6.SINIF SOSYAL BİLGİLER BÜYÜK HUN DEVLETİ KAVİMLER GÖÇÜ METEHAN ÇİN SEDDİ BÜYÜK HUN DEVLETİ BÜYÜK HUN DEVLETİ(MÖ 220-MS 300) Büyük Hun İmparatorluğu , M.Ö. 220 yılında Hunlar tarafından kurulan ilk imparatorluktur. Bilinen ilk imparatorları Teoman(Tuman)'dır. En büyük imparatorları Mete'dir. Çinliler önüne geçemedikleri Hunların saldırıları ardından "Büyük Çin Duvarı" (Çin Seddi)'ni inşa etmek zorunda kalmıştır. . (M.Ö. 214) Bu yapı günümüzde halen bir dünya harikası olarak kabul edilmektedir. En parlak dönemini Mete zamanında yaşamıştır. Mete orduyu onluk, yüzlük (Bölük), binlik ve on binlik (Tümen) birimlere ayırmıştır. Bu sistem günümüzde de uygulanmaktadır. Öyle ki Kara Kuvvetlerinin kuruluş tarihi olarak (M.Ö. 209) Mete'nin tahta çıkış tarihi kullanılmaktadır. BOZKIRLARIN İMPARATORLUĞU M. Ö. 220 yılında Teoman tarafından kurulduğu kabul edilir. Teoman dan sonra devleti büyük bir imparatorluk haline getiren Mete'dir. Hun, Türk ve Moğol boylarını bir çatı altında toplayan Mete, İpek yoluna egemen olmak için Çin ile savaşmıştır. M.Ö. 200 yıllarında Çin'i yenilgiye uğratarak vergiye bağlamıştır. M.Ö. 187 yılında Çin İmparatorluk ordusunu, ki başında Ka-o-ti bulunmaktadır, Pa-i-Teng seferinde 10 bin kişilik disiplinli ve düzenli ordusuyla yenilgiye uğratmıştır. Bu Çin ordusunun sayısının bazı kaynaklarda 200 bin bazı kaynaklarda ise 35 Tümen yani 350 bin olduğu yazmaktadır. Mete devrinde Sibirya, Çin Denizi, Japon denizi ve Hazar Denizi arasında kalan tüm topraklara hakim olunmuştur. Mete’nin Çin'i topraklarına bağlamayıp, vergi almak suretiyle yönetmesi sebebi, Çin yerleşik hayatı ve siyasi etkisinden uzak durma olarak yorumlanır. Bunun yanında Çin'in kalabalık nüfusu altında Hunluk özelliklerini kaybetmek istememiştir. Metenin ölümünden sonra bir süre daha gücünü koruyan devlet, Çinli prenseslerle evlenme geleneği ile Çinli prenseslerin casusluk faaliyetleri, Hun boyları arasındaki iktidar kavgaları, Çinin İpek yolu üzerinde gittikçe siyasi nüfuzunu arttırması gibi nedenlerle M.Ö. 46 yılında Hunlar Doğu Hunları ve Batı Hunları olmak üzere ikiye ayrıldı. Bu ikiye ayrılışın nedenlerinden birisi de Büyük Hun Devleti'nin başında bulunan Ho-han-ye' nin ekonomik sıkıntıları da neden göstererek Çin egemenliğine girmek istemesidir ki, bu düşünceyi kardeşi Çiçi, "atalarına saygısızlık" olarak kabul edip esaret altına girmeyi reddetmiştir. Batı Hunları Çiçi yönetiminde Talas'ın batısına egemen oldular. Akhunların ve Avrupa Hunlarının kurulmasında etkin rol oynadılar. Batı Hunluları'nın başında bulunan Çiçi'nin Çin'e karşı verdiği mücadelede kısa bir süre sonra başarısız olduğu görülmüştür. Zira Çiçi, Çin ile mücadelede eski Hun savaş taktiklerini bırakarak bir şehir kurup burayı kale haline getirerek savunma savaşı yapmayı yeğlemiştir. Bu kendisinin birinci hatasıdır. Yenilgisinde etkili olan diğer hata ise emri altında bulunan askerlere çok sert davranmasıdır. Doğu Hunları Ho-Han-ye yönetiminde Talas'ın doğusunda M.S 48 yılına kadar hüküm sürdü. Çin'in siyasi hareketleri sonucu, M.S. 48 yılında Güney ve Kuzey Hunları olmak üzere ikiye ayrıldı. Kuzey hunları hakan Pi yönetiminde Moğol ve Sibirya stepleri çevresinde 156 yılına kadar devam etti. Güney Hunları Panhu yönetiminde Uygur havzasında ve Çine yakın bölgelerde 216 yılına kadar devam etti. Doğu Hunlarının kuzey ve güney olarak ikiye ayrılmasının sebebi; Panhu yönetimindeki Türkler’inin Çin'in siyasi üstünlüğünü kabul etmesine rağmen, yeğeni Pi yönetimindeki kuzey Türkler’inin Çin üstünlüğünü kabul etmeyişidir. (Güney Hunları: Batı Hun İmparatorluğu) Güney Hunlarının yıkılması sonunda Çin siyasi egemenliği çerçevesinde Çin ülkesine tampon maksatlı birçok küçük Hun devleti kurulmuştur. Bu Hun devletleri Göktürk siyasi üstünlüğüne kadar devam etmiştir. EGEMENLİK ALANI Orta Asya steplerindeki tüm Türk boyları, Moğol kabileleri, Moğol Tatarları, Tunguzlar, Yüeçiler (Kuşhanlar), Çin Hanedanlığı, İpek Yolu. Kapladığı alan: Kuzeyde Sibirya; güneyde Tibet, Keşmir; doğuda Büyük Okyanus; batıda Hazar Denizi (18.000.000 km².) Hunlar kendi belgelerini bırakmadığı için arkeolojik deliller dışında Çin kaynaklarına bakılmaktan çare yoktur. Ancak bu özellikler sadece Hunlar değil, diğer göçebe kabileler için de geçerlidir. Ayrıca bunların Çin medeniyetin ahlak anlayış ve mantığına aykırı olduğu için Çin kaynaklarında Hunların gelenek ve göreneklerinden bahsedilken eleştiri içerikli cümleler kullanılmıştır. Ancak bu özellikler sadece Hunlar değil, diğer göçebe kabileler için de geçerlidir. Hunlar'ın dini, Şamanizm ve Tanrı (Tengri) inancı olup, yılda üç kez büyük ayinî bayram düzenliyordu. DEVLET YÖNETİMİ Hun devleti başında bulunan kişi " tan-hu" ya da "şen-yu" olarak anılıyordu. Tanhu sözcüğü bir unvan olarak " sonsuz genişlik" anlamına gelmektedir. Hükümdarlık da kut anlayışı egemendi. Ülke, töre hükümlerine göre yönetilirdi. Şenyunun görevi, ülkede dirliği sağlamak, adaleti gerçekleştirmek, orduya komuta etmek, meclisi yönetmek olarak sıralanabilir. Hükümdarlık babadan oğla geçmektedir. Ülke oğullar arasında doğu, batı, merkez olarak miras bırakılmaktadır. Türk devleti hükümdarı eşine "ka-tun"(hatun) denirdi. Yönetimde söz sahibiydi. Büyük Hun Devleti'nde üç meclis bulunuyordu. ORDU Hun ordusu ücretli değildi. b. Hun ordusunda kadın-erkek asker sayılır, her an savaşa hazır bulunurdu. (ordu-millet anlayışı) c. Hun ordusunun temeli atlı askerlere dayanırdı. d. Ordu tümen sistemine göre teşkilatlanmıştır. (10.000 kişi) e. Kullanılan araçlar: ok ve yaydı.Yakın dövüşte kılıç, kargı kullanılırdı. f. Savaş stratejisi; keşif seferleri ve yıpratma savaşları olarak ikiye ayrılıyordu. g. Sahte geri çekilme ve turan taktiği teknikleri kullanıldığı Çin kayıtlarından öğrenilmektedir. HUNLARIN ZAYIFLAMASI VE YIKILIŞI Mete Han’dan sonra yerine oğlu Ki-ok geçti. Ki-ok’un Çinli bir prensesle evlenmesi ve devletin ileri gelenlerin Çin ipeklerine düşkün olmaları, lükse dalmaları nedeniyle devlet zayıfladı. Bu durum Çinlilerin Hun devleti üzerindeki etkilerini artırdı. Nihayet Hun devleti MÖ: 58 yılında güney ve batı Hunları olmak üzere ikiye ayrıldılar. Batı Hunları MÖ: 35 yılında Çinlerin egemenliğine girdi. M.S:48 yılında güney Hunlar, kuzey ve güney olmak üzere ikiye ayrıldılar. Kuzey Hunları M.S.150 yılında Sien-pi’ler tarafından yıkıldı. Güney Hunları ise M.S.220’da Çin egemenliğine girdi. KAVİMLER GÖÇÜ 4. yüzyılın sonlarına doğru gerçekleşen Kavimler Göçü, tarihteki en büyük kitlesel göç hareketlerinden biridir. Bu yüzyılın sonlarına doğru değişen dünya iklimi, birçok kavmin yaşam alanı olan Orta Asya iklimini olumsuz yönde etkilemiştir. Kuzeye doğru çekilen buzullar Orta Asya iklimini değiştirmiştir. Sıcaklığa bağlı olarak oluşan kurak iklim, bu alanda yaşayan toplulukları, daha uygun iklim koşullarının hüküm sürdüğü bölgelere göç etmeye zorlamıştır. Çoğunluğunu Türklerin oluşturduğu bu kavimler, çeşitli göç yolları izlemişlerdir. GÖÇ YOLLARI Kuzeye, Sibirya’ya gidenler. Doğuya, Çin ve Uzak Doğu ülkelerine gidenler. Güneye, Hindistan, Afganistan ve Çin’e gidenler. Batıya; bir kısmı Hazar Denizinin kuzeyinden Karadeniz’in kuzeyine ve Avrupa’ya, bir kısmı Hazar Denizi’nin güneyinden İran, Irak, Suriye, Mısır ve Anadolu’ya gidenler. GÖÇ YOLLARI Aşağıdaki haritayı inceleyiniz. KAVİMLER GÖÇÜ SONUÇLARI Roma İmparatorluğu Doğu ve Batı olarak ikiye ayrıldı. (395) Batı Roma 476 yılında Germen kavimleri tarafından yıkıldı. 2)Avrupa’nın etnik yapısı değişti, Germenlerin Avrupa’ya karışması yerli milletler ortaya çıkardı. 3)Türkler Avrupa’da Avrupa Hun Devleti’ni kurdu. 4)İngiltere, Fransa gibi Avrupa Devletlerinin temelleri atıldı. 5)Avrupa’da feodalite (derebeylik) rejimi ortaya çıktı. 6)Şövalyecilik ortaya çıktı. 7)Avrupa’da edebi destanlar ve efsaneler meydana çıktı. 8)Avrupa’da Milliyetçilik yayıldı. 9)İlk çağ kapandı, Orta Çağ başladı.