“ÇALIŞMA HAYATINDA VE SENDİKALARDA KADIN

advertisement
“ÇALIŞMA HAYATINDA VE SENDİKALARDA KADIN SORUNLARINA
ÇÖZÜM MODELİ OLUŞTURMAK İÇİN KÜRESEL KADIN EMEĞİ BULUŞMASI”
II. ULUSLARARASI KADIN KONFERANSI
SONUÇ DEKLARASYONU
Ankara, 7 Mart 2013
8 Mart Dünya Kadınlar Günü çerçevesinde HAK-İŞ Konfederasyonu tarafından
organize edilen “Çalışma Hayatında ve Sendikalarda Kadın Sorunlarına Çözüm
Modeli Oluşturma Küresel Kadın Emeği Buluşması” konulu II. Uluslararası Kadın
Konferansı 7-8 Mart 2013 tarihlerinde Ankara’da gerçekleştirilmiştir.
Küresel Kadın Emeği Buluşmasına; Uluslar arası İşçi Sendikaları Konfederasyonu
PanAvrupa Bölgesel Konseyi (PERC)’nin yanı sıra Arjantin, Arnavutluk, Azerbaycan,
Belarus, Bosna Hersek, Brezilya, Bulgaristan, Eritre, Fas, Filistin, Gürcistan, Irak,
İran, İtalya, Kamerun, Kenya, Kosova, KKTC, Kongo, Makedonya, Malavi, Moritanya,
Nijerya, Pakistan, Portekiz,
Romanya,
Ruanda, Senegal, Somali,
Sudan,
Tanzanya, Tunus, Uganda, Ürdün, Yemen, Zambiya İşçi Sendikaları Konfederasyonu
Yöneticileri, Kadın Komitesi Başkan ve temsilcileri, HAK-İŞ’e üye sendikaların
Türkiye’nin her bölgesinden kadın temsilcileri, Türkiye’deki sivil toplum kuruluşlarının
temsilcileri, akademisyenler, işveren kuruluşlarından temsilciler katılmıştır.
Konferans, 36 ülkeden gelen 44 kadın sendikacının ve Türkiye’nin her bölgesinden
gelen sendikalı kadınların katılımcıyla, kadınların hayatın her alanında yaşadıkları
sorunlarına özelde ise kadınların çalışma hayatına girişte ve çalışma hayatında
yaşadıkları sorunların çözümüne, kadınların sendikal temsil ve katılımını etkin şekilde
artırmaya, kadın-erkek fırsat eşitliğinin sağlanmasına, kadına yönelik ayrımcılıkla
mücadeleye, kadına yönelik şiddetin önlenmesine yönelik karşılıklı görüş alış-verişinin
yapıldığı Sosyal Zirve şeklinde tamamlanmıştır.
Çalışma Hayatında ve Sendikalarda Kadın Sorunlarına Çözüm Modeli Oluşturmaya
yönelik gerçekleştirilen Küresel Kadın emeği Buluşmasında kadın odaklı konularda
ortak çalışmalar gerçekleştirmeye, sendikal kadın dayanışmasının güçlendirilmesine
yönelik güçlü temel oluşturulması yönünde çalışma yapılmıştır.
Konferansa katılan tüm kadın sendikacılar aşağıdaki noktaların altını çizip görüş
birliğine ulaşmıştır.
“Kadın sendikacılar olarak “Çalışma Hayatında ve Sendikalarda Kadın
Sorunlarına Çözüm Modeli Oluşturma Küresel Kadın Emeği Buluşması” konulu
II. Uluslararası Kadın Konferansını Uluslararası diyalog, işbirliği, dayanışma, bilgi ve
deneyimlerimizi paylaşma ve güçlendirme yolunda büyük bir aşama olarak
görüyoruz.
Kadınların eşitlik taleplerinin, birlik ve dayanışmalarının simgesi olan 8 Mart Dünya
Kadınlar gününü kutluyoruz.
8 Mart Dünya Kadınlar gününün 156 yıllık tarihsel temelinde insanca çalışma şartları
için mücadele eden ve bu uğurda yaşamlarını yitiren kadınlar vardır. Bu anlamlı
günde kadın haklarının her alanda geliştirilmesi için mücadele eden tüm güçlü,
erdemli, özverili ve mücadeleci kadınları minnetle anıyoruz.
8 Mart Dünya Kadınlar Gününü çalışan kadınlar olarak sorunlarımızı gündeme
taşımak, çözüm önerilerimizi ortaya koymak için bir fırsat olarak değerlendiriyoruz.
“Çalışma Hayatında ve Sendikalarda Kadın Sorunlarına Çözüm Modeli
Oluşturma Küresel Kadın Emeği Buluşması” konulu II. Uluslararası Kadın
Konferansı katılımcıları olarak bizler,
1. Tüm dünyada kadınların eğitim, sağlık, çalışma hayatı, sosyal ve siyasal alan
başta olmak hayatın her alanında devam eden sorunları bulunduğuna, kadına
yönelik şiddetin maalesef artarak devam ettiğine dikkat çekiyoruz.
2. Kadın-erkek fırsat eşitliğinin “bir insan hakkı, sosyal adalet ve demokratik
temsil sorunu” olduğunu vurgulayarak,
kadın sorunlarının kapsamlı
makroekonomik politikalar ile desteklenmesi ve tüm politikalar ile ana
akımlaştırma ile bütünleştirilmesi ihtiyacının altını çiziyoruz.
3. Kadın sorunlarına yönelik konuların, başta tüm dünyada “kadınların insan hakları
anayasası” olarak kabul edilen ve CEDAW Sözleşmesi olmak üzere uluslararası
sözleşmeler ve evrensel ilkeler çerçevesinde ele alınmasının önem arz ettiğine
inanıyoruz.
4. Kadınların insan haklarına saygı gösterilmesi ve her yerde tümüyle uygulamaya
konulması için kültürel, ekonomik, sosyal engellerin aşılması için daha fazla
çabaya ihtiyaç olduğunu vurguluyoruz.
5. Kadına yönelik her türlü din, dil, ırk ve cinsiyet ayrımcılığını onların varlığına
yönelmiş bir tehdit olarak algılıyor ve herkesi bu konuda duyarlılığa çağırıyoruz.
6. Birçok ülkede kadın odaklı yasal düzenlemelerin hala yetersiz olduğu, kadınların
işgücü piyasasında yoğun olarak “düzgün olmayan işler” olarak adlandırılan
kayıt dışı, güvencesiz ve düşük ücretli işlerde istihdam edildiği, kadınların iş, aile
ve özel yaşamı uyumlaştırma konusunda sosyal destek mekanizmalarının
yetersizliği nedeniyle yaşadığı sorunların işgücüne katılımlarını ve işe
devamlarını olumsuz yönde etkilediğini,
kamu ve özel sektörde yönetim
kademesinde görev yapan kadın sayısının oldukça düşük olduğu gerçeğini
kamuoyunun dikkatine sunuyoruz.
7. Kadınların insan onuruna yaraşır iş ve yaşam standartlarına ulaşması, sosyal
güvenlik, temel refah ve asgari gelir düzeyine kavuşması, kadın işsizliğinin ve
kayıtdışı istihdamının azaltılması, kadınların, çalışma yaşamına etkin şekilde
katılımının artırılması, kadına yönelik şiddet ve ayrımcılığın önlenmesi yönünde
daha güçlü sosyal politikaların geliştirilmesi gerektiğini vurguluyoruz.
8. Birçok ülkede etkilerini sürdüren küresel mali kriz kadına yönelik eşitsizlikleri ve
şiddeti artıran bir sosyal krize dönüşme tehlikesiyle karşı karşıyadır. Ekonomik
darboğazların, cinsiyet eşitliğine ilişkin politikalar üzerine olumsuz etkilerinin
ortaya çıkmaya başladığına dikkat çekmek istiyoruz. İnsan odaklı bakış açısından
uzak uygulanan yanlış politikalar nedeniyle kadın yoksulluğu artmakta, kadınların
kamu hizmetlerine erişiminde kayıplar yaşanmakta, kadın işsizliği artmakta,
kadınların kayıtdışı ve güvencesiz çalışması yaygınlaşmaktadır. Toplumsal
cinsiyet eşitliği temelinde insan odaklı politikaların uygulanması için tüm ülkelere
çağrı yapıyoruz.
9. İşgücü piyasasında ve sendikalarda kadın-erkek eşitliğini yaygınlaştırılması, eşit
işe eşit ücret ilkesinin uygulanması, karar verme mekanizmalarındaki cinsiyet
temsili açığının kapatılması, iş, aile ve özel hayat uyumlaştırılmasının
yaygınlaştırılması, kadına yönelik şiddetin önlenmesi için entegre stratejiler,
politika ve eylemler, projeler, bilinç arttırıcı faaliyetler geliştirilerek, kararlılıkla
uygulanmalıdır.
10. Tüm dünyada Annelik hakkının koruması halâ tümüyle güvence altında değildir.
Kadın işçiler sıklıkla hamilelik durumunda ayrımcılık ve işten çıkartmalarla karşı
karşıya kalmaktadır. Kadın işçilerin hamilelik ve doğum sonrası dönemlerinde iş
güvencesini sağlayacak daha güçlü politikalar geliştirilmelidir.
11. Kaliteli, ulaşılabilir ve karşılanabilir çocuk, engelli ve yaşlı bakım tesisleri; her iki
ebeveyn tarafından kullanılabilen çeşitli ücretli izin seçenekleri; çocuk yetiştirmesi
konusunda babaların rolünün kabul edilmesi; kişinin çalışma sürecini azaltma
veya uzatma imkanı ile ilgili olarak tutarlı politika ve uygulamalar hayata
geçirilmelidir.
12. Cinsiyet eşitliği, işyerinde ve toplumda demokrasinin elzem bir öğesidir.
Uluslararası sendikal hareket, sosyal adalet, sosyal ilerleme ve sürdürülebilirlik
hedefleriyle birlikte toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması konusuna güçlü
şekilde eğilmeye devam etmelidir.
13. Örgütlü kadınlar olarak sendikal alanda kadınlara yönelik mesleki bilgi ve
becerilerinin geliştirilmesine yönelik özel eğitim programları düzenlenmesi
gereğine vurgu yapıyoruz.
14. Toplu pazarlık süreçlerine toplumsal cinsiyet eşitliğinin dahil edilmesi halâ önemli
bir zorluk teşkil etmektedir. Kadınların toplu pazarlık müzakerelerine etkin katkı
ve katılımının sağlanması, toplu iş sözleşmelerinde kadın odaklı hak ve
kazanımların güçlü şekilde yer alması için daha fazla çaba sarf edilmelidir.
15. Her ne şekilde olursa olsun kadınların eğitim-öğretim, çalışma ve siyaset yapma
hakkının en temel insan hakları olduğu gerçeğinin altını çiziyor ve bu hakların
hiçbir gerekçeyle sınırlandırılamayacağını ifade ediyor, kadınların tüm toplumsal
alanlarda ve karar alma mekanizmalarına artan bir şekilde katılmalarının
gereğine vurgu yapıyoruz.
16. Dünya genelinde önemli bir sorun olan “Kadına Yönelik her Türlü Şiddete
Hayır” diyoruz. Bu sorunla mücadele etmek insanî bir sorumluluktur. Tüm
kesimleri bu sorunla ortak ve çok boyutlu mücadele etmeye çağırıyoruz
17. Uluslararası sendikal hareket, kadınların hak mücadelesinde ve sorunlarının
giderilmesinde eylemlilik yanında sosyal diyalog, yönetişim, müzakere ve barışçı
çözüm yollarının kullanıma önem vermelidir.
18. Uluslar arası sendikal hareket, kadınların sendikalara üyeliği, sendikal karar ve
temsil mekanizmalarında daha fazla yer almaları için daha fazla dayanışma ve
işbirliği içinde olmalıdır. Biz kadın sendikacılar karşılıklı işbirliği ve dayanışma
ruhu içerisinde çalışmaya devam edeceğimizi uluslararası kamuoyuna duyururuz.
19. Afrika, Ortadoğu, Kafkaslar, Doğu Asya ve tüm dünyada savaşların yaşamını
trajediye dönüştürdüğü kadınlara ve çocuklarımıza barış dolu, aydınlık bir
gelecek diliyoruz.
20. Yaşanan savaşların acısı ve mağduriyetleri kadınlar açısından daha ağır
olmaktadır. Başta Suriye’de yaşanan savaş olmak üzere hakların ölümlerine,
kadınların yaşadığı acılara son verilmelidir. Ortak bir dünyada yaşadığımız ve
temel yaşam hakkının garanti edilmesinin hepimizin sorumluluğunda olduğu
gerçeğinden hareketle ortak barış girişimlerini ve önlemlerini önemsemeliyiz ve
desteklemeliyiz.
21. Arap ülkeleri ve Ortadoğu’da özgürlük, eşitlik, barış ve demokrasi talepleriyle
başlayan ve kadınlar açısından büyük öneme sahip olan değişim sürecinde
halkların ve kadınların taleplerini dikkate alan ve sürecin barışçı bir şekilde
tamamlanmasını kolaylaştıran işbirliği ve dayanışma politikaları izlenmelidir.
22. Türkiye’de anneleri ağlatan terör sorununun biran önce bitirilmesine yönelik
çözüm sürecinin önemine dikkat çekmek istiyoruz.
23. Farklı görüş, düşünce, inanç ve kültürlerin birlik ve dayanışma içinde yaşaması
için tüm aktörlerin sorumlu davranması, barışçıl bir dil kullanmaya özen
göstermesi gerekmektedir.
24. Toplumları, kültürleri ve bir bütün olarak dünyayı algılayış biçimimizi derinden
etkileyen ve yeniden şekillendiren, süreçleri tanımlayan bir öğe konumuna gelen
küreselleşme karşısında ülkeler ve işçi örgütleri kadın odaklı yeni perspektifler
geliştirmelidir.
25. Bir ülkenin tam ve eksiksiz kalkınmasının, dünyada refahın ve barışın elde
edilmesinin, kadınların erkeklerle adil ve eşit şartlarda her alanda azami
katkılarının gereğine inanıyoruz.
26. Biz sendikacı kadınlar olarak çalışma hayatında ve sendikalarda kadın
sorunlarına çözüm modeli oluşturma ve uygulama yolundaki kararlılığımızıni
kapasite ve iredemizin altını çiziyoruz.
27. Kadınların yaşadıkları sorunların giderilmesinde kaydedilecek ilerlemelerin tüm
ülkelerin gelişiminde önemli bir role sahip olduğunu düşünüyoruz. Toplumsal ve
siyasal yaşamda sahip oldukları hakları en iyi biçimde kullanan kadınların,
ülkelerinin kalkınmasına, gelişmesine ve çağdaşlaşmasına büyük katkı
sağlayacağına inanıyoruz.
BELÇİKA (ITUC PERC)
ARJANTİN (CTA)
AZERBAYCAN (ATUC)
ARNAVUTLUK(KSSH)
ARNAVUTLUK(BSPSH
BELARUS BKDP)
BOSNA HERSEK(BSPSH)
BULGARİSTAN (CITUB)
BREZİLYA (CUT)
ERİTRE(NCEW)
FAS(UGTM)
FİLİSTİN PGFTU
GÜRCİSTAN(GTUC)
IRAK (KİRKUK)
İRAN (HANE-İ KARGER)
KOSOVA(BSPK)İTALYA(CGIL
KAMERUN (C.S.P)
KENYA(COTU)
KONGO (UNTC)
KKTC (KKTC KAMUSEN)
MAKEDONYA (KSS)
MAKEDONYA (UNASM)
MALAVİ(MCTU)
MORİTANYA(CNTM)
NİJERYA(NLC)
PAKİSTAN(PWF)
PORTEKİZ (CGTP)
RUANDA(CESTRAR)
SENEGAL(CSA)
SOMALİ (SCTU)
SUDAN(SWTUF)
TANZANYA(TUCTA)
TUNUS(UGTT)
UGANDA (NOTU)
ÜRDÜN(GFJTU)
YEMEN GFWTU-Y
ZAMBİYA (ZCTU)
Download