LAÇ ve K MYASAL MADDELERLE OLU AN HASARLAR De i!ik yollarla al%nan ve zedelenme olu!turabilen, kimyasal ve biyolojik ajanlar çok fazlad%r. Bunlar%n bir k%sm%na ve hücrelerdeki etkilerine hücre zedelenmesi bahsinde k%saca de inilmi!tir. Burada detayl% ve daha spesifik olarak kimyasallar ve tedavi amac%yla kullan%lan maddelerin etkilerine de inilecektir. Bu maddelerin kullan%m% farkl% !ekillerde gruplanabilir. Bunlar%n bir bölümü kimyasallar%n kötü kullan%m% !eklinde kar!%m%za ç%kar. Bu grupta etil alkol, sigara, psikotrop ilaçlar (narkotikler, amfetamin, sedatifler, kokain vb) yer al%r. Tedavi için kullan%lan ilaçlar de i!ik !ekillerde hasar olu!turabilirler. Tar%msal veya endüstriyel kullan%mdaki kimyasal maddeler halk sa l% %n% tehdit edebilir. Bu grupta metaller (kur!un, civa, alüminyum, arsenik, nikel, kadmiyum vb) insektisitler (DDT, dieldrin, malathion) herbisitler (paraquat), endüstriyel kullan%lan maddeler ve toksik yan ürünleri (metil alkol, etilen glikol, karbon tetraklorür, karbon monoksit, siyanid) yer al%r. Bu maddelerle insanlar%n kar!%la!ma !ekilleri de de i!kenlik gösterir. Alkol, sigara ve narkotikler gibi kimyasallar gönüllü kötü kullan%ma örnektir. nsektisitler, siyanid, karbon monoksit gibi bir k%s%m madde ise intihar veya cinayet amac%yla kullan%labilmektedir. Çocuklar evde bulunan kimyasal maddeler kazayla alabilir. Tar%m veya endüstriyel meslek kollar%nda i!çilerde mesleki maruz kalma söz konusu olabilir. Bazen de eser miktarda toksik kimyasal madde yiyecek, içme suyunda veya solunan havada bulunabilir. Bu maddelere kazara, istemsiz veya fark%nda olmadan maruz kal%n%r. Kimyasal zedelenmede mekanizmalar%n%n daha iyi anla!%lmas% için daha önce hücre zedelenmesi bahsinde de indi imiz a!a %daki baz% prensipler ak%lda tutulmal%d%r. • Doz; Maruz kal%nan doz ne kadar yüksekse zedelenme o kadar fazlad%r. • Metabolik dönü üm gereksinimi; Baz% kimyasal maddeler direkt etkili iken baz% maddeler daha toksik olan yan ürünler yoluyla etkili olurlar. Bu !ekilde etkili olduklar% yerlerde de i!kenlik gösterir. • Emilim, birikim ve at l m yeri; Maddelerin etkili olduklar% yerler bunlara ba l% olarak de i!ir. • Bireysel farkl l klar; (Asetilizasyon). • • Sindirim enzimlerindeki genetik polimorfizm önemli bir belirleyicidir mmun yan t olu turma kapasitesi; Baz% maddeler ilaçlar immun yan%t% uyarabilirler. Enfeksiyonlar n maddelerle bula mas ; Baz% maddeler parenteral yolla al%n%rken enfeksiyonlarda bula!abilir. Sizler için mesleki önemi nedeniyle öncelikle ilaçlarla olu!an hasarlar üzerinde duraca %z. Spesifik ilaç gruplar% ve di er kimyasal maddelerden de k%saca bahsedece iz. LAÇLARLA OLU AN HASARLAR (istenmeyen ilaç reaksiyonlar!) Bir tak%m do al ürünler veya kimyasal yada sentetik maddeler de i!ik yollarla ve amaçlarla kullan%l%rlar. Tedavi edici, hastal%klar% önlemek yada tan%mak için kullan%m terapötik amaçl%d%r. Bazen de kullan%mlar tedavi d%!% istenmeden (kimyasal zehirler) veya bilinçlidir (alkol veya uyu!turucu gibi). Bilinçli olarak kullan%m psikotrop, bilinci etkileyici etki veya intihar amaçl% da olabilir. Çok say%da ki!i bu tür maddelerin toksik etkileri alt%ndad%r. Terapötik amaç ile ilaç kullan%ld% %nda olu!an toksik veya istenmeyen yan%t, ilaç yan etkileri olarak tan%mlan%r. Bazen ilac%n terapötik etkisi ilac%n kendisi de i!meksizin ilac%n kullan%ld% % endikasyon de i!ti i için yan etki olur. Tarihçe laç yan etkileri ilk kez 1870-1890 y%llar%nda kloroform anestezisi sonras%nda geli!en ani ölümlerin ara!t%r%lmas% ile ba!lar. Yak%n geçmi!te (1961) ”thalidomid” kullan%m% sonras%nda yeni do an bebeklerde sanal ekstremite yoklu u ile karakterize konjenital anomalilerin geli!imi gözlendi (phocomelia- fok benzeri ekstremite; ekstremitelerin proksimal k%sm% olmay%p, el veya ayak düzensiz !ekilli kemik ile gövdeye yap%!m%!t%r). Bundan sonra ilaç yan etkileri üzerinde daha önemle duruldu. laç yan etkileri sonras%nda ilaçlar%n tümüyle kullan%mdan kalkt% % veya kullan%m%n%n s%n%rland% % görülmektedir. nsidans Yatan hastalar%n % 10-12 si ilaç yan etkilerinden yak%n%r. Hastane ölümlerinin % 0,24-2,9’si ilaç yan etkisine ba l% gerçekle!ir. Tüm hastane ba!vurular%nda ilaç yan etkileri % 3-6 gibi yer tutmaktad%r. LAÇ ve K MYASAL MADDELERLE OLU AN HASARLAR Doç. Dr. Sait EN 2004/rev2 1 Yan etkilerin s n fland r lmas Tam anlam%yla tatmin edici bir s%n%flama yoktur, dört grup alt%nda toplanabilir. 1. Dozla ili!kili yan etkiler 2. Dozla ilgisiz yan etkiler 3. Uzun süre kullan%ma ba l% etkiler (doz ve süre ile ili!kili etkiler) 4. Gecikmi! etkiler 1) Dozla ilgili yan etkiler laçlar%n etkileri dozla ili!kilidir ve tedavi edici dozlar a!%ld% %nda toksik etkiler ortaya ç%kabilir. Yine al%nan maddelerin bile!imi, emilimi, birikimi ve at%l%m% da yan etkileri belirleyebilir. Ayr%ca metabolik dönü!üm ve metabolizma enzimlerindeki genetik farkl%l%klarda önem ta!%maktad%r. laca ba l% etkiler farmasötik, farmakokinetik, farmakodinamik özelliklerle, hastaya ba l% farmakogenetik ve hastal% %n özellikleri ile ilgili olarak ortaya ç%kabilir. Toksik /terapötik oran; Terapötik indeks; Ne kadar büyükse o kadar iyidir. Yayg%n olarak kullan%lan bir çok ilac%n terapötik indeksi dü!üktür (antikoagulanlar, hipoglisemik ajanlar, anti aritmik ilaç, aminoglikoizdler, vb). Farmasötik ilaç bile!imi ile ilgili faktörler (son kullan%m tarihi, yabanc% madde içeri i, ilac%n bile!imi vb). Farmakokinetik ilaç eliminasyonu ile ilgili (ilaçlar%n metabolizma h%z% normal bireylerde farkl%d%r; Karaci erde etkisiz hale getirme “metabolizma genetik, çevresel ve hepatik nedenlerle farkl%) Farmakogenetik ilaçlar%n farmakokineti i ve farmakodinami ine, hereditenin etkilerini ara!t%r%r. laçlar “N asetil transferaz” ile asetile edilir. H%zl% ve yava! asetilizasyon %rklar aras%nda farkl%l%k gösterir. Yava! asetilazatör ki!ilerde ilaç etkisi artar ve toksik etkiler gözlenir, h%zl% asetilatör ki!ilerde ise risk metabolitler toksik ise bulunur. Bir ki!inin asetilatör durumu sulfonamid verilerek 5-6 saat içinde kolayca ölçülebilinir. 2) Dozla ilgisiz yan etkiler mmunolojik yada yalanc% allerjik reaksiyonlar ve farmakogenetik de i!iklikler sonucu ortaya ç%kabilirler. mmunolojik reaksiyonlar-ilaç allerjisi • lac%n bilinen farmakolojik etkisi ile ili!kisiz • lac%n ilk al%n%!%nda reaksiyon yok, • laç miktar% ile ili!kisiz, oldukça az miktar ile reaksiyon • laç kesilince etkilerde gerileme • Bilinen allerjik yak%nmalar ürtiker, anaflaksi, serum hastal% %-astma vb Bu reaksiyonlar populasyonun küçük bir k%sm%nda ve allerjik zeminde ortaya ç%karlar. Temel olay ilac%n veya metabolitlerinin antijenik yap% kazanmas%d%r. laç- antijen mmunolojik reaksiyon olu!umunda antijenik yap% önemlidir. • • • lac n kendisi (makro moleküller- a!%lar, protein yap%l%- ensülin, polipeptid yap%l%- dextran) antijeniktir. Baz% ko!ullardad a proteinlerle birle!erek antijenik özellikler kazan%rlar. laç + protein; küçük moleküller hapten gibi davran%r ve proteinle birle!ir. laç metaboliti + protein; bazen ilaç metaboliti hapten gibi davran%r (penisilin, B laktam halkas% parçalanmas% ile) Çapraz allerji; Molekülünde ayn% antijenik determinant gruba sahip bir dizi ilaçtan birine allerjisi olan ki!ide o gruptan di er ilaçlarada allerji bulunur. Tip I reaksiyon (anaflaksi-ani hipersensitivite) laç yada metaboliti IgE molekülü ile interaksiyona girer. Özellikle doku mast hücreleri ve bazofil lökositlere yap%!%r. “Histamin” ve di er metabolitlerin sal%n%m%na neden olur. Sonras%nda allerjik reaksiyon geli!ir. LAÇ ve K MYASAL MADDELERLE OLU AN HASARLAR Doç. Dr. Sait EN 2004/rev2 2 Klinik; ürtiker, burun ak%nt%s%, astma ve anaflaktik !ok. Tipik örnek penisilin allerjisi Tip 2 reaksiyon (sitotoksik reaksiyon) Kanda dola!an antikorlar (IgG, IgM, IgA s%n%f%ndan herhangi biri) hücre membran proteinleri ile birle!mi! ilaçlarla birle!ip antijen antikor kompleksi olu!turur. Bu olay%n ard%ndan kompleman aktive olur ve hücre lizisi geli!ir. Klinik; trombositopeni, nötropeni, hemolitik anemi (penisilin ili!kili hemoliz, eritrosit parçalanmas%) Tip 3 reaksiyon (immun kompleks reaksiyonlar!) Ig G antikorlar% dola!%mdaki ilaçla birle!ir ve dola!%mda ta!%nan bu kompleksler dokularda birikir. Daha sonra birikim yerlerinde kompleman%n aktivasyonu, kapiller endotel duvar harabiyeti gerçekle!ir. Bu komplekslerin birikim yerleri böbrek, eklemler, deri ve serozal yüzeyler ile damarlard%r. Klinik; Serum hastal% %, (ate!, artrit-artralji, lenf nodunda büyüme, ürtiker, deri döküntüsü Tip 4 reaksiyon (hücresel veya geçikmi1 hipersensitivite) Bu tipte antikorlar yoktur. T lenfositler antijenik komplekslerle (ilaç-protein) uyar%l%r. Antijenle kar!%la!%nca salg%lad%klar% lenfokinlerle olay yerine yang% hücreleri gelir ve yang%sal yan%t olu!ur. Klinik; kontakt- temas dermatitleri. laçlarla immun reaksiyonlar sonras! klinik olaylara bak!1 1. Anaflaksi- sistemik anaflaksi - anaflaktik !ok; lokal anaflaksi - ciltte ürtiker, ka!%nma, ödem, burun ak%nt%s%, hap!%rma, astma 2. serum hastal% %, ate!, ciltte ürtiker, eklem a r%s% ve lenfadenopati 3. temas dermatidi, cilte !i!me k%zar%kl%k, kal%nla!ma 4. Ürtiker ve dermatid d%!% di er deri döküntüleri, eritem, bül, vezikül vb 5. Kan elemanlar%ndaki de i!ilikler; lökositlerde immun bozukluklar lökopeni granülositopeni, aplastik anemi, eritrositlerin immun bozukluklar%, trombositlerin immun bozukluklar% 6. sar%l%klar hepatik veya kolestatik sar%l%k 7. ate! 8. otoimmun hastal%k benzeri tablolar SLE, RA 9. Nefropati 10. nterstisyel pnömoni 11. Fotoallerji Farmakogenetik de5i1iklikler Dozla ili!kili olmayan reaksiyonlara neden olan farmakogenetik de i!iklikler için glukoz 6 fosfat dehidrogenaz verilebilinir. Hücrenin oksidatif durumundan temelde birbiri ile ili!kili 3 enzim sorumludur. Eritrositlerde Glukoz 6 fosfat dehidrogenaz bunlardan önemli olan%d%r. Bu enzim defektlerine ba l% olarak eritrositler oksidasyona maruz kal%nd% %nda y%k%m (hemoliz) gerçekle!ir. 3) Uzun süre kullan ma ba l etkiler Bu etkiler tedavi süresi ve dozla ili!kilidir. Al!1kanl!k etkisi Baz% a r% kesicilere kar!% tolerans veya ba %ml%l%k geli!mesi lac!n kesilmesine ba5l! etkiler-rebound fenomeni Kortikosteroid gibi baz% ilaçlarla uzun süreli tedavi sonras% sürrenal atrofiye gider. lac%n kesilmesi ile akut sürrenal yetmezli i ortaya ç%kar. Alkol veya narkotik analjeziklerde bu tür etkiler olu!turur. LAÇ ve K MYASAL MADDELERLE OLU AN HASARLAR Doç. Dr. Sait EN 2004/rev2 3 Uzun süreli doku harabiyeti S%tma ilaçlar%- melanine afinite gösterir. Özelikle korneada birikim ile keratopati, retinada birikim ile pigmenter retinopati geli!ir. Baz% ilaçlarlada lipofussin pigment birikimi-amiodaron ile Fenasetin içeren analjezikler ile böbrekte papiller-medüller nekroz ortaya ç%kmas% 4) Gecikmi! etkiler Gen toksisitesi-mutajenik etki DNA’y% etkileyerek kal%c% yap%sal de i!ikliklere neden olurlar. Bunlar daha sonra karsinojenik ve teratojenik etkide gösterebilirler. Karsinogenezis Kanser hücrelerin kontrolsüz ve h%zl% !ekilde büyümesi ve bu hücrelerin di er dokular% istila etmesi ile kendini gösteren patolojik durum olarak özetlenebilir. Kanser olu!turan maddeler kanserojenler olarak adland%r%l%r. Bunlar hücre DNA’s%n% bozup bozmamas%na göre 2 ana gruba ayr%labilir. 1. Genotoksik (DNA reaktif) kanserojenler; Genellikle mutajen etkiyide içerirler ve DNA ile kovalent ba lan%rlar. 2. Non genotoksik- epigenetik kanserojenler DNA ile reaksiyona girmeden hücre membran%, sitoplazma ve ribozomal protein sentezi üzerine etkili olurlar. Burada hormonal etkiler (östrojen) ve immun yan%tlar%n bask%lanmas% söz konusu olabilir. Teratogenezis Gebeli in erken döneminde al%nan baz% ilaçlar, plasentadan fötal dola!%ma geçip fetusta geli!imsel malformasyonlara neden olurlar. “teratogenezis”. “Thalidomid” genellikle ilk üç ay içinde al%nan ilaçlarla. lk üç ay sonras%nda büyüme, geli!im ve integrasyon kusurlar% ortaya ç%kabilir. Baz% ilaçlar%n teratojen etkisi olmasa da gebeli in geç döneminde verildiklerinde yeni do an döneminde problem olu!turabilirler. Geç dönem gebelikte aspirin annede kanama yapabilece i gibi yenido anda da kanama ve sar%l%k yapabilir. Üreme üzerine yan etkiler Fertilitede azalma; oral kontraseptifler, sitotoksik ilaçlar kad%nlarda etkili olabilir. sperm üzerine etkilerde kal%c% vaya geçici erkek infertilitesine neden olabilir. Anne sütündeki ilaçlarla yan etkiler. Baz% ilaçlar süt ile at%l%r ve bebeklerde istenmeyen etkiler olu!turabilirler. Bu yan etkiler tariflenen yan etkilere benzerdir. #laçlar n yapt yan etkilerden zararlanan organ ve sistemler Kan Granülositopeni, anaplastik anemi, pan sitopeni; antineoplastik ajanlar, immusüpressif ilaçlar kloramfenikol Hemolitik anemi, trombositopeni; Penisilin, metil dopa Deri Ürtiker, makül, papül, vezikül, pete i; antineoplastik ajanlar, sülfonamid Kalp Aritmi; teofilin Kardiyomyopati; doxorubisin (antineoplastik ajan) LAÇ ve K MYASAL MADDELERLE OLU AN HASARLAR Doç. Dr. Sait EN 2004/rev2 4 Böbrek Glomerülonefrit, Penisilamin Akut tübüler nekroz; Aminoglikozid, Amfoterisin B, siklosporin Tübülointerstisyel nefrit, papiller nekroz; Fenasetin, salisilat Karaci5er Ya0lanma; tetrasiklin Hepatosellüler hasar; Halotan, izoniasid Kolestaz; östrojen ve oral kontraseptifler Akci5er Ast m salisilatlar nterstisyel fibrozis; Busulfan, bleomisin (antineoplastik) Santral sinir sistemi Kulak ç nlamas , ba dönmesi; salisilatlar Solunum depresyonu; sedatifler Sistemik etkiler Anaflaksi; penisilin, ilaca ba0l lupus eritematozus sendromu; hidralazin, prokainamid Tedaviye ba l t bbi zararlar Antibiyotikler • Tetrasiklin nsan ve deney hayvanlar%nda intravenöz uygulamada karaci er ya lanmas% Birikim Karaci er, dalak, lenf dü ümü, iskelette hücre mitokondrilerinde Tetrasiklinler lipoproteinlerle birle!ip, protrombinin trombin haline geçi!ini ve tromboplastinin ortaya ç%k%!%n% engeller (kanama). Bu reaksiyonlar için gerekli fosfolipid azl% % nedeniyle kanamalar olu!ur. Tetrasiklinler fizyolojik PH’da kalsiyumla “chlation” yaparlar. Di! ve iskeletin yap%s%na girerler. Di!ler kalsifiye olurken boyan%rlar. Plasenta bariyerini geçebilir ve inutero etkin olurlar. • Amfoterisin B ntravenöz ve intratekal uygulamada toksik Filebit, böbrek fonksiyon bozuklu u ntratekal enjeksiyon yeri ve sinir kökü a r%s%, sinir felçleri, kimyasal menejit • Neomisin Oral neomisin ya , protein ve aminoasid gibi baz% maddelerde emilim bozuklu u nedeni Morfolojik de i!iklik ince barsaklarda villus atrofisidir • Linkomisin, Klindamisin Yüksek dozlar% pseudomembranöz kolit LAÇ ve K MYASAL MADDELERLE OLU AN HASARLAR Doç. Dr. Sait EN 2004/rev2 5 • Kloramfenikol Aplastik anemi otoimmun de il idiosinkrozik reaksiyon Karaci erde detoksifikasyonun tam olmay%!% etken? Çocuklarda yeni do anda “gri sendrom” nedeni. Glükoronik asitle konjugasyon eksik • Streptomisin !itme kayb%na götüren 8. sinir harabiyeti “toksik etki” • Penisilin Böbrekte tübülointerstisyel nefrit yapar. Analjezik ve antipiretikler • Salisilatlar- asetil salisilik asit-aspirin Akut salisilat zehirlenmesi- çocuklarda kaza ile (2-4 gm) eri!kinlerdede intihar amaçl% (15-25 gm) yüksek doz salisilat al%m% ile olu!ur. Önce respiratuvar (solunumsal) alkaloz ard%ndan metebolik asidoz gerçekle!ir morfolojik de i!iklik olmadan ölümcül olabilir. Kronik salisilat zehirlenmesi: 3 gm ve üzerinde günlük al%mla gerçekle!ir, bu kronik inflamatuar hastal%klarda kullan%lan dozdur. Ba! a r%s%, kulak ç%nlamas% i!itmede güçlük konfuzyon, bulant%, kusma ile ortaya ç%kar. Akut eroziv gastrit gastrointestinal sistem kanamas% ve mide ülserine yol açablir. Kanamaya e ilim tromboksan A2 yap%m%ndaki blok nedeniyledir. Deri ve iç organlarda pete!ial kanamalar görülebilir. Aspirin ve fenasetin kar%!%mlar% veya fenasetin metaboliti asetaminofen uzun y%llar al%nd% %nda böbrekte papiller nekroza “analjezik nefropatisine” neden olur. • Asetaminofen Yüksek dozlarda al%nd% %nda karaci er nekrozuna neden olur. Terapötik (0,5 gm) ve toksik doz aras% (15-25 gm) aral%k geni!tir. Dozlar yenido an ve çocuklarda özellikle ate!, dehidratasyon ve yiyecek al%m% az oldu unda azalt%lmal%d%r. Toksisite bulant%, kusma diare ve !ok ile ba!lar ve sar%l%k geli!ir, Ciddi yüksek doz ile karaci er yetmezli i olu!ur. • Fenasetin Akut hemolitik anemi (a!%r% duyarl%l%k sonucu) Kortikosteroidler • Antiinflamatuar ve immun süpressif etkili Fibroblast, histiosit ve lenfosit proliferasyonunu yava!lat%r. T lenfosit lizisi yapar. Nükleoprotein sentezi ve mitozu inhibe eder. Doku transplantasyonunda kullan%m%. Uzun süreli kullan%mda kronik yang%sal olaylar%n reaktivasyonu (tüberküloz). Sürrenal bezinde zona fasikülata ve retikülaris atrofisi. Kas liflerinde nekroz (deneysel) Karbonhidrat metabolizmas% bozuklu u ve steroit diabeti “11 oxy” grubu steroidlerle glikoz olu!umu protein parçalanmas% ve ya asitlerinin mobilizasyonu stimüle olur.” Latent diabet !iddetlenir. Lokal pankreatit geli!ebilir. Kemiklerde aseptik nekroz geli!ebilir. Yang% olay% gecikir. Fagostoz bask%lan%r. Fibroblastik proliferasyon azal%r. LAÇ ve K MYASAL MADDELERLE OLU AN HASARLAR Doç. Dr. Sait EN 2004/rev2 6 Oral kontraseptif ilaçlar Bu ilaçlar büyük ço unlukla sentetik östrodiol ve de i!ken miktarda progestinden olu!ur. Yeni formüller daha az miktarda östrojen içerir ve yan etkileri daha az olarak bildirilmektedir. Karsinomlar; Ailesinde meme kanseri olan ve gen mutasyonlar% ta!%yanlarda risk artmakta di erlerinde ise risk artm%yor veya ihmal edilebilir olarak kabul edilmekte. Over, serviks ve endometrium kanserleri için risk yok veya koruyucu kabul edilmekte. Tromboembolizm; venöz tromboz ve akci er tromboembolizmi riski artm%!t%r. Kardiovasküler hastal%k: HDL ve LDL üzerine östrojen ve progesteron z%t etkili. Sigara için ve 35 ya! üzerindekilerde miokard infartüsü riski artm%!. Yeni ilaçlar% kullanan 45 ya! alt%nda ve sigara içmeyende ateroskleroz ve miokard infartktüsü riskinde art%! yok. Hepatik adenom ya!l% ve uzun süreli kullan%m ile görülebilir. Benign karaci er tümörü. Östrojenler lk kez 1930’larda kullan%m% var- Menapoz ve post menapozda kullan%l%r, eskiden ate! basmas% gibi erken semptomlar%n ortadan kald%r%lmas% için kullan%l%rken !imdilerde osteoporoz ve kalp krizi riskini azaltmada etkili. Hormon destek tedavisi olarak kullan%lmakta sadece do al östrojenler veya progesteron ile kombine formlar var. Endometriumda adenomatöz hiperplazi atipik hiperplazi ve adenokarsinom geli!imi riskini art%r%r. Eklenen progestinler riski azalt%r. Meme karsinomu riski kombine tedavi alanlarda tek östrojen alanlara göre daha yüksektir. Tromboembolizm riski yüksek doz östrojen ile artar. Miokard infarktüsü riski son çal%!malarda azalm%!t%r. Kolesistit safra kesesi hastal% % riski kullan%m süresi ile artar. Dietilstilbestrol; n utero maruz kalanlarda vaginal veya servikal neoplazmlar geli!ebilir Tranklizanlar • Klorpromazin ntrahepatik kolestaza neden olur. Klorpromazin ve benzeri ilaçlar safra tuzlar%n%n çökmesi ile kolestaza neden olur ve sonuçta kolestatik hepatit geli!ir. Myokard liflerinde nekroz ve interstisyel myokardit Jinekomasti ve galaktore nedeni olular. Antihipertansif ilaçlar • Ganglion bloke edici ilaçlar Sempatik ve parasempatiklerde iletime etki yaparlar Pulmoner vazodilatasyon, pulmoner arter bas%nc%nda dü!me. Akci er kapillerlerinin kanla dolmas% akci er ödemi Uzun süreli kullan%mda kronik diffüz interstsiyel fibrozis • Hidralazin MAO inhibitörleri Akci erde kronik diffüz interstsiyel fibrozis Reserpin Rauwolfia alkaloidleri nsan meme kanseri ile ili!kisi ?? Antitiroid ilaçlar Tiyourasil ve iyot bile!ikleri a!%r% duyarl%l%k vasküliti yaparlar Oral hipoglisemik ilaçlar Tolbutamid “orinase” ,klorpropamid “diabinase” Kolestatik tipte sar%l%k nedeni LAÇ ve K MYASAL MADDELERLE OLU AN HASARLAR Doç. Dr. Sait EN 2004/rev2 7 Antitüberküloz ilaçlar • PAS- Paraamino salisilik asit %2-5 allerjik reaksiyon 3, 6 haftalarda hepatomegali, kolestaz • zoniasid Karaci er fonksiyon bozuklu u olu!turur. • Rifadin Karaci er fonksiyon bozuklu u olu!turur. Anestetikler • Halotan Duyarl% ki!ilerde yayg%n karaci er nekrozu, hepatosit fonksiyon bozuklu una ba l%- (hipesensitivite) • Penthrane Hepatit nedeni ile toksik olabilir. Nefrotoksisitede yapar. (oksidatif fosforilasyona etkili) Antikonvulsan ilaçlar • Dilantin (difenil hidantoin) Yayg%n lenfadenopati, hepatomegali, pan hemotositopeni olu!turur (malign lenfoma benzeri) Gingival hiperplazi (interdental papillalarda a r%s%z geni!leme) olu!ur. Digitalis Fatal ventriküler fibrilasyon Myokardta (kalp kas%) fokal nekroz Mukozalarda kanama ve venöz dolgunluk (!iddetli kar%n a r%lar%) Potasyum azalmas%na neden olabilir. Nadiren jinekomasti (formülü steroid gibi) Antineoplastik ve immunsüpressif ilaçlar • Alkille1tirici ajanlar (Nitrojen mustard, siklofosfamid, myleran, Thio-TEPA) Yap%lar% ;1 H+ atomundan yoksun alifatik hidrokarbonlar, Alkil kökleri ile H+ atomu yer de i!tirir. DNA sentezi inhibe olur. Mitoz durur.( Lenfosit lizisi ile immunsüpresyon.) • Antimetabolitler Metotreksat DNA, RNA ve pürin içeren koenzimlerin sentezi için folik asidin tetrahidrofolik aside dönü!mesi gerekli. Araenzim folik asit redüktaz. laç bu enzimi inhibe eder. Sonuçta mitoz durur. Toksik etki Kemik ili i barsak mukozas% ve k%l follikülleri üzerine Oksijen Hiperbarik O2 akci er ve gözde etkin Bronkopulmoner displazi Prematürelik retinopatisi LAÇ ve K MYASAL MADDELERLE OLU AN HASARLAR Doç. Dr. Sait EN 2004/rev2 8 Terapötik olmayan toksik ajanlarla hasarlar Kur1un ehir havas%, kirlilik ve yiyecekler kur!un kayna % olabilir. Buharla!an kur!un solunumla al%n%r. Yiyeceklerden emilim ise eri!kinde %10, çocukta ise %50 dir. Kur!un kemikler ve geli!en di!lerde tutulur. Kemikle!meyi engeller ve radyogramlarda kur!un çizgileri olarak saptan%r. At%l%m böbrekler ile, böbrekte de toksik etkileri olu!abilir. Uzun süreli etkiler anemi, çocuklarda sinir sistemi etkisi “kur!un ensefalopatisi”, böbrekte tübüler epitel hücre hasar%, sindirim sisteminde kolik a r%, di!etinde mavi çizgilenme, gibi say%labilir. Civa Civa kur!undan farkl% olarak at%ld% % için vücutta birikmez ve kur!un kadar tehlikeli de il. Akut (böbrekte tübüler nekroz) ve kronik zehirlenme (nöron kayb% ve serebral ve serebellar atrofi - demans, görsel ve i!itsel bozukluk, koordinasyon bozuklu u) söz konusu . Böbrekte glomerüler de i!iklik söz konusu olabilir. Alüminyum Alüminyum kemiklerde depolan%r ve normal kalsifikasyonu bozar. Nöronlar içinde toksiktir. Arsenik Geçmi!te zehir olarak kullan%lm%!, !imdi fare ilaçlar% içeri inde bulunuyor. Akut zehirlenme intihar amaçl% ve hayati enerji olu!turan enzim sisteminde bozukluk ile h%zla ölüm gerçekle!ir. Kronik zehirlenme ile saç deri ve t%rnaklarda birikim gerçekle!ir. Deride kal%nla!ma ve kansere ilerleyebilen de i!iklikler gerçekle!ir. Nadir bir karaci er tümörü hepatik anjiosarkom geli!ebilir. Karbon monoksit Otomobil motoru, fosil kaynakl% yak%t, sigara kaynak olabilir. Dü!ük dozlar solunum fonksiyonu bozulmas%na yol açabilir, ya!am% tehdit etmez. Kapal% ortamda merkezi sinir sistemi depresyonu yarat%r, bu durum sinsidir ve ki!iler fark%na varmaz. Hemoglobine oksijenden 200 kat h%zl% ba lan%r. Akut ve kronik zehirlenme söz konusu olabilir. LAÇ ve K MYASAL MADDELERLE OLU AN HASARLAR Doç. Dr. Sait EN 2004/rev2 9