İLETİŞİM İLETİŞİM ( KOMÜNİKASYON, HABERLEŞME, BİLDİRİŞ) İletişim, hangi yolla olursa olsun insanların duygu ve düşüncelerini birbirleri ile paylaşmasıdır. İletişim, katılanların bilgi sembol üreterek birbirlerine ilettikleri ve bu iletileri anlamaya, yorumlamaya çalıştıkları bir süreçtir. Bilgi üretme, aktarma ve anlamlandırma sürecidir. İletişim bir kişiden(kaynak) diğer kişi veya kişilere(alıcı) bilgi aktarım sürecidir. İnsanların davranışı, konuşması, susması oturuş biçimi, kendini ifade etmesi yani çevresine mesaj iletmesi bir iletişimdir. İletişimde asıl amaç; anlaşılabilir mesajlarla, alıcıların tutum ve davranışlarında değişiklik yapmaktır. İletişim; Toplumun temelini oluşturan bir sistem, Bir kurum yönetiminin düzenli çalışmasını sağlayan bir araç, Kişisel davranışları etkileyen bir teknik, Sosyal ilişkiler bakımından zorunlu bir bilim, Sosyal uyum için gerekli bir sanattır. NİÇİN İLETİŞİM KURARIZ? Var olmak Haberleşmek Paylaşmak Etkilemek ve yönlendirmek Eğlenmek ve mutlu olmak İLETİŞİM SÖZ KONUSU OLUNCA AŞAĞIDAKİ SORULARI KENDİMİZE SORMALIYIZ 1.Neden iletişim kurmaya ihtiyacım var? 2.Kiminle /kimlerle iletişim içinde olmalıyım? 3.Hangi tür iletişim biçimini kullanmam daha uygun olur? 4.İletişime geçmemi engelleyen faktörler nelerdir? 5.İletişim kurma becerimi nasıl geliştirebilirim? İletişimin temel birimleri 1-KAYNAK= İletişimi başlatan 2-MESAJ = İletilecek bilgiler 3-KANAL = İletim yolu 4-HEDEF = İletilecek kişi 5-GERİ BİLDİRİM= Hedefin cevabı (YANSIMA-FEEDBACK) ENFORMASYON : Kişisel, çevresel, yerel, ulusal ve uluslar arası koşulları anlamak, bilinçli tepkiler göstermek ve doğru sonuçlara ulaşmak için gerekli olan haber, veri, bilgi, mesaj, fikir ve yorumların toplanması, depolanması, işlenmesi ve yayılmasıdır. SOSYALİZASYON : Kişilerin, içinde yaşadıkları toplumun etkin üyeleri olarak, faaliyet göstermelerini sağlayarak, toplumsal bağlılığı ve bilinci besleyecek genel bilgi birikimini oluşturmak ve böylelikle, toplumsal yaşama aktif bir şekilde katılmalarına izin vermek. MOTİVASYON : Her toplumun ve her topluluğun yakın ve uzak hedeflerini oluşturmak, kişisel tercihlerin teşviki, kişisel ve toplumsal etkinlikleri geliştirmek, herkesçe kabul gören hedeflere ulaşmaya yardımcı olmak. TARTIŞMA : Karşılıklı fikir birliğini ve alışverişini kolaylaştırmak ve kamuoyunu ilgilendiren konularda farklı görüşleri netleştirmek için gerekli ortamı oluşturmak. EĞLENCE : Kişisel ve toplu olarak eğlenme amacıyla işaret, ses, sembol ve görüntü aracılığıyla aktivitelerin yaygınlaşmasını sağlamak. ENTEGRASYON : Tüm insanların, grupların ve ulusların birbirlerini tanıma ve anlamalarını sağlamak, kendileri dışındakilerin yaşam koşullarını, görüşlerini ve isteklerini değerlendirebilmek için ihtiyaç duydukları farklı mesajlara ulaşmaları sağlamak. EĞİTİM : Yaşamın tüm aşamalarında kişilik oluşumu, kişisel yetenek ve kapasitenin gelişimi için bilgi aktarmak. KÜLTÜREL GELİŞME : Geçmişin mirası korumak amacıyla kültürel ve sanatsal ürünlerin yayınlanması, bireyin ufkunun genişletilmesi, hayal gücünün geliştirilmesi yoluyla kültürel gelişimin sağlanması KİŞİ İÇİ İLETİŞİM Bireyin kendi kendisi ile kurduğu iletişimdir. Bir insanın düşünmesini, duygulanmasını, kişisel ihtiyaçlarının farkına varmasını iç gözlem yapmasını rüya görerek kendi içinden mesaj almasını yada kendine sorular sorarak bunlara cevaplar üretmesini, kişi içi iletişime örnek verebiliriz. Bireyin kendisi ile iletişim kurması,duygularını, düşüncelerini gözden geçirmesidir. Aslında tüm iletişimler burada başlar. Kişi içi iletişimi olumsuz yönde etkileyen unsurlar İki Halin Çatışması ve Bilişsel Çelişkidir 15 KİŞİLER ARASI İLETİŞİMİN SINIFLANDIRILMASI Kişiler Arası iletişim Sözlü İletişim Dil Dil ötesi Sözsüz İletişim Yüz ve Beden Bedensel temas Mekan kullanımı Araçlar Bir takım bilgilerin, sembollerin, bir takım hedefler tarafından üretilmesi geniş insan topluluklarına iletilmesi ve bu insanlar tarafından yorumlanması sürecine kitle iletişim adı verilir. Kitle iletişim sürecinde kaynak, iletiyi aktarmak için belirli formlarda biçimlendirilen tek bir kişi değil, biçimsel bir örgüt ya da profesyonel iletişimcilerdir. Kaynak ile hedef kitle (alıcı) arasındaki ilişki çoğunlukla tek yönlüdür. Yansıma gecikmeli ve nadiren olur. Kitle iletişiminde kaynak ile hedef arasındaki kanallara ise kitle iletişim araçları denir. Uzmanlaşma ve kurumsallaşmanın söz konusu olduğu bu iletişim türü de gönderici mesajını mekanik araçlar yardımıyla kısa zamanda hızlı ve sürekli bir biçimde alıcıya iletmektedir. Bu araçlar arasında gazete, kitap, radyo, televizyon, çeşitli dergiler, kısaca görsel-işitsel ürünler ile basılı yayınlar sayılabilir. Bu araçlar herhangi bir konudaki bilgiyi kısa zamanda geniş kitlelere yayabilmekte ve bu yüzden günlük hayatımızda çok etkili olmaktadır İLETİŞİMİN ÖNÜNDEKİ ENGELLER KORKU (FOBİ) Sosyal Fobi (SF), utanç verici bir duruma düşmekten, onaylanmayacak bir davranışta bulunmaktan, alay edilmekten, rezil olmaktan, eleştirilmekten, reddedilmekten, beğenilmemekten, olumsuz olarak değerlendirilmekten duyulan korku NEDENLERİ BELİRTİLERİ 1-Fizyolojik Belirtiler (Bedeninizde ortaya çıkan değişiklikler) 2-Zihinsel Belirtiler(Sosyal ortamlarda nasıl olmanız gerektiği ve kendiniz ile ilgili düşünceleriniz) 3-Davranışsal Belirtiler (Kaçınma yöntemleriniz) ÖNKABUL Yerleşmiş fikir ve inançlardır. Bireyin sahip olduğu genellikle olumsuz düşüncelerdir. Bazıları; Şimdiye kadar hep başarısız oldu Başkaları yapsın Yine mi problem Yapılması mümkün değil Ben bu işi yapamam Bu çocukça bir şey DUYARSIZLIK Çoğu zaman başkalarının duygu ve düşüncelerini dikkate almayı bir fazlalık olarak görmekteyiz. Özellikle hayatımızın akışı bazı zamanlar yoğun bir tempo içerisinde koşturmak durumunda kalmamız nedeniyle sadece kendi işimize odaklaşmış olabiliriz. LAKAP TAKMAK İsim takmak kişilerin benlik imajları üzerinde olumsuz etki yapar. Kişiye takılan özellikle kötü anlam ifade eden isimler, lakaplar kişilerin kendilerini bulundukları ortamdan soyutlamalarına sebep olabilir. ALINGANLIK Alıngan kişi sürekli olarak, iletişim kurduğu kişi tarafından kendisine yönelik bir olumsuzluk arar ve bulduğunu düşünür. Böylece kendisi ve diğer insanlarla iletişim ağının arasına duvar örer, bunun sonucu olarak ta sağlıklı iletişim kuramaz. BENCİLLİK(BEN MERKEZCİLİK) Her konuda kendini öne çıkarma, sürekli kendinden bahsetme, hep kendisi hakkında konuşma ve öteki insanlardan daha önemli ve değerli olduğunu ön plana çıkarma haline ben merkezcilik denir. Ben merkezci biriyle iletişim sürecinde birey çok kısa bir süre sonra kendini önemsiz, değersiz ve varlığının dikkate alınmadığını hissetmeye başlayacaktır. Sağlıklı bir iletişimde her iki tarafında eşit ve dengeli bir biçimde yer almaları gerekmektedir. KARARSIZLIK Kişiler, karşılarındaki insana kendilerini ifade edebilmek için öncelikle kendilerinden emin olmalıdırlar. Kendisinden emin olmayan kişi düşüncelerini ifade etmekte zorlanır ve anlatmak istediklerini de anlatamaz. Buda doğal olarak sağlıklı iletişimi engeller. DİNLEME Dinleme iletişimin en temel alanlarından biridir. Empatik iletişimin gerçekleşmesinde dinleme en önemli unsurdur. Karşımızdaki kişiyi işitmek yeterli olmaz. Onun söylediklerini anlamak,düşünmek,etkin bir dinleyici olmak gerekir. Hiç kuşkusuz dinleme edimini sağlıklı bir şekilde gerçekleştirmek kolay değildir. Günlük hayatımızın koşuşturması ve yorgunluğu içinde sürekli bir şeyleri dinlemek zorunda kalırız. Gerçek dinleme söylenenleri dikkatimizi tam vermemiz ve onları anlamamız anlamına gelir. Dinleyerek yakın çevremizdeki arkadaşlarımızı,aile üyelerini anlamamızı,neler hissettiklerini öğrenmemizi,onları ve ilişkilerimizi daha iyi değerlendirmemizi sağlayacaktır. Dinleyerek evimizde, mutlu ya da mutsuz insanların varlığını,işte daha iyi çalışmamızı sağlayabiliriz. DİNLEME TÜRLERİ 1-GÖRÜNÜŞTE DİNLEME : Bu dinleme türü aslında dinlememek sadece dinliyormuş gibi yapmaktır.Sınıfta veya diğer etkinliklerde insanların gözlerini size çivilediklerini,arada sırada gözlerini hayret ifadesi vererek açtıkları yada başlarını salladıklarını görürsünüz;çok büyük bir dikkatle sizi dinliyor gibidirler ancak zihnen çok uzakta olan bu insanlara hitap ederseniz uykudan uyanır gibi sıçrarlar. 2-SEÇEREK DİNLEME : Bu dinleme türü bir anlamda algıda seçicilikle ilgilidir.Bir annenin bir oda dolusu çocuğun sesi varken, kendi çocuğunun ağlayışını ayırt etmesi yada karnı aç olan kişilerin sadece yemek reklamlarını fark etmesi gibi dinleyicinin sadece kendisi ile ilgili olan kısmı duyması diğer anlatılanlara kulaklarını kapatması anlamındadır. 3-SAPLANTILI DİNLEME :Bu tür dinleyiciler siz ne derseniz deyin kendi duymak istediğini duyar,bu tür dinleyicilerle belli bir noktaya yada ortak paydaya gelmek çok zordur. 4-SAVUNUCU DİNLEME :Bu tür dinleyiciler sürekli savunma durumundadırlar.Yapılan her tür konuşmayı kendilerine yönelik bir saldırı gibi algılarlar ve sürekli kendileri ile ilgili aslında öyle olmadıklarını,öyle düşünmediklerini ispatlamak gibi bir uğraşı içindedirler.konuşmaları genellikle kendilerine dönüktür. 5-TUZAK KURUCU DİNLEME :Bu dinleyiciler sinsice bir çaba içindedirler.Daha önceden yapılmış planları vardır,konuşmacıyı usta sorularla tuzağa çekerler.Argoda kullanılan “punduna getirip mosmor etmek” şeklindeki deyimi bu dinleme türüne karşılık gelir.Bu dinleyiciler genellikle ellerinde bir kağıt kalemle dinlerler ve konuşmacının ,konuşmasında yakaladıkları açıkları not ederler,konuşma sonunda ilk söz alan ve bu açıkları sıralayanlar genellikle onlardır. 6-YÜZEYSEL DİNLEME: Yüzeysel dinleyici konuşmanın ayrıntılarına dikkat etmez,genel konu ve içerik hakkında bilgi sahibi olmak onun için yeterlidir.Söylenen sözün görünürdeki yüzeysel anlamın arkasında yatan derin anlamını kaçırır. 7-EDİLGİN DİNLEME :Dinleyici söylenen her şeyi dinler ama tamamen pasiftir,konuşmaya herhangi bir katkı sunmaz, eleştiri getirmez, sadece dinler. Konuşmacıda dinlenmiyormuş izlenimi yaratır. 8-ETKİN DİNLEME :Etkin dinleme görünen mesajın arkasındaki gerçek mesajın ortaya çıkmasını sağlar.Yansıtmalı dinleme yada açılımlı dinleme diye de adlandırılır.etkin dinleme de konuşmacı kendisinin ve söylediklerinin önemsendiğini hisseder,böylece kendini daha iyi ifade eder,aldığı geri iletiler olaya daha objektif bakmasını sağlar,sevgi ve saygı ortamı oluşturur, kabul edilmek konuşmacıda özgüven oluşturur. DİNLEMENİN KURALLARI Mutlaka yüzünüzü konuşan kişiye çevirin Konuşmayı kesin,hiç kimse konuşarak dinleyemez.. Konuşmacıya kolaylık sağlayın,onun rahatlamasını sağlayın. Konuşmacıyı dinleme isteğinde olduğunu gösterin,işinizi bırakın saatinize bakmayın,göz teması kurun. Dikkatleri dağıtan şeyleri ortadan kaldırın. Konuşmacıyı empatik dinleyin,kendinizi onun yerine koyun. Sabırlı olun, başka kimseyle iletişim kurmayın. Kendinizi rahat ve hafif tutun. Eleştiriyi sonraya bırakın,soru sorun,konuşmacının mesajını başka sözcüklerle acın. Konuşmacının sözünü bitirmesini bekleyin