsup edilmesi sonucunda bulunan tek kalem varlık veya borcu ifade eder. ii. KarĢı Taraf Riski: KarĢılığında yeterli teminat bulunmadan borç verilmesi, diğer taahhütlerde bulunulması, varlıkların ödünç, emanet veya 84 teminat olarak tevdi edilmesi gibi nedenlerle, varlıkların geri alınmasında ortaya çıkan riskleri ifade eder. Söz konusu varlıkların cari değerinin, teminat olarak karĢı taraftan alınan varlıkların cari değerinin pozisyon riski oranında azaltılmıĢ tutarını aĢan kısmı teminat açığı olarak tanımlanmıĢtır. Teminat açığı, her bir kiĢi ya da kurum bazında hesaplanır. Ancak aracı kurumların kurucusu veya yöneticisi olduğu yatırım fonları ile ilgili iĢlemlerde ortaya çıkan teminat açığı için karĢı taraf riski hesaplanmaz. KarĢı taraf riski, yurt içinde veya dıĢında kurulmuĢ olan takas kurumları ve merkez bankaları için teminat açığının %0‟ı, Türkiye‟de kurulmuĢ bankalar, aracı kurumlar, sigorta Ģirketleri, yatırım fonları ve yatırım ortaklıkları için %5‟i, diğer tüm kiĢi ve kurumlar için ise %100‟ü olarak bulunur. iii. YoğunlaĢma Riski: Aracı kurumun belirli bir varlık veya yükümlülüğünün, sermaye yeterliliği tabanının önemli bir oranını oluĢturması halindeki riski ifade eder. Bir ihraçcıya ait sermaye piyasası araçlarının veya bir kiĢi veya kurumdan olan alacak toplamının veya pozisyon riski hesaplanması öngörülen kalemlerin herhangi birisinin sermaye yeterliliği tabanının belirli oranlarına ulaĢması durumunda, pozisyon riski için öngörülen oranların Seri:V No:34 sayılı Tebliğ‟de belirtilen katları (3 ile 9 arasında değiĢecek ve ilgili kalemin tutarının sermaye yeterliliği tabanına oranının artmasına bağlı olarak artacak Ģekilde) kadar ayrıca yoğunlaĢma riski için karĢılık ayrılır. iv. Döviz Kuru Riski: Döviz kuru riski, her bir döviz cinsi itibarıyla hesaplanacak net açık pozisyonların toplamından oluĢur. Dövizle ilgili net açık pozisyon aĢağıdaki Ģekilde hesaplanır: a) Vadelerine bakılmaksızın, her bir döviz cinsi itibariyle varlıklardan yükümlülüklerin düĢülmesiyle bulunan tutarlar, b) Vadelerine bakılmaksızın, her bir döviz cinsi itibariyle vadeli iĢlem sözleĢmeleri ve benzeri diğer sözleĢmeler ile kaldıraçlı alım satım iĢlemleri 85 çerçevesinde tutulmakta olan açık uzun ve kısa pozisyonların netleĢtirilmesi sonucu bulunan tutarlar, c) Döviz üzerine düzenlenmiĢ opsiyon sözleĢmelerinin cari değerinin, opsiyonun deltası ile çarpılması sonucu bulunan tutarlar. Yapılan hesaplamalar sonucunda her bir döviz cinsi itibari ile bulunan açık pozisyonlar Seri:V No:34 sayılı Tebliğ‟in 5 inci maddesinde yer alan hükümler çerçevesinde Türk Lirasına çevrilir. Döviz cinsine bakılmaksızın pozisyonlar uzun ve kısa olmak üzere ayrıayrı toplanır. Döviz kuru riski hesaplamalarında, söz konusu net açık uzun ve net açık kısa pozisyon toplamından büyük olan tutar dikkate alınır. Bu Ģekilde bulunan toplamın aracı kurumun sermaye yeterliliği tabanının %2 sini aĢması halinde, aĢan kısmın %8 i döviz kuru riski olarak dikkate alınır. Döviz kuru riski hesaplamaları, bu hesaplamaya konu varlıklar ile ilgili olarak yapılan risk hesaplamalarına ilave olarak ayrıca yapılır. Sermaye yeterliliği tabanıhesaplamalarında tamamı indirilen varlıklar döviz kuru riski hesaplamalarında dikkate alınmaz. c) Genel borçlanma sınırı, aracı kurumların aracılık yüklenimi nedeniyle oluĢan borçları veya taahhütleri, takas kurumlarına ve müĢterilere olan borçları dahil, bilançoda yer alan tüm kısa ve uzun vadeli borçları toplamı, sermaye yeterliliği tabanının 15 katını aĢamaz. Borçların tutarının belirlenmesinde, bunların cari değerleri dikkate alınır. d) Likidite yükümlülüğü, aracı kurumların sermaye yeterliliği tebliğinde getirilen değerleme hükümleri çerçevesinde değerleme günü itibariyle hazırlanmıĢ bilançolarında yer alan dönen varlıkları ile kısa vadeli borçları arasındaki oranı ifade eder. Bu oranın (dönen varlıklar/kısa vadeli borçlar) en az 1 olması gerekmektedir. Sermaye yeterliliği tabanı hesaplamasında indirilen kalemler ile pozisyon riski veya karĢı taraf riski %100 olarak belirlenen kalemler dönen varlık olarak dikkate alınmaz. DÖRDÜNCÜ BÖLÜM ARACI KURUM FĠNANSAL TABLOLARINA YÖNELĠK ĠNCELEME Ülkemizde aracı kurum finansal tablolarına yönelik eleĢtiriler esas olarak; - Aracı kurumların diğer ticari iĢletmelere (alım satım veya üretim satıĢ yapan iĢletmelere) benzetilmesinden, - Aracı kurum faaliyetlerinin, müĢteri nam ve hesabına, kendi nam ve hesabına, müĢteri namına ve kendi hesabına yapılabilmesinden, - MüĢteri varlıklarının kullanımına iliĢkin sınırlamalar bulunmasından, kaynaklanmaktadır. Bu durum özellikle aracı kurumların kendi nam ve hesabına yürüttüğü faaliyetler ile sonuçlarının izlenmesinde sıkıntı yaratmaktadır. Bu bölümün konusunu, aracı kurumların yürüttüğü faaliyetler ve Uluslararası Finansal Raporlama Standartları çerçevesinde aracı kurum bilanço ve gelir tablolarında dikkat çeken hesap ve uygulamaların incelenmesi sonucunda tespit edilen sorunlar ve çözüm önerilerinin sunumu oluĢturmaktadır. 4.1. DÖNEN/DURAN VARLIK AYRIMI Bilançonun biçimsel yapısı, kapsamı ve içeriğine yönelik düzenlemelerin genel esasları UMS/TMS 1 Finansal Tabloların SunuluĢu Standardı‟nda yer almaktadır. UMS/TMS 1‟de bilançonun cari/cari olmayan varlık ve yükümlülük (kaynak) ayrımına göre sınıflama ve likidite esaslı 87 sınıflama olmak üzere iki yöntemden birine göre sunulabileceği belirtilmektedir. Yöntemin seçiminde iĢletmenin normal faaliyet döngüsünün açıkça belirlenip belirlenememesi ve hangi yöntemin güvenilir bilgi sağlayacağı hususu dikkate alınmalıdır. Güvenilir bilgi, finansal tablo kullanıcılarının doğru ve tutarlı ekonomik kararlar almalarına yardımcı olacak bilgidir (Örten, Kaval ve Karapınar: 2007, 20). UMS/TMS 1‟de normal faaliyet döngüsü, iĢleme tabi tutulmak üzere tedarik edilen varlıkların nakit ve nakde dönüĢme süreci olarak tanımlanmıĢtır. Bu süreç, borçlanarak veya nakden stok alımı, sonra stokların satılarak nakde veya alacağa ve son olarak da alacakların tahsiliyle nakde dönüĢmesi ve borçların ödenmesi Ģeklinde iĢlemektedir. ĠĢletmenin normal faaliyet döngüsünün açıkça belirlenemediği durumlarda likidite esaslı sunuĢ tercih edilmelidir (Bayrı:2010,89). UMS/TMS 1 (63)‟te likidite esaslı sunumun esas alınabileceği iĢletmelere yönelik olarak “Finansal iĢletmeler, açıkça belirlenebilen bir faaliyet döngüsü içinde mal ve hizmet sunumunda bulunmadıklarından, varlıkların ve borçların kısa ve uzun vadeli olarak sunulması yerine, likiditeye göre artan veya azalan sırada sunulması daha güvenilir ve tutarlı bilgiler sağlar.” hükmüne yer verilmektedir. Aracı kurum yükümlülüklerin ise bilançolarında kısa varlıkların vadeli/uzun vadeli dönen/duran yükümlülükler varlıklar, olarak sınıflandırıldığı görülmektedir. Esasen aracı kurumlar icrası için izin alınan faaliyetler ve bunlara iliĢkin iĢ ve iĢlemler dıĢında hiçbir sınai ve zirai faaliyette bulunamamakta ve sermaye piyasası faaliyetlerini yürütebilmek için gerekli olanın üstünde taĢınmaz mal edinememektedirler. Bu itibarla, ülkemiz örneğinde aracı kurum bilançosunda yer alan varlıklar ağırlıklı olarak borsada iĢlem gören menkul kıymetlerden oluĢmakta olup, aracı kurum bilançosu varlık yapısına göre sigorta Ģirketleri ve bankalara göre kısa vadeli/likit bir yapıya sahip bulunmaktadır. Diğer taraftan, mevduat toplama 88 izni bulunmayan aracı kurumlar bankalar gibi göreli istikrarlı bir yabancı kaynağa da sahip değildirler. Aracı kurum bilançolarının pasif yapısı ağırlıklı olarak öz kaynaklardan oluĢurken, yabancı kaynakların en önemli bölümünü de kredi piyasalarından (repo -ters repo, Takasbank para piyasası, bankalar vb.) iĢletme sermayesi için kullanılan kısa vadeli krediler oluĢturmaktadır. Bundan ayrı olarak, Seri:V No:34 sayılı Tebliğ risk karĢılıklarının ve yükümlülüklerin hesaplanmasında dönen ve duran varlık ayrımını on iki aylık süre esasına dayalı olarak yapmaktadır. Dinamik belirlenebilen bir bir sektörde faaliyet faaliyet gösteren döngüsü içinde aracı kurumlar hizmet açıkça sunumunda bulunmamaktadırlar. Söz konusu dinamiklik hem piyasalardaki volatilitenin fazla olmasından hem de aracı kurumların piyasayı etkileyen ve piyasadan etkilenen bir yapı oluĢturmalarından ileri gelmektedir. Örneğin piyasadaki bir aĢağı trend, hem aracı kurumların portföylerindeki menkul kıymetlerin değerini düĢüreceği için aracı kurum özskaynaklarını azaltacak, hem de çeĢitli müĢteri teminatlarının değerini düĢüreceği için aracı kurumların karĢı taraf risklerini arttıracaktır. Diğer bir ifade ile aracı kurumların iĢ iliĢkisinde oldukları kurum ve kuruluĢlarla aynı sektörde yer almaları, piyasada ortaya çıkabilecek bir değiĢimin zincir etkisi nedeniyle aracı kurumlar üzerindeki etkisinin daha da artmasına sebep olmaktadır (Özdemir:2004,22-23). Bu kapsamda; finansal sistemin temel aktörü konumunda olan bankaların payı bulunan aracı kurumların sektörün %33 ünü oluĢturduğu, aracı kurumların bankaların konsolide bilançosuna dahil edildiği, bankaların da bilançolarının likidite esaslı sunulduğu hususları da dikkate alındığında, aracı kurumlar açısından da bilançoda likidite esaslı sunum benimsenmesinin faydalı olacağı düĢünülmektedir. Bu Ģekilde sunum aracı kurumların sermaye yeterliliği kapsamında risk karĢılıklarının ve likidite yükümlülüklerinin hesaplanmasında sağlanmasına hizmet edebilecektir. vade yapılarının da çeĢitliliğinin 89 Bu durumda, UMS/TMS 1 (61) uyarınca; (a) raporlama döneminden (bilânço tarihinden) itibaren on iki ay içinde ve (b) raporlama döneminden (bilanço tarihinden) itibaren on iki ayı aĢan sürede ödenmesi ve tahsili beklenen tutarları birlikte içeren her varlık ve borç kalemi için on iki aydan uzun vadede gerçekleĢmesi beklenen tahsilat ve ödeme tutarlarının dipnotlarda açıklanması gerekmektedir. 4.2. MÜġTERĠLER HESABI Aracı kurumlarda “MüĢteriler” hesabı diğer iĢletmelerdeki müĢteri veya alıcılar hesabından farklı bir karakter göstermektedir. MüĢteriler hesabı aracı kurumların bir hizmet iĢletmesi olmaları ve müĢterileri nam ve hesabına veya kendi namına müĢteri hesabına sermaye piyasası araçlarının alıĢ satıĢını yapmaları nedeniyle, alıĢ için tahsil ettikleri tutarlar ile satıĢ için borçlu oldukları tutarların izlenmesine olan ihtiyaç ile oluĢturulmuĢtur. Aracı kurumların gün bazında hangi müĢterisinden alacaklı hangi müĢterisine borçlu olduğu ve tutarlarının ayrı ayrı takip edilmesi gerekmektedir. Aracı kurumların bilançolarında bu nedenle söz konusu hesabın alacak ve borç bakiyesi netleĢtirilmeden, “Kısa Vadeli Ticari Alacaklar” hesabı içerisinde “MüĢterilerden Alacaklar”, “Kısa Vadeli Ticari Borçlar” içerisinde de “MüĢterilerden Borçlar” hesabı olarak verilmektedir. “MüĢterilerden Alacaklar” bakiyesi müĢterilerin menkul kıymet alımlarından kaynaklanan parasal yükümlülüklerini gösterirken, “MüĢterilere Borçlar” hesabı ise aracı kurumun müĢterilere parasal yükümlülüklerini göstermektedir. Anılan hesabın bu Ģekilde izlenmesi, aracı kurumların müĢteri nakitlerinin kullanımına iliĢkin düzenlemelere uyumunun gözetilmesi açısından da önem arz etmektedir. ġöyle ki, müĢteri adına tutulan ve aracı kurumun “Nakit ve Benzerleri” hesabında izlenen tutarların bilançoda 90 “MüĢterilere Borçlar” hesabının bakiyesi (MüĢteriler hesabının alacak bakiyesi olarak da ifade edilmektedir) içerisinde yer alması gerekmektedir. taktirde Aksi aracı kurumun müĢteri nakitlerini kullandığından Ģüphelenilebilinir (Uysal:2005). MüĢteriler hesabı için önemli nitelikteki hususlar aĢağıda değerlendirilmektedir. 4.2.1. MüĢteri Nakitleri Aracı kurumların banka hesabında nemalandırılmayan (döviz cinsinden olanlar dahil) tutulan, müĢterilerin nakitleri esasen aracı kurumun müĢterilere olan borçlarıdır. Aracı kurumlar için müĢteri nakdinin ne Ģekilde muhasebeleĢtirileceği en kritik noktalardan biridir. Bu konunun iki önemli alt baĢlığı bulunmaktadır. - MüĢteri adına tutulan nakitler varlık olarak finansal tablolara yansıtılmalı mıdır? - Varlık olarak yansıtılması durumunda söz konusu varlığa iliĢkin yükümlülük ile netleĢtirilme yapılabilir mi? (IFRS hot topic 2008-06: http://www.gtturkey.com/UD_OBJS/PDF/IFRS/IFRS%20hot%20topic%20200 8-06%20accounting%20for%20client%20money.pdf:20.12.2010) UMS/TMS 32 çerçevesinde aracı kurumların müĢteri nakitlerini (ve söz konusu paraya iliĢkin yükümlülüklerini) “varlık” tanımını karĢıladığı sürece finansal tablolarında varlık olarak göstermesi mümkündür. UMS/TMS 32 (11) uyarınca nakit para finansal varlık olarak sınıflandırılmaktadır. Ancak yine aynı madde çerçevesinde finansal varlıkların “varlık” olma kriterlerini sağlaması esastır. Kavramsal Çerçeve 49 (a) ve (b) de; a) Varlık, geçmiĢte olan iĢlemlerin sonucunda ortaya çıkan ve halihazırda iĢletmenin kontrolünde olan ve gelecekte iĢletmeye ekonomik 91 fayda sağlaması beklenen değerler b) Borç, geçmiĢ olaylardan kaynaklanan ve ödenmesi iĢletmenin ekonomik fayda sağlayabilecek değerlerinde bir çıkıĢa neden olacak mevcut yükümlülükler olarak tanımlanmıĢtır. Bu kapsamda müĢteri nakdinin “varlık” olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceği hususunda aracı kurum ile müĢteri arasında yapılan sözleĢme koĢullarının değerlendirilmesini gerektirmektedir. Söz konusu sözleĢmeler uyarınca müĢteri parasının aracı kurum tarafından kontrol edilen bir kaynak durumunda olması ve müĢteri parasına iliĢkin ekonomik faydalardan aracı kurumun yararlanması söz konusu ise müĢteri paralarının varlık olarak gösterilmesi mümkündür. Aracı kurumların müĢteri hesabına yaptığı iĢlemlerde hizmet karĢılığı komisyon elde edilmektedir. Aracı kurum banka nezdinde müĢteri paraları için ayrıca hesap açamamakta bir baĢka deyiĢle bankadaki hesap ile ilgili kredi riski aracı kurum üzerinde bulunmaktadır. Bu durumda UMS/TMS 32 (45) uyarınca alacaklı ve borçlu taraf farklılaĢtığından müĢteri alacak ve borcunun netleĢtirilmesi imkanı bulunmamaktadır. Ayrıca, takasa karĢı yükümlülüklerin yerine getirilmesinde aracı kurum sorumlu taraftır. Bunun yanında sözleĢmeye bağlı olarak aracı kurum müĢteri parasının günlük değerlenmesinden elde edilen getiriden faydalanabilmektedir. Bu itibarla, aracı kurumların banka hesabında tutulan, müĢterilerin nemalandırılmayan (döviz cinsinden olanlar dahil) nakitlerinin açılan hesaplarda bulunan tutarlarının takibi açısından aracı kurumun kendi nakit ve nakit benzeri varlıklarından ayrı olarak izlemesi gerekmektedir. Dolayısıyla, müĢteri nakitlerinin “Nakit ve Benzerleri” hesabında aracı kurumun kendi nakdinden ayrı ve karĢılığında müĢterilere yükümlülük (Aracı kurumlarca müĢteri adına tutulan bakiyeler hukuki olarak aracı kurum varlıklarından ayrıĢtırılamadığından, aracı kurumlarca müĢteri adına tutulan bakiyelerin 92 karĢılığı “MüĢterilere Borçlar” hesabında izlenmektedir.) gösterilerek bilançoya varlık olarak alınması uygun olacaktır. Hesabın açıklamasına aĢağıda yer verilmektedir: Müşteri Nakitleri: Aracı kurumun banka hesabında tutulan, müşterilerin nemalandırılmayan (döviz cinsinden olanlar dahil) nakdi bu kalemde yer alır. Nemalandırılan müşteri nakitleri burada yer almaz. Ancak bu durumda yapılan değerlendirmenin UMS/TMS 1 (122)14 uyarınca dipnotlarda açıklanması gerekmektedir. 4.2.2. MüĢteri Nakitlerinin Kullanımı MüĢteriler hesabı ile ilgili olarak tartıĢılması gereken önemli konulardan biri de müĢteri nakitlerinin (geçici nitelikteki alacak bakiyeleri olarak ta ifade edilmektedir) değerlendirilmesinin muhasebeleĢtirilmesine iliĢkindir. Aracı kurumların gün sonlarında değerlendirmesine iliĢkin esaslar oluĢan müĢteri nakitlerini Seri:V, No:46 sayılı Tebliğ‟in “MüĢteri hesaplarındaki nakit alacak bakiyelerinin kullanım esasları” baĢlıklı 50 nci maddesinde; “Aracı kurumlar, çerçeve sözleşmesinde müşterinin verdiği yetkiye bağlı olarak, gün içinde herhangi bir müşteri emrine konu olmayan ve gün sonu itibarıyla alacak bakiye veren müşteri hesaplarındaki nakitleri, yetkili oldukları faaliyetler, işletme politikaları ile müşterinin tercihleri doğrultusunda, muhasebe sistemlerinde hesap bazında izlemek kaydıyla, toplu olarak veya müşteri bazında değerlendirebilirler. Söz konusu nakitlerin toplu olarak değerlendirilmesi halinde elde edilen gelirlerin müşteri hesaplarına oransal 14 Anılan paragraf uyarınca işletmeler finansal tablolarında muhasebeleştirilen tutarları en fazla etkileyen ve muhasebe politikalarının uygulanma sürecinde yönetimin yapmış olduğu tahminler haricinde bulunduğu yargıları muhasebe politikarının özetinde veya dipnotlarına açıklamalıdır. 93 olarak dağıtılması esastır. Bu durumda müşteri nakitlerinin miktar olarak belli aralıklar bazında gruplandırılarak elde edilen getirilerin bu gruplar arasında farklı oranda yansıtılması da mümkündür. Aracı kurumların, çerçeve sözleşmesinde açıkça belirtmek kaydıyla müşteri hesaplarında kalan nakit alacak bakiyelerinin kullanımında alt limit belirlemeleri mümkündür. Belirlenen bu alt limite ilişkin değişikliklerin de müşterilere yazılı olarak bildirilmesi zorunludur. Belirlenen alt limitin altında kalan nakitlerin kullanımına ilişkin esaslara sözleşmede ayrıca yer verilir. Müşteri nakitlerinin bu madde uyarınca değerlendirilmesi söz konusu nakitleri Yatırımcıları Koruma Fonu güvencesinden çıkarmaz. Bankalar nezdinde tutulmakta olan müşteri nakitlerinin aracı kurum müşterileri için açılacak olan münferit bir hesapta, aracı kurumun kendi nakit varlığından ayrı olarak izlenmesi esastır. Müşteriler adına açılacak olan hesap açıkça ilgili aracıkurum müşterilerine ait olduğu belirtilecek şekilde tanımlanır ve amacı dışında kullanılamaz. Müşteri nakit varlıklarının saklandığı hesaplar kredi teminatıolarak gösterilemez. Alım satım aracılığı, halka arza aracılık, repo-ters repo, portföy yöneticiliği ve yatırım danışmanlığı yetki belgelerinin tamamına sahip olan aracı kurumlar bu kapsamda, çerçeve sözleşmesine hüküm koymak kaydıyla; müşterilerine, hesaplarında kalan nakit alacak bakiyelerinin çeşitli kurum ve kişilere olan periyodik ödeme işlemlerinin yerine getirilmesinde kullanılmasına ilişkin hizmet verebilirler.” Ģeklinde belirlenmiĢtir. Söz konusu madde çerçevesinde gün sonunda müĢteri hesaplarında oluĢan geçici nitelikteki alacak bakiyeleri aracı kurumlar tarafından değerlendirilebilmektedir. Esasen genel olarak vadeli mevduat, yatırım fonları, ters repo ve Takasbank Borsa Para Piyasasında15 değerlendirilen müĢteri nakitleri, aracı 15 Takasbank Para Piyasası kısa dönemli nakit fazlası olup, bunu organize bir şekilde plase edemeyen aracı kuruluşlar ile kısa dönemli nakit ihtiyacı olan ve bu ihtiyacını uzun vadeli varlıklarını elden 94 kurumun müĢteriye borcu niteliğinde olup, bu iĢlemlerin izlenmesi müĢterilere iliĢkin varlık ve yükümlülüklerin bir bütün olarak takibi açısından önem arz etmektedir. Ancak, söz konusu iĢlemler aracı kurumların finansal tablolarında birbirinden farklı hesaplarda takip edilmektedir. Hatta söz konusu iĢlemler hakkında hiçbir bilgi verilmeyerek müĢteri hesabına yapılan söz konusu iĢlemlerin aracı kurum ticari portföy iĢlemleri ile birlikte sunulduğu da görülmektedir. Bu noktada örnek olarak Takasbank Borsa Para Piyasasında değerlendirilen müĢteri nakitleri incelenecektir. Takasbank‟ın 123 numaralı Genel Mektubu uyarınca; Takasbank Para Piyasası‟na para veren üyelerin “147-Borsa Para Piyasasından Alacaklar”, bu piyasadan para kullanan üyelerin ise “372-Borsa Para Piyasasına Borçlar” hesabını kullanmaları gerekmektedir. Verilen iĢlem teminatlarının da “918-Borsa Para Piyasasına Verilen Teminatlar” hesabına teminatın türü itibariyle borç, “968-Borsa Para Piyasasına Verilen Teminatlardan Alacaklılar” hesabına alacak kaydedilmesi gerekmektedir. Uygulamada aracı kurumların hem kurumun hem de müĢterilerinin borsa piyasasından alacağını “Nakit ve Benzerleri” altında yer alan “Borsa Para Piyasasından Alacaklar” hesabında göstermekte ve konuyla ilgili dipnotlarda da herhangi bir açıklamaya yer vermedikleri görülmektedir. Borsa para piyasasına borçlarının gösteriminde ise; “Kısa Vadeli Finansal Borçlar” altında “Borsa Para Piyasasına Borçlar”; “Kısa Vadeli Finans Sektörü Faaliyetlerden Borçlar” altında “Borsa Para Piyasasına Borçlar” veya “Diğer Finansal Yükümlükler” ve “Diğer Ticari Yükümlükler” hesapları kullanılmaktadır. çıkarmadan karşılamak isteyen aracı kuruluşların karşılaştıkları ve doğan yükümlülüklerin Takasbank'ın garantisi altında olduğu piyasa olarak tanımlanabilir. 95 Esas olarak müĢteri hesabına yapılan iĢlemlerin izlenebilmesini teminen müĢterilerin değerlendirilen değerlendirilmeyen müĢteri nakdinin aracı nakitlerinden kurum ayrı portföyünden olarak takip ve edilmesi sağlanmalıdır. Neticede iĢlem aracı kurum adına ancak müĢteri hesabına yapılan bir aracılık iĢlemidir. Aracı kurum iç iliĢkide hak ve yükümlülükleri müĢteriye yansıtmaktadır. Dolayısıyla, müĢteri nakitlerinin bu piyasada değerlendirilmesinde, hem “Takasbank Borsa Para Piyasasından Alacaklar (MüĢteri)”, karĢılığında “MüĢteri Nakitleri” hesabı çalıĢırken, hem de müĢteri hesabına yatırımlardan kaynaklanan yükümlülüklerin ayrıca takibi için “MüĢteriler” hesabı borçlandırılarak, karĢılığında da kısa vadeli yeni bir ticari borç hesabı oluĢturulmalıdır. Burada aracı kurumun ticari borç yükü değiĢmeyecektir. Bu itibarla, aracı kurum bilançolarının analiz edilebilme yeteneğinin artırılmasını teminen müĢterilere iliĢkin hesapların Ticari Alacaklar içerisinde aĢağıda verilen kırılım ile izlenmesi uygun olacaktır: Müşterilerden Alacaklar: Aracı kurumun müşterilerinin kredili işlem dışındaki faaliyetlerinden kaynaklanan alacaklarının gösterildiği kalemdir. Müşterilerden takas alacakları, temerrüde düşen müşterilerden alacaklar gibi alacaklar bu kalemde muhasebeleştirilir. Kredili Müşterilerden Alacaklar: Kredili işlem sözleşmesine dayalı işlemlerden doğan müşteri alacakları yer alır. Müşterilere Borçlar (-):Takastan alınıp müşteri hesaplarına yansıtılacak olan tutarlar da dahil müşteri hesaplarındaki bakiyeler burada yer almalıdır. Müşteri Hesabına Yatırımlar (-): Müşteri hesaplarındaki nakitlerin değerlendirilmesinden kaynaklanan yükümlülükler örneğin para piyasasından alacakları, müşterilere repo işlemlerinden doğan borçlar bu kalemde gösterilir. 96 4.3. ARACI KURUMUN TĠCARĠ PORTFÖYÜ Aracı kurumların bir kısmı ana faaliyetleri olan aracılık faaliyetinin yanında kendi öz kaynaklarını bir banka veya bir finansal kurum gibi iĢletme eğilimi göstermektedirler. Bu özellikle ülkemizde olduğu gibi para ve sermaye piyasalarına doğrudan giriĢin kısıtlı olmasından kaynaklanmaktadır. Kısa dönemli nakit fazlası olup, bunu organize bir Ģekilde plase edemeyen aracı kuruluĢlar Takasbank Para Piyasasında kısa dönemli nakit ihtiyacını uzun vadeli varlıklarını elden çıkarmadan karĢılamak isteyen aracı kuruluĢlara fon temin edebilmektedirler. Bunun yanında kendi nam ve hesaplarına kendi menkul kıymet portföylerinden repo yapabilmekte ödünç menkul kıymet alıp verebilmektedirler. DeğiĢik türdeki menkul kıymeti günlük ve spekülatif olarak iĢleme tabi tutabilmekte ve böylece para ticareti yapabilmektedirler. Bunun sonucunda diğer iĢletmelerden farklı bir Ģekilde para ve sermaye piyasası araçlarından meydana gelen portföy oluĢturmaktadırlar. Bu portföyün değeri piyasa geliĢmelerine ve aracı kurumun yönetme yeteneğine göre günlük olarak değiĢebilmekte çok dikkatli yönetme ve izlenme gereği doğmaktadır. Aracı kurum yönetimi sermayesini ve dolayısıyla ortakların varlığını bu portföyü yöneterek artırmaktadırlar. Bu nedenle bu portföy içindeki varlıkların topluca tek bir kalem veya ana baĢlık olarak görülme ihtiyacı doğmaktadır. Bu bilanço kalemi ile diğer sermaye benzeri kalemler karĢılaĢtırılmaya çalıĢılmakta, bu sektöre özgü rasyolar kurulmaya çalıĢılmaktadır. Örneğin; portföyün toplam aktifteki payı, portföyün ödenmiĢ sermayeye ve özkaynaklara oranı. Uygulanmakta olan SPK tarafından belirlenmiĢ finansal tablo formatlarında böyle bir hesap kalemine yer verilmemiĢtir. Özellikle portföy iĢletmeciliği yapan aracı kurumların buna ihtiyacı bulunmaktadır. Yine aracı kurumlar menkul kıymet yatırımlarını uzun vadeli de yapabilmektedirler. Portföylerinin bir kısmını alım satım amacının dıĢındaki varlıklara yatırabilirler. Bu yolla temettü veya faiz geliri gibi sabit veya değiĢken oranda bir getiri elde etmeyi beklemektedirler. Bu yatırımlar UMS/TMS 39 çerçevesinde vadeye kadar elde tutulacak ve satılmaya hazır 97 finansal varlıklar olarak sınıflandırılmaktadır. Bunlar da bilançoda ayrı bir varlık grubu olarak yer almalıdır. TMS 39‟da temel olarak dört finansal araç çeĢidi ve buna ek olarak türev ürünler tanımlanmaktadır. Her bir grubun niteliğine bağlı olarak muhasebeleĢtirilmesine ve ölçülmesine yönelik ilkeler diğerinden farklılık arz etmektedir. Konuyla ilgili olarak; -UMS/TMS 1 (59) da “Farklı varlık grupları için farklı ölçüm esaslarının kullanılması, bunların nitelik veya fonksiyonlarının farklı olması ve bu nedenle farklı kalemler olarak sunulmasını önerir.” -UFRS/TFRS 7 (6) da TFRS‟nin finansal araç sınıfları itibariyle kamuoyuna açıklama yapılmasını gerektirdiği durumlarda, iĢletme, açıklanan bilginin niteliğine uygun bir Ģekilde ve finansal araçların özelliklerini de dikkate almak suretiyle finansal araçları sınıflara ayırır. ĠĢletme, finansal durum tablosunda (bilançoda) sunulan kalemlerle gerekli mutabakatın yapılmasına yönelik yeterli düzeyde bilgi sunar. -UFRS/TFRS 7 (8) de TMS 39 ya da TFRS9‟da belirtildiği üzere aĢağıda belirtilen sınıflardan her birine iliĢkin defter değeri finansal durum ya da dipnotlarda açıklanır. -UMS/TMS 1 (58/b) de ĠĢletme, ilave kalemlerin ayrı olarak sunumunun değerlendirilmesine iliĢkin karar vermesi aĢamasında, varlıkların iĢletmedeki fonksiyonunu dikkate alarak değerlendirme yapar.” denilmektedir. Bu kapsamda; uluslararası uygulamalara bakıldığında ülkemizden farklı olarak finansal sektörde faaliyet gösteren Ģirketler için kısa/uzun vadeli finansal varlık ayrımına verilen/verilmeyen için ayrı olmak kaydıyla gidilmediği, teminata “alım atım amaçlı finansal varlıkların” “nakit ve benzerleri” hesabından sonra gelmek üzere ayrı bir 98 hesap, diğer finansal varlıkların ise “riskten korunma amaçlı türev finansal varlıklar” ve “ticari alacaklar”ı takiben ayrı bir hesap olarak gösterildiği de görülmektedir. Bu itibarla; -Kısa/uzun vadeli finansal yatırımlar yerine aracı kurumun kendi yatırımlarının somut bir Ģekilde izlenmesini teminen bilançoda para ve sermaye piyasası araçlarına yapılan yatırımları içerecek Ģekilde “Aracı Kurum Ticari Portföyü” olarak bir ana hesap grubu bulunması, burada ticari amaçlı portföy ( banka ve para piyasalarından alacaklar, gerçeğe uygun değer farklılıkları kar/zarara yansıtılan finansal varlıklar, türev finansal varlıklar) ile yatırım amaçlı portföy (satılmaya hazır finansal varlıklar ile vadeye kadar elde tutulacak finansal varlıklar) ayrımına yer verilmesi ve bu ayrıma bağlı olarak finansal araçların değerleme farklılıkları dikkate alınarak ilgili portföy içerisinde gösterilmesinin, -Uygulamada olduğu gibi teminata verilen menkul kıymetlerin duran varlık olarak sınıflandırılmaması ve farklı değerlemeye tabi tutulmaması, (aracı kurumlar kendi portföyleri için aldıkları alım satım amaçlı bir menkul kıymeti teminata vermeleri sebebiyle bu menkul kıymetleri satıĢa müsait olarak değerlendirmek suretiyle bilanço tarihlerindeki değerlemede dönem karı yerine özkaynakta değer farkları izleyebiliyorlar), -Bloke edilen, repo iĢlemine konu edilen, ödünç verme iĢlemine konu olan menkul kıymetlerin bilançodan çıkarılmaksızın finansal tablolarda izlenmesi ve hakkında dipnotlarda bilgi verilmesi; -Teminat olarak alınan menkul kıymetlerin ise varlık olarak finansal tablolara alınmaması- ki bunun iki temel nedeni vardır: hem alacağı hem de alacağına karĢılık teminat olarak alınan menkul kıymetin varlık olarak bilançoda gösterilmesi bilançoyu ĢiĢirecektir, hem de teminat hem alıcı hem 99 de satıcının finansal tablolarında finansal tablodan çıkarılma Ģartlarını taĢımadığından gözükmeye devam edecektir- dipnotlarda bilgi verilmesinin (Epstein,2009:188-189), -UFRS/ TFRS 7 (6) uyarınca finansal araçların sınıfları itibariyle kamuoyuna açıklama yapılmasının gerektirdiği durumlarda, açıklanan bilginin niteliğine uygun bir Ģekilde ve finansal araçların özelliklerini de dikkate almak suretiyle finansal araçların sınıflara ayrılması, UMS/TMS 1 (58) uyarınca ilave kalemlerin ayrı olarak sunumunun değerlendirilmesinde varlıkların iĢletmedeki fonksiyonunun dikkate alınması gerektiğinden, aracı kurumlar tarafından türev araçların alım-satım ve riskten korunma olmak üzere iki farklı amaç için elde tutuldukları dikkate alınarak riskten korunma amaçlı türev ürünlerin ayrı olarak takibine uygun ayrı hesap grubu oluĢturulmasının, -Aktif bir piyasası olmayan ve maliyet değeri ile değerlenen finansal varlıkların ayrı bir grup olarak değil de dipnotlarda yer almasının, uygun olacağı düĢünülmektedir. 4.4.REPO VE TERS REPO ĠġLEMLERĠ SPK‟nın Seri:V, No:7 sayılı “Menkul Kıymetlerin Geri Alma veya Satma Taahhüdü ile Alım Satımı Hakkında Tebliğinin “Kayıt Esasları” baĢlıklı 13 üncü maddesinde yetkili kuruluĢların repo ve ters repo iĢlemlerini, iĢleme konu olan menkul kıymetler ile iĢlem tarafları itibariyle menkul kıymet ve müĢteri bazında, iĢlemden doğan taahhüt ve sorumluluklarını da bilançoda aktif ve pasif hesaplarının altında ayrı birer kalem olarak göstermek suretiyle izleyecekleri hükme bağlanmıĢtır. Dolayısıyla, SPK tarafından repo ve ters repo iĢlemleri kesin alıĢ–satıĢ olarak değerlendirilmektedir. 100 SPK‟nın Seri:V, No:6 sayılı “Aracılık Faaliyetinde Belge ve Kayıt Düzeni Hakkında Tebliği” çerçevesinde; aracı kuruluĢların kendi nam ve hesabına yaptıkları iĢlemlerin muhasebeleĢtirilmesinde; repo iĢlemlerinin parasal tutarı ise müĢteri hesaplarına borç, Yurtiçi SatıĢlar-Ġlgili Menkul Kıymet Hesabına alacak kaydedilir. Daha sonra repo yapılan menkul kıymetlerin hareketli ağırlıklı ortalama maliyet yöntemine göre belirlenen maliyet tutarları Yurtiçi SatıĢların Maliyeti - Ġlgili Menkul Kıymet Hesabına borç, Menkul KıymetlerĠlgili Menkul Kıymetler Hesabına alacak kaydedilir. Repo iĢlemlerinin nominal tutarları ise Emanet Menkul Kıymetlerden Alacaklılar-ġirket Portföyü Hesabına ilgili menkul kıymetler itibariyle borç Emanet Menkul Kıymetlerden Alacaklılar Hesabına müĢteriler bazında, menkul kıymetler itibariyle alacak kaydedilir. Repo iĢleminin vadesinde ödenmesi taahhüt edilen parasal tutarlar, Repo Taahhütlerinden Borçlular Hesabına repo iĢlemlerin vadeleri itibariyle borç, Repo Taahhütlerinden Alacaklılar Hesabına repo iĢlemlerinin vadeleri bazında, müĢteriler itibariyle alacak kaydedilir. Repo iĢleminin vadesinde ödenen parasal tutarlar Menkul Kıymetler Ġlgili Menkul Kıymet Hesabına borç, ilgili müĢteri hesaplarına alacak kaydedilir. Repo iĢlemlerinin nominal tutarları bu amaçla açılan hesaplarda ters kayıt yapılması suretiyle kapatılır. Benzer Ģekilde Repo Taahhütlerinden Borçlular/Repo Taahhütlerinden Alacaklılar Hesapları da ters kayıtlarla kapatılır. Konuyu bir örnekle açıklamak gerekirse; örneğin aracı kurum portföyündeki 1000 TL nominal değerli, maliyeti 600 TL olan 17080414T tanımlı tahvili vade sonunda 900 TL ödeyerek geri almak üzere 850 TL‟na MüĢterisi H‟ye satmıĢtır. Bu iĢlemde muhasebe kayıtları aĢağıdaki gibi olacaktır: 101 a) ĠĢlem tarihinde yapılan kayıtlar; ----------------------------------------------------/-------------------------------------------------1200 MüĢteriler 850 5000 Yurtiçi SatıĢlar 850 - 17080414T ----------------------------------------------------/-------------------------------------------------5200 Yurtiçi SatıĢların Maliyeti 600 -17080414T 1160 Kamu Kesimi Tahvil Senet ve Bonoları 600 - 17080414T ----------------------------------------------------/-------------------------------------------------8800 Emanet Devlet Tahvillerinden Alacaklılar 1000 -ġirket Portföyü -17080414T 8800 Emanet Devlet Tahvillerinden Alacaklılar 1000 -MüĢteri H -17080414T ----------------------------------------------------/-------------------------------------------------9310 Repo Taahhütlerinden Borçlular 900 - Vade 9810 – Repo Tahhütlerinden Alacaklılar 900 - Vade - MüĢteri H ----------------------------------------------------/-------------------------------------------------b) ĠĢlem vadesinde yapılan kayıtlar; ----------------------------------------------------/-------------------------------------------------1160 Kamu Kesimi Tahvil Senet ve Bonoları 900 - 17080414T 1200 MüĢteriler 900 ----------------------------------------------------/-------------------------------------------------8800 Emanet Devlet Tahvillerinden Alacaklılar 1.000 -MüĢteri H -17080414T 8800 Emanet Devlet Tahvillerinden Alacaklılar 1.000 -ġirket Portföyü -17080414T ----------------------------------------------------/-------------------------------------------------9810 Repo Tahhütlerinden Alacaklılar 900 - Vade - MüĢteri H 9310 Repo Tahhütlerinden Borçlular 900 -Vade ----------------------------------------------------/-------------------------------------------------- 102 Aracı kuruluĢların kendi nam ve hesaplarına yaptıkları ters repo iĢlemlerinin parasal tutarları Menkul Kıymetler-Ġlgili Menkul Kıymet Hesabına borç, müĢteri hesaplarına alacak kaydedilir. Ters repo iĢlemlerinin nominal tutarları ise Emanet Menkul Kıymetlerden Alacak Hesabı”na müĢteriler bazında ilgili menkul kıymetler itibariyle borç, Emanet Menkul Kıymetlerden Alacaklılar - ġirket Portföyü Hesabına ilgili menkul kıymetler itibariyle alacak kaydedilir. Ters repo iĢlemleriyle vadesinde ödenmesi taahhüt edilen parasal tutarlar Ters Repo Taahhütlerinden Borçlular Hesabına ters repo iĢlemlerinin vadeleri bazında, müĢteriler itibariyle borç, Ters Repo Taahhütlerinden Alacaklılar Hesabına ters repo iĢlemlerinin vadeleri itibariyle alacak kaydedilir. Ters repo iĢleminin vadesinde alınan parasal tutarlar Yurtiçi SatıĢlarĠlgili Menkul Kıymet Hesabına alacak, ilgili müĢteri hesaplarına borç kaydedilir. Daha sonra ters repo yapılan menkul kıymetlerin hareketli ağırlıklı ortalama maliyet yöntemine göre belirlenen maliyet tutarları Yurtiçi SatıĢların Maliyeti-Ġlgili Menkul Kıymet Hesabına borç, Menkul Kıymetler-Ġlgili Menkul Kıymet Hesabına alacak kaydedilir. Ters repo iĢlemlerinin nominal tutarları bu amaçla açılan hesaplarda ters kayıt yapılması suretiyle kapatılır. Benzer Ģekilde Ters Repo Taahhütlerinden Borçlular/Ters Repo Taahhütlerinden Alacaklılar Hesapları da ters kayıtlarla kapatılır. Yukarıda özetlenen düzenlemeler çerçevesinde, aracı kurumlar portföylerinde bulunan menkul kıymetleri kendi nam ve hesabına repo iĢlemine konu ettiğinde; menkul kıymeti portföyünden çıkartmakta ve iĢlemi ticari iĢletmelerdeki emtia satıĢına benzer Ģekilde muhasebeleĢtirmektedirler. Bu uygumanın finansal raporlamaya yansıtılması durumunda menkul kıymet repoda bulunuyor ise bilançoda görülmemekte, nazım hesaplarda geri alım 103 taahhüdü yer almakta ve bu hususa bilanço dipnotlarında yer verilmektedir. Gelir tablosunda ise menkul kıymetin alıĢ maliyeti ve satıĢ hasılatı açıklanmaktadır. Repo baĢlangıcı ve bilanço tarihi arasında aracı kuruluĢ aleyhine gerçekleĢen faiz gideri için ise gider reeskontu yapılmaktadır. Dolayısıyla aracı kurumların fon temini ihtiyacı çerçevesinde kendi nam ve hesabına yaptığı repo iĢlemlerinde spekülatif bir iĢlem yapılıyormuĢ gibi menkul kıymetin aracı kurumun portföyünden çıkarılması, herhangi bir mal satıĢı gibi değerlendirilerek “Yurtiçi SatıĢlar- Yurtiçi SatıĢların Maliyeti” hesaplarının kullanılması bilançonun varlık ve yükümlülük bölümlerinin eksik gösterilmesine, menkul kıymetin piyasa fiyatının altında veya üstünde repoya konu edilmesi nedeniyle gerçekte var olmayan satıĢ zararı veya karı ortaya çıkmasına, finansman giderinin gelir tablosunda ana faaliyet gideri olarak görülmemesine ve ilgili menkul kıymetlere iliĢkin riskin sermaye yeterliği hesaplamalarında dikkate alınmamasına neden olabilmektedir (Kaval, 2001:25-46). Konuyla ilgili Uluslararası Finansal Raporlama Standartlarına baktığımızda ise; repo ve ters repo iĢlemine konu olan menkul kıymetler söz konusu kıymeti elinde bulunduranlar yönünden finansal varlık, ihraç edenler yönünden ise finansal borç olarak sınıflandırılmaktadır. Finansal varlık ve borçlar ise UMS/TMS 32‟de finansal araç olarak tanımlanmaktadır. UMS/TMS 32‟nin ekinde yer alan Uygulama Rehberinin UR7 numaralı paragrafında, finansal araçların alınmasına, verilmesine veya değiĢtirilmesine iliĢkin sözleĢmeden doğan hak ya da sözleĢmeye dayalı yükümlülüğün kendisinin bir finansal araç olduğu ve sözleĢmeden doğan haklar veya sözleĢmeye dayalı yükümlülükler zincirinin bir nakit elde edilmesine veya ödemesine neden olması durumunda finansal araç tanımına uyacağı belirtilmektedir. 104 UMS/TMS 32 (19) da nakit ya da baĢka bir finansal varlıkla ödemekten kaçınma gibi koĢulsuz bir hak doğurmayan sözleĢmeye dayalı finansal yükümlülükler finansal borç olarak tanımlanmakta ve örnek olarak repo iĢleminde olduğu gibi karĢı tarafın geri satma hakkı kullanmasına bağlı olan sözleĢmeye dayalı yükümlülükler verilmektedir. Dolayısıyla, repo yoluyla sağlanan fonlar için finansal borç sınıflandırılması uygun düĢmektedir. Bu kapsamda; repo ve ters repo iĢlemlerinden kaynaklanan hak/yükümlülükler finansal araç olarak kabul edilmektedir. Söz konusu iĢlemlerle ilgili en temel sorun repo/ters repo iĢlemine konu menkul kıymetlerin bilançoda ne Ģekilde gösterileceğidir. UMS/TMS 39 (17) de finansal varlıkların bilanço dıĢı bırakılması için ilgili varlığa ait nakit akıĢlarına iliĢkin sözleĢmeden doğan hakkın süresinin dolması veya aynı standardın 18 ve 19 uncu paragraflarında belirtilen Ģekilde finansal varlığın devredilmesi ve söz konusu devir iĢleminin 20 nci paragraf uyarınca bilanço dıĢı bırakılmayı gerektirmesi hallerin gerçekleĢmesi gerekmektedir. UMS/TMS 39 (18) de özetle; ilgili varlığa ait nakit akıĢlarını elde etme hakkı sağlayan sözleĢmeye bağlı hakların devredilmesi veya nakit akıĢlarını elde etme hakkını elde bulundurmakla birlikte, bir anlaĢma gereğince nakit akıĢlarının bir veya birden fazla alıcıya ödenmesi konusunda sözleĢmeden doğan bir yükümlülüğün bulunması durumunda iĢletmelerin bir finansal varlığı devredeceği ifade edilmektedir. UMS/TMS 39 (20) de finansal varlığın devredilmesinde söz konusu finansal varlığın mülkiyetinden kaynaklanan risk ve yararların ne ölçüde elde bulundurulmaya devam edildiğinin değerlendirilmesi istenilmektedir. Finansal varlığın mülkiyetinden kaynaklanan bütün risk ve yararların önemli ölçüde devredilmesi durumunda (UMS/TMS 39 (20/a)), ilgili finansal varlığın bilançodan çıkarılması; bütün risk ve yararların önemli ölçüde elde 105 bulundurulmaya devam edilmesi durumunda (UMS/TMS 39 (20/b)) ise, ilgili finansal varlığın bilanço yansıtılmasına devam edilmesi zorunlu tutulmaktadır. UMS/TMS 39 (29) da; devredilen varlığın mülkiyetinden kaynaklanan bütün risk ve yararların önemli ölçüde elde bulundurulmaya devam etmesi halinde yapılan devir iĢleminin bilanço dıĢı bırakma sonucunu doğurmaması halinde iĢletmenin, devredilen varlığın tamamını bilançoya yansıtılmaya devam edeceği ve elde edilen tutarın finansal borç olarak muhasebeleĢtirileceği ifade edilmektedir. Buna göre; iĢletme, daha sonraki dönemlerde, devredilen varlıktan sağlanan her türlü geliri ve finansal borçtan kaynaklanan her türlü gideri muhasebeĢtirmeye devam eder. UMS/TMS 39 (36) da ise; devredilen bir varlığın bilançoya yansıtılmaya devam edilmesi durumunda, söz konusu varlık ve buna bağlı borcun karĢılıklı olarak netleĢtirilmemesi gerektiği, benzer Ģekilde, iĢletme, devredilen varlıktan sağlanan her türlü geliri, devredilen varlığa bağlı borç nedeniyle oluĢan her türlü gider ile karĢılıklı olarak netleĢtirme yoluna gitmeyeceği belirtilmektedir. UMS/TMS 39 un ekinde yeralan Uygulama Rehberinin UR40 nolu paragrafında, mülkiyetten kaynaklanan bütün risk ve yararların önemli ölçüde elde bulundurulduğu durumlara örnek olarak geri alım fiyatının sabit olduğu veya satıĢ fiyatı artı borç verenin getirisini içerdiği bir satıĢ ve geri alım iĢlemi verilmektedir. Bilanço dıĢı bırakma ilkelerinin uygulanmasına iliĢkin örneklerin yer aldığı anılan uygulama rehberinin 51 nci paragrafında da “geri alım sözleĢmeleri ve menkul kıymet borçlanmaları” yeralmaktadır. Buna göre; bir finansal varlığın, aynı varlığı sabit bir fiyattan veya satıĢ fiyatı artı borç verenin getiri payı ile devredene geri vermek üzere yapılan bir sözleĢme ile satılması veya ilgili varlığın devredene geri verileceği konusunda anlaĢılarak borçlanılması durumunda anılan varlık bilanço dıĢı bırakılmaz. Zira devreden mülkiyetten kaynaklanan bütün risk ve yararları büyük ölçüde elinde 106 bulundurmaktadır. Devralanın varlığı satma ya da rehin etme hakkı elde ettiği durumda devreden ilgili varlığı kendi bilançosunda kredi veya geri alım sözleĢmesinden doğan alacak olarak yeniden sınıflandırır. Ayrıca Kavramsal Çerçeve‟nin 35 inci paragrafında da, iĢletmenin bir aktifini belgelere göre baĢka bir iĢletmeye satmıĢ ve yasal sahipliğini devretmiĢ ancak bu aktifin ekonomik getirilerinden faydalanmaya devam etmek için de diğer tarafla anlaĢmıĢ olması durumunda bu iĢlemin satıĢ olarak raporlanmasının doğru olmayacağı ifade edilmektedir. Bu kapsamda, aracı kurumların kendi nam ve hesabına yaptıkları repo/ters repo iĢlemlerinin muhasebeleĢtirilmesinde repo yoluyla sağlanan fonların finansal borç Ģeklinde, repoya konu menkul kıymetlerin de bilanço dıĢına çıkarılmadan finansal tablolarda izlenmesi gerektiği açıktır. Ancak yukarıda verilen düzenlemeler ve değerlendirmeler çerçevesinde aracı kurumların anılan iĢlemleri muhasebeleĢtirmesine iliĢkin esaslar Uluslararası Finansal Raporlama Standartlarına uygun bulunmamaktadır. Buna ek olarak; Seri: V, No: 6 sayılı Tebliğin 21 ve 25 inci maddeleri uyarınca; aracı kuruluĢların kendi portföylerinde gerçekleĢtirdikleri repo ve ters repo iĢlemlerinin muhasebe kayıtları, hisse senedi alım-satımı iĢlemlerine paralel olarak, “sürekli envanter yöntemi”ne göre yapılmakta, repo ve ters repo yapılan menkul kıymetlerin birim maliyetleri “hareketli ağırlıklı ortalama maliyet” yöntemine göre hesaplanmaktadır. UMS/TMS 39‟da öngörülen ölçüm yöntemleri nedeniyle, repoya konu edilen menkul kıymetin satıĢı iĢleminde maliyet hesaplaması için ağırlıklı ortalama maliyet esasının kullanılması da (ters repo yoluyla devralınan menkul kıymetin vade sonunda geri satılması iĢleminde de maliyet hesaplaması için ağırlıklı ortalama maliyet kriteri kullanılmaktadır) yine UMS/TMS 39‟a uygun düĢmemektedir. Ancak, aracı kurumlar kamuya açıklanan finansal tablolar açısından Uluslararası Finansal Raporlama Standartlarına uymak zorunda 107 olduklarından, aracı muhasebeleĢtirmenin kurumların etkileri finansal düzeltilmektedir tablolarında bu hatalı (Delikanlı:2011,1-31). Bu noktada, söz konusu iĢlemlere konu menkul kıymetlerin mülkiyetinin devir iliĢkisi, devralan tarafa kıymeti öngörülen süre içerisinde repo iĢlemine konu edebilme, rehnedebilme gibi haklar sağladığından, repoya konu menkul kıymetlerin ayrı bir Ģekilde sınıflandırılarak finansal tablolarda gösterilmesi ve ters repo iĢlemindeki menkul kıymet kaydının da ilgili taraftan alacak kaydı Ģeklinde yapılması uygun olacaktır (Akın, 2005:427-438). Bu noktada aracı kurumlarda repo ve ters repo iĢlemin sınıflandırılması ve bu iĢlemlerin değiĢik risk-getiri profilleri dikkate alınarak muhasebeleĢtirilmesinde aĢağıdaki esaslar dikkate alınmalıdır. a) Aracı kurum önemli bir ticari portföy yönetmiyor ve günlük atıl fonlarını ĠMKB Repo-Ters Repo Pazarı‟nda veya ĠMKB dıĢında ters repo Ģeklinde değerlendiriyor ise; ters repo alacaklarının “nakit benzeri” olarak kabul edilmesi, elde edilen faiz gelirlerinin de gelir tablosunda diğer gelir/giderler olarak gösterilmesi, b) Aracı kurum önemli bir ticari portföye sahip ve toplam fonlarının bir kısmını alım-satım amaçlı menkul kıymetlere yatırmak yerine ĠMKB Repo-Ters Repo Pazarı‟nda veya ĠMKB dıĢında ters repo iĢleminde değerlendiriyor ise; ters repo alacaklarının ticari portföyün parçası olarak kabul edilmesi ve bilançoda “Aracı Kurum Ticari Portföyü” içinde gösterilmesi, elde edilen faizlerin diğer gelir/giderler gibi nitelenmeyip ticari iĢlemlerin sonuçlarının yansıtıldığı veya gösterildiği ana faaliyet sonuçları kapsamında raporlanması, c) MüĢterilerin nakitlerinin ĠMKB Repo-Ters Repo Pazarı‟nda veya ĠMKB dıĢında ters repo iĢleminde değerlendirilmesi durumunda her ne kadar iĢlem aracı kurum adına yapılıyor ise de ters repo dönüĢünde gelirler (faizler) müĢterilere dağıtılacağından, ters repo alacaklarının yukarıda 3..2.2. bölümünde belirtildiği üzere “MüĢteri Hesabına Yatırımlar” hesabı kullanılmak suretiyle ayrı olarak bilançoda takip edilmesi, 108 d) Aracı kurum kendi portföyünde yer alan menkul kıymetlerin bir kısmını repo iĢlemine konu etmesi durumunda (böylece esas yatırımını yaptığı menkul kıymeti elden çıkarmadan para ticareti yapmıĢ olmaktadırlar), repoya konu menkul kıymetlerin bilançoda ticari portföy içinde tutulmaya devam etmesi, alınan nakdin “Finansal Borçlar” içerisinde izlenmesi, e) Aracı kurum kendi portföyünde yer alan menkul kıymetleri müĢteri nakitlerini değerlendirmek amacıyla repo iĢlemine konu ederse; ilgili menkul kıymetin bilançoda izlenmeye devam etmesi, müĢterilerin ters repo alacağının yine “MüĢteri Hesabına Yatırımlar” içinde izlenmesi, f) Aracı kurum ters repo iĢlemi ile kendisine gelen menkul kıymetleri repo iĢlemine konu ederse; ters repo ile aldığı menkul kıymetlere bilançoda yer verilmemesi, verilen fonların “ters repo alacakları” olarak aracı kurum ticari portföyünün altında yer alması ve ayrıca finasal borçlar içerisinde ters repo borçlarına yer verilmesi uygun olacaktır. Konuyla ilgili finansal tablolarda yapılması gereken açıklamalar incelendiğinde ise; aracı kurumların finansal tablolarında repo ve ters repo iĢlemleri ile ilgili olarak UFRS/TFRS 7 kapsamında verdikleri açıklamaların repo konusu menkul değer tutarı ve ters repo alacaklarının tutarı ile sınırlı kaldığı görülmektedir. UMS/TMS 39 (15) ila (37) kapsamındaki muhasebeleĢtirme uygulamaları için verilmesi gerekli görülen açıklamalar UFRS/TFRS 7 (13) ve (14) 16 paragraflarında belirlenmiĢtir16. Bu paragraflar birlikte Tamamıyla finansal durum tablosu (bilânço) dışı bırakılmayan devredilen finansal varlıklar Bir işletme finansal varlıklarını, tamamı veya bir kısmı finansal durum tablosu (bilânço) dışı bırakılma koşullarını karşılamayacak şekilde devretmiş olabilir. 42B(a) Paragrafında düzenlenen amaçların karşılanması için her raporlama tarihinde, tamamıyla finansal durum tablosu (bilânço) dışı bırakılmamış olan devredilen finansal varlıkların her bir sınıfı için aşağıdaki hususlar açıklanır: (a) Devredilen varlıkların niteliği. 109 değerlendirildiğinde, repo iĢlemi ile ilgili olarak finansal tablolarda, repoya konu olan menkul kıymetlerin tutarı, niteliği, risk ve yararları ile repo iĢleminden kaynaklanan borçların defter değeri hakkında açıklamalar yapılması gereği ortaya yıkmaktadır. Ters repo iĢleminde ise ters repoya konu olan menkul kıymetin gerçeğe uygun değeri (piyasa fiyat), bu kıymetin yeniden herhangi bir iĢleme konu edilip edilmediği ve kullanılabilme kural ve koĢulları hakkında bilgi verilmesi gerekmektedir. UFRS/TFRS 7 (39) uyarınca ise; finansal borçların sözleĢmeye dayalı vadelerinin kalan kısmını gösteren bir vade analizi ve ortaya çıkabilecek likidite riskini yönetme Ģekli hakkında da bilgi verilmesi öngörülmektedir. Dolayısıyla, repo iĢleminden kaynaklanan geri ödemelerin vadeleri ve bu ödemelerin çözümleneceği gerçekleĢtirilmesinde hususunda da yaĢanabilecek açıklama sorunların yapılması nasıl zorunluluğu bulunmaktadır. UFRS/ TRFS 7 standardının ekinde yeralan Uygulama Rehberinin B11 nolu paragrafında, vade analizinin 1 aydan az, 1 ay - 3 ay arası, 3 ay -1 yıl arası ve 1 yıl-5 yıl arası Ģeklinde yapılabileceği, B14 no‟lu paragrafında ise vade analizlerinde açıklanacak sözleĢmeye dayalı tutarların, sözleĢmeye dayalı indirgenmemiĢ (iskonto edilmemiĢ) nakit akıĢları olacağı belirtilmektedir. Dolayısıyla, repo iĢlemlerinde de geri ödeme taahhüt tutarları iskonto edilmeksizin aynı vade aralıkları itibarıyla gruplandırılarak açıklama yapılmalıdır. (b) Sahipliğe ilişkin olarak işletmenin getirilerinin ve maruz kaldığı risklerin niteliği. (c) Raporlayan işletmenin devrettiği varlıkların kullanımına ilişkin devir işleminden kaynaklanan kısıtlamalar da dahil olmak üzere, devredilen varlıklar ve bunlara ilişkin borçlar arasındaki ilişkinin niteliğinin tanımı. (d) İlgili borçlara ilişkin tarafın (tarafların) yalnızca devredilen varlıklara rücu etme hakkının bulunması halinde, devredilen varlıkların gerçeğe uygun değerini, ilgili borçların gerçeğe uygun değerini ve net pozisyonunu (transfer edilen varlıkların gerçeğe uygun değeri ile ilgili borçların gerçeğe uygun değeri arasındaki fark) düzenleyen tablo. (e) Söz konusu işletmenin devredilen varlıkların tamamını muhasebeleştirmeye devam etmesi halinde, devredilen varlıklar ve ilgili borçların defter değerleri. (f) Söz konusu işletmenin, devam eden ilgi ölçüsünde devredilen varlıkları muhasebeleştirmeye devam etmesi halinde (orijinal varlıkların devir işleminden önceki defter değeri toplamı, işletmenin muhasebeleştirmeye devam ettiği varlıkların defter değeri ve ilgili borçların defter değeri. 110 Ayrıca UFRS/TFRS 7‟de finansal varlıklardan kaynaklanabilecek piyasa riski hakkında da bilgi verilmesine iliĢkin kurallar öngörülmektedir. Piyasa riski unsurlarından olan faiz riskinin ve repoya konu olan menkul kıymetin döviz cinsinden ya da dövize endeksli olması halinde yabancı para riskinin bu kapsamda verilecek bilgilere ve söz konusu riskler ile ilgili yapılacak duyarlılık analizlerine repoya konu edilen menkul kıymetlerin de dahil edilmesi gerekmektedir. Bu kapsamda, aracı kurumların söz konusu iĢlemlerle ilgili açıklamalarının UFRS/TFRS 7 çerçevesinde geliĢtirilmesi gerekmektedir. 4.5. TAKAS VE ĠġLEM TARĠHĠ MUHASEBESĠ TMS/UMS 39 (38) uyarınca finansal varlıkların normal yoldan alımı veya satımı17 takas tarihi muhasebesi veya iĢlem tarihi muhasebesi kullanılarak muhasebeleĢtirilir. Kullanılan yöntem, bir finansal varlık sınıfına ait tüm finansal varlıkların her türlü alıĢ ve satıĢ iĢlemlerine tutarlı biçimde uygulanır. ĠĢlem tarihi, iĢletmenin bir varlığı almayı veya satmayı taahhüt ettiği tarihtir. ĠĢlem tarihi muhasebesi; (a) elde edilecek olan varlığın ve buna iliĢkin ödemede bulunma borcunun iĢlem tarihinde muhasebeleĢtirilmesini, ve (b) iĢlem tarihi itibariyle, satılan varlığın bilanço dıĢı bırakılmasını, satıĢtan kaynaklanan kazanç ya da kaybın muhasebeleĢtirilmesini ve alıcının yapacağı ödemeye iliĢkin bir alacak muhasebeleĢtirilmesini gerektirir. 17 Bir finansal varlığın, genellikle yasal düzenlemeler veya ilgili piyasa teammülleri çerçevesinde belirlenen bir süre içerisinde teslimini gerektiren bir sözleşme çerçevesinde satın alınması veya satılmasıdır. 111 Genellikle, mülkiyetin el değiĢtirmesinin söz konusu olduğu durumlarda, takas tarihine kadar varlık ve buna bağlı borç üzerinde faiz tahakkuk etmeye baĢlamaz. Takas tarihi, bir varlığın iĢletmeye teslim edildiği veya iĢletme tarafından teslim edildiği tarihtir. Takas tarihi muhasebesi; a) varlığın iĢletme tarafından elde edildiği tarihte muhasebeleĢtirilmesini ve b) varlığın iĢletme tarafından teslim edildiği tarih itibariyle bilanço dıĢı bırakılmasını ve yine aynı tarih itibariyle elden çıkarma kazanç ya da kaybının muhasebeleĢtirilmesini gerektirir. Takas tarihi muhasebesinin uygulanması durumunda, iĢletme, teslim aldığı varlıklarda olduğu gibi, ticari iĢlem tarihi ve takas tarihi arasındaki dönem boyunca varlığın gerçeğe uygun değerinde meydana gelen değiĢimleri muhasebeleĢtirir. BaĢka bir ifadeyle, gerçeğe uygun değerdeki değiĢim, maliyetinden veya itfa edilmiĢ maliyetinden gösterilen varlıklar için muhasebeleĢtirilmez (değer düĢüklüğü zararları hariç).; diğer yandan gerçeğe uygun değer farkı kar veya zarara yansıtılan olarak sınıflandırılan finansal varlıklar için kar veya zararda, satılmaya hazır olarak sınıflandırılan finansal varlıklar için ise diğer kapsamlı gelir içerisinde muhasebeleĢtirilir. Finansal bir varlığın satın alınma iĢlemi kapsamında dikkate alınması gereken tutarlara iliĢkin aĢağıdaki örneği vermek mümkündür (Deloitte:ĠGAAP:2011,1154-1156). Örnek: - ĠĢlem tarihi: 29 Aralık 20X1 (finansal varlığın gerçeğe uygun değeri 1.000) - Dönem sonu: 31 Aralık 20X1 (finansal varlığın gerçeğe uygun değeri 1.002) 112 - Takas tarihi: 4 Ocak 20X2 (finansal varlığın gerçeğe uygun değeri 1.003) Finansal varlığın iĢlem günündeki gerçeğe uygun değeri iĢlem değeri olarak kabul edilmektedir. ĠĢlem Tarihi Muhasebesi Ġtfa edilmiĢ maliyet üzerinden değerlenen borçlanma araçları (örnek, UMS 39 uyarınca vadeye kadar elde tutulacak yatırımlar ya da krediler ve alacaklar, ya da UFRS 9 uyarınca itfa edilmiĢ maliyet üzerinden değerlenen varlıklar) Mizan GiriĢleri 29.12.20X1 Varlık 1.000 Yükümlülük 1.000 Açıklama UMS 39 uyarınca satıĢa hazır finansal varlıklar ya da UFRS 9 uyarınca gerçeğe uygun değer farkı diğer kapsamlı gelire yansıtılacak özkaynağa dayalı varlıklar Gerçeğe uygun değer farkı kar veya zarara yansıtılan finansal araçlar Varlık 1.000 Yükümlülük 1.000 Varlık 1.000 Yükümlülük 1.000 Varlık ve yükümlülüğün hesaplara yansıtılması Varlık yükümlülüğün hesaplara yansıtılması Varlık yükümlülüğün hesaplara yansıtılması - Varlık 2 Özkaynak 2 Varlık 2 Kar/ Zarar 2 Değer artıĢı Değer artıĢı Varlık 1 Özkaynak 1 Değer artıĢı Yükümlülük 1.000 Kasa 1.000 Alım iĢlemi kapsamında nakit ödeme yükümlülüğünün yerine getirilmesi Varlık 1 Kar /Zarar 1 Değer artıĢı Yükümlülük 1.000 Kasa 1.000 Alım iĢlemi kapsamında nakit ödeme yükümlülüğünün yerine getirilmesi ve ve 31.12.20X1 Açıklama 04.01.20X2 Açıklama Açıklama Yükümlülük 1.000 Kasa 1.000 Alım iĢlemi kapsamında nakit ödeme yükümlülüğünün yerine getirilmesi 113 Takas Tarihi Muhasebesi Ġtfa edilmiĢ maliyet üzerinden değerlenen borçlanma araçları (örnek, UMS 39 uyarınca vadeye kadar elde tutulacak yatırımlar ya da krediler ve alacaklar, ya da UFRS 9 uyarınca itfa edilmiĢ maliyet üzerinden değerlenen varlıklar) Mizan GiriĢleri 29.12.20X1 - UMS 39 uyarınca satıĢa hazır finansal varlıklar UFRS 9 uyarınca Gerçeğe uygun değer farkı diğer kapsamlı gelire yansıtılacak özkaynağa dayalı varlıklar Gerçeğe uygun değer farkı kar veya azarar yansıtılan finansal araçlar - - 31.12.20X1 Açıklama Alacaklar 2 Özkaynak 2 Alacaklar 2 Kar/Zarar 2 Değer artıĢı Değer artıĢı Alacaklar 1 Özkaynak 1 Değer artıĢı Varlık 1.003 Kasa 1.000 Alacaklar 3 Alım iĢlemi kapsamında nakit ödeme yükümlülüğünün yerine getirilmesi ve iĢlem tarihi sonrasındaki makul değerdeki değiĢikliğin hesaplara yansıtılması Alacaklar 1 Kar/ Zarar 1 Değer artıĢı Varlık 1.003 Kasa 1.000 Alacaklar 3 Alım iĢlemi kapsamında nakit ödeme yükümlülüğünün yerine getirilmesi ve iĢlem tarihi sonrasındaki makul değerdeki değiĢikliğin hesaplara yansıtılması 04.01.20X2 Açıklama Varlık 1.000 Kasa 1.000 Açıklama Alım iĢlemi kapsamında nakit ödeme yükümlülüğünün yerine getirilmesi Örnekten de görüldüğü üzere seçilen yöntem dönem sonu sonuçlarını farklılaĢtırmaktadır. Takas tarihi muhasebesi kullanıldığında dönem sonlarında bilançoda menkul kıymet portföyüne bir değer yansıtılmamaktadır. Esasen, takas tarihi muhasebesinin kullanılması önemli tutarda nakit açığı olan iĢletmelerin yararınadır. Çünkü, eğer iĢletmenin hesaplarında iĢlem gününde kullanabileceği sınırlı finansal kaynak var ise, hesaplara planlanan fonlar geçinceye kadar iĢletme nakit açığı riski ile karĢı karĢıya 114 kalacaktır. Bu muhasebeleĢtirmenin diğer bir faydası ise, iĢlemin gerçekleĢmemesi durumunda yaĢanacak sıkıntıları baĢtan engellemesidir. Zira, iĢlem tarihinden sonra iĢlemin gerçekleĢmesi konusunda sıkıntı ortaya çıkarsa bu muhasebe kayıtlarının düzeltilmesini gerektirmektedir. Diğer taraftan iĢlem tarihi muhasebesi ise kayıtlarının güncelliğinin sağlanması ve takibinin yapılması konusunda faydalı olmaktadır. Ülkemizde aracı kurum dipnotlarına bakıldığında hem kendi portföy iĢlemleri hem de müĢteri hesabına yapılan iĢlemlerde kullanılan esasa yer vermeyen çok sayıda aracı kurum bulunduğu görülmektedir. Finansal tabloların analize elveriĢli hale getirilmesini teminen aracı kurum finansal tablo dipnotlarında finansal varlıkların normal yoldan alım satımının kayıtlara yansıtılmasında uygulanan esasa yer verilmesi ve UMS/TMS 39 çerçevesinde ve sermaye piyasası düzenlemelerinde seçilecek yönteme iliĢkin bir zorunluluk bulunmamakla birlikte, iĢlem tarihi muhasebesi daha ayrıntılı bilgi verme özelliğine sahip olduğundan tercih edilmesi yönünde uygulama yönlendirilmelidir. 4.6. GELĠR TABLOSU MODELĠ Aracı kurumların gelecekteki nakit ve benzerlerini yaratma imkanlarının değerlendirilmesine temel teĢkil eden gelir ve giderlerin aracı kurum yapısının ve faaliyetlerinin özellikleri dikkate alınarak raporlanması gerekir. Bu husus, aracı kurumların ekonomide üstlendikleri fonksiyonlar çerçevesinde yöneticilerin performaslarının değerlendirilmesi açısından da önem taĢımaktadır. Diğer bir deyiĢle karın hangi faaliyetlerden elde edildiği, yönetimin amaçlara uygun çalıĢıp çalıĢmadığı, ulaĢılan kar düzeyinin yatırılan sermayeye oranla yeterli olup olmadığı, ulaĢılan karın ve kar marjlarının aynı sektördeki diğer iĢletmelerle karĢılaĢtırıldığında nasıl bir görünüm verdiği hususlarda gelir tablolarının yeterli bilgi verebilir düzeyde olması gerekmektedir (Kaval, 2011). 115 Ülkemizde SPK tarafından belirlenen standarda uygun olarak yayımlanan kapsamlı gelir tablolarında satıĢ gelirleri ve satıĢ maliyetleri olarak aracı kurumun kendi nam ve hesabına yaptığı iĢlem sonuçlarının yer aldığı, hizmet gelirlerinin yan/ diğer faaliyetlerden gelir ve giderler olarak sınıflandırıldığı, gösterildiği, faiz gelir gelir/giderinin tablolarının finansman fonksiyon faaliyetleri esasına göre içerisinde hazırlandığı görülmektedir (AktaĢ,2005:122-129). Esasen TMS/UMS 1 de kapsamlı gelir tablosu için zorunlu bir bölümlemeye yer verilmemektedir. Konuyla ilgili olarak anılan standardın 86 ncı paragrafında “… Finansal performansın unsurlarının açıklanması için gerekli olduğu takdirde, iĢletme kapsamlı gelir tablosuna veya (eğer sunulmuĢsa) bireysel gelir tablosuna ek kalemler ekler ve kullanılan kalemlerin sıralamasını düzeltir. ĠĢletme, önemlilik ve gelir ve gider kalemlerinin nitelik ve iĢlevlerini kapsayan unsurları dikkate alır…” Ģeklinde bir belirleme yapılmakta, 82 nci paragrafta kapsamlı gelir tablosunda asgari olarak yer alacak kalemler verilmekte, 98 inci paragrafta ise önemli olduğu takdirde ayrı ayrı yer alacak kalemler sıralanmaktadır. Bu kapsamda, aracı kurumların esas faaliyetleri içerisinde komisyon ve ücret gelirleri/giderleri ve faiz gelir/gideri, temettü geliri ile alım satım amaçlı varlıkların realize edilmiĢ veya edilmemiĢ gerçek değer değiĢikliklerinin ayrı ayrı izlenebileceği bir format oluĢturulması gerekmektedir (Ross, 1994:8186). Aracı kurumların gelirlerinin ağırlıklı olarak kendi nam ve hesabına yaptığı alıĢ-satıĢ iĢlemlerinden elde edilmesi ve aracı kurumların spekülatif olarak piyasayı etkileyebilme güçleri de dikkate alınarak, söz konusu formatta aracı kurumların ticari portföy iĢletme faaliyetine iliĢkin sonuçlarının diğer hizmetlerinden ayrı (Kalaycı:2001,124). olarak sunulması büyük önem taĢımaktadır 116 UFRS/TFRS 7 20(a) uyarınca ilk muhasebeleĢtirme sırasında gerçeğe uygun değer farkı kar veya zarara yansıtılan olarak sınıflanmıĢ finansal varlıklar ile UFRS/TFRS 9 uyarınca zorunlu olarak gerçeğe uygun değeri üzerinden ölçülen finansal varlıklardan kaynaklananlar ayrı ayrı gösterilmek suretiyle, gerçeğe uygun değer farkı kar veya zarara yansıtılarak ölçülen finansal varlıklardan kaynaklanan net kazanç veya kayıpların 18 kapsamlı gelir tablosu veya dipnotlarda açıklanacağı belirtilmektedir. Bu kapsamda aracı kurumun kendi portföyü için ticari amaçla alım satımı yaptığı finansal araçlardan kaynaklanan gelirin net olarak verilmesi (değer değiĢiklikleri,faiz gelir/gideri, temettü dahil) ve ticari amaçla alım satımı yapılan finansal araçlardan kaynaklanan satıĢların maliyeti hesabının kapsamlı gelir tablosu formatından çıkarılması gerekmektedir. Bir baĢka önemli husus ise; ücret, komisyon ve faiz gelir/giderinin netleĢtirme olmaksızın faaliyet sonuçlarına alınması gerekliliğidir. Zira, UFRS/TRFS 7 20/(b) uyarınca itfa edilmiĢ maliyetinden ölçülen finansal varlıklar veya gerçeğe uygun değer farkı kar veya zarara yansıtılarak ölçülmeyen finansal borçlara iliĢkin toplam faiz gelir ve giderlerinin ve aynı maddenin (c) bendi uyarınca gerçeğe uygun değer farkı kar veya zarara yansıtılmayan itfa edilmiĢ maliyetle ölçülen finansal varlıklar veya finansal borçlar ve varlıkların bireyler, vakıflar, emeklilik fayda plânları ve kurumlar adına saklanması veya yatırım olarak değerlendirilmesi sonucunu doğuran emanet ve diğer saklama faaliyetlerine iliĢkin ücret gelir ve giderlerinin ayrı ayrı olarak kapsamlı gelir tablosu veya dipnotlarda açıklanacağı belirtilmektedir. 18 Anılan maddenin UFRS/TFRS 9 yayımlanmadan önceki halinde, ilk muhasebeleştirme sırasında gerçeğe uygun değer farkı kâr veya zarara yansıtılan olarak sınıflandırılmış finansal varlıklar veya finansal borçlar ile UMS/TMS 39 uyarınca alım satım amaçlı elde tutulan olarak sınıflandırılan finansal varlık veya finansal borçlar ayrı ayrı gösterilmek suretiyle, gerçeğe uygun değer farkı kâr veya zarara yansıtılan finansal varlık veya finansal borçlardan elde edilen net kazanç ve kayıpların kapsamlı gelir tablosunda veya dipnotlarda kamuoyuna açıklanması” gerektiği belirtilmektedir. 117 Aracı kurumun faaliyet gider dağılımlarına bakıldığında ise, faaliyet giderlerinin ağırlıklı olarak (2011 yılı için %53) personel giderlerinden oluĢtuğu, bu giderleri “hisse senedi, sabit getirili menkul kıymetler, Takasbank Para Piyasası iĢlem payları ile takas ve saklama giderlerini” temsil eden iĢlem paylarının (2011 yılı için %8) oluĢturduğu, bunların haricinde de faaliyet giderleri arasında “vergi, resim, harç, üyelik aidat ve amortismanlar vb.” bulunduğu görülmektedir. TMS/UMS 1 99-105 numaralı paragraflar kapsamlı gelir tablosunun sunum Ģekil esasları ile ilgili esasları düzenlemektedir. Söz konusu esaslar çerçevesinde fonksiyonlarına giderler uygun ya niteliklerine Ģekilde (türlerine, çeĢitlerine) gruplandırılacaktır. Bu iki ya da modelde düzenlenebilen gelir tablosundan hangisi daha tutarlı ve güvenilir bilgi sağlıyor ise buna göre düzenlenecektir. Burada tutarlı olmaktaki kasıt, kar zarar tablosu bir performans ölçüm aracı ise; bu performansın kaynaklarına daha iyi nüfus edebilmeye yardımcı olmaya uygunluktur. Bu gruplamanın yapılmasında (modelin seçiminde) giderlerin sık tekrarlanma, toplam içindeki ağırlık, ileriye yönelik projeksiyonlarda daha doğru tahmin yapabilmeye yardımcı olma, kar ve zarar yaratma potansiyelini daha iyi yansıtabilme açılarından değerlendirilecek ve hangi model buna uygun ise o seçilecektir. Yani bir modelin diğer modele üstünlüğü söz konusu değildir ve bu tamamen finansal tabloları kullananlara iĢletmenin kar yaratma potansiyelini yansıtabilme özelliğine bağlıdır (Kaval:2011). Ayrıca anılan maddelerde bu iki model arasında seçim yapmayı iĢletme yönetiminin seçimine bırakılmıĢ, ancak bu seçimde yönetim tamamen serbest bırakılmamıĢtır. Her bir modelin farklı iĢletmelerde ve sektörlerde farklı sonuçlar verebileceğini, hangisinin daha baĢarılı sonuç vereceğinin sektörün ve iĢletmenin niteliğine bağlı olduğunu belirttikten sonra yönetimin en tutarlı ve güvenilir sunuĢ Ģeklini belirlemesini istenmektedir. Giderlerin satıĢ veya üretim düzeyiyle doğrudan veya dolaylı bir Ģekilde artıĢ veya azalıĢ gösterebileceği, dolayısıyla bu durumu hangi yöntem daha iyi 118 yansıtıyor ise bu modelin seçilmesinin daha uygun olduğu hatırlatılmaktadır. Yine giderlerin niteliklerine uygun Ģekilde sınıflandırıldığında (çeĢit esası seçildiğinde) ileride nakit akıĢlarının tahmininde daha yararlı bilgiler sağlayabileceğini belirttikten sonra, eğer fonksiyon esası seçilir ise ek bilgilerin sunulmasına ihtiyaç bulunduğunu belirtilmektedir. Bu noktada üretim iĢletmesi niteliğinde olmayan aracı kurumların gelir ve gider unsurları dikkate alınarak, kar ve zarar yaratma potansiyelinin daha iyi yansıtılabilmesini teminen aracı kurum gelir tablosunda dönemin tüm maliyet gideri ile toplam yaratılan gelirin karĢılaĢtırılmasının, diğer bir deyiĢle gelir tablosunun fonksiyon esasına19 göre değil, çeĢit esasına göre hazırlanmasının daha uygun olacağı sonucuna varılmaktadır. 19 - Fonsiyon esasına (satışların maliyeti) göre sunumun temel özellikleri (Kaval:2011); Sınırları belirlenmiş bir dönemde satış gelirleri ile bu satışlar için katlanılan maliyetler karşılaştırılmakta ve işletmenin o dönemde ana faaliyetlerinden elde ettiği brüt satış karı veya zararı bulunması, - Giderlerin işletmenin fonksiyonlarına uygun şekilde sınıflanması (üretimi temsilen Satılan Malın Maliyeti, Pazarlama Satış Dağıtım, Genel Yönetim, Araştırma Geliştirme, Finansman giderlerine) - Giderlerin fonksiyonlara göre dağıtımlarında ve üretim giderlerinin ürünlere dağıtılması sürecinde doğruluk ve güvenilirlikten uzaklaşılabilme riskinin bulunması, - EBİT (Faiz ve Vergiden Önceki Kar/Zarar) ve EBİTDA (Faiz, Vergi, Amortisman ve İtfa Paylarından Önceki Kar/Zarar) gibi rakamların işletme dışındaki kullanıcılar tarafından finansal tablolar ve dipnotlarında yer alan bilgilerden doğrudan görülemeyişidir. BEġĠNCĠ BÖLÜM ARACI KURUM ÖRNEK FĠNANSAL TABLO FORMATLARI SPK tarafından yayımlanan finansal tablo formatları finansal tablo düzenlemekle yükümlü her iĢletme tipi için ayrı olarak belirlenmemiĢ, hesap kalemleri asgari olarak verilmiĢtir. Söz konusu formatlarda aracı kurumların faaliyetlerinin büyük ölçüde para ve sermaye piyasaları ile ilgili olduğu, buna bağlı varlık ve kaynak yapılarında finansal varlık ve yükümlülüklerinin ağırlıklı olarak yer tuttuğu, hem kendi portföyleri hem de müĢterileri hesabına finansal piyasalarda iĢlem yapabildikleri hususları ile gelir/giderlerinin niteliği dikkate alınmamıĢtır. Bu itibarla UFRS/TFRS esas alınarak yukarıda belirtilen eleĢtiri öneriler çerçevesinde aracı kurumlar için örnek niteliğinde finansal durum (bilanço) ve kapsamlı gelir tablosu oluĢturulmuĢtur. Söz konusu finansal tablo formatları ve kalemleri aĢağıda açıklanmaktadır. 5.1. ÖRNEK FĠNANSAL DURUM TABLOSU (BĠLANÇO) FORMATI Kavramsal Çerçeve (47) uyarınca finansal durumun ölçümlenmesi ile doğrudan ilgili unsurlar finansal durum tablosunda (bilanço) varlıklar, yükümlülükler ve özkaynaklar olarak verilir. Aracı Kurum Finansal Durum (Bilanço) Tablosu UFRS/TFRS‟nin aĢağıda belirtilen ilkeleri kapsamında sunulmalıdır. 120 5.1.1. Genel Ġlkeler Genel olarak önerilen finansal durum tablosunun hazırlanmasında dikkate alınan raporlama standartları ve maddeleri Ģunlardır: UMS/TMS 1 (51) ĠĢletme, her finansal tablosunu ve dipnotlarını açıkça tanımlamalıdır. Ayrıca iĢletme, aĢağıdaki bilgileri de açık bir biçimde göstermeli ve bilgilerin doğru dürüst anlaĢılması için gerektiğinde bunları tekrarlamalıdır: a) Raporlayan iĢletmenin adı veya diğer kimlik bilgileri ve bu bilgide önceki raporlama döneminden bu yana olan değiĢiklikler, b) Finansal tabloların tek bir Ģirketi mi yoksa Ģirketler grubunu mu içerdiği, c) Raporlama dönemi sonu (bilanço tarihi) veya finansal tablo ve dipnotların kapsadığı dönem, d) UMS/TMS 21 „de tanımlandığı gibi, sunum para birimi ve e) Finansal tabloda sunulan tutarların yuvarlanma derecesi. UMS/TMS 1 (29) ĠĢletme, benzer kalemlerden oluĢan her bir önemli sınıfı, finansal tablolarda ayrı bir biçimde gösterir. ĠĢletme, nitelikleri ve iĢlevleri itibariyle farklı olan kalemleri de, önemsiz olmadıkları takdirde, ayrı olarak sunar. Temel olarak UMS/TMS 1 (57) de belirttiği üzere anılan standart finansal durum tablosunda (bilançoda) kalemlerin hangi sıra ve bicimde sunulacağını açıklamaz. UMS/TMS 1 (54) sadece, ayrı olarak sunulmaya yeter ölçüde birbirlerinden nitelik ve iĢlev olarak farklı olan kalemlerin, bir listesini verir. Ġlgili kalemin boyutu, niteliği veya iĢlevi veya benzer kalemlerin bir araya toplanması isletmenin finansal durumunun anlaĢılması için uygun olduğu takdirde, yeni kalemler eklenir ve isletmenin finansal durumunun 121 anlaĢılmasına uygun bilgi sağlamak amacıyla, isletmenin ve iĢlemlerinin niteliğine göre, kullanılan tanımlar ve kalemlerin sıralanması veya benzer nitelikteki kalemlerin bir araya toplanması düzeltilebilir. UMS/TMS 1 (55) ĠĢletmenin finansal durumunu anlamada bu tür bir sunum uygun olduğu takdirde, finansal durum tablosunda (bilançoda) ek kalemler, baĢlıklar ve ara toplamlar gösterilir. UMS/TMS 1 (58/b) ĠĢletme, ilave kalemlerin ayrı olarak sunumunun değerlendirilmesine iliĢkin karar vermesi aĢamasında, varlıkların iĢletmedeki fonksiyonu doğrultusunda değerlendirme yapar. UMS/TMS 1 (59) Farklı varlık grupları için farklı ölçüm esaslarının kullanılması, bunların nitelik veya fonksiyonlarının farklı olması ve bu nedenle farklı kalemler olarak sunulmasını önerir. UMS/TMS 1 (60) Bir iĢletme, likidite temeline dayalı sunumun daha güvenilir ve yararlı bilgi sağladığı durumlar hariç, dönen ve duran varlıklarını ve kısa ve uzun vadeli borçlarını finansal durum tablosunda (bilançoda) ayrı ayrı sınıflandırarak sunacaktır. Bu istisna uygulandığında, isletme bütün varlık ve borçlarını likidite sırasıyla sunar. UMS/TMS 1 (61) Hangi sunum yöntemi kullanılırsa kullanılsın; (a) raporlama döneminden (bilânço tarihinden) itibaren on iki ay içinde ve (b) raporlama döneminden (bilanço tarihinden) itibaren on iki ayı aĢan sürede ödenmesi ve tahsili beklenen tutarları birlikte içeren her varlık ve borç kalemi için iĢletme, on iki aydan uzun vadede gerçekleĢmesi beklenen tahsilat ve ödeme tutarlarını açıklayacaktır. UMS/TMS 1 (63) Bazı isletmeler için, örneğin mali iĢletmeler, açıkca belirlenebilen bir faaliyet döngüsü içinde mal ve hizmet sunumunda bulunmadıklarında, varlıkların ve borçların kısa ve uzun vadeli olarak 122 sunulması yerine, likiditeye göre artan veya azalan sırada sunulması daha güvenilir ve tutarlı bilgiler sağlar. Bu nedenle önerilen finansal durum tablosubilanço likidite esaslı hazırlnmıĢtır. UMS/TMS 1 (32) ĠĢletme, bir UFRS/TFRS zorunlu kılmadıkça veya izin vermedikçe varlıkları ve borçları ya da gelirleri ve giderleri netleĢtiremez. UMS/TMS 1 (38) Cari dönem finansal tablolarında raporlanan tüm tutarlara iliĢkin olarak önceki dönem ile karĢılaĢtırmalı bilgiler sunulmalıdır. UMS/TMS 1 (113) Bir iĢletme dipnotları, mümkün olduğu ölçüde, sistematik bir biçimde sunar. Finansal durum tablosu (bilanço), kapsamlı gelir tablosu, (eğer sunulmuĢsa) bireysel gelir tablosu, özkaynak değiĢim tablosu ve nakit akıĢ tablosundaki her kalem, dipnotlarda verilen ilgili bilgiye atıfta bulunacaktır. UMS/TMS 1 (54) Finansal durum tablosu (bilanço), en azından, aĢağıdaki tutarları gösteren hesap gruplarını kapsamalıdır. a) Maddi duran varlıklar, b) Yatırım amaçlı gayrimenkuller c) Maddi olmayan duran varlıklar , d) Finansal varlıklar ((e), (h) ve (i) Ģıklarında gösterilenler hariç); e) Özkaynak yöntemine göre muhasebeleĢtirilen yatırımlar f) Canlı varlıklar; g) Stoklar, h) Ticari ve diğer alacaklar; i) Nakit ve benzerleri ; j) Satılmak üzere elde tutulan varlıkların toplamı ile UFRS/TFRS 5‟e göre satılmak üzere elde tutulan ve elden çıkarılacaklar grubuna dahil olan varlıkların toplamı, k) Ticari ve diğer borçlar; 123 l) KarĢılıklar; m) Finansal borçlar ( (k) ve (l) Ģıklarında gösterilenler hariç); n) UMS/TMS 12‟de tanımlandığı gibi, dönem vergisiyle ilgili borçlar ve varlıklar; o) UMS/TMS 12‟de tanımlandığı gibi, ertelenmiĢ vergi borçları ve ertelenmiĢ vergi varlıkları; p) UFRS/TFRS 5‟e göre elden çıkarılacaklar grubuna dahil olan satılmak üzere elde tutulanlar olarak sınıflandırılan borçlar, q) Özkaynaklarda gösterilen kontrol gücü olmayan paylar (azınlık payları); ve r) Ana Ģirketin ortaklarına ait çıkarılmıĢ sermaye ve yedekler. 5.1.2. Finansal Durum (Bilanço)- Varlıklara ĠliĢkin Ġlkeler Varlıklar; Kavramsal Çerçevede “geçmişte olan işlemlerin sonucunda ortaya çıkan ve halihazırda işletmenin kontrolünde olan ve gelecekte işletmeye ekonomik fayda sağlaması beklenen değerler” olarak tanımlanmaktadır. Varlıklara iliĢkin raporlama standartları aĢağıdaki gibidir: UFRS/TFRS 7 (6) Bu TFRS‟nin finansal araç sınıfları itibariyle kamuoyuna açıklama yapılmasını gerektirdiği durumlarda, iĢletme, açıklanan bilginin niteliğine uygun bir Ģekilde ve finansal araçların özelliklerini de dikkate almak suretiyle finansal araçları sınıflara ayırır. ĠĢletme, finansal durum tablosunda (bilançoda) sunulan kalemlerle gerekli mutabakatın yapılmasına yönelik yeterli düzeyde bilgi sunar. UFRS/TFRS 7 (8 (a-i), (a-ii), (b), (c) ve (d)) AĢağıdaki sınıflardan her birine iliĢkin defter değeri, finansal durum tablosu (bilânço) veya dipnotlarda açıklanır: a) Gerçeğe uygun değer farkı kar veya zarara yansıtılan finansal varlıklar: 124 i-Ġlk muhasebeleĢtirmede bu Ģekilde sınıflandırılanlar ii-Alım satım amaçlı elde tutulan olarak sınıflananlar b) Vadeye kadar elde tutulacak yatırımlar c) Kredi ve Alacaklar d) Satılmaya hazır finansal varlıklar Örnek formatta dipnotta açıklanacağı varsayılmıĢtır. UFRS/TFRS 7 (14/a) UMS/TMS 39 Paragraf 37(a) uyarınca yeniden sınıflandırılmıĢ bulunan tutarlar da dahil olmak üzere, iĢletmenin borçları veya koĢullu borçları için teminat olarak verdiği finansal varlıkların defter değeri hakkında iĢletme kamuoyuna açıklamada bulunur. UMS/TMS 39 (37/a) Devreden tarafın devralan tarafa nakit dıĢı teminat (borçlanma aracı veya özkaynağa dayalı finansal araç gibi) sağlaması durumunda, anılan teminatın devralan ve devreden tarafından muhasebeleĢtirmesi, devralanın teminatı satma veya yeniden teminat olarak gösterme hakkına sahip olup olmadığına ve devredenin ödemelerini düzenli olarak yerine getirip getirmediğine bağlıdır. Devralan tarafın sözleĢme veya teamül gereğince ilgili teminatı satma veya yeniden teminat gösterme imkanına sahip olması durumunda, devreden taraf, teminata verdiği varlığı finansal durum tablosunda (bilançosunda) diğer varlıklardan ayrı olarak yeniden sınıflandırır (örneğin kredilendirilmiĢ bir varlık, teminata verilmiĢ özkaynağa dayalı finansal araç veya geri satın alma alacağı Ģeklinde). 5.1.3. Finansal Durum (Bilanço)- Varlıkların Sunumu Yukarıda verilen esaslar çerçevesinde Aracı Kurum Finansal Durum (Bilanço) Tablosunda asgari olarak özellik arz eden ve aĢağıda detayları verilen varlık kalemlerinin yer alması gerekmektedir. 125 A.Nakit ve Benzerleri Bu hesap aracı kurumun; -Merkez ve merkez dıĢı örgütlerinin kasalarında bulunan ulusal ve yabancı paraların TL karĢılığı nakitlerini, - Bankalar ve diğer finans kurumlarında bulunan ulusal ve yabancı paraların TL karĢılığı vadesiz mevduatlarını, ve - Kısa vadeli nakit yükümlülükler için elde bulundurulan ve yatırım amacıyla veya diğer amaçlarla kullanılmayan tutarı belrili bir nakde kolayca çevrilebilen kısa vadeli ve yüksek likiditeye sahip ve değerindeki değiĢim riski önemsiz varlıklarını (henüz tahsil için bankaya gönderilmemiĢ veya ciro edilmemiĢ olan çekler-vadeli çekler hariç-, tahsil edilecek posta-banka havaleleri, aracı kurumun elinde bulunan menkul kıymetlere iliĢkin vadesi gelmiĢ kuponlar gibi), temsil eder. Ayrıca, aracı kurum önemli bir ticari portföy yönetmiyor ve günlük atıl fonlarını ĠMKB Repo-Ters Repo Pazarı‟nda veya ĠMKB dıĢında ters repo Ģeklinde değerlendiriyor ise; ters repo alacaklarının da “nakit benzeri” içerisinde izlenmesi uygun olacaktır. Bu baĢlık altında ayrıca aracı kurumun banka hesabında tutulan, müĢterilerin nemalandırılmayan (döviz cinsinden olanlar dahil) “MüĢteri Nakitleri”ne ayrıca yer verilmelidir. B.Aracı Kurum Ticari Portföyü a) Ters Repo Alacakları: Aracı kurumlardan kendi adına kurum ticari portföyü bulunduranların kendi nam ve hesabına yaptığı ters repo iĢlemlerinde ödünç verilen fonlar bu hesapta izlenir. Vade sonundaki taahhüt edilen alacak ve alınan menkul kıymetlerin nazım hesaplarda izlenmesi esastır. Bunlar itfa edilmiĢ maliyeti üzerinden değerlenecek kredi ve alacak olarak değerlenirler. 126 b) Takasbank Para Piyasasından Alacaklar: Aracı kurumların Takasbank Para Piyasası‟nda verdiği borç tutarları bu hesapta izlenir. c) Vadeli Mevduat Alacakları d) Gerçeğe Uygun Değer Farkları Kar/Zarara Yansıtılan Finansal Varlıklar Bu kategorideki finansal varlıklar iki alt kategori içermektedir: -Alım Satım Amaçlı Finansal Varlıklar -Gerçeğe Uygun Değerle Gösterilen Finansal Varlıklar Bu varlıklara örnek olarak; Hisse Senetleri ve Yatırım Fonları Özel Kesim Tahvil, Senet ve Bonoları Kamu Kesimi Tahvil, Senet ve Bonoları Riskten Korunma Amaçlı Olmayan Türev Araçlar verilebilir. C . Riskten Korunma Amaçlı Türev Finansal Varlıklar UMS/TMS 39 da üç farklı çeĢit riskten korunma iliĢkisi tanımlanmıĢtır: Gerçeğe uygun değer riskinden korunma (muhasebeleĢtirilmiĢ bir varlık veya borcun ya da muhasebeleĢtirilmemiĢ bir kesin taahhüdün veya bu tür bir varlık, borç ya da taahhüdün belirlenebilir bir bölümünün gerçeğe uygun değerinde meydana gelen, belirli bir risk unsuru ile iliĢkilendirilebilen ve kar veya zararı etkileyebilecek nitelikteki değiĢikliklere karĢı gerçekleĢtirilen bir finansal riskten korunma iĢlemidir), nakit akıĢ riskinden korunma (muhasebeleĢtirilmiĢ bir varlık veya borca ya da gerçekleĢme ihtimali yüksek tahmini bir iĢleme iliĢkin belirli bir riskle iliĢkilendirilebilen ve net kar veya zararı etkileyebilen nitelikteki nakıĢ akıĢı değiĢikliklerinden korunmak için gerçekleĢtirilen bir finansal riskten korunma iĢlemidir) ve yurtdıĢındaki iĢletmede bulunan net yatırım riskinden korunma. 127 Bu çerçevede elde tutulan türev finansal araçların araçların değerlemesinden doğan farklar bu hesap ile ilgisine göre kar/zarar veya özkaynak hesabı karĢılıklı çalıĢtırılarak muhasebeleĢtirilir. D. Ticari Alacaklar Bu hesap grubu, aracı kurumun esas faaliyetinden kaynaklanan iĢlemleri dolayısıyla alacaklı bulunduğu tutarları içerir. Hesabı aĢağıdaki Ģekilde bölümlendirmek mümkündür. a) MüĢterilerden Alacaklar: Kurumun müĢterilerinin kredili iĢlem dıĢındaki faaliyetlerinden kaynaklanan alacaklarının gösterildiği kalemdir. MüĢterilerden takas alacakları, temerrüde düĢen müĢterilerden alacaklar gibi alacaklar bu kalemde muhasebeleĢtirilir. b) Kredili MüĢterilerden Alacaklar: Kredili iĢlem sözleĢmesine dayalı iĢlemlerden doğan müĢteri alacakları yer alır. c) MüĢterilere Borçlar (-): MüĢteri hesaplarındaki bakiyeler, takastan alınıp müĢteri hesaplarına yansıtılacak olan tutarlar burada yer almalıdır. d) MüĢteri Hesabına değerlendirilmesinden Yatırımlar kaynaklanan (-): MüĢteri yükümlülükler(müĢteri nakitlerinin nakdinin değerlemesi amacıyla kullanılan tutar); müĢterilerin Takasbank Para Piyasasından alacakları, müĢterilere repo iĢlemlerinden doğan borçlar ve aracı kurum fonlarının satıĢından azalan müĢteri alacakları bu kalemde gösterilir. e) Takas ve Saklama Merkezinden Alacaklar: Aracı kurumun alımsatımlarının tamamlandığı T günü iĢlemlerine iliĢkin, Takasbank‟tan T+1 ve T+2 günü alacakları bu kalemde takip edilir. MüĢteri adına Takasbank‟ta bulundurulan VOB iĢlem teminatları da burada takip edilir. f) ĠliĢkili Taraflardan Ticari Alacaklar: Aracı kurumun esas faaliyetinden kaynaklanan iĢlemleri dolayısıyla, iliĢkili taraflardan (ortaklar, iĢtirakler, bağlı ortaklıklar, iĢ ortaklıkları, personel vb) ticari alacaklarıdır. Aracı kurumun iliĢkili olduğu bir kuruma verdiği kurumsal yatırım danıĢmanlık hizmeti karĢılığındaki alacağı bu hesaba örnek teĢkil eder. 128 E. Diğer Alacaklar a) ĠliĢkili Taraflardan Ticari Olmayan Alacaklar b) Vergi Dairelerinden Alacaklar c) Verilen Depozito ve Teminatlar: Aracı kurumun VOB, ĠMKB, Takasbank üyesi olmaları ve iĢlem yapabilmeleri için bulundurmaları gereken üyelik teminatları b u r a d a yer alır. d) Diğer ÇeĢitli Alacaklar F. Yatırım Amaçlı Potföy Bu kategorideki finansal varlıklar iki alt kategori içermektedir. -Vadeye Kadar Elde Tutulacak Finansal Varlıklar -Satılmaya Hazır Finansal Varlıklar G.Özkaynak Yöntemine Göre Değerlenen Finansal Varlıklar H.Kiralama ĠĢlemlerinden Net Alacaklar I.Maddi Duran Varlıklar K.Maddi Olmayan Duran Varlıklar L.ErtelenmiĢ Vergi Varlığı M.Diğer Varlıklar Yukarıdaki hiçbir varlık sınıfına girmeyen ve yüksek rakamlara ulaĢmayan kalemler bu baĢlık altında toplanır. Örneklemek gerekirse: a) Gelecek Aylara/Yıllara Ait Giderler b) PeĢin Ödenen Vergi ve Fonlar c) Gelir Tahakkukları 129 5.1.4. Finansal Durum (Bilanço)- Yükümlülüklere ĠliĢkin Ġlkeler UMS/TMS Kavramsal Çerçevede özkaynak, iĢletmenin varlıklar toplamından yabancı kaynakların indirilmesi suretiyle kalan kısım olarak tanımlanmıĢtır. Yükümlülüklere iliĢkin raporlama standartları ise aĢağıdaki gibidir: UFRS/TFRS 7 (8 (e-i), 8 (e-ii) ve (f)) AĢağıdaki sınıflardan her birine iliĢkin defter değeri, finansal durum tablosu (bilânço) veya dipnotlarda açıklanır: a) Gerçeğe uygun değer farkı kar veya zarara yansıtılan finansal borçlar: i-ilk muhasebeleĢtirmede bu Ģekilde sınıflandırılanlar ii-Alım satım amaçlı elde tutulan olarak sınıflananlar b) Ġtfa edilmiĢ maliyetinden ölçülen finansal borçlar. UMS/TMS 1 (59) Farklı varlık grupları için farklı ölçüm esaslarının kullanılması, bunların nitelik veya fonksiyonlarının farklı olması ve bu nedenle farklı kalemler olarak sunulmasını önerir. UFRS/TFRS 7 (6) Bu UFRS/TFRS‟nin finansal araç sınıfları itibariyle kamuoyuna açıklama yapılmasını gerektirdiği durumlarda, iĢletme, açıklanan bilginin niteliğine uygun bir Ģekilde ve finansal araçların özelliklerini de dikkate almak suretiyle finansal araçları sınıflara ayırır. ĠĢletme, finansal durum tablosunda (bilançoda) sunulan kalemlerle gerekli mutabakatın yapılmasına yönelik yeterli düzeyde bilgi sunar. UMS/TMS 1 (58/b) ĠĢletme, ilave kalemlerin ayrı olarak sunumunun değerlendirilmesine iliĢkin karar vermesi aĢamasında, varlıkların iĢletmedeki fonksiyonu doğrultusunda değerlendirme yapar. 130 5.1.5. Finansal Durum (Bilanço)- Yükümlülüklerin Sunumu Yukarıda verilen esaslar çerçevesinde Aracı Kurum Finansal Durum (Bilanço) Tablosunda aĢağıda detayları verilen yükümlülüklerin yer alması uygun olacaktır. A.Finansal Borçlar TMS/UMS 32 de tanımlanan finansal yükümlülüklerden, borçlanma niteliğine sahip olanlar (diğer bir ifadeyle ilk muhasebeleĢtirmeden sonra, etkin faiz yöntemiyle hesaplanan itfa edilmiĢ maliyetinden ölçülenler. TMS/UMS 39 (47) ) bu grupta gösterilir. Bu grup; kredi kurumlarına olan kısa vadeli borçlar ile kısa vadeli para ve sermaye piyasası araçları ile sağlanan fonları kapsar. a) Alınan Krediler Banka ve diğer finans kuruluĢlarından sağlanan kredilere iliĢkin tutarları içeren hesap kalemidir. b) Takasbank Para Piyasasına Borçlar c) Repo SözleĢmeleri KarĢılığında Elde Edilen Fonlar d) Gerçeğe Uygun Değer Farkları Kar/Zarara Yansıtılan Finansal Yükümlülükler Açığa satıĢ iĢlemlerine iliĢkin yükümlülükler ve türev araçların değer düĢüĢ zararları burada yer almaktadır. e) Ġhraç Edilen Menkul Kıymetler Aracı kurumun ihraç ettiği finansman bonoları, tahvil gibi para ve sermaye piyasası araçları karĢılığında sağlanan fonlar bu hesapta gösterilir. B . Riskten Korunma Amaçlı Türev Finansal Yükümlülükler UMS/TMS 39 da tanımlanan üç farklı çeĢit riskten korunma iliĢkisi çerçevesinde elde tutulan türev finansal araçların araçların değerlemesinden 131 doğan farklar bu hesap ile ilgisine göre kar/zarar veya özkaynak hesabı karĢılıklı çalıĢtırılarak muhasebeleĢtirilir. C.Ticari Borçlar Esas faaliyetler çerçevesinde ortaya çıkan borçlar bu hesap grubunda gösterilir. Bu grupta aĢağıdaki hesap kalemleri yer alır. a) Satıcılar: Kurumun esas faaliyeti çerçevesinde her türlü mal ve hizmet alımından kaynaklanan senetsiz borçların yer aldığı hesap kalemidir. b) Takas ve Saklama Merkezine Borçlar: Takasbank ve/veya Merkezi Kayıt KuruluĢu A.ġ.‟ye (MKK) ya olan takas ve/veya saklama borçlarını kapsar. c) ĠliĢkili Taraflara Ticari Borçlar D.Diğer Borçlar Esas faaliyetlerden kaynaklanmayan borçları temsil eder. Bu hesap altında yer alması gereken kalemlere örnek olarak aĢağıdakiler verilebilir. a) Alınan Avanslar b) Alınan Depozito ve Teminatlar c) ĠliĢkili Taraflara Ticari Olmayan Borçlar d) Vergi Dairelerine Borçlar E.KarĢılıklar UMS 37 kapsamında ayrılan karĢılıklar dıĢındaki karĢılıklar ile (garanti maliyetleri, ödeme talepleri, cezalar, olası zararlar, yeniden yapılandırma karĢılıkları, ekonomik açıdan dezavantajlı sözleĢmeler için ayrılan karĢılıklar, sigorta teknik karĢılıkları, genel karĢılıklar gibi finans sektörü faaliyetlerinde ayrılan karĢılıklar vb.) çalıĢanlara sağlanan faydalara iliĢkin karĢılıklar bu grupta gösterilir. 132 a) Borç KarĢılıkları b) ÇalıĢanlara Sağlanan Faydalara ĠliĢkin KarĢılıklar c) Diğer KarĢılıklar F. Dönem Karı Vergi Yükümlülüğü UMS 12 kapsamındaki gelir vergisinin takip eden dönemde vergi idaresine ödenmesi beklenen kısmı bu kalemde gösterilir. G .ErtelenmiĢ Vergi Yükümlülüğü H.Diğer Yükümlülükler Yukarıdaki hiçbir yükümlülük sınıfına girmeyen kalemler bu baĢlık altında toplanır. a) Gelecek Aylara/Yıllara Ait Gelirler b) Gider Tahakkukları 5.1.6. Finansal Durum (Bilanço)- Özkaynaklara ĠliĢkin Ġlkeler UMS/TMS Kavramsal Çerçevede yükümlülük, “geçmiĢ olaylardan kaynaklanan ve ödenmesi iĢletmenin ekonomik fayda sağlayabilecek değerlerinde bir çıkıĢa neden olacak mevcut yükümlülükler” olarak tanımlanmıĢtır. Özkaynaklara iliĢkin raporlama standartları aĢağıdaki gibidir: UMS/TMS 1 (78/e) Alt sınıflamalardaki ayrıntı, UFRS/TFRS‟lerin hükümlerine ve tutarların büyüklüğü, niteliği ve iĢlevine dayanır. 58 inci Paragrafta belirtilen unsurlar da, alt sınıflamaların belirlenmesinde kullanılan ölçülere karar vermek amacıyla kullanılır. Her kalem için açıklama ve sunum farklıdır, örneğin; özkaynaklar ve yedekler, ödenmiĢ sermaye, hisse primi ve yedekler 133 gibi çeĢitli sınıflara ayrılır. 5.1.7. Finansal Durum (Bilanço)- Özkaynakların Sunumu Yukarıda verilen esaslar çerçevesinde Aracı Kurum Finansal Durum (Bilanço) Tablosunda aĢağıda detayları verilen özkaynak kalemlerinin yer alması gerekmektedir. A.Ana Ortaklığa Ait Özkaynaklar a) ÖdenmiĢ/ÇıkarılmıĢ Sermaye Aracı kuruma tahsis edilen veya i ana sözleĢmelerinde yer alan ve Ticaret Siciline tescil edilmiĢ bulunan sermaye tutarı bu hesapta yer alır. Kayıtlı sermaye sisteminde bulunan aracı kurumlarda çıkarılmıĢ sermaye gösterilir. Kayıtlı sermaye tavanı ayrıca dipnotlarda belirtilir. b) Aracı Kurumun Kendi Hisseleri (-) Bu grupta iĢletmenin sermaye olarak ihraç etmiĢ olduğu kendi paylarını geri alması ve konsolide finasal tablolarda karĢılıklı iĢtirak sebebiyle sermaye düzeltmesi niteliğindeki kendi hisseleri yer alır. c) Sermaye Yedekleri Hisse senedi ihraç primleri, iptal edilen ortaklık payları gibi sermaye hareketleri dolayısıyla ortaya çıkan ve iĢletmede bırakılan tutarların izlendiği hesap grubudur. d) Kar Yedekleri ve Fonlar Kanun, anasözleĢme hükümleri ya da ortaklıkların yetkili organları tarafından alınan kararlar uyarınca dağıtılmamıĢ veya iĢletmede alıkonulmuĢ karları kapsar. e) Kar Veya Zarara Aktarılamayan Diğer Kapsamlı Gelirler (Giderler) Bu grupta, diğer kapsamlı gelir unsuru olarak tanımlanan ve ortaya çıktıkları dönemde doğrudan özkaynak unsuru olarak kaydedilen ve hiçbir durumda sonuç hesaplarına aktarılamayacak diğer kapsamlı gelir 134 unsurlarının izlenmesinde kullanılan hesaplar yer alır. Örnek vermek gerekirse; - Maddi ve maddi olmayan duran varlık yeniden değerleme artıĢları - Özkaynağa dayalı finansal varlıklar gerçeğe uygun değer farkları - ErtelenmiĢ Vergi Gelir/Gider Etkisi f) Kar Veya Zarara Aktarılabilen Diğer Kapsamlı Gelirler (Giderler) Bu grupta, diğer kapsamlı gelir (gider) unsuru olarak tanımlanan ve ortaya çıktıkları dönemde doğrudan özkaynak unsuru olarak kaydedilen ve sonuç hesaplarına aktarılabilen diğer kapsamlı gelir (gider) unsurlarının izlenmesinde kullanılan hesaplar yer alır. Örnek vermek gerekirse; - Fayda planlarındaki aktüeryal kazanç ve kayıplar - Nakit akıĢ riskine iliĢkin riskten korunma araçlarına bağlı olarak oluĢan kazanç veya kayıpların etkin kısımları - Yabancı para çevrim farkları - ErtelenmiĢ Vergi Gelir/Gider Etkisi g) Net GeçmiĢ Yıllar Kar/Zararları dönem karı dıĢındaki birikmiĢ kar/zararlar bu kalemde netleĢtirilir. h) Net Dönem Karı/Zararı Aracı kurumun ilgili dönem sonunda elde ettiği kar/zararı ifade eder. B.Azınlık Payları Konsolide finansal tablo sunan aracı kurumların konsolidasyon kapsamındaki bağlı ortaklarının doğrudan ya da dolaylı olarak kuruma ait olmayan özkaynakları burada yer alır. 5.2. ÖRNEK KAPSAMLI GELĠR TABLOSU FORMATI UMS/TMS 1 (81) uyarınca iĢletmeler bir dönemde muhasebeleĢtirilen tüm gelir ve gider kalemlerini: a) Tek bir kapsamlı gelir tablosunda veya 135 b) Kar veya zarar bileĢenlerini gösteren bir tablo (bireysel gelir tablosu) ve kar veya zararla baĢlayan ve diğer kapsamlı gelir bileĢenlerini gösteren ikinci bir tablo (kapsamlı gelir tablosu) olmak üzere iki tabloda sunarlar. Bu seçim (tek tablo yaklaĢımı veya iki tablo yaklaĢımı), muhasebe politikası seçimidir. Dolayısıyla, tek tablo yaklaĢımından iki tablo yaklaĢımına geçilmesi veya bunun tam tersi bir uygulama, muhasebe politikalarında yapılan bir değiĢikliği ifade etmektedir. Sermaye Piyasası Kurulu tarafından yapılan Duyuruda “UMS 1‟de yapılan son değiĢikliklerle birlikte zorunlu hale gelen “Kapsamlı Gelir Tablosu” sunumlarında, iĢletmeler iki alternatiften herhangi birini kullanabileceklerdir.” açıklamasına yer verilmiĢtir. Örnek Aracı Kurum Kapsamlı Gelir Tablosu UFRS/TFRS‟nin aĢağıda belirtilen ilkeleri kapsamında sunulmalıdır. 5.2.1. Genel Ġlkeler Genel olarak kapsamlı gelir tablosu ile ilgili raporlama standartları aĢağıda verilmektedir: UMS/TMS1 (10/b) Tam bir finansal tablolar seti döneme ait kapsamlı gelir tablosunu içerir. UMS/TMS 1 (12) 81 nolu Paragrafta izin verildiği Ģekliyle, bir iĢletme kar ya zararın bölümlerini ya tek bir kapsamlı gelir tablosunun ya da bir bireysel gelir tablosunun parçası olarak sunabilir. Gelir tablosu sunulduğunda, gelir tablosu, tam bir finansal tablolar setinin bir parçasıdır ve kapsamlı gelir tablosundan hemen önce gösterilmelidir. UMS/TMS 1 (38) Bir baĢka UFRS/TFRS‟de tersine bir hüküm yoksa iĢletme, 136 cari dönem finansal tablolarında raporlanan tüm tutarlara iliĢkin olarak önceki dönem ile karĢılaĢtırmalı bilgileri sunmalıdır. UMS/TMS 1 (113) Bir iĢletme dipnotları, mümkün olduğu ölçüde, sistematik bir biçimde sunar. Finansal durum tablosu (bilanço), kapsamlı gelir tablosu, (eğer sunulmuĢsa) bireysel gelir tablosu, öz kaynak değiĢim tablosu ve nakit akıĢ tablosundaki her kalem, dipnotlarda verilen ilgili bilgiye atıfta bulunacaktır. UMS/TMS 1 (84) Bir iĢletme, Paragraf 82(a)-(f) arasındaki kalemleri ve 83(a) Paragrafındaki açıklamaları bireysel gelir tablosunda sunabilir. UMS/TMS 1 (82) Kapsamlı gelir tablosu asgari olarak, söz konusu dönemle ilgili aĢağıdaki tutarları gösteren kalemleri içerir: a) Hasılat, (aa) Ġtfa edilmiĢ maliyetinden ölçülen finansal varlıkların finansal durum tablosu (bilânço) dıĢı bırakılmasından kaynaklanan kazanç veya kayıplar, b) Finansman maliyetleri, c) Özkaynak yöntemi kullanılarak muhasebeleĢtirilen iĢtirakler ve iĢ ortaklıklarının kar veya zarar payları, (ca) Bir finansal varlığın yeniden sınıflandırılması neticesinde gerçeğe uygun değeri üzerinden ölçülmesi durumunda, önceki defter değeri ile yeniden sınıflandırma tarihindeki gerçeğe uygun değeri arasındaki farktan kaynaklanan kazanç ya da kayıplar, d) Vergi gideri, e) (i) Durdurulan faaliyetlere iliĢkin vergi sonrası kar ya da zarar ile (ii) SatıĢ maliyeti düĢülmüĢ gerçeğe uygun değerin ölçülmesinde veya durdurulan faaliyetleri oluĢturan elden çıkarılacak grup ya da grupların veya varlıkların elden çıkarılmasında muhasebeleĢtirilen vergi sonrası kazanç ya da zarar toplamını içeren tek bir tutar, 137 f) Kar veya zarar, g) (h maddesinde belirtilen tutarlar hariç olmak üzere) niteliğine göre sınıflandırılan gerçekleĢmemiĢ kar ya da zarar bileĢenlerinin her biri, h) Özkaynak yöntemi kullanılarak muhasebeleĢtirilen iĢtirakler ve iĢ ortaklıklarının gerçekleĢmemiĢ kar veya zarar payları, Toplam kapsamlı gelir. i) UMS/TMS 1 (83) Kapsamlı gelir tablosunda, aĢağıdaki kalemlere iliĢkin açıklama yapılır: a) Dönem kar veya zararının (i) Kontrol gücü olmayan paylar (azınlık paylarına) ile (ii) Ana ortaklığın sahiplerine isabet eden kısmı ve b) Döneme iliĢkin toplam kapsamlı geliri (i) Kontrol gücü olmayan paylara (azınlık paylarına) ve (ii) Ana ortaklığın sahiplerine isabet eden kısmı. UMS/TMS 1 (85) Bir iĢletme ek kalemleri, baĢlıkları ve ara toplamları, böyle bir sunum iĢletmenin finansal performansının anlaĢılması için uygun olduğu takdirde, kapsamlı gelir tablosunda ve (eğer sunuluyorsa) bireysel gelir tablosunda sunar. UMS/TMS 1 (87) ĠĢletme, hiçbir gelir veya gider kalemini kapsamlı gelir tablosunda veya bireysel gelir tablosunda ya da dipnotlarda olağan dıĢı kalemler olarak göstermez. UMS/TMS 1 (99) ĠĢletme, hangisi güvenilir ve daha tutarlı bilgi sağlıyorsa, giderlerin iĢletme içindeki niteliklerine veya iĢlevlerine dayanan, bir gruplama kullanarak kar ya da zararda muhasebeleĢtirilen giderlerin analizini sunacaktır. Bu çalıĢmada çeĢit esaslı sunum benimsenmiĢtir. 138 UFRS/TFRS 7 (20) ĠĢletme aĢağıda yer alan gelir, gider, kazanç ve kayıp kalemleri hakkında kapsamlı gelir tablosunda veya dipnotlarda kamuoyuna açıklamada bulunur: a) AĢağıdakilerden elde edilen net kazanç veya kayıplar: (i) Ġlk muhasebeleĢtirme sırasında gerçeğe uygun değer farkı kar veya zarara yansıtılan olarak sınıflandırılmıĢ finansal varlıklar veya finansal borçlar ile UMS/TMS 39 uyarınca alım satım amaçlı elde tutulan olarak sınıflandırılan finansal varlık veya finansal borçlar ayrı ayrı gösterilmek suretiyle, gerçeğe uygun değer farkı kar veya zarara yansıtılan finansal varlık veya finansal borçlar; (ii) Dönem içerisinde diğer kapsamlı gelir içerisinde muhasebeleĢtirilmiĢ kazanç veya kayıplar ile özkaynaklardan çıkarılarak kar veya zarar içerisinde yeniden sınıflandırılan tutarlar ayrı ayrı gösterilmek suretiyle, satılmaya hazır finansal varlıklar; (iii) Vadeye kadar elde tutulacak yatırımlar; (iv) Kredi ve alacaklar ve (v) Ġtfa edilmiĢ maliyetinden ölçülen finansal varlıklar; b) Gerçeğe uygun değer farkı kar veya zarara yansıtılmayan finansal varlıklar veya finansal borçlara iliĢkin toplam faiz geliri ve toplam faiz gideri (etkin faiz yöntemi kullanılarak hesaplanan); c) AĢağıdakilerden kaynaklanan ücret gelir ve gider (etkin faiz oranının belirlenmesinde kullanılan tutarların dıĢında kalan): (i) Gerçeğe uygun değer farkı kar veya zarara yansıtılmayan finansal varlıklar veya finansal borçlardan; ve (ii) Varlıkların bireyler, vakıflar, emeklilik fayda planları ve kurumlar adına saklanması veya yatırım olarak değerlendirilmesi sonucunu doğuran emanet ve diğer saklama faaliyetlerinden; d) Değer düĢüklüğüne uğramıĢ finansal varlıklara iliĢkin olarak UMS/TMS 39 (UR 93) uyarınca tahakkuk ettirilen faiz geliri e) Her bir finansal varlık sınıfına iliĢkin değer düĢüklüğü zararı tutarı. 139 UFRS/TFRS 7 (24) ĠĢletme aĢağıdakiler hakkında ayrı ayrı açıklamada bulunur: a) Gerçeğe uygun değer riskinden korunma iĢlemleri açısından aĢağıda yer alanlardan kaynaklanan kazanç veya kayıplar: (i) Finansal riskten korunma aracına iliĢkin kazanç veya kayıplar; (ii) Finansal riskten korunma konusu kalemde meydana gelen ve ve korunan riskle iliĢkilendirilebilen kazanç veya kayıplar. b) Nakit akıĢ riskinden korunma amaçlı iĢlemlerden kaynaklanan ve kar veya zararda muhasebeleĢtirilen etkin olmama durumu/etkinsizlik; ve c) YurtdıĢındaki iĢletmede bulunan net yatırım riskinden korunma amaçlı iĢlemlerden kaynaklanan ve kar veya zararda muhasebeleĢtirilen etkin olmama durumu/etkinsizlik. UFRS/TFRS 5 (33 /a ve d) ĠĢletme aĢağıdakileri kamuoyuna açıklar: a) Kapsamlı gelir tablosunda aĢağıdakilerin toplamını gösteren tek bir tutar: (i) Durdurulan faaliyetlerin vergi sonrası kar veya zararı ve (ii) Gerçeğe uygun değerden satıĢ maliyetlerinin düĢülmesi suretiyle ölçülmesi veya durdurulan faaliyetleri oluĢturan varlık veya varlık grubunun (gruplarının) elden çıkarılması sırasında muhasebeleĢtirilen vergi öncesi kazanç veya kayıplar. b) Sürdürülen veya durdurulan faaliyetlerden elde edilen, ana ortaklığın sahiplerine ait gelir tutarı. Bu açıklamalar dipnotlarda veya kapsamlı gelir tablosunda sunulabilir. UMS/TMS 18 (35 /b) ĠĢletme tarafından aĢağıdaki hususlar açıklanır: a) mal satıĢları b) hizmet sunumları; c) faiz; 140 d) isim hakları; e) temettüler; UMS/TMS 33 Bir (66) iĢletme kapsamlı gelir tablosunda, sürekli faaliyetlerinden ana ortaklığın adi hisse senedi sahiplerine düĢen kar veya zarar için adi hisse baĢına kazanç tutarlarını ve de sulandırılmıĢ hisse baĢına kazanç rakamlarını sunar. UMS/TMS 33 (68) Durdurulan bir faaliyetini raporlayan bir iĢletme, kapsamlı gelir tablosu veya finansal tablolara iliĢkin notlarda, durdurulan faaliyeti için adi hisse baĢına kazanç ve hisse senetlerinde artıĢ olması durumunda hisse baĢına kazanç tutarlarını açıklar. UMS/TMS 1 (90) Bir iĢletme, yeniden sınıflandırma düzetmeleri de dahil olmak üzere diğer kapsamlı gelirin her bir bölümüyle ilgili gelir vergisi tutarını ya kapsamlı gelir tablosunda ya da dipnotlarda açıklar. UMS/TMS 1 (91) Bir iĢletme, diğer kapsamlı gelirin bileĢenlerini; a) ilgili vergisel etkilerin net tutarı ya da b) bileĢenlere iliĢkin toplam gelir vergisi tutarı olarak gösterilen ilgili vergisel etkiler dikkate alınmadan önceki tek bir tutar olarak sunar. UFRS/TFRS 7 (20 /viii) Gerçeğe uygun değer farkı diğer kapsamlı gelire yansıtılarak ölçülen finansal varlıklardan kaynaklanan net kazanç ya da kayıplar. UMS/TMS 16 (77/f) Maddi duran varlık kalemlerinin yeniden değerlemeye tabi tutulması durumunda yeniden değerleme değer artıĢının dönem içindeki değiĢimi açıklanır. UMS/TMS 1 (82/h,i) Kapsamlı gelir tablosu söz konusu dönemle ilgili özkaynak yöntemi kullanılarak muhasebeleĢtirilen iĢtirakler ve iĢ 141 ortaklıklarının gerçekleĢmemiĢ kar veya zarar payları ve toplam kapsamlı gelir tutarını içermelidir. UMS/TMS 19 (93A) bir iĢletme, aktüeryal kazanç ve zararları oluĢtukları dönemde muhasebeleĢtiren bir politika uygularsa, aĢağıdakiler için de uygulanmıĢ olmak koĢuluyla Paragraf 93B-93D‟ye uygun olarak bunları diğer kapsamlı gelirde muhasebeleĢtirebilir: a) TanımlanmıĢ fayda esaslı planların tümü; ve b) Aktüeryal kazanç ve zararlarını tümü. UMS/TMS 1 (92) Bir iĢletme, diğer kapsamlı gelirin bileĢenleri ile ilgili yeniden sınıflandırma düzeltmelerini açıklar. UFRS/TFRS 7 (23/c ) Nakit akıĢ riskine iliĢkin olarak; dönem içerisinde diğer kapsamlı gelir içerisinde muhasebeleĢtirilen tutar kamuya açıklanır. UMS/TMS 1 (106/b) ĠĢletme, tabloda her bir özkaynak bileĢeni için, UMS/TMS 8‟e göre muhasebeleĢtirilen, geçmiĢe yönelik uygulama ve düzeltmelerin etkilerini göstererek özkaynak değiĢim tablosunu sunacaktır: 5.2.2. Kapsamlı Gelir Tablosunun Sunumu Yukarıda verilen esaslar çerçevesinde Aracı Kurum Kapsamlı Gelir Tablosu aĢağıda verilen Ģekilde sunulmalıdır: SÜRDÜRÜLEN FAALĠYETLER A ve B. Komisyon ve Ücret Gelirleri\Giderleri Hisse senedi, devlet iç borçlanma senedi, özel sektör borçlanma araçları, yabancı menkul kıymet, vadeli iĢlem, repo/ters repo, para piyasası, 142 halka arza aracılık komisyonları, kurumsal finansman ve danıĢmanlık gelirleri, yatırım fonu yönetim komisyonları, yatırım fonu alım-satım komisyonlarını kapsar. Bu gelirlerden aĢağıdaki indirimlerin yapılması gerekmektedir. a) MüĢterilere Komisyon Ġadeleri: MüĢterilere ödenen komisyon iadelerini içerir. b) Acentelere Ödenen Komisyonlar: Komisyon paylaĢım anlaĢması uyarınca yapılan acentelere ödemeleri kapsar. c) Diğer Ġndirimler: Yukarıdaki sınıflandırmada yer almayan diğer harcamaları kapsar. C.Net Ticari Portföy Gelirleri\Giderleri UFRS/TFRS 7 20(a) uyarınca ilk muhasebeleĢtirme sırasında gerçeğe uygun değer farkı kar veya zarara yansıtılan olarak sınıflanmıĢ finansal varlıklar ile UFRS/TFRS 9 uyarınca zorunlu olarak gerçeğe uygun değeri üzerinden ölçülen finansal varlıklardan kaynaklananlar ayrı ayrı gösterilmek suretiyle, gerçeğe uygun değer farkı kar veya zarara yansıtılarak ölçülen finansal varlıklardan kaynaklanan kazanç veya kayıpların net olarak gösterilmesi gerekmektedir. Bu kapsamda bu hesap aracı kurumun kendi portföyündeki menkul kıymetlerin satıĢından elde ettiği net gelirleri kapsamaktadır. MüĢterilerin iĢlemleri yer almaz. Bu kalemde ayrıca aracı kurum ticari portföyüyle ilgili tüm değer değiĢimleri ve kur farkları yer almaktadır. Hesabın menkul kıymet bazında ayrıntılarına dipnotlarda yer verilmelidir. D ve E. Faiz Geliri\Gideri UFRS/TFRS 7 (Ek B5) uyarınca faiz gelir ve gideri ile temettü gelirleri ilgili menkul kıymetin gerçeğe uygun değer farkı kar/zarara yansıtılan olarak sınıflandırılması durumunda ticari faaliyet gelir/gideri olarak sınıflandırılabileceği gibi ayrı ayrı faiz geliri, faiz gideri ve temettü geliri olarak 143 gösterilebilir. Ancak tutarlı uygulama (faiz gelir/gideri ile temettü için ayrı esas belirlenmesi tutarlılığı bozmaz) ve tüm açıklamaların yapılması esastır. - Faiz Gelirleri Nakit ve Nakit Benzerinden Alınan Faizler, Para Piyasası ĠĢlemlerinden Alınan Faizler, Ticari Alacaklardan Alınan Faizler, Menkul Değerlerden Alınan Faizler, Diğer Faiz Gelirlerini ve bunların kur farklarını kapsar. - Faiz Giderleri Kredilere Verilen Faizler, Para Piyasası ĠĢlemlerine Verilen Faizler, Ticari Borçlardan Verilen Faizler, Ġhraç Edilen Menkul Kıymetlere Verilen Faizler ve Diğer Faiz Giderleri ve bunların kur farklarını kapsar. F.Diğer Faaliyet Gelirleri ve Giderleri Temettüler, özkaynak yöntemine göre değerlenen yatırımlardan kaynaklanan kazanç ve kayıplar (ayrı gösterilmek kaydıyla), maddi duran varlık satıĢ kazanç/kaybı vb kapsamaktadır. BRÜT FAALĠYET KARI/ZARARI G. Personel Ücret ve Giderleri (-) H. ĠĢlem Giderleri (-) 1. Hisse Senedi ve SGMK ĠĢlem Payları ve Tescil Ücretleri: Hisse senedi v e s abit getirili menkul kıymet iĢlemlerine iliĢkin ĠMKB'ye ödenen iĢlem payları, terminal ücretleri, data hattı, oda kirası gibi ĠMKB'ye ödenen diğer ücretler. 2.VOB ĠĢlem Payları: Vadeli ĠĢlem ve Opsiyon Borsası iĢlemlerine iliĢkin Borsaya ödenen iĢlem payları ve terminal ücretleri gibi VOB‟a ödenen diğer ücretler bu kalem altında gösterilir. 144 3.Para Piyasası ĠĢlem Payları: Para piyasası iĢlemleri için Takasbank'a ödenen iĢlem paylarını kapsar. 4.Takas ve Saklama Giderleri: MKK, Takasbank ve yabancı saklama kurumlarına ödenen tutarları kapsar. I. Diğer Giderler (-) Amortisman ve Ġtfa Payları; Vergi, Resim ve Harç Giderleri vb. giderleri kapsamaktadır. SÜRDÜRÜLEN FAALĠYETLER VERGĠ ÖNCESĠ KAR/ZARARI J. Vergi Gelir/Gideri 1.Dönem Vergi Gelir/Gideri 2.ErtelenmiĢ Vergi Gelir/Gideri SÜRDÜRÜLEN FAALĠYETLER DÖNEM NET KAR/ZARARI K. Durdurulan Faaliyetlerin Vergi Sonrası Dönem Net Karı/Zararı Aracı kurumun elden çıkardığı veya “satıĢ amacıyla elde tutulan” olarak sınıfladığı faaliyetlerinden elde edilen vergi sonrası dönem karı/zararı bu kalemde muhasebeleĢtirilir. DÖNEM NET KARI/ZARARI L- ÖZKAYNAKLARA KAYDEDĠLEN DĠĞER KAPSAMLI GELĠR (GĠDER) UNSURLARI a)KAR VEYA ZARARA AKTARILAMAYAN DĠĞER KAPSAMLI GELĠRLER (GĠDERLER) - Maddi Duran Varlıklar Yeniden Değerleme ArtıĢları 145 - Maddi Olmayan Duran Varlıklar Yeniden Değerleme ArtıĢları - Özkaynağa Dayalı Finansal Araçlar Gerçeğe Uygun Değer Farkları - Diğer Kapsamlı Gelirler (Giderler) - ErtelenmiĢ Vergi Gelir (Gider) Etkisi b)KAR VEYA ZARARA AKTARILABĠLEN DĠĞER KAPSAMLI GELĠRLER (GĠDERLER) - Yabancı Para Çevrim Farkları - Nakit akıĢ riskine iliĢkin riskten korunma araçlarına bağlı olarak oluĢan kazanç veya kayıpların etkin kısımları - Fayda Planlarındaki Aktüeryal Kazanç ve Kayıplar - Diğer Kapsamlı Gelirler (Giderler) - ErtelenmiĢ Vergi Gelir (Gider) Etkisi M. DĠĞER KAPSAMLI KAR (ZARAR) N. TOPLAM KAPSAMLI KAR (ZARAR) Bu kapsamda SPK‟nın yayımladığı formatlar çerçevesinde hazırlanan finansal durum tablosu (bilanço) ve kapsamlı gelir tablosu ile önerilen finansal durum tablosu (bilanço) ve kapsamlı gelir tablosu karĢılaĢtırmalarına aĢağıda yer verilmektedir. 146 Tablo 9: Örnek Finansal Durum Tablosu (Bilanço) A YATIRIM MENKUL DEĞERLER A.ġ. / 2011/Yıllık Finansal Durum Tablosu (Bilanço) Mevcut Finansal Tablo Türü Dönem Raporlama Birimi Finansal Durum Tablosu (Bilanço) Yeni Cari Dönem Konsolide 31.12.2011 TL V A R L I K L A R DÖNEN VARLIKLAR Nakit ve Benzerleri Kasa Bankadaki nakit Vadesiz mevduat Vadesi üç aydan kısa vadeli mevduat B tipi nakit fonlar Ters repo işlemlerinden alacaklar Finansal Yatırımlar Gerçeğe uygun değer farkları k/z yansıtılan finansal varlıklar Vadeye kadar elde tutulacak finansal yatırımlar Ticari Alacaklar Vadeli işlem müşteri takas alacakları Müşterilerden alacaklar Kredili müşterilerden alacaklar Takas ve saklama merkezinden alacaklar İlişkili taraflardan ticari alacaklar Finans Sektörü Faaliyetlerinden Alacaklar Diğer Alacaklar Verilen depozito ve teminatlar VOB işlem teminatları Diğer Stoklar Canlı Varlıklar Diğer Dönen Varlıklar Peşin ödenen vergi ve fonlar Gelecek aylara ait giderler Diğer Finansal Tablo Türü Dönem Raporlama Birimi V A R L I K L A R 2.979.355.376 1.776.419.835 13.673 8.314.174 1.760.522.206 5.912.915 1.656.867 505.385.176 481.809.219 23.575.957 640.066.519 241.989.401 173.694.235 145.039.270 23.401.590 55.942.023 51.893.591 25.539.103 25.921.332 433.156 5.590.255 2.120.651 1.659.625 1.809.979 SatıĢ Amacıyla Elde Tutulan Duran Varlıklar DURAN VARLIKLAR Ticari Alacaklar Finans Sektörü Faaliyetlerinden Alacaklar Diğer Alacaklar Finansal Yatırımlar Satılmaya Hazır Finansal Yatırımlar Vadeye kadar elde tutulacak finansal yatırımlar Özkaynak Yöntemiyle Değerlenen Yatırımlar Canlı Varlıklar Yatırım Amaçlı Gayrimenkuller Maddi Duran Varlıklar Maddi Olmayan Duran Varlıklar ġerefiye ErtelenmiĢ Vergi Varlığı Diğer Duran Varlıklar TOPLAM VARLIKLAR 83.969.659 4.396.212 18.016.549 12.425.374 5.591.175 51.135.382 8.738.453 1.484.139 191.918 7.006 3.063.325.035 K A Y N A K L A R KISA VADELĠ YÜKÜMLÜLÜKLER Finansal Borçlar BPP borçları Banka kredileri Repo işleminden sağlanan fonlar Diğer 2.372.722.900 1.816.056.324 1.544.802.000 255.968.503 15.285.821 Diğer Finansal Yükümlülükler Türev araçlardan yükümlülükler Diğer Ticari Borçlar Müşterilere borçlar Vadeli işlemler müşteri takas borçları Takas ve saklama merkezine borçlar Diğer Diğer Borçlar Ödenecek vergi yükümlülükleri Ödenecek sosyal güvenlik kesintileri Diğer Finans Sektörü Faaliyetlerinden Borçlar Devlet TeĢvik ve Yardımları Dönem Karı Vergi Yükümlülüğü Borç KarĢılıkları ÇalıĢanlara Sağlanan Faydalara ĠliĢkin KarĢılıklar Diğer Kısa Vadeli Yükümlülükler Gider tahakkukları Diğer 38.803.614 32.293.694 6.509.920 501.849.008 246.922.365 226.281.815 25.538.700 3.106.128 4.556.271 3.373.044 986.386 196.841 637.527 670.397 6.973.448 3.176.311 3.100.989 75.322 SatıĢ Amacıyla Elde Tutulan Duran Varlıklara ĠliĢkin Yükümlülükler UZUN VADELĠ YÜKÜMLÜLÜKLER Finansal Borçlar Diğer Finansal Yükümlülükler Ticari Borçlar Diğer Borçlar Finans Sektörü Faaliyetlerinden Borçlar Devlet TeĢvik ve Yardımları Borç KarĢılıkları ÇalıĢanlara Sağlanan Faydalara ĠliĢkin KarĢılıklar ErtelenmiĢ Vergi Yükümlülüğü Diğer Uzun Vadeli Yükümlülükler ÖZKAYNAKLAR ANA ORTAKLIĞA AĠT ÖZKAYNAKLAR ÖdenmiĢ Sermaye Sermaye Düzeltmesi Farkları KarĢılıklı ĠĢtirak Sermaye Düzeltmesi (-) Hisse Senedi Ġhraç Pirimleri Değer ArtıĢ Fonları Yabancı Para Çevrim Farkları Nakit AkıĢı Riskinden Korunma Yedeği Kardan Ayrılan KısıtlanmıĢ Yedekler Diğer Yedekler GeçmiĢ Yıllar Kar/Zararları Net Dönem Karı/Zararı AZINLIK PAYLARI TOPLAM KAYNAKLAR Cari Dönem Konsolide 31.12.2011 TL 3.080.895 118.763 82.554 2.262.602 616.976 687.521.240 399.917.152 260.000.000 - - 4.890.131 1.302.324 941.499 200.325 35.563 21.185.401 72.431 68.737.637 52.403.229 287.604.088 3.063.325.035 Nakit ve Benzerleri Kasa Bankadaki nakit Vadesiz mevduat Müşteri Nakdi Diğer Nakit Benzerleri Aracı Kurum Ticari Portföyü Vadeli mevduat alacakları Ters repo alacakları Gerçeğe uygun değer farkları k/z yansıtılan f.v. Riskten Korunma Amaçlı Türev Finansal Varlıklar Ticari Alacaklar Müşterilerden alacaklar Vadeli işlem müşteri takas alacakları Kredili müşterilerden alacaklar Müşterilere borçlar (-) Müşteriler hesabına yatırımlar (-) Takas ve saklama merkezinden alacaklar İlişkili taraflardan ticari alacaklar Diğer Alacaklar Verilen depozito ve teminatlar Diğer Yatırım Amaçlı Portföy Vadeye kadar elde tutulacak f.v. Satılmaya hazır finansal varlıklar 9.984.714 13.673 8.314.174 4.200.571 4.113.603 1.656.867 2.248.244.340 1.760.522.206 487.722.134 393.144.154 173.694.235 241.989.401 145.039.270 245.265.498 1.656.867 23.401.590 55.942.023 56.289.803 51.460.435 433.156 41.592.506 29.167.132 12.425.374 Özkaynak Yöntemiyle Değerlenen F.V. Maddi Duran Varlıklar Maddi Olmayan Duran Varlıklar ErtelenmiĢ Vergi Varlığı Diğer Varlıklar Peşin ödenen vergi ve fonlar Gelecek aylara ait giderler Diğer 51.135.382 8.738.453 1.484.139 191.918 5.597.261 2.120.651 1.659.625 1.816.985 TOPLAM VARLIKLAR 2.816.402.670 K A Y N A K L A R Finansal Borçlar Takasbank Para Piyasasına Borçlar Alınan Krediler Repo işleminden sağlanan fonlar Diğer Riskten Korunma Amaçlı Türev Finansal Yükümlülükler Ticari Borçlar Vadeli işlemler müşteri takas borçları Takas ve saklama merkezine borçlar Diğer Diğer Borçlar Ödenecek vergi yükümlülükleri Ödenecek sosyal güvenlik kesintileri Diğer KarĢılıklar Borç Karşılıkları Çalışanlara Sağlanan Faydalar Dönem Karı Vergi Yükümlülüğü ErtelenmiĢ Vergi Yükümlülüğü Diğer Yükümlülükler Gider tahakkukları Diğer ÖZKAYNAKLAR ANA ORTAKLIĞA AĠT ÖZKAYNAKLAR ÖdenmiĢ Sermaye Sermaye Düzeltmesi Farkları Aracı Kurum Kendi Hisseleri Sermaye Yedekleri Kar veya Zarara Aktarılamayan Diğer Kapsamlı Gelir/Gider Değer Artış Fonları Kar veya Zarara Aktarılabilen Diğer Kapsamlı Gelir/Gider Yabancı Para Çevrim Farkları Nakit Akışı Riskinden Korunma Yedeği Kardan AyrılmıĢ Kısıtlı Yedekler Diğer Yedekler GeçmiĢ Yıllar Kar/Zararları Net Dönem Karı/Zararı AZINLIK PAYLARI TOPLAM KAYNAKLAR 1.822.685.007 1.544.802.000 255.968.503 21.914.504 32.293.694 255.009.197 226.281.815 25.538.700 3.188.682 4.556.271 3.373.044 986.386 196.841 9.906.447 670.397 9.236.050 637.527 616.976 3.176.311 3.100.989 75.322 687.521.240 399.917.152 260.000.000 - - 4.890.131 1.302.324 941.499 941.499 164.762 200.325 35.563 21.185.401 72.431 68.737.637 52.403.229 287.604.088 2.816.402.670 147 Tablo 10: Örnek Kapsamlı Gelir Tablosu A YATIRIM MENKUL DEĞERLER A.Ş./2011/Yıllık Kapsamlı Gelir Tablosu (Mevcut) Kapsamlı Gelir Tablosu (Yeni) Finansal Tablo Türü Cari Dönem Konsolide Finansal Tablo Türü Cari Dönem Konsolide Dönem Raporlama Birimi 01.01.2011 - 31.12.2011 TL Dönem Raporlama Birimi 01.01.2011 - 31.12.2011 TL SÜRDÜRÜLEN FAALĠYETLER Satış Gelirleri Satışların Maliyeti (-) Esas Faaliyetlerden Faiz ve Vadeli İşlem Gelirleri, Net Hizmet Gelirleri, Net 46.099.142.355 46.043.217.253 47.129.598 106.486.654 Esas Faaliyetlerden Diğer Gelirler Ticari Faaliyetlerden Brüt Kar (Zarar) Faiz, Ücret, Prim, Komisyon ve Diğer Gelirler Faiz, Ücret, Prim, Komisyon ve Diğer Giderler (-) Finans Sektörü Faaliyetlerinden Brüt Kar (Zarar) BRÜT KAR/ZARAR 21.127.531 SÜRDÜRÜLEN FAALĠYETLER Komisyon ve Ücret Gelirleri Komisyon ve Ücret Giderleri Net Komisyon ve Ücret Gelirleri /Giderleri 220.696.124 4.511.446 216.184.678 Net Ticari Portföy Gelirleri/Giderleri 55.925.102 Faiz Geliri Faiz Gideri Net Faiz Geliri/Gideri 105.038.428 147.950.723 - 42.912.295 230.668.885 Pazarlama, Satış ve Dağıtım Giderleri (-) - 27.257.493 Genel Yönetim Giderleri (-) Araştırma ve Geliştirme Giderleri (-) Diğer Faaliyet Gelirleri Diğer Faaliyet Giderleri (-) FAALĠYET KARI/ZARARI Özkaynak Yöntemiyle Değerlenen Yatırımların Kar/Zararlarındaki Paylar Esas Faaliyet Dışı Finansal Gelirler - 123.659.948 2.315.752 2.119.576 3.118.891 76.436.377 - 4.150.742 39.530.816 Esas Faaliyet Dışı Finansal Giderler (-) SÜRDÜRÜLEN FAALĠYETLER VERGĠ ÖNCESĠ KARI/ZARARI - 12.907.755 Sürdürülen Faaliyetler Vergi Gelir/Gideri - Dönem Vergi Gelir/Gideri - 14.015.367 12.210.953 - Ertelenmiş Vergi Gelir/Gideri SÜRDÜRÜLEN FAALĠYETLER DÖNEM KARI/ZARARI - 1.804.414 - 98.908.696 Diğer Faaliyet Gelirleri/Giderleri Özkaynak Yöntemiyle Değerlenen Yatırımların Kar/Zararlarındaki Paylar Diğer 22.944.404 - BRÜT FAALĠYET KARI/ZARARI Personel Giderleri (-) 4.150.742 27.095.146 252.141.889 77.027.457 İşlem Giderleri (-) Diğer Giderler (-) SÜRDÜRÜLEN FAALĠYETLER VERGĠ ÖNCESĠ KARI/ZARARI 29.377.069 46.828.667 98.908.696 Vergi Gideri (-) 14.015.367 Dönem Vergi Gideri (-) Ertelenmiş Vergi Gideri (-) SÜRDÜRÜLEN FAALĠYETLER DÖNEM NET KARI/ZARARI 12.210.953 1.804.414 84.893.329 84.893.329 DURDURULAN FAALĠYETLER - DURDURULAN FAALĠYETLER VERGĠ SONRASI DÖNEM NET KARI/ZARARI DURDURULAN FAALĠYETLER DURDURULAN FAALĠYETLER VERGĠ SONRASI DÖNEM KARI/ZARARI DÖNEM NET KARI/ZARARI DÖNEM KARI/ZARARI DĠĞER KAPSAMLI GELĠR: Finansal Varlıklar Değer Artış Fonundaki Değişim Duran Varlıklar Değer Artış Fonundaki Değişim Finansal Riskten Korunma Fonundaki Değişim Yabancı Para Çevrim Farklarındaki Değişim Emeklilik Planlarından Aktüeryal Kazanç ve Kayıplar Özkaynak Yöntemiyle Değerlenen Ortaklıkların Diğer Kapsamlı Gelirlerinden Paylar Diğer Kapsamlı Gelir Kalemlerine İlişkin Vergi Gelir/Giderleri DĠĞER KAPSAMLI GELĠR (VERGĠ SONRASI) TOPLAM KAPSAMLI GELĠR 84.893.329 84.893.329 - 3.098.279 - 126.150 - 359.889 ÖZKAYNAKLARA KAYDEDĠLEN DĠĞER KAPSAMLI GELĠR (GĠDER) UNSURLARI a) KAR VEYA ZARARA AKTARILABĠLEN DĠĞER KAPSAMLI GELĠRLER (GĠDERLER) Finansal Varlıklar Değer Artış Fonundaki Değişim - 3.098.279 b) KAR VEYA ZARARA AKTARILABĠLEN DĠĞER KAPSAMLI GELĠRLER (GĠDERLER) Finansal Riskten Korunma Fonundaki Değişim - 126.150 Yabancı Para Çevrim Farklarındaki Değişim 359.889 - c) ERTELENMĠġ VERGĠ GELĠR GĠDER ETKĠSĠ 110.172 - 3.474.146 81.419.183 DĠĞER KAPSAMLI KAR (ZARAR) TOPLAM KAPSAMLI KAR (ZARAR) 110.172 - 3.474.146 81.419.183 SONUÇ Aracı kurumların mali yönden baĢarısız olma riskine karĢı düzenleyici otoritelerce temel olarak kredi, piyasa ve likidite riskinin takibinin yapılması ve menfaat sahiplerinin ihtiyaçlarının karĢılanmasında doğru, tam va zamanlı bilginin üretilip sunulmasını teminen aracı kurum finansal tablolarının hazırlanması ve sunulmasına iliĢkin standartlar belirlenmesi kaçınılmazdır. Ülkemizde bu amaçla Sermaye Piyasası Kurulu tarafından aracı kurumların hesap planına, finansal raporlamalarına ve sermaye yeterliliğine iliĢkin düzenlemeler yapılmıĢtır. Söz konusu düzenlemeler farklı ihtiyaçlara cevap vermeleri sebebiyle birbiriyle tamamen tutarlı ilkeler içermemektedir. Ancak söz konusu düzenlemelerin birbiri ile uyumsuzluk gösteren ve/veya güncel geliĢmelere göre revize edilmeyen hükümleri finansal bilgilerin anlaĢılabilir, ihtiyaca uygun, güvenilir ve karsılaĢtırılabilir olma niteliklerini zarara uğratmaktadır. Özellikle aracı kurumların finansal raporlama yükümlülüğüne iliĢkin olarak Uluslararası Finansal Raporlama Standartlarının uygulanması zorunluluğu getirilmesi aracı kurum hesap planına ve sermaye yeterliliğine iliĢkin düzenlemelerin yeniden ele alınması ihtiyacını doğurmuĢtur. Hesap planına iliĢkin düzenlemelerin Uluslararası Finansal Raporlama Standartları ile uyumlu olmaması hem uyumsuzluk yaratan hesap iĢleyiĢlerinin etkilerinin finansal raporlarda düzeltilmesi zorunluluğu getirmiĢ, hem de yasal zorunluluklarla çeliĢen bir uygulamaya yol açmıĢtır. Bu husus muhasebe sisteminin etkinliğini azaltmakta aynı zamanda da denetim ve gözetimi zorlaĢtırmaktadır. Sermaye yeterliliği düzenlemeleri ise Uluslararası Finansal Raporlama Standartları öncesinde yürürlüğe girmiĢtir. Sermaye yeterliliği düzenlemeleri çerçevesinde yapılan değerlemelerde düzenlemelerin yürürlük tarihinde geçerli olan “maliyet esası” yerine “cari değer esasına” dayalı değerleme yapılmaktadır. Ancak, Uluslararası Finansal 149 Raporlama Standartları ile özellikle aracı kurum finansal tabloları açıdından önem arz eden finansal araçlara iliĢkin “gerçeğe uygun değer yaklaĢımı” benimsenmekte olduğundan iki farklı değerleme yapmak yerine Uluslararası Finansal Raporlama Standartları çerçevesinde oluĢturulan bilgilerden faydalanmanın muhasebe sisteminde verimlilik yaratacağı düĢünülmektedir. Diğer taraftan, Uluslararası Finansal Raporlama Standartları kapsamında Sermaye Piyasası Kurulu tarafından tüm iĢletmeler için baz oluĢturacak finansal tablo seti yayımlanmıĢtır. Ancak, bu kapsamda yayımlanmakta olan aracı kurum finansal tabloları sermaye piyasası faaliyet türlerini ve aracı kurumların iĢ akıĢları, örgütsel yapı ve faaliyet döngüsünü yansıtmamakta olup, çok farklı esaslarda hazırlanabilmektedir. Dolayısıyla aracı kurum finansal tablolarından herhangi bir analiz ve değerlendirmenin tam olarak yapılması imkanı bulunmamaktadır. Bu amaçla tez çalıĢmasında aracı kurum muhasebe sisteminde sorun teĢkil edebilecek uygulamalar tespit edilerek, öneriler getirilmiĢ ve aracı kurumlar için UMS/UFRS‟ye uygun örnek finansal durum (bilanço) ve gelir tablosu formatı geliĢtirilmiĢtir. Formatların geliĢtirilmesinde temel olarak; - Aracı kurum bilançoları açısından likidite esaslı sunumun benimsenmesi, - Aracı kurumların banka hesabında tutulan, müĢterilerin nemalandırılmayan (döviz cinsinden olanlar dahil) ve esasen aracı kurumun müĢterilere olan borcu niteliğinde olan müĢteri nakitlerinin aracı kurum nakitlerinden ayrı ve karĢılığında müĢterilere yükümlülük gösterilerek sunulması, - MüĢterilerin değerlendirilen nakdinin ve buna iliĢkin yükümlülüğün ayrı olarak takip edilmesi, müĢteri hesaplarının hep birlikte “Ticari Alacaklar” hesap grubu içerisinde sunulması, 150 - Aracı kurum kaynaklarının esas olarak tahsis edildiği aracı kurumların portföyünün bilançoda para ve sermaye piyasası araçlarına yapılan tüm yatırımları içerecek Ģekilde “Aracı Kurum Portföy Yatırımları” olarak ayrı bir hesap grubu olarak sunulması, burada ticari amaçlı portföy (banka ve para piyasalarından alacaklar, gerçeğe uygun değer farklılıkları kar/zarara yansıtılan finansal varlıklar, türev finansal varlıklar) ile yatırım amaçlı portföy (satılmaya hazır finansal varlıklar ile vadeye kadar elde tutulacak finansal varlıklar) ayrımına yer verilmesi ve bu ayrıma bağlı olarak finansal araçların değerleme farklılıkları da dikkate alınarak ilgili portföy içerisinde gösterilmesi, - Aracı kuruluĢların repo ve ters repo iĢlemi muhasebeleĢtirilmesinin UFRS/TFRS‟ye uyumlu hale getirilmesi ve bu kapsamda ilgili hesap kalemlerinin yeniden ele alınması, - UMS/TMS 39 çerçevesinde ve sermaye piyasası düzenlemelerinde yöntem konusunda bir zorunluluk olmamasına rağmen varlıkların alım satımının kayıtlara yansıtılmasında iĢlem tarihi muhasebesinin esas alınmasının, her durumda müĢteri ve aracı kurum hesabına yapılan iĢlemlerde kullanılan muhasebeleĢtime esasına dipnotlarda yer verilmesi, - Gelir tablosunun çeĢit esasına göre yeniden sınıflandırılması, bu kapsamda aracı kurumun kendi portföyü için ticari amaçla alım satımı yaptığı finansal araçlardan kaynaklanan gelirin net olarak verilmesi (değer değiĢiklikleri,faiz gelir/gideri, temettü dahil), satıĢların maliyeti hesabının çıkarılması, ücret, komisyon ve faiz gelir/giderinin netleĢtirme olmaksızın esas faaliyet sonuçları içerisinde ayrı baĢlıklar altında verilmesi, hususları dikkate alınmıĢtır. 151 Ancak, her durumda aracı kurum hesap planı, finansal raporları ve sermaye yeterliliğine esas düzenlemelerin Uluslararası Finansal Raporlama Standartlarında yaĢanacak geliĢmeler kapsamında tekrar değerlendirilmesi gerektiği tabiidir. 152 KAYNAKÇA AKIN, Emine Ebru; “Özün Önceliği Ġlkesinin Ters Repo ĠĢlemlerinin Ticari ĠĢletmeler Tarafından MuhasebeleĢtirilmesi Üzerine Etkisi”, Atatürk Üniversitesi Ġktisadi Ġdari Bilimler Fakültesi Dergisi, Cilt:19, Sayı:2, Eylül 2005,427-438. AKTAġ, Rafet; “Sermaye Piyasası Kurulu‟nun Belirlediği Finansal Tablo Formatlarının Aracı kurumlar Açısından Ġncelenmesi”, Mali Çözüm Dergisi, Sayı:73, Aralık 2005, 122-129. BABUġCU, ġenol; Basel II Düzenlemleri Çerçevesinde Bankalarda Risk Yönetimi, Ankara, Akademi Colsulting and Training, 2005. ASLAN, Sinan; Aracı Kurumlarca Düzenlenecek Özel Finansal Tablolar, Ġstanbul, Türkmen Kitabevi, 1999. BAYRI, Osman; “Tekdüzen Muhasebe Sistemine ve Türkiye Muhasebe – Finansal Raporlama Standartlarına Göre Bilançonun Biçimsel Yapısı, Kapsamı ve Ġçeriğinin KarĢılaĢtırmalı Analizi”, Mali Çözüm Dergisi, Sayı:98 2010, 89-116. BDDK; “Finansal Piyasalar Raporu”, Sayı:20, 2010. Ġnternet:http://www.bddk.org.tr/websitesi/turkce/Raporlar/Finansal_Piyasalar_ Raporlari/9433fpr_aralik_2010.pdf CAN, Evrim; “Operasyonel Risk ve Yönetimi”, SPK Yeterlilik Etüdü, 2003. COġKUN, Yener; “Aracı Kurumların Risk Haritası”, SPK Dergisi; No:3, 2010, 52-75. 153 ÇAKIN Tuğba, “Yatırımcıların Korunması Kapsamında Aracılık Faaliyetlerinde ĠĢ YapıĢ Kurallarına ĠliĢkin YurtdıĢı Düzenlemeler ve Türkiye Ġçin Öneriler, SPK Yeterlilik Etüdü, 2010. ÇETĠN, Nusret, TÖREMĠġ, Ebru; “Menkul Kıymet Borsalarında Alım Satıma Aracılık Faaliyeti Kapsamında Aracı Kurumlarla Yatırımcılar Arasındaki ĠliĢkinin Hukuki Niteliği”, Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi; C. XII, 2008, 77-102. ÇITAK, Serdar; Amerika BirleĢik Devletleri Finans Sistemi Ġçinde Aracı Kurumlar, Ankara, SPK Yayınları, No:121, 1998. DELĠKANLI, Ġhsan Uğur; “Repo ĠĢlemlerinde Finansal Raporlama ve UMS 39 ve UFRS 7 DeğiĢikliğinin Etkisi”, ĠMKB Dergisi Cilt:11 Sayı:44, Ġstanbul,1-29. DELOITTE; ĠGAAP 2011, A Guide to IFRS Reporting, 4 th Edition, LexisNexis, 2011. EPSTEIN, Barry j., JERMAKOWĠTCZ, Eva K.; IFRS: Interpretation and Application of IFRS, Wiley, 2009. GrantThornton, “IFRS Hot Topic: Accounting for Client Money”,internet sitesi:http://www.gtturkey.com/UD_OBJS/PDF/IFRS/IFRS%20hot%20topic% 202008-06%20accounting%20for%20client%20money.pdf, 20.12.2010) IASC, Financial Instruments, IASC Foundation Education, 2009. ĠNCEOĞLU, Mehmet Murat; Sermaye Piyasasında Aracı Kurumların Hukuki Sorumluluğu, Ankara, Seçkin Yayınevi, 2004. 154 KALAYCI, ġeref; Intermediation in Capital Markets a Comparative Study:Turkey and USA, Ankara, SPK Yayınları No:137, 2001. KARAKAġ, Tülay: Portföy Yönetim SözleĢmesi, Banka ve Ticaret Hukuku AraĢtırma Enstitüsü, Ankara, 2000. KAVAL, Hasan; Muhasebe Denetimi, Ankara, Gazi Kitabevi, 2.Baskı, 2005. KAVAL, Hasan; “TMS Kapsamında ÇeĢit Esasına Göre Kar/Zarar ve Diğer Kapsamlı Gelirler Tablosu”, E-YaklaĢım, 2011 http://www.ozdogrular.com/content/view/17824/ KILIÇ, Saim; Sermaye Piyasasında Yatırımcının Korunması, Ankara, SPK Yayınları No:95, Ankara, 1997. KÜÇÜKSÖZEN, Cemal; Yatırımcının Korunması: Türk Sermaye Piyasasının Bu Açıdan Değerlendirilmesi, Ankara, SPK Yayınları No:131, 1999. MANAVGAT, Çağlar: Sermaye Piyasasında Aracı Kurumlar, Banka ve Ticaret Hukuku AraĢtırmaları Enstitüsü, Yayın No:251, Ankara, Feryal Matbaacılık 1991. ÖRTEN, Remzi, KAVAL, Hasan ve KARAPINAR, Aydın; Türkiye Muhasebe – Finansal Raporlama Standartları, Ankara, Gazi Kitabevi, 2007. ÖZDEMĠR, Emrah; “Aracı Kurumlarda Sermaye Yeterliliği Düzenlemeleri Uygulama Sorunları ve Çözüm Önerileri”, Ankara, SPK Yeterlilik Etüdü, 2004. 155 ÖZDEMĠR, Sinem Burcu; “Bankaların Sermaye Piyasası Faaliyeti Ġcra Etmeleri Ġçin Uyulması Gereken Esaslar”, Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Özel Hukuk (Ticaret Hukuku) Anabilim Dalı Tezsiz Yüksek Lisans Projesi, Ankara, 2008. ÖZTÜRK, Cenk; “Borsa Aracı Kurumlarında Denetim ve Yatırımcının Korunması”, T.C. Ġstanbul Üniversitesi Yüksek Lisans Tezi, 2005. POSER, Norman, Broker- Dealer Law and Regulation, Aspen Law & Business, New York,1995. ROSS, Richard; Handbook of Stockbrokerage Accounting, Prentice Hall,1994. SUBRAMANI, R. Venkata, IFRS 9”, Ġnternet sitesi: “Salient Differences Between IAS 39 And salient-differences-between-ias-39-and-ifrs-9, http://accountingforinvestments.com, 20.01.2012. TANÖR, Reha: Türk Sermaye Piyasası (1.Cilt), Beta, Ġstanbul 1999. TINIÇ, Seha; “The Strategy for Developing Efficient and Liquid Securities Market: Competition or Public Regulation?”, Recent Developments in Capital Markets in Turkey, Proceedings of the OECD-CMB Conference, Ankara, 1985. TSPAKB; Türkiye Sermaye Piyasası 2011, 2012. Ġnternet: http://www.tspakb.org.tr/tr/LinkClick.aspx?fileticket=zB8cOmoZrE%3d&tabid=153&mid=588 156 ULUDAĞ TÜRKER, Dilek; Aracı Kurumların Mali Yapılarını Güçlendirmeye Yönelik Bir Yöntem: Sermaye Yeterliliği, Ankara, SPK Yayınları No:134, 2001. ÜNAL, Oğuz KürĢat; Aracı Kurumlar:Türk ve ABD Hukukunda Aracı Kurumlar, Ankara, YaklaĢım Yayınları, 1997. YALKIN, Yüksel Koç; Genel Muhasebe, Ankara, Nobel Yayın Dağıtım, 2005. YANIK, Serhat; Aracı Kurum ĠĢlemleri ve Muhasebes”, Ġstanbul, Türkmen Kitapevi, 2007. YILDIRAN, Tuncay; “Mali Oranlar ve Diskriminant Modeli ile Aracı Kurumların Mali Açıdan BaĢarılı BaĢarısız Olarak Sınıflandırılması” SPK Yeterlilik Etüdü, 1998. ARACI KURUM FĠNANSAL TABLOLARI, www.kap.gov.tr SERMAYE PĠYASASI MEVZUATI http://www.spk.gov.tr/apps/Mevzuat/?submenuheader=-1 Sermaye Piyasası Kanunu Sermaye Piyasası Tebliğleri Seri:V, No:6 Seri:V, No:7 Seri:V, No:34 Seri:V, No:46 Seri:V, No:51 Seri:V, No:55 Seri:V, No:59 Seri:V, No:65 Seri:V, No:125 Seri:XI, No:7 Seri:XI, No:29 157 ULUSLARARASI www.iasb.org FĠNANSAL RAPORLAMA STANDARTLARI, TÜRKĠYE FĠNANSAL RAPORLAMA STANDARTLARI, www.tmsk.org.tr 158 ÖZET ORUÇ, Hale. “Uluslararası Finansal Raporlama Standartları Çerçevesinde Aracı Kurumlar Ġçin Finansal Raporlama Önerisi”, Doktora Tezi, Ankara, 2013. Aracılık faaliyeti sermaye piyasası mevzuatında sermaye piyasası araçlarının yetkili kuruluĢlar tarafından kendi nam ve hesabına, baĢkası nam ve hesabına, kendi namına baĢkası hesabına ticari amaçla alım satımı olarak tanımlanmıĢ ve aracı kurumların yapabileceği sermaye piyasası faaliyetleri halka arza aracılık, sermaye piyasası araçlarının alım satımına aracılık, repo ters repo iĢlemleri, yatırım danıĢmanlığı ve portföy yöneticiliği olarak belirlenmiĢtir. Bu faaliyet çeĢitliliğine bağlı olarak aracı kurumların karĢıya kaldığı riskler de çeĢitlidir. Aracı kurumların faaliyetlerinin ve risklerinin takibi tüm menfaat sahipleri ve piyasa mekanizmasının etkin isleyiĢi için öncelik arz etmekte olup, bu risklerin izlenmesinde finansal tablolar en önemli rolü oynamaktadırlar. Sermaye Piyasası Kurulu tarafından, aracı kurum risklerinin takibi ve tüm ilgili taraflar için yeterli kamuyu aydınlatma sağlanması amaçlarıyla aracı kurumlar için özel bir hesap planı oluĢturulmuĢ, sermaye yeterliliğine iliĢkin düzenlemeler yapılmıĢ ve finansal raporlamada uluslararası finansal raporlama standartlarına uyum zorunluluğu getirilmiĢtir. Ancak aracı kurumların kamuya açıklanan ve bu yönüyle tüm menfaat sahipleri için bilgi sağlamada en önemli fonksiyonu üstlenen finansal tablolarının aracı kurum sektörünün ve aracı kurum faaliyetlerinin yapısını tam olarak yansıtmadığı görülmüĢtür. Bu kapsamda aracı kurum bilanço ve gelir tablolarında dikkat çeken hesap ve uygulamalar incelenerek tespit edilen sorunlar ve çözüm önerileri çerçevesinde aracı kurumlar için uluslararası finansal raporlama standartlarına uyumlu örnek bilanço ve gelir tablosu formatları oluĢturulmuĢtur. 159 Anahtar Sözcükler 1. Aracı Kurum 2. Finansal Tablo 3. Uluslararası Finansal Raporlama Standartları 4. Risk 5. Kamuyu Aydınlatma 160 ABSTRACT ORUÇ, Hale. “Proposal for Financial Reporting of Brokerage Firms in line with International Financial Reporting Standards”, PhD Thesis, Ankara, 2013. In capital market legislation, intermediation is described as “buying and selling of capital market instruments by authorized institutions in their own name and for their own account, in the name and for the account of another, and in their own name and for the account of another; while the capital market activities which brokerage firms are allowed to engage in are determined as intermediation for public offering, intermediation for the trading of capital market instruments, repurchase and reverse-repurchase transactions, investment consultancy and portfolio management. Consequently, brokerage firms are exposed to varied risks arising from these activities. Surveillance of the these risks are crucial for all market participants and for the effective market functioning and information displayed in the financial statements are of utmost importance. The Capital Markets Board, in order to track the risks of brokerage firms and to provide public disclosure in full and in time for all related parties, constituted a special chart of accounts for brokerage firms and formed the regulations regarding capital adequacy in harmonization with the International Financial Reporting Standards. On the other hand, it has been confirmed that the publicly available financial statements do not reflect the operational and financial results on firm and industry level. In this respect, financial statements are examined and solutions are developed/proposed for the problems identified while illustrative financial statement formats are also formed for brokerage firms based on International Financial Reporting Standards. 161 Key Words 1. Brokerage Firm 2. Financial Statement 3. International Financial Reporting Standards 4. Risk 5. Public Disclosure