HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ HATANELERİ KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM ANABİLİM DALI VAJİNAL (NORMAL) DOĞUM BİLGİLENDİRME FORMU Hastanın Adı - Soyadı:............................................................... Protokol No.; ................................................. Sayın Hastamız, Tıbbi durumunuz ve hastalığınızın tedavisi için size önerilen tıbbi / cerrahi tedavi ve tanıya yönelik tüm işlemler hakkında bilgi sahibi olmak en doğal hakkınızdır. Tıbbi tedavi ve cerrahi girişimlerin yararlarını ve olası risklerini öğrendikten sonra yapılacak işleme rıza göstermek ya da göstermemek yine kendi kararınıza bağlıdır. Bu açıklamanın amacı sizi korkutmak ya da endişelendirmek değil, sağlığınız ile ilgili konularda sizi daha bilinçli bir biçimde karara ortak etmektir. Arzu ettiğiniz taktirde sağlığınız ile ilgili tüm bilgi ve dokümanlar size veya uygun göreceğiniz bir yakınınıza verilebilir. Yasal ve tıbbi zorunluluk taşıyan durumlar dışında bilgilendirmeyi reddedebilirsiniz. Hasta Bilgilendirme Normal vajinal doğum bebek ve diğer gebelik ürünlerinin vajinal yolla doğmasıdır. Rahim kasılmalarının artması ile rahim ağzında açıklık oluşmaya başlar. Kasılmaların başlamasından rahim ağzının tam olarak açılmasına kadar geçen döneme doğumun 1. evresi adı verilir. Bu dönemle ilgili bazı önemli noktalar aşağıda listelenmiştir. Doğumun 1. evresinde rahim kasılmalarının yetersiz olduğu düşünüldüğünde damar içinden kasılmaları arttıran bazı ilaçlar verilebilir. Bunlar verilirken hem siz hem de bebeğiniz sürekli olarak takip edileceksiniz. Kasılmaların sık olduğu dönemde (2-3 dakikada bir) bazen bebek kalp seslerinde düşme gözlenebilir. Bu durumlar sizi takip eden doktorunuz tarafından değerlendirilip gerektiği durumlarda acil sezaryen ihtiyacı doğabilir. Böyle durumlarda aciliyetten ötürü sizden onam formu alınamayabilir. Yine doğum eylemi sırasında nadir de olsa bebeğin eşi rahim duvarından erken ayrılabilir ve acil doğum gerekebilir. Bu duruma “Ablasyo Plasenta” adı verilir. Tanısı tamamen doğumun seyriyle ortaya çıkar. Öngörülmesi çoğunlukla imkansızdır. Bebeğin kalp seslerinde azalma, kanama ve rahim kasılmalarında artış ile kendini gösterir. Bu durum oldukça ciddi ve bebeğin hayatını riske atan bir durumdur ve acil doğum gerekebilir. Doğum eylemi sırasında zarların açılması ile bebeğin içinde buluduğu sıvının gelmesi normal bir durumdur. Fakat bazen su ile beraber bebeğin kordonu sarkabilir ve bu nedenle bebeğe giden kan akımında azalma gözlenebilir. Bu durum yine acil bir durumdur ve hemen doğumu gerektirir. Bu durumda yine sizden yazılı onamınız alınamayabilir. Rahim ağzının tam olarak açılmasından bebeğin doğmasına kadar geçen süreye ise doğumun 2. evresi denir. Bu döneme ilişkin önemli noktalar ise şunlardır. Doğumun 2. evresi ortalama 2-3 saat sürer ve bu süre içerisinde sizin aktif olarak ıkınmanız bebeğin aşağı inmesine ve doğmasına yardımcı olacaktır. Doğum eylemi bebeğin iriliğine, doğum kanalının darlığına veya itici güçlerin azlığına bağlı olarak uzayabilir. Bu gibi durumlar sizi takip eden doktor tarafından izlenir ve artık doğum eyleminin ilerlemediği veya bebeğin takıldığı düşünüldüğünde sezaryen ile doğum planlanabilir. Böyle bir durumda sizden yine yazılı onamınız istenecektir. HAH-BF-147 Rev:0 03.2006 HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ HATANELERİ KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM ANABİLİM DALI Doğumun 1. evresinde olduğu gibi bu dönemde de bebeğin kalp seslerinde azalma ile beraber fetal sıkıntı dediğimiz durum ortaya çıkabilir. Doğumunuzu takip eden doktor böyle bir durumla karşılaştığında gerekli değerlendirmeyi yapıp sezaryen ile doğumu önerebilir. Acil olan durumlarda sizden yazılı onam almak için yeterli süre olmayabilir. Bebeğin çıkışı yaklaştığında doğum odasına alınacaksınız ve burada doğum gerçekleşecektir. Doğum sırasında kontrolsüz yırtıkların ve yaralanmaların olmaması, bebeğin daha rahat çıkabilmesi için “epizyotomi” adını verdiğimiz vajina çıkışına orta hattan veya yan taraftan kesi yapılabilir. o Epizyotomi duruma göre daha geniş olabilir. Böyle bir durumda bir miktar kanama olabilir fakat bu durum genel olarak hayatı tehdit edici düzeyde değildir. o Epizyotomiye rağmen doğum sırasında bu kesi kendiliğinden uzayabilir ve nadiren de olsa yırtık makatı içerebilir. Bu yırtıklar uygun şekilde onarılacaktır fakat nadiren gaz gayta tutamama gibi şikayetler gelişebilir. Bu sorun doğumdan bir süre sonra onarılabilir. o Epizyotomi işlemi cerrahi bir işlemdir ve tüm cerrahi operasyonlarda olduğu gibi enfeksiyon riski vardır. Enfeksiyon gelişimi doğum sırasında uygun temizlik ve sonrasında uygun bakım ile önlenebilir. Enfeksiyon gelişirse bu kesinin iyileşmesi gecikebilir ve hatta kesi kapanmayabilir. Böyle durumlarda uygun antibiyotiklerle tedavi sonrasında bu bölge cerrahi olarak onarılacaktır. Epizyotomi açılmasına rağmen doğum sırasında vajenin diğer taraflarında yırtıklar olabilir. Bu yırtıklar yapılan kontrollerde görülür ve önerilir. Bebeğin doğmaya yakın olduğu durumlarda sezaryen ile doğum çok zordur. Bu nedenle doğuma yakın dönemlerde acil bir durum geliştiğinde veya doğum eylemi ilerlemediği durumlarda bazı aletler kullanılarak doğum gerekebilir. Bu aletler vakum ve forseps’tir(kaşık). Günümüzde yaygın olarak kullanılmamaktadır ve planlı olarak kullanılmaz ancak acil durumlarda kullanımı hayat kurtarıcıdır. o Forseps metal bir kaşığa benzetilebilir. Uygun teknikle ve tecrübeli kişiler tarafından uygulandığında sorun çıkma olasılığı oldukça azdır. Yine de nadiren de olsa kaşık kullanılan doğumlarda vajen yırtıkları, idrar yollarında yaralanmalar ve bebeğin kafa kemiklerinde çatlak, kırılma veya kanamalar olabilir. o Vakum, plastik bir kabın bebeğin başına vakumla tutunmasını sağlayıp çekme işlemidir. Forseps işlemine göre daha kolay bir işlemdir fakat benzer sorunlar bu işlemde de gözlenebilir. Uzun doğum eylemleri, iri bebek doğurma, doğumda alet kullanımı veya doğumda oluşan yırtıklar pelvis tabanında bozukluklara ve dolayısıyla ileri yaşlarda idrar kaçırma, rahim sarkması gibi sorunların ortaya çıkmasına neden olabilir. bu gibi sorunlar doğum sonrası kadınların %6-29’unda gelişebilmektedir. Fakat sezaryen ile doğum sonrası bu gibi durumların daha az olmakla beraber gelişebileceği unutulmamalıdır. Bebeğin doğumundan plasenta’nın (bebeğin eşi) çıkışına kadar geçen süreye doğumun 3. evresi denir. Bu dönemde oluşabilecek durumlar ve önemli noktalar aşağıda belirtilmiştir. Doğumun üçüncü evresi yarım saat ile bir saat arasında sürebilir. Bu dönemde bebeğinin eşinin rahimden ayrılması beklenir ve ek bir işlem yapılmaz. Nadirende olsa doğumun üçüncü evresinde bebeğin eşi rahimden ayrılmayabilir. Bu durumda kanama olmaması durumunda bir süre beklendikten sonra plasentayı ayırmak için girişim gerekebilir. HAH-BF-147 Rev:0 03.2006 HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ HATANELERİ KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM ANABİLİM DALI o Plasentanın elle veya aletlerle ayrılması genel anestezi altında uygulanır ve genel anesteziye bağlı olarak 4/100000 ölüm riski vardır. o Aletler ile plasenta ayrılmaya çalışılırken rahim duvarında işleme bağlı olarak delinme olabilir ve açık ameliyat ihtiyacı duyulabilir. o Plasenta ayrılırken bazen plasenta rahimin iç kısımlarına kadar ilerlemiş olabilir. bu durum nadir olarak gözlenir ve özellikle daha önce sezaryen veya rahim ameliyatı geçirenlerde, myomu olanlarda, bebeğin eşinin rahimin alt kısmına yerleşmiş olduğu durumlarda gözlenebilir. Böyle bir durumla karşılaşıldığında açık ameliyat gerekebilir ve bunun tanısında siz uyurken karar verileceği için ailenize bilgi verilerek açık ameliyata geçilebilir. Çeşitli yöntemlerle plasenta ayrılmaya çalışılır fakat kanama hiçbir şekilde durdurulamazsa rahimin alınması gerekebilir. Bu istenmeyen fakat hayat kurtaran bir durumdur. Böyle acil bir durumda sizden yazılı onam alınamayabilir fakat ailenize mutlaka bilgi verilecektir. o Plasenta ayrıldıktan sonra nadiren de olsa plasentanın bir kısmı içeride kalabilir. Bu durum doğum sonrası farkedilebilir ve ek bir operasyon gerekebilir. Şu durumlarda gebeliğinizi takip eden doktorunuzu veya size verilen telefonlardan doğum yapan kliniği aramak durumundasınız. Aramadığınız zaman size ve bebeğinize gelecek yaşamsal problemlerin tedavisinde geç kalmış olabilirsiniz. Bu durumlar; Kanamanızın olması Doğum ağrılarınızın başlaması Suyunuzun gelmesi Tansiyonunuzun yükselmesi Bebek hareketlerinin az hissedilmesi veya hissedilmemesi Şiddetli karın ağrısı, bilinç bulanıklığı gibi durumlar. Sezaryen ile doğum, bebeğin normal vajinal yolla doğumunun uygun olmadığı tıbbi durumlarda veya direkt olarak annenin isteği doğrultusunda bebek ve eklerinin karın duvarı ve rahim üzerinde yapılacak bir kesi ile doğurtulmasıdır. Sezaryen ile doğumun gerekli olduğu dört durum vardır. Bunlar; Fetal Distress; Bebeğin kalp seslerinde ani azalmalar olması Mükerrer sezaryen; Daha önce sezaryen ile doğum yapmış olan gebelerde normal doğum sırasında anne rahminde yırtılma olabileceğinden dolayı sezaryen ile doğuma alınmasıdır. Makat doğum; Makat gelişte olan bebeklerin normal doğumunda doğum travmaları ve fetal sıkıntı daha fazla olduğundan dolayı günümüzde özellikle ilk doğumu olacak olan gebelerde makat geliş durumunda sezaryen ile doğum önerilmektedir. Distosi; Doğum kanalı, Doğumu ilerleten güçleri veya bebeğe bağlı nedenlerle doğumun ilerlememesi durumudur. Bu gibi durumlarda sezaryen ile doğum gerekmektedir. Bunun haricinde bazı durumlarda yine sezaryen ile doğum gerekebilir. Bu durumlar kesin sezaryen ihtiyacı doğurmaz fakat sizi takip eden doktorun bebeği riske atmamak istemesi nedeniyle önerilebilir. Bu durumlara bazı örnekler; Gebelik zehirlenmesi (Preeklampsi, Eklampsi, HELLP sendromu) gibi durumlarda anne hayatı da söz konusu olabileceğinden sezaryen ile doğum gerekebilir. Çoğul gebelikler HAH-BF-147 Rev:0 03.2006 HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ HATANELERİ KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM ANABİLİM DALI Plasenta previa, bebeğin eşinin doğum kanalını tamamen veya kısmen kapatmasıdır. Bu durumda sezaryen ile doğum gereklidir. Doğum eylemi ve takibi sırasında olan kanamalar Kıymetli bebek Bebeğin haftasına göre ağırlığının ultrasonografik tahmininin doğum için öngörülen miktardan daha yüksek olarak ölçülmesi ve bu ölçümün doğum için uygun olmaması durumunda sezaryen planlanabilir. Hastanın tüm riskleri kabul ederek kendi rızası gibi durumlar. Aşağıda işlem için önemli ayrıntılar verilmektedir. Sezaryen cerrahi bir operasyondur ve operasyona bağlı olarak anne ölümleri gözlenebilir. Bu ölümlerin nedeni operasyona bağlı komplikasyonlar veya anesteziye bağlı olabilir. Genel olarak bakıldığında sezaryen ile doğumlarda anne ölüm oranı binde 2.1’dir. Anne karnı üzerine yapılan kesi nedeniyle ameliyat sonrasında cilt altı dokuda kanamanın devam etmesi ve bu bölgede hematom oluşumu (kan birikmesi) gözlenebilir. Nadirde de olsa bu kesi yerinde enfeksiyon başlayabilir ve bu durum yaranın kendiliğinden açılmasına neden olabilir. Bu durum sezaryen ile doğum sonrasında %2-3 gözlenmektedir. Özellikle daha önce batın cerrahisi geçirmiş annelerde sezaryen sırasında %0.6-3 arasında mesane, üreter, barsak gibi organ yaralanması gözlenebilir. Bu komplikasyonlar operasyon sırasında farkedildiğinde hemen onarılabilir fakat bazı durumlarda tanı doğum sonrası konabilmektedir. Sezaryen sırasında kanama miktarı fazla olabilir ve sonrasında kan ve kan ürünlerinin verilmesi gerekebilir. Sezaryen cerrahi bir operasyon olmasından dolayı hastanede yatış süresi daha uzundur. Komplikasyonlar ortaya çıktığında bu yatış süresi artabilir. Nadiren sezaryen sırasında bebek çıktıktan sonra plasentanın (eş) rahim dokusuna yapışması veya rahimin kasılmaması nedeniyle şiddetli kanama başlayabilir. Bu durum anne hayatını tehdit eden bir durumdur ve böyle durumda diğer tedavilere cevap alınamadığı zaman sezaryen sonrasında rahimin alınması gerekebilir. Bu durum oldukça nadirdir ve 2500-3000 sezaryende bir gözlenir. Normal ve sağlıklı bir gebelik süreci ve doğum için gerekli her türlü girişim ve tedavi size uygulanacaktır. Bu hekimlik mesleğinin amaçlarından biridir. Fakat yukarıda anlatıldığı gibi beklenmeyen bazı sorunlar geliştiğinde durumun aciliyeti düzeyinde sizden yazılı onamınız alınamayabilir fakat ailenize haber verilecektir. HAH-BF-147 Rev:0 03.2006