Doğru Anlatımın Önemi Dil, insanlar arasında iletişimi sağlayan bir araçtır. Dolayısıyla insanlar arası iletişimin en iyi şekilde olabilmesi için anlatımın doğru olması gerekir. Çünkü insanların dili kullanmadaki temel amacı duygularını, düşüncelerini, bilgi ve birikimlerini karşı tarafa ya da gelecek nesillere aktarmaktır. Anlatımın yazılı ve sözlü olmak üzere iki temel yolu vardır. İki anlatım yolu arasında kullanılan dil açısından farklılıklar olması doğaldır fakat her iki anlatımda da dilin işlek, açık ve etkili olması gerekir. Bunun için de kişinin anadilini iyi bilmesi ve anadili doğru kullanması gereklidir. İşlek, açık ve doğru anlatım kişinin yaşamının her döneminde önemlidir. Anlatım kişinin seviyesini belirler. Yazılı ve sözlü anlatımda başarı, istediklerimizi derli toplu ve düzenli anlatmaya bağlıdır. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi İyi Bir Cümlenin Nitelikleri 1- Doğruluk; cümledeki sözcüklerin söz dizimi kurallarına göre dizilmesi, öğelerin birbiriyle uyumlu olması, sözcüklerin anlatılmak istenen kavramları tam olarak karşılaması ve cümlenin aktardığı bilginin yanlış olmamasıdır. 2- Duruluk; yargının gereksiz sözcük kullanılmadan ortaya konulması, anlamı etkileyen sözlere cümlede yer verilmemesi. 3- Açıklık; cümlenin herkes tarafından kolaylıkla anlaşılan tek bir anlam taşıması, okuyucu ve dinleyiciye göre farklı anlamlar kazanmamasıdır. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi 4-Yalınlık; aşırı söz sanatı yapmadan, yabancı sözcüklere yer verilmeden oluşturulan cümleler yalınlık ilkesine uygun kabul edilir. 5-Akıcılık; paragrafı oluşturan cümlelerde telaffuzu ve anlamayı zorlaştıran sözcüklerin kullanılmaması, paragrafın kolayca okunabilir ve anlaşılabilir olmasıdır. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi ANLATIM BOZUKLUĞU Cümleyi oluşturan sözcüklerin eksik veya fazla olması, sıralarının karıştırılması, aralarındaki bağlantıların yanlış kurulması ve dilbilgisi kurallarına uygun olarak kullanılmaması anlatım bozukluklarına yol açar. Kuşkusuz, anadilini iyi öğrenememek, anadili bilincini kazanamamış olmak anlatım bozukluklarının en önemli nedenidir. Dolayısıyla bir cümlede bulunan anlatım bozukluğunu bulmak ve bu bozukluğun nedenini söyleyebilmek için anlam ve dilbilgisi kurallarının bilinmesi gerekmektedir. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Anlatım Bozukluklarının Nedenleri Bir dilin sözlü ve yazılı olmak üzere iki yönü bulunduğundan anlatım bozuklukları nedenlerini de buna göre değerlendirmek gerekir. Kişi amacını söz veya yazıyla anlatmak için önce düşüncelerini belirler, düzenler, sözcükleri seçer, sıraya koyar; cümleler kurar. Bu düzen konuşurken çoğu kez kendiliğinden işler. Yazarken uzun uzun düşünme, uygun sözü ve biçimi bulma, araştırma olanağı vardır. Yine de çoğu kez duyguları, düşünceleri daha etkili anlatabilmek için gereksiz tekrarlar, yersiz sözcükler, bozuk cümleler anlatımı doldurur. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Anlatım bozuklukları yapay ve esnek bir sınıflandırmaya sahiptir. Bu sebeple, konunun birçok kaynakta benzer veya farklı birçok sınıflandırmayla ele alındığını görmek mümkündür. Bir ifadedeki bozukluk, aşağıda maddeler hâlinde verdiğimiz bozuklukların birkaçını örnekleyebilir. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Anlatım Bozuklukları Türleri 7 Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi ANLAMA BAĞLI ANLATIM BOZUKLUKLARI Dil bilgisi yanlışları dışında kalan dil yanlışları, anlamla ilgili anlatım bozukluklardır. Kelimenin anlam çağrışımlarının bilinmemesi, sözcüklerin anlamına uygun kullanılmaması, aynı anlamlı sözcüklerin bir arada kullanılması, anlamı aynı cümledeki başka bir sözcükte bulunan sözcüğün gereksiz olarak kullanılması, çelişen ifadelerin bir arada kullanılması, düşüncenin yanlış sıralanması, düşünme ve mantık hataları, deyim ve atasözü yanlışları anlamla ilgili yanlışlıklardandır. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Gereksiz Sözcük Kullanımı Bir cümlede anlamca biri diğerini içeren sözcüklerin birlikte kullanılması, anlatım bozukluğuna yol açar. Örnek: Kulağıma eğilerek alçak sesle bir şeyler fısıldadı. Cümlede fısıldamak zaten alçak sesle yapılan bir eylem olduğundan alçak ses ifadesine gerek yoktur. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Örnek Örnek: Bu yol yaya yürümekle bitecek gibi değil. Yürümek “yayan gitmek, yayan gezmek” demek. Bu cümlede yaya ifadesini kullanmak gereksiz sözcük kullanımından kaynaklı anlatım bozukluğu yapmıştır. Örnek: Onlar da beş yıldır karşılıklı mektuplaşıyorlar. Bu cümlede, mektuplaşmak ifadesi zaten karşılıklı yapılma anlamını taşımaktadır. Bu sebeple karşılıklı ifadesini tekrar kullanmak gereksiz sözcük kullanımından kaynaklı anlatım bozukluğuna neden olmaktadır. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Eş Anlamlı Sözcüklerin Bir Arada Kullanımı Bu tür anlatım bozuklukları genellikle, aynı sözcüğün Türkçesinin yabancı dillerden gelen karşılığıyla aynı cümle içinde kullanılmasıyla oluşur. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Örnek Örnek: Birbirimizin fikir ve görüşlerine saygı duymalıyız. Bu cümlede, “fikir” ve “görüş” sözcükleri aynı anlama geldiğinden, gereksiz sözcük kullanımından kaynaklanan bir anlatım bozukluğu yapılmıştır. 12 Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Örnek Örnek: Ben merhameti de acımayı da dedemden öğrendim. Bu cümlede, “merhamet” ve “acıma” sözcükleri aynı anlama geldiğinden, gereksiz sözcük kullanımından kaynaklanan bir anlatım bozukluğu yapılmıştır. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Yanlış Anlamda Sözcük Kullanımı Anlam veya yazım bakımından birbirine yakın olan sözcüklerin, birbirlerinin yerine kullanılmasından kaynaklanır. Bu tür anlatım bozukluklarını fark edebilmek için sözcüklerin anlamlarına ve kullanım alanlarına dikkat etmek gerekir. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Örnek Örnek: Sayın seyirciler, bültenimizi çok üzgün bir haberle noktalıyoruz. Bu cümlede, “üzgün” sözcüğü yanlış anlamda kullanılmıştır. Çünkü “üzgün”, “üzülmüş, üzüntü duymuş” demektir ve insan için kullanılır; dolayısıyla cümledeki “üzgün” sözcüğü “haber” sözcüğünün sıfatı olarak kullanılamaz. Bu cümlede anlatılmak istenen “haber”in “üzüntü verdiği, acıklı olduğu”dur. Bu nedenle “üzgün” sözcüğü yerine “üzücü” sözcüğü getirilmelidir. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Örnek Örnek: Yeni kaydolan öğrencilerin bu kadar çekimser davranması normaldir. Bu cümlede, “çekimser” sözcüğü yanlış anlamda kullanılmıştır. Çünkü “çekimser”, “kararsız, taraf olmayan” demektir; dolayısıyla cümlenin anlamına uygun değildir. Bu cümlede anlatılmak istenen öğrencilerin utangaç davranmasıdır. Bu nedenle “çekimser” sözcüğü yerine “çekingen” sözcüğü getirilmelidir. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Örnek Not: Atasözleri ve deyimler, kalıplaşmış sözler olduğu için, eşanlamlılarıyla bile olsa bunlardaki sözcüklerin değiştirilmesi ve atasözleri ile deyimlerin, anlamına uygun olmayan yerlerde kullanılması anlatım bozukluğuna yol açar. Örnek: Besle kargayı, çıkarsın gözünü. Bu atasözünde “oysun” sözcüğü yerine “çıkarsın” sözcüğünün kullanılması anlatım bozukluğuna yol açmıştır. 17 Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Yanlış Yerde Sözcük Kullanımı (Sözdizimi Yanlışlığı) Bu anlatım bozukluğu, genellikle, zarf olarak kullanılması gereken sözcüklerin sıfat olarak; sıfat olarak kullanılması gereken sözcüklerin zarf olarak kullanılması durumunda ortaya çıkar. 18 Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Örnek Örnek: Mağazamızdan aldığınız eşyalar, aynı günde ücretsiz adresinize getirilir. Bu cümlede, “ücretsiz” sözcüğü yanlış yerde kullanılmıştır. Çünkü cümlede anlatılmak istenen “adresin ücretsiz olduğu” değil; “getirilme işinin ücretsiz yapıldığıdır. Bu nedenle “ücretsiz” sözcüğü “getirilir” sözcüğünün önüne getirilerek cümle, “Mağazamızdan aldığınız eşyalar, aynı günde adresinize ücretsiz getirilir.” şeklinde düzeltilmelidir. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Örnek Örnek: İhtiyar, çok güneşte kaldığından hastalanmış. Bu cümlede, “çok” sözcüğü yanlış yerde kullanılmıştır. Çünkü cümlede anlatılmak istenen “çok güneş” değil; “güneşte çok kalmak” tır. Bu nedenle “çok” sözcüğü “kaldığından” sözcüğünün önüne getirilerek cümle, “İhtiyar, güneşte çok kaldığından hastalanmış.” şeklinde düzeltilmelidir. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Örnek Not: Günlük yaşamda, “İlk” ve “her” sözcüklerinin yanlış yerde kullanımından kaynaklanan birçok anlatım bozukluğu yapılmaktadır. Aşağıdaki cümlelerin birincisinde, sözcüğün yanlış yerde kullanımı; ikincisinde, doğru yerde kullanımı gösterilmiştir; •Uyandığımda ilk aklıma sen geliyorsun. •Uyandığımda aklıma ilk sen geliyorsun. •Her yolda kalan insana yardım etmeliyiz. •Yolda kalan her insana yardım etmeliyiz. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Anlamca Çelişen Sözcüklerin Bir Arada Kullanımı Bir cümlede, anlam bakımından birbiriyle ters düşen sözcüklerin veya sözlerin bir arada kullanılmasından kaynaklanan anlatım bozukluklarıdır. Genellikle, kesinlik anlamı içeren bir sözcükle olasılık anlamı içeren bir sözcüğün aynı cümlede kullanılmasıyla ortaya çıkar. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Örnek Örnek: Annemler, son vapuru da kaçırmış, eminim bu akşam buraya gelemezler galiba. Bu cümlede, “eminim” sözcüğü kesinlik; “galiba” sözcüğü olasılık anlamı taşıdığından, bu sözcükler anlamca çelişmektedir. Dolayısıyla anlamca çelişen bu sözcüklerin aynı cümle içinde kullanılması anlatım bozukluğuna yol açmıştır. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Örnek Örnek: “Hava çok soğuk, mutlaka sizler de üşüyor olmalısınız.” Bu cümlede “mutlaka” kesinlik, “olmalısınız” sözcüğü olasılık anlamı taşıdığından, bu sözcükler anlamca çelişmektedir. Bu cümledeki anlatım bozukluğu, cümleye “Hava çok soğuk, sizler de üşüyor olmalısınız.” şeklinde olasılık anlamı yüklenerek ya da “Hava çok soğuk, mutlaka sizler de üşüyorsunuz.” şeklinde kesinlik anlamı yüklenerek giderilebilir. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Sıralama ve Mantık Yanlışlığı Cümlenin kuruluşunda, düşünce ve mantık sıralamasına uyulmaması anlatım bozukluğuna neden olur. Cümlede, dile getirilen durum veya olayların önem sırasına göre söylenmemesinden ya da mantık bakımından tutarsızlık bulunmasından kaynaklanan anlatım bozukluklarıdır. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Örnek Örnek: “Ahmet yürüyemiyor hatta koşamıyor bile.” “koşmak”, “yürümekten” ten daha zor ve daha sonra gerçekleşebilecek bir eylemdir. Oysa bu cümleden, bunun tam tersi anlaşılmaktadır. Cümle, “yürüyemiyor” sözcüğüyle “koşamıyor” sözcüğünün yerleri değiştirilerek düzeltilebilir. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Örnek Örnek: İki ay sonra düzenleyeceğimiz etkinlikleri, üyelerimize anımsatmak için dün akşam bir toplantı yaptık. Bu cümlede, “anımsatmak” sözcüğü mantık yanlışlığına yol açmıştır. Çünkü “anımsatmak” sözcüğü, geçmişte gerçekleşmiş durum veya olaylar için kullanılır. Yani daha gerçekleşmemiş bir durum veya olay için “anımsatmak” sözcüğünün kullanılması, mantık bakımından doğru değildir. Dolayısıyla bu cümledeki anlatım bozukluğu “İki ay sonra düzenleyeceğimiz etkinlikleri, üyelerimize açıklamak için dün akşam bir toplantı yaptık.” şeklinde giderilebilir. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Anlam Belirsizliği (Karışıklığı) Tamlayanı ikinci tekil (senin) veya üçüncü tekil (onun) kişi adılı olan tamlamalarda tamlayan düştüğünde; tamlananın ikinci tekil kişiye mi, yoksa üçüncü tekil kişiye mi ait olduğunun anlaşılmamasından ya da bir cümlenin yapısından dolayı iki anlama gelecek şekilde, oluşturulmasından kaynaklanır. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Örnek Örnek: Buralara kadar gelip de bize uğramadan döndüğünü duyunca kulaklarıma inanamamıştım. Bu cümlede, “döndüğünü” sözcüğünün tamlayanı düştüğü için cümle hem “Senin, buralara kadar gelip de bize uğramadan döndüğünü duyunca kulaklarıma inanamamıştım.” hem de “Onun, buralara kadar gelip de bize uğramadan döndüğünü duyunca kulaklarıma inanamamıştım.” şeklinde iki türlü anlaşılabilmektedir. Bu durum, cümlede anlam belirsizliğine yol açmaktadır. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Örnek Cümledeki anlam belirsizliği noktalama işaretleriyle de ilgili olabilir. Adlaşmış sıfatlardan ve işaret zamirlerinden sonra isim varsa bu sözcüklerin arasında virgül (,) kullanılmalıdır. Aksi halde bir anlam belirsizliği ortaya çıkar. Müdür, yardımcısına bir şeyler söyledi. Hasta, kadının kulağına bir şeyler söyledi. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Bir cümlenin, iki anlamı da çağrıştırmasından kaynaklanan belirsizlik anlatım bozukluğuna neden olur. “Adam,politikayla karısından çok ilgileniyor.”cümlesinden iki anlam çıkarılabilir: Adamın politikaya ilgisi karısına olan ilgisinden daha fazla, Adam da karısı da politikayla ilgileniyor ancak adam daha ilgili . Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi YAPISAL ANLATIM BOZUKLUKLARI Bu tür bozukluklar, cümlelerde, dilbilgisi kurallarına uymamaktan kaynaklanır. Bu bozukluklar genellikle; cümle öğeleri, cümle çeşitleri, eylem çatısı, tamlamalar ve ekler konusunu ilgilendirdiğinden, bu soruları çözebilmek için özellikle bu konular çok iyi bilinmelidir. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Yüklem, Ekeylem ve Eylemsi Eksikliği Sıralı, bağlı ve bileşik cümlelerde, farklı yüklemlere bağlanması gereken öğelerin; aynı yükleme, ekeyleme, eylemsiye bağlanmasından kaynaklanan anlatım bozukluklarıdır. Yüklem yanlışları genel olarak iki çeşittir. Cümlede ya bir eylem (fiil) ya da yardımcı eylem eksikliği bulunur. Bazen de birbirine bağlı cümlelerin yüklemleri arasında uyumsuzluk görülmektedir. Bu uyumsuzluk çoğunlukla etken-edilgen, tek kişi-çok kişi veya zaman uyumsuzluğu hâlindedir. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi a) Temel Cümlenin Yüklem Eksikliği Kahvaltıda peynir,ekmek ve çay içtik. Kahvaltıda peynir,ekmek yedik ve çay içtik. Roman okumayı çok, ders çalışmayı hiç sevmiyor. Roman okumayı çok seviyor ders çalışmayı hiç sevmiyor. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi b)Eylemsi Eksikliği Örnek: Yarınki sınavdan sonra kimin çalışkan, kimin çalışkan olmadığı ortaya çıkacak. Bu cümlede, iki ayrı yargının, (kimin çalışkan, kimin çalışkan) aynı eylemsiye (olmadığı) bağlanması anlatım bozukluğuna yol açmıştır. Dolayısıyla birinci yargıya (kimin çalışkan) uygun olan eylemsi (olduğu) getirilerek cümle, “Yarınki sınavdan sonra kimin çalışkan olduğu, kimin çalışkan olmadığı ortaya çıkacak.” şeklinde düzeltilmelidir. 35 Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Örnek: Müdür kantinde kabuklu yemiş ve sigara içmeyi yasakladı. Müdür kantinde kabuklu yemiş [yemeyi] ve sigara içmeyi yasakladı. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi c)Yüklemin Zaman Bakımından Yanlış Kullanılması Sabahları erken kalkar, parkta koşuyordu. Sabahları erken kalkıyor, parkta koşuyordu. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Özne Eksikliği Özne – Yüklem Uyuşmazlığı Özne, cümledeki yükleme veya yüklemlere uyum sağlamazsa anlatım bozukluğu söz konusu olur. Sıralı- bağlı cümlelerde görülür. İki ayrı yüklemin ayrı öznesi bulunması gerekirken ortak olmayan öznenin ortakmış gibi kullanılması, bir özne ile yetinilmesi anlatım bozukluğuna yol açar. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Örnek Örnek: “Bu toplantıda, herkesin görüşü alınmalı ve rahatlıkla konuşabilmeli.” Bu cümlede, alınmalı” yükleminin öznesi, “herkesin görüşü” sözüdür. Cümlenin ikinci yüklemi olan “konuşabilmeli” yükleminin öznesinin söylenmemesi “herkesin görüşü” sözünün, ikinci yüklemin de öznesi gibi anlaşılmasına yol açmıştır. Bu yüzden ikinci yükleme “herkes” öznesi getirilmelidir. Yani cümle, “Bu toplantıda, herkesin görüşü alınmalı ve herkes rahatlıkla konuşabilmeli.” şeklinde düzeltilmelidir. 39 Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Kişi Bakımından Uyum Bir cümlede; öznenin, farklı kişilerden oluşmasına göre, yüklemin hangi kişi ekini alması gerektiği belli kurallara bağlanmıştır. Bu kurallara uyulmadığında özne-yüklem uyuşmazlığı ortaya çıkar. Bu kuralları şöyle sıralayabiliriz: Özne grubunda; birinci kişinin (ben-biz) yanında, ikinci (sen-siz) veya üçüncü kişi (o-onlar) varsa yüklem, “birinci çoğul kişi (biz)” olur. Burayı sen ve ben, akşama kadar temizleriz. (doğru) Burayı sen ve ben, akşama kadar temizlerim. (yanlış) Ben ve annem, teyzeme uğrayacağız. (doğru) Ben ve annem, teyzeme uğrayacak. (yanlış) Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Özne grubunda ikinci kişinin (sen-siz) yanında, üçüncü kişi (o-onlar) varsa yüklem, “ikinci çoğul kişi (siz)” olur. Arzu ve sen bu sabah otobüs durağındaydın.(yanlış) Arzu ve sen bu sabah otobüs durağındaydınız.( doğru) Çocuklar ve sen, sinemaya gidersin. (yanlış) Çocuklar ve sen, sinemaya gidersiniz. (doğru) Özne grubunda birden çok üçüncü kişi (o-onlar) varsa yüklem, “üçüncü tekil (o) veya üçüncü çoğul kişi (onlar)” olur. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Tekillik – Çoğulluk Bakımından Bir cümlede; öznenin, tekil veya çoğul olmasına göre, yüklemin de tekil ya da çoğul olması belli kurallara bağlanmıştır. Bu kurallara uyulmadığında özne-yüklem uyuşmazlığı ortaya çıkar. Bu kuralları şöyle sıralayabiliriz: Öznenin tekil olduğu cümlelerde, yüklem tekil olur. Çocuk, annesine doğru koşuyor. Güneş, tepelerin ardından yükseldi. Kedi, sobanın yanında yumakla oynuyor. Öznenin insandan oluştuğu ve çoğul olduğu cümlelerde, yüklem hem tekil hem de çoğul olabilir. Yolcular, durakta otobüs bekliyor. (doğru) Yolcular, durakta otobüs bekliyorlar. (doğru) Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Öznenin insan dışında bir varlıktan oluştuğu ve çoğul olduğu cümlelerde, yüklem tekil olur. Doğrular da yanıltıcı olabilirler.(yanlış) Doğrular da yanıltıcı olabilir.(doğru) Çokluk anlamı taşıyan sayı sıfatları, belgisiz sıfatlar ve zamirler özne görevindeyse yüklem tekil olur. Yüzlerce kişi konsere katıldılar. (yanlış) Yüzlerce kişi konsere katıldı. (doğru) Herkes, salonda seni bekliyorlar. (yanlış) Herkes, salonda seni bekliyor. (doğru) Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Olumluluk – Olumsuzluk Bakımından Bu tür anlatım bozuklukları biri olumlu biri olumsuz yargı bildiren cümlelerde öznenin olumlu olduğu cümlede olumsuz yüklem, olumsuz olduğu cümlede olumlu yüklem kullanılmasından kaynaklanır. Türkçede ”herkes, hepimiz, hepsi…” gibi belgisiz zamirler olumlu yüklemlerin, “kimse, hiçbiri, hiç kimse…” ise olumsuz yüklemlerin öznesi olur. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Örnek: Örnek: Sınıfta herkes konuşuyor; bir türlü susmuyor. Bu cümlede, “konuşuyor” yükleminin öznesi “herkes” sözcüğüdür. Ancak “susmuyor” yükleminin öznesi söylenmemiştir, bu nedenle birinci yüklemin öznesi “herkes”, ikinci yüklemin ortak öznesi kabul edilir. Fakat ikinci yüklem (susmuyor) olumsuz olduğu için, birinci yüklemin öznesi “herkesle” uyuşmamıştır. Dolayısıyla bu yükleme olumsuz bir özne getirilmelidir. Yani cümle, “Sınıfta herkes konuşuyor; hiç kimse bir türlü susmuyor.” şeklinde düzeltilebilir. 45 Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Nesne Eksikliği Yüklemi geçişli fiil olan cümlelerde nesne bulunmalıdır; bulunmazsa anlatım bozukluğu olur. Genellikle bağımlı sıralı cümlelerde karşımıza çıkar. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Örnek Örnek: Kitaplarına gözü gibi bakar, kimseye vermezdi. Bu cümlede, “vermezdi” eylemi geçişli bir eylem olduğu halde, nesnesinin olmaması anlatım bozukluğuna yol açmıştır. Yani I. cümlecikteki “kitaplar” sözcüğü “vermezdi” eyleminin nesnesi olarak söylenmesi gerekirken söylenmemiştir. Dolayısıyla cümle, “Kitaplarına gözü gibi bakar, kitaplarını kimseye vermezdi.” şeklinde düzeltilmelidir. 47 Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Örnek: Arkadaşlarıma inanıyorum, her konuda destekliyorum. Arkadaşlarıma inanıyorum onları her konuda destekliyorum. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Tümleç Eksikliği Dolaylı tümleç eksikliği: Sıralı veya bağlı cümlelerde birinci cümledeki dolaylı tümlecin ikinci cümlenin yüklemine uymaması ya da birinci cümledeki özne, nesne veya tamlamanın ikinci cümlenin dolaylı tümleci gibi düşünülmesinden kaynaklanır. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Örnek Örnek: Çevresindeki insanları çok sever, hep yardımcı olurdu. Bu cümlede, “sever” yükleminin nesnesi olan “Çevresindeki insanları” sözündeki “insanlar” sözcüğü “yardımcı olurdu” yükleminin dolaylı tümleci olarak söylenmesi gerektiği halde söylenmemiştir. Bu durum dolaylı tümleç eksikliğine yol açmıştır. Dolayısıyla bu cümle, “yardımcı olurdu” yüklemine “onlara” ya da “çevresindeki insanlara” dolaylı tümleci getirilerek: “Çevresindeki insanları çok sever, onlara hep yardımcı olurdu.” şeklinde düzeltilmelidir. 50 Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Zarf tümleci eksikliği Her cümlede zarf tümleci olmayabilir ancak bazı cümlelerde zarf tümlecinin kullanılmaması anlamda kapalılığa yol açacağından anlatım bozukluğuna neden olur. Yine bağımlı sıralı cümlelerde zarf tümleci yüklemlerin tümü için uygun değilse anlatım bozukluğu ortaya çıkar. Örnek: Hiçbir zaman canını sıkmaz, neşeli görünürdü. Hiçbir zaman canını sıkmaz her zaman neşeli görünürdü. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Edat Tümleci Eksikliği Bağımlı sıralı cümlelerde bütün cümleler için geçerli olmayan edat tümleci anlatımı bozar. Örnek: Kızlarına çok düşkündü, her zaman yakından ilgilenirdi. Kızlarına çok düşkündü, her zaman onlarla yakından ilgilenirdi. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Tamlama Yanlışlığı Tamlama yanlışları hem isim hem de sıfat tamlamalarında görülür. Tamlayan–tamlanan uyuşmazlığı: İsimlerle sıfatlar aynı tamlanana bağlandığında ortaya çıkar. Bu durumda tamlanan tamlayanlardan birine uymaz. Örnek: Askeri ve fen liseleri sınavı yapıldı. Askeri liseler ve fen liseleri sınavı yapıldı. Şehrimizde çeşitli kültürel ve sanatsal etkinlikleri düzenlendi. Şehrimizde çeşitli kültürel etkinlikler ve sanat etkinlikleri düzenlendi. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Tamlayan eksikliği Bileşik cümlelerde tamlayanın ya da tamlayan ekinin verilmemesi anlatımı bozar. Belirtili isim tamlamasında tamlayan ekinin(-ın, -in, -un, -ün)kullanılmaması anlatım bozukluğuna yol açar. Örnek: Eldeki veriler bütün yönleriyle analiz edilmesi gerekir. Bu cümle bu şekilde anlamsızdır. Cümleyi düzeltmek için “veri ” sözcüğüne (-in) tamlayan eki getirilmelidir. Yani cümle, “ Eldeki verilerin bütün yönleriyle analiz edilmesi gerekir.” şeklinde olmalıdır. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Tamlayan ekinin gereksiz kullanılması da anlatım bozukluğuna yol açar. Evin, yıkılan bölümü onarıldıktan sonra boyandı. Bu cümlede ”ev” sözcüğüne tamlayan eki getirmek anlatımı bozmuştur. Çünkü tamlayan ekinin kullanılması, sözde öznenin belirsizleşmesine neden olmuştur. Bu cümleye sözde özne eklemek ise gereksiz sözcük kullanımına neden olur.(Evin yıkılan bölümü onarıldıktan sonra ev boyandı.) Bunun yerine tamlayan ekinin kaldırılması anlatımın düzelmesini sağlar. (Ev, yıkılan bölümü onarıldıktan sonra boyandı.) 55 Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Tamlanan eksikliği Örnek: Bu işe ne senin ne de benim gücüm yeter. Bu işe ne senin gücün yeter ne de benim gücüm yeter. Benim ve onun fikrini beğenmeyebilirsiniz. Benim fikrimi ve onun fikrini beğenmeyebilirsiniz. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Sıfat tamlaması yanlışları: Bir sıfat bağlandığı bütün isimler için geçerli olmazsa anlatım bozulur. Örnek: Bu bölgede yüksek dağlar, tepeler, göller vardır.(yüksek göller olmaz) Bahçemizde kıpkırmızı güller ve papatyalar açmıştı.(kıpkırmızı papatyalar olmaz) Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Örnek Örnek: Toplumu oluşturan bireylerin sanat ve kültürel yönden gelişmesinde sanatçının yadsınamaz bir yeri vardır. Bu cümlede, “sanat” ve “kültürel” tamlayanları “yönden” tamlananına bağlanmıştır, “sanat” sözcüğü ad, “kültürel” sözcüğü sıfat olduğundan, bu sözcüklerin aynı tamlanana bağlanması anlatım bozukluğuna yol açmıştır. Dolayısıyla “sanat” sözcüğünün “yönünden” tamlananına bağlanması gerekmektedir. Cümle, “Toplumu oluşturan bireylerin sanat yönünden ve kültürel yönden gelişmesinde sanatçının yadsınamaz bir yeri vardır.” şeklinde düzeltilmelidir. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Ek Yanlışlığı Kimi zaman eklerin kullanılmaması veya gereksiz kullanılması anlatım bozukluğuna neden olur. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi a- Çokluk ekinin kimi belgisiz sözcüklerle kullanılması anlatım bozukluğuna yol açar. Çünkü çokluk anlamı zaten belgisiz sözcüklerle sağlanmaktadır. Örnek: Bu yollar pek çok kimseler için aşılması mümkün olmayan engellerdi.(Bu cümledeki “ler” eki kaldırıldığında anlatım bozukluğu giderilmiş olur.) Birçok çocuklar vardı okulun bahçesinde. Dikkat: “1980’li yıllar” doğru bir kullanımdır; ancak “1985’li yıllar” demek anlatım bozukluğuna yol açar. Çünkü yıl adlarına gelen “-lar, -ler” eki “onluk” bildirir. 60 Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi b- “ile” edatının kullanılmaması anlatım bozukluğuna yol açar. Örnek: Öğrencilerin başarısına ilgilenmek gerekir. Bu cümlede ile edatı yerine başka bir ekin kullanılması anlatım bozukluğuna yol açmıştır. Bu cümle “Öğrencilerin başarısıyla ilgilenmek gerekir.” şeklinde düzeltilmelidir. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi c- Hal eklerinin kullanılmaması anlatım bozukluğuna yol açar. Örnek: Fuzulini’nin bu şiiri, vefasız sevgililerin elinden çeken âşıkların sesini buluruz. Bulunma durum ekinin kullanılmaması anlatım bozukluğuna yol açmıştır. Bu cümle “Fuzuli’nin bu şiirinde, vefasız sevgililerin elinden çeken âşıkların sesini buluruz.” şeklinde düzeltilir. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi d- “-ki” ekinin gereksiz kullanılması anlatımı bozar. Örnek: Ünlü sanatçının bize son bestesindeki duyduğumuz heyecanı aratmayacak bir beste yapmasını bekliyoruz. Bu cümlede “ki” ekinin kullanılması anlatım bozukluğuna yol açmıştır. Bu durumda “ki” ekini kaldırmak anlamlı olacaktır: Cümleyi” Ünlü sanatçının bize son bestesinde duyduğumuz heyecanı aratmayacak bir beste yapmasını bekliyoruz.” Şeklinde düzeltebiliriz. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi e- Aynı kişi ve zaman eklerinin tekrarlanması anlatım bozukluğuna yol açar. Örnek: Konser alanı kalabalıktı ve havasızdı. Bu cümlede zaman ekinin tekrarı anlatım bozukluğuna yol açmıştır. Bu cümle “Konser alanı kalabalık ve havasızdı” şeklinde düzeltilebilir. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi f- Sözcüğün yapısındaki yanlışlık Örnek Bizi en çok sevindiren onun bu sınavı kazandığıdır. (Yanlış) Bizi en çok sevindiren onun bu sınavı kazanmasıdır.(Doğru) Mehmet Efendi on beş yıldır bakkalcılık yapıyor. (Yanlış) Mehmet Efendi on beş yıldır bakkallık yapıyor. (Doğru) Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Çatı Uyuşmazlığı Aynı cümlede etken, edilgen fiillerin kullanılması anlatım bozukluğuna yol açabilir. Bileşik cümlelerde temel cümlenin yükleminin etken olup yan cümlecikteki eylemsinin etken olmamasından ya da temel cümlenin yükleminin edilgen olup yan cümlecikteki eylemsinin edilgen olmamasından kaynaklanan anlatım bozukluğudur. Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Örnek Örnek: Sertifikanızı müdür beye imzalatılıp, ilgili kuruma vermelisiniz. Cümlesinde yan cümlenin yüklemi “imzalatılıp” eylemi edilgen, yüklem olan “vermelisiniz” eylemi ise etken çatılıdır. İşi yapan belli olduğuna göre cümlede edilgen fiil olmamalıdır. O halde yan cümlenin yüklemi olan “imzalatılıp” fiili etken yapılmalıdır. Cümle; “Sertifikanızı müdür beye imzalatıp, ilgili kuruma vermelisiniz.“ şeklinde olmalıdır. 67 Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi Aşağıdaki cümlelerde, çatı uyuşmazlığından kaynaklanan anlatım bozuklukları yer almaktadır. İkinci cümlelerde bu bozuklukların nasıl giderileceği gösterilmiştir. Derslerinize düzenli bir şekilde çalışılıp istediğiniz üniversiteyi kazanabilirsiniz. Derslerinize düzenli bir şekilde çalışıp istediğiniz üniversiteyi kazanabilirsiniz. Yol kenarlarına atılan çöpler görevlilerce toplandıktan sonra kamyona doldurulup çöplüğe döktüler. Yol kenarlarına atılan çöpler görevlilerce toplandıktan sonra kamyona doldurulup çöplüğe döküldü. Birçok önlem aldıysak da bazı bölgelerimizde erozyonun önüne bir türlü geçilemedi. Birçok önlem alındıysa da bazı bölgelerimizde erozyonun önüne bir türlü geçilemedi Adnan Menderes Üniversitesi Uzaktan Eğitim Merkezi