İlköğretim Dönemi

advertisement
YAZMA
Dr. Dursun AKSU
Yazma Nedir?
• Yazma, zihnimizdeki duygu, düşünce, istek ve
olayların belli kurallara uygun olarak çeşitli
sembollerle anlatılmasıdır. Bir başka ifadeyle zihinde
yapılandırılmış bilgilerin yazıya dökülmesi işlemidir.
Yazma Nedir?
• Yazma, yazarın amacı ve bakış açısına göre bilgileri
zihninde gözden geçirmesi, seçmesi ve kelimeleri
buna göre sıralamasıdır.
• Bu süreçte zihindeki bilgilerin gözden geçirilmesi,
çeşitli işlemlerle düzenlenmesi, seçilmesi, seçilen
bilgilerin kelimelere aktarılması vb. işlemler
yapılmaktadır. Bu süreç bir çok işlemin peş peşe
yapılmasıyla gerçekleşmektedir (Fayol, 1997).
Yazma Nedir?
• Yazma öğrencinin öğrenme, düşünme, anlama, iletişim
kurma, duyguları aktarma vb. becerilerine doğrudan
katkı getirmektedir.
• Bu katkılar şöyle özetlenebilir:
1. Yazma, zihinsel süreçlerin harekete geçirilmesini,
düşüncelerin düzenlenmesini, cümlelere aktarılmasını
ve böylece iletişim kurulmasını kolaylaştırmaktadır.
Yazmanın Bireye Katkıları
2. Yazma, düşüncelerin kâğıt üzerine dökülmesini
sağlamaktadır. Kâğıt üzerine dökülen düşünceler
daha
kolay
incelenmekte,
karşılaştırılmakta,
genişletilmekte, yeniden düzenlenmekte ve sistemli
hale getirilmektedir. Bu düzenleme işlemi öğrencinin
hem
düşüncelerini
hem
de
zihin
yapısını
düzenlemesini getirmektedir.
Yazmanın Bireye Katkıları
3. Yazma, düşünceleri sorgulama, gözden geçirme,
tartışma,
yeniden
anlamlandırmayı
ve
yazılı
tartışmayı kolaylaştırmaktadır.
4. Yazma, düşünmeyi geliştirmekte, çalışmalarda ve
öğrenme sürecinde zihnin merkeze alınmasını
sağlamaktadır.
Yazmanın Bireye Katkıları
5. Yazma, düşünceleri inceleme, karşılaştırma,
sorgulama işlemlerine yardım etmekte ve düşünceler
hakkında düşünmenin kapısını açmaktadır. Böylece
çok yönlü düşünme biçiminin geliştirilmesini
sağlamaktadır.
6. Öğrencilerin gözledikleri, dinledikleri ve okuduklarını
yazmaları daha iyi anlamalarını getirmektedir.
Yazmanın Bireye Katkıları
7. Yazma, bir çok duyguya dokunmayı getirmektedir.
Duyu organıyla alınan anlamlar öğrenciyi etkilemekte
ve öğrenci duygularını yazarak ifade etmektedir.
Yazmanın Gelişimi
• Hill ve Ruptic (1994)'in dokuz döneme ayırdığı
yazmanın aşamaları üç başlık altında incelenebilir.
Bunlar sırasıyla, ilk deneyimler, okul öncesi dönem ve
ilköğretim dönemidir.
İlk Deneyimler
• Bu aşamada çocuklar kağıt üzerinde karalamalar
yapabilir. Tesadüf de olsa bazı harflere benzer
şekiller yapabilirler. Ancak bir hikâyenin resimlerini
yorumlayarak anlatabilirler.
Okul Öncesi Dönem
• Okul öncesi dönemi kendi içerisinde iki aşamada
incelemek mümkündür. Birinci aşamada çocuklar
kendi adlarını yazma çabası içersinde olabilirler.
Çevresinde yaygın olarak kullanılan bazı yazılı
kelimeleri tanıyabilir, anlayabilirler. Bir kelimenin ilk
ve son harfini gördüklerinde kelimenin ne olduğuyla
ilgili tahminde bulunabilirler.
Okul Öncesi Dönem
• Okul öncesi dönemin ikinci aşamasında ise çocukların
okur-yazarlık konusunda gelişimlerinin hızlandığı
görülür. Bu aşamada çocuklar yaygın kullanılan
harfleri ve kelimelerin başında, ortasında, sonunda
bulunan harfleri kullanarak yazma denemelerinde
bulunabilirler.
"Kedi"
kelimesi
yerine
"Kd"
yazabilirler.
İlköğretim Dönemi
• Sperling (1996)'e göre teorisyenler ve öğretmenler
yazmanın bir metin üretme, bilişsel bir süreç ve
sosyokültürel bir yapı olduğu görüşündedirler.
• Yazma ile konuşma karşılaştıran Sperling (1996)
konuşmanın fiziksel bir engel olmadıkça doğal bir
yolla herkes tarafından öğrenebileceğini; ancak iyi ve
güzel
yazmayı
herkesin
öğrenemediğini
vurgulamaktadır.
İlköğretim Dönemi
• Boice (1994)'e göre yazma başta bireyin kendini
anlamasıdır.
Sonra
da
başkalarıyla
iletişim
kurmasıdır.
• Yazma hatırlamayı, planlamayı, metin üretimini ve
düzenlemeyi gerektiren oldukça karmaşık bir
beceridir (Bruning ve Horn, 2000:26).
• Spaulding (1992)'e göre yazmanın öğretim sürecinde
öğrencilere yazmayı nasıl öğreneceklerinin yanında
isteyerek, motiveli bir şekilde nasıl yazılacağının da
öğretilmesi gerekir. Dolayısıyla öğrencilerin yazmaya
karşı motive edilmesi oldukça önemlidir.
İlköğretim Dönemi
• Öğrencilerin yazmaya karşı istekli olması için Türkçe
derslerinde sıklıkla yazma kurallarının öğretilmesi
yerine, sıkça ve özgürce yazma denemelerinin
yapıldığı ortamları oluşturmasıdır.
• Bir yazma davranışının A'dan Z'ye yerine gelmesi için
bireyin sırasıyla bilişsel, duyuşsal ve dile dayalı
bilgilerinin işe koşması gerekmektedir (Flower ve
Ark.,1990, Hayes, 1996).
İlköğretim Dönemi
• İlköğretimin ilk sınıfları yazmanın öğrenildiği dönem,
üst sınıfları ise yazmanın gelişimi ve yazmada
bağımsız dönem olarak alınabilir.
• İlk aşamada öğrenciler yazı bilinci kazanmaları
amacıyla yazının nasıl bir işlevinin olduğu, yazıyı
oluşturan birimleri (harf, kelime, cümle, metin)
tanımaları, yazının yönünü kavramaları gerekmektedir
(Güneş, 2007).
İlköğretim Dönemi
• İlköğretimde yazmanın gelişim aşamaları:
• Harf, ses bilincinin oluştuğu başlangıç dönemi,
• İlerleme aşaması: Başlangıcı, gelişimi ve sonucu olan basit
hikâyeler yazabilir.
• Öğrencilerinin duygu ve düşüncelerini yazılı olarak bir
paragrafta nasıl organize edebileceklerini öğrendikleri üçüncü
aşama,
• Akıcı yazmanın aşaması: Bu aşamada öğrencilerden okunaklı ve
hızlı bir yazı yazması beklenmektedir.
• Bağımsız yazma aşaması: Bu dönemde öğrenciler bir başkasının
yardımına
ihtiyaç
duymadan,
belirledikleri
amaçları
doğrultusunda ve yazım türlerine uygun olarak metinler
üretebilir.
İlköğretim Dönemi
• Yazıda Üç Aşama
• Öncelikle A veya a harfinin bir geometrik şekli vardır
ve geometrik şekil diğer harflerin şekillerinden
oldukça farklıdır.
• Bir de A (a)' nın temsil ettiği ses vardır. Ses de
diğer seslerden farklıdır.
• Üçüncü olarak da A (a)'nın bir bağlam içerisindeki
görevi farklıdır. Çünkü harfler tek başlarına
gördükleri işlevden daha çok başka harflerle
girdikleri etkileşimden yeni dil birimleri ortaya
koyarlar.
Yazma Öğretiminde Hazır Bulunuşluk
• Görsel Algı: Nesneleri, resimleri ve bir bütünün
parçalarını tanıyabilme becerisidir. Aynı zamanda
nesneler ve resimler arasında karşılaştırmalar
yapabilmedir.
• Görsel Uzamsal İlişkiler: Nesnelere ilişkin büyüklük,
uzaklık, yükseklik vb. özellikleri algılayabilme, bütün
ve bütünü oluşturan parçaları görebilme/fark
edebilme becerisidir.
– Örneğin yazarken soldan sağa, yukarıdan aşağıya bir yön
takip etmesi, bazı harflerin (b, d, 1, k vb.) üst uzantılarının,
bazı harflerin (y, g, p vb.) alt uzantılarının olduğunu fark
edebilme bu becerinin gelişimi ile ilgilidir.
Yazma Öğretiminde Hazır Bulunuşluk
• Görsel-Motor Becerisi: Gözlemlenen, fark edilen
uzamsal
ilişkileri
kağıt
üzerinde
yapabilme
becerisidir. Görsel motor becerisi yap-bozlarla daha
da iyi açıklanabilir.
• El- Göz Koordinasyonu: Görülen bir şeklin, nesnenin
kopyasını yapabilme veya çizebilme becerisidir.
• Hatırlama: Önceden algıladıklarını uzun süreli
hafızaya kaydetmesi ve gerektiğinde o bilgileri
tekrar ortaya çıkarabilme becerisidir.
Yazmayı Etkilen Faktörler
• Hazır bulunuşluk bölümünde açıklanan öğelerin
dışında yazma çalışmalarım etkileyen başka faktörler
de bulunmaktadır. Bunlar
• kalem tutma,
• el tercihi,
• kağıt pozisyonu,
• oturuş şekli,
• kas gelişimi ve
• yönler.
Kalem Tutma
• Öğrencilerin kalemi yanlış şekillerde tutmalarının
altında pek çok faktör bulunmaktadır:
• Çocuğa açıklayıcı doğru bilgilerin anne baba
tarafından verilmemesi,
• Okul öncesi eğitim kurumlarında yeteri kadar kalem
tutma üzerine durulmaması,
• Birinci sınıf öğretmenlerinin okuma yazma hazırlık
sürecinde kalem tutmaya yeterince vakit ayırmaması,
• Kurşun kalemlerin standart bir şekilde üretilmesi.
Kalemi doğru bir şekilde kavramak amacıyla baş, işaret ve orta parmak
kullanılmalıdır. Orta parmak kalemin üzerinde durmasını sağlayacak baş ve
işaret parmakları ise kalemi kavramayı sağlayacaktır.
Kalem Tutma
Kaleme Baskı Uygulama
• Kaleme baskı uygulama harflerin daha koyu
yazılmasına sebep olmaktadır.
• Kaleme baskı uygulanıp uygulanmadığının en iyi
yolu
öğrencilerin
kağıtlarını
ters
çevirip
bakmaktır.
• Kağıdın arkasında harflerin ayrıntıları kabarık bir
şekilde görünüyorsa kaleme baskı uygulandığının
göstergesidir (Ramos, 1976).
El Tercihi
• Öğrencilerin hangi elini daha baskın olarak
kullandığını tespit etmek gözlem yoluyla tespit
edilebileceği gibi basit uygulamalar (testler) da
yapılabilir.
• Öğrencilerin el başatlığı beynin fonksiyonları ile
ilgili olduğundan el değişikliği için baskı yapmak
daha fazla sorunlara sebep olabilir.
El Tercihi
• Öğrencilerin hangi elini daha baskın olarak kullandığını
tespit etmek gözlem yoluyla tespit edilebileceği gibi basit
uygulamalar (testler) da yapılabilir.
• Öğrencilerin el başatlığı beynin fonksiyonları ile ilgili
olduğundan el değişikliği için baskı yapmak daha fazla
sorunlara sebep olabilir.
• Burada dikkat edilmesi gereken nokta öğrencilerin baskın
olarak kullandıkları eli tespit etmek ve kullanılan ele göre
oturma, kağıt pozisyonu gibi konularda öğrencilerin
bilgilendirilmedir.
Oturuş-Kağıt Pozisyonu-Beden Duruşu-Göz
• Öğrencilerin doğru oturmalarına etki eden çeşitli
faktörler bulunmaktadır. Bunlar kağıt pozisyonu,
yazan el, yazmayan el (diğer el) beden duruşu ve
gözlerdir (Croutch,1976).
Oturuş-Kağıt Pozisyonu-Beden
Duruşu-Göz
• Sağ elli birinin sıra üzerinde kağıt tutma
biçimi sola 40-45 derece eğimli bir şekilde
olması gerekmektedir.
• Beden duruşu da sola eğimli şekilde
olmalıdır.
• Sağ el ile yazan bir öğrenci için sol el de
destek unsurudur. Öğrenci sol eli ile
kağıdın hareket etmesini engelleyecek
biçimde
kağıdın
üzerinde
tutması
gerekmektedir.
• Ayrıca gözler beden duruşuna göre
değişebileceği gibi ortalama 40 cm kadar
kağıttan uzak olması gerekmektedir.
Oturuş-Kağıt PozisyonuBeden Duruşu-Göz
• Sol elli bir öğrenci de
kağıdını 40-45 derece sağa
eğimli bir şekilde tutarken
beden duruşunu da sağa
eğimli bir şekilde ayarlaması
gerekmektedir. Öğrenci sağ
elini de kağıdı desteklemek
amacıyla kullanmalıdır.
• Kas Gelişimi
• Kas gelişimi etkili bir yazılı anlatım çalışmasında
önemli bir faktördür. Kas gelişimi yeterince
olmayan öğrenciler kalemi kavrayamama, kalemi
rahat hareket ettirememe, harf şekillerini
yapamama gibi davranışlar gözlenebilir.
• Akyol (2007) yazmada omuz, kol, bilek ve parmak
kaslarının yeterince gelişmesini önemli görmekte
ve kas gelişimini tamamlamayan çocukların
motorsal üretimde zorlandıklarını vurgulamıştır.
• Yönler
• İlk okuma yazma çalışmalarında yön okumanın ve yazmanın
hangi yönlerde yapıldığı ile ilgilidir. Örneğin cümlenin
başlama bitişinin soldan sağa olduğu, başka bir satırdaki
cümlenin okunabilmesi veya yazılabilmesi için de yukarında
aşağıya doğru olması gerektiğinin öğrencilerce kavranması
gerekmektedir.
• Yön kavramı ayrıca harflerin şekillerinin üretiminde de
karşımıza çıkmaktadır. Örneğin "b" harfi ile "d" harfinin
yapılış yönünün farklı olması. Akyol (2007)' a göre yön
kavramı gelişmemiş çocuklar harflerin bağlantılarını olması
gerektiği gibi yapamayabilirler. Bu nedenle harflerin ve
diğer şekillerin başlangıç ve bitiş noktaları öğrencilere
vurgulanmalıdır.
• Yönler
• Okul öncesinde resimli kitapları incelemek, hikaye
edici metinler okumak, okurken satır altından
parmak takibi yapmak, basit boyama çalışmaları
yapmak okuma ve yazmada yön algısının
gelişmesinde ön çalışmalar olarak görülebilir.
• El Yazısı
• (Harrison, 1976; Larson, 1976) yazmayı öğrenmeyi
etkileyen çeşitli faktörlerden söz etmektedirler.
Bunlar:
• Fiziksel problemler
• Görme kusurları
• Tespit edilemeyen el tercihi
• Duygusal sorunlar
• Yavaş öğrenmedir.
• El Yazısı
• Reason ve Boote (2000) okunabilirlik, akıcılık ve
hızla ilgili problemler öğrencilerde el yazısıyla
ilgili gelişmeyi geciktirici konuların başında gelir.
El yazısı stili küçük yaşlarda yerleşir ve
olgunlaşma el yazısında önemli rol oynar. İyi bir el
yazı süreci için şu yönler kontrol edilir:
• Fiziksel koşullar
• Materyaller
• Seçilen el yazısı modeli
• Öğrenim ve öğretim yöntemleri
• El Yazısı
• Uyanık ve ark., (2001) kötü el yazısı yazan
çocukların kötü yazma sebepleri;
• kalemi yanlış kavramalarına,
• yanlış oturuşlarına,
• zayıf görsel algılama yeteneklerinin olduğuna,
• görsel motor ve el göz koordinasyonu eksikliğini
gibi sebeplere bağlamaktadırlar.
Programda bitişik eğik yazı kullanımına
ilişkin gerekçeler ve açıklamalar
• İlk
okuma-yazma
öğrenmeye
başlayan
öğrencilerin, kalemi ellerine ilk aldıklarında eğik
ve dairesel çizgiler çizdikleri gözlenmektedir. Bu
durum öğrencilerin bitişik eğik yazıya geçişini
kolaylaştırmaktadır.
• Öğrenciler anatomik yapılan gereği kalemi eğik
olarak tutmaktadırlar.
• Bitişik eğik yazının akıcı ve kesintisiz olması,
soldan sağa doğru yazı yönünü desteklemektedir.
• Bitişik
eğik
yazı,
geri
dönüşlere
izin
vermemektedir. Bu durum yazının akıcı ve doğru
yönde gelişimini sağlamaktadır.
• Bitişik eğik yazı, harflerin doğru yazımını
desteklediğinde harflerin yazılış yönlerinin
karıştırılması
sorununun
ortaya
çıkmasını
önlemektedir.
• Bitişik eğik yazıdaki süreklilik, düşüncedeki
süreklilik
ile
örtüşmekte
ve
birbirini
desteklemektedir. Böylece yazıda kazanılan bu
akıcılık okuma becerisine de yansımaktadır.
• Dik temel harflerin ardından bitişik eğik yazı
harfleri ile yazmaya başlayan öğrenciler bitişik
eğik yazıya geçişte güçlük çekmektedirler. Bu
nedenle ilk okuma-yazma öğretimine bitişik eğik
yazı ile başlanmalıdır.
• Yapılan araştırmalar, öğrencilerin bitişik eğik yazı
harflerini
yazmada
bir
problemle
karşılaşmadıklarını ve bu yazı türünden zevk
aldıklarını göstermektedir.
• Bitişik eğik yazının estetik görünümü, öğrencilerin
estetik bir bakış açısı geliştirmelerine yardımcı
olduğundan, onların sanatsal gelişimlerine katkıda
bulunmaktadır. Bitişik eğik yazı öğretimi ile resim
ve müzik derslerinin öğretimleri arasında ilişki
bulunmaktadır.
• Bitişik eğik yazı alışkanlığı, öğrencilerin diğer yazı
karakterleriyle yazılmış metinleri okumalarında
problem çıkarmamaktadır. Öğrencilerin, değişik
stillerde yazılmış harfleri tanımakta ve okumakta
güçlük
çekmediklerini
deneysel
çalışmalarla
ispatlanmıştır.
• Bitişik eğik yazı, sentez yöntemine uygun
olduğundan Ses Temelli Cümle Yöntemi ile ilk
okuma-yazma
öğrenme
sürecini
kolaylaştırmaktadır.
• İYİ EL YAZISI
• Okunaklılık:
• Okunaklılık bir yazıda harflerin doğru yazılması ve
şekil
olarak
boyutlarının,
boşluklarının
iyi
ayarlanmasıdır (Akyol, 2007). Okunaklı bir yazı
satır çizgisini nizami bir şekilde takip etmiş bir
yazı anlamını taşımaktadır.
• Okunaklı bir yazıda ayrıca harfler, kelimeler,
cümleler ve sayfa kenarında uygun boşluklar
bırakılmış olmalıdır. Kısaca okunaklı bir yazı
okunması oldukça kolay bir yazıdır (Reason ve
Boote , 2000).
• İYİ EL YAZISI
• Akıcılık:
• Akıcılık, kolunu kaldırmadan elini rahatlıkla
gezdirebildiğin yazmadır.
• Akıcı yazma öğrencinin bulunduğu sınıf seviyesine
uygun bir hızda yazabilmesidir.
• Akyol'un (2007) aktardığına göre birinci sınıf kız
öğrencileri dakikada 21, erkekler ise 17 kelime
yazabilmektedir.
• İkinci sınıflarda ise kız öğrenciler dakikada 36,
erkekler ise 32 kelime yazabilmektedir.
Türkçe 1. Sınıf Yazma Kazanımları (2015)
Türkçe
Download