ETOBUR BİTKİLER ETOBUR BİTKİLER Elleri, kolları ya da ağızları olmadan böcek yakalayabilen veya etçil bir beslenme hayatı süren canlılar gerçekten var mıdır? Evet, vardır ve dünya üzerinde pek çok grup bitki kısmen ya da tamamen etobur özellik gösterebilmektedir. Olağanüstü böcek yakalama başarısı gösteren bu canlıların özel av teknikleri her zaman merakla izlenmiştir. Böcek yiyen bitkiler olarak da adlandırılan bu bitkilerin yaprakları böceği yakalayıp sindirebilecek özellikte bir yapıya sahiptir. İbrik otu ve sinek kapan en çok bilinen böcek yeme özelliğine sahip bitkilerdir. Peki neden bu bitkiler böcek yeme ihtiyacı hissederler? Özellikle incelendiğinde bu tür bitkilerin besin bakımından fakir topraklarda yaşadığı görülür. Yaşadıkları ortamdan alamadıkları azotu, yakaladıkları böceğin protinini sindirerek kullanırlar. Peki bu bitkiler böcek avlamadan yaşayamazlar mı? Yaşayabilirler fakat böcekle avlanmalarına kıyaslandığında gelişimleri çok daha yavaş olur. Ayrıca bitkilerde gözlemlenen bu hareket bilinçli değil, tamamen basit turgor prensipleri ile gerçekleşir. Etobur terimi daha çok hayvanlar için kullanılan bir terim olmasının yanında günümüzde etle beslenen etobur yapıda 600 kadar bitki çeşidi bulunmaktadır. Etobur olan bu bitkiler tıpkı diğer gerçek bitkiler gibi tüm özelliklere ve donanımlara sahiptirler. Fotosentez de yapabilen bu canlılar fakir topraklardan alamadıkları bazı mineraller için böcekleri tüketirler. Etobur bitkiler hangi şartlarda yaşarlar? Neden böcek tüketmek zorundadırlar? Çoğu etobur bitki sulak, bataklık özelliği gösteren, toprağı az yerlerde yaşar. Bazı özelleşmiş türleri ise kayalık ve kurak yerlere adapte olmuştur. Bu bitkiler alamadıkları mineralleri alabilmek için bazı değişimlere de uğramışlardır. Diğer bitkiler gibi iletim demetlerine sahip, yeşil ve çiçekli bitkilerdir. Hatta böcekleri cezbetmesi açısından son derece renkli ve güzel kokuludurlar. Böceksiz bir yaşam gelişimleri için oldukça az değerlidir ve sağlıklı büyümeleri için bir engeldir. Bitkiler protein yapımı için gerekli azotu ve hücre duvarı için gerekli kalsiyumu sağlayabilmek için bu tür bir besin alma evrimleşmesi geçirmişlerdir. Çekirdeğin yapısına katılan fosfatı ve klorofil için gerekli demiri de sağlayarak yaşamsal faaliyetlerini sağlıklı bir şekilde devam ettirmekte ve neslini sürdürebilmektedirler. Tarih: 16.04.2017 Adana Gönüllü Gıda Güvenliği Merkezi Derneği http://www.3g-m.org/