Geleceğin Tıbbı: Homeopati Homeopati, 200 yıl önce kurucusu Dr. Hahnemann’ın da belirttiği gibi hastaya tanı ya da tedavi için hiçbir şekilde “zarar vermeden”, yalnızca hastanın sözel hikayesine başvurularak uygulanan bir şifa yöntemidir. Genellikle daha ileri bir tetkik ya da inceleme gerekmemektedir. Ayrıca şu anda yurtdışından getirilen homeopati ilaçları, önemli bir meblağ tutmamaktadır. Homeopati her türlü fiziksel rahatsızlıkta kullanılabildiği gibi, ciddi kronik hastalıklarda, ruhsal bozukluklarda ve modern tıbbın hastalık kabul etmediği ya da çaresiz kaldığı aklınıza gelebilecek her türlü sorunda başarıyla uygulanmakta ve bu başarısı bilimsel yöntemlerle de kanıtlanabilmektedir. HOMEOPATİ NEDİR? Homeopati özünde bir enerji tedavisidir. 250 yıl kadar önce Hahnemann adlı bir Alman doktor tarafından geliştirilmiş ve ilkeleri belirlenmiştir. Hahnemann, alışılagelmiş tıbbi tedavilerin aksine bir şifa yönteminin hastaya hiçbir zarar vermeden uygulanması ve yan etkilerinin olmaması gerektiğini, tedavinin mümkün olduğunca kısa ve etkili olmasını savunmuştur. Homeopati, yalnızca fiziksel sağlığa değil, duygusal, zihinsel ve ruhsal şifa alanlarına da etkili olduğu için bu özellikleri yerine getirir. Bütün düzeylerde optimal sağlık sağlar. Homeopati, herkesin biricik kendine özgü bir sağlık durumu olduğuna inanır ve doğadaki benzer prensipleri, özel biçimlendirilmiş remediler yoluyla kullanarak en eski tedavi edici yöntemler yardımıyla bedende uyumu ve dengeyi tekrar kurar. Homeopati, homeos (benzer) ve pathos (hastalık) kelimelerinin birleşmesinden oluşmaktadır. Remediler(tedavi için kullanılan karışımlar) sağlam kişilerde oluşturdukları semptom tablosu için hastalıklarda şifa aracı olurlar. Hastalık belirtisi olarak gördüğümüz şeyler aslında hastalıkla savaşan bedenin yarattığı değişikliklerdir. Homeopati, maddelerin enerji verici özelliklerinden faydalanarak vücudun iyileşme ve savunma sistemlerini güçlendirir. Böylece her hasta için, o kişinin kendi bütünlüğüne özgü tek bir şifa verici karışım (remedy) hazırlanır. Homeopatik remediler, tümüyle doğal maddeleri esas alarak hazırlanır (bitkiler, mineraller, organik ürünler) ve bu maddelerin etkisi enerji ile çoğaltılır. Her madde o bireye özgü bir “belirtiler” bütününe etki eder. Bedeni, bir makine gibi parçalara ayırıp tamir edilmesi gereken organları, önce hastalık isimleriyle etiketleyen, daha sonra da değiştiren ya da ilaçlarla baskılayan modern batı tıbbının aksine, her hastaya hak etiği özeni ve saygıyı gösteren, onu “hastalık yolculuğu”ndan yaşama dair daha bilgili, daha bütüncül çıkarmayı hedefleyen homeopati, bu gün Dünya Sağlık Örgütü’nce de tanınan dünyada batı tıbbından sonra en fazla sayıda hastaya ulaşan en yaygın alternatif sağlık sistemidir. UZM.DR. GÜNNUR BAŞAR KİMDİR ? 1963 İzmir doğumlu. 1987’de Ege Tıp fakültesinden mezun oldu. 1992’de Aile Hekimliği İhtisasını tamamlayıp Almanya’nın Köln şehrinde Genetik alanında doktora yaptı. Türkiye’de ve yurtdışında çeşitli hastanelerde doktor olarak çalıştı. İlaç sanayiinde araştırmacı ve yönetici olarak çalıştı. 1997’de psikoterapi eğitimine başladı. Psikodrama, sanat terapisi, aile dizimi terapisi (sistemik fenomenolojik yaklaşım) eğitimleri aldı. Yaklaşık 10 yıldır yurt dışında alternatif tıp ve enerji tedavileri konusunda çeşitli eğitimler aldı. Şu anda kronik tıbbi hastalığı olanlarla gönüllü terapi destek grupları yürütüyor, Kültür Üniversitesi Psikoloji bölümünde ders veriyor ve homeopati ve sağlık danışmanlığı ile uğraşıyor. Akademik kökenli bir “şifacı” olarak çalışıyor. Evli ve bir kızı var.