HASTANE SUNUMU MERVE MARAŞLI 2011144051 İSMAİL MAÇIN 2011144050 EMİNE ŞEKER 2012144601 ÇUKUROVA DR. AŞKIM TÜFEKÇI DEVLET HASTANESI Hastanemiz 1973 yılında 225 yataklı Bölge SSK hastanesi olarak kurulmuştur. Uzun süre SSK hastanesi olarak hizmet vermiş olup 2005 yılında sağlık bakanlığına devredilecek 730 yatak ile Çukurova Devlet hastanesi adi altında hizmet vermeye başlamıştır. Hastane arsamız 70 000 m2 arazi üzerinde kurulmuş olup, toplam 50 000 m2 kapalı alanda hizmet vermektedir. Hastanemizde günde yaklaşık 4500 poliklinik hasta muayenesi yapılmaktadır. 2000 e yakın personelimiz mevcuttur. Hastanemizde çoğu branşlarda yeterli hekim bulunmaktadır. Hastanemizde hekim seçme hakki bulunmakta olup hastalarımız hekimlerini seçebilmektedirler.. LABORATUVARLAR HORMON BİYOKİMYA GLİKO HEMOGLOBİN (HBA1c) PROTROMBİN ZAMAN TASTİ (PTZ) İDRAR ANALİZİ ACİL LABORATUVARI MİKROBİYOLOJİ GAİTA ELİSA KAN BANKASI HORMON TESTLERİ Hormon testi, kan tetkikleriyle yapılan hormon ölçümleri sonucunda hastalıkların teşhisi, hastalıkların seyri yapılabilir. Hormon testi birden fazla testten oluşur. Hormon testi standart bir uygulama olarak aç karnına yapılır Bunun dışında mesela prolaktin hormonuna bakılması gerekiyorsa, adetle ilgili olduğundan belirli zamanlarda yapılmalıdır. Bunun için en doğru zaman olan adet başlangıcından sonraki 2. gün ile 5. güne kadar hormon testinin yapılması ve en iyi neticenin alınması gerekir. HORMON TESTIYLE NELER ANLAŞILIR? AMH (Antimüllerien hormon): Adet döneminde herhangi bir günde yapılabilen AMH hormon testi sayesinde yumurtalıkların kapasitesi diğer testlere oranla daha iyi belirlenir. FSH: Kadınlarda doğumla birlikte yeni yumurta hücresi üretilmediğinden, doğumun ardından her ay yumurta rezervinde azalma olur. FSH hormonu hem yumurta hücresinin büyümesini, hem de yumurtanın gelişimini sağlar. LH: Adet döneminde ortasında yükselmeye başlayarak yumurtlamayı gerçekleştiren LH hormonu, yumurtayı çatlatan temel hormondur. Bunun oranı yani LH / FSH oranı adetin başlangıcında normal olarak 1 den büyük olur Prolaktin: Kadında süt salınımında önemli bir yeri olan prolaktin hormonunun yüksekliği kadında gebeliği engelleyen bir durumdur. Bazı durumlarda nedeni belli olmadan yükselebilen bu hormon, aynı zamanda tiroit bezleri az çalıştığında da yüksek oranda olabilir. Testosteron: Erkeklik hormonu olarak bilinen bu hormon, polikistik over sendromu bulunan kadınlarda, adet düzensizliği olanlarda, tüylenme sorunu olanlarda yüksek çıkabilir. DHEAS: Bu erkeklik hormonu böbrek üstü bezlerinden salgılanmaktadır. Özellikle aşırı tüylenme sorunu olan kadınlarda, böbrek üstü bezi hastalıkları olanlarda bu hormon değeri testte yüksek çıkar. HORMAN CİHAZI 1. 2. 3. 4. 5. 6. 7. 8. 9. COBAS e 601 KULLANIMI Cihaz yüzeyi silinir. Günlük açılış bakımlarının yapıldığını kontrol edilir. Reaktif durumu kontrol edilir. Sarf durumu kontrol edilir. Testlerin kalibrasyon durumu kontrol edilir. Testlere kontrol verilir. Kontrol sonuçları incelenir. Hasta girişleri yapılır ve testler seçilir. Hasta sonucu yazdılır. BİYOKİMYA OTOANALİZÖRÜNDE TESLERİN ÇALIŞILMASI Biyokimya tahlilleri yapılırken Architect c8000 adlı cihaz kullanılır. Bu cihaz benzersiz entegrasyon özelliği ve 3 boyutlu numune taşıma sistemi sayesinde verimliliği en üst düzeye ulaştırır. Laboratuvarın ihtiyacına hitap edebilmek için saatte 800 teste kadar çıkabilen yüksek hız sağlar. Cihazda testler çalışılmaya başlanmadan önce kalibrasyon isteyen testlerin kalibrasyonu yapılır ve kontrolü gerçekleştirilir. Numune toplam biriminden alınan örnekler laboratuvara getirilir ve örnekler 4100 devirde 10 dakika santrifüjlenir. Daha sonra örnekler cihazın barkotları okuyabileceği şekilde raklara dizilerek cihaza sürülür. Cihazın numuneleri alıp almadığı dokunmatik ekrandan kontrol edilir. Çıkan sonuçlar görevli teknisyen tarafından teknisyen onayı yapılır. Görevli uzman tarafından da onaylandıktan sonra danışmaya ulaştırılır. BIYOKIMYADA ÇALIŞILAN TESTLER CA (Kalsiyum): Bu test metabolik ve endokrin bozukluklarının değerlendirilmesinde kullanılmaktadır. Kemik metabolizması içinde önemli bir testtir. Çünkü kemik metastazlarında ve hastalıklarında kalsiyum düzeyi artmakta ve D vitamini eksikliği, kronik böbrek yetmezliği gibi sorunlarda kalsiyum seviyeleri düşmektedir. Fosfor: Bu değer kalsiyum fosfor dengesini ve fosfor metabolizmasını değerlendirmek amacıyla kullanılmaktadır. Kişilerde akromegali ve böbrek yetmezliği gibi durumlarda fosfor değeri artarken, kusma ve D vitamini eksikliklerinde ise düşmektedir. Üre (BUN): Üre, böbrek fonksiyonlarının değerlendirildiği bir testtir. Kanda protein metabolizması da değerlendirilmelidir. Glukoz: Bu test karbonhidrat metabolizmasının gözlemlenmesi amacıyla yapılır. TP (Total protein): Bu test karaciğer ve böbrek hastalıklarını takip edebilmek için kullanılır. Bu hastalıklar sırasında total protein düzeyinde azalma görülmektedir. HB (Hemoglobin): Kan kaybı ve anemi gibi rahatsızlıkların değerlendirilmesinde kullanılan bir testtir. Aşırı kusma, yanık, egzersiz gibi durumlarda hemoglobin değeri yükselirken, anemi halinde azalma gösterir. UA (Ürik asit): Bu test gut ve pürin metabolizma bozukluklarının değerlendirilmesinde kullanılmaktadır. BIL-D (Bilirubin direkt): Safra kesesi ve karaciğer fonksiyonlarının değerlendirilmesinde kullanılan bir testtir. BIL-T (Bilirubin total): Safra kesesi ve karaciğer fonksiyonlarının değerlendirilmesinde kullanılmaktadır. SGOT, AST, SGPT, ALT, GGT: Kalp ve Karaciğeri etkileyen hastalıklar sırasında kişilere uygulanan testlerdir. Alkol bağımlılarında ve ağır spor yapanlarda bu değerler yüksek çıkmaktadır. GLIKO HEMOGLOBIN(HBA1C) Eritrositlerin 120 günlük ömrü boyunca hemoglobin kan dolaşımında sürekli glikozla beraber olduğu için hemoglobin üzerindeki bazı aminoasitlere glikoz bağlanır. Kırmızı kan hücrelerin ne kadar glikoz harcadığı tespit edilir. Bu sayede diyabet hastasının hem açlık hem tokluk anlarını gösteren ortalama bir değer elde edilir. Sağlıklı kişilerde glikoza hemoglobin %5-10 kadardır PROTROMBIN ZAMAN TESTI(PTZ) Protrombin zamanı sıkça istenen bir koagulasyon testidir. Ameliyat öncesi istendiği gibi genel olarak kanın pıhtılaşmasını sağlayan sistemlerde oluşan bozuklukları araştırmaya yarayan bir testtir. Ptz karaciğerin fonksiyonel gücünü en iyi gösteren en iyi testlerden biridir. Karaciğer birçok koagulasyon faktörünün yapım birimidir. İDRAR ANALİZİ İdrar tahlili neden yapılır? İdrar yolu enfeksiyonu şüphesinde Böbrek hastalıklarının tanısında Bazı hastalıkların tedavisinin izlenmesinde İdrar analizleri 3 grupta incelenebilir. Fiziksel İnceleme: İdrar miktar, görünüm, kıvam, renk ,koku, dansite , pH’sı yönünden analiz edilir. Kimyasal İnceleme: İdrar protein, nitrit , glikoz, bilirubin , ürobilinojen , keton cisimcikleri yönünden rutin olarak analiz edilir Mikroskobik İnceleme: Mikroskobik muayenede idrarda organik(çeşitli epitel hücreleri, alyuvarlar, akyuvarlar, silindirler) ve inorganik sedimentler /elementler (kristaller) aranmaktadır. İdrar oluşumu Böbreğin en önemli görevi, vücut için gerekli olmayan ve eriyik halinde bulunan çeşitli maddeleri kandan uzaklaştırılması ve vücudun ihtiyaç duyduklarını da saklamasıdır. Yani idrar oluşturmasıdır. İdrar örneklerinin alınması; SPOT İDRAR Rutin idrar analizinde en çok tercih edilen örnek tipidir. Günün herhangi bir saatinde alınan idrardır. Sabah ilk veya ikinci idrarın orta kısmının alınması tercih edilir. Mikroskobik incelemede, protein miktarı için özellikle sabah idrarı tercih edilmelidir. İdrar steril idrar kaplarında toplanmalıdır. Bebekler ve küçük çocukların idrarı temin edilen özel torbalar içinde toplanır. 24 SAATLİK İDRAR Örneğin sabah 6.00’daki ilk idrar dışarı atılır. Ertesi gün 6.00’ya kadar olan tüm idrarlar toplanır. Bazı testlerde idrarın günlük miktarı önem taşımaktadır. Bu testler arasında kreatinin, protein, metanefrin gibi testler yer almaktadır. KİMYASAL İNCELEME Öncelikle idrara strip batırılır. Renklerine göre değerlendirildikten sonra; idrar 3000 devirli santrifüjde 3-4 dk. kadar çevrilir. Dipte çöken maddeler lama alınır ve mikroskobik inceleme yapılır. İDRAR pH’SI İdrarın ne kadar asidik veya alkali olduğunu belirler. İdrar pH’sı 4.6-8 arasında değişkenlik gösterir. Normal şartlarda idrar pH’sı asittir ve 6 civarındadır. İdrar pH’sının değerlendirilmesi serum pH’sı göz önüne alınarak yapılmalıdır. İDRARDA PROTEİN Normalde idrarda protein bulunmaz. İdrarda protein bulunmasına “proteinüri” denir. Bazen düşük düzeyde protein kişi uzun süreli ayakta kaldığında idrarda saptanabilir. Bu durumda sabah ilk idrar tetkikinde protein bakmak uygun olur. ŞEKİLLİ ELEMANLAR ERİTROSİT Glomerülden ya da diğer üriner sistem mukozasından kanamayla geçen hücrelerden kaynaklı. Sedimentte görünümü: Küçük, yuvarlak, ortası çökük olabilen, şeffaf- beyazgri- yeşil renkte, mikroskobun mikrovidası oynandığında çift kenarlı görülür. Dansitesi yüksek(konsantre) idrarda büzülür (kollabe olur), küçük ve bazen dikenli-çentikli- kenarları flu görülür, dansitesi düşük (dilüe) idrarda şişer ve büyük görülür. Normali: Erkekte hiç görülmez, kadında her sahada 5 adet eritrosit normal kabul edilir. Patolojisi: İdrara kan geçmesine hematüri denir. İki tiptir: Mikroskopik hematüri: Her sahada 20 adet altında eritrosit bulunması. Makroskopik (gross) hematüri : Her sahada 20 adet üstünde eritrosit bulunması. İdrar asitse kahverengi, alkali ise kırmızı olarak görülür. LÖKOSİT Glomerülden ya da üriner sistem mukozasından (makrofajlar) geçen hücrelerden kaynaklıdır. Sedimentte görünümü: Eritrositlerden daha büyük, yuvarlak, renksiz- bazen yeşilimsi renkte, içlerinde nüveleri ve granüllerin görülebildiği hücreler. Granüllü çekirdeği asit/ dansitesi yüksek idrarda net, kuvvetli alkali/ dansitesi düşük idrarda belirsizdir. Normali: İdrarda her sahada 5 adet bulunması normal kabul edilir. IQ 200 TAM OTOMATİK ANALİZ CİHAZI NUMUNE EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ HASTANEMİZİN TARİHÇESİ Adana Seyhan Hacı Ömer Sabancı Caddesi üzerinde Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi olarak kurulan ve kullanılan hastane binası Üniversitenin yeni binasına taşındıktan sonra boş kalan binanın yenileme işlemi tamamlanmıştır. 30 Ekim 1990 tarihinde Sağlık Bakanlığımız onayı ile Adana Numune Hastanesi olarak açılan hastanemiz 10.11.1995 ve 25297 sayılı Bakanlık onayı ile Adana Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi olarak tescil edilmiştir. 01.Ocak 2012 tarihinde yeni hastane binamızda hizmet vermekteyiz. Halen 3 yerleşkede hizmet vermekte olan hastanemizin yerleşke durumu şöyledir. a) Yüreğir Serinevler Mah. Ege Bağatur Caddesi üzerinde bulunan Numune Eğitim ve Araştırma Hastanemiz: 525 adet Nitelikli Yatak 78 adet Yoğun Bakım yatak ve 6 adet Reanimasyon yatağı ile hizmet vermektedir. b) Çukurova İlçesinde bulunan Seyhan Uygulama Merkezimiz yerleşkesinde ise; 256 Nitelikli yatak 49 adet yoğun bakım yatak ile hizmet vermektedir c)Hacı Ömer Sabancı caddesi üzerinde Dr. Aşkım Tüfekçi Hastane Bahçesinde bulunana DİYALİZ ünitesi 28 +2 cihaz ile hizmet vermektedir ANLASMALI KURUMLAR ADANA NUMUNE EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ ANLAŞMALI KURUMLAR LİSTESİ 1. İl Sağlık Müdürlüğü Anlaştığı Birim veya Birimler: Bölge Tüberküloz Laboratuvarı 2. Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi Anlaştığı Birim veya Birimler: Patoloji tetkikleri EKO (çocuk hastalar için) 3. Adana Devlet Hastanesi Anlaştığı Birim veya Birimler: Laboratuvar ve Görüntüleme tetkikleri 4. Adana Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi Anlaştığı Birim veya Birimler: Laboratuvar Tetkikler Radyoloji Tetkikleri 5. Dr. Ekrem Tok Adana Ruh Sağlığı Hastalıkları Hastanesi Anlaştığı Birim veya Birimler: Radyoloji tetkikleri 6. Dr. Aşkım Tüfekçi Devlet HastanesiAnlaştığı Birim veya Birimler: Radyoloji ve laboratuvar tetkikleri ACIL LABORATUVARI Acilden gelen kanlar santrifüjden sonra sarı alt kırmızı üstte olmak üzere iki ayrı faz olusur. Amonyak Lipaz Kongulasyon Hormon Periferik yayma testleri için ayrı ayrı cihazlara verilir. Amip için gaitada mikroskopta inceleme yapılır. Mikroskopta damla damla gözenekler amip oldugunu gösterir. İdrarlar tüplere boşaltılıp cihazlara verildi. PERIFERIK YAYMA Kan analizlerınde kullanılır. Parmak ucu yada hemogram tupünden alınan kanın barkodu okutulup onaylandıktan sonra yayma camına hastanın ismi yazılır Çubuk ile kan cama yayılıp kurutulmaya bırakılır. Kuruduktan sonra boyaması yapılır. İlk boyama kutusu 3dakıka İkincisi daldır çikar. Üçüncüsü 8 dakika bekletilir. Kısık su ile yıkanır. Bu işlemlerle anormal yapılar gözlenir. Her türlü kan hastalıkları analiz edilir. Kanser Orak hücre anemisi Lösemi Vb. hastalıklar… MİKROBİYOLOJİ LABORATUVARI Genel Bilgiler » Mikrobiyoloji laboratuvarı sadece mikrobiyolojik analizlerin yapıldığı bir yerdir. Bu laboratuvarda hangi dal olursa olsun başta patojenler de dâhil olmak üzere istenmeyen mikroorganizmaların analizi yapılır. BRUSELLA TESTİ Brusella cinsi bakteriler koyun, keçi, sıgır, manda ve domuz gibi hayvanların etleri; süt, idrar gibi vücut sıvıları; infekte süt ile hazırlanan süt ürünleri ve infekte hayvanın gebelik materyali aracılığı ile insanlara bulaşır. Brusella infeksiyonları titreme ile yükselen atefl, kas ve büyük eklem ağrıları ile seyreder. Brusella bakterilerinin inkübasyon periyodu yaklaşlık 2-3 haftadır. Brusella infeksiyonlarının kendine özgü ayırt edici belirtileri yoktur Brucella tuplrı ıle test yapılır. Brucella abartus bakterisi hayvanlarda düşüğe neden olur. İnsanlarda eklem ve kas agrılarına neden olur. Peynir ve sütten insanlara gecen bır hastalıktır. Her yaş grubunda olabılır. Tuzsuz sade peynir neden olur. Bu yüzden süt kaynatılmış peynir ise tuzlanmış olmalı. Pleytin üzerine antijeni koyulur.( pembe) Üzerine mikro pipetle aynı oranda 1 damla kan konulur. Hafifçe karıştırılır. 2_ 3 dakika içinde bir koagulasyon oluşuyor ıse bakteri taşıyordur. Taşıyor ise pozitif cevap verilir sonuç girilir. Test bir gün sonra 37 derecelik etüv de bekletildikten sonra çıkar. Tüplerde seyreltme ile kullanılır. SLAYT TESTIYLE GAITADA GIZLI KAN ANALIZI Günümüzde, laboratuvarlarda gaitada gizli kan analizi için slayt yöntemleri kullanılmaktadır. Test için hazırlanmış kâğıt slaytlar üzerine kan ile reaksiyon verecek reaktifler emdirilir. Guaiac aplike edilmiş slayt üzerine analizi yapılacak gaita yayılır. Gaita içinde olabilecek gizli kanın hemoglobin kısmı guaiac ile reaksiyona girmesi sağlanır. Bu reaksiyon üzerine %6’lık H2O2 reaktifi damlatılırsa gizli kanın miktarına göre mavi-yeşil renk oluşur. Hb + 2H2O2 →2H2O + O2 O2 + Guinac →yükseltgenmiş guinac(mavi) TATVAN DEVLET HASTANESI Hastane 284 yatak kapasitesi 23 poliklinik 55 Doktor 2 Ek hizmet binası ile hizmet vermektedir ELIZA CIHAZI ( HEPATIT TAHLILLERI) HBsAg : Akut veya kronik HBV (Hepatit B Virüsü) enfeksiyonlarının tanısında kullanılır. HBV enfeksiyonu sırasında serumda ortaya çıkan ilk serolojik markerdir. HBsAg’nin 6 aydan uzun bir süre bulunması kronik taşıyıcılık veya kronik karaciğer hastalığının göstergesidir. Anti-HBs : HBV’ye karşı immünitenin( bağışıklık) tespitinde kullanılır. HBV enfeksiyonun bitişiyle beraber anti- HBs oluşur. Ayrıca HBV aşısından sonra bağışıklığın tespitinde de kullanılır. Anti HAV lgM: Akut Hav enfeksiyonun tanısında kullanılır.15-45 günlük kuluçka süresi takiben semptomların ortaya çıkması ile beraber kanda görülür ve genelde 3-6 ay pozitif görülür. Anti HAV Total: Hepatit A’ya karşı bağışıklığın olup olmadığının değerlendirilmesinde kullanılır. HBeAg: HBV enfeksiyonunun takibinde kullanılır. Enfeksiyonun erken evrelerinde, HBsAg’den sonra ortaya çıkar. Virüste aktif viral replikasyonun olduğunu gösterir. Anti-Hbe: HBV enfeksiyonunun takibinde kullanılır. HBeAg ortadan kaybolduktan sonra görülür. Anti-Hbe pozitif olan kronik taşıyıcıların karaciğer histolojileri ve karaciğer fonksiyon testleri genelde normaldir. Anti-HIV: Hiv (aids) tanısında kullanılır. Anti-HCV: HCV enfeksiyonunun tanısında kullanılır. Genelde HCv enfeksiyonunun geç evresinde kanda bulunur. Anti_HCV nin bulunması bağışıklık sağlamaz. Pozitif sonuçlar yöntemlerle doğrulanmalıdır. MIKROBIYOLOJI Besi yeri hazırlama: Eosin Methylen-blue Lactose Sucrose (EMB) Agar Dehidre besiyeri 36,0 g/L olacak şekilde damıtık su içinde ısıtılarak eritilir, otoklavda 121 oC'da 15 dakika sterilize edilir ve 45-50 oC'a soğuduğunda steril Petri kutularına 12,5'er mL dökülür. Hazırlanmış besiyeri berrak ve kırmızımsı-kahve, menekşe-kahverenginde olup, 25 °C'da pH'sı 7,1±0,2'dir İDRAR KÜLTÜRÜ: KULAK KÜLTÜRÜ ANTIBIYOGRAM: Besi yerinden alınan bakteri bir başka besi yerine yayılır.Üzerine antibiyotik tabletleri eklenerek etüvte bir gün beklemeye alınır. Sonrasında tablet çevresinde oluşan alanların çaplarına göre antibiyotik tedavisi belirlenir. KAN GRUBU Kan Uyuşmazlığı: Anne kan grubunun Rh(-) negatif, babanın ise Rh (+) pozitif olması durumuna Rh uygunsuzluğu (kan uyuşmazlığı) denir. Bu çiftlerde bebek Rh(+) yada Rh() olabilir, bebek Rh(-) ise bir problem olmaz fakat Rh(+) ise kan uyuşmazlığı söz konusu olur ve sorunlara yol açar. Anne kan grubunun Rh negatif, babanın ise Rh pozitif olması dışındaki durumlarda kan uyuşmazlığı söz konusu değildir. TEŞEKKÜRLER…