Bir ortamdan diğer bir ortama ısı geçişine ait hesapları yapabilmek için yüzey geçiş katsayılarının (Tablo 3.1) ve her bir katmanın ısı iletkenlik katsayısı ve kalınlığının bilinmesi yeterlidir. Bu verilerle; bağıntısıyla A (m2) alandan Z (sn) zamanda geçen ısı akımı Watt olarak bulunur. Bu bağıntıdaki (k) elemanın ısı geçirme katsayısı olarak; bağıntısıyla hesaplanır. Bu bağıntıda TS 825'deki tanımlara göre; 1/k; Elemanın ısı geçirme direnci (m20C/W), 1/ α 1.: Elemanın iç.yüzey ısı iletim direnci (m 2 °C/W), 1/Λ; Yapı elemanının ısı iletkenlik direnci, diğer bir deyişle ısı geçirgenliğinin aritmetik olarak tersi (W/m2 °C), 1/αd; Elemanın dış yüzey ısı iletim direnci (m2oC/W), ti; İç sıcaklık (°C), td ; Dış sıcaklık (°C) şeklinde tarif edilir. Yukarıda verilen Bağıntısındaki A (alan) ve Z (zaman), 1m2 ve 1 sn olarak alındığında bağıntı; Q=k(ti-td) (W/m2) halini alır. Bu bağıntı; Q= (ti - td)/(1/k) (W/m2) şeklinde yazılıp yeniden düzenlendiğinde; Q 1/k=(ti – td) (0c) 1/k yerine açık ifadesi olan olur. bağıntı konduğunda; Isı akımının, yani Q 'nun, her bir katmanın direnci ile çarpımı sonucunda bulunan değerin o katmanın iki yüzeyi arasındaki sıcaklık farkını verir. Zira, eşitliğin sağ tarafı iç ve dış ortamlar arasındaki sıcaklık farkıdır ve sol taraftaki sıcaklık farklarının toplamına eşittir. Böylece, bir veya birden fazla katmandan oluşan bir yapı elemanında ısı enerjisinin elemanın her bir katmanının yüzeyinde oluşturduğu sıcaklık dereceleri aşağıdaki şekilde hesaplanabilir: Bu şekilde bulunan sıcaklık farkları iç ortam sıcaklığından sırasıyla çıkarılarak her katmanın yüzeyindeki sıcaklık derecesi bulunur ve işleme devam edilerek sonuçta dış sıcaklık değerine ulaşılır. Örneğin üç katmandan oluşan bir duvarda; değerleri bulunur. Burada, ti; iç ortam sıcaklığı td; dış ortam sıcaklığı tiy.; duvarın iç yüzey sıcaklığı tdy; duvarın dış yüzey sıcaklığı tı; ınci katman ile 2nci katman ara sıcaklığı göstermektedir. δti, δtı .. δt1ı, δtd sıcaklık farklarının toplamı iç v~ dış ortam sıcaklık farklarının toplamına eşittir. Hesaplarda hata yapma olasılığını azaltmak için bir kontrol ölçütü olarak kullanılmalıdır. Konuyu daha da belirgin hale getirmek için ileride sayısal bir örnek verilmiştir. 3.1.4.SÖNÜM, FAZ FARKI VE ISI BİRİKTİRME KAPASİTESİ (ISIL SIĞA) Yapı kabuğu niteliğindeki bir yapı elemanımn yönetmeliklerce belirlenen bir ısı yalıtımı sağlaması her. zaman için gerekliyse de tek başına bu özellik yeterli değildir. Yapı elemanının, ısıl konforu sağlaması yönünden, tammlanmış belirli bir sıcaklığın altına düşmemesi, yani bünyesinde bir miktar ısı enerjisi biriktirmesi de beklenir. Bu özelliğe ısıl eylemsizlik (termik atalet) denmektedir. Isıl eylemsizliği belirleyen üç parametre vardır. Bunlar; sönüm ve faz farkı ile ısı biriktirmedir. Sönüm; iç ve dıştaki sıcaklık değişim genliklerinin oramdır. Diğer bir deyişle sönüm, kabuğun dıştaki sıcaklık değişikliklerini içeriye iletmede gösterdiği ısı1 eylemsizliktir Bu değer ne kadar büyükse o eleman ısıl yönden o kadar iyi eleman demektir. Şekil 3.1 'deki ABI Ai Bi oranına sönüm denir. Sönümü büyük olan bir yapı elemanı ısıl eylemsizlik yönünden iyi bir elemandır. Diger yandan faz farkı ise, yapı kabuğunun dışındaki sıcaklık düşmesi- nin içeriye yansımasının kabuk tarafından geciktirilmesi olarak tanımlanır. Başka bir deyişle, faz farkı, kabuk dışındaki ısıl değişiklikleri içeri aktarma-da kabuğun gösterdiği ısıl gecikmeyi zaman olarak ifade eden bir kavramdır. Örneğin, Şekil 3.1'deki gibi bir dış kabukta dış sıcaklık +15°C'den -5oC'ye saat 21 :00' de düşüyorsa; içteki sıcaklığın da +22°C' den + 16°C'ye düşmesi sabah saat 4:00'te oluşuyorsa yedi saatlik bir faz farkı var demektir. Bu fark ne kadar uzun sürede oluşuyorsa duvar ısıl davranış bakımından o kadar iyidir denebilir. Şekil3.1-Söniim ve faz farkı grafiği. (Şekil, iç hacimde ısıtma yapılamadığına göre çizilmiştir). Yapı elemanının ısı biriktirmesi ve faz farkı oluşturmasında ısıl difüzyon katsayısı da önemlidir. Bu katsayı ısı enerjisinin yapı elemanında hangi derinliğe kadar yayılabildiğini gösterir. Isıl difiizyon katsayısı, bağıntısıyla gösterilir. Bu bağıntıda, λ; Isı iletkenlik katsayısı δ; Homojen malzemenin yoğunluğu c; Isınma ısısı ,(özgülısı) şeklinde tarif edilir. Yapı elemanının tek katmanlı basit hali için bağıntı, d 2 =at şeklinde yazılabilir. Burada t, geçen zamanı; d ise bu zaman sonunda ısı enerjisinin elemanın içinde ulaşabildiği derinliği göstermektedir. Isı biriktirme kapasitesi (ısıl sığa) (Sp), kabuğu oluşturan malzemenin yoğunluğu (8), ısı iletkenlik katsayısı (A), ve özgül ısısına (c) (Tablo 3.II) bağlı olarak ifade edilen bir kavramdır. Q, depolanan ısı miktarını belirtmek üzere; şekilde yazıldığında, T, sıcaklık değişim aralığıdır CC). Sp ısı biriktirme kapasitesi ise, bağıntısıyla ifade edilir. Burada; p; çevrim periyodunu, c; özgülısıyı, λ; ısı iletkenlik katsayısını Pı; homojen malzemenin yoğunluğunu göstermektedir. pc çarpımına hacimsel özgül ısı denir. Bağıntıdaki p periyodu, 24 saat olarak alındığında, bağıntı haline gelir. Bu bağıntı tek katmanlı yapı elemanları için geçerlidir. S24 değerine günlük ısı biriktirme kapasitesi denir. Birimi W/m2 °C'dir. Bütün bu açıklamalar gözönüne alındığında, hafif bir yapı elemanının ısı iletkenlik yönünden ekonomik olduğunu, ancak yeterli ısıl eylemsizlik sağ-lamadığını belirtmekte yarar vardır. Buradan görüldüğü gibi, bir duvarın yüksek miktarda ısı biriktirebilmesi için kütlesinin büyük olması gerekmektedir; kütlesi büyük bir malzemenin ise yoğunluğu fazla olacağından A 'sı da büyüyecek, sonuçta bu malzemeden yapılmış bir duvar fazla ısı depolayacak ve iletecektir. Şu halde, duvarın ısı biriktirme kapasitesinin yüksekliği olgusu ile duvarın ısıyı iletmesi olgusu birbirinin karşıtı durumlardır. Tasarımda, bu özellik gözönüne alınarak iyi bir duvar için değişik katmanlardan oluşan ve optimum çözüm olabilecek bir kabuk komposizyonu oluşturulması hedef alınmalıdır. Bazı malzemelere ait sözü edilen değerler, bir karşılaştırma yapmak ve hesaplarda kullanılmak üzere Tablo 3.II'de verilmiştir. Tablo 3II. Bazı malzemelere ait ısıl değerler. (Tennent 1976, s.61)