OKUL ÖNCESİNDE SANATIN EĞİTİMİN DİĞER ALANLARIYLA BÜTÜNLEŞTİRİLMESİ ÖĞRETİM GÖREVLİSİ BENGÜ AKSOY Sanatçı Konuğumuz Arthur John Elsley (20 Kasım 1860 - 19 Şubat 1952) Çocukların yüzlerindeki mutluluğu, neşe ve coşkuyu çok güzel yansıtabilen sanatçı doğa, hayvanlar, çocuk ve yaşamla ilgili resimler yapmış Viktorya ve Edward dönemleri boyunca yaptığı resimlerle ünlü İngiliz ressamdır. Ayrıntılı bilgi: https://iamachild.wordpress.com/category/elsley -arthur-john/ SANATIN TANIMI VE ÖNEMİ Geri çekil Sanatsal çalışmalar sırasında çocuk ; algılama, gözlem, araştırma, bellek, çağrışım, İmgelem, biliş, buluş, bilgi, düşünme, usavurma, değerlendirme gibi, duyu ve duyumlardan başlayarak tüm duyusal ve düşünsel süreçlerini çalıştırarak araştırmaya, seçmeye, önemli özelliği kavramaya, sadeleştirmeye, soyutlamaya, analiz-sentez yapmaya, tanımlamaya, düzeltmeye, kıyaslamaya, problem çözmeye, birleştirmeye, ayırt etmeye ve anlam bütünlüğüne ulaşmaya başlamaktadır. Aynı zamanda ritim duygusunu geliştirmekte, hayal gücünü kullanmakta, çevresi ile iletişim kurmaktadır. Bütün bunlar çocuğun duygusal yönden rahatlamasını sağlamaktadır. Rahatlamaya başlayan çocukta kendine güven geliştirebilmektedir Sanat Eğitimi ve Görsel Algılama Sanat eğitimi "duyuların ve içgüdülerin eğitimi» dir. Okul öncesi dönemde görsel algılama becerilerinin desteklenebilmesi, çocukların küçük yaşta duyarlılıklarının arttırılması ve duyarlılıklarını nasıl kullanacaklarının öğretilebilmesi için çocuklara zengin görsel uyaranlar ve deneyimler sağlanmalıdır. Çocuk bu sayede "bakmayı ve görmeyi" öğrenmekte, yaşadığı ve bulunduğu çevre hakkında bilgi toplamakta, kendisinin yapabileceklerinin farkına varmaktadır Altın saatler Çocuk duyuları yoluyla aldığı bilgiyi kullanarak çevresi ile etkileşime girmekte, uygun bilişsel ve davranışsal cevaplar oluşturmaktadır. Görsel algılama, görsel ayırt etme, eşleştirme, sınıflandırma, şekil-zemin ayırımı, mekânda konum, nesneler arası mekân ilişkisi ve görsel bellek alanlarında İncelenmektedir Bu küçük domuzcuk markete gitti Görsel ayırt etme; benzerlik ve farklılıkları ayırma becerisidir. Ayırma iki uyarıcı arasındaki benzemeyen özelliklerin fark edilmesidir. Görsel ayırt etme nesnelerin renk, şekil, hacim ve boyut özelliklerine göre yapılmaktadır. Sadık koruyucu Eşleştirme ve sınıflandırma ise benzerliklere dayandırılarak yapılmaktadır. Nesneleri benzer özelliklerine göre eşleştirebilen çocuk, sınıflandırma konusunda da başarılı olabilmektedir Şekil-zemin ayırımı; insan beyni gelen uyarılardan, dikkatin merkezini teşkil eden uyaranı seçecek şekilde düzenlenmiştir. Bu seçilmiş uyaranlar net bir şekildeki algılanıyorsa şekli oluşturmakta, şeklin arkasında devam edip giden ve kesin olarak algılanmayanlar ise zemini oluşturmaktadır Mutlu çift(kraliyet alayı) Mekânda konum; bir nesnenin, algılayan kişi tarafından mekândaki ilişkileriyle birlikte algılanması olarak adlandırılmaktadır. Örneğin; bir oda içerisindeki eşyalar ile oda arasındaki ilişkinin kurulması ya da bir çocuğun ilk olarak kendisinin bulunduğu yerdeki konumunu fark ederek nesnelerin kendisine göre olan durumlarını anlamasıdır. Oyun zamanı Mekânsal ilişkiler cismin mekânda kapladığı yer ve bunların birbirleriyle ilişkilerinin algılanmasıdır ki aynı zamanda bir gözlemcinin iki ya da daha fazla nesnenin kendisiyle olan bağlantısını ve bu nesnelerin kendileri arasındaki ilişkileri algılama yeteneği olarak tanımlanabilmektedir. İlkin çocuklar yakın çevrelerindeki nesnelerle kendileri arasındaki ilişkileri uzaklıkları, boyutları görsel algılama yoluyla değerlendirmeyi öğrenmektedirler Geri çekme Görsel bellek, görüş alanında bulunan görsel bilgileri belleğe yerleştirme ve daha sonra bellekten çıkarma becerisi olarak tanımlanmaktadır. Çocuklar nesneleri belirgin özelliklerine bağlı olarak zihinlerinde tutmaktadırlar Yardım eli Görsel algı eğitiminde görsel ayırt etme, eşleştirme ve görsel bellek alanlarının gelişimi üzerinde durulmaktadır. Küçük kas motor becerilerin, el-göz koordinasyonunun, alet kullanma becerilerinin, yazmaya hazırlık becerilerinin, dil ve sosyal becerileri desteklemek için oyun, sanat, drama, müzik ve ana dili etkinliklerinden faydalanılması gerekir. Bu etkinliklerin görsel algılamanın göz-motor koordinasyonu, şekil zemin ayırımı, şekil sabitliği, mekânda konumun algılanması, mekânsal ilişkilerin algılanması alt boyutlarında ve dil İle ilgili alanlarda çocukları geliştirir. Görsel algı eğitimi, gelişimi olumsuz yönde etkileyen süreğen hastalıklar, gelişimsel gerilik, işitme, fiziksel, zihinsel engellilik, öğrenme güçlüğü, dikkat eksikliğihiperaktivite ya da dezavantajlı çevrede yaşamaya bağlı olarak oluşan gelişimsel risklerin etkilerini ortadan kaldırmayı ya da en aza indirmeyi amaçlamaktadır. Çocukların ihtiyaçlarına ve gelişimsel özelliklerine göre eğitimler bireysel ya da grup olarak düzenlenmelidir. Queenie ve Marjorie Küçük çocuklar için hazırlanan görsel algılama eğitimi 1. Dinleme becerileri 2. Duyumsama becerileri 3. Göz-motor koordinasyonu ile ilgili çalışmalar 4. Şekil zemin ayırımı ile ilgili çalışmalar 5. Algı sabitliği ile ilgili çalışmalar 6. Mekân ile konumun algılanması ile ilgili çalışmalar 7. Mekân ilişkilerinin algılanmasına yönelik çalışmalar 8. Görsel algılama alanları dışında görsel belleğin desteklenmesine yönelik çalışmalar Dinleme becerileri Çevredeki seslerin ve ses kaynaklarının dinlenmesi ile başlanır ve bu sesler çocuğa fark ettirilir. Sessizliğin dinlenmesi önemlidir. Çocuk bu yolla kendine odaklanır ve kendi kalp ve nefes sesini dinlemesi sağlanır. Çalışma oyun ve hareket içeren etkinlikler ile çeşitlendirilir. Bu etkinlikler sayesinde vücut imajı (vücut ölçülerinin ve vücut içinde oluşan duyuların öğretilmesi, vücut parçalarına dokunarak onların hissedilmesi ile ilgili çalışmalar), vücut kavramı (vücut parçalarının ve duyu organlarının fonksiyonları İle ilgili çalışmalar), vücut şeması (kas ve vücut parçalarının kontrol ve idare edilmesi ile ilgili çalışmalar), vücut hareketlerinin bağlantısı anlaşılmaya çalışılarak denge, motor planlama, motor koordinasyon, sürat gibi beceriler kazandırılmaya çalışılır Küçük Bo Peep Duyumsama becerileri Duyusal koordinasyon arttıkça motor beceri de paralel olarak artmaktadır. Böylece temel hareket becerilerini olgun düzeyde başarabilen ve olumlu benlik imajına sahip bireylerin yetişmesine katkıda bulunmak mümkün olmaktadır Hadi bakalım Göz-motor koordinasyonu ile ilgili çalışmalar Göz-motor koordinasyonu ile ilgili çalışmalar kaba motor becerilerden ince motor becerilere kadar çok çeşitli çalışmaları kapsamaktadır. Koşma, atlama, sıçrama, yürüyüş, duruş, top oyunları, köpükle oynama, yoğurma, boyama, karalama, çizgi çizme, yazı yazma, baskı çalışmaları, makasla kesme, ayakkabı bağlama, düğme ilikleme bu etkinliklere örnek olarak verilebilir. Şekil zemin ayırımı ile ilgili çalışmalar Şekil zemin ayırımı ile ilgili çalışmalar; dikkati uygun olarak yönlendirme, önemli uyaranlara dikkati yoğunlaştırma ve önemsiz uyaranlardan dikkati uzaklaştırma ve organize davranış gösterme becerilerini kapsamaktadır. Dokunma kartları, saklambaç, şekil, renk, eşya saklama, bulma, eşleştirme gruplama oyunları şekil zemin ayırımını destekleyen etkinlikler arasında yer almaktadır Suç üstü yakalanmış Algı sabitliği ile ilgili çalışmalar Algı sabitliği ile ilgili çalışmalar; çocukların büyüklük, şekil ve renkleri ayırt etmelerine, bir düzlem üzerinde bulunan üç boyutlu cisimleri tanımalarına yardımcı olan çalışmaları kapsamaktadır. Bu çalışmalar deneyimle gelişmektedir. Dokunarak nesneleri tanıma, şekilleri tanıma, isimlendirme, algıladığı şekli çizebilme, eşleştirebilme, ayırt edebilme, gruplama, sıralama, zıt kavramlarla ilgili çalışmalar algı sabitliğini destekleyen çalışmalara örnek olarak verilebilir. Uyan artık, bugün yeni yıl Mekân ile konumun algılanması ile ilgili çalı Mekân ile konumun algılanması ile ilgili çalışmalar; vücudun nesnelerle olan ilişkisini belirleyen çalışmaları kapsamaktadır. Yön tayini gerektiren oyunlar (sağ-sol, ön-arka aşağı-yukarı vb.), çeşitli yönlere çevrilen geometrik şekillerin birbirinden ayırt edilmesi, eşleştirilmesi, taklit oyunları mekân ile konumun algılanmasına örnek olarak verilebilir Elmaları toplamak Mekân ilişkilerinin algılanmasına yönelik çalışmalar Mekân ilişkilerinin algılanmasına yönelik çalışmalar; vücut ile ilgili çalışmalar, üç boyutlu nesnelere bakılarak yapılan modelleri, yap-bozları, yapı İnşa oyunlarını, boncuk dizmeyi, renklerine, şekillerine göre örüntüler oluşturmayı, taklitleri, dansları içermektedir. Eve yine gelin Görsel algılama alanları dışında görsel belleğin desteklenmesine yönelik çalışmalar Görsel algılama alanları dışında görsel belleğin desteklenmesine yönelik çalışmalar; resimlere, şekillere, nesnelere belli bir süre bakarak yerini, yönünü, konumunu, kısımlarını, sayısını hatırlamaya yönelik çalışmalarla, çocuğun verilen bir şekli, sayıyı, resmi kompozisyon içinden bulma, çocuğun görsel hayal gücünü kullanarak gördüklerini çizmesi ve resmetmesi gibi çalışmaları İçermektedir İyi geceler Sanatın çok yönlü yapısıyla gelişen çocuklar ileride hızla gelişen teknolojiye, çok yönlü düşünebildikleri için daha kolay uyum sağlarken geçmişi de daha iyi anlayabileceklerdir. Bu özelliklere sahip bireylerin yetiştirilmesinde bireyin kişilik özelliklerini önemli ölçüde şekillendiren okul öncesi eğitimi ve bu dönemdeki sanat eğitimi önem arz etmektedir. Boşver benim gözdem herzaman sen olacaksın İlk atlayış Bütünleştirilmiş etkinlikler; •Oyun-Türkçe, •Fen-Matematik, •Sanat-Okuma Yazmaya Hazırlık, •Oyu n-Hareket, •Drama-Alan Gezisi, •Sanat-Fen, •Sanat-Türkçe ve Okuma Yazmaya Hazırlık gibi örneklendirilebilir Bütünleştirilmiş etkinliklerin hazırlanmasında dikkat edilecek noktalar şu şekilde sıralanabilir; Program açısından; bütünleştirilmiş etkinlikte gereksiz tekrarlara yer yoktur, bu sayede zaman daha verimli kullanılabilir. İçerik sistematik bir şekilde verileceğinden öğrenme daha etkilidir. İhmal edilen ya da zayıf kalan kavramlar ve kazanımlar bu sayede işe koşulabilir. Eğitimci açısından; bütünleştirilmiş etkinlikler, eğitimcilerin kendileri için anlamlı bir etkinlik havuzu oluşturarak özgün programlarını oluşturmaları, geliştirmeleri ve uygulamaları için bir fırsattır. Bu anlamda üretkenliği teşvik eden bir yöntemdir. Eğitimcilerin kendi hedeflerini seçmeleri ve öğrenci gruplarının potansiyelini gerçekçi biçimde değerlendirebilmesi bu sayede daha mümkündür. Bu yöntemin bir diğer avantajı da meslektaşlar arası işbirliğine elverişli olmasıdır. Çocuklar açısından; eğitim daha eğlenceli ve çekici hâle gelmektedir. Çünkü bu yöntem çocuklara bağımsız ya da ortaklaşa üretimde bulunma fırsatı verir. Öğrenme motivasyonu artan çocuğun sınıf içi katılımı ve verimliliği artacaktır. Okul öncesi Dönemde Fen Eğitiminin Sanatla Bütünleştirilmesi Okul öncesi Dönemde fen eğitiminin amacı, çocuklarda merak duygusu uyandırarak çevresini tanımasına ve karşılaştığı problemlere çözüm üreterek çeşitli yaşam becerileri ile donanmasına yardımcı olmaktır. Okul öncesi çocuklar için fen eğitiminin başlangıç noktası onların yaşadıkları doğal çevredir. Çevrelerinde bulunan birçok canlı ve cansız varlıklar; nesnelerin boyut, hareket, sıcaklık, koku, renk gibi özellikleri; ısı, ışık ve ses gibi faktörler fen ile ilgili olduğu için çocuklar çevresini inceleyip araştırırken aslında fen öğrenmeye başlar. Eşyaların nasıl çalıştığını, karın veya yağmurun nasıl yağdığını, balığın suda nasıl nefes aldığını, kuşların nasıl uçtuğunu, yazın sıcak kışın ise soğuk olduğunu gözlemlerler Okul öncesi dönemde yapılan fen eğitimi çalışmaları çocukların merak, araştırma ve problem çözme becerilerinin yanı sıra psiko-motor, duygusal ve bilişsel gelişimlerine de önemli katkılar sağlar. Fen eğitimi etkinlikleri çocukların çevrelerini keşfetmelerini ve araştırmalarını sağlamayı, çocukların bilimsel süreç becerilerini kullanmalarını desteklemeyi, çocukların karşılaştıkları olay ve durumlara karşı bilimsel bir bakış açısı geliştirmelerine yardımcı olmayı, farklı alanlardaki bilim insanları tanımasını destekleyici niteliklere sahip olmalıdır. Fen eğitiminin sanat İle bütünleştirilmesine örnek olarak fen eğitimi içerisinde resim çizme, proje yöntemi, artık materyallerle sanat ürünleri çıkarma verilebilir. Fen eğitiminde resim çizme ve önemi Resim yaptırma çocukların boyut, renk, şekil, zıt kavramlar, sınıflama, sıralama, korunum, eşleştirme gibi birçok fen kavramının kazandırılmasını desteklemektedir. Resim yaptırılarak fen kavramlarının kazandırılmasına yönelik aşağıdaki örnekler verilebilir; •Çocuklar dışarı çıkarılıp doğada gördükleri canlı cansız varlıkları çizebilirler, •Çizdikleri nesneleri canlı-cansız şeklinde ayırabilirler, çizimleri için özel kâğıtlar, kumaşlar, renkli zeminler, ahşap mekânlar vb. kullanabilirler. Renkli taşlarla çizim, kumaşta çizim vb. etkinlikler yapabilirler, •Bulutların, yaprakların, hayvanların vb. hareketlerini gözlemleyerek çizmeleri ve çizerken şekillerinin değiştiğini keşfetmeleri ve bunun nedeni üzerine konuşmaları sağlanabilir, •Çocukların piller, mıknatıslar, çevre, kalıtım, renk karışımları, meteoroloji vb. Örnekleri kendi gözlerinden çizmelerine imkân sağlanabilir, Çocuklar gözlemlerine dönük verilerini grafik, tablo vb. çizim ile kaydedebilirler. Okul öncesi dönem çocukların yazma becerileri gelişmediği için, çocuklarla fen deneylerinin yapımında onların Verileri kaydetmelerinin bir yolu da verilerini oluşturacak gözlemlerini resim çizerek kaydetmeleridir. Örneğin çocuklarla mikroskobik canlıları mikroskopta incelemeleri sağlanarak, gözlemlerini çizmeleri ve verilerini kaydetmeleri sağlanabilir. Resimler soyut kavramların somutlaştırılmasında da kullanılabilir Fen eğitiminde proje yöntemi ile sanatsal ürünler çıkarma ve önemi Proje: "çocukların dikkatine, ilgisine ve zamanına değer ideal bir konunun derinlemesine araştırılmasıdır". Çocuklar projelerini tüm grup olarak, küçük grup olarak veya tek başlarına gerçekleştirerek tamamlayabilecekleri için proje yaklaşımı bütün küçük çocuklar için uygundur Proje tabanlı öğrenme yönteminde çocuklar inceledikleri konularla ilgili olarak tasarı geliştirir, hayal eder, planlar ve sonuç olarak yaparak yaşayarak, inceleyerek öğrenirler. Çocuklar projelerini yaparken motor becerilerini kullanır ve bir sanat eseri çıkaracakmış gibi bilişsel olarak projesine odaklanır. Yapmış oldukları proje ürünleri aslında onlar için birer sanat eserine dönüşür. Proje çalışmaları; planlama ve başlama, uygulama, sonuçlandırma aşamalarından oluşur. Planlama ve başlama aşamasında çocuklar ve öğretmen proje konusuyla ilgili araştırma yapar ve detayları tespit eder. Uygulama aşaması projenin geliştirildiği evredir. Sonuçlandırma aşamasında ise yapılanların özetlendiği ürünün ortaya çıkarılarak sunulduğu aşamadır Çocukların Meteoroloji istasyonu Fen eğitiminde artık materyallerle sanatsal ürünler çıkarma ve önemi Fen eğitiminde artık materyallerle sanatsal ürünler çıkamaya yönelik aşağıdaki örnekler verilebilir; Newton'un renk çarkının evde kullanılmayan boş CD lerle ve bilyelerle yapılması, Güneş fırını yaparak sebze pişirilmesinde plastik pet bardakların kullanılması, Kibrit kutularından manyetik araba yapılması, Pet şişelerden roket yapımı, Maden suyu şişelerinde maya ile balon şişirme, Pipetlerle rüzgârgülü yapma vb. verilebilir. Okul Öncesi Dönemde Matematik Eğitiminin Sanat ile Bütünleştirilmesi Matematik birbiriyle ilişkili özellikler bütünüdür. Bütünlük içinde; ✓Matematiğin basit olduğuna inanmak ✓Matematiğin basit olduğuna inanmak ✓Boş kap özelliği olduğunu yani çocukların matematik eğitimine herhangi bir kavramı tanımadan başlamaları yer alır. Bu nedenle çocuklara matematiği öğretirken onların matematiği sevmelerini ve kolayca anlamalarım sağlayabileceği ortamlar düzenlenmelidir. Çocuklar bu sayede nesneleri manipüle ederek, çeşitli nesneler ile gruplar oluşturarak, bu gurupların içeriğini sayarak, sınıflandırarak çeşitli matematik kavramlarını öğrenmeye başlarlar. Matematik eğitiminde sanatsal içerikli materyaller ve önemi Matematik çocuklar için oldukça soyut kavramlar içerdiği için, çocuklara matematik kavramları kazandırılırken olabildiğince somutlaştırılması gerekir. 2-6 yaş aralığında çocuklar bir yerden bir yere hareket etmekten, nesneleri sıralamaktan, gruplamaktan, üst üste koymaktan, düzenlemekten çok hoşlanırlar. Bu nedenle bu dönem çocuklarına doğal ve zevkli bir ortam içinde doğal nesnelere dokunarak, resimlerini karıştırarak, somut kavram ve fikirlerle uğraşmalarını sağlayarak, hata yapmalarına ve hatalarından doğru sonuçlar çıkarmalarını sağlayarak matematik öğrenmeleri sağlanabilir. Matematik eğitiminde sanatsal materyaller hazırlanırken çeşidi boncuklar, renkli kâğıtlar, tokalar, mandallar, bardaklar, kozalaklar, yapraklar, baklagiller, deniz kabukları, düğmeler, şişe kapaklan vb. artık materyallerde kullanılabilir. Okul Öncesi Dönemde Dil Eğitiminin ve İletişimin Sanatla Bütünleştirilmesi Okul öncesi dönem, çocuğun dışarıda duyduğu sesleri sözcüklere, sözcüklerden de kendi duygu düşüncelerini ve isteklerini ifade edebileceği kurallı cümlelere doğru adımlar attığı çok önemli bir dönemdir Bu dönemde çocukların yazı dilleri gelişmediğinden, iletişimlerini konuşarak ya da resimleriyle, oyuncaklarıyla, yaptıkları materyalleriyle sağlarlar. Öğretmen ve aileler çocukların neler yaptığına değil, yaparken ne hissettiğine neyi anlatmaya çalıştığına odaklanmalıdır. çocuğa "bu gözleri böyle çizmemelisin", "baca böyle olmaz, şöyle olur" gibi cümleler kurulmamalıdır. Okul öncesi dönem çocuklarının dil ve iletişim becerilerini geliştirici çeşitli etkinlikler yapılabilir. Çocukların dil ve iletişim becerilerini geliştirmeye yönelik aşağıdaki örnekler verilebilir; •Okunan bir hikâye ile çocuğa çizim yaptırma veya proje yaptırma, •Dinlemiş olduğu bir müziğe göre çocuğun resim yapması, •Yaşanan güncel olayların değerlendirilmesi ve olayı çocukların çeşitli resimler veya ürünler çıkararak sunması, •Alfabetik sanat veya dil sembolleri ile sanat vb. verilebilir.