9. Sınıflar Siyer-i Nebi dersi 1. Sınav Çalışma notları Peygamberimizden önce Mekke’de durum Sosyal durum: Mekke halkı Hürler Mevali Ve köleler şeklinde toplumsal sınıflardan oluşurdu, Kabileler arası rekabet halindeydiler. Sık sık kabileler arası savaşlar olur, Bu savaşlar Haram aylarda(Zilkade, Zilhicce, Muharrem, Recep) olursa buna Ficar savaşları denirdi. Kültürel durum: Büyük çoğunluğu okur-yazar olmamakla birlikte (Çok az kişi ticaret için yazma biliyordu) edebi konuşmalara, Özelliklede şiire büyük önem verirler, her yıl panayırlarda şiir yarışmaları yapılır 1. gelen şiir Kâbe’nin duvarına asılırdı. Ayrıca Tarih ve Soy bilgisine önem veriliyordu, İnanç olarak Putperest idiler. Evreni yaratan ve yöneten Allahın varlığına inanıyorlar, fakat putları ona ortak koşuyorlardı. Ahirete de inanmıyorlardı. (Ancak heykeltıraşlık yoktu, Heykelleri çevre ülkelerden getiriyorlardı) Mekke’de çok az sayıda Hanif (Hz. İbrahim’den gelen tek Allah inancı)inancına sahip kişiler (Ebubekr, Varaka gibi) vardı. Peygamberimiz de İslam’dan önce bu inanışa mensuptu. Ekonomik Durum: en önemli gelirleri Kâbe’yi ziyarete gelenlerin yaptığı alış-verişlerdi. Ayrıca çevre ülkelere (Kervanlarla) yaptıkları ticaret de önemli gelir kaynağı idi. Bunun dışında Mekke dışındaki köylerde hayvancılık ve azda olsa tarım(hurma ve bağcılık) söz konusudur Siyasi Durum: Mekke tipik bir Şehir devleti idi. Kabile temsilcilerinden oluşan Darunnedve denilen meclisleri vardı, Aralarından birini başkan seçerlerdi. Ayrıca çeşitli ihtiyaçlara göre bakanlıklara benzer kurumlar oluşturmuşlardı. Örneğin; Sikaye: Kabe’yi ziyarette gelenlerin su ihtiyacını karşılama, Zemzem kuyusunun bakımı. Rifade: Kabe’yi ziyarette gelenlerin ağırlama barındırma ve yardım. Liva: Savaş zamanında asker toplama ve Sancak taşıma. Sefare: Kişi ve kabileler arası sorunları çözme, Hakem olma, Yargılama. Hazine-i Emval: Savaş için hazırlanan silah mal ve aletlerin muhafazası. Peygamberimizin Doğumu ve Çocukluğu Peygamberimiz 20 Nisan 571 (12 Rebiulevvel Pazartesi) günü Mekke’de doğdu. Soyu Kureyş kabilesinin Haşim oğlu kolundandı. Babası Abdullah doğmadan önce vefat etmişti. En küçük oğlundan olan torununa dedesi Abdulmuttalip sahip çıktı .Ona çok övülen anlamına gelen Muhammed adını verdi. Geleneklere uygun olarak onu süt enesi Halime’ye verdiler. 4 yaşına kadar Sütannesi ve Süt kız kardeşi (Şeyma) ile yaşadı. 6 yaşında Medine yakınında Ebva köyünde annesi Amine’yi kaybetti. 8 yaşında iken de dedesi Abdulmuttalip vefat etti. Bakımını amcası Ebutalip üstlendi. Amcası Ebutalip Onu yanından ayırmıyordu. (Hatta Ficar savaşlarında amcasına yardım etmişti) Yaptığı ticaret yolculuklarında onu da götürüyordu. 12 yaşlarında iken Şam yönüne yaptıkları ticaret yolculuğunda Busra denilen yerde Rahip Bahira onun ileride peygamber olacağını anlamış ve amcasına, Onu şama götürmemesini, Yahudilerin ona kötülük yapabileceğini söylemiş, Amcası da bu tavsiyeye uymuştu. Peygamberimizin gençliği ve Evliliği Peygamberimiz gençliğinde doğruluğu ve dürüstlüğüyle meşhur olmuş, bu nedenle ona Muhammedül Emin lakabı uygun görülmüştü. Kâbe’nin onarımı esnasında Hacerül Esved’in yerine konması aşamasında bulduğu dâhiyane çözümle çıkabilecek kabileler arası çatışmayı önlemiş, Bu Kâbe hakemliği sayesinde güvenilirliği daha da pekişmişti. Ayrıca ticari seferlere katılmayı sürdürüyordu. Bu arada O mazlumlara yardım amacıyla kurulan Hilful fudul (erdemliler topluluğu) cemiyetine üye olmuştu. Peygamberimiz Mekkenin soylu, Zengin kadınlarından Hz. Hatice’nin ticaret kervanlarının idaresini üstlenmiş bu işte gösterdiği başarı ve dürüstlük onun dikkatini çekmişti. Hz. Hatice (40 Yaşında)den gelen evlilik teklifini Peygamberimiz kabul etmiş, 25 yaşında onunla evlenmiştir. Peygamberimizin; Kasım (ki bu ilk erkek çocuğundan dolayı Ebukasım lakabı almıştır) Abdullah (diğer adları; Tahir ve Tayyiptir) İbrahim adında erkek çocukları olmuş, fakat bebek iken ölmüşlerdir. Peygamberimizin; Zeynep, Rukiye, Ümmügülsüm. Fatıma adlı kızları vardı. Bunlardan Fatıma kendisinden sonra vefat etmiştir. Peygamberimiz amcası Ebutalibin oğlu Hz. Ali ile kızı Fatımayı evlendirmiş, bu evlilikten Hasan, Hüseyin, Zeynep, Ümmügülsüm ve Muhsin (bebekken ölmüş) adlı torunları olmuştur. Peygamberimizin soyu torunları Hasan (ki Hz. Hasandan devam eden soya Şerif denir) ve Hüseyin (ki Hz. Hüseyin’den devam eden soya Seyyid denir) den devam etmektedir. Peygamberimizin Peygamber oluşu ve Tebliğ çalışmaları Peygamberimize 610 yılı Ramazan ayında, Nurdağı Hira mağarasında Alak suresi ilk 5 ayet ilk vahiy olarak inmiş; Müddessir suresi ilk beş ayetinin inmesiyle de Peygamberlik (tebliğ) görevine başlamıştı. Önceleri davetlerini gizlice sürdürüyordu. (Hz. Hatice, Hz.Ali, hz Ebubekir, hz Zeyd b.Harise, Bilal-i Habesi ,hz. Osman, ,Zubeyr b.Avvam hz.Talha b. Ubeydullah,Sad b. Ebi Vakkas, Abdurrahman b. Avf, ) İlk Müslümanlardan olmuşlardı. Darul erkam (Erkamın evi)da toplanıyorlar, ibadetlerini burada yapıyorlardı. Bu arada uzunca bir süre vahy gelişi kesildi (Fetretül vahy). Duha suresiyle birlikte Peygamberimiz açıktan tebliğ çalışmalarına başladı. Yemekli bir davet düzenleyerek islamı anlatmaya başlamıştı ki Amcası Ebu leheb bu çabasını engelledi. Peygamberimiz yılmadı. Mekke halkını Safa tepesi eteklerinde toplayıp onları bir kez daha İslam’a çağırdı. Bu da Ebu leheb tarafından etkisiz bırakıldı. Ancak Peygamberimiz tebliğini sürdürüyor Mekkeliler birer ikişer Müslüman oluyorlardı. Müşrikler ise önceleri alay ve hakaretlerle Müslümanları döndürmeye çalışıyorlardı. Başarılı olamayınca da Darunnedve denilen meclislerinde toplanarak İslam’ın yayılmaması için her türlü baskıyı uygulamaya karar verdiler. Artık Müslümanlar ölümcül işkencelere uğruyor, (hatta İlk kadın İslam şehidi Sümeyye gibi öldürülüyor) Veya abluka altında tutuluyordu. İşkencelere dayanamayan Müslümanlardan bir kısmı peygamberimizin önerisiyle Habeşistan’a hicret etti. Peygamberliğin 10. yılında peygamberimiz eşi Hz. Hatice’yi ve amcası Ebutalibi kaybetti. Bu yıla Hüzün yılı denilir. Aynı yıl peygamberimizin MİRAC mucizesi gerçekleşmiş, Hz. Ebubekir; bu olayı tereddütsüz desteklemesinden dolayı Sıddık lakabı almıştır. Peygamberimiz panayır zamanı davetini sürdürürken Akabe denilen yerde bir gurup Medineli ile karşılaştı. Onlar ilamı kabul ettiler. (1. Akabe biatı) Peygamberimiz onlarla birlikte İslamı öğretmek üzere Musab b. Umeyr’i gönderdi. Bir yıl sonra kalabalık bir gurupla Mekke’ye geldiler. Mekkeli Müslümanları ve Peygamberimizi Yesribe (Medineye) davet ettiler. (2. Akabe biatı) Peygamberimiz Mekkeli Müslümanların Medine’ye hicret etmelerini söyledi. Mekke’den Medine’ye hicret eden Müslümanlara Muhacir; onlara her türlü yardımı yapan Medineli Müslümanlara da Ensar denilir. Peygamberimiz kendisine hicret izni verilince dostu Ebubekir ile beraber hicret etmek üzere hazırlıklara başlamıştı. Sınav tarihi 26 – 30 Kasım haftası