3-16 Mayıs 2011 Küresel Bak Bülteni 1. Küresel BAK Etkinlikleri 2. Küresel BAK’tan Haberler 3. Dünyadan Haberler Küresel BAK Etkinlikleri G8 = Küresel Yıkım” Yürüyüşü 21 Mayıs 2011 – İstanbul Küresel Barış ve Adalet Koalisyonu, Küresel Eylem Grubu, Mazlumder, Barış İçin Sanat, Barış için Vicdani Red, Irkçılığa ve Milliyetçiliğe Durde,Anti Kapitalist Çalışanlar, Anti Kapitalist Öğrenciler, EDP, DSİP, Yeşiller, Demokrasi ve Özgürlük Hareketi ve Sol Arayış, G8 zirvesini protesto ettiler. Kurumlar, 21 Mayıs Cumartesi günü İstanbul’da bir basın açıklaması ve yürüyüş ile 26 – 27 Mayıs 2011’de Fransa’nın Deauville kentinde yapılacak olan G8 zirvesini protesto ettiler. Kurumlar adına basın açıklamasını okuyan Ebru Gökçe “Sesimizi Avrupalı ve dünyanın başka ülkelerindeki G8 karşıtlarının talepleri ve mücadeleleriyle birleştirmek için bugün biz de sokaktayız. Savaşın, işgalin, ırkçılığın, darbelerin, açlığın, yoksulluğun, iklim felaketinin, nükleer santrallerin ve sömürünün sorumlusu G8’e karşı olan bizler, 14 Mayıs Cumartesi günü toplandık ve ‘G8 = Küresel Yıkım Forumu’ gerçekleştirdik. Bu basın açıklamamız aynı zamanda geçen hafta yaptığımız forumun sonuç metnidir”, dedi. Gökçe sözlerine şöyle devam etti, “G8 politikaları bütün dünyayı felakete sürüklerken, ülkemizi de derin bir ekonomik ve toplumsal yıkımın eşiğine getiriyor. Bu nedenle, G8’e karşı mücadele aynı zamanda, barış içinde eşit, özgür, demokratik bir Türkiye için mücadele etmektir”, diyerek talepleri sıraladı. İstiklal Caddesi, Tramvay durağında yapılan basın açıklamasından sonra Galatasaray meydanına kadar yüründü. “Milyonlar aç, milyonlar işsiz, yaşasın küresel direnişimiz”, “İntifada Kazanacak”, “Irkçılığa Durde”, “Şirketleri değil, gezegeni kurtar” sloganları atıldı. Galatasaray meydanında Cumartesi annelerinin eylemine katılındı. Küresel BAK’tan Haberler G8 karşıtları Taksim’de buluştu Yerel Gündem – 21.05.2011 G8 karşıtları Taksim’de buluştu_resim Fransa’nın Deauville kentinde 26-27 Mayıs tarihlerinde yapılacak G8 ülkelerinin 37. yıllık toplantısını protesto etmek isteyen bir grup, Taksim’de eylem yaptı. Eylemciler, küresel yıkımın sorumlusu olarak G8 ülkelerini gösterdi. Küresel Barış ve Adalet Koalisyonu, Küresel Eylem Grubu ve Mazlumder’in de aralarında bulunduğu çok sayıdaki kuruluşa üye eylemciler, Galatasaray meydanında toplandı. ‘Küresel yıkım D8, Kapitalizm öldürür’ yazılı pankart açan grup, daha sonra İstiklal Caddesi’nde yürüyüş yaptı. Yürüyüş sırasında sık sık G8 ülkeleri aleyhine slogan atıldı. Taksim meydanına gelen eylemciler adına yapılan basın açıklamasında, dünyanın en büyük ekonomilerini oluşturan Fransa, Almanya, İtalya, Japonya, İngiltere, Kanada, Rusya ve ABD’nin oluşturduğu G8 zirvesinin Fransa’nın Deauville kentinde 26-27 Mayıs tarihlerinde yapılacağı hatırlatıldı. Avrupalı G8 karşıtlarının zirve öncesi eylem yaptığının belirtildiği açıklamada, dünyada sömürü düzeninin nedeninin bu ülkeler olduğu ifade edildi. “G8, savaş, işgal ve darbelerin sponsorudur.” denilen açıklamada, “G8, açlık yoksulluk ve acımasız sömürünün baş müsebbibidir. G8, dünyadaki ırkçılık ve ayrımcılığın tetikçisidir. G8, nükleerci anlayışın en önemli hamisidir. G8 iklim değişikliği, küresel ısınmanın sorumlusudur.” ifadelerine yer verildi. Geleceği birlikte kurmaya çağırdılar Etkin Haber Ajansı – 21.05.2011 Küresel Barış ve Adalet Koalisyonu üyeleri, Taksim'den Galatasaray Meydanı'na yaptıkları yürüyüş ile 26-27 Mayıs günleri arasında Fransa'nın Deauville kentinde toplanacak olan G-8 ülkelerini protesto etti. G-8 ülkelerinin, 26-27 Mart'ta Fransa'da yapacağı toplantısı öncesi, anti-emperyalistler bugün dünya genelinde sokaklara çıktı. Türkiye'deki eylemin adresi ise Taksim oldu. Taksim Tramvay Durağı'nda bir araya gelen Küresel Barış ve Adalet Koalisyonu üyeleri, "Küresel yıkım kapitalizm öldürür" yazılı pankart açarak, G-8 ülkelerinin açlık, yoksulluk ve doğa yıkımı kararları alacağı toplantısını protesto etti. Grup adına konuşan Ebru Gökçe, Fransa, Almanya, İtalya, Japonya, İngiltere, Kanada, Rusya ve ABD'nin oluşturduğu G-8'in 37. toplantısının 26-27 Mayıs günlerinde Fransa'nın Deauville kentinde yapılacağını belirtti. Gökçe, "küresel kapitalist sistemin acımasız sömürü ve adaletsizliğinin kaptan köşkü" olan bu zirveye karşı bugün Fransa'nın Le Havre kenti başta olmak üzere dünyanın pek çok yerinde protesto eylemleri yapıldığını hatırlattı. Gökçe, "Sesimizi, Avrupalı ve dünyanın başka ülkelerindeki G-8 karşıtlarının talepleri ve mücadeleleriyle birleştirmek için bugün biz de sokaktayız" dedi. SİLAHLANMAYA YILDA 1 TRİLYON DOLAR Savaşın, işgalin, ırkçılığın, darbelerin, açlığın, yoksulluğun, iklim felaketinin, nükleer santrallerin ve sömürünün sorumlusunun G-8 olduğunu söyleyen Gökçe, "Silahlanmaya yılda 1 trilyon dolar harcayan G-8 devletleri, dünyanın geleceğini barışa değil, savaşa ve işgallere sürüklüyorlar. G8, açlık, yoksulluk ve acımasız sömürünün baş müsebbibidir. 2 yıl önce, dünyada açlık çeken insanların sayısı 860 milyonken, bugün dünyada 1 milyar insan açlık çekiyor" diye konuştu. G-8 devletlerinin dünyadaki ayrımcılık ve ırkçılığın tetikçisi olduğunu vurgulayan Ebru Gökçe, nükleerci anlayışın en önemli savunucuları ve iklim değişikliğin, küresel ısınmanın en büyük sorumlusu olduğunu söyledi. TÜRKİYE SÜREKLİ ANLAŞMALARDAN KAÇIYOR Gökçe, Türkiye'de hükümetin iklim değişikliğini ciddiye almadığını, dünyada iklim felaketine karşı oluşturulan uluslararası anlaşmalardan sürekli kaçtığını ifade etti. Yoksulluğa, açlığa karşı dünyadaki tüm kaynakların eşit ve adil bir biçimde paylaşımını istediklerini söyleyen Gökçe, krizlerde ilk kurtarılan şeyin bankalar değil, yoksul insanların olmasını istedi. Gökçe, "Savaşlara, işgallere, darbelere hayır. Her halk kendi kaderini kendisi tayin etmelidir" dedi, herkesi başka bir dünya için geleceği kurmaya çağırdı. Koalisyon üyeleri açıklamanın ardından "Öz öz özgürlük Kürt halkına özgürlük", "Hiç kimse asker doğmaz", "Milyonlar aç, işgal altında yaşasın küresel intifada" ve "Biji biratiye gelan" sloganları eşliğinde Galatasaray Meydanı'na yürüdü ve Cumartesi Anneleri'nin eylemine destek verdi. Taksim'de G8 eylemi Sabah - 21.05.2011 Fransa'nın Deauville kentinde 26-27 Mayıs tarihlerinde yapılacak G8 ülkelerinin 37. yıllık toplantısını protesto etmek isteyen bir grup, Taksim'de eylem yaptı. Eylemciler, küresel yıkımın sorumlusu olarak G8 ülkelerini gösterdi. Küresel Barış ve Adalet Koalisyonu, Küresel Eylem Grubu ve Mazlumder'in de aralarında bulunduğu çok sayıdaki kuruluşa üye eylemciler, Galatasaray meydanında toplandı. 'Küresel yıkım D8, Kapitalizm öldürür' yazılı pankart açan grup, daha sonra İstiklal Caddesi'nde yürüyüş yaptı. Yürüyüş sırasında sık sık G8 ülkeleri aleyhine slogan atıldı. Taksim meydanına gelen eylemciler adına yapılan basın açıklamasında, dünyanın en büyük ekonomilerini oluşturan Fransa, Almanya, İtalya, Japonya, İngiltere, Kanada, Rusya ve ABD'nin oluşturduğu G8 zirvesinin Fransa'nın Deauville kentinde 26-27 Mayıs tarihlerinde yapılacağı hatırlatıldı. Avrupalı G8 karşıtlarının zirve öncesi eylem yaptığının belirtildiği açıklamada, dünyada sömürü düzeninin nedeninin bu ülkeler olduğu ifade edildi. "G8, savaş, işgal ve darbelerin sponsorudur." denilen açıklamada, "G8, açlık yoksulluk ve acımasız sömürünün baş müsebbibidir. G8, dünyadaki ırkçılık ve ayrımcılığın tetikçisidir. G8, nükleerci anlayışın en önemli hamisidir. G8 iklim değişikliği, küresel ısınmanın sorumlusudur." ifadelerine yer verildi. KÜRESEL YIKIMA TEPKİ İstanbul'da G8 toplantısı protesto edildi SkyTürk – 21.05.2011 Küresel Barış ve Adalet Koalisyonu üyesi bir grup, Fransa'nın Deauville kentinde 26-27 Mayıs'ta yapılacak G8'in 37'inci yıllık toplantısını, Taksim Meydanı'nda protesto etti. Taksim Tramvay Durağı'nda toplanan grup, ''Küresel yıkım'', ''Kapitalizm öldürür'' ''Başka bir dünya mümkün'' yazılı pankartlar açarken, çeşitli sloganlar attı. Daha sonra grup adına yapılan basın açıklamasında, dünyanın en büyük ekonomileri Fransa, Almanya, İtalya, Japonya, İngiltere, Kanada, Rusya ve ABD'nin oluşturduğu G8'in, 37'inci toplantısının, 26-27 Mayıs'ta Fransa'nın Deauville kentinde yapılacağı hatırlatıldı. Açıklamada, zirveye karşı bugün Fransa'nın Le Havre kentinde buluşan Avrupalı G8 karşıtlarının büyük bir protesto yürüyüşü yaptıkları ve protesto etkinliklerinin hafta boyunca devam edeceği belirtilerek, şöyle denildi: ''Yeryüzünün egemenleri olan G8 ülkelerinin tasarladığı ve uyguladığı politikalar sonucu ortaya çıkan bugünkü dünya, bir felakete doğru gidiyor. Savaşın, işgalin, ırkçılığın, darbelerin, açlığın, yoksulluğun, iklim felaketinin, nükleer santrallerin ve sömürünün sorumlusu G8'e karşı toplandık. G8, savaş, işgal ve darbelerin sponsorudur. G8, açlık, yoksulluk ve acımasız sömürünün baş müsebbibidir. G8, dünyadaki ırkçılık ve ayrımcılığın tetikçisidir. G8, nükleerci anlayışın en önemli hamisidir. G8, iklim değişikliği, küresel ısınmanın sorumlusudur.'' Açıklamanın ardından çeşitli sloganlar atarak, Galatasaray Meydanı'na kadar yürüyen grup, daha sonra olaysız dağıldı. G8 Karşıtları Taksim'de Buluştu Cihan Haber Ajansı - 21.05.2011 Fransa'nın Deauville kentinde 26-27 Mayıs tarihlerinde yapılacak G8 ülkelerinin 37. yıllık toplantısını protesto etmek isteyen bir grup, Taksim'de eylem yaptı. Fransa'nın Deauville kentinde 26-27 Mayıs tarihlerinde yapılacak G8 ülkelerinin 37. yıllık toplantısını protesto etmek isteyen bir grup, Taksim'de eylem yaptı. Eylemciler, küresel yıkımın sorumlusu olarak G8 ülkelerini gösterdi. Küresel Barış ve Adalet Koalisyonu, Küresel Eylem Grubu ve Mazlumder'in de aralarında bulunduğu çok sayıdaki kuruluşa üye eylemciler, Galatasaray meydanında toplandı. 'Küresel yıkım D8, Kapitalizm öldürür' yazılı pankart açan grup, daha sonra İstiklal Caddesi'nde yürüyüş yaptı. Yürüyüş sırasında sık sık G8 ülkeleri aleyhine slogan atıldı.Taksim meydanına gelen eylemciler adına yapılan basın açıklamasında, dünyanın en büyük ekonomilerini oluşturan Fransa, Almanya, İtalya, Japonya, İngiltere, Kanada, Rusya ve ABD'nin oluşturduğu G8 zirvesinin Fransa'nın Deauville kentinde 26-27 Mayıs tarihlerinde yapılacağı hatırlatıldı. Avrupalı G8 karşıtlarının zirve öncesi eylem yaptığının belirtildiği açıklamada, dünyada sömürü düzeninin nedeninin bu ülkeler olduğu ifade edildi. "G8, savaş, işgal ve darbelerin sponsorudur. " denilen açıklamada, "G8, açlık yoksulluk ve acımasız sömürünün baş müsebbibidir. G8, dünyadaki ırkçılık ve ayrımcılığın tetikçisidir. G8, nükleerci anlayışın en önemli hamisidir. G8 iklim değişikliği, küresel ısınmanın sorumlusudur. " ifadelerine yer verildi. G8 karşıtları Taksim’de buluştu Samanyoluhaber - 21.05.2011 Fransa'nın Deauville kentinde 26-27 Mayıs tarihlerinde yapılacak G8 ülkelerinin 37. yıllık toplantısını protesto etmek isteyen bir grup, Taksim'de eylem yaptı. Eylemciler, küresel yıkımın sorumlusu olarak G8 ülkelerini gösterdi. Küresel Barış ve Adalet Koalisyonu, Küresel Eylem Grubu ve Mazlumder'in de aralarında bulunduğu çok sayıdaki kuruluşa üye eylemciler,Galatasaraymeydanında toplandı. 'Küresel yıkım D8, Kapitalizm öldürür' yazılı pankart açan grup, daha sonra İstiklal Caddesi'nde yürüyüş yaptı. Yürüyüş sırasında sık sık G8 ülkeleri aleyhine slogan atıldı. Taksim meydanına gelen eylemciler adına yapılan basın açıklamasında, dünyanın en büyük ekonomilerini oluşturan Fransa, Almanya, İtalya, Japonya, İngiltere, Kanada, Rusya ve ABD'nin oluşturduğu G8 zirvesinin Fransa'nın Deauville kentinde 26-27 Mayıs tarihlerinde yapılacağı hatırlatıldı. Avrupalı G8 karşıtlarının zirve öncesi eylem yaptığının belirtildiği açıklamada, dünyada sömürü düzeninin nedeninin bu ülkeler olduğu ifade edildi. "G8, savaş, işgal ve darbelerin sponsorudur." denilen açıklamada, "G8, açlık yoksulluk ve acımasız sömürünün baş müsebbibidir. G8, dünyadaki ırkçılık ve ayrımcılığın tetikçisidir. G8, nükleerci anlayışın en önemli hamisidir. G8 iklim değişikliği, küresel ısınmanın sorumlusudur." ifadelerine yer verildi. Dünyadan Haberler Libya savaşının İngiltere’ye maliyeti 1.6 milyar dolar Hürriyet – 23.05.2011 Guardian’a konuşan analistler, İngiltere’nin Libya’daki askeri operasyonlarını tahmin edildiği gibi bahar döneminde de sürdürmesi halinde, 6 altı aylık faturanın 1.6 milyar doları bulabileceğini belirtti. İngiliz savunma uzmanları Birleşmiş Milletler’in (BM) başlattığı ve NATO’nun devraldığı Libya operasyonuna, 1000 kişilik askeri personel ile katılım gösteren İngiltere’nin şu ana kadar 160 milyon dolar harcama yaptığını ifade etti. Defence Analysis dergisinin editörü Francis Tusa, “Nisan ayı itibariyle Libya’daki operasyonların maliyetinin 485 milyon doları bulacağını ve haftalık maliyetin 60 milyon doları geçtiğini” belirtti. İngiliz komutanlar, Libya halkının Muammer Kaddafi rejiminden korunmasını amaçlayan hava harekatlarının 6 ay süreceğini açıklamıştı. Mevcut tabloda, Savunma Bakanlığı yapılması öngörülen harcamayı 650 milyon dolar olarak belirledi. Ancak uzmanların verdiği rakam, maliyetin Eylül ayı itibariyle 1.6 milyar doları bulabileceğini gösteriyor. ABD: Kaddafi'nin Libya'yı terk etmesi gerek Zaman - 23.05.2011 ABD, Libya lideri Muammer Kaddafi'nin koltuğunu ve Libya'yı terk etmesi gerektiğini bildirdi. ABD Dışişleri Bakanlığı, ABD Dışişleri Bakanı'nın Ortadoğu'dan sorumlu yardımcısı Jeffrey Feltman'ın Bingazi'ye ziyarette bulunması dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada, Libyalı sivilleri korumakta kararlı olunduğunu belirtti. Açıklamada, Kaddafi'nin iktidarı ve Libya'yı terk etmesi gerektiği kaydedildi. Feltman'ın ziyaretinin, ABD'nin Libya Ulusal Geçiş Konseyi'ne desteğinin başka bir göstergesi olduğu vurgulandı. Bingazi kentine sabaha karşı gelen Feltman'in bugün konseyin başkanı Mustafa Abdülcelil'in de aralarında bulunduğu konsey yetkilileriyle görüştüğü bildirildi. Feltman'ın yarın kentten ayrılması öngörülüyor. Avrupa Birliği dış politika temsilcisi Catherine Ashton da, dün Bingazi'de muhaliflere destek sözü vermişti. Suriye’de şimdi de Nakba tutuklamaları TimeTürk – 23.05.2011 15 Mayıs Pazar günü Mecdel Şems’te 4 kişiyi öldüren ve onlarca Filistinliyi yaralayan İsrail yönetime ses çıkarmayan Suriye yönetimi Nakba’yı anma eylemlerine katılanları Filistinlileri tutukluyor. Filistinlilerin tutuklanma gerekçeleri ise İsrail ile ilişkilerin bozmaya çalışmak... Hasan Hicazi’ye Özgürlük Filistinli Hasan Hicazi 15 Mayıs Pazar günü İsrail sınırını geçip Hayfa’ya ulaştıktan sonra İsrail askerleri tarafından 3 gün gözaltında tutulandı. Suriye’ye iade edildikten sonra Hicazi 3 gündür Suriye İstihbaratı tarafından İsrail ile ilişkileri bozmak suçlaması ile tutuklandı. Halen tutuklu bulunmasına tepki gösteren Filistinliler ise Hicazi’nin serbest bırakılmaması halinde eylem yapacaklarını ifade ediyorlar. Filistinlilerin Psikolojisi Bozuldu Suriye yönetimi Hicazi dışında 15 Mayıs’ta İsrail tarafındaki Mecdel Şemse geçen Filistinlileri her gün İstihbarat merkezine çağırıyor. Kız-erkek ayrımı yapılmadan saatlerce devam eden sorgulamalarda kötü muameleye tabi tutulan Filistinliler çeşitli tehditlerle karşı karşıya kalıyor. Her gün saatlerce devam eden sorgulamalardan dolayı bir Filistinli kadın sorgulamalarda yaşadıklarından dolayı tedavi altına alındı. Filistinlinin ailesi çocuklarının devam eden sorgulamalar sebebiyle akşamları öfkeli bir şekilde geldiğini ve bir anda anormal bir şekilde saldırganlaştığını, kendisini güçlükle zapt ettiklerini ifade etti. Aile kızlarının sorgulamada neler yaşadığını kendilerine açıklamadığını kaydetti. Türkler ABD'yi sevmiyor Radikal – 19.05.2011 ABD’nin Türkiye'de pek sevilmediği bir kez daha ortaya çıktı. Pew Araştırma Merkezince gerçekleştirilen son anket, ABD konusunda olumlu düşünenlerin oranının en alt düzeyde bulunduğu ülke olan Türkiye’de halkın sadece yüzde 10’u, ABD’nin politikalarını onaylıyor. Başkan Barack Obama’ya güvenen Türklerin oranı ise yüzde 12’de seyrediyor. Buna karşın, Türklerin sadece yüzde 8’i Şeriat’ı istiyor. Türkler arasında El Kaide’yi destek ifade edenlerin oranı ise, yüzde 4’de kaldı. Pew Araştırma Merkezi’nin Türkiye’nin yanı sıra, Endonezya, Lübnan, Mısır, Ürdün, Pakistan ve Filistin’de gerçekleştirdiği son ankete göre, Endonezya dışındaki tüm ülkelerde ABD konusunda olumlu düşünenlerin oranı, yüzde 50 altında seyrediyor. Endonezya’da yüzde 54 ve Lübnan’da yüzde 49 olan oran, diğer ülkeler çok düşük düzeyinde bulunuyor. ABD’ye olumlu bakanların oranı, Mısır’da yüzde 20, Filistin’de yüzde 18, Ürdün’de yüzde 13, Pakistan’da yüzde 11 ve Türkiye’de yüzde 10 olarak belirlendi. TÜRKLERİN YÜZDE 77’İ ABD’Yİ ONAYLAMIYOR Olumsuz düşünenlerine gelince en yüksek oran, yüzde 84 ile Ürdün’de gözleniyor. Ürdün’ü yüzde 80 ile Filistin, yüzde 79 ile Mısır ve yüzde 77 ile Türkiye izliyor. En düşük oranı ise yüzde 40 ile Endonezya’da görüldü. Pew Merkezi’nin son araştırmasının sonuçlarını değerlendiren the Wall Street Journal gazetesi ise, “Pew Araştırma Merkezi’nin Çarşamba günü açıkladığı son küresel anketi, Arap Baharı’nı Washington’un avantajına çevirmeyi çalışan ABD’li diplomatlar için pek iç açıcı değil ve özellikle NATO müttefiki Türkiye ile ilişkileri iyileştirmekle görevli olanlar için” yorumunu yaptı. TÜRKLERİN YÜZDE 73’Ü OBAMA’YA GÜVENMİYOR Türkiye muhabirini Marc Campion imzasını haberinde gazete, ABD’nin politikalarını onaylayanların oranının Türkiye’de geçen yılda yüzde 17 iken bu yılda yüzde 10’a indiğine dikkat çektikten sonra “Türklerin sadece yüzde 12’sini Başkan Obama’ya güvendiklerini söylüyorlar. Güvenmeyenlerin oranı ise yüzde 73” dedi. ABD’nin Ortadoğu’daki imajının 2003 yılındaki Irak savaşından bu yana büyük ölçüde kötüleştiğine işaret eden Wall Street Journal, “Washington, bölgede diğer ülkelerin çıkarlarına dikkate almayarak hareket ettiği gibi görünmeyi sürdürüyor ve yaygın bir biçimde bölgede yaşayanlar için potansiyel bir askeri tehdit olarak görülüyor. Ankete göre, buna Filistinlilerin yüzde 91’i ve Türklerin yüzde 59’u dahildir” diye yazdı. “TÜRKİYE’DE ABD POPÜLARİTESİNİN NEDEN DÜŞTÜĞÜNÜ ANLAMAK ZOR DEĞİL” Haberde “ABD’nin popülaritesinin son bir yılda neden Türkiye’de daha çok düştüğünü anlamak zor değil” denildikten sonra şöyle devam edildi: “Önceki Pew araştırmasından bu yana, çoğu Türklerin gözünde İsrailli komandolar, daha çok Türklerden oluşan, Gazze’ye yardım filosuna çıkarak sekiz Türk vatandaşı ve Kürt kökenli bir Amerikalıyı öldürdüklerinde ABD, Ankara’ya destek vermedi. ABD’nin, aynı zamanda Türkiye ve Brezilya’nın az zenginleştirilmiş İran uranyumun takasına ilişkin olarak İran ile vardıkları mutabakatı reddetmesi, burada bir hiçe saymak olarak görüldü.” “TÜRKLER BÖLGEDE ABD’Yİ RAKİP GÖRÜYOR” Türklerin aynı zamanda bölgede liderliği konusunda ABD’yi rakip olarak gördükleri yorumu yapıldığı haberde Ankara’nın Ortadoğu’da artan bir rolü amaçladığını belirterek, “ABD’nin Arap ayaklamalarını ele alma tarzını, Türklerin sadece yüzde 8’i onaylıyor” denildikten sonra bu oranın Mısır’da yüzde 45, Ürdün’de yüzde 31, Filistin’de ise yüzde 33 olduğuna dikkat çekildi. -“TÜRK İSLAMCILIĞI KONUSUNDA KAYGILANANLAR İÇİN İYİ HABER”Ancak anketin bulguları arasında, "Türk İslamcılığı konusunda kaygılananlar için iyi haberler var” diyen WSJ, ülkenin yasalarının, Kuran öğretilerini temel alması gerektiğini söyleyenlerin oranının Pakistan’da yüzde 78, Ürdün’de ise, yüzde 70’e ulaşırken, Türkiye’de yüzde 8’de kaldığına vurgu yaptı. Gazete ayrıca, Türklerin arasında Hamas’ı, Hizbullah’ı ve El Kaide’ye onaylayan oranlarının sırasıyla yüzde 10, yüzde 5 ve yüzde 4’te kaldığının da altını çizdi. Mısır’da ise Hamas’a desteğin yüzde 45’i bulduğuna işaret edildiği haberde her ülkede yaklaşık biner kişinin katıldığı anketin El Kaide lideri Usama Bin Ladin’in ABD’nin operasyonu ile Pakistan’da öldürülmesinden önce gerçekleştiğine de dikkat çekildi.(anka) Filistin – İsrail İsrail Barış İnisiyatifi üyeleri, Mısır'da Zaman - 19.05.2011 İsrail Barış İnisiyatifi üyelerinden oluşan bir heyet, Mısır'da, Mısır Dışişleri Bakanı ve Arap Birliği'nin yeni Genel Sekreteri Nebil El Arabi ile bir araya geldi. İsrail basınına göre, heyet, El Arabi ile görüşmelerinde, İsrail-Arap uzlaşmazlığının çözümü için 2002 Suudi Barış İnisiyatifini esas alan bir barış anlaşması teklifini de sundu. İsrail İç Güvenlik Örgütü'nün (Şin Bet) eski başkanlarından Yaakov Peri, İsrail'in eski ABD Büyükelçisi Danny Gilerman, karşı casusluk teşkilatı Mossad'ın eski başkanlarından Danny Yatom ve İsrail ordusu askeri istihbaratının eski başkanı Amnon Lipken-Şahak'ın da aralarında bulunduğu heyetin ziyareti, Mısır Dışişleri Bakanlığının davetiyle gerçekleşti. Mısır Dışişleri Bakanlığının, İsrail Barış İnisiyatifi'nin geçen Nisan ayında Tel Aviv'de barışla ilgili planını açıklamasından sonra grupla temas kurarak daveti ilettiği belirtildi. Suudi Barış planına benzer şekilde, söz konusu inisiyatif, Filistinli mülteciler konusunda bir uzlaşmaya varılmasını önererek, 1967 sınırlarına dayalı iki devletli çözüm çağrısında bulunmuştu. Heyetin başkanlığını yapan Yaakov Peri'nin, Kahire'de bugün gerçekleşen görüşmede, Mısır Dışişleri Bakanı ile toplantıda dile gelen barış mesajının, İsrail liderliğini de bir diplomatik inisiyatif için cesaretlendireceğini umduğunu dile getirdiği bildirildi. Toplantıya katılan İsraillilere göre, Mısır Dışişleri Bakanı El Arabi de "Arap dünyasında esen değişiklik ve demokrasi rüzgarlarından bir barış anlaşmasına ulaşmak için yararlanmak İsrail'e bağlı" diye konuştu. El Arabi, ayrıca "Barıştan başka bir alternatif yok. Mısır İsrail ile barışı ve bunun getireceği süreci kabul etmelidir. İsrail-Filistin krizinin çözümü, bölgede barışa ulaşmanın da anahtarıdır" dedi. Peri, Kahire'ye gitmeden önce, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun kendileri ile görüşmemesinden duyduğu hayal kırıklığını dile getirmişti. Küresel Barış ve Adalet Koalisyonu Bülteni, 23 Mayıs 2011 İletişim: www.kureselbak.org, kureselbak@gmail.com; 00905362196341