Cuma Sohbetleri Mirac Kandilimiz Mübarek Olsun Nasip olursa 25 Mayıs 2014 Pazar gününü Pazartesiye bağlayan gece Mirac Kandilini idrak edeceğiz. Mirac Kandili, sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v) Efendimizin gecenin bir anında Mekke’deki Mescidi Haram’dan Kudüs’teki Mescid-i Aksa’ya, oradan da göklere seyahat ettirildiği mübarek bir gecenin adıdır. Bu gecede Rasülüllah’a, Yüce Allah’ın sonsuz kudretinin ve ilminin ne kadar geniş olduğunu belirten alametler gösterilmiştir. Mirac mucizesi daha önce hiçbir Peygambere nasip olmayıp, sadece Sevgili Peygamberimize Rabbimizin özel bir ikramıdır; 621 yılında vuku bulmuştur. Nitekim Cenab-ı Hak Kur’an-ı Kerim’de: “Kulu Muhammed’i bir gecede Mescid-i Haram’dan kendisine bir kısım ayetlerimizi göstermek için, çevresini bereketli kıldığımız Mescid-i Aksa’ya götüren Allah’ın şanı yücedir. Doğrusu O, işitir ve görür.” buyurmuştur.(İsra Suresi, 1) Mirac gecesinin sabahında Peygamberimiz yaşadıklarını haber vermiş, Sahabe-i kiram da tereddütsüz inanmıştır. Çünkü hiçbir zaman kendisinden gerçek olmayan bir şey duymamışlardı. O’nun doğru ve dürüstlüğünü düşmanları bile kabul etmişti. Ancak, Mekke müşrikleri olayı duyar duymaz şaşırmışlar: “Bir gecede hiç bu kadar yerler gezilebilir mi?” demişlerdi. Onlar miracın üstün gerçeklerini kavrayacak seviyede değillerdi. Zira, Allah’ın sonsuz kudreti ile insanın sınırlı gücünü birbirine karıştırıyorlar, hadiseyi maddi açıdan ele alıyorlardı. Fakat, O’na samimiyetle inanmış müminler, bu harikulade olay karşısında bile hiç tereddüt etmeden hemen tasdik etmişlerdi. Nitekim Hz. Ebubekir (r.a), bunu en güçlü bir şekilde tasdikinden dolayı “sıddik” unvanına mazhar olmuştur. İşte, Mirac gecesi böylesine kutlu ve bereketli bir gecedir. Mirac hediyeleri Mirac hadisesinin biz müminleri ilgilendiren yönü, mahiyetinden daha çok neticesi ve Peygamberimizin ümmetine bildirdiği hediye ve müjdelerdir. 1-Mirac hediyelerinin ilki, İslam dininin temeli sayılan namazdır. Namaz, Hz. Allah’ın (c.c) kullarına bir mirac hediyesidir. Onun içindir ki, “Namaz, müminin miracı” olmuştur. Nasıl ki, Sevgili Peygamberimiz (s.a.v.), Miracta vasıtalardan arınmış olarak, Yüce Allah’la buluştu ise; mümin de namazda vasıtasız olarak doğrudan Rabbinin huzuruna çıkar, sadece O’na kulluk etme ve sadece O’ndan yardım isteme fırsatı bulur. Bu vesileyle mümin, günde beş vakit namazını samimiyetle ve huşu içerisinde kılacak, namaz O’nun için bir mirac olacak ve kul bu sayede Hakk’a doğru yol alacaktır. 2-Miracın ikinci bir hediyesi veya bir önemli sonucu, Bakara Süresinin son iki ayetinin nazil oluşudur. “Amenerrasülü” olarak da bilinen ve memleketimizde yatsı namazından sonra “mihrabiye” olarak okunan bu ayetlerde, ilahi emirler karşısında mutlak itaate yönelen müminlerin inançlarındaki sadakatleri ifade edilmektedir. Ayrıca, bu ayetlerde sorumluluklar hafifletilmiş, bazı kolaylıklardan bahsedilmiştir. Nitekim, söz konusu olan Bakara süresinin 286. ayetinde mealen: “ Allah (c.c.), her şahsı ancak gücünün yettiği ölçüde mükellef tutar.” buyrularak, gücümüzün yetmediği şeylerden sorumlu olmayacağımız açıklanmıştır. Mirac’ta Peygamberimize vasıtasız olarak vahyedilen bu iki ayet, Rasülullah Efendimizin hadislerinde övülmüş, her zaman ve özellikle yatmadan önce okunması tavsiye edilmiştir. Bir hadiste de; “Bu ayetlerin (amenerrasülü) geceleyin yatmadan önce okunması, kişiye yeter.” buyrulmuştur. (Buhari, Fedailü’l-Kur’an) 3- Miracın üçüncü ve önemli bir hediyesi de, Hz. Peygamberin ümmetinden Allah’a şirk koşanların dışındakilerin affedilebileceklerinin va’dedilmiş olmasıdır. İnsan bilerek veya bilmeyerek günah işleyebilir. İşlenen günahlardan dolayı pişmanlık duymak ve Allah’tan af dilemek, bir daha günah işlememeye söz vermek kaydıyla, Allah’u Teala, işlenen günahları affedebilir. Nitekim bu konuda Kur’an-ı Kerimde Rabbimiz mealen şöyle buyurmuşlardır: “Allah, kendisine şirk (ortak) koşulmasını asla bağışlamaz; ondan başka günahları dilediği kimse için bağışlar. Kim Allah’a ortak koşarsa büsbütün sapıtmıştır. (Nisa Süresi, 116) Bu gecede yapılacak ibadetler Mirac kandilini fırsat bilerek çeşitli sebeplerle lekelenen kalplerimizi önce tövbe ve istiğfar ile temizlemeli, sonra da Allah sevgisi ve O’na kulluk niyeti ile iyi bir mümin olmaya gayret göstermeliyiz. Fitne, fesat, gıybet ve iftira Cuma Sohbetleri gibi bizi birbirimize düşüren günahlardan uzak durmalı, dargınlık ve kırgınlıkları ortadan kaldırarak kucaklaşmalı, bir olmaya, diri olmaya çaba sarfetmeliyiz. Birlik ve beraberliğimizi, huzur ve güvenliğimizi bozmak isteyenlere fırsat vermemeliyiz. Bu geceye mahsus özel bir ibadet şekli yoktur. Ancak kaza namazı veya nafile namaz kılmak suretiyle, Kur’an-ı Kerim okumakla, tövbe-istiğfar ve dua etmekle, Peygamberimize salatü selam getirmekle, fakir ve kimsesiz çocuklara yardım etmekle, nafile oruç tutmakla inşallah bu mirac gecesini değerlendirmiş oluruz. Mübarek Mirac Kandilinin ülkemiz, milletimiz ve İslam alemi için hayırlara vesile kılmasını kudreti sonsuz Yüce Rabbimden niyaz ediyor, Devrek’li hemşehrilerimizin ve Müftülüğümüz personelinin kandillerini tebrik ediyorum. Mustafa NURGÜN Devrek Müftüsü