Mimaride Asal Geometrik Formların Kullanımının Sheats – Goldstein Residence Örneği Üzerinden İncelemesi Mimarlıkta Biçimlerin Oluşma Etkenleri, İ. DAĞGÜLÜ Abdulhadi Öztürk, 22532029 ÖZET Bu çalışmada John Lauthner tarafından başlangıçta 1961 - 1963 yılları arasında Paul ve Helen Sheats çifti için tasarlanmıştır. Sonrasında 1972 yılında yapıyı James Goldstein’in satın almasıyla birlikte 1994 yılına kadar yapı çeşitli değişimler geçirerek çeşitli eklentilerle birlikte mevcut formuna getirilmiştir. Bu makalede yapının incelenmesinde geometrik olarak üçgen formunu kabul edişi ele alınacak, temelde bu biçim üzerinden irdelemeler yapılacaktır. GİRİŞ Amerika Birleşik Devletleri, Kaliforniya, Bevelery Hills, Angelo View çıkmazı yamaçlarına konumlanan Sheat – Goldstein Residence, Bevelery Hills’in ikonik yapılarından sayılırken aynı zamanda moda camiası, film ve müzik endüstrilerinin de vazgeçilmez konumlarından biri olarak kabul ediliyor. İnşaa edildiği süreçten bugüne çeşitli filmlere mekan olan yapı form olarak alışılageldik mimari yaklaşımları yıkarak, çatı ve duvar tanımlamalarını kendi içerisinde yeniden tanımlıyor. Bu yazıda bu konunun irdelenmesi amaçlanmış, insan gözünün alışmış olduğu yapı formlarının aksine kendi formunu tanımlayan bu yapıyı gözlemlemek amaçlanmıştır. (Şekil 1) 1. BULGULAR 1.1. Yapı Kabuğu ve Çatı Yapıyı bütüncül olarak ele aldığımızda başlangıçta büyük kütleli bir heykeli veya biçim verilmiş bir mağarayı anımsattığı görülmekte. “Mimarimsi heykel ve heykelsi mimari kavramları 1950’lerden sonra sıklıkla kullanılmaya başlasa da, diğer sanat alanlarında olduğu gibi heykel ve mimarinin 20.yy.’ın başlarında geçirdiği köklü değişim ve yeni ilişki biçimi, bu kavramların gelişmesinde etkin bir rol üstlenmiştir. Gelenekten kopuş ve her iki alanın soyut kavramını üretim süreçlerine katması form, kütle-boşluk ve izler kitle ile olan ilişkilerinin değişimiyle sonuçlanmıştır. Bu değişim mimari ve heykelin birbiriyle olan ilişkisinin farklılaşarak yakınlaşmasını sağlarken, üç boyutlu tasarım nesnesi çerçevesindeki birlikteliklerine yeni açılımlar kazandırmıştır. (BOŞLUK, FORM VE MALZEME ÇERÇEVESİNDE HEYKELDE MİMARİ, MİMARİDE HEYKEL EĞİLİMLERİ, S. Alp – 2020)”. Yapıldığı dönem ele alındığında bu yaklaşımdan etkilendiği açıkça görülmektedir. Yapının girişi ve aynı zamanda en uzun vakit geçirilen birimlerinden olan salon bölümünü örten yapıyla özdeşleşmiş olan üçgen formda bir kabuk örtü mevcut. (Şekil 2) Bu form 2 noktada kırılarak yapının doğu ve batı kısımlarında güneş kırıcı ve duvar rollerini üstleniyor. (Şekil 3) (Şekil 2) (Şekil 3) Bu tür bir üçgen form yapının temel yaşam alanının yeteri kadar günışığı almasını zorlaştıracağı için formda çeşitli noktalara delikler açılarak örneğine tarihi türk hamamlarında da sık sık rastladığımız fil gözleri yerleştirilmiştir. Bu cam fanuslardan 15-20 cm aralıklarla 750 adet kullanılmıştır. (Şekil 4) (Şekil 4) 1.2. Yapıda Kullanılan Malzeme ve Renkler Yapıda temel yapı malzemesi olarak beton, cam ve ahşap karşımıza çıkmakta. Ahşap 1.3. Yerleşim Planı ve Bölümler 1.4. Detaylar 1.5. John LAUTHNER ve James GOLDSTEIN Hakkında 2. TARTIŞMA VE SONUÇ Burada bir şeyler tartışılacaktır. 3. KAYNAKÇA [1] BOŞLUK, FORM VE MALZEME ÇERÇEVESİNDE HEYKELDE MİMARİ, MİMARİDE HEYKEL EĞİLİMLERİ, İnönü Üniversitesi Kültür ve Sanat Dergisi Volume/Cilt: 6 No/Sayı: 2, S. Alp – 2020) [2] http://emlakansiklopedisi.com/wiki/hamam-mimarisi, 07.03.2013