ELEKTROTERAPI NOTLAR {Enterferansiyel Akımlar} Elde edilen akımın frekansı iki alternatif akımın frekanslarının farkına eşittir. Frekans, kullanılan enterferans cihazına göre 0-100 Hz veya 0-250 Hz arasında değişir Her depolarizasyondan sonra repolarizasyona izin vermek için orta frekanslı akımın kesikli olması veya akımın şiddetinin önemli bir şekilde az altılması gerekir. Amplitüd modülasyonunun frekansı (AMF) (tedavi frekansı) depolarizasyon frekansını belirler. Örneğin alternatif akımlardan birinin frekansı 4000 Hz de sabit, diğerinin frekansı da 4000- 4150 Hz arasında değişirse AMF veya tedavi frekansı 150 Hz olur. Geleneksel enterferansiyel alan tedavisinde 4 elektrot ve iki devre kullanılırdı. Enterferansiyel akım jeneratörlerinin genelde 2000-5000 Hz arasında taşıyıcı frekansı ve 0-1000 Hz arasında değişen ritmik frekansı vardır. 4000 Hz frekansı kullanıldığı zaman faz durasyonu 125 psn’dir. motor stimülasyon uygulamasının tercih edildiği durumlarda daha uygun faz durasyonu gerekir. 250 psn geçiş süresi nedeniyle 2000 Hz taşıyıcı frekansı daha etkilidir EFA’nın en önemli özelliklerinden biri, deri direncinin akıma karşı çok az olmasıdır. Derinin tabakası (stratum corneum) kuru olduğu için yalıtkan özellik gösterir. Bu nedenle deri, akım akışına karşı kapasitif bariyer gibi görev yapar. Her kapasitör gibi, empedansı da alternatif akım frekansı ile ters orantılıdır. Z = l/2nCF Z: Omik rezistans, empedans (ohm, Q) C: Kapasite (farad)-lOO cm2 için 1 pF F: Frekans (Hertz) İki orta frekanslı akımın çaprazlaştığı yerde oluşan alana enterferansiyel alan denir. Eski EFA cihazlarında bu alan statik olarak meydana gelmekteydi. Daha sonra vektör sistemi veya üç boyutlu çiçek etkisi 45°lik açılarla taranarak maksimum etki oluşturacak şekilde hareketlendirilmiş ve elektrotlar arasında kalan bölgede aynı etkinin oluşması sağlanmıştır (Endodyn etkisi, stereo dinamik enterferans akım Polar - Apolar Stimülasyon Kanunları EFA uygulandığı zaman elektrotlar altında düz akımın etkileri gözlenmez. Her elektrot altında aynı elektriksel ve elektrolitik özellikler meydana gelir. Bu nedenle EFA “Apolar akım” olarak da adlandırılır. Düz ve alçak frekanslı akımlarda öncelikle katot altında aksiyon potansiyeli meydana gelir (Polar Stimülasyon Kanunu), EFA’da ise her iki elektrot altında da depolarizasyon ve aksiyon potansiyeli oluşur (Apolar Stimülasyon Kanunu) Fizyolojik Etkileri Enterferansiyel akımlar hücre içi ve hücrelerarası alanda artan iyonik değişimlere yol açar. Hücre geçirgenliğini artırır ve lenfatik sistemi uyarır. 1. Sinir üzerine etkileri: Birçok araştırmacı, EFA’nın ağrıyı azaltma mekanizması olarak kapı-kontrol teorisini göstermektedir. Kapı-kontrol mekanizmasında kalın miyelinli duyu liflerin (Ap duyu lifleri) uyarılmasıyla nosiseptif afferent liflere (Aö ve C lifleri) duyarlı olan arka boynuz nöronların inhibisyonu meydana gelir. Böylelikle kapı kapanır ve ağrılı uyaranlar üst merkezlere iletilemez. EFA, kalım miyelinli lifleri uyarabilmektedir. Yapılan çalışmalarda, EFA uygulamasının sinir liflerinde fizyolojik blok oluşturmadığı ve değişikliğe yol açmadığı belirtilm. 2. Kan akışı ve ödem üzerine etkileri: EFA’nın kan dolaşımını artırdığı ve ödemi azalttığına yönelik çalışmalar bulunmaktadır. uzaklaştırılacaktır. EFA’nın dolaşım üzerindeki etkisi, kas kontraksiyonu sağlaması veya otonom sinir sistemini uyarması ile olabilir. 3. Kas üzerine etkileri: Diğer uygulamalarda olduğu gibi akım şiddeti arttıkça akımın duyu ve motor sinirler üzerindeki uyarıcı etkisi artar. Bu nedenle EFA kasın yeniden eğitimi için önerilmektedir. 4. Doku İyileşmesi üzerine etkisi: EFA’nın otonom sinir sistem aktivitesinde değişikliğe neden olması, doku iyileşmesi için önemli olan kimyasal medyatörlerin üretimini değiştirmektedir. 5. Placebo etkisi: Tıbbi uygulamaların büyük çoğunluğunda olduğu gibi EFA uygulamaları ile placebo etkisi beklenmektedir Elektrot Çeşitleri Karbon plak elektrotlar ıslak pedler ile, vakum elektrotlar ıslak süngerler ile uygulanır. Elektrotların seçiminde daha çok uygulama kolaylığı göz önüne alınır. Plak elektrotlar daha çok ekstremitelerde bandaj veya velkro ile sabitlenerek uygulanabileceği durumlarda tercih edilir. Bazı düzensiz alanların tedavisinde ise, çabuk ve kolay pozisyon ayarlanabileceği için vakum elektrotlar tercih edilmekte, ayrıca özellikle daha geniş alanların tedavisinde kolaylık sağlamaktadır. Bu elektrotlar ile bipolar veya kuadripolar uygulama yapılabilir. Vakumun etkisi, elektrotlar altındaki dokuda vücut sıvısının artmasını sağlaması, deri rezistansını azaltması ve iletkenliğini artırmasıdır. Vakum elektrotlar ile sağlanan emiş gücünün, kutanöz sinirleri uyararak vazodilatasyon meydana getirdiği belirtilmektedir. Vakum uygulamasının meydana getirdiği mekanik uyarı masaj ile benzer etki gösterir. Bu uygulama kesikli uygulandığı zaman derideki kan akışının 30 kat arttığı gözlenmiştir. Alçak frekans ve mekanik uyarı resiprokal olarak birbirlerinin etkinliğini artırır. elektrot da kullanılabilir. Ayrıca 5 kHz frekansında 3 amplitüdü sabit sinüzoidal akım homojen ortamda uygulandığı zaman, 3 boyutlu amplitüd modülasyonlu enterferansiyel alan oluşturulur. Meydana gelen bu alan, 2 tane Y şeklinde 3 çift elektrot ile vücuda uygulanır ve 3 akımın kesiştiği alan doku içindedir. Yüzeyel ağrılı noktalar ve yüz tedavisinde dört kutuplu elektrot çok uygundur. Eldiven elektrotlarda manuel kontrol ile akım şiddetini düzenlemek mümkün olmaktadır. Uygulama Tekniği 1. İki Elektrot Uygulaması (Bipolar Uygulama): Amplitüd modülasyonlu akım, EFA cihazı tarafından meydana getirilir. 2. Dört Elektrot Uygulaması (Kuadripolar Uygulama): Bu uygulamada, sabit amplitüdlü orta frekanslı alternatif akım deriye iki farklı devre yoluyla uygulanır İki devrenin dokuda çapraz yapması ile meydana gelen bileşke akım iki farklı frekanstaki akımın toplamına eşittir. Dört elektrot uygulaması Şekil 5. İki elektrot uygulaması Şekil 6. Dört elektrot uygulaması özellikle daha geniş bölgelerin tedavisinde kolaylık sağlamaktadır meydana gelirken, dört elektrot uygulaması ile daha derin dokularda oluşmaktadır. İki elektrot uygulamasında bileşke akımın dokularda enterferansı veya güçlendirilmesi olmadığı için, maksimum etki elektrotlara yakın yüzeyel dokularda meydana gelir. Dört elektrot uygulamasında ise maksimal etkinin, akımların geçtiği ve enterferans yaptığı derin dokularda, dört elektrodun geometrik merkezinde meydana gelmesi beklenir. maksimal uyarının daha düzensiz bir yol izlediği düşünülmektedir. birinci devrede ped elektrotlar, ikinci devrede vakum elektrotlar veya her bir devrede vakum ve ped elektrotlar kullanılabilir. 3. Altı kutup Uygulaması: Y şeklindeki ped veya vakum elektrot ile uygulama yapılır. Doku içerisinde 3 akım kesişerek amplitüd modülasyonlu EFA haline gelir. 4. Statik alan EFA uygulaması yerine Tarama Uygulaması: Klinikte, dokudaki patolojik bölgeyi kesin olarak belirlemekte zorluk olursa, statik alan yerine tarama tercih edilir. hedef doku iyi bir şekilde belirlenmiş ve lokalize ise yapılır. Endikasyonları Kas iskelet sistemi problemleri, fibromiyalji, bel ağrısı, osteoartrit, kırık iyileşmesi kas atrofisi, sedef hastalığı, inkontinans, postoperatif durumlarda kullanılmaktadır. Dokuda meydana getirmek istenilen etkiye göre EFA’nın tedavi frekansı seçilmelidir. Genel olarak kullanılan tedavi frekansları Yeni Cihazlarda kullanılan tedavi frekansları Sabit 100 Hz Analjezi 25-50 Hz 0-10 Hz Stimülasyon 25 Hz altı frekanslar 0-100 Hz 50 Hz üzerindeki frekanslar Analjezik etki, 90-100 Hz Derin kan ve lenf dolaşımını artırmak Sedatif Düz akım etkisi 50 Hz altındaki frekanslar Stimülatör etki 50-100 Hz Tetanik kontraksiyon Kesikli kontraksiyon Elektrot Yerleşimi Kas stimülasyonu: Büyük elektrot kası inerve eden sinir üzerine, küçük elektrot ise kasın motor noktasına yerleştirilir. Alternatif olarak eşit büyüklükteki iki elektrot kasın origo ve insersiyosuna uygulanabilir. Ağrı kontrolü: Elektrot yerleşimi TENS gibi yapılabilir. Ayrıca, bel ağrısı olan kişilerde spinal sinir köklerine yapılan uygulamanın ağrılı bölgeye yapılan uygulamaya göre fonksiyonel özürde daha fazla gelişme sağladığı belirtilmektedir. Tedavi Dozajı Ağrı kontrolü amacıyla uygulama yapılıyorsa, akım şiddeti yavaş bir şekilde artırılır. Duyu seviyesinde “güçlü ama tolere edilebilir” bir seviyeye kadar artırılır. Ancak, uygulama yapılan alan, kullanılan elektrodun büyüklüğü ve elektrot yerleşimi akımın meydana getirdiği hissin algılama derecesini etkileyebilir. Tedavi Süresi Uygulama süresi tedavinin hedefi ile kontrol edilir, ancak klinik temelli tedavi genellikle 20- 30 dk’dır. Her tedavi komponentinin uygulaması 10-15 dk’dır. Uygulama öncesinde kişinin ağrı duyarlılığı duyu testi ile değerlendirilmelidir. Avantajları 1. Akım vücut içinde meydana geldiği için hasta açısından tehlikesizdir. Duyu kaybında uygulanabilir. 2. Akım devamlı yön değiştirdiği için elektrotlar altında yanık tehlikesi yoktur. 3. Derin dokulara verilen dozaj ölçülebilir. 4. Diğer elektrik stimülasyonu çeşitlerine göre deri rezistansı düşük olduğu ve fazla dozajlarda ağrı yapmadığı için pelvik döşeme gibi daha derinde bulunan ve geniş kasların tedavisinde kullanılır. Dezavantajları Denerve kaslarda uygulanmaz. Reinervasyon başladıktan sonra kullanılabilir. Tehlikeleri Yanıklar, ağrının artması, halsizlik, bulantı, kusma, baş dönmesi, migren/baş ağrısı ve nörolojik etkilerdir. Yanık tehlikesi çok yüksek akım şiddetlerinde ve deri ile elektrot arasında yetersiz temas varsa meydana gelir. Bu nedenle, elektrot pedlerinin ıslak olması ve deriye tam teması önemlidir dolayısıyla kimyasal yanıklara neden olmaz Kontraendikasyonları Astenik kişiler ve çocuklar, hipo ve hipertansiyon, trombüs riskinin olduğu alanlar, enfeksiyon, kanser, tüberküloz, metal implantasyon, hemoraj vücut ısısının arttığı durumlarda ve kalp pili kullanan kişilerde uygulama yapılmaz. Hamilelerde abdominal, lumbosakral veya pelvik bölgeyi içine alan uygulamalar ve kalp problemi olanlarda ise torakal bölgeyi içine alan uygulamalardan kaçınılır.