B :8 23.11 ,1951 O :1 1 görmemektedir. Tahakküm kelimesinin kullanı kaldırılması kısmına Hükümet de iştirak et­ ması »tahakkümün buna mülâbis olmasından ileri , mektedir. (Soldan bravo sesleri, alkışlar) gelmektedir. Eğer Yüksek Meclis (tahakküm) ü BAŞKAN — Ali Fahri işeri (Kâfi kâfi ses­ takviye için cebir unsurunu kabul ederse biz de leri). muhalif değiliz. ALÎ F A H R Î ÎŞERÎ (Balıkesir) — Muhte­ Diğer hususları arkadaşlarımız izah edecek­ rem arkadaşlar; şimdiye kadar komünizimle eski lerdir. iktidar hakkiyle mücadele etmemiştir. Hattâ za­ BAŞKAN — Mahmut Güçbilmez. man zaman himaye bile etmiştir. (Sağdan mad­ deye gelin ssleri). Maddeye geliyorum efendim. MAHMUT GÜÇBÎLMEZ (Bolu) — Muhte­ Fakat bu korkunç akibete; bu tehlikeye karşı yal­ rem arkadaşlar; budan evvelki maruzatımızda nız Türk milleti mukavemet etmiştir. O da mil­ cebir noktasında durmuştuk. Adalet Komisyonu letin dinine ve iffetine tecavüz ettiği içindir. Ye­ Başkanı Sayın özyörük bunun muhalifi bir ni iktidar mücadele etti. Fakat böyle bir kanu­ mütalâayı burada uzun uzun arzetti. Bendeniz nun getirilmesi lüzumunu da hissetti. Kendisine bu uzun mütalâadan, aczimi itiraf ederek açık­ ve bilhassa Hükümete teşekkür ederim. lıyorum, pek sarih bir şey anlıyamadım. Yanlız şunu anlıyaibildim ki; Üçüncü Enternasyo'al Şimdi ceza kısmına gelince benim âciz kanaa­ gayesini cebir yolu ile tahakkuk ettirmek kara­ tim, ne kadar ağır ceza verilirse memleketin ve rına vardığı için komünistliğin cebir yolu ile is­ Türk milletinin selâmeti ve saadeti için o kadar tihsal edileceği ve neticelerinin bu vadide kabili isabetli ve hayırlı olacaktır. müşahede olduğu gibi bir kanaat. Belki benim Hapishanelerde beslemeye gelince, Sinan Tebu şekildeki anlayışımda bir zühul vardır. Ama kelioğlu arkadaşımızın dediği gibi, mapushanebizim noktai nazarımıza göre metinde cebrin lerde beslemekten ve harice sürmekten memleke­ bulunması - ısrar ediyoruz - hâkimin suçluya tin yollarında bunları çalıştırmak daha faydalı ceza vermesini son derecede güçleştirecektir olur. Yedikleri ekmeği bu suretle ödemiş olurlar. ve komünistlikle mücadeleyi za'fa uğratacaktır. Yani cezalarını da hizmetleriyle ödesinler. Komü­ (Doğru sesleri) • nistler niçin hep münevverlerden çıkıyor imam Cebir unsurunun bulunmaması hâkimi daha zayıf olan maddiyata tapan adamlar çabuk alda­ rahat olarak madde hükmünü tatbik etmek im­ nırlar. kânına kavuşturacak dolayısiyle çok arzu etti­ KEMAL ÖZÇOBAN (Afyon Karahisar)' — ğimiz komünistlikle mücadele tahakkuk safhası­ Efendim, 141 nci maddenin birinci fıkrasında na girecektir. Eski metinde cezalar azdı, yeni serpilmek suretiyle komünizmin tarifi yapılmış­ metinde cezalar çoğalmaktadır. Bâzı arkadaşları­ tır. Ben Adalet Bakanına teşekkür ederim; ken­ mız ölüm cezası dahi istemektedirler. Binaena­ dileri de cebir unsurunun kaldırılmasını kabul leyh eski metinle yeni metnin bariz vasfı cezala­ ettiler, mesele kalmadı. Hakikaten arkadaşlar; rın artmasında toplanacağı gibi eski metnin ak­ hâkimin huzuruna giden bir suçta hâkim anasırı saklıkları yeni metinle giderilmiş olması dola­ cürmiyeyi arar bir tanesi noksan oldu mu beraat yısiyle bu mücadele mekanizması' hakikaten işler kararı verir. Birçok hukukçu arkadaşlarımız bu­ ' bir hale gelmiş olacaktır. Bu itibarla arkadaşla­ radadır, hüküm vermişlerdir. Cemiyet yalnız ce­ rım, cebir unsurunun maddeden kaldırılmasın­ bir esası üzerinde kurulmaz, komünizm, günler­ da isabet vardır. Aksi hal, nâçiz kanaatime göre, den beri burada bu konu üzerinde yapılan mü­ hakikaten hatâ olacaktır. Bunun üzerinde ıs­ zakerelerde pek çok arkadaşlarımız izah ettiler, rarla durmak istiyoruz. Bu bakımdan Necip Bil­ bizi tenvir ettiler ki, muhtelif kılıklara girmek ge arkadaşımıza iştirak etmiyoruz. Hükümetin suretiyle yayılır, icrayi faaliyet eder. Şu halde de bizi tenvir etmesini rica ediyoruz. bâzan cebir bâzan de ikna yollariyle kendi ha­ BAŞKAN — Adalet Bakanı buyurun. basetlerini yürütmek ister. ADALET BAKANI RÜKNEDDÎN NASUHÎOĞLU (Edirne) — Efendim, Sayın Mahmut Güçbilmez arkadaşımın beyanatında ve verilen takrirde izah edildiği üzere cebir unsurunun îkna tarikiyle bir sınıfın diğer sınıflar üzerine tahakkümünü sağlamak veya ikna yolu ile filân sınıf yoketmek ilâ... gibi bir gaye ile cemiyet ku­ ranlar, eeza görmezler... — 197 —