May›s 2007 SERXWEBÛN Ortado¤u ve Kürt gerçekli¤inde yo¤unlaflmak, Önderli¤imizin daha özgün derinleflmesini beraberinde getiriyor. Bu nedenle dar s›n›f anlay›fl›na bafltan düflülmedi. Ortado¤u’nun farkl› kültürler mozai¤ini tan›mas›, Ortado¤u’nun köklü tarihi ve kad›n›n tarih içindeki yerinin görülmesi, Önderli¤imizi dar s›n›f yaklafl›m›ndan uzak tuttu. Toplumsall›¤›n parçaland›¤› yerde s›n›flar›n ve tabakalar›n farkl› tutumlar›n›n olaca¤› aç›kt›r. Bunlar› dikkate alman›n yan›nda, Kürt gerçekli¤inde yo¤unlaflma ister istemez dar s›n›f yaklafl›m›ndan belli düzeyde uzak durmay› beraberinde getirmifltir. Tabii ki kendimizi iflçi partisi olarak de¤erlendirdik. Ama Kürdistan gerçekli¤i nedeniyle köylüler baflta olmak üzere özgürlük ve demokrasiden yana olan tüm toplumsal kesimleri de mücadelemizin bileflenleri olarak de¤erlendirdik. Özgürlükten ve demokrasiden yana olan tüm toplumsal kesimleri ilkesel yaklafl›m›m›z› koruyarak özgürlükçü ve demokratik çerçevede ele almay› esas ald›k. O dönemde kapitalizmin çok fazla geliflmemifl olmas› dar s›n›f anlay›fl›na düflmemizi engellemifl olabilir. Öte yandan Kürdistan ve dünya gerçekli¤ini do¤ru anlamak da buna götürmüfltür. Apocu hareketi ve Önderlik gerçe¤ini böyle görmek gerekiyor. O dönemde birçok ideolojik e¤ilim vard›. Çin Komünist Partisi’ni, Arna- 39 vutluk Komünist Partisi’ni ya da Sovyetler Birli¤i’ni esas alma vard›. PKK üçünü de esas almad›. Ne Moskova’y›, ne Pekin’i, ne de Tiran’› merkez gördü. O zamanlar sosyalist düflünceyi en tutarl› ve en fazla bizler savunuyorduk. Yan›m›zda sosyalizmin s’ sine bile olumsuz yaklafl›lamazd›. Mao’ya da, Marx’a da, Engels’e de, Lenin’e de, Enver Hoca’ya da sayg› duyuyorduk. Ama üç merkezden birini esas alman›n da yanl›fl oldu¤unu belirtiyorduk. Bu temelde hepsine mesafeli duruyor, özgün ve ba¤›ms›z tutumumuzla hareket ediyorduk. Özgün duruflumuz tüm toplumu kucaklamam›z› sa¤lad› Bu, önemli avantajlar da sa¤lad›. Çekiflmelerin içine girmedik. Üç merkeze ba¤l› olanlar, köklü ideolojik kamplaflma nedeniyle birbiriyle çok fazla çat›flt›. Bizim de birçoklar› ile gerilimlerimiz oldu, ama hepsiyle oturup konuflabilirdik. ‹deolojik olarak ba¤›ms›z ve özgün duruflumuz bizim tüm toplumu kucaklamam›z› sa¤lad›. Ortado¤u ve kendi toplum gerçe¤imizden kopmad›k. Dolay›s›yla kendi toplumumuza hiç yabanc›laflmad›k. Türkiye’deki sol çevreler, özellikle dindar çevrelere gitmiyordu. Biz her çevreye oldu¤u gibi, dindar çevrelere de rahatl›kla gidiyorduk. Kimsenin dindarl›¤›na bakmadan her eve giriyorduk. Herkesle ortak noktay› bulabiliyorduk. Bu, özgün yaklafl›m›m›z›n bir gere¤iydi. Etkiliyordu. Baz› imamlar, dindar aileler vard›, ‘bir namaz›n›z, niyaz›n›z eksik, o da olsa gerçek müslümanlar sizlersiniz’ diyordu. Bizi, asr-› saadet döneminin müslümanlar› olan sahabelere benzeten yaklafl›mlar vard›. Eflitlik, özgürlük, adalet taleplerine iyi seslendi¤imiz için toplumun bütün kesimlerini kucakl›yorduk. Sosyalist ideolojiye ba¤l›l›k temel geliflme dinami¤idir Önderli¤imiz her zaman özgür ve özgün düflündü. Ama reel sosyalizmin varl›¤› koflullar›nda kendi özgür ve özgün düflüncesini ortaya koyma f›rsat› bulam›yordu. O dönemin ideolojik ve siyasi atmosferi alt›nda özgünlü¤ü ve farkl›l›¤› tümden ortaya koymak zordu. Reel sosyalist hareket Önderli¤imizin düflünce alan›n› daraltm›fl, özgür ve özgün düflünmesini s›n›rlam›flt›r. Bunun en büyük s›k›nt›s›n› Önderlik çekmifltir. Tabii ki sosyalizmin teorisini Marx, Engels ve Lenin’den ö¤rendik. Devletin gereksizli¤ini ve sönmesi gerekti¤ini o teori içinde ö¤rendik. Yani bu önderlerden sosyalist teorik temelleri ö¤rendi¤imiz aç›kt›r. Ama dar yaklafl›mlar›na, ideolojik, felsefi, teorik ve yap›lanma gerçekliklerine, mücadele strateji ve taktiklerine yap›lacak birçok elefltiri de vard›r. Önderli¤imiz, hareketimiz bunu bafl›ndan itibaren yapabilirdi, ama o dönemin koflullar› bunu engelledi. Bu da yan›lg› ve yanl›fllarla yürümemizi beraberinde getirdi. Biz bir özgürlük ve demokrasi hareketiyiz, toplumun dinamik rüzgar›n›, o dönemin en özgürlükçü ideolojisini arkam›za almak istiyoruz. Çünkü halklar o ideolojiye yöneliyordu, biz de özgürlük ve demokrasi isteyen bir halk olarak, bu ideoloji ile özgürlü¤ü kazanmay› hedeflemifltik. Sosyalist ideolojiye ba¤l›l›k hareketimizin temel geliflme dinami¤iydi. O dönemde sosyalizme ba¤l›l›k temelinde de olsa, flu anki mevcut de¤erlendirme ve elefltirileri yapmak zordu. Çünkü yükselen ve itibar edilen ideoloji olan sosyalizm, teorik gücünü ve moral kayna¤›n› Marx, Engels ve Ekim Devrimi’nden al›yordu. Reel sosyalizmin prati¤i ve baflar›s›zl›¤› tam ortaya ç›kmam›flt›. Aksine, 1970’lerde hala belli bir yükselifl vard›. Ulusal kurtulufl hareketleri Latin Amerika, Afrika ve Uzakdo¤u’da geliflirken, böylesi bir siyasal ortamda elefltiriler yapmak mümkün olmuyordu. Sosyalizmde var olan dogmatizm, Önderli¤imizin elefltiri noktas›nda aç›l›m yapmas›na imkan vermiyordu. Ön-